• Sonuç bulunamadı

Azerbaycan Türkiye ekonomik ilişkileri

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Azerbaycan Türkiye ekonomik ilişkileri"

Copied!
84
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ

İKTİSATANA BİLİM DALI

İKTİSAT BİLİM DALI

AZERBAYCAN TÜRKİYE EKONOMİK İLİŞKİLERİ

Ramin GANBAROV

YÜKSEK LİSANS TEZİ

Danışman

Prof.Dr. Zeynep KARAÇOR

(2)
(3)
(4)

ÖNSÖZ

Üniversite eğitimim boyunca bana yardımını ve ilgisini esirgemeyen, tezimin konu seçiminden tamamlanmasına kadar geçen sürede değerli bilgi ve deneyimleri ile destekleyen, tecrübelerini benimle paylaĢan danıĢmanım sayın Prof.Dr. Zeynep KARAÇOR‟a teĢerkkür ederim.

(5)

T. C.

SELÇUK ÜNİVERSİTESİ Sosyal Bilimler Enstitüsü Müdürlüğü

Öğ renci ni n

Adı Soyadı Ramin GANBAROV

Numarası 164226001022

Ana Bilim / Bilim Dalı Ġktisat/ Ġktisat

Programı Tezli Yüksek Lisans Doktora

Tez Danışmanı Prof. Dr. Zeynep KARAÇOR

Tezin Adı TÜRKIYE AZERBAYCAN EKONOMİK İLİŞKİLERİ

ÖZET

Azerbaycan bağımsızlığını kazandıktan sonra, Türk firmaları farklı sektörlerde, Azerbaycan‟nın sisteminin kurulmasında çalıĢmaya baĢlamıĢ ve alt yapının oluĢmasında büyük rol oynamıĢlardır. Enerji sektöründe Bakü-Tiflis - Ceyhan, Bakü-Tiflis-Erzurum gibi projeler hayata geçirıilmiĢtir. Bu çalıĢmalardan sonra en önemli proje olan TANAP (Trans Anadolu Doğalgaz Boru Hattı Projesi) projesinin son dönemler faliyete baĢlaması ile stratejik birliğin de temeli atılmıĢ bulunmaktadır.

Türkiye‟nin Azerbaycan ile olan doğrudan yabancı yatırımları mikro boyutta iki ülkenin Ģirketleri bazında, makro düzeyde ise dıĢ ticaret hacminin araĢtırılmıĢ oldugu bu çalıĢmada belirlennmiĢtir.

Doğal kaynaklarla bol olan Azerbaycan‟nın enerji sektörü ile, Türkiye‟nin geliĢmiĢ olan mobilya ve inĢaat malzemeleri, gıda ticareti, tekstil, telekomünikasyon, eğitim, bankacılık/sigorta, ulaĢtırma sektörleri çapında iki ülke arasında yapılan ekonomik anlaĢmalarla ülkeler kaĢılıklı olarak avantajlar sağlamaktadır. Ekonomik anlaĢmalar sonucunda oluĢan bu avantajlar ülkelerin karĢılıklı iliĢkilerini ve ortak çıkarlarını ortaya koymakla beraber ülkelerin küresel geçlerini de arttırmaktadır. Anahtar Kelimeler: Türkiye, Azerbaycan,

(6)

T. C.

SELÇUK ÜNİVERSİTESİ Sosyal Bilimler Enstitüsü Müdürlüğü

Öğ renci ni n

Adı Soyadı Ramin GANBAROV

Numarası 164226001022

Ana Bilim / Bilim Dalı Ġktisat/ Ġktisat

Programı Tezli Yüksek Lisans Doktora

Tez Danışmanı Prof. Dr. Zeynep KARAÇOR

Tezin İngilizce Adı TURKEY AZERBİJAN ECONOMİC COOPERATION

SUMMARY

After Azerbaijan gained its independence, Turkish companies started to work in the establishment of the Azerbaijani system in different sectors and played a majör role in the formation of the infrastructure. In the energy sector have been implemented projects such as Baku-Tbilisi-Ceyhan, Baku-Tbilisi-Erzurum . After these projects, the most important project, the TANAP (Trans-Anatolian Natural Gas Pipeline Project) project, has started to operate in recent years and the foundation of the strategic union has been laid.

In this project, it is specified that, on micro level, Azerbaijan‟s direct foreign investment with Turkey is intense on the basis of both countries‟ companies and on macro level, foreign trade scale is analyzed, the trade relation is intense on the basis of import-export.

Turkey and Azerbaijan have mutual advantages in their economical relations in the sectors of mainly Turkey‟s telecommunication, banking/insurance business, transportation, food commerce, textile, education, furnishing, construction products and Azerbaijan‟s natural superiority energy sector. These advantages, which result from the economic agreements, reveal the mutual relations and common interests of the countries, but also increase the global transition of the countries.

(7)

İÇİNDEKİLER

ÖNSÖZ...vi

ÖZET...vi

İÇİNDEKİLER ...vi

TABLOLAR LİSTESİ...vi

ŞEKİLLER LİSTESİ ...vi

KISALTMALAR...vi

GİRİŞ …...1

1. BÖLÜM: KURUMSAL ÇERÇEVE:AZERBAYCAN VE TÜRKİYE EKONOMİSİNE GENEL BİR BAKIŞ...3

1.1. Azerbaycan Hakkında Genel Bilgiler...3

1.1.2. Azerbaycan Ekonomisine Genel Bir BakıĢ...5

1.2.Türkiye Hakkında Genel Bilgiler………...11

1.2.1. Türkiye Ekonomisine Genel Bir BakıĢ...12

2.BÖLÜM: TÜRKİYE-AZERBAYCAN EKONOMİK İLİŞKİLERİ...16

2.1.Ekonomik ĠliĢkilerin Hukuki Altyapısı ve Tarihcesi...16

2.2.Ekonomik ĠliĢkilerin Stratejik Yapısı...20

2.3. DıĢ Ticaret ĠliĢkileri ve Yapısı...22

3.BÖLÜM: TÜRKİYE-AZERBAYCAN İLİŞKİLERİNDE ENERJİ, YATIRIMLAR ve İKİLİ TİCERET...35

3.1.Tarım Alanında ĠĢbirliği...37

3.2.Sanayi Alanında ĠĢbirliği...40

(8)

3.4.Eğitim Alanında ĠĢbirliği...42

3.5.UlaĢtırma ve TaĢıma Sektöründe ĠĢbirliği...43

3.6.Gümrük Alanında ĠĢbirliği...44

3.7.Sosyal Güvenlik Alanında ĠĢbirliği...45

3.8.Enerji Sektöründe ĠĢ Birliği...45

3.8.1. Bakü-Tiflis-Ceyhan (BTC)...47

3.8.2. Bakü-Tiflis-Erzurum (BTE) ...51

3.8.3.Güney Gaz Koridoru Boru Hattı Sistemi ve TANAP...52

3.8.3.1. Güney Gaz Koridoru Boru Hattı Sisteminin BileĢenleri...53

3.8.3.1.1. Güney Kafkasya Boru Hattı (South Caucasus Pipeline) (SCP)...54

3.8.3.1.2. Trans Adriyatik Boru Hattı (Trans Adriatic Pipeline)(TAP)...55

3.8.3.1.3. Trans Anadolu Doğalgaz Boru Hattı (Trans Anatolia Natural Gas Pipeline) (TANAP)...56

SONUÇ...61

(9)

TABLOLAR LİSTESİ

Tablo 1: Azerbaycan Cumhuriyeti Genel Bilgiler

Tablo 2: Hazar Havzası Ülkelerin Petrol ve Gaz Rezervleri

Tablo 3: Türkiye Devleti Genel Bilgiler

Tablo 4: Türkiye Ve Azerbaycan‟ın Her Ġkisinin De Üye Olduğu KuruluĢlar

Tablo 5: Türkiye‟nin 2017 Yılı Ġçin Uluslararası Doğrudan Yatırım GiriĢinde Azerbaycan.

Tablo 6: 2000-2017 Yılları Arasında Azerbaycan‟a DYY

Tablo 7:Türkiye ve Azerbaycan Arasında Ġmzalanan Önemli Ekonomik ĠĢbirliği AnlaĢmaları

Tablo 8: BTC Projesi Katılımcıları ve Payları (%)

Tablo 9: ġahdeniz GeliĢtirme ve Üretim Projesinde Yer Alan ġirketler

Tablo 10: TAP Konsorsiyumu Hissedarları

(10)

ŞEKİLLER LİSTESİ

Şekil 1: Ocak 2008-Ocak 2018 arası GSYĠH (Azerbaycan)

Şekil 2:Azerbaycan MenĢeli UDY GiriĢleri Yıllara Göre (Milyon $).

Şekil 3: Bakü-Tiflis-Ceyhan Boru Hattı Güzergahı

Şekil 4: Güney Gaz Koridoru (SCP, TANAP ve TAP)

(11)

KISALTMALAR

AB: Avrupa Birliği

ABD: Amerika BirleĢik Devletleri

AGİT: Avrupa Güvenlik ve ĠĢbirliği TeĢkilatı

AIOC: Azerbaycan uluslararası operasyon Ģirketi

ASK: Azerbaycan Sahipkarlar Konfederasyonu ATİB: Azerbaycan-Türkiye ĠĢ Adamları Birliği

BOTAŞ : Boru Hatları Ġle Petrol TaĢıma Anonim ġirketi

BSEC: Karadeniz ÜlkeleriEkonomik ĠĢbirliğiTeĢkilatı

BTC: Bakü - Tiflis – Ceyhan

BTE: Bakü - Tiflis – Erzurum DEİK: DıĢ Ekonomik ĠliĢkiler Kurulu

DYY: Doğrudan Yabancı Yatırımlar

IMF: Uluslararası Para Fonu

GGK: Güney Gaz Koridoru GSYİH: Gayri Safi Yurtiçi Hasıla

GSMH: Gayri Safi Milli Hasıla KEİ: Karadeniz Ekonomik ĠĢbirliği

KEK: Karma Ekonomi ve Ticaret Komitesi KOBİ: Küçük ve Orta Büyüklükteki ĠĢletmeler

(12)

SCP: Güney Kafkasya Boru Hattı

SOCAR: Azerbaycan Devlet Petrol ġirketi

SSCB: Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği

TANAP: Trans Anadolu Doğalgaz Boru Hattı Projesi

TAP: Trans Adriyatik Boru Hattı

TİKA: Türk ĠĢbirliği ve Koordinasyon Ajansı

TPAO: Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı

TÜSİAB: Türkiye Sanayici ĠĢ adamları Beynelhalk Cemiyeti

UDY: Uluslararası Doğrudan Yatırımlar

YASED: Uluslararası Yatırımcılar Derneği

(13)

Giriş

Sovyetler Birliği‟nin dağılmasıyla birlikte bağımsızlığını ilan eden ülkeler içerisinde bulunan Azerbaycan‟ıilk tanıyan ülke Türkiye olmuĢtur. Tarihsel süreç içerisinde Azerbaycan ve Türkiye iliĢkilerini hep dostluk ve kardeĢlik çerçevesindeyürütülmüĢtür.Ġki ülke arasındaki iliĢkilerde, XX. yüzyıl boyunca gerek ortak kültürel miras, gerekse “bir millet olma” anlayıĢı hakim olmuĢken, XXI. Yüzyılın baĢlarında bu anlayıĢ stratejik ortaklık boyutuna yükselmiĢtir.

Tez çalıĢmamın baĢlıca amacı, bağımsızlıktan sonraki dönemlerde Türkiye Azerbaycan iliĢkilerinin genel çerçevesini ve tarihsel dönüm aĢamalarını ortaya koymak, iki ülke arasında ekonomik kapsamlarda imzalanmıĢ anlaĢmaların, yapılmıĢ ekonomik iĢbirliğinin, ikili ticaretin, özellikle enerji sektörü olmakla birlikte tarım, sanayi, ulaĢtırma ve taĢıma,turizmve diğer alanlara yapılmıĢ karĢılıklı yatırımların araĢtırılıp incelenmesidir.

Türkiye ile Azerbaycan arasındaki ekonomik iliĢkilerin en önemli yönlerini karĢılıklı yatırımlar, ikili ticaret, bölgesel ve küresel nitelikli enerji projeleri teĢkil etmektedir. Bu çalıĢmada, Türkiye ve Azerbaycan‟ın, ekonomik eksenli olmak üzere ikili iliĢkileri değerlendirilecektir.Bu bağlamda, Türkiye ve Azerbaycan arasında tarihsel süreç içerisinde ortaya çıkan en önemli ekonomik olgu ve olaylara vurgu yapılacaktır.

ÇalıĢma üç bölümden oluĢmaktadır. Birinci bölümde Azerbaycan ve Türkiye ekonomileri hakkında genel bilgiler değinilmiĢ, Türkiye ve Azerbaycan ekonomilerine genel bir bakıĢ yapılmıĢtır. Ġkinci bölümde Türkiye ve Azerbaycan ekonomik iliĢkileri tarihcesi, stratejik ve hukuki alt yapısı incelenmiĢ, dıĢ ticaret iliĢkilerinden konuĢulmuĢtur. Son bölümde ise Türkiye ve Azerbaycan arasındakı ikili ticaret, sektörlere göre yatırımlar gözden geçirilmiĢ ve değerlendirilmiĢtir. Sanayi, ulaĢım, tarım, turizm, eğitim, gümrük, sosyal güvenlik ve enerji alanları ele alınmıĢtır.

(14)

Yapılan araĢtırmalar sonucunda Türkiye ve Azerbaycan arasındaki ekonomik verilere ulaĢmaya çalıĢılmıĢtır. ÇeĢitli kaynaklar incelenerek 2014 yılına kadarki verilere ulaĢılmıĢtır. Ancak bu kaynaklarda son yılların verilerine ulaĢmakta kısıtlamalar görülmektedir.

(15)

BÖLÜM 1

KURUMSAL ÇERÇEVE:AZERBAYCAN VE TÜRKİYE EKONOMİSİNE GENEL BİR BAKIŞ

Bu bölümde Azerbaycan ve Türkiye devletlerinin demografik yapısı, coğrafi konumu, idari yapısı, komĢu ülkeleri ve baĢka bilgileri hakkında konuĢulmuĢtur. Aynı zamanda Türkiye ve Azerbaycan devletlerinin GSYĠH verileri verilmiĢ, ithalat ve ihracat ettiği ülkeler incelenmiĢtir. Bağımsızlık sonraki devrde Azerbaycan ekonomisinin “Hollanda Hastalığı” gibi karılaĢtığı sorunlardan bahsedilmiĢtir.

1.1. Azerbaycan Hakkında Genel Bilgiler

Avrasya‟nın Kafkaslar bölgesinde bulunan ve 86,600 km2‟lik bir yüzölçümüne sahip olan Azerbaycan, kuzeyde Rusya Federasyonu, güneyde Ġran, batıda Gürcistan ve Ermenistan, doğuda ise Hazar Denizi ile komsudur. Nahcivan Özerk Cumhuriyeti, kuzey ve doğusundan Ermenistan, güney ve batısından ise Ġran ile çevrili olup, kuzeybatıda Türkiye ile kısa bir sınırı bulunmaktadır. Azerbaycan‟ın güneybatısındaki Dağlık Karabağ bölgesi ise 1991 yılında Azerbaycan‟dan bağımsızlığını ilan etmiĢse de hiçbir ülke tarafından resmi olarak tanınmamakta ve uluslararası hukuk açısından Azerbaycan‟ın bir parçası olarak kabul edilmektedir. Azerbaycan‟ın toplam yüzölçümünün yüzde 55‟ini tarım toprakları oluĢturmakta, Ģehirler ise tüm ülkenin ancak yüzde 2.5‟ini kaplamaktadır. Ülkenin yüzde 12‟si ormanlık arazidir (https://www.e-gov.az/az/content/read/21).

Azerbaycan'ın Ġran'la 611 km, Türkiye ile 9 km, Rusya ile 284 km, Gürcistan ile 321 km ve Ermenistan ile 787 km sınırı vardır (Azerbaycan Ülke Raporu,2012).

Azerbaycan topraklarının % 40'ında fazla bölümü verimli ovalardan meydana gelir. Bu alanların yarıdan fazlası 400-1500 m yüksekliktedir. Topraklarının kuzeyi yer yer 3000 metreyi aĢan Kafkas Dağları ile kaplıdır. Bu dağlar aynı zamanda ülkenin kuzey sınırını meydana getirir. Azerbaycan topraklarının en yüksek noktası Bazardüz Tepesidir (4466 m). Güneybatı kesiminde ise Küçük Kafkaslar yer alır (https://www.e-gov.az/az/content/read/21).

(16)

18 Ekim 1991 tarihinde bağımsızlığını ilan eden Azerbaycan Cumhuriyeti‟nin yönetim Ģekli Cumhuriyet olarak belirlenmiĢtir. BaĢkanlık sisteminin hakim olduğu ülkede CumhurbaĢkanlığı ve Milletvekilliği seçimleri 7 yılda bir yenilenmektedir. Yeni Azerbaycan Cumhuriyeti‟nin genel seçimle iĢbaĢına gelen CumhurbaĢkanı ve Parlamentosu mevcuttur. Cumhuriyet yönetimi idari yapı itibariyle ''Rayon '' adı verilen ve Ülkemizde Ġllere karĢılık gelen idari bölgelere ayrılmıĢtır. Her rayonun baĢında bizdeki Vali ve Belediye BaĢkanlıklarının yetki alanına tekabül eden “Ġcra BaĢçısı” (Ġcra Hakimi) bulunmaktadır. Azerbaycan, 11 Ģehir, 74 rayon (Rayonların 11‟i Bakü‟ye, 5‟i Nahçıvan Özerk Cumhuriyeti‟ne, 2‟si Gence‟ye bağlı olup, diğer 56‟sı ise Cumhuriyetin Merkezi yönetimine bağlıdır), 4. 242 köyden oluĢmuĢtur. Dağlık Karabağ bölgesi ile Nahçıvan Özerk Cumhuriyeti Azerbaycan toprakları içinde yer almaktadır.Azerbaycan‟ın mevcut Anayasası 12 Kasım 1995 tarihinde yapılan referandumla kabul edilmiĢtir (http://www.e-qanun.az/framework/897).

Tablo 1: Azerbaycan Cumhuriyeti Genel Bilgiler

Kurulduğu Tarih 28 Mayıs 1918

Bağımsızlık tarihi 18 Ekim 1991

BirleĢmiĢ Milletler TeĢkilatı‟na

Üye Olduğu Gün 2 Mart 1992

Yüzölçümü 86,6 min m2

Nüfusu, bin kiĢi (2019 yılının baĢı

için) 9,923,914

Para Birimi Manat

Manatın Kur Oranı 1 USD - 1.7000 Manat

(10.01.2019)

Ġdari Yapı 1 Özerk Cumhuriyeti (Nahçıvan),66il,78

Ģehir

2018 Yılı GSYIH 50.521,9 Milyon $

KomĢuları Ġran,Türkiye,Rusya,Gürcistan,Ermenistan

(17)

Tablo 1‟de Azerbaycan‟ın nüfusu, kurulduğu tarih, bağımsızlık tarihi, BirleĢmiĢ Milletler TeĢkilatı‟na üye olduğu gün, para birimi, 2018 yılı GSYĠH, idari yapısı ve diğer bilgiler gösterilmiĢtir. 1991 yılında bağımsız olan Azerbaycan‟ın 2018 yılındaki GSYĠH‟ı yaklaĢık 50.5 milyar $‟dır.

Azerbaycan Cumhuriyeti nüfusu 9,923,914 milyon kiĢidir.. Azerbaycan ahalisinin sayısına göre, Güney Kafkas devletleri arasında birinci, dünyada ise 98. sıradadır. Dünyanın 56‟dan fazla ülkesinde 45 milyon civarında Azerbaycan Türk‟ü yaĢamaktadır. Ġran‟da 30 milyondan fazla Türk veya Azerbaycanlı kendi tarihi topraklarında yaĢıyorlar. Onların 15 milyonu da Güney Azerbaycan topraklarında yaĢamaktadır.

Azerbaycan‟ın bugünkü etnik manzarasında aĢağıdaki etnisiteler yer almaktalar: Azerbaycan Türkleri, Ahıska Türkleri, Tatarlar, Ruslar, Ukraynalılar, Gürcüler, Ermeniler, Avarlar, Lezgiler, Sahurlar, Udiler, Tatlar, Yahudiler, TalıĢlar, Kürtler ve diğerleri.

1.1.2. Azerbaycan Ekonomisine Genel Bir Bakış

1991 yılında Sovyetler Birliği'nin dağılmasının ardından siyasi bağımsızlığını kazanan Azerbaycan Cumhuriyeti, merkezi planlı ekonomisindenserbest piyasa ekonomisinegeçiĢ sürecini yaĢadı. Ekonomide yaĢanan dönüĢümde ülkede siyasi bağımsızlığın ardından siyasi istikrarın sağlanması, coğrafi konumu ve Ģartlarının yanı sıra petrol ve doğal gaz gibienerji rezervlerine sahip olması büyük rol oynamıĢtır.

Serbest piyasa ekonomisine geçmek için bağımsızlığını kazandıktan sonraki dönemde bir takım ıslahatlar hayata geçirilmiĢtir. Bunu gerçekleĢtirmek için Azerbaycan‟ın mevcut doğalgaz ve petrol resursları istifade edilmiĢtir. AnlaĢmalar sonucunda yapılmıĢ projeler sayesinde ülkenin sanayisi ve ekonomisinin temeli kurulmuĢtur (Azerbaycan Ülke Raporu 2012).

Ekonomik açıdan değerlendirdiğimizde Azerbaycan, doğalgaz ve petrol resurslarına sahip olması aynı zamanda birçok ülkelere ihracat yapması sonucunda GSYĠH ve ekonomik büyüme rakamları daima artıĢ halindedir (Azerbaycan Devlet Ġstatistik Komitesi).

(18)

Azerbaycan‟ın ekonomisi en hızlı büyüyen devletler sırasına katılmasına sebep olarak 2005 ile 2009 yılları arasında 5 yılda 3 kat büyüme sağlayarak büyük bir rekor göstericiye imza atmasını gösterebiliriz. Bu rekor büyüme yüzde 21‟lik bir artıĢla GSYĠH‟da kendisini göstermiĢtir. (Azerbaycan Devlet Statistik Komitesi).

Doğrudan yabancı yatırımlar çoğunlukla doğalgaz ve petrol alanlarına yapılmakta olup ihracattaki payı yaklaĢık yüzde 90‟dır. Ekonomin büyük oranda petrol ve doğalgaza bağlı olması Azerbaycan‟ı uluslararası pazarlarda fiyat

dalgalanma zamanları zor duruma düĢürmektedir. Bu yüzden Azerbaycan hükümeti, enerji dıĢı sektörlerin geliĢimi ve çeĢitlendirilmesine büyük önem vermektedir (http://www.turcomoney.com, 27.12.2014).

Bağımsızlığın ilk yıllarında petrol üretimini etkileyen ve üretimin düĢmesine sebep olan faktörler hem ekonomik koĢullar hem de Karabağ savaĢının olmasıdır. Buna rağmen sonraki yıllarda üretimin hızlı Ģekilde artması hem yeni teknolojilerin temin edilmesini hem de uluslararası firmalarla yeni petrol ve doğalgaz anlaĢmalarının yapılmasını olumlu yönde etkilemiĢtir.

Hollanda devleti 1960 yıllarında doğalgaz kaynaklarını keĢfettikten sonra büyük miktarda ihraç etmesi sayesinde ülke hızlı bir Ģekilde zenginleĢmiĢ aynı zamanda ülke parası oldukça değer kazanmıĢ ve ekonomi dıĢalıma yönelmiĢtir. Bu durum The Economist Dergisi‟nde “Hollanda Hastalığı” adıyla tanınmıĢtır (http://politikaakademisi.org, 28.11.2015). Bağımsızlık sonrasındaki yıllarda yüksek miktarda petrol üretimi ekonominin tamamen bu kaynaklara bağlı olması, diğer sektörlerin çok geride kalması ve ülkenin uluslararası petrol fiyatlarındaki değiĢiklik karĢısında aciz kalması Hollanda Hastalığı‟nın örneğidir. 2015 yılına kadar Azerbaycan‟ın para birimi olan Manat $‟dan daha pahalı idi. Aynı yılda petrol fiyatlarının hızlı Ģekilde düĢmesi $ karĢısında Manat‟ın da değer kaybetmesine sebep oldu (Azerbaycan Merkez Bankası, 2015).

Hollanda Hastalığını karĢı önlem almak için ülkede makroekonomik, politik, sektörel ve bölgesel, kurumsal kapsamda bir sıra programlar ve projeler yapılmaktadır. Son zamanlarda bununla ilgili devlet politikaları uygulanmıĢ ve

(19)

turizm, tarım gibi diğer alanlarda da üretim ve faaliyetler arttırılmıĢtır (Aras, 2005: 276-278).

Böyle bir durumda zenginlik kaynağı olan petrol hem politik problem hem de ülke ekonomisini Hollanda Hastalığı gibi olumsuz duruma sürükleyebilir. Petrol stratejik olarak önemlidir ve ilerleyen zamanlarda bu önem mevcut petrol rezervlerinin tüketilmeye baĢlaması ile birlikte daha da artacaktır ve Hazar31 havzası dünyada üretilebilen rezervlerin %12‟ine sahiptir (Kodaman, 2005: 251-262).

Tablo 2: Hazar Havzası Ülkelerin Petrol ve Gaz Rezervleri

Ülkeler ĠspatlanmıĢ petrol rezervleri Tahmini petrol rezervi (BBL) Toplam (BBl) ĠspatlanmıĢ gaz (TCF) Azerbaycan 3.6-12.5 32 36-45 11 Kazakistan 10-17.6 92 102-110 53-83 Türkmenista n 1.7 80 82 95-155 Rusya 2.7 14 17 - Özbekistan 0.3 2 2 74-88 Ġran 0.1 15 15 -

Kaynak: Kodaman,Timuçin, C10,S.1 s.251-262, Y2005.

Hazar havzası ülkelerin petrol ve doğalgaz verileri tablo 2‟de verilmiĢtir. Görüldüğü gibi gaz rezevri en çok olan ülkeler sıralamasında Türkmenistan ilk sıradadır. Dünyanın en çok doğalgaz üreten ülkesi olan Rusya ise Hazar bölgesindeki ürettiği doğalgazın miktarı çok azdır. Azerbaycan ise gaz rezervlerine göre 11 trilyon m3‟le dördüncü sıradadır.

Petrol ve doğalgaz alanındaki günden güne artan geliĢmeler Azerbaycan‟nın uluslararası pazardaki rolünü artırmakradır. 2014 yılında Azerbaycan‟ın GSYĠH rakamları 75188,4 milyar $‟a ulaĢmıĢtır.KiĢi baĢına mili gelir göstergesi 7400$

(20)

olarak gerçekleĢmiĢtir. Azerbaycan‟ın 2014 yılı için ihracat göstergesi 2182860,89 $, ithalatı ise 9187697,6 $ seviyesine ulaĢmıĢtır. Genel ihracatta petrol ihracatının payı cok yüksektir. Azerbaycan‟ın Türkiye ile 2014 yılı için ihracat göstergesi 502492,8 $ ithalatı ise 1286641.4 $ seviyesinde gerçekleĢmiĢtir. Bu senede bir önceki yıla göre dıĢ ticaret hacminde %11 oranında artıĢ olmuĢtur. Bu yılda Türkiye‟nin ticaret fazlası 1.2 milyar dolara ulaĢmakla bir önceki yıla göre %30‟luk artıĢ oluĢmuĢtur (Azerbaycan Ülke Raporu, DıĢ Ticaret Servisi ġubat 2014).

Azerbaycan‟ın 2014 yılı için sosyoekonomik kalkınma raporu hazırlandığında GSYĠH‟ı %2,8 artıĢla 58997800,000 manat seviyesine ulaĢtığı görülmektedir. GSYĠH‟ın %60,1‟ne karĢılık gelen oran petrol dıĢı ekonominin (36 milyar manat)payını %7 arttırmıĢtır. %29 azalma da petrol ekonomisinin payında (23 milyar manat) görülmüĢtür. KiĢi baĢına GSYĠH 6264,1 manat, 2013 yılına göre %1,5 daha artarak yaklaĢık 8000 $ seviyesine ulaĢmıĢtır. (www.ekonomi.gov.tr, 15.02.2015).

GSYĠH verilerine göre 1990 yılında Azerbaycan oldukca alt seviyede iken, 2013 yılında 73,56 milyar dolar olarak büyüme sağlamıĢtır. 68,73 milyar dolar olarak 2013 yılından bir önceki yıla göre artıĢ gerçekleĢmiĢtir. Her sene büyüme halinde olan Azerbaycan hasılatı 1996 yılından sonra Sovyetler Birliğinden ayrılan ülkeler içerisinde en hızlı büyüyen ekonomiye sahiptir. 2005-2006 yılları arasında %30‟lara kadar devamlı bir büyüme sağlayan Azerbyacan ekonomisi 2003-2013 yıllarıda ise 3,4 kat büyümüĢtür. Ciddi bir fark ile 7,3 milyar dolarlık ekonomiden 68,7 milyar dolarlık bir ekonomiye dönüĢüm gerçekleĢtirmiĢtir. Milli gelir 2003 yılında kiĢi baĢına 1888 dolar iken 2012 yılında 7490 dolar seviyesine ulaĢarak dünyanın 51. büyük ekonomisini 50 milyar dolar civarında döviz rezervi ile oluĢturmuĢtur. Petrol Azerbaycan‟da genelde ekonominin dayanağı olarak bilinmektedir. Buna rağmen son yıllarda Türk firmaları tarafından Azerbaycan‟ın inĢaat sektörüne ve diğer sektörlere büyük yatırımlar yapılmıĢtır.

(21)

Şekil 1: Ocak 2008-Ocak 2018 arası GSYĠH (Azerbaycan)

Kaynak: https://tradingeconomics.com/azerbaijan/gdp

ġekil 1‟de görüldüğü gibi Azerbaycan GSYĠH‟ın 2014 yılına kadar her yıl açık ara farkla büyüyerek 75.24 milyar $ seviyesine ulaĢmıĢtır. 2015 ve 2016 yılında petrol fiyatların keskin düĢmesiyle develvasyon olmuĢ ve GSYĠH rakamlarında 53.07 milyar dolara kadar düĢüĢ yaĢanmıĢtır. 2017 ve sonraki yıllarda hafif bir büyüme görülmektedir.

Azerbaycan devleti uluslararası rekabetin dinamik olduğu bir zamanda ülke geliri için kapitalizme geçiĢ sürecine hızlı uyum sağlaması ve yol katetmesi gerekmektedir.Ayrıca küreselleĢmenin doğru anlaĢılmaması ve kabul edilmemesi halinde; doğal kaynakların suiistimal edilmesi, çevreye zarar verilmesi, çalıĢanların haklarının ihlali, gelir dağılımında eĢitsizlik olmaması için küresel ekonomide ahlaki, yasal ve ekonomik kuralların kabul edilmesi ve ekonominin o çerçevede yönetilmesine net ihtiyaç duyulduğu da tartıĢılmaz bir gerçek haline gelmiĢtir (BabaĢlı, 2006: 18).

Azerbaycan‟nın en büyük Ģirketlerinden biri olan Azerbaycan Devlet Petrol ġirketi (SOCAR) yaptığı yatırımları 2018 yılına kadar 17 milyar dolara seviyesine

(22)

ulaĢmıĢtır.10 milyar $‟a yapılacak TANAP Projesiyle petrol ve doğalgazını Avrupa‟ya ulaĢtırmayı planlamıĢ, böylelikle de bölgesel politikada stratejik bir oyuncu olmuĢtur (Veliyev ve Yılmaz, 2015: 5).

Dünya ülkeleri ile iliĢkilerin büyümesi Azerbaycan bağımsızlığını kazandıktan sonra daha da hızlanmıĢtır. Bağımsızlığın ilk yıllarında Azerbaycan‟ın 84 ortağı olduğu halde, bugün ise Azerbaycan‟ın ticaret ettiği ülkelerin sayı yaklaĢık 185‟dir (https://www.ticaret.gov.tr)

Azerbaycan‟ın ithal ettiği ülkelerin sırasını gözden geçirirsek, sırasıyla ithalatın %15,75‟i Türkiye, %14,28‟i Rusya Federasyonu, %8,08‟i Almanya, %7,41‟i ABD, %6,55‟i Çin, %5,58‟i Ukrayna, %5,14‟ü Ġngiltere, %3,53‟i Kazakistan, %2,71‟i Ġtalya, %2,52‟si Japonya, %2,52‟si Güney Kore, %1,93‟ü Fransa, %1,90‟ı Brezilya, %1,83‟ü Ġran Ġslam Cumhuriyeti, %1,55‟i Hollanda ve geriye kalan %18,73‟lük kesimin diğer ülkelerin payına düĢtüğünü görürüz. Azerbaycan‟ın 2012 yılında Türkiye‟den ithal ettiği ürünlerin değeri 1.520,045,810 $‟a ulaĢmakla bir önceki yılla göre kıyaslamada %16,69 artmıĢtır. Petrol dıĢı ürünlerin ihracatı 2011 yılı ile mukayesede %8,4 oranında artım göstermiĢ ve 1.673,6 milyon $ olarak gerçekleĢmiĢtir (Bakü Büyükelçiliği Ticaret MüĢavirliği, 05.04.2013).

Azerbaycan‟ın Serbest Ticaret AnlaĢması yaptığı ülkeler sırasında Özbekistan, Ukrayna, Rusya, Beyaz Rusya, Tacikistan, Moldova, Kazakistan, Kırgızıstan‟ın yer aldığını görürüz. Sadece Rusya ve Kazakistan ile olan anlaĢmalarda alkollü içecekler ve tütün ürünleri serbest ticaret rejiminden ayrı tutulmuĢtur (http://www.azerbaijans.com, 2.03.2015).

Azerbaycan ekonomisinin karĢılaĢtığı ve ye ilerde karĢılaĢabileceği problemlerin sebebi ekonominin yüksek oranda petrola bağlı olmasıdır. Aynı zamanda bu sorunların oluĢma sebebine Karabağ topraklarının ermeniler tarafından iĢğal edilmesinin yarattığı sosyoekonomik problemler, kamu sektörünün yeterli seviyede geliĢmemesi, tarım sektörünü ilginin olmaması, yolsuzluk, tekelcilik gibi sorunları gösterebiliriz. Bu problemlerin aradan kaldırılması için gelir dağılımındaki eĢitsizliğin ve iĢsizlik sorununun çözülmesi, iĢletmeler için motive edici

(23)

programların hazırlanması, kayıt dıĢı ekonomiyi önlemek ve büyüme yönümlü devlet politikalarının hazırlanması gerekmektedir (Osman NURĠ, 2005: 29).

Kendi ekonomisinin Azerbaycan‟a verdiği üstünlük yüksek seviyededir. Ekonominin hızlı Ģekilde kalkınmasının sebeplerine Türkiye ile yaptığı doğalgaz boru hattıları, enerji projelerini örnek gösterebiliriz. Aynı zamanda Azerbaycan Asya ve Avrupa arasında enerji koridoru rolüne sahiptir. Türkiye ile Azerbaycan arasında son yapılmıĢ olan TANAP projesi sayesinde Avrupa devletleri Rusya tekelinden kurtulmakla birlikte Azerbaycan‟ı stratejik yönde de güçlendirmiĢtir. Bunlara rağmen ekonominin yüksek oranda doğalgaz ve petrole bağlı olması bu kaynakların bittiği veya fiyat düĢüĢleri durumu yaĢandığında ekonomik krize girebilir. Bu nedenle devlet ekonomiyi böyle durumdan korumak için farklı sektörleri geliĢtirmek için programlar hazırlamaktadır (Aynura BAGĠROVA, 2005: 34).

1.2.Türkiye Hakkında Genel Bilgiler

Türkiye Kuzey Yarım Küre‟de eski dünya karalarının birbirlerine en çok yaklaĢtıkları stratejik ve jeopolitik bir bölge olan Asya ve Avrupa kıtaları üzerinde konumlanan iki kıta devletidir. Buna bağlı olarak matematiksel ve özel konumu ülkenin sosyal, politik ve ekonomik durumu üzerinde etkili olmaktadır. Ortadoğu ile petrol ticareti yapan tüm Avrupa ülkeleri arasında en yakın yol olma özelliğine sahiptir. Asya ve Ortadoğu petrollerine yakınlığı, boğazlara sahip olması jeopolitik önemini arttırır. Karadeniz ülkelerinin deniz yolu üzerinde stratejik konuma sahip bir ülkedir.Türkiye coğrafisine bakıldığında topraklarının büyük bir bölümünün Anadolu‟da, azami bir kısmının da Trakya‟da olduğunu görmekteyiz. Türkiye aynı zamanda üç tarafı denizlerle çevrili yarımada özelliği taĢır.

(24)

Tablo 3: Türkiye Devleti Genel Bilgiler

Kaynak: https://www.turkcebilgi.com/t%C3%BCrkiye

Türkiye Cumhuriyeti‟nin para birimi, komĢuları, devlet sınırları, idari yapı, para birimi, kur oranı, nüfusu (2018 sayımı), yüzölçümü ve baĢka bilgileri tablo 3‟de görülmektedir. Türkiye‟nin 2017 yılındaki GSYĠH rakamları 851.1 milyar $ seviyesinde olmuĢtur. Aynı zamanda bu tabloda Türkiye Cumhuriyeti‟nin ilanı, BirleĢmiĢ Milletler TeĢkilatına dahil olduğu tarihler de verilmiĢtir.

Çift yapılı bir özelliğe sahip olan Türkiye‟nin küresel pozisyonu da karıĢıktır. Bu nedenle merkez ülkeler arasında yer alan Türkiye, teĢkilatsal küreselleĢme, stratejik ve siyasi açılardan da yarı-merkez bir ülke olarak tanımlanabilir.

Türkiye sosyal, demokratik, hukuki, ve insani geliĢmiĢlik seviyesine göre merkez ülkelere göre daha sorunlu olmasına karĢı, buna eĢ bir örnekle yapısal anlamda merkeze bağımlı, ekonomik, mali, ticari, sanayi, teknolojik, küresel,

KuruluĢ: Cumhuriyetin Ġlanı Mevcut Anayasa

29 Ekim 1923 7 Kasım 1982

KomĢuları, Devlet Sınırları

Batıda Yunanistan ve Bulgaristan, doğuda

Gürcistan, Ermenistan, Azerbaycan/Nahçivan, Ġran, güneyde Ġrak ve Suriye ile kara sınırlarına sahiptir.

BirleĢmiĢ Milletler TeĢkilatına Dahil Olduğu Tarih

Türkiye TeĢkilata 24 Ekim 1945 tarihinde üye olmuĢtur.

Ġdari Yapı Ülke il-ilçe-köy Ģeklinde merkez yönetime ayrılır

Yüzölçümü 783.562 km²

Nüfus (2018 Sayımı) 82.003.882

GSYĠH 2017 851,1Milyar USD

Para Birimi kur oranı 5,3746 TL (01.03.2019)

(25)

bilimsel ve iletiĢim kısımlarında payı oldukça düĢüktür. Bütün bunlara rağmen küresel, stratejik, askeri ve güvenlik süreçleri bakımından merkezi ülkelerin entegre bir üyesidir (Ġstanbul Ticaret Odası, 2008: 1).

1.2.1.Türkiye Ekonomisine Genel Bir Bakış

Ekonomisi liberalleĢmekte olan Türkiye hızlı bir Ģekilde dünya ekonomisine giriĢ yapmıĢtır. Uluslararası pazarda kendisine rol almak isteyen Türkiye gümrük anlaĢması yapmıĢ, bu nedenle de dünya ekonomisinin birçok etkisiyle karĢı karĢıya kalmıĢtır. Buna rağmen üretilen ürünlerin hızlı bir Ģekilde uluslararası pazarlara ulaĢtırılması ekonominin küreselleĢmesi ile mümkün olmuĢtur.

Türkiye‟nin dıĢ borçları yıllara oranla artarak yükselme göstermiĢtir. 1990 yılında 49 milyar dolar iken, 2002 yılında 130 milyar dolar ve 2013 yılında 373 milyar dolar seviyesine yükselmiĢtir. Artan dıĢ borçların büyük bir bölümünü özel kesim oluĢturmuĢtur. Bu süreçte Türkiye yapısal tek bir adım atarak bankacılıkta reform yapmıĢtır. Bu adım da ĠMF‟in nihai baskıları sonucunda 2001 krizinde atılmıĢtır. Bunların dıĢında açık vermemek için hiçbir sektörde reform sağlanmamıĢtır.

2001 krizi sonrası Türkiye‟nin büyüme modelinde değiĢiklik görülmektedir. Krizin en büyük etkisi bu büyüme modeli değiĢimi olmuĢtur. Krize kadarki dönemde bütçe açığı veren, kamu kesimini borçlandıran büyüme modeline sahip Türkiye kriz sonrası ise bütçe açığı yerine cari açık veren, özel kesimi borçlandıran yeni büyüme modeline geçiĢ yapmıĢtır (http://www.mahfiegilmez.com, 07.05.2015).

2000-2001 yılından sonra ekonomide yaĢanan bu krizin ardından, ekonomisel istikrar politikalari uygulanmaya baĢlamıĢtır. Uygulanan bu programlar sonuç vermiĢ ve Türkiye ülkede ödemeler dengesinin kurulduğu bir toparlanma sürecine girmiĢtir.

2002 yılından sonraki dönemde ise ister fiyat istikrarında, isterse de devlet programlarının uygulanması konusunda gösterilen özen ve disiplinli yaklaĢım, yapısal reformlar ekonominin iyileĢmesini sağlamıĢtır. Türkiye ekonomisi 2006

(26)

yılının ilk çeyreği dahil olmak üzere son on sekiz çeyrektir büyümektedir (AydoğuĢ,2006: 46).

2002-2012 yılları arasında geçen bu on yıllık süreçte Türkiye‟nin, ortalama büyüme oranı yıllık %5,2 olarak kaydedilmiĢtir. 2012 yılı ve bir sonraki yılın ilk üç çeyreğinde büyüme hızında yavaĢlama görülmektedir. 2010 ve 2011 yıllarında görülen yüksek büyüme neticesinde iç ve dıĢ talebi dengelemeye yönelik uygulanan tedbir programları bunun nedenidir. 2015 ve 2016 yılları için düĢünülen ise genellikle yurt içi tasarruflarla hayata geçirilen, verimlilik artıĢı bazında bir büyüme programıyla %5GSYĠH artıĢ hızıdır (Acar, 2013: 12).

Türkiye ortak ticaret alanı oluĢturmak için Ġslam Konferansı Birimi ile temaslara baĢlamıĢtır. Yapılan faaliyetlerle oluĢan bu ortak ticaret alanı ise günden güne büyüme sağlamıĢtır. Ġslam Konferansı TeĢkilatı‟na üye ülkelerin aralarında vizelerin kaldırılması ile birlikte ticari iliĢkilerinin de en üst seviyeye çıkacağı beklenmektedir.

2004 yılında, uluslararası pazarlardaki rekabet alanlarını geliĢtirmek, bölgesel ve sektörel açıdan bağımlı olmamak, küreselleĢmenin olumsuz etkilerinden korunmak amaçlarıyla Ġhracat Stratejik Planı yürürlüğe sokulmuĢtur. Aynı zamanda sürdürülebilir ihracat artıĢını sağlayabilmek için “Tanıtım ve Pazarlama”, “Bilgi Teknolojileri”, “Finansman ve Destek Mekanizmaları”, “Ġkili ve Çok Taraflı ĠliĢkiler” ile “Kamu, Özel Sektör ve Sivil Toplum KuruluĢları Arasında ĠĢbirliği ve Koordinasyon” uygulamaları oluĢturulmuĢtur (http://www.groups.google.com, 03.07.2015).

Dünya ekonomisinin genel görünümü 20. yüzyılın son çeyreğinde köklü bir değiĢim geçirmiĢtir. Bu değiĢim küreselleĢme olarak adlandırılmıĢtır. Türkiye‟de bu dönemde serbest piyasa ekonomisine geçilmiĢ, uluslararası ticaret ve yabancı sermayenin önündeki engeller kaldırılmıĢ, finansal piyasalarda liberalizasyona gidilmiĢ, diğer dünya ekonomileri ile ulusal ekonomi arasında geniĢ ölçekli bir entegrasyon sağlanmıĢ, böylece ekonomik refahın artıĢı için bir potansiyelin yaratılacağı amaçlanmıĢtır (Candemir ve Güngör, 2003: 28).

(27)

Türkiye hem (ithalat) dıĢalım hem de (ihracat) dıĢsatımda birçok ülke ile yoğun temaslar halindedir, bunlara bakıldığında öncelikle Türkiye‟nin sınır komĢusu olan ülkelerle sıkı ticari iliĢkilerin olduğunu ve daha sonra da Orta Asya Türk Cumhuriyetleri‟yle de ticaret yoğunluğu olduğunu gözlemlenmektedir. Aynı zamanda Ġslam Ülkeleri kategorisinde yer alan çoğu ülke ile de aynı ticari yoğunluk bulunmaktadır.

Türkiye dıĢ ticaret iliĢkilerinde uluslararası anlaĢmaların yanında ortak kültür, dil, tarih, ve geleneksel bağların olduğu devletlerle daha yoğun iĢbirliği yaptığı görülmektedir. Coğrafi uzaklık Türkiye‟nin ticari iliĢkilerini etkileyen faktörlerden biridir. Coğrafi uzaklığın artması ticari iliĢkileri olumsuz yönde etkileyen sebeplerden biridir.

Tekstil ve hazır giyim Türkiye‟nin ihracatında üstünlük teĢkil eden mal gruplarıdır. Azerbaycanın ise ihracatında üstünlük teĢkil eden alanlar petrol ve sanayidir.Azerbaycan‟ın ihracatında rekabet avantajına sahip mallar petrol, petrol ürünleri, elektrik enerjisi, dokuma elyafı ve bunların artıklarıdır (Erkan, 2012: 14). Azerbaycan‟ın Türkiye‟ye ihracatına gözden geçirdiğimizde, petrol ve petrol ürünlerinin üstünlük teĢkil ettiğini görürüz.

Gümrük Birliği kurulduktan sonra Türkiye‟nin ihhalatınn arttığını, sonraki yıllarda özellikle de 2001 yılından sonra ise dıĢ ticarette artıĢın olduğu görülmektedir. Tarım sektörü istisna olmakla bu dönemden sonra gümrük vergileri kaldırılmıĢtır. Türkiye‟nin 2001 yılında geçirdiği krizden sonra “Güçlü Ekonomiye GeçiĢ Kararları”nın alınması ve Gümrük Birliği‟nin etkin aĢamaya geçiĢ yapmasıyla dıĢ ticaret olumlu yönde deyiĢmiĢtir.Türkiye‟nin dıĢ ticareti 2009 yılında küresel mali kriz yüzünden olumsuz etkilenmesine rağmen 2010 yılında eski seviyesine dönmüĢtür (Bakkalcı, 2013: 86).

Türkiye‟nin ekonomik büyümesi 2010 yılında sonra daha farklı Ģekilde oldu. 2013 yılında 4% büyüme gerçekleĢtiren Türkiye 2014 yılının 3 çeyreğinde ise 2013 yılına göre 2.8% büyümüĢtür (T.C. Ticaret Bakanlığı).

(28)

BÖLÜM 2

TÜRKİYE-AZERBAYCAN EKONOMİK İLİŞKİLERİ

Bu bölümde Türkiye ve Azerbaycan ekonomik iliĢkilerinin hukuki ve siyasi altyapısı, tarihsel dönem aĢamaları, Türkiye ve Azerbaycan arasında ekonomik alanda yapılmıĢ anlaĢmalar ve benzeri belgeler anlatılmıĢtır. Aynı zamanda Türkiye ve Azerbaycan'daki KOBĠ‟ler, Azerbaycan'ın Türkiye'deki yatırımları ve Türkiye‟nin Azerbaycan‟da faaliyet gösteren firmaları anlatılacaktır.

2.1.Ekonomik İlişkilerin Hukuki Altyapısı ve Tarihcesi

Halkları aynı kökene sahip olan Azerbaycan ve Türkiye devletleĢme döneminde her ikisi ayrı ayrı devlet kurmuĢlar. Bundan sonra her iki devlet yoluna ayrı Ģekilde devam etmiĢtir. Günümüzde Azerbaycan ve Türkiye hem siyasi hem de ekonomik bakımdan kardeĢ devletlerdir.Son iki yüz yıllık döneme bakıldığında Azerbaycan ve Türkiye‟nin her zaman birbirlerine iyi kenetlendikleri söylenebilir Azerbaycan Türklerinin zamanında Türkiye‟de Cumhuriyet SavaĢına, ideolojik süreçlere katkısı Türkiye devletinin ise zamanında Azerbaycanın bağımsızlığının kazanmasına yardım etmesi iki devlet arasındakı iliĢkilerin temelinin bir kısmını teĢkil etmiĢtir. (Mikail, vd., 2015:1065- 1066).

Sonralar Azerbaycan‟nın Sovyetler Birliği‟nin etkisi altına girmesi, 1991 yılına kadar Türkiye ile iliĢkileri çok kısıtlı olmuĢtur. Buna rağmen Türkiye Azerbaycan iliĢkileri kesilmemiĢtir(Aslanlı, 2015: 175-196).

Türkiye aradaki bağlar nedeniyle her zaman Azerbaycan‟nın dıĢ politikasında önemli yere sahip olmuĢ ve Azerbaycanın yanında olmuĢtur. Özellikle de Azerbaycan bağımsızlığını kazandıktan sonra kamuoyu geliĢtirmede yardımları olmuĢtur. Bundan sonra ardından gelen projeler, programlarla yakınlık daha da artmıĢtır(Yılmaz, 2015: 5).

Karabağ problemi Azerbaycan‟nın bağımsızlık döneminde her zaman aktif tutulmuĢ ve problemin çözülmesi yolları araĢtırılmıĢtır. Bu problemin çözülmesinin yegane yolu ekonomik istikrarın ve bağımsızlığın sağlanmasıdır. Bu dönemde hem

(29)

bölgesel hem de uluslararası entegrasyon oluĢumu için her zaman baĢarı gözlemlenmiĢtir (Aynura BAGĠROVA, 2015:24).

Türkiye ile Azerbaycan arasında 1991 yılından itibaren çeĢitli alanları içeren ve aynı zamanda iki ülke arasındaki ekonomik ve ticari iliĢkilerin hukuki altyapısını da oluĢturan 200‟den fazla anlaĢma, protokol ve benzeri belge imzalanmıĢ, fakat maalesef, bu belgelerin bir kısmına çeĢitli nedenler yüzünden iĢlerlik kazandırılamamıĢtır. Ekonomik iliĢkilerin hukuki temelleri açısından en önemli belgelerden birisini 1 Kasım 1992 tarihli (Ankara‟da imzalanan bu anlaĢmanın imza tarihi Azerbaycan resmi kaynaklarında 2 Kasım 1992 olarak geçmektedir) Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti Ġle Azerbaycan Cumhuriyeti Hükümeti Arasında Ticaret ve Ekonomik ĠĢbirliği AnlaĢması oluĢturmaktadır (Resmi Gazete, 1993a: 3-4). AnlaĢmaya göre taraflar, yürürlükteki milli mevzuatlarına uygun olarak, mevcut imkanlar çerçevesinde ticari iliĢkilerini uzun vadeli, istikrarlı ve dengeli bir Ģekilde geliĢtirmek, çeĢitlendirmek ve ekonomik iĢbirliğini yaygınlaĢtırmak için gerekli önlemleri alacaklardı.

2 Kasım 1992 tarihinde Ankara‟da Türkiye Cumhuriyeti BaĢbakanı Süleyman Demirel ile Azerbaycan Devlet BaĢkanı Ebülfez Elçibey arasında imzalanan “Türkiye Cumhuriyeti ile Azerbaycan Cumhuriyeti Arasında iĢbirliği ve DayanıĢma AnlaĢması”nda da diğer hususlarla beraber ekonomik hususlar da düzenlenmiĢtir (Resmi Gazete, 1993b: 1). Özellikle ilk üç maddede ve dokuzuncu maddede ekonomik iliĢkilerin önemi vurgulanmıĢtır.

Azerbaycan Devlet BaĢkanı Haydar Aliyev‟in 8-10 ġubat 1994 tarihlerinde gerçekleĢtirdiği Türkiye ziyareti sırasında da ikili ekonomik iliĢkiler açısından önemli belgeler imzalanmıĢtır. 9 ġubat 1994 tarihinde Türkiye CumhurbaĢkanı Süleyman Demirel ve Azerbaycan Devlet BaĢkanı Haydar Aliyev tarafından 10 yıl süre için imzalanan “Dostluğun ve Çok Yönlü ĠĢbirliğinin GeliĢtirilmesine ĠliĢkin AnlaĢma” ile ekonomik hususlara iliĢkin düzenlemeler de yapılmıĢtır.

Türkiye ile Azerbaycan arasında imzalanan anlaĢmaların çoğu birbirlerine destek verme amaclıdır. Bunlara örnek olarak: KarĢılıklı YardımlaĢma Protokolü, Askeri Eğitim ĠĢbirliği AnlaĢması, Teknik ĠĢbirliği Protokolü, ĠĢbirliği ve DayanıĢma

(30)

AnlaĢması, Spor Alanında ĠĢbirliğine ĠliĢkin Protokol, Tarım Alanında Bilimsel, Teknik ve Dostluk, ĠĢbirliği ve Ġyi Ekonomik ĠĢbirliğine ĠliĢkin Protokol, Hukuki, Ticari ve Cezai Konularda Adli YardımlaĢma SözleĢmesi, Tıp ve Sağlık Alanında ĠĢbirliğine ĠliĢkin Protokol.

Bu anlaĢmalara benzer bir çok sayıda örnek gösterilebilir. Ekonomik iliĢkileri büyüyen ve güçlenmekte olan Türkiye ve Azerbaycan devletleri sadece kendi ekonomileri açısından değil, bu coğrafyadaki diğer ülkeler için de kalkınma sağlamaktadır (Aynura BAGHIROVA 2015: 24).

Sosyal ve ekonomik iliĢkilerin kuvvetlendirilmesi Türkiye ve Azerbaycan devlet baĢkanları tarafından yapılan toplantılarda üzerinde durulan en önemli konulardandır. 13 Nisan 2004 tarihinde Ankara‟da imzalanan Uzun Vadeli Ekonomik ĠĢbirliği AnlaĢmasıiki devlet arasındaki ticari ve ekonomik iliĢkilerin sunulan tasarılar bağlamında geliĢtirilmesinin teminidir. Yapılan anlaĢmalar 2014 yılında faydalarını göstermiĢtir. Bu doğrultuda 2014 yılında Azerbaycan ticaret listesinde 147 ülke arasında en fazla ticaret ve iĢbirliği yaptığı dördüncü ülke Türkiye olmuĢtur ( Azerbaycan Devlet Istatistik Komitesi).

BTE doğal gaz boru hattı ve BTC Ham Petrol Boru Hattı Azerbaycan bağımsızlığını kazandıktan sonra Türkiye ve Azerbaycan arasında gerçekleĢen en önemli projelerdir. Öte yandan 2013 yılı için planlanmıĢ Bakü– Tiflis–Kars demiryolu hattı iki devletin iliĢki sınırını sergilemektedir. Benzer bir iĢbirliği de iliĢkilerin askeri boyutunda görülmektedir. NATO tecrübesinin Azerbaycan‟na sunulmasında Türkiye‟nin rolü vardır.Uluslararası siyasi ve ekonomik kuruluĢlara üyelik sürecinde de gerekli destekleri vermiĢtir (Aydıngün ve Balım, 2012: 78)

Bankacılık, finans, yatırım, inĢaat, müteahhitlik, dıĢ ticaret gibi birçok mevcut ekonomik iliĢkiler; 1992 yılında bağımsızlıklarını elde etmiĢ Türk Cumhuriyetleri ile Türkiye arasındaki ortak münasebetler sebebiyle hürriyetlerinin ilk günlürinden itibaren baĢlamıĢtır. Fakat bu iliĢkiler bir bütün olarak ele alındığında yetersiz olduğu da görülebilir. Gerekli bir takım önlemler alınması ve kuvvetli faaliyetler için ekonomik temaslarda bazı fiziksel düzenlemelere gidilmesi bu nedenledir (Alagöz,2004 5).

(31)

Ġkili ekonomik iliĢkiler açısından önemli bir kurum olan Türkiye ile Azerbaycan arasındaki Ekonomik ve Ticari ĠliĢkiler Karma Ekonomik Komisyonu‟nun (kısa ve yaygın kullanılan haliyle Karma Ekonomik Komisyon - KEK) ilk toplantısı 25 ġubat 1997 tarihinde gerçekleĢtirilmiĢtir. ÇeĢitli nedenlerden

dolayı, Karma Ekonomik Komisyonun ikinci toplantı uzun

süregerçekleĢtirilememiĢtir. 29 Mart 2001‟de yapılan ikinci toplantıda, karĢılıklı suçlamalarla dolu gergin bir atmosfer hakim olmuĢtur.Karma Ekonomik Komisyonun üçüncü toplantısı 12-14 Nisan 2005‟teTürkiye‟de gerçekleĢtirilmiĢtir. Toplantıda, 13 Nisan‟da imzalanan uzun vadeliekonomik ve ticari iĢbirliği konusunda anlaĢmaya uygun olarak hazırlanmasıkararlaĢtırılan Ġcra Planı‟nın en kısa sürede tamamlanarak, yürürlüğe girmesikonusunda uzlaĢmaya varılmıĢtır. Türkiye-Azerbaycan Karma EkonomikKomisyonunun dördüncü toplantısı 27-28 Temmuz 2006 tarihlerinde Bakü‟de, 5.toplantısı ise 11 Nisan 2008‟de Ġstanbul‟da gerçekleĢtirilmiĢtir (Yesevi,Tiftikcigil, 2015: 37). Bu toplantılarda önemli iĢbirliği yönleri ile birlikte,sorunlar da vurgulanmıĢ, aynı zamanda yakın aĢamalarda adımlar atılması gereklialanlar her iki taraftan açıkça belirtilmiĢtir. Bunlar arasında, ortak Ticaret Odası‟nınkurulması, Azerbaycan‟ın Türk tarafına vize uygulamasının kolaylaĢtırılması, Türkkamyonların taĢımacılık sorunların çözümü, Azerbaycan-Türkiye iĢforumunun faaliyetlerinin daha da canlandırılması giriĢimleri özellikle dikkatçekmiĢtir.

2000 yılından bu yana Türkiye ve Azerbaycan arasında yapılmıĢ ticari anlaĢmaların sonucunda hep ticaret fazlası görülmekte ve bu fazla günden güne artmaktadır. Türkiye-Azerbaycan ithalat ve ihracatında önemli ölçüdeki değiĢiklikler 2008 yılındaki verilerde çok net Ģekilde sezilmektedir.Bu değiĢikliğin en önemli sebepleri yeni boru hattı projelerinin hayata geçirilmesi ve Azerbaycan‟dan ithal edilen petrolün miktarındaki artıĢtır. Bu artıĢ sonraki yıllar verilerinde açıkça gözlemlenmektedir (Azerbaycan Devlet Ġstatistik Komitesi).

Bu artıĢ Türkiye‟nin Azerbaycan‟a yatırımı 8 kat oranla ilk oranla 2003 yılında artıĢ sağlamakla birlikte 2003 yılında 315,5 milyon $ iken 2012 yılında 2,6 milyar $ seviyesine ulaĢmıĢtır. Aynı zamanda 2013 yılının sadece 9 aylık verilerine göre Türkiye‟nin Azerbaycan‟a ihracatı 2,2 milyar $‟dan fazla olmuĢtur. Hedef

(32)

istikrarla devam ederek 2020 yılında ticaret hacmini 15 milyar $ yapmaktır (http://www.ekovitrin.com, 10.09.2015).

Her zaman muhtelif milletlerarası ve regionik mevzularda Azerbaycan ve Türkiyenin tutumları birebir olmuĢ, fazlaca örtüĢmüĢtür. Azerbaycan BM, NATO, Avrupa Konseyi, Karadeniz Ekonomik ĠĢbirliği Örgütü, Ekonomik ĠĢbirliği Örgütü, Türkçe KonuĢan Devletler Birliği ve benzeri kuruluĢların bünyesinde de Türkiye ile yararlı iĢbirliği yapmaktadır. Türkiye-Azerbaycan iliĢkileri stratejik bir özellik taĢımakta, aynı zamanda dostluk, kardeĢlik esaslarına dayanmaktadır (http://www.lib.aliyevheritage.org, 08.03.2015).

Türk iĢ adamlarının Azerbaycan‟a sermaye yatırımları ve onlar için Azerbaycan‟da elveriĢli ortamın oluĢturulması cumhuriyetin hem ekonomik hem de 58 siyasi entegrasyonunun geliĢtirilmesi sürecinde önemli unsurlar olarak dikkate alınmalıdır (Yusifov, 2005: 108).

Ġmzalanan Nahçivan AnlaĢması ile Türk Konseyi‟nin temelleri 3 Ekim 2009 yılında atılmıĢtır.Ġlk aĢamada Azerbaycan, Kazakistan, Kırgızistan'ın katılımı ile oluĢturulmuĢ ve bu ülkelerde doğrudan yabancı yatırım, milli gelir artıĢına sebep olmuĢtur. Özellikle de Azerbaycan GSYĠH‟nın % 10 oranlarında yabancı yatırım potansiyelini artırmıĢ bulunmaktadır (Macit, 2015: 85).

2.2.Ekonomik İlişkilerin Stratejik Yapısı

TürkiyeCumhurbaĢkanı Abdullah Gül‟ün 16-17 Ağustos 2010 tarihli Azerbaycan ziyaretisırasında 16 Ağustos‟ta “Azerbaycan Cumhuriyeti ile Türkiye CumhuriyetiArasında Stratejik Ortaklık ve KarĢılıklı Yardım AnlaĢması” imzalanmıĢtır(TBMM, 2010). AnlaĢmanın 10., 11., 12. ve 13. Maddelerinde ekonomik hususlardüzenlenmiĢtir. 10. maddede taraflar, ticari ve ekonomik iliĢkilerinin her ikiülkenin potansiyeline uygun olarak geliĢtirilmesi ve iki ülke arasındaki ekonomikbütünleĢmenin derinleĢtirilmesi amacıyla faaliyetlerini daha dayoğunlaĢtıracaklarını, 11. maddede karĢılıklı yatırım ve ticaret iliĢkilerini, sanayi, maliye, bankacılık, tarım, gıda ve hafif sanayi, biliĢim ve iletiĢim teknolojileri, komünikasyon, nakliyat ve turizm, alternatif enerji kaynaklarının kullanımı ve

(33)

diğer iktisadi alanlarda iĢbirliğini geliĢtirecekler, ayrıca üçüncü ülkelerde faaliyette bulan kurumları arasında karĢılıklı verimli iĢbirliğini teĢvik edeceklerini, ayrıca ihracatın artırılması, rekoltenin yükseltilmesi, yeni teknolojilerin kullanımı ve yatırımların teĢviki amacıyla iĢbirliğini artıracaklarını ifade etmiĢlerdir.

2010 yılında iki ülke arasında Stratejik Ortaklık ve KarĢılıklı Yardım AnlaĢması‟nın imzalanmasının ardından bir önemli adım daha atılmıĢtır. 15-16 Eylül 2010 tarihlerinde Ġstanbul‟da gerçekleĢtirilen Türk Dili KonuĢan Ülkeler Devlet BaĢkanları 10. Zirvesi sırasında, 15 Eylül 2010‟da Türkiye BaĢbakanı Recep Tayyip Erdoğan ile Azerbaycan Devlet BaĢkanı Ġlham Aliyev arasında Yüksek Düzeyli Stratejik ĠĢbirliği Konseyi‟nin kurulmasına iliĢkin anlaĢma imzalanmıĢtır (Hürriyet, 2010). 25 Ekim 2011‟de ise her iki ülke liderlerinin ve Savunma Bakanlarının da katılımıyla Yüksek Düzeyli Stratejik ĠĢbirliği Konseyi‟nin ilk toplantısı gerçekleĢtirilmiĢtir (Ekoavrasya, 2011; President.az, 2011). Bu toplantıda çok sayıda önemli kararlar alınmıĢtı ki, bunlar arasında “Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Azerbaycan Cumhuriyeti Hükümeti Arasında Türkiye Cumhuriyetine Doğal Gaz SatıĢına ve Azerbaycan Cumhuriyeti Kaynaklı Doğal Gazın Türkiye Cumhuriyeti Toprakları Üzerinden Transit GeçiĢine ve Doğal Gazın Türkiye Cumhuriyeti Toprakları Üzerinden TaĢınması Ġçin Münhasır Boru Hattının GeliĢtirilmesine ĠliĢkin AnlaĢma” (TANAP‟a iliĢkin ilk anlaĢma) da vardı (Çelikpala ve Veliyev, 2015: 14).

Türkiye-Azerbaycan Karma Ekonomik Komisyonunun 6.toplantısı ise yaklaĢık 3 yıl aradan sonra 22 Ocak 2011‟de Bakü‟degerçekleĢtirilmiĢtir. 6. toplantının Azerbaycan BaĢbakan Yardımcısı Abid ġerifovile Türkiye Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız tarafından imzalananprotokolünde stratejik iĢbirliği hakkında anlaĢma Ortak Enerji Komisyonu‟nunkurulmasına iliĢkin hedefinin gerçekleĢtirilmesinin gerekliliği de belirtilmiĢtir.Aynı zamanda Türkiye ihracatı GeliĢtirme Merkezi ile Azerbaycan EkonomikKalkınma Bakanlığı yanında Ġhracatın ve yatırımın TeĢvik Fonu arasındaiĢbirliğinin geliĢtirilmesi için anlaĢma imzalanması da tasarlanmıĢtır.

(34)

Türkiye - Azerbaycan Karma Ekonomik Komisyonu (KEK) 7. toplantısı, 10-11 Temmuz 2014 tarihlerinde Ankara‟da BaĢbakan Yardımcısı BeĢir Atalay ile Azerbaycan BaĢbakan Yardımcısı Abid ġerifov baĢkanlığında gerçekleĢtirilmiĢtir. Toplantının protokolüne DEĠK / Türk - Azerbaycan ĠĢ Konseyi tarafından önerilen, Türkiye‟deki Azerbaycanlı ĠĢadamları Birliği ile iĢbirliği konuları, Sumgayıt Kimya Sanayi Parkı‟nın Türkiye‟de tanıtım programı, Tarım Alanında ĠĢbirliği konulu konferanslardan ikincisinin cari yıl sonuna kadar düzenlenmesi, sağlık alanında “Türkiye-Azerbaycan-Gürcistan Üçlü Sektörel ĠĢbirliğine ĠliĢkin Eylem Planı” ile ilgili maddeler de dahil edilmiĢtir (DEĠK).

Tablo 4: Türkiye ve Azerbaycan‟ın Her Ġkisinin de Üye Olduğu KuruluĢlar

Kuruluş Türkiye Azerbaycan

Avrupa Güvenlik ve ĠĢbirliği TeĢkilatı (AGĠT, OSCE)

Kurucu üye25 Haziran

1973 Üye

BirleĢmiĢ Milletler TeĢkilatı Kurucu üye24 Ekim 1945 Üye Asya KarĢılıklı Tedbir ve

Güvenlik Önlemleri Konferansı (CICA)

Üye Üye

ĠNTERPOL Üye Üye

Karadeniz ÜlkeleriEkonomik ĠĢbirliğiTeĢkilatı (BSEC)

Kurucu üye25 Haziran

1992 Üye

Uluslararası Para Fonu(IMF) Üye 1947 Üye

Türk Konseyi Kurucu üye Kurucu üye

Avrupa Konseyi Kurucu üye9 Ağustos

1949 Üye25 Ocak 2001

Avrasya Askeri Statülü Kolluk Kuvvetleri TeĢkilatı (Ġngilizce: The Association of the

Eurasian Law Enforcement Forces with Military Status)

Kurucu üye Kurucu Üye29 Ocak 2013

Dünya Ticaret Örgütü Üye Üye

Ekonomik ĠĢbiliği TeĢkilatı Üye Üye

(35)

Tablo 4‟de Azerbaycan ve Türkiye‟nin birlikte Türk Konseyi ve Avrasya Askeri Statülü Kolluk Kuvvetleri TeĢkilatı‟nın kurucu üyeleri olduğu görülmektedir. Aynı zamanda Türkiye Avrupa Güvenlik ve ĠĢbirliğiTeĢkilatı, BirleĢmiĢ Milletler TeĢkilatı, Karadeniz Ülkeleri Ekonomik ĠĢbirliğiTeĢkilatı gibi kurumların kurucu üyesidir.

2.3. Dış Ticaret İlişkileri ve Yapısı

Azerbaycan‟ın dıĢ ticaretine baktığımızda ihracatın yaklaĢık %90‟nı petrol ve doğal gaz oluĢturmaktadır. Bununla yanaĢı Türkiye ile Azerbaycan arasında yapılmıĢ ve 2006 yılında kullanıma verilmiĢ olan Bakü-Tiflis-Ceyhan Boru hattı Türkiye‟nin doğal gaz talebinin karĢılanmasına katkı sağlamıĢtır.

Türkiye ve Azerbaycan arasındaki dıĢ ticaret rakamları ilk defa 2006 yılında 1 milyar $ haddini aĢmıĢtır. 1996 ve 2004 yılları arasında ihracat 220-300 milyon $ iken, 2004 yılından 2009 yılına kadar hızlı bir Ģekilde artıĢ sağlayarak 3 kat büyüme sağlamıĢtır. Türkiye‟nin Azerbaycan‟a olan ihracatı 2009 yılında 1,4 milyor dolar olarak gerçekleĢmiĢtir. Bu rakam Azerbaycan‟ın 2009 yılındaki ithalatının yaklaĢık %14‟nü oluĢturmuĢtur. Azerbaycan‟ın Türkiye‟ye ihracında mineral yakıtlar üstünlük teĢkil etmektedir (Turhan, 2012: 52).

2014 yılında T.C Bakü Büyükelçiliği tarafından açıklananAzerbaycan ve Türkiye ekonomik iĢbirliğine ait verilerde 2013 yılında yapılan toplam ticaret bir önceki yıla göre %10,9 oranında artıĢ sağlanmadığı, ithalattakı artıĢın %5,3, ihracattaki artıĢın ise %14,6 olduğu vurgulanmıĢtır. Toplam ticaret hacminin 2023 yılında 15 milyar $ seviyesine ulaĢacağı söylenilmiĢtir (Azerbaycan Devlet Statistik Komitesi).

2007-2013 yılları için Türkiye Devlet Planlama TeĢkilatı tarafından hazırlanan Dokuzuncu Kalkınma Planı‟na göre Azerbaycan ve diger Türk Cumhuriyetleri ile yapılacak olan ticaretin dünya pazarına ulaĢtırılması konusuna önem verilmiĢ, aynı zamanda Türkiye‟nin üye olduğu kurumlarda dinamikliği artırmak için adımlar atılmıĢtır. Tüm bunların hayata geçmesi için öncelikle bürokratik engeller aradan kaldırılmalıdır (Örneğin Türkiye ve Azerbaycan arasında

(36)

vize rejimi hala mevcut). Azerbaycan‟la Türkiye arasındaki ticaret hacminin yüksek gümrük rüsumları nedeniyle olması gerektiğinden çok düĢük seviyede olması da buna bir örnektir.

Tablo 5: Türkiye‟nin 2017 Yılı Ġçin Uluslararası Doğrudan Yatırım GiriĢi

Kaynak:T.C Ekonomi Bakanlığı,Uluslararası doğrudan yatırımlar 2017 yılı raporu Türkiye‟nin 2017 yılı için Uluslararası Doğrudan Yatırım giriĢi hakkında tablo 5‟de bilgi verilmiĢtir ve bu tabloya göre Türkiye‟ye en çok yatırım yapan ülker sırasında Hollanda 24% oranla birinci, Ġspanya 20% oranla ikinci sıradadır. 2017 yılında Azerbaycan menĢeli yatırımların miktarı 1.009 milyon $ dolar olarak gerçekleĢmiĢtir. Diğer yatırımcı ülkeler arasında üçüncü olmuĢtur.

Ülkeler UDY Girişi(Milyon $) Pay(%)

Hollanda 1.768 24 Ġspanya 1.451 20 Azerbaycan 1.009 14 Avustralya 459 6 Avusturya 326 4 Ġngiltere 324 4 Almanya& Japonya 295 4 Belçika 225 3 ABD 171 2 Ġtalya 124 2 Diğer 990 13 Toplam (SermayeGiriĢi) 7.437 100

(37)

Azerbaycan menĢeli Ģirketlerin sayı 1610‟dur. Bu gösterici ile Azerbaycan Türkiye‟de en çok yabancı Ģirket sayına göre yedinci yerdedir. Bu yatırımların büyük kısmı SOCAR tarafından yapılmıĢtır.

Azerbaycan‟ın Türkiye‟ye yaptığı doğrudan yabancı yatırımlar 2011 yılında 1 milyar 266 milyon $, 2012 yılında ise 339 milyon $ seviyesinde olmuĢtur. YapılmıĢ olan doğrudan yabancı yatırımların büyük bir hissesi Azerbaycan‟ın petrol ve doğalgaz Ģirketi olan SOCAR (The State Oil Company of Azerbaijan Republic) tarafından hayata geçirilmiĢtir. SOCAR Ģirketi 2011 yılında yaptığı 1 milyar 255 milyon $‟lık sermaye transferi ile Türkiye‟deki katılımı olan SOCAR&TURCAS A.ġ‟deki payını %51‟den %75 seviyesine çıkarmıĢtır. SOCAR 2012 yılında 304 milyon $‟lık yatırım yaparak Turkey Enerji A.ġ.‟nin %25 hissesini satın almıĢtır (SOCAR Türkiye Ģirket profili 2017)

Şekil 2: Azerbaycan MenĢeli UDY GiriĢleri Yıllara Göre (Milyon $).

Kaynak: YASED Uluslararası Doğrudan Yatırım Raporları

2011-2017 yılları arasındaki Türkiye‟ye Azerbaycan menĢeli UDY giriĢleri hakkında veriler Ģekil 2‟de gösterilmiĢtir. Azerbaycan‟ın uluslararası doğrudan

1200 338 803 718 786 652 1009 0 200 400 600 800 1000 1200 1400 2011 2012 2013 2014 2015 2016 2017

(38)

yatırım ları 2011 ve 2017 senesinde diğer yıllara göre göre daha yüksek seviyededir. Bunun sebebi SOCAR Ģirketinin yaptığı yatırımlardır.

Türkiye-Azerbaycan arasındaki ekonomik iliĢkilerin hukuki altyapısı: Azerbaycan ve Türkiye bugünümüze kadar farklı sektörlerde 200‟e kadar anlaĢmaya imza atmıĢlar. 01.11.1992 tarihinde yapılmıĢ olan “Ticari ve Ekonomik ĠĢbirliği AnlaĢması” ile ekonomik iliĢkiler geliĢmeye baĢlamıĢtır.

Yapılan Karma Ekonomik Komisyonu GörüĢmeleri sonucunda yatırımcılar için aĢağdaki kararlar alınmıĢtır (Süleymanov ve Aras, 3):

- Türkiye ve Azerbyacan‟da kurulmuĢ olan firma ve Ģirketlerin ekonomik ve ticari iliĢkilerinde yaranmıĢ olan problemlerin hızlı ve ortak karar esasında aradan kaldırılması için, çalıĢma grubunun yaratılması

- Küçük ve orta büyüklükteki iĢletmeler (KOBĠ) sektöründe iĢbirliğini dinamik Ģekilde geliĢtirmek için aĢağıdaki alanlarda projelerin hayata geçirilmesi

- Küçük ve orta ölçekli iĢletmeleri desteklemek amaçlı yaradılmıĢ olan kuruluĢlarda tecrübe ve bilgi paylaĢımı

- Küçük ve orta ölçekli iĢletmelerin veri tabanlarının karĢılıklı Ģekilde değiĢimi ve kullanımı

- Türkiye ve Azerbaycan‟da KOBĠ uzmanlarının iletiĢiminin sağlanması, karĢılıklı bilgilendirici ve eğitici projelerin yaratılması

- Türkiye ve Azerbaycan KOBĠ‟lerinin ticari iliĢki, modern teknoloji transferi ortak yatırım ve buna benzer diger alanlarda ortak faaliyetleri sağlamaya yönelik Küçük ve Orta Ölçekli Sanayi GeliĢtirme ve Destekleme Ġdaresi BaĢkanlığı (KOSGEB) tarafından geliĢtirilen “EĢleĢtirme Merkezi” modelinin uygulanması

Ġki ülke arasındaki iĢbirliğinin geliĢtirilmesi için aĢağıdakilerin yapılması gerekmektedir:

(39)

- Ġki ülke arasında her alanda iliĢkiler mevcut ama olması gerekenden çok düĢük bir seviyededir. Bu sorunun nedenlerini gözden geçirdiğimiz zaman Güney Kafkazya problemini görürüz. Hem Azerbaycan‟la Ermenista‟nın savaĢ durumunda olması ve sınırların kapalı olması, hem Gürcistan‟ın sorunları yüzünden ortak ticaret bölgesi mevcut değil.

- Azerbaycan ve Türkiye arasındaki iliĢkilerin uzaklaĢmasını tetikleyen sebeplerden biri de direk karayolu bağlantısının olmamasıdır. Bakü-Tiflis-Kars demiryolu hattı bu açıdan önem taĢımaktadır.

- Türkiye ve Azerbaycan arasındaki iliĢkiler her zaman “bir millet, iki devlet” ilkesi ile sürdürülmelidir.

KüreselleĢme sadece ülkeler arasındaki siyasi iliĢkilerin değil aynı zamanda ekonomik iliĢkilerin de büyümesini ve geliĢmesini etkileyen sebeplerden biridir. Aslında ekonomik nedenler siyasi yakınlaĢmanın temelini oluĢturmaktadır ve ekonomik küreselleĢmeden bahs ettiğimiz zaman KOBĠ‟lerin de küreselleĢen dünyada bütünleĢmeleri gerekmektedir.

KüreselleĢmenin bir genelleĢme süreci olduğunu düĢünürsek ülkeler arasındaki sınırlar ortadan kalktığı zaman devletin ekonomideki rolü ve etkisi azalacaktır. Böyle bir durumda özelleĢtirmenin rolü artacaktir ki, bu da KOBĠ‟leri etkileyecektir.

Firmaların uluslararası pazara çıkması farkli bir deneyimdir. Uluslararası pazarlar sayesinde firmalar hem tecrübelerini artırır hem de büyümelerini sağlarlar. Bu aĢamada ise know-how onlar için devreye girmekte ve bu konuda gerekenleri ise DYY yolu ile elde etmiĢ olmaktadırlar (YASED, 2009: 25).

KOBĠ‟ler için yapılmıĢ olan açıklamaları gözden geçirdiğimizde, her kuruluĢ ve devletin birbirine yakın açıklamada olduklarını görürüz. Açıklamada bulunan limit ve ölçütlerdeki farklılık genel olarak ülke ekonomilerinin özelliklerinde

(40)

görülmektedir. Küçük ve orta boy iĢletmelerin genel bir tanımı olmamakla birlikte, sermaye kullanımı yanında, çok el emeği ile faaliyette bulunan, çabuk karar verebilme imkanına sahip olan ve düĢük seviyede yönetim giderleri ile çalıĢan, ucuz üretim yapan ekonomik kuruluĢlar olarak tanımlanmaktadır (Bozkurt ve Sönmez, 2010: 5).

1980 yılına kadar Türkiye‟de uluslararası doğrudan yatırımlar çok düĢük seviyedeydi. Ancak 1980 yılından sonrakı dönemde yapılmıĢ politikalar sonucunda uluslararası doğrudan yatırım verilerinde artıĢın olduğunu görürüz. Azerbaycan da Sovyetler Birliği etkisi altında olduğu zaman uluslararası doğrudan yatırımlar çok düĢük seviyedeydi. Bağımsızlık sonrası dönemlerde uluslararası doğrudan yatırımlar yeniden yapılanmaya giderek artıĢ sağlamıĢtır.

2012 yılında Türkiye‟deki Azerbaycan sermayeli Ģirketlerin sayı 207 olmuĢtur. Genel rakamlara baktığımızda ise Türkiye‟de en çok uluslararası sermayeli Ģirketler sıralamasında 1276 Ģirketle yedinci ülkedir. Her geçen yıl yapılmıĢ yatırımlar daha da büyümektedir ve bu yatırımlara yeni bir proje ilave edilmiĢtir. 2008 yılında Socar&Turcas Enerji A.ġ‟nın 2 milyar 40 milyon $ karĢılığında Petkim Petrokimya Holding A.ġ.‟nin %51hissesini almasıyla ilk kapsamlı yatırım baĢlamıĢtır. Bundan 3 yıl sonra STAR petrol tesisinin temeli için yapılmıĢ olan yatırım Türkiye tarihinde bir Ģirket için hayata geçirilen en büyük yatırım olmuĢtur. SOCAR tarafından daha 5 milyar yatırım yapılmasıyla 2017 yılında kullanıma verilen bu Ģirket birlikte Türkiye‟de Azerbaycan menĢeli yatırımlar 20 milyar $ seviyesine ulaĢmıĢtır. Bu yatırımların gerçekleĢmesinde YKTK‟ların (Yatırımların KaĢılıklı TeĢviki ve Koruması) ve yatırım teĢvik etme çalıĢmalarının rolü büyük olmuĢtur. GerçekleĢmiĢ anlaĢmalar sayesinde ülkeler arasında karĢılıklı yatırımları teĢvik etmek ve rahatlık sağlamak, ekonomik iĢbirliği ve hukuki açıdan en uygun ortam sunulmuĢtur (SOCAR Türkiye Ģirket profili 2017).

2017 yılının sonunda Türkiye‟de bulunun yabancı Ģirketlerin sayı 5930‟a ulaĢmıĢtır. Türkiye‟deki yabancı yatırımlı Ģirketlerin genel rakamlarına baktımızda

(41)

bu Ģirketlerin sayı 58954 adet olarak gerçekleĢmiĢtir (T.C. CumhurbaĢkanlığı Yatırım Ofisi).

2017 yılında Azerbaycan‟ın ekonomik iliĢkiler sağladığı ülkelerin sayı 150‟e ulaĢmıĢtı. Özellikle Türkiye ile yapılmıĢ olan BTC ve BTE boru hattı projeleri, Azerbaycan gazının Avrupa ülkelerine taĢınması için gerçekleĢmiĢ olan 3. Boru hattı projesi Azerbaycan ve Türkiye arasındaki ekonomik iliĢkilerin yüksek seviyede olduğunu gösterir. SOCAR Türkiye'nin en büyük petro-kimya Ģirketini satın almıĢ ve bu yarımadanın da Petkimin potansiyeli ile Türkiye‟nin verdiği destekle 10 milyar $‟lık projelerin hayata geçireleceği bir üretim merkezi olacağı konuĢulmaktadır (Hasanov ve Süleymanov, 2015: 99).

Yabancı yatırımlı Ģirketlerin önem gösterdiği alanlardan biri de imalat sektörüdür. Bu sektörde faaliyet gösteren Ģirketlerin sayı 4980‟dir. ġirketlerin faaliyet alanında kimyasal madde ve ürünleri imalatı birinci sırada yer alırken bunu gıda ürünleri, içecek ve tütün imalatı, tekstil ürünleri imalatı, makine ve teçhizat imalatı, motorlu kara taĢıtı römork, yarı römork imalatı izlemektedir (http://www. hurriyet.com.tr, 18.02.2015).

Faaliyet gösteren yabancı yatırımlı Ģirketlerin 336'sı mali aracı kuruluĢların faaliyeti, 3000‟i ulaĢtırma, haberleĢme ve depolama hizmeti, 645'i madencilik ve taĢ ocaklığı, 1868'i oteller ve lokantalar, 507'si tarım, avcılık, ormancılık ve balıkçılık, 3020'si inĢaat, 781'i elektrik gaz ve su, 1665'i de diğer kiĢisel hizmet sektörlerinde bulunmaktadır.

Türkiye‟deki Azerbaycan menĢeli yatırımlar artmaktadır. PETKĠM‟in %61.32 hissesi SOCAR Ģirketi tarafından alınmıĢtır. Aynı zamanda SOCAR Ģirketinin Turcas Enerji A.ġ. tarafından Ġzmir‟in Aliağa ilçesinde 5 milyar $ değerinde yapılacak olan Star Rafinerisi‟nin ve enerji dağıtım istasyonları ila bağlı planları var.

Ayrıca Türkiye‟nin turizm sektöründeki bir çok Ģirketlerin Azerbaycan vatandaĢlarının yatırımları ile kurulduğu ve ticaret faaliyeti gösterdikleri bilinmektedir.

(42)

Azerbaycan firmaları Türkiye‟de faaliyet gösterdiği gibi türk fimaları da Azernaycan‟da yatırım yapmaktadır. Müteahhitlik Ģirketleri büyük projelere imza atarak üstünlük teĢkil etmektedir. Müteahhitlik firmalarının gerçekleĢtirdiği projelere otel, havalimanı, elektrik, su hatlarını, baĢkanlık binasının inĢası, Milli Meclis‟in tamiri ve bunun gibi bir çok örnekler söyleyebiliriz. 2003-2012 yılları arasında türk firmalarının üstlendiği ihalelerin sayı 354 toplam değeri ise 7.9 milyar $ olmuĢtur. Türkiye‟nin yapmıĢ olduğu bu yatırımlar sayesinde Azerbaycan‟ın ekonomik durumu ile aynı zamanda Türkiye ile olan ticari iliĢkiler üst seviyeye ulaĢmıĢtır. Bu iliĢkilerin geliĢmesinde son dönemlerde Türkiye‟de sağlanan siyasi istikrarın da etkisi olmuĢtur.

2007 yılında Azerbaycan‟a en çok yatırım yapan ülkeler arasında Türkiye %10.9 payla (624.5 milyon $) 2. ülke olmuĢtur.

Aynı yılda Azerbaycan‟ın ihracatında Türkiye %17,4 pay ile (1.056,3 milyon $) 1. sırada yer almıĢtır. Azerbaycan‟ın ihrac ettiği diğer ülkelere baktığımızda sırasıyla Ġtalya (940,9), Rusya (527,1), Ġran (434,7) ve Endonezya (390,3) gelmektedir. Aynı dönemdeTürkiye-Azerbaycan yapmıĢ olduğu toplam ticaret hacmi 1.680,8 milyon $‟lık (%14,3 pay) seviyeye ulaĢarak 1. konuma yükselmiĢtir. Türkiye‟den sonra Rusya (1.529,8), Ġtalya (1.081,8), Ġran (540,0) ve ABD (496,6) ülkeleri yer almaktadır.

Azerbaycan pazarlarının uluslararası alanda ticaret yapmak isteyen türk iĢ adamları için cazip görünmesinin sebepleri tarihi kökler ve benzer kültürlerimizin olmasıdır. Diğer yandan Azerbaycan‟ın petrol, doğal gaz ve diğer doğal kaynaklarla zengin olmasının da etkisi vardır. Orta Asya, Orta Doğu ve Ön Asya'nın merkezinde tarihi ticaret yollarının güzergâhında yerleĢmesinden dolayı Kafkasya bölgesinde önemli ülke olarak dikkat merkezinde bulunmaktadır (http://www.ekodialog.com, 24.07.2015).

Azerbaycan‟da resmi olarak kayıttan geçmiĢ türk firmalarının sayısı günü günden artmaktadır. Türkiye Azerbaycan‟a en çok yatırım yapmıĢ ülkeler içerisinde ABD ve Ġngiltere ile ilk sıralardadır. Petrol dıĢı sektörlerde en çok yatırım yapan birinci ülkedir.

Şekil

Tablo 1: Azerbaycan Cumhuriyeti Genel Bilgiler
Tablo 2: Hazar Havzası Ülkelerin Petrol ve Gaz Rezervleri
Şekil 1: Ocak 2008-Ocak 2018 arası GSYĠH (Azerbaycan)
Tablo 3: Türkiye Devleti Genel Bilgiler
+7

Referanslar

Benzer Belgeler

çal ık-Eni ortaklığından yapılan açıklamada, Türkiye'nin jeostratejik konumunu stratejik avantaja dönüştürmede ve uluslararası enerji sektöründeki konumunu

Anayasasında ülke dışındaki Şiilere destek olmayı devlet görevi olarak kabul eden Đran, kendisi gibi Şii olan Azerbaycan Türklerinin yanında değil de Hıristiyan

1977 yılındaki bu tüzüğe kadar film kontrolleri, 19 Temmuz 1939 tarih ve 2/11551 sayılı “Filmlerin ve Filim Senaryolarının Kontroluna Dair Nizamname”, gereğince

84 a.g.e., Aliyarov, S., Mahmudov, Y.; Azerbaycan Tarixi Üzre Qaynaqlar (Azerbaycan Türkçe’sinde: Azerbaycan Tarihi Üzerine Kaynaklar), Azerbaycan Üniversitesi

Hemus otoyolunun Bu- hovtsi köyü kavşağı-Be- lokopitovo köyü kavşağı arasındaki kesimde sü- ren inşaat çalışmalarını yerinde incelemede bu- lunan Başbakan Boyko

—2007 yılından itibaren faaliyeti arttırılan Bakü-Tiflis-Ceyhan petrol boru hattı, 2010 yılı verilerine göre en fazla miktarda petrol taşıması gerçekleştirilen

İşte bu nedenle Azerbaycan ve Türkiye'nin dostluk ilişkileri ve özellikle de İbrahim Abilov başkanlığındaki Azerbaycan elçiliğinin verimli çalışmaları gerek

Polikliniklerde veya laboratuvarlarda refa- katçi yardımıyla ya da sağlık personeli eşliğinde bu tür tedavi alanlarına yatakta ge tirilmiş olan ve yürümesi mümkün olma-