• Sonuç bulunamadı

İstanbul'un fethi dönüm yılı şerefine radyoda yanlış okunan şiirler. Mark Twain, Arap şairi vesaire

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "İstanbul'un fethi dönüm yılı şerefine radyoda yanlış okunan şiirler. Mark Twain, Arap şairi vesaire"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

3 Haziran

- r ' r e~ fU Q

Hafta için

tstanbulun fethi

dönüm

yılı şerefine

radyoda yanlış okunan şiirler. Mark

Twain, Arap şairi ve saire...

Geçen akşam, tstanbulun 497 İnci fetih yılı şerefine İstanbul radyosunun tertiplediği prog ramı dinlediniz mi? Kıymetli tiyatro yazarımız Ekrem Reşid Rey, İstanbul radyosunun tem sil kolu başkanı mı, yoksa birin! ci rejisör mü, her ne ise işte böyle mühim bir uzvu olduğun- j danberi, cümlemize, sık sık, çe> şidli temsiller dinletmektedir. Bunların içinde Toskadan tu- ■ tun- da Lüküs Hayat’a kadar j her türlü radyofonikleştirilmiş oyunlar var. Şehir tiyatrosu - : ııun bazı artistleri, Muammer Karaca opereti, Halk sanatkârı Dümbüllünün tek başlarına İG a ! liple filân yahud falan meşhur

kadın sanatkâr, hasılı kalaba­ lık ve daima değişen bir temsil kadrosu da her aym başka baş ka hai'.alarında bu radyodan bize seslerini duyuruyorlar. ■

Hani bu ekipi.hiç şaşmıyan bir saat rakkası hareketile sağ dan sola, soldan sağa müterna diyen oynatıp duran üstad Ek rem Reşidin bu gayretindeki dehâya hayran olmamak ta haksızlık olur. Ancak Ekrem Reşidin bu, sırları ve sanatları esasen tanınan ve bilinen ses ve temsil bilirkişilerinden baş­ ka, yepyeni elemanlar keşfi ile de uğraştığını burada söyleme­ den geçemiyeceğiz.

İşte bunu söyleyince de, onun bu keşifleri arasında bir takım şiir inşadı meraklısı gençleri de lanse etmeğe kalkıştığını bildirmemiz lâzım gelir. Fakat yarabbi, bunlar ne fena şiir o- kuyorlar! İşte geçen akşam din ildiğimiz fetih kutlaması böyle, tatsız ve gülünç bir hava için­ ce geçmiştir. Bir kere bu şiirle­ ri okuyanlar aruz veznini ya hiç bilmiyorlar, yahud (fevkalâ de diyemiyeceğim) fena halde İyi biliyorlar! Aruzu hiç bilmi- yenlev okudukları şiirlerde bir çok mısraları sakatlıyor, fakat fena halde bilen birisi de müt 1 yapmacıklı bir sesle ve tak- tıiere - yani duraklara . son de rece riayetle ve tecvitle okuyor lar.

TAKAN

Haiit Fahri Ozınsoy

Öyle ki, her-iki suretle de bu şiirleri radyodan dinlemek bir zevk değil, bir işkence oluyor. Bu “lan bu suretle radyodan o- kutan Bay Ekrem Reşid, acaba bizimle şaka mı ediyor dersi - niz? öyle bile olsa, hoş değil, ve hakkı değil! Çünkü bir mil­ letin radyosu, nihayet, onun nesrinin de, şiirinin de en iyi seslerle ve telâffuzlarla işitile- ceğı bir müessesedir. Eğer bu ru şimdiye kadar Ankara rad yosunda tamamile anlayama - alışlarsa. İstanbul radyosunun da ayni yoldan yürümesine bir sebeb yoktur sanırım.

Radyomuz, artık, dilimizin nesrini de, şiirin de en güzel söyliyenlerin bir mâbedi haline gelmelidir.

Bunun aksine hiç değilse Ek­ rem Reşid âlet olmamalıdır.

KİMİN İÇİN YAZMALI İM İŞ?'

Meşhur Amerikan mizah mu­ harriri Mark Tv/ain’in öleli kırk seııc oluyor (21 nisan 1910). Ölümünden pek az evvel, genç bir müellif bu büyük üstadı zi yarete geliyor. Ziyaretinin se­ bebi de ona şu suali sormak:

— Muvaffakiyetinizi neye borçlusunuz?

Böyle bir suale, çeşidli cevap lar verilebilir. Fakat Mark Twain’in cevabı şu:

— Hiç bir zaman herkesi memnun etmeğe kalkmayın..

Şaşalayan genç yazar, sor­ muş:

— Peki, o halde kimin için yazmalı?

Üstadın bu ikinci suale ceva­ bı da şu olmuş:

— Kendiniz için..

Bilmem farkında mısınız? Son zamanlarda, bizde de, yeni yeni imzalar pek çoğalmağa baş ladı. Gazetelerde, dergilerde bu imzaların her gün bir günlük yıldızlar halinde parlayanlarını da, parıltılarını daha uzun müddet devam ettirenlerini de görüyoruz.

| Ya hele içlerinde her mevzu- ! dan boy boy ve çeşid çeşid ki­ taplar çıkaranlara ne diyelim? Acaba bunların hepsi okunuyor lar mı? Hiç zannetmiyoruz. Fa kat böyleleri Mark Twain’in na sihatini tutmuş olsalar ne iyi ederler!

Bu fıkrayı bitirirken, şu an­ da aklıma gelen bir menkıbeyi de nakledeyim:

Büyük bir Arap şairine, Mark Twain’e giden genç yazar gibi bir delikanlı şair gelmiş ve ona içi şiirle dolu bir defter ıızata • tak bir boş vaktinde bu şiirlere bir göz gezdirmesini ve yanlış larımn üstüne bir balmumu yapıştırmasını rica etmiş. Üs- , tad:

; — Peki, defleri bırak ta haf* , taya uğra! demiş,

j Bir hafta sonra genç Arap şairi, kalbi merak ve heyecan - dan çarparak, tekrar üstadın huzuruna çıkmış.

• — Efendim, emriniz üzere gel dim.

— Peki, demiş üstad, al defte j rin orada!

Ve parmağile bir rafın üstün deki muşambaya sarılı b*ir pa­ keti göstermiş.

Genç şair, defterinin böyle sarıp sarmalanmasının sebebini ilk anda anlıyamamnkla bera

ber, hemen paketi açmış ve def teri çıkararak yapraklarını ace le acele çevirmiş. Ne dersiniz) Bütün sayfalar tertemiz değil mi? Demek ki hiç bir mısrada bir sakat yok!

Sevincinden:

— Ah! diye haykırmış, ne saadet! demek ki bütün şiirle^ rimi beğendiniz?

Büyük şair, gülümsiyerek: — Hayır, canım, diye cevap vermiş. Hemen sevinme! Daha çok çalışman lâzım...

Bu cevap üzerine, berikinde şafak atmış. Kekeliyerek:

— Nasıl demiş? Üstad, devam etmiş:

— Evet... Daha çök çalışman lâzım. Çünkü bütün mısralann berbad...

Beriki, çekine çekine sormuş: ! —- İyi amma, hani balmum- ları? i

Üstad, bu defa, kahkahayı ba sıvermiş:

— Ne saf çocuksun, yahu!. Farkına varmadın mı? Bütün defteri muşambaya sardım..

Doğrusunu ararsanız böyle muşambaîık yazılar ve kitaplar

ıDevamı Ssyfa 6, Sü 7 de)

Taha Toros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

Mandal, SiAlON esasl› seramiklerin kris- tal kimyas›, yap›-özellik iliflkileri, elde edilme sü- reçleri, faz iliflkileri, teknik ve termal özellikleri, karekterizasyonlar›

Fakat eski zamanlardaki günlük yaşam- da alan ve hacim birimlerini kare ve küp geometrik şekilleri ile bağlantılı olarak kullanmak daha kolay ol- duğundan bunlar

Genellikle altta yatan çok önemli bir sebep bulunmasa da idrar kaçırma, böbrek, mesane veya idrar yollarındaki çeşitli hastalıkların be- lirtisi olarak da görülür.. İdrar

Sayın Egeli, değerli Senatör ve Milletvekilleriyle, büyük yardımlarını esirgemiyen İstanbul Valisi Sayın Poyraz, İstanbul Belediye Başkanı Sayın İlgaz,

Bu amaçla, allerjik rinit tedavisinde yeni kullanýlmaya baþlanan mometazon furoat ile daha önce piyasaya sürülmüþ olan budesonidin, göz içi basýncý üzerindeki kýsa ve

A short ferry ride from central Istanbul carries you to a peaceful Arcadia, the island o f Büyükada.. A flower scented breeze, wo­ oded hillsides, picturesque timber

Analysis of structural and numerical chromosome abnormalities in sperm of normal men and carriers of constitutional chromosome aberrations. Giraldo A, Silva E, Martinez I,

Dolayısıyla adalet kavramının özellikle resim ve heykel sanatıyla kurduğu ilişkiye, mitlerin arketipal olarak simgeleştiği antik Yunan sanatındaki