• Sonuç bulunamadı

Tokat ili Niksar ilçesi ceviz bahçelerinin mineral beslenme durumlarının belirlenmesi

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Tokat ili Niksar ilçesi ceviz bahçelerinin mineral beslenme durumlarının belirlenmesi"

Copied!
67
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

BESLENME DURUMLARININ BELİRLENMESİ Mehmet ADIMAN

Y. Lisans Tezi

Toprak Bilimi ve Bitki Besleme Ana Bilim Dalı Yrd. Doç. Dr. Halil ERDEM

2013

(2)

T.C.

GAZİOSMANPAŞA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ

TOPRAK BİLİMİ VE BİTKİ BESLEME ANABİLİM DALI

YÜKSEK LİSANS TEZİ

TOKAT İLİ NİKSAR İLÇESİ CEVİZ BAHÇELERİNİN MİNERAL

BESLENME DURUMLARININ BELİRLENMESİ

MEHMET ADIMAN

TOKAT

2013

(3)
(4)
(5)

(*) Bu çalışma Gaziosmanpaşa Üniversitesi Bilimsel Araştırma Projeleri Komisyonu tarafından desteklenmiştir (Proje no: 2012 / 86).

i

Yüksek Lisans Tezi

Tokat İli Niksar İlçesi Ceviz Bahçelerinin Mineral Beslenme Durumlarının Belirlenmesi

MEHMET ADIMAN Gaziosmanpaşa Üniversitesi

Fen Bilimleri Enstitüsü

Toprak Bilimi ve Bitki Besleme Ana Bilim Dalı Danışman: Yrd. Doç. Dr. Halil ERDEM

Bu çalışma Tokat İli Niksar ilçesinde yetiştiriciliği yapılan ceviz bahçelerinin mineral beslenme durumlarını toprak ve yaprak analizleri ile belirlemek amacıyla yürütülmüştür. Bu amaç doğrultusunda Niksar yöresini temsil edecek şekilde belirlenmiş 72 bahçeden 0-30 cm ve 30-60 cm derinliklerden alınan toprak örnekleri ve aynı ağaçlardan alınan yaprak örnekleri analiz edilmiştir. Toprak örneklerinde pH, CaCO3, elektriksel iletkenlik (EC), bünye, organik madde, yarayışlı fosfor (P), potasyum (K), kalsiyum (Ca), magnezyum (Mg), demir (Fe), çinko (Zn), mangan (Mn) ve bakır (Cu); yaprak örneklerinde N, P, K, Ca, Mg, Fe, Zn, Mn ve Cu analizleri yapılmıştır. Yaprak ve toprak örneklerinin analiz sonuçları, sınır değerleri ile karşılaştırılarak, incelenen bahçelerin besin maddeleri durumları ve beslenme sorunları saptanmaya çalışılmıştır. Elde edilen sonuçlara göre; ceviz bahçelerinin toprakları genel olarak killi, killi tınlı ve sitli killi tınlıdır. Toprakların tuzluluk sorunu yoktur. Toprakların kireç içerikleri orta ve yüksek düzeydedir.Toprak reaksiyonları hafif alkalidir. Organik madde içerikleri düşük ve orta çıkmıştır. 0-30 cm derinline ait toprakların % 61’ inde P, % 37’ sinde K, % 29’ unda Zn ve % 11’ inde Fe noksanlığı olduğu belirlenmiştir. Ceviz yapraklarının % 69’ unda N, %57’ sinde P, % 42’ sinde K, % 71’ inde Mg, % 74’ ünde Ca, % 33’ ünde Fe, %21’ inde Zn, %93’ ünde Mn ve %100’ ünde Cu noksanlığı olduğu ortaya çıkmıştır. Toprak örneklerinin analiz sonuçları ile yaprak örneklerinin analiz sonuçları arasında önemli düzeylerde pozitif ve negatif korelasyonlar tespit edilmiştir.

2013, 54 sayfa

Anahtar Kelimeler: Tokat-Niksar, ceviz bahçesi, toprak ve yaprak analizi, mineral beslenme.

(6)

ii

Master Thesis

Determinationof Mineral Nutrient Status of Walnut Orchardsin Niksar Districhof Tokat Province

MEHMET ADIMAN Gaziosmanpaşa Üniversity

Graduate School of Natural and Applied Sciences Department of Soil Science and Plant Nutrition

Supervisior: Assistant Prof. Dr. Halil ERDEM

This study was conducted to determine mineral nutrient status of walnut orchards by soil and leaf analysis in Niksar districh of Tokat province. For this purpose, the soil samples that have been taken from 0-30 cm and 30-60 cm depthness from 72 garden which represents the features of Niksar district and leaf samples from the same trees are analysed. The analyses were made to determine pH, CaCO3, EC, texture, organic matter, available P, K, Ca, Mg, Fe, Zn, Mn and Cu in soil samples and N, P, K, Ca, Mg, Fe, Zn, Mn and Cu in leaf samples. By comparing the results of soil and leaf samples with boundary values, it is attempted to determine feeding problems and conditions of nutrient elements of investigated gardens. According to the results, it has been found that the soils of experimental area were clay, clayloam and silt clay loam in texture. The soils do not have salinity problem. Lime contents of soil are medium and high level. pH is slightly alkaline. Organic matter contents of soils are low and medium levels. Phosphorus, K, Zn and Fe concentration of soils in 0-30 cm dept were found insufficient 61%, 37 %, 29 % and 11 %, respectively. It has also been found that 69 % N , 57 % P, 42 % K %, 71 % Mg, 74 % Ca, 33 % Fe, 21 % Zn, 93 % Mn and 100 % Cu of walnut leaves had insufficient levels. The significant positive and negative correlations were evaluated between the analysis results of soil samples and the leaf analysis results.

2013, 54 pages

Keywords:Tokat- Niksar, walnut orchard, soil and leaf anaysis, mineral nutrition

(7)

iii

Yüksek lisans eğitimime başlamamda ve tez döneminin tüm aşamalarında büyük emeği geçen değerli danışman hocam Yrd. Doç. Dr. Halil ERDEM’ e, ayrıca Doç. Dr. Hikmet GÜNAL başta olmak üzere arazi ve laboratuar çalışmalarımda katkıları olan Ziraat Mühendisi Mehmet ÖZTÜRK, Ziraat Mühendisi Aykut ÇAĞLAR ve Murat Çağatay KEÇECĠ’ ye sonsuz teşekkürlerimi sunarım.

Bütün hayatım boyunca olduğu gibi yüksek lisans eğitimimde de desteğini esirgemeyen sevgili aileme çok teşekkür ederim.

(8)

iv İÇİNDEKİLER Sayfa ÖZET……… i ABSTRACT………. ii TEŞEKKÜR………...………... iii İÇİNDEKİLER……….... iv SİMGELER ve KISALTMALAR DİZİNİ………...………. vi ŞEKİLLER DİZİNİ……… vii ÇİZELGELER DİZİNİ……….. viii RESİMLER DİZİNİ………...………... ix 1. GİRİŞ………...………. 1 2. LİTERATÜR ÖZETLERİ……….………... 6 3. MATERYAL ve YÖNTEM……….………. 14 3.1. Araştırma Alanı………...……… 14

3.2. Yaprak ve Toprak Örneklerinin Alınması………..……….. 18

3.3. Yaprak analizleri………...………. 19

3.3.1. Yaprak örneklerinin analize hazır hale getirilmesi………...………. 19

3.3.2. Bitkide kuru yakma……… 20

3.3.3. Bitkide toplam Azot (N) tayini……….. 20

3.4. Toprak analizleri……… 21

(9)

v

4. ARAŞTIRMA BULGULARI……….…………... 24

4.1. Toprak örneklerinin bazı fiziksel ve kimyasal özellikleri……….………. 24

4.1.1. Toprakların tekstürü……….……….. 24

4.1.2. Toprakların pH’sı……….……….. 24

4.1.3. Toprakların tuz içerikleri……… 25

4.1.4. Toprakların kireç (CaCO3) içerikleri……….………… 25

4.1.5. Toprakların organik madde içerikleri……….………… 25

4.1.6. Toprakların bitkiye yarayışlı fosfor (P) konsantrasyonu...……….……. 26

4.1.7. Toprakların bitkiye yarayışlı potasyum (K) konsantrasyonu..……….….……. 26

4.1.8. Bitkiye yarayışlı magnezyum (Mg) konsantrasyonu………..….…... 27

4.1.9. Bitkiye yarayışlı kalsiyum (Ca) konsantrasyonu……..………..….…... 27

4.1.10. Toprakların bitkiye yarayışlı demir (Fe), çinko (Zn), mangan (Mn) ve bakır (Cu) konsantrasyonları………..……… 27

4.2. Yaprak örneklerinin bazı besin elementi (N,P,K, Mg, Ca, Fe, Zn, Mn, Cu) konsantrasyonları………..……… 36

4.3. Toprak örnekleri arasındaki istatistiksel ilişkiler………...……… 40

4.4. Toprak örnekleri ile yaprak örnekleri arasındaki istatistiksel ilişkiler…...……… 43

5. TARTIŞMA ve SONUÇ……….……….. 45

(10)

vi Kısaltmalar Açıklama Zn Çinko Fe Demir N Azot P Fosfor K Potasyum Ca Kalsiyum Mg Magnezyum Mn Mangan Cu Bakır pH Asitlik-alkalilik faktörü % Yüzde mg Miligram g Gram kg Kilogram ppm Milyonda bir kısım < Daha küçük > Daha büyük ha Hektar da Dekar cm Santimetre H2SO4 Sülfürik asit o C Santigrat derece

DTPA Dietilentriaminpentaasetik asit ml Mililitre

l Litre kCal Kilo kalori

(11)

vii

ŞEKİLLER DİZİNİ

Sayfa Şekil 3.1. Araştırmanın yapıldığı Tokat ili Niksar ilçesi……… 15

(12)

viii

ÇİZELGELER DİZİNİ

Sayfa No Çizelge 1.1. Dünya’da önemli ceviz üreticisi ülkelerin üretim değerleri………….... 1 Çizelge 1.2. 100 g. cevizdeki besin, mineral ve vitaminlerin dağılımı……….... 4 Çizelge 2.1. Sekiz yaşlı ceviz ağacı yapraklarında olması gereken mineral

elementlerin konsantrasyonları... 9 Çizelge 3.1. Niksar ilçesinde yoğun olarak yetiştiriciliği yapılan meyve

türleri ve kapladığı alan………... 15 Çizelge 3.2. Toprak ve yaprak numunelerinin alındığı mevkiler ve bunlara

ait GPS koordinatları………... 16 Çizelge 3.3. Toprakların bazı kimyasal özelliklerine ait sınır değerleri

ve yeterlilik sınıfları... 23 Çizelge 4.1. Ceviz bahçelerine ait toprakların bazı fiziksel ve kimyasal

Özellikleri…………... 29 Çizelge 4.2. Ceviz yapraklarına ait bazı makro ve mikro besin elementleri

konsantrasyonları……….……….... 36 Çizelge 4.3. Ceviz bahçelerine ait 0-30 derinliğindeki toprakların bazı fiziksel

ve kimyasal özellikleri arasındaki istatistiki ilişkiler………. 41 Çizelge 4.4. Ceviz bahçelerine ait 30-60 derinliğindeki toprakların bazı fiziksel

ve kimyasal özellikleri arasındaki istatistiki ilişkiler………. 42 Çizelge 4.5. Ceviz bahçelerine ait 0-30 ve 30-60 derinliğindeki toprakların bazı

fiziksel ve kimyasal özellikleri ile yaprakta belirlenen bazı mineral

(13)

ix

Sayfa Resim 3.1. Yaprak numunesinin alınması ……… 18 Resim 3.2. 0-30 ve 30-60 cm derinliklerden toprak numunelerinin alınması… 19 Resim 3.3. Toprak numunelerinin analize hazırlanması……… 21

(14)

1. GİRİŞ

Çok eski meyvecilik kültürüne sahip olan ülkemiz, birçok meyve türünde olduğu gibi, cevizin de anavatanları arasında sayılmaktadır. Ülkemizin pek çok yöresinde meyve özellikleri birbirinden farklı, oldukça değişik tipte ceviz ağaçları görmek mümkündür.

Ceviz; sınıfı Dicotiledoneae, takımı Juglandales, familyası Juglandaceae, cinsi Juglans olan sert kabuklu bir meyve türüdür (Ölez, 1971; Çelebioğlu, 1978; Şen, 1986). Juglans cinsi içerisinde 20 kadar tür bulunmasına karşın, çoğunlukla Juglans regia’ nın kültürü ve ticareti yapılmaktadır (Manning, 1978). Juglans regia, Karpat dağlarından güneyden itibaren Doğu Avrupa ve Türkiye, Irak, İran’ ın doğusundan Himalaya dağlarının ötesinde kalan ülkeleri içeren geniş bir alanın doğal bitkisidir (Şen, 1986).

J. regia’ nın anavatanlarından biri olan Türkiye; sahip olduğu potansiyel ile dünya ceviz üretiminde Çin, ABD ve İran’ dan sonra 5,5 milyon ceviz ağacı ve 178 142 ton üretim kapasitesi ile dördüncü sırada yer almaktadır (Faostat, 2010) (Çizelge 1.1).

Çizelge 1.1 Dünya’da önemli ceviz üreticisi ülkelerin üretim değerleri (Faostat, 2010). Sıra Ülkeler Üretim (ton)

1970 Üretim (ton) 1980 Üretim (ton) 1990 Üretim (ton) 2000 Üretim (ton) 2010 1 Çin 51000 119000 149560 309875 1060600 2 ABD 101423 178720 205900 216320 457221 3 İran - 6000 44482 130605 270300 4 Türkiye 103000 122000 115000 116000 178142 5 Ukrayna - - - 49995 87400 6 Meksika 7106 - - 60000 76627 7 Hindistan 14000 18000 20000 31000 38000 8 Romanya 32600 34300 26000 31503 34359

(15)

Tablodan da anlaşılacağı gibi Türkiye 1970 yılında dünya ceviz üretiminde lider ülkeyken diğer ülkeler gibi hızlı verim artışı sağlayamayarak 2010 yılında ceviz üreten ülkeler sıralamasında dördüncülüğe gerilemiştir. 1970 yılında listede yer almayan İran ceviz üretimini ülke politikası haline getirmiş ve 2010 yılında listede üçüncü sırada yer almıştır (Faostat, 2010).

Türkiye’ de 773 000 ton sert kabuklu meyve (fındık, ceviz, antepfıstığı, badem, kestane) üretilmekte ve toplam 13 milyon tonluk meyve üretiminin yaklaşık % 6’ sını sert kabuklu meyveler oluşturmaktadır. Ceviz ise sert kabuklu meyve türleri içinde %15,5’ lik bir orana sahip olup, geleneksel ürünlerimizden olan fındıktan sonra ikinci sırada yer almaktadır (Anonim, 2012a).

Tokat İl Tarım Müdürlüğünün 2009 yılı verilerine göre, Niksar ilçesinin toplam işlenebilir tarım arazisi 24.990 ha’ dır. Niksar İlçesi’ nin arazi varlığı; İlçe’nin toplam alanı 93.162 ha olup, 5 167 ha’ ı çayır-mera, 46 144 ha’ ı orman alanı ve 8 128 ha’ ı tarıma elverişli boş alan şeklindedir. Niksar ilçesinde Çiftçi Kayıt Sistemine bağlı olarak elde edilen sonuçlara göre 42 köy ve ilçe merkezine kayıtlı 108 işletmede 251 parça arazide 2 420 dekar alanda (toplam meyve bahçelerinin % 25’ ini kaplamaktadır) ceviz yetiştiriciliği yapılmaktadır. İlçede yaklaşık 80 000 adet ceviz ağacı mevcut olup, bunlardan 50 000 ağaç verim çağındadır. Yıllık kabuklu ceviz üretimi yıldan yıla değişmekle beraber 800 – 1 000 ton civarındadır. İlçede yoğun olarak yetiştiriciliği yapılan ceviz çeşitleri Şebin, Bilecik, Yalova, Kaman ve Chandler’ dır (Anonim, 2010).

Ceviz belki de hiçbir meyve türüne nasip olmayacak kadar farklı kullanım alanına sahip olan bir meyve türüdür. Yeşil ve sert kabuğu, meyvesi, yaprağı, kökü ve gövdesiyle her aksamı faydalı bir şekilde kullanılabilen cevizin dünyada ve ülkemizde yetiştiriciliği büyük bir önem arz etmektedir (Tekintaş ve ark., 1991).

Ceviz hayvansal protein kaynağı yerine geçebilen ve yüksek oranda doymamış yağ asit içerikleri ile değerli bir besin kaynağıdır. Thiamin, vitamin B6, folacin içeren birçok vitamin ile demir, çinko, bakır, magnezyum, fosfor ve potasyum açısından oldukça zengindir. Ceviz kolesterol içermez, doymamış yağ oranı da yüksektir. Sağlıklı bir

(16)

yaşam için gerekli olan linoleic asit ve linolenic asit yönünden de oldukça zengindir (Anonim, 2012b) (Çizelge 1.2).

Cevizdeki çoklu doymamış yağ asitleri olan alphalinolenic ve linoleic insan sağlığı açısından son derece önemlidir. Alphalinolenic asidin kadınlar için günde 1,1 gr. erkekler için 1,6 gr. alınması önerilmektedir. Cevizin içindeki linoleic asit yağının linolenic asit yağına oranı 4:1’ dir. Bu oran ise mükemmel denge olarak değerlendirilmektedir. Linolenic asit kandaki basıncı azaltarak atardamarlardaki iltihaplanmayı, sertleşmeyi ve tıkanmayı, kan pıhtılaşmasını önler; kolestrolü düşürerek kalbi korur, bazı kanser çeşitlerine karşın vücudu güçlü kılar. Ayrıca ceviz egzamayı yok eder, yaraları iyileştirir, mide ve bağırsak nezlesini önler, sağlıklı zayıflatır (Anonim, 2012c).

Meyve ağaçlarında verim ve kaliteyi etkileyen etmenler içerisinde beslenme ile ilgili sorunlar önemli bir yer tutmaktadır. Meyve ağaçlarında ortaya çıkan beslenme bozuklukları, bitki gelişmesini geriletir, meyve verimi ve kalitesi düşer, hatta bazı durumlarda gelişmeyi tamamen duraklatarak bitkinin ölmesine neden olabilmektedir. Bu nedenle, bitkilerde beslenme bozukluğunun olmaması için önceden önlem alınması, herhangi bir nedenle bir beslenme bozukluğu ortaya çıkmış ise bunun en hızlı şekilde giderilmesi verim açısından hayati önem taşımaktadır. Beslenme bozuklukları sadece verim ve kaliteyi düşürmekle kalmaz, aynı zamanda, bitkinin hastalık, aşırı soğuk ve sıcak, susuzluk gibi stres koşullarına dayanıklılığının azalmasına da neden olur (Reuther ve ark., 1958; Lucena, 1996).

(17)

Çizelge 1.2. 100 g. cevizdeki besin, mineral ve vitaminlerin dağılımı (Anonim 2012b). Besin Değerleri ● Enerji (Kcal) ● Protein (g) ● Toplam Yağ (g) ●Toplam Karbonhidrat (g) 670 14.1 63.1 14.0 Mineraller (g) ● Fosfor (P ● Potasyum (K) ● Kalsiyum (Ca) ● Magnezyum (Mg) ● Sodyum (Na) ● Demir (Fe) ● Mangan (Mn) ● Çinko (Zn) ● Bakır (Cu) 348 391 89 113 10 2.40 2.10 2.90 1.30 Vitaminler (mg) ● Askorbik Asit ● Thiamin ● Riboflavin ● Niacin ● Pantothenic Asit ● Vitamin-B6 ● Flocin (Ug) ● Vitamin-A (IU) 0.88 0.30 0.10 0.82 0.45 0.44 56 146

Toprak ve bitki analizleri, bitkilerin gübre gereksiniminin olabildiğince doğru bir şekilde tahmininde başvurulan vazgeçilmez bir yöntemdir. Niksar ilçesinde yoğun olarak yetiştiriciliği yapılan ceviz bahçelerinin verimlilik durumları hem bölgede bir toprak ve bitki analizleri laboratuarının olmayışı hem de üreticilerin toprak analizleri konusunda yeterli bilgiye sahip olmamalarından dolayı üretim; ya geleneksel yöntemlere ve alışkanlıklara bağlı olarak ya da organik diye tabir edilip hiçbir şekilde gübrelenmeyerek sürdürülmektedir. Bu durum, beraberinde üreticiler açısından verim kayıplarına, ağaçlarda fizyolojik dengesizliklere yol açmaktadır. Niksar yöresinde

(18)

bugüne kadar, ceviz üretim alanlarında gübre kullanımının boyutları, toprak ve bitkideki besin elementlerin miktarları, bölgeyi tümden kapsayacak şekilde yapılmış bir çalışmaya rastlanmamıştır.

Tüm kültür bitkilerinde olduğu gibi, meyvelerde de beslenme sorunlarının çözümünde, ürün miktarı ve kalitesinin artırılmasında, toprakların verimlilik durumlarının ve bitkilerin beslenme statülerinin belirlenmesi oldukça önemli olmaktadır. Bu nedenle, öncelikle yoğun olarak yetiştiricilik yapılan alanların belirlenmesi, bu alanlarda örneklemeler yapılması ve alınan toprak ve yaprak örnekleri ile meyvelerin beslenme durumlarının ortaya konulması ve buna göre ideal bir gübreleme programının yapılması hem ekonomik, hem de çevre ve insan sağlığı açısından büyük önem taşımaktadır.

Bu çalışma ile Tokat ili Niksar ilçesinde yoğun olarak yetiştiriciliği yapılan ceviz bahçelerinin mineral beslenme statüsü toprak ve yaprak analizleri ile belirlenerek, bölgede üretim yapan üreticilere gübreleme programları açısından uyarıcı/yönlendirici çok yararlı bilgilerin sağlanması hedeflenmiştir.

(19)

2. LİTERATÜR ÖZETLERİ

Meyve ağaçlarında verim ve kaliteyi etkileyen etmenler içerisinde beslenme ile ilgili sorunlar önemli bir yer tutmaktadır. Meyve ağaçlarında ortaya çıkan beslenme bozuklukları, bitki gelişmesini geriletir, meyve verimi ve kalitesi düşer, hatta bazı durumlarda gelişmeyi tamamen duraklatarak bitkinin ölmesine neden olabilmektedir. Bu nedenle, bitkilerde beslenme bozukluğunun olmaması için önceden önlem alınması, herhangi bir nedenle bir beslenme bozukluğu ortaya çıkmış ise bunun en hızlı şekilde giderilmesi verim açısından hayati önem taşımaktadır. Beslenme bozuklukları sadece verim ve kaliteyi düşürmekle kalmaz, aynı zamanda, bitkinin hastalık, aşırı soğuk ve sıcak, susuzluk gibi stres koşullarına dayanıklılığının azalmasına da neden olur.

Modern ve güvenilir analiz cihazları ve yöntemleri geliştikçe, bitkisel üretimde toprak ve bitki analizlerine dayalı sağlıklı gübre önerileri de giderek vazgeçilmez bir uygulama haline gelmektedir. Bir toprağın mineral besin elementi statüsü değişik yöntemlerle belirlenebilmektedir. Bu yöntemler 1) tarla denemeleri, 2) sera saksı denemeleri, 3) eksiklik simptomlarının izlenmesi, 4) bitki analizleri, 5) hızlı doku testleri, 6) biyolojik testler ve 7) hızlı toprak kimyasal testleri olarak bilinmektedir. Pratikte anılan testlerden en yaygın kullanılanları, toprak ve bitki analizleriyle yapraklardaki eksiklik simptomlarının izlenmesidir. Bitki analizlerinin yorumlanması özel uzmanlık alanı gerektirmektedir. Herhangi bir analiz yöntemiyle belirlenmiş olan bir besin elementinin sadece miktarına bakılarak önerilerde bulunmak, beraberinde birtakım yanlışlıkları getirebilmektedir (Westerman ve ark., 1990)

Bir element analizinin sonucu değerlendirilirken, analize konu olan bitki örneğinin ne zaman ve bitkinin hangi kısımdan alındığı, aynı örnekte diğer elementlerin miktarının ne olduğu, total analiz yanında tuz veya asit ile ekstrakte edilebilir miktarın ölçülüp ölçülmemesi gerektiği konuları özel bir önem arz etmektedir (Martin-Prevel, 1987; Bergmann, 1992; Bennett, 1993).

Marschner (1995)’ a göre bir bitkide, örneğin domates bitkisinde, potasyumun kritik eksiklik sınırı, alınan yaprak örneği yaşlı yaprak ise %1,5, genç yaprak ise % 3,0

(20)

olabilmektedir. Bir başka ilginç örnek, azot ile fosfor arasındaki ilişkidir. Yapraklardaki azot miktarı arttıkça bitkilerdeki fosforun kritik eksiklik sınırı da artış göstermektedir.

Bitkilerin tuzlu ortamda (Awad ve ark., 1990) veya yüksek ışık intensitesi (Cakmak ve ark., 1995) veya aşırı P beslenmesi altında (Cakmak ve Marschner, 1987) yetiştirilip yetiştirilmemesi durumunda da kritik sınır değerleri, dolayısıyla gübre önerileri, önemli değişikliklere uğramaktadır.

Bitki türleri veya aynı türün çeşitleri arasında da kritik sınır değerleri önemli varyasyonlar göstermektedir. Örneğin genç yapraklarda bor için kritik eksiklik sınır değerleri, aynı koşullarda büyüyen buğday için 3 ppm, çeltik için 5 ppm, soya için 25 ppm ve ayçiçeği için 34 ppm’ dir (Marschner, 1995). Bu gibi faktörlerin, yaprak analizlerinin yorumlanmasında dikkate alınması gerekmektedir. Benzer şekilde toprak analizlerinde de örneklenmenin şekli, derinliği, zamanı ve örneğin analizinde kullanılan yöntem gibi değişik faktörler gübre dozunun yorumunda büyük önem taşımaktadır (Westerman ve ark., 1990).

Toprak reaksiyonu, bünyesi, kireç içeriği, organik madde miktarı ve besin maddeleri arasındaki interaksiyonlar gibi faktörler toprakta bulunan besin elementlerinin bitkiye yarayışlı miktarları üzerine bir etkiye sahip olup, sağlıklı bir bitki gelişiminde belirtilen bu toprak özelliklerinin belirlenmesi ve olası etkilerinin önceden tahmin edilerek uygun bir besleme programı oluşturulması gerekmektedir. Bitkiler, besin maddelerinin birinin yetersizliğine veya fazlalığına karşı şiddetli bir tepki gösterirler. Nitekim herhangi bir besin elementinin yeterince alınamaması ya da birbiri arasındaki oranın uygun seviyede olmaması oldukça önemli fizyolojik bozukluklara neden olmaktadır. Bu ise tarımsal üretimde verim düşüklüğüne neden olmaktadır. Benzeri beslenme bozukluklarının önüne geçmek için her şeyden önce toprakların bitki besin elementi içerikleri belirlenerek sonraki beslenme programları bu zemin üzerine oturtulmalıdır. Özellikle elma, kiraz, vişne ve şeftali gibi meyvelerin kalitesi ve hasat sonrası dayanımı üzerine, verim öncesi beslenme koşullarının etkisi de oldukça önem taşımaktadır (Karaçalı, İ 2002).

(21)

Türkiye genelinde yapılan bir araştırmada; kumlu bünyeli toprakların % 53,25’ inde demir noksanlığı, killi tınlı ve killi bünyedeki toprakların ise sırasıyla % 52,00 ve % 51,97’ sinde çinko noksanlığı görülmüştür. pH’ nın 7-8 arasında değiştiği topraklarda % 31 oranında demir eksikliği sorunu belirlenmiştir. Aynı şekilde yüksek pH’ dan etkilenen bir diğer elementte çinkodur. pH’ nın 8’ den yüksek olduğu topraklarda çinko eksikliği %68,89’ dur. Kireç kapsamı % 25’ den fazla olan topraklarda % 45,51, organik madde miktarının ise % 1’ in altında olan topraklarda % 37,22 oranında demir eksikliği görülürken; toprakların kireç kapsamı ile yarayışlı çinko arasında bir ilişki belirlenmemiştir. Organik madde içeriği % 1’ den az olan toprakların % 66,25’ inde çinko eksikliği belirlenmiştir. Türkiye topraklarında bakır eksikliği sorunu bulunmamaktadır. Sadece % 0,70’ inde mangan eksikliği tespit edilmiştir (Eyüboğlu ve ark., 1998). Topraklarda yüksek tuz içeriğinin ise bitki gelişimini önemli ölçüde azalttığı ve bitkide potasyum ve toplam azot miktarını düşürdüğü belirlenmiştir (Güneş ve ark., 1996). Birçok araştırıcı toprak ve bitki analizlerini, verimlilik ve kalitenin artırılması amacıyla, birlikte değerlendirerek, sorunlara çözüm bulmaya çalışmaktadırlar (Canözer ve ark., 1984, Köseoğlu ve Acar, 1994, Köseoğlu 1995, Güleryüz ve ark., 1996, Bozkurt ve ark., 2000, Tarakçıoğlu ve ark., 2001).

Ceviz için toprak ve bitki analizleri ve yorumlanması ayrı bir önem taşımaktadır. Türlerin ve çeşitlerin çok farklı olması ve aynı ağaç üzerinde çok farklı yaşlarda yaprakların bulunması, ceviz analizlerinde ve gübre önerilerinde ayrı bir özenin gösterilmesini gerektirmektedir. Analizlere ve uzman önerilerine dayalı kontrollü bir gübrelemenin verim üzerinde daima olumlu etkisi olduğu bilinmektedir. Ceviz verimi ve kalitesinin arttırılmasında mutlaka dengeli gübreleme yapılması gerekmektedir (Ponderand Schlesinger, 1986; Garrett ve ark., 1991; Jones ve ark., 1995; Jacobs ve ark., 2005).

Mills ve Jones (1996) ceviz ağaçlarının gübrelemeye ihtiyacı olup olmadığına karar vermek için haziran – temmuz ayları arasında 8 yaşlı ceviz ağaçlarından alınan yapraklarda olması gereken mineral elementlerinin konsantrasyonları çizelge 2.1’ de verilmiştir.

(22)

Çizelge 2.1. Sekiz yaşlı ceviz ağacı yapraklarında olması gereken mineral elementlerin konsantrasyonları (Mills ve Jones, 1996)

N P K Ca Mg % 2,47 -2,98 0,16 – 0,24 1,32 – 1,47 1,90 – 2,01 0,51 – 0,63 Fe Mn Zn Cu mg kg-1 69 - 129 207 - 274 33 - 55 10 - 12

Drossopoulos ve ark. (1996) 15 yaşlarında toplam 51 farklı ceviz bahçesinden genç ve gelişmesini tamamlamış olgun yapraklardan örnekleme yapmıştır. Yaprak örneklerindeki mineral besin elementlerinin konsantrasyonlarının yaprakların olgunluğuna göre hem mikro hem de makro besin elementleri konsantrasyonları arasında önemli farklılığın olduğunu bildirmişlerdir. Genç yapraklarda yapılan analiz sonuçlarına göre toplam N 39-74 mg g-1

, P 2,2-4,1 mg g-1, K 18,1-22,3 mg g-1, Ca 15,8-25,2 mg g-1, Mg 2,7-3,6 mg g-1, Fe 148-296 mg kg-1, Mn 92-144 mg kg-1, Cu 15-26,7 mg kg-1, Zn 47,2-121 mg kg-1 arasında iken bu değerler gelişmesini tamamlamış olgun yapraklarda ise N 16-35 mg g-1, P 1,3-2,1 mg g-1, K 8,6-18,5 mg g-1, Ca 26,1-41,4 mg g-1, Mg 3,7-4,5 mg g-1, Fe 176-342 mg kg-1, Mn 93-171 mg kg-1, Cu 7,5-15 mg kg-1, Zn 37,5-66,7 mg kg-1 arasında değiştiğini bildirmişlerdir.

Amerika’da 18 yaşındaki ceviz ağaçlarına yapılan N (310 kg/ha) P (310 kg/ha) , K (490 kg/ha) gübrelemesinin ağaç başına düşen meyve verimini, kontrol uygulamasına göre önemli ölçüde arttırdığı bildirilmiştir. Kontrol uygulamasının meyve verimi 91 kg/ağaç iken NPK gübrelemesi yapılan ağaçların verimi ise 213 kg olduğu bildirilmiştir. Denemede farklı olarak yalnız N uygulaması yapıldığında meyve veriminin 97 kg’ a, NP gübrelemesi yapıldığında 203 kg’ a, PK gübrelemesinde 194 kg’ a ve yalnız K gübrelemesi yapıldığında ise 114 kg’ a çıktığı bildirilmiştir (Ponder ve ark., 1998).

(23)

Dengeli NPK gübrelemesi yapılan ceviz ağaçlarının yalnızca verimlerinin artmadığı aynı zamanda meyve kalitesinin de (B ve D vitamini, yağ, protein, mineral maddeler ve selüloz vb.) arttığı bildirilmiştir (Landis ve ark., 2005; Smith ve ark., 2005).

Salifu ve Jacobs (2006) su kültüründe ceviz ağaçlarına farklı dozlarda (0-1160-2320 ve 4620 ppm N) azot uygulaması yaptığı bir çalışmada, azot dozu artışına bağlı olarak ceviz yaprağındaki N, P, K, konsantrasyonlarının da önemli oranda arttığını bildirmişlerdir. Çalışmalarında kullandıkları N 0 ve N 4620 dozlarını karşılaştırdıklarında, yapraktaki N konsantrasyonlarının 22 g kg-1’ dan 31 g kg-1’ a, P

konsantrasyonlarının 5 g kg-1’ dan 14 g kg-1’ a ve K’ un ise 19 g kg-1’ dan 25 g kg-1’ a

çıktığı görülmüştür. Bu çalışmada azot uygulamasının dozu arttıkça yapraktaki sadece N, P ve K konsantrasyonları artmamış aynı zamanda mikro elementlerden B, Fe, Mn ve Zn konsantrasyonları da artmıştır. Bu sonuç ile ceviz bitkisinin azot ile beslenme düzeyi iyileştikçe bitkinin diğer besin elementlerinden etkin bir şekilde faydalanmasına neden olduğunu ortaya çıkarmıştır.

Toprağa yapılan gübre uygulamalarının form ve dozları bölgeye, iklime, çeşide ve toprak tekstürüne bağlı olarak değişmektedir (Westerman ve ark., 1990; Ponder ve ark., 1998).

Turunçgiller ile dünyanın çeşitli bölgelerinde yapılan çalışmalarda, N uygulamasının yıllık 200 kg N ha-1

olacak şekilde uygulanması iyi bir ağaç büyümesi ve verimi sağlamıştır (Khalaf ve Koo, 1983). Bu ortalama değere karşılık farklı topraklarda ve bölgelerde optimum N dozunun değişebildiği saptanmıştır. Ponder ve ark.(1998) toprak analizine bağlı olarak ceviz ağaçlarına yılda en az bir defa azotlu gübrelemenin mutlaka yapılması gerektiğini, ayrıca topraktaki durumlarına göre P ve K gübrelemesinin de gerekliliğini bildirmişlerdir.

Yeni Zelanda’ da limon ağaçları ile yapılan bir çalışmada, toprağa yapılan N, P ve K gübrelemesinin limon verimini artırdığı belirtilmiş ve kontrol uygulamasındaki meyve verimi göreceli olarak 100 kabul edildiğinde, yalnızca P2O5 uygulanmasında elde edilen

(24)

verimin 122,6, P2O5+K2O, P2O5+N ve P2O5+N+K2O uygulamalarında elde edilen

verimlerin ise sırasıyla 132,5, 138,3 ve 144,2 olduğu bildirilmiştir (Delfs-Fritz, 1970).

Vinnik (1994) tarafından portakal bahçesinde yapılan bir çalışmada yıllık, hektara 100 kg N uygulamasının 56 ton ha-1

verime neden olduğunu saptamıştır. Yine yapılan bir başka çalışmada hektara 110 kg N uygulandığında elde edilen verim relativ olarak 100 olduğu kabul edilirse, N dozu 220 kg ha-1

a çıkarıldığında relativ verim ancak 107 olabilmiştir (Dasber, 1988).

Çankırı (Kentbağ) orman fidanlığında bulunan ceviz ağaçlarının mineral beslenme durumlarını belirlemek için yapılan bir çalışmada, 0-30 ve 30-60 cm derinlikten alınan toprakların organik madde kapsamları az, fosfor yeterli, potasyumun yetersiz, mikro elementlerden Fe ve Mn’ ın yetersiz Zn ve Cu ise yeterli olarak tespit edilmiştir. Ağaçlardan alınan yaprak örneklerinde N, K ve Mg gibi makro elementler açısından noksanlıklar belirlenmiştir. Bitkide P ve Ca gibi makro ve Mn gibi mikro elementler açısından beslenme sorununun olmadığı, fakat Cu ve Zn konsantrasyonlarının ise yetersiz olduğu bildirilmiştir (Başaran, 2005).

Brown (1994) incir ağaçlarının çiçeklenme, meyve tutumu, meyve olgunlaşması ve hasat dönemlerinde yapraklarında bulunan mineral besin elementlerinin değişimini incelemek için bir survey gerçekleştirmiştir. Araştırıcı yapmış olduğu çalışmada incir ağaçlarının çiçeklenme dönemindeki N, P, K, Ca, Mg, Zn, Cu, B, Mn ve Fe konsantrasyonlarının sırası ile % 2,3, % 0,14, % 1,4, % 3,0, % 0,7, 12 ppm, 6 ppm, 65 ppm, 80 ppm ve 120 ppm, meyve tutumu döneminde; % 2,1, % 0,12, % 1,0, % 3,0, % 0,7, 12 ppm, 6 ppm, 100 ppm, 90 ppm ve 110 ppm, meyve olgunlaşma döneminde; % 1,6, % 0,11, % 0,7, % 2,9, % 0,8, 12 ppm, 5 ppm, 125 ppm, 145 ppm ve 125 ppm ve

hasat döneminde ise bu değerlerin % 1,5, % 0,09, % 0,7, % 3,5, % 0,8, 9 ppm, 4 ppm, 110 ppm, 150 ppm ve 78 ppm olduğunu bildirmiştir.

Bozkurt ve ark.(2001) Yüzüncü Yıl Üniversitesi Ziraat Fakültesi meyve bahçesindeki elma, armut, kayısı, şeftali ve erik ağaçlarının beslenme durumlarını ve bitki besin elementi içeriği ile verim arasındaki ilişkileri belirlemek amacıyla bir çalışma

(25)

yürütmüşlerdir. Araştırma sonuçlarına göre, tüm meyve bahçesi topraklarının, tınlı bünyede, hafif alkalin reaksiyonlu, organik madde ve yarayışlı fosfor bakımından yetersiz, kireç içerikleri bakımından ise, armut ve kayısı bahçesi topraklarının az, elma, şeftali ve erik bahçesi topraklarının orta düzeyde kireçli oldukları belirlenmiştir. Deneme alanı topraklarında K ve Ca miktarları fazla; Mg, Fe, Mn ve Cu miktarları yeterli; Zn miktarının kritik düzey civarında olduğu saptanmıştır. Denemeye alınan tüm meyve ağaçlarında N içerikleri yeterli düzeyin altında, P, Fe, Mn ve Cu içerikleri yeterli, K, Ca ve Mg miktarları yeterli veya fazla bulunmuştur. Bitkide Zn içeriği sadece erik ağaçlarında yeterli, diğer meyve ağaçlarında yetersiz olarak bulunmuştur.

Oktay ve Zengin (2005) tarafından, Karaman yöresindeki elma bahçelerinin makro besin elementleri bakımından beslenme durumlarını tespit etmek amacıyla yapılan çalışmada toprak pH değerlerinin 7,5 ile 8,1 arasında değiştiği, ortalama toprak tuzluluğuna (221 μmhos/cm) göre toprakların hafif tuzlu olduğu, ortalama kireç içeriğinin % 38, organik madde miktarının ise % 1,6 olduğu belirlenmiştir. Toprakların tekstür sınıfları da kil ile kumlu-tın arasında bulunmuştur. Toprak örneklerinin ortalama N, P, K, Ca ve Mg kapsamları sırasıyla 1000, 44,7, 458,3, 3796 ve 354,2 ppm olarak saptanmıştır. Yaprak örneklerinde N, P, K, Ca, Mg ve S analizleri yapılmış ve örneklerin % 30,7’ sinde N, % 11,5’ inde P, % 15,4’ ünde K, % 96’ sında Ca ve % 100’ ünde S noksanlığı tespit edilmiştir.

Eldivan yöresinde yetiştirilen kirazların makro ve mikro besin elementleri bakımından beslenme durumunun belirlenmesi ile ilgili yapılan bir çalışmada, araştırma alanı topraklarının nötr ve hafif alkali pH’ ya, sırasıyla kumlu killi tın, killi tın ve killi bünyeye, orta derecede kireç ve düşük organik maddeye sahip olduğu belirlenmiş, N, K, Fe, Mn gibi bitki besin maddeleri toprak ve bitki örneklerinde yetersiz bulunurken, yüksek düzeyde Mg ve yeterli düzeyde Cu ve Zn olduğu belirlenmiştir (Başaran ve Okant, 2003).

Torun ve ark.(2005) Adana, Hatay ve Mersin illerinde turunçgil bahçelerinin K ve diğer elementlerle beslenme durumlarını belirlemek amacı ile bir çalışma gerçekleştirmişlerdir. Yapılan yaprak analiz sonuçlarına göre, turunçgil ağaçlarının N

(26)

beslenme düzeyinin bölge koşullarında % 20,8’ nin “noksan” ve “düşük”, % 37,5’ nin “optimum” ve % 41,7’ sinin “yüksek” ve “aşırı” olduğu belirlenmiştir. Aşırı ve yüksek N kullanımının en çok Hatay’ da olduğu saptanmıştır. Örneklenen tüm turunçgil bahçelerinde yaprakların ortalama P konsantrasyonu % 0,13 iken Adana, İçel ve Hatay’da örneklerin ortalama P konsantrasyonunun sırasıyla % 0,13, % 0,13 ve % 0,15 olduğu bulunmuştur. Tüm örnekler içinde, “optimum” P ve K konsantrasyonuna sahip örneklerin oranı sırasıyla % 70,3 ve % 52,7’ dir. Aynı değer Adana için % 59,7, İçel için % 50,0 ve Hatay için yalnızca % 21,0’ dir. Hatay bölgesinde K’ la beslenme yönünden ciddi düzeyde bir eksiklik probleminin olduğu, benzer şekilde bir başka beslenme problemi ise İçel bölgesinde toplanan yaprakların Mg konsantrasyon değerlerinde görülmüştür. Yaprak örneklerinde başta Zn olmak üzere mikro elementlerin genelde yetersiz olduğu saptanmıştır. “Yetersiz” düzeyde Zn’ ya sahip örneklerin oranı % 89,7, Mn için aynı değerin % 65,4 ve Fe için ise % 42 olduğu belirlenmiştir.

Isparta yöresi elma bahçelerinin verimlilik durumlarının yaprak analizleri ile belirlenmesi için yürütülen bir çalışmaya göre yaprak örneklerinde Mg eksikliği görülmemiştir. Benzer şekilde ağaçların azot bakımından yeterli düzeyde beslendiği belirlenmiştir. Ağaçlarda en fazla, Zn eksikliği tespit edilmiştir. Ayrıca bahçelerin P, Ca, K ve Mn açısından da yetersiz olduğu saptanmıştır (Erdal, 2005).

(27)

3. MATERYAL VE YÖNTEM 3.1. Araştırma alanı

Araştırma 2012 yılı içerisinde Tokat ili Niksar ilçesinde gerçekleştirilmiştir (Şekil 3.1). Niksar; Karadeniz Bölgesi’nin Orta Karadeniz Bölümü’nün iç kesiminde yer alan, Tokat iline bağlı bir ilçedir. Yüzölçümü 955 km2

olan Niksar, 40°35’ kuzey enlemi ile 36°58’ doğu boylamı üzerinde bulunur. Deniz seviyesinden yüksekliği ortalama 350 m olup kuzey batısında Erbaa, güneybatısında Tokat, güneyinde Almus, güneydoğusunda Başçiftlik ve kuzeyinde Akkuş ilçeleri ile çevrilmiştir. Toprak bakımından ilin beş büyük ilçesinden birisidir. Kuzeyinde Canik Dağları, güneyinde Dönek Dağı ve bu iki dağın arasında ise Niksar Ovası yer almaktadır. Canik Dağları Karadeniz’e paralel uzanan platolarla kaplıdır. Bu platolardan Çamiçi Yaylası yalnız Niksar’ın değil Tokat’ın da en önemli yaylalarındandır. Tarım arazisi bakımından elverişli bir ovaya sahip olan ilçenin %53’ ü orman ve fundalıklarla, % 12’ si çayır ve meralarla kaplıdır. İlçe topraklarının % 32’ si ekilip dikilirken, yalnızca % 3’ ü tarıma elverişli değildir. Niksar’ın kuzeyindeki yüksek kesimlerde kayın, çam, gürgen, ladin; alçak kesimlerdeki düzlüklerde kavak ve söğüt; ovada otsu bitkiler; vadilerde ise meyvelikler bitki örtüsünü oluşturur. Ilıman bir iklimin hüküm sürdüğü bölgede kışlar yağışlı ve ılık, yazlar ise sıcak geçmekte, yağışlar daha çok ilkbahar ve kış aylarında görülmektedir. Niksar ilçesi, agro-ekolojik bölgelendirmede II. Alt Bölge içerisinde yer almaktadır.

Tokat İl Tarım Müdürlüğünün 2009 yılı verilerine göre, Niksar ilçesinin toplam işlenebilir tarım arazisi 24 990 ha’ dır. Niksar İlçesi’ nin arazi varlığı; İlçe’nin toplam alanı 93 162 ha olup, 5 167 ha’ ı çayır-mera, 46 144 ha’ ı orman alanı ve 8 128 ha’ ı tarıma elverişli boş alan şeklindedir. Niksar ilçesinde Çiftçi Kayıt Sistemine bağlı olarak elde edilen sonuçlara göre 42 köy ve ilçe merkezine kayıtlı 108 işletmede 251 parça arazide 2 420 dekar alanda (toplam meyve bahçelerinin % 25’ ini kaplamaktadır) ceviz yetiştiriciliği yapılmaktadır (Çizelge 3.1). İlçede yaklaşık 80 000 adet ceviz ağacı mevcut olup, bunlardan 50 000 ağaç verim çağındadır. Yıllık kabuklu ceviz üretimi yıldan yıla değişmekle beraber 800–1 000 ton civarındadır. İlçede yoğun olarak yetiştiriciliği yapılan ceviz çeşitleri Şebin, Bilecik, Yalova, Kaman ve Chandler’ dir (Anonim, 2010). Çalışma kapsamında Tokat ili Niksar ilçesinde ceviz bahçelerinden toplam 72 farklı noktadan toprak ve yaprak numunesi alınmış ve örneklerin alındığı

(28)

noktaların GPS (Global Position System) koordinatları kayıt edilmiştir. Örnekleme yapılan bahçelerin beldelere göre dağılımı ve GPS kodları Çizelge 3.2’ de verilmiştir.

Çizelge 3.1. Niksar ilçesinde yoğun olarak yetiştiriciliği yapılan meyve türleri ve kapladığı alan.

Şekil 3.1. Araştırmanın yapıldığı Tokat ili Niksar İlçesi.

Meyve Türleri Alanı (Da) Oran(%)

Bağ 5 059 52 Ayva 50 1 Fındık 30 0 Elma 262 3 Ceviz 2 420 25 Şeftali 1 540 16 Kiraz 120 1 Armut 92 1 Diğerleri 111 1 Toplam 9 684 100

(29)

Çizelge 3.2. Toprak ve yaprak numunelerinin alındığı mevkiler ve bunlara ait GPS koordinatları.

Örnek

No Örneğin Alındığı Mevki GPS Koordinatı

Ağaç Yaşı 1 Niksar-Yeşilköy 321464 D 4499291 K 10-15 2 Niksar-Yeşilhisar 320673 D 4499259 K 10-15 3 Niksar-Direkli mevkii 319206 D 4499695 K 8-10 4 Niksar-Tamlar 317866 D 4500440 K 8-10 5 Niksar-Serenli 319036 D 4502279 K 10-15 6 Niksar-Serenli 319396 D 4503079 K 10-15 7 Niksar-Serenli 319771 D 4503507 K 10-15 8 Niksar-Serenli 320672 D 4502603 K 8-10 9 Niksar-Serenli 320646 D 4502957 K 10-15 10 Niksar-Serenli 319680 D 4503602 K 10-15 11 Niksar-Serenli 319473 D 4503840 K 10-15 12 Niksar-Ayva köyü 318602 D 4504282 K 10-15 13 Niksar-Ayva köyü 317644 D 4502764 K 8-10 14 Niksar-Kiracı 316131 D 4501644 K 10-15 15 Niksar-Buzköy 315986 D 4500817 K 10-15 16 Niksar-Yeşilhisar 320943 D 4499102 K 10-15 17 Niksar-Merkez 325145 D 4496908 K 8-10 18 Niksar-Karabodur 326706 D 4498452 K 10-15 19 Niksar-Karabodur yolu 325385 D 4496922 K 10-15 20 Niksar-Şeyhler 324684 D 4498376 K 8-10 21 Niksar-Şeyhler 325024 D 4499246 K 10-15

22 Niksar-Merkez Üniversite Mevki 50. Yıl Mah. 326527 D 4492063 K 10-15 23 Niksar-Merkez Üniversite Mevki 50. Yıl Mah. 326501 D 4492454 K 10-15

24 Niksar-Merkez Ayvaz 326771 D 4494010 K 8-10

25 Niksar-Merkez Başçiftlik Yolu(Ayvaz mevkii) 327132 D 4493269 K 8-10

26 Niksar-Merkez Başçiftlik yolu 327330 D 4492831 K 10-15

27 Niksar-Akpınar 327751 D 4492338 K 10-15 28 Niksar-Akpınar 327951 D 4492071 K 10-15 29 Niksar-Akpınar 328135 D 4491715 K 10-15 30 Niksar-Ayazma 328784 D 4491460 K 10-15 31 Niksar-Sulugöl Yolu 328934 D 4491199 K 10-15 32 Niksar-Sulugöl Yolu 329449 D 4490496 K 8-10 33 Niksar-Sulugöl Merkez 329664 D 4490587 K 10-15 34 Niksar-Hanyeri 336470 D 4487332 K 10-15 35 Niksar-Hanyeri Merkez 335608 D 4487390 K 8-10 36 Niksar-Hanyeri Mezarlık 335465 D 4487273 K 8-10 37 Niksar-Işıklı-Hanyeri Arası 334184 D 4486929 K 8-10 38 Niksar-Kümbetli 310945 D 4500854 K 10-15 39 Niksar-Kümbetli 310879 D 4500964 K 10-15

(30)

Örnek

No Örneğin Alındığı Mevki GPS Koordinatı Ağaç Yaşı

40 Niksar-Gözpınar 307558 D 4497828 K 10-15

41 Niksar-Gözpınar Gökçeli Arası 307631 D 4497475 K 10-15

42 Niksar-Gökçeli 308701 D 4495154 K 10-15 43 Niksar-Tepeyatak 308324 D 4492810 K 10-15 44 Niksar-Oluklu 311945 D 4494247 K 10-15 45 Niksar-Gürçeşme 315191 D 4495741 K 10-15 46 Niksar-Gürçeşme 314395 D 4494153 K 10-15 47 Niksar-Hüseyingazi yolu 326506 D 4489653 K 10-15 48 Niksar-Hacılı 327138 D 4486954 K 10-15 49 Niksar-Arpaören Hacılı 328009 D 4486167 K 10-15 50 Niksar-Arpaören 328850 D 4485439 K 10-15 51 Niksar-Arpaören 329454 D 4485233 K 8-10 52 Niksar-Yazıcık1 339150 D 4483116 K 8-10 53 Niksar-Yazıcık2 339744 D 4484698 K 8-10 54 Niksar-Yazıcık3 339631 D 4484599 K 10-15 55 Niksar-Kuyucak 335773 D 4483529 K 8-10 56 Niksar-Muhtardüzü yolu 329549 D 4485116 K 10-15 57 Niksar-Gökçeoluk 333027 D 4478944 K 10-15 58 Niksar-Sarıyazı 317415 D 4495223 K 10-15 59 Niksar-Sarıyazı 318897 D 4493496 K 10-15 60 Niksar-Beyçayırı yolu 319106 D 4492470 K 10-15 61 Niksar-Beyçayırı 317882 D 4491703 K 10-15 62 Niksar-Boğazbaşı 322483 D 4488226 K 10-15

63 Niksar-Merkez Tokat Yolu Üzeri 324590 D 4494641 K 8-10

64 Niksar-Akpınar 322886 D 4483282 K 10-15 65 Niksar-Ayvalı yolu 325061 D 4480909 K 8-10 66 Niksar-Çayköy 326623 D 4480925 K 10-15 67 Niksar-Çayköy 327158 D 4480955 K 8-10 68 Niksar-Çayköy 327498 D 4480916 K 10-15 69 Niksar-Kapıağzı 328015 D 4481446 K 10-15 70 Niksar-Köklüce 329172 D 4482714 K 10-15 71 Niksar-Korulu 324733 D 4484079 K 10-15 72 Niksar-Musapınarı 319214 D 4489299 K 10-15

(31)

3.2. Yaprak ve toprak örneklerinin alınması

Niksar ilçesi ve çevresinde bulunan ceviz bahçelerinden toprak ve yaprak örneklemesi 19 Haziran- 25 Haziran 2012 tarihleri arasında toplamda 72 farklı bahçeden yapılmıştır. Yaprak örneklemesi: Yapraklar arazi büyüklüğüne, bahçede bulunan ağaçların yaşlarına göre tahmini 5-10 ağaçtan bahar sürgünü üzerinde bulunan meyvesiz gelişmesini tamamlamış orta bileşik yapraklardan alınmıştır (Ponder, 2004). Örnekleme, bahçe içindeki benzer çeşitlerden ağacın her bir yönünden sağlıklı yapraklardan yapılmış ve bir örnekleme için 40-50 yaprak toplanmış ve bu yapraklar her bir bahçe için tek numune haline getirilmiştir. Toprak örneklemesi de yaprak örneklemesinin yapıldığı her ceviz bahçesinden ağaç taç iz düşümlerinden 0-30 ve 30-60 cm derinliklerinden alınmak suretiyle bahçe büyüklüğüne göre 3-6 farklı noktadan yapılmış ve bu numuneler plastik bir kap içerisinde homojen bir şekilde karıştırılarak tek numune haline (bir bahçe için 1’er adet 0-30 ve 30-60) getirilmiştir (Ponder, 2004).

(32)

Resim 3.2. 0-30 ve 30-60 cm derinliklerden toprak numunelerinin alınması 3.3. Yaprak analizleri

3.3.1. Yaprak örneklerinin analize hazır hale getirilmesi

Ceviz bahçelerinden toplanan yaprak örnekleri laboratuara getirildikten sonra, saf su ile yıkanıp, 70 oC’ de etüvde 48 saat kurutulmuştur. Kurutulan örnekler daha sonra

(33)

3.3.2. Bitkide kuru yakma

Öğütülmüş yaprak örneklerinden 0,2 gr. tartılarak yakma şişelerine koyularak kül fırınında en az 6 saat 550 0C’ de yakılmıştır. Yakma işlemi bittikten sonra örnekler

soğumaya bırakılmış, soğuyan örneklerin üzerine daha sonra 1/3’ lük 2 ml HCl koyularak Hot - Plate üzerinde asit uçurulmuştur. Daha sonra örneklerin üzerine tekrar 1/3’ lük 2 ml HCl ve 18 ml saf su ilave edilerek son hacim 20 ml’ ye tamamlanmıştır. Örneklerin kapakları kapatılarak iyice çalkalandıktan sonra mavi bant filtre kağıdı yardımı ile süzük alınmış ve bu süzüklerde N hariç diğer (P, K, Mg, Ca, Fe, Zn, Mn, Cu ) mineral besin elementlerinin okuması ICP-OES cihazında yapılmıştır (Kaçar ve İnal, 2008).

3.3.2. Bitkide toplam azot tayini

Öğütülmüş yaprak örneklerinde N analizi Kjeldahl destilasyon yöntemiyle yapılmıştır (Bremner, 1965). Bu yöntemin esası H2SO4 ile yaş yakılan bitki örneğindeki organik

N’u NH4-N’ u şekline dönüştürmek ve alkali ortamda yapılan destilasyon sonucu açığa

çıkan ve borik asit içinde yakalanan NH3 miktarından bitkilerin toplam N miktarını

belirlemektir.

Gerekli Kimyasallar:

Konsantre Sülfirik Asit (H2SO4)

% 33’ lük NaOH

% 4’ lük Borik asit - indikatör karışım çözeltisi

Kjeldahl tableti ( Potasyum sülfat (K2SO4), Bakır sülfat (CuSO4.5H2O) ve

Selenyum karışımlarını içeren tablet) 0,1 Normal Sülfirik asit

Analiz:

Öğütülmüş yaprak örneğinden 0,2 gr. tartılıp Kjeldahl yakma tüplerine koyularak yakma setine yerleştirilmiş ve örneğin üzerine yarım Kjeldahl tableti ve 5 ml konsantre H2SO4 eklenmiştir. Daha sonra 385 oC’ de yakma işlemine başlanmıştır. Yakma işlemi

örnek tüpünde yaklaşık 1-2 ml berrak bir sıvı kalıncaya kadar devam etmiştir. Yakma aşamasından sonra, 15 ml Borik asit – indikatör çözeltisi ile destilasyon işlemine geçilmiştir. Destilasyon, pembe renkteki Borik asit yeşil renge dönüşünceye kadar

(34)

devam edilmiştir. Son aşamada ise yeşil renkteki Borik asit indikatör çözeltisi 0,1 N H2SO4 çözeltisi ile titre edilerek tekrar pembe renge dönüştürülmüştür. Rengin pembe

olduğu andaki H2SO4 sarfiyatı aşağıdaki formülde yerine konularak tanede % total N

hesaplanmıştır.

Bitkide toplam AZOT (N) % = (T-B)*N*1,4 / S Formülde:

T : Titrasyonda kullanılan asit (ml)

B : Tanık titrasyonunda kullanılan asit (ml) N : Asitin normalitesi

S : Alınan örnek miktarı (gr)

3.4. Toprak analizleri

Araştırma alanından getirilen 0-30 ve 30-60 cm derinliğine ait topraklar hava kuru hale getirildikten sonra 2 mm’ lik eleklerden elenmiş ve analize hazır hale getirildikten sonra aşağıda belirtilen analizler yapılmıştır. Kum, silt ve kil fraksiyonlarının belirlenmesi Bouyoucus’ a (1952) göre, hidrometre yöntemiyle yapılmıştır. Toprakta pH ve tuz Jackson (1959)’ a göre 1:2.5 toprak-su karışımı yöntemi ile yapılmıştır. Toprak organik madde içeriği Walkey-Black yaş yakma metoduyla belirlenmiştir (Jackson, 1959). Toprak kireç içeriği Çağlar (1949)’ a göre, Scheibler kalsimetresi ile ölçülerek hesaplanmıştır. Topraklarda bitkiye yarayışlı P miktarı Olsen ve ark. (1954) tarafından geliştirilen yöntemle yapılmıştır. Toprakta K, Mg ve Ca analizi amonyum asetat yöntemine göre yapılmıştır (Carson, 1980). Toprakta bitkiye yarayışlı mikro element (Zn, Fe, Mn, Cu) konsantrasyonları Lindsay ve Norvel (1978)’ e göre DTPA yöntemine göre ICP-OES’de belirlenmiştir. Toprak özelliklerine ait referans değerleri Çizelge 3.3’ de verilmiştir.

(35)

Resim 3.3. Toprak numunelerinin analize hazırlanması

3.5. Verilerin değerlendirilmesi

İncelenen toprakların ve yaprakların bazı özelliklerinin kendi aralarında ve birbirleriyle olan ilişkileri araştırılmıştır. Aralarındaki korelasyon Microsoft Excel’de belirlenmiş ve Yurtsever (1984)’ e göre değerlendirilerek % 1 ve % 5 düzeyinde önem seviyeleri (p<0,05 ve p<0,01) t testi uygulanarak tespit edilmiştir.

(36)

Çizelge 3.3. Toprakların bazı kimyasal özelliklerine ait sınır değerleri ve yeterlilik sınıfları Toprak Özelliği Yeterlilik Sınıfı Kaynak Çok düşük

Düşük Orta Yüksek Çok yüksek

Yarayışlı P (mg kg-1) <3,0 3,0-7,0 7,1-20,0 >20,0 Olsen ve ark., 1954 Yarayışlı K (mg kg-1) <100 101-200 201-250 251-320 >320 Anonim, 1980 Yarayışlı Mg (mg kg-1) <55 55-115 116-200 201-400 >400 Anonim, 1980 Yarayışlı Ca (mg kg-1) <714 714-1438 1439-2862 2863-6108 >6108 Anonim, 1980 Kireç (%) <1,0 1,0-5,0 5,1-15,0 15,1-25,0 >25,0 Allison ve Moodie, 1965 Organik Madde (%) <1,0 1,0-2,0 2,1-3,0 3,1-4,0 >4,0 Walkley-Black, 1934 pH Kuvvetl i asit

Orta asit Hafif asit Nötr Hafif alkali Kuv. alkali Jackson, 1959 <4,5 4,5-5,5 5,6-6,5 6,6-7,5 7,6-8,5 >8,5 Tuz (mmhos/cm)

Tuzsuz Az tuzlu Orta tuzlu Çok tuzlu Waters ve ark., 1972 <0,50 0,51-1,50 0,51-2,25 >2,25

mg kg-1 Noksan Kritik Yeterli

Yarayışlı Fe <2,25 2,5-4,5 >4,5 Lindsay ve Norwell, 1978 Yarayışlı Zn <0,5 0,5-1,0 >1,0 Yarayışlı Mn <1,0 >1,0 Yarayışlı Cu <0,2 >0,2

(37)

4. ARAŞTIRMA BULGULARI

4.1. Toprak örneklerinin bazı fiziksel ve kimyasal özellikleri

Araştırmaya konu olan ceviz bahçelerinden alınan 0-30 ve 30-60 cm derinliklerine ait toprakların bazı fiziksel ve kimyasal analiz sonuçları çizelge 4.1’ de verilmiştir.

4.1.1. Toprakların tekstürü

Araştırma alanlarına ait toprakların % kil, silt ve kum fraksiyonları hidrometre (Bouyoucus, 1952) yöntemi ile yapılarak bunlara ait tekstür sınıfları belirlenmiştir. Buna göre; ceviz bahçelerinden 0-30 cm toprak derinliğinden alınan toprakların % 32’ si killi, % 18’ i killi tınlı, % 42’ si siltli killi tınlı, % 6’ sı siltli kil ve % 2’ si ise siltli tın tekstürüne sahiptir. Aynı alanlara ait 30-60 cm derinliğinden alınan toprakların ise % 27’ si killi, % 26’ sı killi tın, % 33’ ü siltli killi tın, % 11’ i siltli tın ve % 3’ ü ise tın tekstürüne sahip olduğu belirlenmiştir (Çizelge 4.1). Elde edilen verilere göre tüm araştırma yapılan bahçelerin tekstür sınıfları dikkate alındığında her iki derinlikten alınan toprakların çoğunlukla orta bünyeye sahip olduğu ortaya çıkmıştır.

4.1.2. Toprakların pH’ sı

Jackson (1959)’a göre 1:2.5 toprak su yöntemine göre yapılan ve değerlendirilen araştırma bahçelerinin topraklarının pH değerleri 0-30 cm derinliğinde 7,6 ile 8,5 arasında değişmekte ve ortalama pH ise 8,1 olarak çıkmıştır. Bu değerler 30-60 cm derinliğinden alınan topraklarda ise 7,6 ile 8,7 arasında olup, ortalama değer ise 8,2 olarak belirlenmiştir. Bu sonuçlara göre Niksar ilçesi ve ilçeye bağlı beldelerden 0-30 ve 30-60 cm derinliğinden alınan tüm toprakların pH’ sı hafif alkali (pH: 7,6-8,5) sınıfına girmektedir.

(38)

4.1.3. Toprakların tuz içerikleri

Ceviz bahçelerinin 0-30 cm derinliğinden alınan toprakların tuz içerikleri 0,09 ile 0,40 mmhos/cm arasında değişmekte olup ortalama ise 0,17 mmhos/cm olarak belirlenmiştir. Aynı noktaların 30-60 cm derinliğindeki tuz değerleri ise 0,08 ile 0,26 mmhos/cm arasında değişmekte ve ortalama değer ise 0,16 olarak belirlenmiştir. Elde edilen verileri Waters ve ark. (1972)’ a göre değerlendirdiğimizde, ceviz bahçelerinden alınan her iki katman topraklarının da tuzsuz sınıfına girdiği ortaya çıkmıştır. Söz konusu bahçelerde bitkisel üretimi sınırlayacak bir tuz problemi bulunmamaktadır.

4.1.4. Toprakların kireç içerikleri

Ceviz bahçelerinin kireç içeriklerini değerlendirdiğimizde; 0-30 cm derinliğinden alınan toprakların kireç içerikleri % 1,10 ile % 62,4 arasında değişmektedir. Bu toprakların % 30,6’ sı düşük ( % 1-5), % 34,7’ si orta (% 5,1-15), % 16,7’ si yüksek (% 15,1, 25) ve % 18,1’ i ise çok yüksek (> % 25) kireçli sınıfına ait olduğu görülmüştür. 30-60 cm derinliğinden alınan toprakların kireç içeriği ise % 1,10 ile % 67,1 arasında değiştiği ve bu toprakların % 23,6’ sı düşük, % 36,1’ i orta, % 16,7’ si yüksek ve % 23,6’ sı ise çok yüksek kireçli sınıfına girmektedir (Allison ve Moodie, 1965). Elde edilen verilere göre bahçe topraklarının her iki katmanda da kireç içeriklerinin genel olarak orta ve yüksek sınıflarda yer aldığı, bu durumun özellikle fosfor ve mikro (Fe, Zn, Cu, Mn) elementlerin yarayışlılığını olumsuz etkileyebileceği düşünülmektedir.

4.1.5. Toprakların organik madde içerikleri

İncelenen toprakların 0-30 cm derinliklerindeki organik madde kapsamı % 0,52 ile % 4,83 arasında değişmekte olup, bu toprakların % 2,8’ i çok düşük (<1,0), % 31,9’ u düşük (% 1,0-2,0), % 34,7’ si orta (% 2,1-3,0), % 19,4’ ü yüksek (% 3,1-4,0) ve % 11,1’ i ise çok yüksek organik madde sınıfına girmektedir. Bu toprakların 30-60 cm derinliğindeki organik madde kapsamı ise % 0,21 ile % 5,23 arasında değişmekte olup

(39)

bu toprakların % 22,2’ si çok düşük, % 40,3’ ü düşük, % 23,6’ sı orta, % 8,3’ ü yüksek ve % 5,6’ sı ise çok yüksek organik madde sınıfına girmektedir (Walkley-Black, 1934).

4.1.6. Toprakların bitkiye yarayışlı fosfor konsantrasyonu

Bitkiye yarayışlı fosfor analizi sonucunda 72 farklı ceviz bahçesinden alınan toprakların 0-30 cm derinlindeki P konsantrasyonları 0,23 mg kg-1 ile 20,6 mg kg-1 arasında değişmiş olup ortalama değer ise 3,53 mg kg-1

olarak belirlenmiştir. Aynı noktaların 30-60 cm derinliğindeki P konsantrasyonları ise 0,27 ile 10,2 mg kg-1

arasında olup ortalama değeri ise 2,46 mg kg-1

olarak belirlenmiştir. Elde edilen bu değerler, Olsen ve ark. (1954)’ na göre değerlendirdiğimizde 0-30 cm derinliğindeki toprakların % 61’ i çok düşük (<3,0 mg kg-1), % 24’ ü düşük (3,0-7,0 mg kg-1) ve % 15’ i ise orta (7,1-20,0

mg kg-1) düzeyde olduğu ortaya çıkmıştır. 30-60 cm derinliğinden alınan toprakların ise % 74’ ü çok düşük, % 21’ i düşük ve % 6’ sı ise orta düzeyde çıkmıştır.

4.1.7. Bitkiye yarayışlı potasyum konsantrasyonu

İncelenen toprakların bitkiye yarayışlı potasyum (K) konsantrasyonları 0-30 cm derinliğinde 22 mg kg-1

ile 1193 mg kg-1 arasında değişmiş olup ortalama değer ise 312 mg kg-1 olarak belirlenmiştir. Aynı noktaların 30-60 cm derinliğindeki K konsantrasyonları ise 18 ile 769 mg kg-1

arasında olup ortalama değeri ise 218 mg kg-1 olarak belirlenmiştir. Elde edilen bu değerlerin 0-30 cm derinliğindeki toprakların % 6’ sı çok düşük (< 100 mg kg-1

), % 31’ i düşük (101-200 mg kg-1), % 17’ si orta (201-200 mg kg-1), % 15’ i yüksek (201-400 mg kg-1) ve % 32’ si ise çok yüksek (> 400 mg kg-1) düzeyde olduğu ortaya çıkmıştır. 30-60 cm derinliğinden alınan toprakların ise % 21’ i çok düşük, % 39’ u düşük, % 21’ i orta, % 4’ ü yüksek ve % 15’ i ise çok yüksek düzeyde çıkmıştır (Anonim, 1980).

(40)

4.1.8. Bitkiye yarayışlı magnezyum konsantrasyonu

Toprakların bitkiye yarayışlı magnezyum(Mg) konsantrasyonları 0-30 cm derinliğinde 139 mg kg-1 ile 1449 mg kg-1 arasında değişmiş olup ortalama değer ise 505 mg kg-1 olarak belirlenmiştir. Aynı noktaların 30-60 cm derinliğindeki Mg konsantrasyonları ise 117 ile 2451 mg kg-1 arasında olup ortalama değeri ise 524 mg kg-1 olarak belirlenmiştir. Elde edilen bu değerlerin 0-30 cm derinliğindeki toprakların % 3’ ü orta (116-200 mg kg-1), % 32’ si yüksek (201-400 mg kg-1) ve % 65’ i ise çok yüksek (>400 mg kg-1) düzeyde olduğu, 30-60 cm derinliğinde ise bu durum; % 4’ ü orta, % 35’ i yüksek ve % 61’ i ise çok yüksek düzeyde olduğu ortaya çıkmıştır (Anonim, 1980).

4.1.9. Bitkiye yarayışlı kalsiyum konsantrasyonu

Toprakların bitkiye yarayışlı kalsiyum (Ca) konsantrasyonları ise 0-30 cm derinliğinde 4875 mg kg-1 ile 14780 mg kg-1 arasında değişmiş olup, ortalama değer ise 8066 mg kg-1 olarak belirlenmiştir. Bu durum 30-60 cm derinliğinde ise 4424 ile 13030 mg kg-1 arasında olup, ortalama değer ise 8086 mg kg-1 olarak belirlenmiştir. Kalsiyum konsantrasyonları bakımından hem yüzey hem de yüzey altı topraklarının % 14’ ü yüksek (2863-6108 mg kg-1), % 86’ sı ise çok yüksek sınıfına girmiştir (Anonim, 1980).

4.1.10. Toprakların bitkiye yarayışlı demir, çinko, mangan ve bakır konsantrasyonları

Araştırmaya konu olan toprakların DTPA ile eksrakte edilebilir demir (Fe) konsantrasyonları 0-30 cm derinliğinde 0,21 ile 30,7 mg kg-1

arasında değişmekte ortalama değer ise 10,7 olarak belirlenmiştir. 30-60 cm derinliğinde ise bu değerler 2,72-33,4 arasında olup ortalama 12,0 mg kg-1 olmuştur. Toprakların Fe konsantrasyonları Lindsay ve Norwell (1978)’ e göre değerlendirdiğimizde 0-30 cm derinliğindeki toprakların % 4’ ü noksan (< 2,25 mg kg-1), % 7’ si kritik (2,5-4,5

mg kg-1) ve % 89’ u ise yeterli (> 4,5 mg kg-1), 30-60 cm derinliğinde ise toprakların % 4’ ü kritik seviyede buna karşın % 96’ sı ise yeterli durumda çıkmıştır.

(41)

İncelenen toprakların bitkiye yarayışlı çinko (Zn) konsantrasyonları ise 0-30 cm derinliğinde 0,01 ile 3,67 mg kg-1

arasında çıkmış, ortalama değer ise 0,95 mg kg-1 olmuştur. Toprakların 30-60 cm derinliğindeki Zn konsantrasyonları ise 0,13 ile 4,34 mg kg-1 arasında olup ortalama değer ise 1,0 mg kg-1 olmuştur. Araştırmaya konu olan toprakların Zn konsantrasyonlarının yeterlilikleri bakımından incelediğimizde bu durum 0-30 cm derinliğindeki toprakların % 29’ u noksan (< 0,5 mg kg-1), % 35’ i kritik (0,5-1,0 mg kg-1) ve % 36’ sı ise yeterli durumda çıkmıştır. Toprakların 30-60 cm derinliğindeki yeterlilik durumlarına baktığımızda ise % 32’ si noksan, % 36’ sı kritik ve % 32’ si ise yeterli çıkmıştır (Lindsay ve Norwell, 1978). Elde edilen bulgulara baktığımızda Niksar ilçesi ve ilçeye bağlı beldelerin hem yüzey hem de yüzey altı topraklarının yaklaşık % 60’ ında Zn ile ilgili problemin olduğu görülmektedir.

İncelenen toprakların bitkiye yarayışlı mangan (Mn) konsantrasyonları 0-30 cm derinliğinde 4,55-32,5 mg kg-1

arasında değişmekte olup ortalama değer ise 16,6 mg kg-1 olmuş, bu toprakların 30-60 cm derinlindeki Mn konsantrasyonları ise 8,76-30,8 mg kg-1 arasında olup ortalama değer ise 18,2 mg kg-1 olmuştur. Araştırmaya konu olan toprakların bitkiye yarayışlı Mangan (Mn) konsantrasyonları bakımından hem yüzey hemde yüzey altı toprakların tamamı yeterli (> 1,0 mg kg-1) grupta olduğu belirlenmiştir

(Lindsay ve Norwell, 1978).

Toprakların bitkiye yarayışlı bakır (Cu) konsantrasyonları ise 0-30 cm derinliğinde 0,40-5,80 mg kg-1, 30-60 cm derinliğinde ise 0,22-6,69 mg kg-1 arasında belirlenmiş bu katmanların ortalama Cu konsantrasyonları ise sırasıyla 2,54 mg kg-1

ve 2,67 mg kg-1 olarak belirlenmiştir. Toprakların Cu konsantrasyonları Lindsay ve Norwell (1978)’ e göre değerlendirdiğimizde hem yüzey hem de yüzey altı katmanların % 100’ ünde yeterli (> 0,2 mg kg-1) sınıfa girdiği belirlenmiştir.

(42)

Çizelge 4.1. Ceviz bahçelerine ait toprakların bazı fiziksel ve kimyasal özellikleri Bahçe

No:

Derinlik Tekstür Sınıfı pH Tuz Kireç Organik Mad. P K Mg Ca Fe Zn Mn Cu

(cm) (mmhos/cm) (%) (%) (mg kg-1) 1 0-30 Killi Tın 8,4 0,16 6,8 2,51 7,94 668 582 7510 1,59 1,42 16,3 1,88 30-60 Siltli Killi Tın 8,4 0,15 6,0 1,71 10,2 591 584 7642 14,6 1,75 30,8 2,46 2 0-30 Siltli Killi Tın 7,9 0,14 1,4 2,11 3,45 407 704 5688 10,8 0,49 17,5 2,36 30-60 Siltli Killi Tın 8,0 0,13 1,8 1,27 1,81 310 726 5504 10,1 0,51 18,2 2,37 3 0-30 Siltli Tın 8,1 0,10 2,6 1,62 3,83 387 495 6410 7,02 0,59 19,5 1,11 30-60 Siltli Killi Tın 8,4 0,11 3,2 1,43 0,76 214 420 6831 6,38 0,43 21,5 1,41 4 0-30 Siltli Tın 8,0 0,15 5,0 1,47 8,02 290 345 4965 6,71 1,53 8,8 0,93 30-60 Siltli Tın 8,2 0,14 6,6 0,72 3,90 184 429 5079 7,11 0,89 11,2 0,91 5 0-30 Siltli Killi Tın 8,2 0,12 1,8 1,50 2,27 201 408 4875 6,88 1,69 23,5 0,87 30-60 Siltli Killi Tın 7,9 0,16 1,6 1,15 1,20 90 506 4834 7,46 0,65 24,6 0,65 6 0-30 Siltli Killi Tın 8,4 0,13 6,9 3,10 8,02 926 407 9459 4,40 1,02 13,7 2,44 30-60 Siltli Killi Tın 8,2 0,16 6,7 2,17 3,33 185 120 4424 4,63 0,23 10,0 1,68 7 0-30 Siltli Killi Tın 8,3 0,16 13,5 2,40 5,52 681 534 7008 8,41 1,81 13,6 1,81 30-60 Siltli Killi Tın 8,4 0,12 11,7 0,90 1,62 246 456 6756 7,33 0,81 16,0 1,61 8 0-30 Siltli Killi Tın 7,6 0,19 1,2 2,96 1,01 105 473 6012 23,8 0,94 32,5 2,47 30-60 Killi 7,9 0,13 1,2 1,17 1,62 98 538 6207 15,4 0,64 29,3 1,78 9 0-30 Killi 8,2 0,33 6,0 4,49 20,6 1193 502 5563 4,37 2,29 19,1 1,31 30-60 Killi Tın 8,6 0,17 9,9 2,72 9,81 728 435 6158 6,44 1,03 23,3 1,27 10 0-30 Killi 8,0 0,18 9,9 2,99 8,65 550 353 8193 6,66 1,54 18,8 2,24 30-60 Siltli Killi Tın 8,0 0,21 10,7 2,29 2,11 282 352 8385 5,39 0,70 16,0 1,90 11 0-30 Killi Tın 8,2 0,14 10,1 2,16 0,50 98 236 6924 8,71 0,47 15,5 1,17 30-60 Killi 8,6 0,20 42,3 2,10 0,91 207 740 7086 5,02 0,13 15,1 3,09

(43)

Çizelge4.1.Ceviz bahçelerine ait toprakların bazı fiziksel ve kimyasal özellikleri (devam) Bahçe

No:

Derinlik Tekstür

Sınıfı pH Tuz Kireç Organik Mad. P K Mg Ca Fe Zn Mn Cu

(cm) (mmhos/cm) (%) (%) (mg kg-1) 12 0-30 Killi Tın 8,0 0,19 2,8 3,34 3,37 219 412 7613 5,29 0,70 29,4 1,69 30-60 Siltli Killi Tın 8,2 0,11 3,0 1,73 5,43 231 383 7131 6,14 0,92 29,2 2,16 13 0-30 Siltli Killi Tın 8,1 0,16 22,6 1,28 1,68 107 483 11440 0,21 0,24 13,2 0,62 30-60 Siltli Tın 8,2 0,17 25,6 0,70 0,70 18 370 11450 2,72 0,20 10,9 0,22 14 0-30 Siltli Killi Tın 8,0 0,18 5,4 2,17 1,37 389 465 6360 9,13 1,01 25,0 2,24 30-60 Siltli Killi Tın 8,1 0,18 5,8 2,58 2,59 395 654 8138 8,00 0,36 17,4 1,89 15 0-30 Killi 8,2 0,12 8,9 1,81 1,28 299 655 7612 4,05 0,60 17,4 1,63 30-60 Killi Tın 8,4 0,13 12,1 1,15 1,24 220 747 8098 3,67 0,65 14,3 1,51 16 0-30 Siltli Killi Tın 8,2 0,11 2,4 1,90 3,36 165 527 5355 5,77 1,35 19,8 2,13 30-60 Siltli Killi Tın 8,2 0,12 1,8 1,34 1,83 128 554 6244 10,0 0,60 22,4 1,50 17 0-30 Killi Tın 8,0 0,18 11,9 3,22 0,85 256 490 9386 8,85 0,47 24,8 1,55 30-60 Siltli Tın 8,6 0,11 9,7 1,49 3,83 133 335 8686 12,0 0,74 14,9 1,17 18 0-30 Siltli Killi Tın 8,4 0,11 5,0 2,44 1,75 448 620 8915 7,54 0,19 6,2 0,63 30-60 Siltli Killi Tın 8,4 0,08 1,2 1,51 1,71 82 784 5775 16,4 0,35 16,6 3,41 19 0-30 Siltli Killi Tın 8,3 0,10 11,9 0,52 0,88 131 444 9665 9,64 0,01 13,3 2,77 30-60 Siltli Tın 8,2 0,14 11,9 0,87 0,99 129 493 10220 7,00 0,25 9,4 0,48 20 0-30 Killi 8,0 0,16 8,5 1,69 0,90 144 535 7781 5,10 0,83 6,9 0,40 30-60 Siltli Tın 8,1 0,17 7,5 1,27 1,92 183 601 7813 7,34 0,67 10,6 1,40 21 0-30 Siltli Kil 8,2 0,14 7,0 2,62 4,08 320 631 8504 8,53 0,69 13,7 1,48 30-60 Siltli Killi Tın 8,1 0,15 5,8 1,32 1,90 203 608 8457 13,7 1,76 15,4 1,95 22 0-30 Killi Tın 8,2 0,14 3,6 2,09 1,64 625 931 8973 11,6 3,67 11,9 1,27 30-60 Killi Tın 8,5 0,18 9,3 3,93 3,68 190 654 7126 10,4 1,03 19,7 4,74 23 0-30 Siltli Killi Tın 8,5 0,10 4,2 1,86 1,01 233 864 7358 11,2 0,42 17,7 4,06 30-60 Siltli Killi Tın 8,2 0,14 7,3 0,90 0,74 94 751 8580 8,03 0,42 15,7 4,01

Referanslar

Benzer Belgeler

Çizelgeler incelendiğinde; gerek teorik, gerekse deneysel verilere göre yapılan termoekonomik analizde, ısı pompasının kondenserinden soğutma suyuna aktarılan birim

Yapay indikatörler metil oranj, turnusol ve fenolftaleindir...

Dokuzuncu bölümde (“The CUP Consolidates Its Revolution”, s. 279-288) “hürriyet”in ilan›ndan sonra Jön Türlerin, ‹ttihad ve Terak- ki Cemiyeti’ni “devletin ruhu”

Rektum kanserlerinin evrelemesinde EUS’in tan›sal do¤ruluk oran› T evrelemesi için %75-92 olup; %22 oran›nda oldu¤un- dan daha ileri evreleme söz konusudur (43).. Özofagus

They found that patients displayed a markedly diverging pattern of brain activation during performance compared with healthy controls in that the patient group showed

Kalite Okullarını yaratmaya çalışan okul yöneticileri yeni kalite eğitimi paradigmasında dört temel prensip konusunda birleşmiş dürümdalar.. Müşteri

Bu çalışmada; araştırma kapsamına giren öğrencilerin içten ya da dıştan denetimli olup olmadıklarının belirlenmesi için çocuklar için Novvicki - Strick-

Çalışmada elde edilen verilere uygulanan faktör analizi neticesinde, eWOM arama motivasyonları bilgi arama/sosyal oryantasyon, topluluk üyeliği ve mükafat; eWOM