• Sonuç bulunamadı

Azerbaycan türkçesinin söz varlığının Türkiye türkçesi ile karşılaştırılması

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Azerbaycan türkçesinin söz varlığının Türkiye türkçesi ile karşılaştırılması"

Copied!
378
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

AZERBAYCAN TÜRKÇESİNİN SÖZ VARLIĞININ TÜRKİYE TÜRKÇESİ İLE KARŞILAŞTIRILMASI

Pamukkale Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü

Azerbaycan Türkçesinin Söz Varlığının Türkiye Türkçesi ile Karşılaştırılması Türk Dili ve Edebiyatı Anabilim Dalı

Yeni Türk Dili Programı

Günsel BARIŞ

Danışman: Prof. Dr. Ceyhun Vedat UYĞUR

Ekim 2016 DENİZLİ

(2)
(3)
(4)

I ÖN SÖZ

Bu çalışma Türkiye ve Azerbaycan Türkçelerinin söz varlıkları açısından karşılaştırılmasına yönelik yapılmıştır.

Türk halklarının eski ve zengin tarihinin devamı olarak Asya'nın ve Avrupa'nın büyük bir bölümünde çeşitli coğrafi şartlarda çağdaş Türk halkları ve onların dilleri şekillenmiştir. Türk lehçelerinin yapı bakımından birbirlerine çok yakın olmaları, onları başka dillerden ayıran önemli bir özelliktir. Aynı kökenden gelen bu lehçelerin ses sisteminde, söz diziminde ve dil bilgisi yapısında ortaklık dikkat çekici biçimde çoktur. Bu düşünce temelinde söz varlığı üzerinde durmak istedik.

Bu amaçla çalışmamızın Birinci Bölümünde Azerbaycan ve Türkiye Türkçelerinin çağdaş yazı dillerini ve ağızlarını kapsayacak bir çalışma ile her iki lehçedeki ortaklıklar tespit edilmiş; İkinci Bölümde bu ortaklıkların dışında kalan kelimelerin bir listesi verilmiştir.

Çalışmamızın Üçüncü Bölümünde her iki lehçedeki “yalancı eş değerler” tespit edilmiştir. Yalancı eş değer niteliği taşıyan kelimelerin yanına bir yıldız işareti (*) konulmuştur.

Tezin Sonuç Bölümünde, referans aldığımız Karşılaştırmalı Türk Lehçeleri Sözlüğü temelinde her iki lehçenin karşılaştırılması sonucu ortaya çıkan sayısal istatistikler verilmiştir.

Azerbaycan ve Türkiye Türkçesinde ortak kelimelerin kullanılması, hem bu iki lehçenin kökeninin (Oğuz grubu) aynı olması hem de birbirlerinden ayrıldıktan sonra farklı dönemlerde birbirlerini etkilemeye devam etmesi sebebiyledir. Bundan dolayı sadece basılı sözlükler değil güncel kelimeleri kapsayan internet kaynakları da çalışmamızda kullanılmıştır. Bu çalışma esnasında verdiği destek ve gösterdiği anlayıştan dolayı danışman hocam Prof. Dr. Ceyhun Vedat UYĞUR'a ve yardımlarını esirgemeyen Azerbaycanlı arkadaşım Kamil-Vüsal PAŞAYEV'e teşekkürlerimi bildirmek isterim.

(5)

II ÖZET

Azerbaycan Türkçesinin Söz Varlığının Türkiye Türkçesi ile Karşılaştırılması BARIŞ, Günsel

Yüksek Lisans Tezi

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI ABD Yeni Türk Dili Programı

Tez Yöneticisi: Prof. Dr. Ceyhun Vedat UYĞUR Ekim 2016, 368 Sayfa

Azerbaycan Türkçesi ve Türkiye Türkçesi Türk lehçeleri arasında birbirine en yakın lehçelerdendir. Bu çalışmada iki lehçenin söz varlıklarındaki ortaklıklar ve farklılıklar tespit edilmeye çalışılmıştır. Çalışmamızın temel referansı Karşılaştırmalı Türk Lehçeleri Sözlüğü olmuştur. Karşılaştırmalı Türk Lehçeleri Sözlüğü ortaklıkları göstermek maksadıyla hazırlanmış bir sözlük değildir. Bu sebeple çalışmamızda ortaklıkları tespit edebilmek için diğer basılı ve çevrimiçi sözlükleri de kullandık. Bunlardan Eş ve Yakın Anlamlı Kelimeler Sözlüğü, Azerbaycan Dilinin Diyalektoloji Sözlüğü, Türkiye Türkçesi Derleme Sözlüğü, en başta yararlandığımız sözlüklerdendir. Her iki lehçenin ağızlarındaki ortak kelimeleri de çalışmamıza dâhil ettik. Bu kapsamda 7387 kelime tek tek ele alınmıştır. Ayrıca söz konusu 7387 adet kelimenin içinde

karşımıza çıkan yalancı eşdeğerler de tespit edilmiştir. Sonuç olarak Oğuz grubu içinde

yer alan Türkiye Türkçesi ve Azerbaycan Türkçesinde ortak kelimelerin azımsanmayacak derecede çok olduğu neticesine ulaşılmıştır.

Anahtar Kelimeler: Azerbaycan Türkçesi, Türkiye Türkçesi, Oğuz grubu, sözcük bilimi, söz varlığı

(6)

III ABSTRACT

Comparison of Azerbaijani Turkish and Turkey Turkish vocabulary BARIŞ, Günsel

Master Thesis

Turkish Language and Literature Department Modern Turkish Language Programme Adviser of Thesis: Prof. Dr. Ceyhun Vedat UYĞUR

October 2016, 368 Pages

Azerbaijani and Turkish are from the closest dialects among Turkic dialects. In this work, the common and different words were tried to be determined. Our main reference had become Comparative Dictionary of the Turkic Dialects. The Comparative Dictionary of the Turkic Dialects were not prepared in order to determine the common words, so we used the other printed and online dictionaries in order to determine the commonalities. We added the dialectical words to our work. We used initially the Dictionary of Synonymous and Near-synonymous Words, the Dialectal Dictionary of Azerbaijani Language, the Compilation Dictionary of Turkey Turkish among them. We added the common words in both dialects to our work. We approached 7387 words one by one. Additionally we detected the false friends which we met in those 7387 words. As a result, it is concluded that Turkey Turkish and Azerbaijani Turkish which are placed in Oguz branch have many common words to no less a degree.

Key Words: Azerbaijani Turkish, Turkey Turkish, Oguz branch, lexicology, vocabulary

(7)

IV İÇİNDEKİLER ÖN SÖZ ... I ÖZET ... II ABSTRACT ... III İÇİNDEKİLER ... IV KISALTMALAR ... V GİRİŞ ... 1 1. KELİMELERİN KARŞILAŞTIRILMASI ... 8 2. FARKLI KELİMELER ... 352

3. YALANCI EŞ DEĞERLER ... 357

SONUÇ ... 363

KAYNAKLAR ... 365

(8)

V KISALTMALAR

Eser Kısaltmaları

ADDL Azərbaycan Dilinin Diyaletoloji Lüğəti

ADİL Azərbaycan Dilinin İzahlı Lüğəti

ADSL Azərbaycan Dilinin Sinonimlər Lüğəti

DS Derleme Sözlüğü

EYS Eş ve Yakın Anlamlı Kelimeler Sözlüğü

KAEAFS Klassik Azərbaycan Ədəbiyyatında İşlənən Ərəb və Fars Sözləri Lüğəti

KTLS Karşılaştırmalı Türk Lehçeleri Sözlüğü

LEX A Lexicon, English and Turkish

SM Sinonimler.ml

TS Tarama Sözlüğü

YEYS Yeni Eş ve Yakın Anlamlı Kelimeler Sözlüğü

Diğer Kısaltmalar

TT. Türkiye Türkçesi

(9)

VI Azerbaycan Türkçesi Alfabesi

Azerbaycan Alfabesi Ses Karşılığı A a A a B b B b C c C c Ç ç Ç ç D d D d E e E e (kapalı e) Ə ə Ä ä (açık e) F f F f G g G g Ğ ğ Ğ ğ (kalın ğ) H h H h Xx H̬ h̬ (hırıltılı h) X’ x’ Alfabede yoktur. /yh/ sesini göstermek üzere kullanılmıştır. I ı I ı İ i İ i J j J j K k K k Q q Ġ ġ (kalın g) L l L l M m M m N n N n O o O o Ö ö Ö ö P p P p R r R r S s S s Ş ş Ş ş T t T t U u U u Ü ü Ü ü

(10)

VII

V v V v

Y y Y y

(11)

1 GİRİŞ

Yöntem

Çalışma Karşılaştırmalı Türk Lehçeleri Sözlüğündeki (TDK Yay. 1992) 7387 Türkiye Türkçesi kelimenin Azerbaycan Türkçesi karşılıkları üzerine yapılmıştır. Farklı sözlükler kullanılarak madde başı olan Türkiye Türkçesindeki kelimeler Azerbaycan Türkçesinin sözlüklerinde, bunlara karşılık olarak verilen Azerbaycan Türkçesindeki kelimeler ise Türkiye Türkçesinin sözlüklerinde aranmış ve bu şekilde hangi kelimelerin ortak, hangi kelimelerin farklı olduğu tespit edilmeye çalışılmıştır.

Karşılaştırmalı Türk Lehçeleri Sözlüğünde Azerbaycan Türkçesinin ve Türkiye Türkçesinin imlasında kullanılan özel işaretler yerine kelimelerin bugünkü imlaları esas alınmıştır.

Söz Varlığı

Dilin temel birimlerinden biri sözcüktür. Bir dilin bütün sözcükleri o dilin söz varlığını oluşturur. Bir milletin çeşitli kavramları ifade etmede diğer milletlere göre gösterdiği farklılıklar o milletin hayatında hangi kavramın hangi derecede önemli olduğunun göstergesi olabilir. Hatta bazen bir milletin farklı coğrafyalarda yaşayan fertleri için de kavramların önem derecesinde farklılıklar olabilir. Mesela İstanbul'da yaşayan bir vatandaş koyunun yavrusunu sadece “kuzu” kelimesi ile ifade ederken Anadolu'da hayvancılığın yaygın olduğu bölgelerde yaşayan bir vatandaş bir yaşındaki kuzu için “toklu”, iki-üç yaşına gelmiş erkek koyun için “öveç” gibi kelimeler kullanabilir. İstanbul ile Anadolu arasında bu tür farklılıkların olduğunu göz önünde bulundurduğumuzda Azerbaycan ve Türkiye gibi iki farklı ülkenin vatandaşlarının farklı siyasi ve kültürel etkiler altında birbirlerinden farklı kelimeleri ve ekleri kullanmaları şaşırtıcı değildir. Ancak kitle iletişim araçlarının insanların cebine kadar girdiği günümüzde bu farklılıkların azalmakta olduğu görülmektedir.

Prof. Dr. Ahmet Bican Ercilasun (1999) "Tarihten Geleceğe Türk Dili" başlıklı makalesinde "Bütün bu temas ve faaliyetlerin sonuçlarını önümüzdeki yıllarda görebiliriz. Türk televizyonlarını izleyen Azerbaycanlı çocuklar daha şimdiden Türkiye Türkçesindeki farklı kelimeleri tanımaya ve hatta kullanmaya başlamışlardır. Samalyot yerine uçak kelimesi

(12)

2 pek çok Türk topluluğuna ulaşmıştır. Türkiye Türkleri de artık orun (yer), kıyın (zor), çalar (nüans), kayıtmak (geri dönmek), aylanmak (çevresinde dönmek), uçraşmak (karşılaşmak), tapmak (bulmak) gibi kelimeleri tanımaya başlamalıdırlar. (...) 20 yıl sonra Türkiye Türkçesi, Türk dünyasındaki pek çok aydın tarafından bilinen ve Türkler arası plâtformlarda kullanılan bir iletişim dili olacaktır. Bu süre içinde Birleşmiş Milletlerce kabul edilmiş olması da muhtemeldir. Türk dünyasının bazı genç aydınları az da olsa makale, şiir, hikâye ve kitaplarını Türkiye Türkçesiyle yazmaya başlayacaklardır. Onların, bizim yazı dilimizle yazdıkları eserlerde kendi lehçelerine ait bazı kelimeler, hatta fonetik ve morfolojik özellikler bulunabilecektir. Böylece bizler de o lehçelerden küçük tatlar almaya başlayacağız. Şüphesiz Türkiye Türklerinden yetişmiş bazı şair ve yazarlar da eserlerine Türk lehçelerinden kelimeler ve bazı özellikler serpiştireceklerdir. Bu, hem Türkiye Türkçesinin kendi kaynaklarından beslenerek zenginleşmesine, hem de yeni tatlarla çeşitlenmesine yol açacaktır." demiştir. Onun saymış olduğu kelimelerden birçoğu Türkiye Türkçesinin sözlüklerine girmeye başlamıştır. Ercilasun’un 1999 yılında Türkiye Türkçesi hakkında söylediklerinin 20 yıl dolmadan gerçekleşmeye başladığını görebiliyoruz.

Sözcük Bilimi

Söz varlığını inceleyen bilim dalına sözcük bilimi veya leksikoloji adı verilmektedir. TDK Güncel Türkçe Sözlükte sözcük bilimi “Bir dilin söz varlığını oluşturan birimleri ve bu birimlerin yapılarını ve anlamlarını, birbirleriyle ilişkilerini, zaman içinde yaşadığı değişim ve gelişmeleri araştıran dil bilimi dalı, leksikoloji” şeklinde tanımlanmıştır. Sözcük bilimi, kelimeleri inceleyen diğer bilim dallarından farklı olarak kelimenin dildeki bütün kelimeler arasındaki konumunu ve işlevini, köken gruplarına göre türlerini, kullanım alanlarına göre türlerini, anlam gruplarına göre türlerini, vs. inceler.

Tarih boyunca kendi dillerini konuşan toplumlar tarafından, kelimelere daima çok önem verilmiş, onun içerdiği anlamdan ve önemden çok bahsedilmiştir. Yunus Emre'nin meşhur "Söz ola kese savaşı/ Söz ola kestire başı" dizelerinde ve halk arasında sık kullanılan "Söz ağızdan bir kere çıkar" gibi pek çok atasözünde kelimelerin gücünden, ölçülü ve doğru sözler söylemenin öneminden bahsedilmektedir.

“Sözcükbilim yakın zamana kadar genellikle dilin söz varlığına, söz hazinesine eğilen ve dildeki öğelerin özellikle biçimbilgisi açısından niteliklerini, kökenlerini, tarihsel gelişmelerini, kısacası, başlarından geçenleri inceleyen bilim olarak tanımlanıyordu. Son

(13)

3 yıllarda bu dalda da yeni gelişmeler olmuş, yapısalcılık akımının yankısı olan toplumsal sözcükbilim adlı yeni bir inceleme alanı ve yöntemi ortaya çıkmıştır.” (Aksan, 2007: 31)

Azerbaycan ve Türkiye Türkçelerinin Söz Varlıkları Üzerine Çalışmalar

Şimdiye kadar Azerbaycan ve Türkiye Türkçelerinin söz varlıklarını karşılaştırmaya yönelik birçok çalışma yapılmıştır. Bu çalışmalardan bazıları yalnız bu iki lehçe ile sınırlı olmayıp Oğuz grubu lehçelerinin veya Karşılaştırmalı Türk Lehçeleri Sözlüğü örneğinde olduğu gibi farklı gruplardaki lehçelerin söz varlıkları üzerine yapılmıştır.

Lisansüstü tezleri:

Abid, S., (2006). Türkiye Türkçesi ile Azerbaycan Türkçesinde Fiillerin Anlam Açısından Çeşitlenmesi, (yüksek lisans tezi), Ankara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Ankara.

Ayaz, E.S., (2011). Eş Anlamlılığın Bilimsel Temelleri ve Türkiye Türkçesi ile Azerbaycan Türkçesindeki Eş Anlamlıların Karşılaştırılması, (yüksek lisans tezi), Kafkas Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Kars.

Bilge, U., (2003). Türkiye Türkçesi ve Azerbaycan Türkçesindeki Benzer Deyimlerin Karşılıklı Görünümü, (yüksek lisans tezi), Osmangazi Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Eskişehir.

Göbütoğlu, İ., (1995). Türkiye ve Azerbaycan Türkçesinde Fiillerin Karşılaştırmalı Anlam Gelişmeleri, (yüksek lisans tezi), Selçuk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Konya.

Karademir, S., (2011). Güneybatı Oğuz Grubu Lehçelerinde Yer Alan Vokal Köklü Kelimelerin Sınıflandırılması, (yüksek lisans tezi), Ordu Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Ordu.

Muradov, N., (2003). Türkiye Türkçesi ve Azerbaycan Türkçesinde Çok Anlamlılık ve Eş Seslilik, (doktora tezi), Ege Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, İzmir.

Perilioğlu, E., (2006). Türkiye Türkçesi ile Azeri Türkçesindeki Ortak Kelimelerde Anlam Değişmeleri, (yüksek lisans tezi), Fırat Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Elazığ.

Ertuğ, S., (2007). Oğuz Grubu Türk Lehçelerindeki Hareket Fiillerinde Yalancı Eşdeğerlikler, (yüksek lisans tezi), Ondokuzmayıs Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Samsun.

Tahiroğlu, B. T., (2003). Türkiye Türkçesi ve Azerbaycan Türkçesinde Sıfatların Anlam Açısından Karşılaştırılması (2 cilt), (yüksek lisans tezi), Çukurova Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Adana.

Yıldız, N. T., (2000). Azerbaycan Türkçesindeki Yabancı Sözcüklerin Türkiye Türkçesindekilerle Karşılaştırılması, (doktora tezi), Trakya Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Edirne.

(14)

4 Yılmaz, F., (2003). Türkiye ve Azerbaycan Türkçesinde Bazı Organ Adları ve Kullanım Alanları (bir karşılaştırma), (yüksek lisans tezi), Atatürk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Erzurum.

Sözlükler:

Ercilâsun, A. B., vd., (1991). Karşılaştırmalı Türk Lehçeleri Sözlüğü, Kültür Bakanlığı Yayınları, Ankara.

Altaylı, A. ve Altaylı Y., (2006). Azerbaycan-Türkiye Türkçesi Ortak Kelimeler Sözlüğü, Tiydem Yayıncılık, Ankara.

Kitaplar:

Erdem, M., (2009). Modern Oğuz Türkçesi Söz Varlığı Türkiye, Azerbaycan ve Türkmen Standart Türleri Esasında, Grafiker Yayınları, Ankara.

Makaleler:

Direkci, B. ve Gülmez M., (2012). “Güney Azerbaycan Türkçesi ve Türkiye Türkçesi Arasındaki Yalancı Eş Değerler“, Türkiyat Araştırmaları Dergisi Sayı 32, s. 133-154.

Karaca, O. S., (2011). “Çağdaş Türk Lehçelerinin Söz Varlığındaki Ortaklığa Karşılaştırmalı Bir Bakış”, Turkish Studies - International Periodical For The Languages, Literature and History of Turkish or Turkic Volume 6/1 Winter 2011, s. 1379-1390.

Karaman, E., (2007). “Bağımsızlık Sonrasında Türkiye Türkçesinden Azeri Türkçesine Geçen Kelimeler”, Journal of Academic Studies 9 (33), s. 178-201.

Savaş, S. ve Qurbanov, E., (2010). “Türkiye Türkçesi ile Azerbaycan Türkçesinde Farklı Anlamlarda Kullanılan Sesteş Kelimelerin Tasnifi“, Journal of Qafqaz University no 30, s. 110-117.

Yalçın, S. K., (2012). “Elazığ Ağzında Görülen İkilemelerin Köken, Yapı ve Anlam Bakımından Azerbaycan Türkçesinde İkilemelerle Karşılaştırılması“, Filologiya Meseleleri vol 1., s. 326-345.

Bildiriler:

Elcan, A., (2010). “Bir Karşılıklı Anlaşılabilirlik Problemi: Türkiye Türkçesi ile Azerbaycan Türkçesi Arasında Yalancı Eş Değer Kelimeler“, III. Uluslararası Türk Dili ve Edebiyatı Öğrenci Kongresi.

Referans aldığımız Karşılaştırmalı Türk Lehçeleri Sözlüğü, ortaklıkları tespit etmek maksadıyla hazırlanmış bir sözlük olmadığından Azərbaycan Dilinin İzahlı Lüğətindeki anlamlarına bakınca Türkiye Türkçesi ile ortak olduğu anlaşılan şu sözcüklerin Türkiye Türkçesinde benzer telaffuzlu maddelerin karşılığı olarak verilmediği görülmektedir: ağ,

(15)

5 ağırbaşlı, alaca, anaxtar, arxadaş, aşı, ata, avizə, baba, bağlı, baha, bahalı, balon, basqı, batı, baxçıvan, bəddua, bəkçi, belə, bənək, bəstə, birinc, bişkin, caddə, çağlayan, çanaq, çap, çatal, çəlik, çevrə, çilə, çınqırıq, çocuq, dadlı, dairə, dal, dayanıqlı, deleqat, dəng, dərəcə, dəstək, dəsti, dəxi, dilsiz, divan, dörd, duraq, duş, duyğu, dürlü, düstur, düyün, düzüm, əbəveyn, əfəndi, əfyun, əlac, əlbəsə, ər, ərik, əsən, əsgəri, əsil, eş, əş, əşirət, əvət, əyar, eyi, əza, fahişə, fəci, genə, gerçəkdən, gərdənlik, gəz, gicik, gidi, gövdə, güc, gül, güney, güz, haqq, haydı, holl, icazət, idarə, iktifa, ilahi, ilkindi, ipoteka, islaq, islıq, isti, istiqrar, işarət, iştə, kafi, kalım, kanape, keçən, kələbək, kəndi, köy, köylü, kredit, kristal, lastik, lətifə, nargilə, nazik, nədən, nəfər, nəzərən, ninni, not, oda, olay, ova, oyun, ödül, ödünc, öfkə, ökcə, öksüz, öncə, öndər, örnək, ötəki, övsaf, öylə, öyrənci, özgün, papış, para, payə, pədər, pərvanə, peydərpey, qağa, qaliba, qalpaq, qardaş, qarı, qatı, qəlp, qənəpə, qərabət, qərib, qəsdən, qəsvət, qəti, qır, qırlanğıc, qissə, qiyas, qızıl, qoca, qol, qolay, qovan, qurşun, qurşun, quruluş, qutlu, quyruq, quzey, qürə, rəfaqət, riçal, risk, sabah, sabiq, sair, sakin, salı, say, sayğı, səfhə, sənə, sərab, sərih, səssiz, sifət, siləcək, sinək, sinir, sinirli, sıra, sis, sivil, sorğu, susqun, sürək, sürgü, şərid, şəşəə, şirin, şırınqa, talib, tanıq, taslaq, təbii, təbir, təklik, tel, tərəkə, təsvib, tətil, torta, törəmə, transfer, tunc, türkü, ur, uyqu, validə, vəkalət, vəsət, vəsilə, vida, vişnə, vüquat, vüzuh, xariciyyə, xırçın, xırsız, xislət, xışırtı, xoca, xoy, yaldız, yapı, yaradılış, yarın, yasa, yaxa, yelgə, yelqovan, yengəc, yetərlik, yetişkən, yıxıcı, yörə, yurd, yurddaş, zəxirə, zift, zil, zində, ziraət, zor, zövc.

Yani Karşılaştırmalı Türk Lehçeleri Sözlüğü’nün asıl amacı, “ortaklıkları tespit etmek” olmadığından, yukarıdaki gibi bir sonucun çıkması doğal kabul edilmelidir.

Yukarıda belirtilen çalışmalardan Azerbaycan-Türkiye Türkçesi Ortak Kelimeler Sözlüğünü de kaynak olarak kullanmayı düşündük. Ancak yalnızca Karşılaştırmalı Türk Lehçeleri Sözlüğüne bakıldığında bile ortak olduğu görülen şu kelimeleri kapsamadığını görünce bundan vazgeçtik: adam, afərin, agent, ağa, ağrı, alagöz, alaqaranlıq, alça, alçaq könüllü, alçaq könüllülük, alışqan, anqar, azad, bal, baldız, bars, bazar ertəsi, bazarlıq, bəkməz, beynamaz, bioqrafiya, bitişmək, buğ, buxov, bünyə, bürünc, cələb, cənabət, cəng, ceyran, cinayət, cünb, cünbüş, çarşı, çəyirtkə, çığ, çığnamaq, çirkab, çıtırdamaq, çiyələk, çiynəmək, dalğıc, damcı, damcılamaq, danlamaq, dartmaq, dayça, daz, dəf etmək, dəf ol, dəf, dəfə, dəfinə, dəfn etmək, dəftər, dəhliz, dəhşət, dək, dəlalət, dəli, dəlik, dəlilik, dəliqanlı, dəllal, dəlmək, dəm, dəmir, dəmləmək, dəmlənmək, dəmlik, dənə, dəniz, dəqiq, dəqiqə, dərbədər, dərd, dərəcə, dərgah, dərgi, dərhal, dəri, dərin, dərman, dərmək, dərs, dərviş, dərzi,

(16)

6 dəstə, dəvə, dəvəquşu, dəvət, dəyənək, dəyər, dəyərləndirmək, dəyirman, dəyirmi, dəyişik, dəyişkən, dəyişmək, dəymək, dəyyus, dəzgah, döş, durulamaq, duyğulanmaq, əksi, əlbirlik, elə, ərizə, əsmək, etiqad, fıstıq, formal, frazeologiya, gecəqondu, gəlişmə, gəlişmək, gəm, gənzik, gerçəkləşmə, gərgah, geri qalmaq, görüşmə, götürüm, göz bəbəyi, göz muncuğu, göz qamaşdırmaq, göz qapağı, göz qırpımı, gözətləmək, gözətmək, gücləndirmə, gücsüzlük, hasar, həmşirə, hənuz, hırka, iddialı, ihalə, illallah, imtiyaz, inanc, incələmək, inhisar, irsiyyət, islah evi, islah olmaq, keflənmək, kəklik, kəlpətin, kəndir, kəsər, keyik, kımız, kişi, kitabxana, kombinezon, konus, kopiya, korşalmaq, kozır, köks, könül açmaq, könül almaq, könül vermək, köşə, köynək, kübar, küfr etmək, küknar, lava, ləcivərd, ləğv etmək, lehində, liqa, losyon, lotereya, loxma, lövhə, mabəd, mağazin, mahal, mamur, mane, mazərət, mazı ağacı, mebel, məcazi, medal, məgərsə, məhəlləbi, məhmədçik, mehtərə, məhzur, məişət, mənfəətpərəst, mərcək, mərcimək, mərəzi, mərkəzi, məslək, məsləki, məşəl, məşrutəçilik, metateza, mətbəx, meyit, məzuniyyət, millət vəkili, millətlərarası, milliyətçi, milyard, morq, musiqişünas, mübah, mübhəm, müəyyən, müfəssir, müqəllid, müsadirə, nabatı, nəş, nəysə, nitq, oflamaq, okean, omuz, otaq, ovxalamaq, ögey, ölümlü, öynə, öyümək, pambıq, pencər, pərakəndə, pərgar, peyda olmaq, peyğəmbər, peyk, pişi, qablama, qablamaq, qane, qanıqsamaq, qarşılaşdırmalı, qatılmaq, qəbil, qırov, qırxmaq, qısıntı, qısraq, qışqırtmaq, qiybət, qızılcıq, qoca, qovalamaq, qu quşu, quruş, quşluq, quzğun, qüllə, rels, rütubət, saqın, savaşmaq, seçki, sədrəzəm, sement, səqət, sığıntı, sink, sırıq, sıxı, sıxışıq, sızlamaq, soğulcan, solaxay, sonra, sulaq, suvamaq, suvaq, suvarmaq, sürçmək, sürtük, sxem, şappur-şuppur, şaqramaq, şaşırdıcı, şəftəli, şəhər, şək, şəkilçi, şer, şirə, şorakət, şorba, şücaət, şüşə, tağ, takma, tanrı, taqqa, tasa, tatbiqat, təəssüb, təhqiqat, təkid, təltif, tənbeh, təqaüd, tərpənmək, təsəvvüf, təxrib, təzanə, təziyə, tif, tiğ, tıxmaq, toparlamaq, tost, töhmət, töküntü, turp, turunc, turuncu, tut, tüfeyli, tülbənd, tüpürcək, tüpürük, ucalmaq, ucuzlaşdırma, ufaqlamaq, uzadılmış, uzamaq, üfləmək, ünvan, üzgün, üzüm, üzv, vahiməli, vali, xərac, xərc, xərcləmək, xəyalpərəst, xurafat, yağlı boya, yalan, yalandan, yallah, yasəmən, yaşma, yava, yedək, yeknəsəq, yelpazə, yoğun, yoğunlaşmaq, yonca, yüz il, yüzdə, zaqqum, zənn etmək, zərərinə, zınğırov, zıplamaq.

Kısaca ifade etmek gerekirse, söz konusu her iki sözlük de “ortak” kelimeleri içerme bakımından eksiklikler taşımaktadır. Bu bakımdan biz, TDK ve Dokuz Eylül Üniversitesi iş birliği ile Güncel Türkçe Sözlük esas alınarak hazırlanmış olan çevrimiçi Eş ve Yakın Anlamlı Kelimeler Sözlüğü’nün yanı sıra internet sözlüklerinde bulunan kelimeleri de kapsayan Yeni Eş ve Yakın Anlamlı Kelimeler Sözlüğünü karşılaştırmalarda kullandık. Ayrıca, her iki lehçenin ağız kelimelerini içeren Derleme Sözlüğünü ve Azərbaycan Dilinin Dialektoloji Lüğətini de çalışmamız kapsamına dâhil ettik.

(17)

7 Çalışmamız sonunda her iki Türk lehçesinin ortak kelimelerini, yalancı eş değerlerini çıkardık. Bunlar, tezimizin Sonuç bölümünde ayrıntılı olarak verilmiştir.

(18)

8 1. KELİMELERİN KARŞILAŞTIRILMASI

Bu bölümün hazırlanmasında esas olarak Karşılaştırmalı Türk Lehçeleri Sözlüğü (KTLS); ayrıca Azərbaycan Dilinin Diyaletoloji Lüğəti (ADDL), Azərbaycan Dilinin İzahlı Lüğəti (ADİL), Azərbaycan Dilinin Sinonimlər Lüğəti (ADSL), Derleme Sözlüğü (DS), Eş ve Yakın Anlamlı Kelimeler Sözlüğü (EYS), Yeni Eş ve Yakın Anlamlı Kelimeler Sözlüğü (YEYS) ile Azerbaycan Türkçesi Sinonimler Sözlüğünü içeren http://www.sinonimler.ml (kısaltması SM) sitesinden yararlanılmıştır.

Eski dönemlerden beri süregelen ortaklıkların yanında her iki lehçeyi konuşan topluluklardan insanların ortak Türkçe gayesiyle bilerek ve isteyerek kullandıkları kelimeler veya bir lehçeyi sonradan öğrenenlerin kendi lehçelerinden kelimeleri, alışkanlıkları sebebiyle diğer lehçede de kullanmaları gibi sebeplerle sözlüklere geçmiş ortak kelimeler bu kapsamda ele alınmaya gayret edilmiştir. Daha sonra bunların dışında kalan kelimeler sayılarak farklılıkların oranı hesaplanmaya çalışılmıştır.

Karşılaştırma için kullanılan söz varlığının dayandığı Karşılaştırmalı Türk Lehçeleri Sözlüğü ortaklıkları tespit etmeye dayalı bir sözlük olmadığından çeşitli sözlüklerde bulabildiğimiz bazı ortaklıkları kapsamamaktadır. Bu sebeple her iki lehçedeki sözcükler diğer sözlükler taranarak araştırılmış ve elimizdeki veritabanı bu şekilde genişletilmiştir.

Karşılaştırmalı Türk Lehçeleri Sözlüğünde madde başları Türkiye Türkçesi kelimelerdir. Madde başı kelimeler eş ve yakın anlamlı kelimeleri kapsayan sözlüklerde aranmış, Azerbaycan Türkçesi ile telaffuzu aynı veya yakın olan kelimeler tespit edilmiştir. Aynı metot Türkiye Türkçesindeki kelimelerin Azerbaycan Türkçesinin eş ve yakın anlamlı kelimelerini kapsayan sözlüklerinde aranması şeklinde de uygulanmıştır.

Azerbaycan Türkçesi ve Türkiye Türkçesi, aralarına duvar örülmüş iki ayrı dil gibi değildir. Her iki lehçenin ağızlarında bir diğerinin özelliklerini yansıtan kelimelere rastlamak mümkündür. Bu bakımdan Derleme Sözlüğü ve Azərbaycan Dilinin Dialektoloji Lüğəti gibi sözlükleri de çalışmamızda kullandık. Güncel Türkçe Sözlükte Azerbaycan Türkçesi ile aynı anlamda bulunan ve EYS/YEYS içinde bulunan ağız kelimeleri listeye dâhil edilmemiştir. Örneğin: açar “anahtar”, açgöz “açgözlü”, hayat “avlu”, kızıl “altın”, tanış “aşina, tanıdık”, vb.

Çalışmamız sırasında bazı işlemler için otomasyon yazılımı kullanılmıştır. Karşılaştırmalı Türk Lehçeleri Sözlüğündeki madde başı kelimeler Dokuz Eylül Üniversitesi Doğal Dil İşleme Grubu ile Türk Dil Kurumu tarafından ortaklaşa hazırlanmış Eş ve Yakın Anlamlı Kelimeler Sözlüğü sitesinden veri çekme yöntemi ile otomatik çekilmiştir.

Veritabanı hazırlarken kullandığımız bazı kelime listeleri hem tarafımızdan hem de programlama ile karşılaştırılmıştır. Programlamada karakter dizilerini karşılaştırmak için kullanılan düzenli ifadeler (RegExp) fonksiyonları kullanılarak bazı farklı karakterler eşleştirilmiştir. Örneğin a - ə ve k- q karakterlerinin eşleştirilmesiyle Türkiye Türkçesindeki

(19)

9 müstakil kelimesi ile Azerbaycan Türkçesindeki müstəqil kelimesinin her iki lehçede ortak olduğu yazılımla tespit edilebilmektedir.

abajur: abajur (KTLS)

abartmak: artırmaq (KTLS) abartmak: artırmak (YEYS) artırmaq / abartmaq (SM)

abdest: abdəst (KTLS)

abide: abidə (KTLS)

abla: böyük bacı (KTLS) abla: büyükbacı (YEYS) böyük bacı / abla (SM)

abluka: mühasirə (KTLS) abluka: muhasara (YEYS)

abone: abunə (KTLS)

acayip: əcaib (KTLS)

acele: tələsik, təcili; əcələ (KTLS) acele: tacilî / telesik (YEYS)

telesik: Tez. (-Amasya; -Kars) (DS) əcələ / əcələ (SM)

təcili / əcələ (SM) tələsik / əcələ (SM)

acemi: əcəmi (KTLS)

acı: acı (KTLS)

acıklı: kədərli, qüssəli (KTLS) acıklı: kederli (EYS)

acıklı: gussalı / kederli (YEYS) kədərli / acıqlı (SM)

qüssəli / acıqlı (SM)

acıkmak: acmaq (KTLS) acıkmak: acmak (YEYS) acmaq / acıqmaq (SM)

acılaşmak: acılaşmaq (KTLS)

acımak: acımaq, yazığı gəlmək (KTLS) acımak: yazığı gelmek (YEYS)

yazığı gelmek: Acımak (Elâzığ ve yöresi) (DS)

acımasız: mərhəmətsiz (KTLS) acımasız: merhametsiz (EYS) acımasız: merhametsiz (YEYS) mərhəmətsiz / acımasız (SM)

acıtmak: incitmək, ağrıtmaq (KTLS) acıtmak: ağrıtmak / incitmek (YEYS) ağrıtmaq / acıtmaq (SM)

incitmək / acıtmaq (SM)

(20)

10 aç: ac (KTLS)

açar: açar (KTLS)

açgözlü: acgöz, acgözlü (KTLS) açgözlü: açgöz (EYS)

açgözlü: açgöz (YEYS)

açı: bucaq (KTLS) açı: bucak (YEYS) bucaq / açı (SM)

açık sözlü: açıq sözlü (KTLS)

açık: açıq (KTLS)

açıkgöz: açıqgöz (KTLS)

açıklamak: izah etmək (KTLS) açıklamak: izah etmek (EYS) açıklamak: izah etmek (YEYS) izah etmək / açıqlamaq (SM)

açmak: açmaq (KTLS)

ad: ad, isim (KTLS) ad: isim (EYS) ad: isim (YEYS) ad: isim / ad (ADSL)

ada: ada (KTLS)

adale: əzələ (KTLS)

adalet: ədalət (KTLS)

adam: adam (KTLS)

adamak: nəzir etmək (KTLS) adamak: nezretmek (EYS) adamak: nezretmek (YEYS) nəzir etmək / adamaq (SM)

adaş: adaş (KTLS)

aday: namizəd (KTLS) aday: namzet (EYS) aday: namzet (YEYS) namizəd / aday (SM)

âdet: adət (KTLS)

adi: bayağı (KTLS) adi: bayağı (EYS) adi: bayağı (YEYS) adi: bayağı / adi (ADSL) bayağı / adi (SM)

adım: addım (KTLS)

adımlamak: addımlamaq (KTLS)

adil: adil (KTLS)

(21)

11 adres: unvan (YEYS)

af: əfv (KTLS)

aferin: afərin (KTLS)

afet: afət (KTLS)

affetmek: bağışlamaq, əfv etmək (KTLS)

afiş: afişa (KTLS)

afiyet: afiyət (KTLS)

afyon: tiryək (KTLS) afyon: tiryak (YEYS)

əfyun: is. <lat. «opiom»dan> tiryək. (ADİL) əfyun: ə. tiryək (KAEAFS)

ağ: tor (KTLS) ağ: tor (YEYS) tor / ağ (SM)

ağ: 3. is. tor. (ADİL)

ağa: ağa (KTLS)

ağaç: ağac (KTLS)

ağarmak: ağarmaq (KTLS)

ağıl: ağıl (KTLS)

ağır: ağır (KTLS)

ağırbaşlı: ağır, təmkinli (KTLS) ağırbaşlı: ağır (EYS)

ağırbaşlı: ağır / temkinli (YEYS) ağır / ağırbaşlı (SM)

təmkinli / ağırbaşlı (SM)

ağırbaşlı: sif. dan. Çox ciddi, ağır, təmkinli, vüqarlı. ağırbaşlı adam. (ADİL)

ağırlamak: ağırlamaq (KTLS) ağıt: ağı (KTLS) ağız: ağız (KTLS) ağlamak: ağlamaq (KTLS) ağrı: ağrı (KTLS) ağrımak: ağrımaq (KTLS) ağustos: avgust (KTLS) ahenk: ahəng (KTLS) ahır: axur (KTLS)

ahize: telefon dəstəyi (KTLS) ahize: destek (YEYS)

telefon dəstəyi / axizə (SM)

(22)

12 ahmak: axmaq (KTLS) ahret: axirət (KTLS) aile: ailə (KTLS) ait: aid (KTLS) ajan: agent (KTLS) ajans: agentlik (KTLS) agentlik / ajans (cən.) (SM)

ak: ağ, bəyaz (KTLS) ak: beyaz (YEYS)

akciğer: ağciyər (KTLS)

akıbet: aqibət (KTLS)

akıl: ağıl (KTLS)

akım: cərəyan (KTLS) akım: cereyan (EYS) akım: cereyan (YEYS) akım: cərəyan / axın (ADSL)

akın: axın (KTLS)

aklamak: bəraət qazandırmaq (KTLS) aklamak: beraat kazandırmak (YEYS)

akmak: axmaq (KTLS)

akraba: əqraba, qohum (KTLS) akraba: kohum (YEYS)

kağım: Akraba, hısım. (Köşker -Kırşehir) (DS)

kaham: Akraba, hısım. (İstanbul, Sungurlu -Çorum, Vazıldan Divriği -Sivas, -Yozgat, Çalış Haymana, Elmadağ, Kılıçlar, Kıbrıs -Ankara) (DS)

kahım: Akraba. (Kemaller, Bulgaristan) (DS) akraba: qohum / əqraba (ADSL)

akrep: əqrəb (KTLS) aksak: axsaq (KTLS) aksakal: ağsaqqal (KTLS) aksamak: axsamaq (KTLS) aksetmek: əksetmək (KTLS) aksi: əksi (KTLS) aksırık: asqırıq (KTLS) aksırmak: asqırmaq (KTLS) akşam: axşam (KTLS)

aktarma yapmak: nəqliyyat deyişmək (KTLS)

(23)

13 aktarmak: köçürmək (KTLS)

aktarmak: göçürmek (YEYS)

aktif: fəal, aktiv (KTLS) aktif: faal (EYS)

aktif: faal (YEYS)

aktör: aktyor (KTLS)

aktris: aktrisa (KTLS)

aktüalite: aktuallıq (KTLS) aktüalite: aktüellik (YEYS)

akvaryum: akvarium (KTLS)

al: al (KTLS)

alaca: ala-bəzək, ala-bula (KTLS) alaca: ala bezek / ala bula (YEYS)

alabula: Çok renkli, karışık renkli. (Dinar Afyon Karahisar, Ürkütlü, Devri Bucak -Burdur, -Bursa, -Kütahya, -Kastamonu, İskilip, -Çorum, Dodurga Artova, Hayati Erbaa, Taşova, Zile Tokat, Ziğere, Varay -Amasya, Karakuş köyleri, Ünye, Kuzköy Akkuş, Arpaköy, -Ordu, Tirebolu, Görele, Düzköy, Mencilis Keşap -Giresun, Harşit köyleri, Torul -Gümüşhane, Ardahan -Kars, Akçaköy Nizip -Gaziantep, Kilis, Çoğulhan Afşin, Göksun ve köyleri -Maraş, Reyhanlı ve Amik Ovası Türkmenleri, -Hatay, Divriği,

Kılıççı Şarkışla, Ağrakos Suşehri, Gürün, Kangal, Zara -Sivas, Sarıhamzalı Sorgun, Boğazlıyan, -Yozgat, Şereflikoçhisar, Ahırlı Haymana -Ankara, Avşar köyleri Pınarbaşı, Akkışla Bünyan Kayseri, Bahçeli, Bor, -Niğde, -Nevşehir, Görmel, Çukurbağ Ermenek, -Konya köyleri, -Adana, Silifke, Mut, -İçel, Kışla, Elmalı, Karadere

Gündoğmuş, Çomaklı Korkuteli -Antalya, Fethiye köyleri -Muğla) (DS)

ala-bəzək / alaca (SM) ala-bula / alaca (SM)

alaca: 2. bax ala-bula. (ADİL)

alacak: alacaq (KTLS)

alaka: əlaqə (KTLS)

alamet: əlamət (KTLS)

alan: meydan (KTLS) alan: meydan (EYS) alan: meydan (YEYS)

alarm: həyəcan siqnalı (KTLS) alarm: heyecan sinyali (YEYS)

alay (askerî): alay (KTLS)

alay: lağ (KTLS) alay: lağ (YEYS)

(24)

14 alçak gönüllü: təvazökar, alçaqkönüllü

(KTLS)

alçak gönüllü: tevazukâr (YEYS)

alçak: alçaq (KTLS)

alçalmak: alçalmaq (KTLS)

alçı: gips (KTLS) alçı: jips (YEYS)

aldanmak: aldanmaq (KTLS) aldatmak: aldatmaq (KTLS) âlem: aləm (KTLS) alet: alət (KTLS) alev: alov (KTLS) aleykümselam: əleykəssalam\ (KTLS) alfabe: əlifba (KTLS) əlifba / alfavit (SM) algılamak: dərk etmək (KTLS) algılamak: derk etmek (YEYS) dərk etmək / alqılamaq (SM)

alıkoymak: yubatmaq, saxlamaq (KTLS) alıkoymak: saklamak / yubatmak (YEYS) saklamak: Beklemek (Karaçay, Baş höyük

Kadınhanı -Konya) (DS)

yubatmak: Geciktirmek, bekletmek. (Ünye -Ordu, Erciş -Van) (DS)

alın yazısı: alın yazısı, tale, bəxt (KTLS) alın yazısı: baht / talih (YEYS)

alın: alın (KTLS)

alıngan: nazikürəkli (KTLS) alıngan: nazik yürekli (YEYS) nazikürəkli / alınqan (SM)

alınmak: alınmaq (KTLS)

alıntı: sitat, iqtibas (KTLS) alıntı: iktibas (EYS)

alıntı: iktibas (YEYS) iqtibas / alıntı (SM) sitat / alıntı (SM) alışık: alışıq (KTLS) alışmak: alışmaq (KTLS) alışveriş: alış-veriş (KTLS) ālim: alim (KTLS) alkış: alqış (KTLS) alkışlamak: alqışlamaq (KTLS)

(25)

15 alkol: spirt (KTLS)

alkol: ispirto (EYS) alkol: ispirto (YEYS)

Allah: Allah (KTLS)

Allah’a ısmarladık: xudahafiz, salamat qalın (KTLS)

Allah’a ısmarladık: hüdahafız / selamat kalın (YEYS)

Allahsız: Allahsız, ateist (KTLS)

almak: almaq (KTLS) alt: alt (KTLS) altı: altı (KTLS) altın: qızıl, altun (KTLS) altın: kızıl (EYS) altın: kızıl (YEYS) gızıl: Altın. (-Kars) (DS) altmış: altmış (KTLS) ama: amma (KTLS) amaç: amac (KTLS) aman: aman (KTLS) amatör: həvəskar (KTLS)

amatör: heveskâr (YEYS) həvəskar / amator (SM)

ambalaj: bağlama (KTLS) ambalaj: bağlama (YEYS) bağlama / ambalaj (SM)

ambar: anbar (KTLS)

amblem: emblem (KTLS)

ambülans: təcili yardım maşını (KTLS) təcili yardım maşını / ambulans (SM)

amca: əmi (KTLS) amca: emmi (EYS) amca: emmi (YEYS)

emi: Amca. (Uzunmusa -Ordu, Nefsiköseli Görele Giresun, Uluşiran Şiran

-Gümüşhane, Öğdem, Kaya Yusufeli, Havlı, Yavuz Şavşat -Artvin, İrişli, Bayburt

Sarıkamış, Iğdır, -Kars ve köyleri, -Erzurum, Refahiye ve çevresi, Cenciğe, -Erzincan, Erciş Van, Hozat Tunceli, Ağın, Keban -Elâzığ, Birecik -Urfa, Palha Divriği -Sivas, Bünyan -Kayseri) (DS)

əmi / əmcə (SM)

ameliyat: əməliyyat (KTLS)

âmin: amin (KTLS)

(26)

16 ampul: lampoçka (KTLS)

ampul: lambacık (YEYS)

an: an (KTLS)

ana dili: ana dili (KTLS)

ana vatan: ana vətən (KTLS)

ana: ana (KTLS)

anahtar: açar (KTLS) anahtar: açar (EYS) anahtar: açar (YEYS)

anaxtar: is. məh. açar; sandıq açarı. (ADİL) anaxdar: (Başkeçid, Borçalı) açar. – Qapıyı anaxdarnan qıfılla, gəl (Borçalı) (ADDL)

anane: ənənə (KTLS)

anaokulu: uşaq bağçası (KTLS) anaokulu: uşak bahçesi (YEYS) uşaq bağçası / ana oxulu (cən.) (SM)

anayasa: konstitutsiya, əsas qanun (KTLS) anayasa: esas kanun / konstitüsyon (YEYS) yasa: is. <türkcə> qanun. Ana yasa

(konstitusiya). (ADİL)

ancak (bağlayıcı): ancaq (KTLS)

ancak: ancaq (KTLS)

ani: ani (KTLS)

anı: xatirə, yadigar (KTLS) anı: hatıra (EYS)

anı: hatıra / yadigâr (YEYS) xatirə / anı (SM)

yadigar / anı (SM)

anıt: abidə (KTLS) anıt: abide (EYS)

anket: anket (KTLS)

anlam: məna (KTLS) anlam: mana (EYS) anlam: mana (YEYS) məna / anlam (SM)

anlamak: anlamaq, başa düşmək (KTLS) anlamak: başa düşmek (YEYS)

başa düşmek: Sezmek, farkına varmak, anlamak: Beni aldattı, başa düşmedim. (Yavuz Şavşat -Artvin, -Konya, -Kars, Erciş -Van) (DS)

anlaşmak: anlaşmaq (KTLS)

anmak: anmaq (KTLS)

anne: ana (KTLS) anne: ana (EYS) ana / annə (SM)

(27)

17 ansızın: qəflətən, ansız(ın) (KTLS)

ansızın: ansız (EYS) ansızın: gafleten (YEYS)

ant: and (KTLS)

anten: antena (KTLS)

antetli kâğıt: blank (KTLS) blank / antetli kağız (SM)

antika: əntiqə (KTLS)

antlaşma: müqavilə (KTLS) antlaşma: mukavele (YEYS)

apartman: çox mərtəbəli ev (KTLS) çox mərtəbəli ev / apartman (SM)

aptal: abdal (KTLS)

ara bulucu: vasitəçi, aradüzəldən (KTLS) ara bulucu: aradüzelten / vasıtacı (YEYS) aradüzəldən / arabulucu (SM)

vasitəçi / arabulucu (SM)

ara: ara (KTLS)

araba: araba (motorsuz), avtomobil (KTLS)

araba: otomobil (YEYS)

araç: vasitə, alət (KTLS) araç: vasıta (EYS)

araç: alet / vasıta (YEYS) alət / arac (SM)

vasitə / arac (SM)

aralık: dekabr (KTLS) dekabr / aralıq (ayı) (SM)

aramak: aramaq, axtarmaq (KTLS) aramak: aktarmak (YEYS)

ahtarmak: Aramak, araştırmak, soruşturmak. (Ortaköy Çal -Denizli, Alucra -Giresun, Iğdır ve çevresi -Kars, Lice, -Diyarbakır, Bakülü Hafik, -Sivas, Kerkük) (DS)

ahtarmak: Arayıp bulmak. (Kars) (DS)

araştırıcı: araşdırıcı (KTLS)

araştırmak: araşdırmaq (KTLS)

arazi: ərazi (KTLS)

arı: arı (KTLS)

arıza: arizə, qüsur (KTLS) arıza: kusur (YEYS)

arızalanmak: sınmaq (KTLS) arızalanmak: sınmak (YEYS)

(28)

18 ark: arx (KTLS)

arka: arxa (KTLS)

arkadaş: dost (KTLS) arkadaş: dost (YEYS)

arkadaş: dost / arxadaş (ADSL) dost / arxadaş (SM)

arxadaş: is. Yoldaş, dost. (ADİL)

armağan: armağan, yadigâr (KTLS) armağan: yadigâr (YEYS)

armut: armud (KTLS)

arpa: arpa (KTLS)

arsa: sahə, torpaq sahəsi (KTLS) arsa: saha (YEYS)

sahə / ərsə (SM)

torpaq sahəsi / ərsə (SM)

arsız: arsız, utanmaz (KTLS) arsız: utanmaz (EYS)

arsız: utanmaz (YEYS)

art: ard (KTLS)

artı: toplama (işarəsi) (KTLS) artı: toplama işareti (YEYS)

artık (bundan sonra): artıq (KTLS)

artık (fazla): artıq (KTLS)

artık (nihayet): artıq (KTLS)

artırmak: artırmaq (KTLS)

artmak: artmaq (KTLS)

arz etmek: ərz etmək (KTLS)

arzu: arzu (KTLS)

asabi: əsəbi (KTLS)

asalet: alicənablıq, nəciblik (KTLS) asalet: alicenaplık / neciplik (YEYS)

asansör: lift (KTLS) lift / asansor (SM)

asayiş: asayiş (KTLS)

asgari: ən az (KTLS) asgari: en az (YEYS)

asi: asi, qiyamçı (KTLS) asi: qiyamçı / üsyançı (ADSL)

asıl: əsil (KTLS)

asır: əsr (KTLS)

(29)

19 asil: necabetli (YEYS)

asil: nəcabətli / əsilli (ADSL) nəcabətli / əsil (SM)

əsil: is. <ər.> 2. sif. Əsilli, nəcabətli, əsil-nəcabət sahibi, nəcib. (ADİL)

əsil: ə. əsilli, nəcabətli, əsli-nəsəbli (KAEAFS)

asker: əsgər (KTLS)

askerî: hərbi (KTLS) askerî: harbi (YEYS)

askerî: hərbi / əsgəri (ADSL) hərbi / əsgəri (SM)

əsgəri: 1. sif. <ər.> Əsgərə, əsgərliyə, hərbi xidmətə, qoşuna aid; hərbi. (ADİL)

əsgəri: ə. əsgərə aid olan; hərbi (KAEAFS)

askı: asılqan (KTLS) askı: asılgan (YEYS) asılqan / asqı (SM)

asla: əsla (KTLS)

aslan: aslan (KTLS)

asmak: asmaq (KTLS)

astar: astar (KTLS)

astragan: qaragül (dəri) (KTLS) astragan: karagül (YEYS)

qaragül (dəri) / astraqan (SM)

aş: aş (KTLS)

aşağı: aşağı (KTLS)

aşama: mərhələ (KTLS) aşama: merhale (EYS) aşama: merhale (YEYS) mərhələ / aşama (SM)

aşçı: aşpaz (KTLS) aşçı: aşpaz (YEYS)

aşbaz: Aşçı (Zarşat Iğdır -Kars) (DS) aşpaz / aşçı (SM)

aşı (tıp): peyvənd (KTLS) aşı (tıp): peyvent (YEYS)

aşı (ziraat): calaq (KTLS) aşı (ziraat): calak (YEYS)

calah: Ek. (Taşburun Iğdır -Kars) (DS) peyvaz: Aşı. (İğdır -Kars) (DS)

aşı: is. 1. tib. Yoluxucu xəstəliyə qarşı qoruyucu maddə kimi tətbiq edilən maddə; peyvənd (yoluxucu xəstəliklərin zəiflədilmiş, yaxud öldürülmüş mikroblarından ibarət olan tibbi preparat). (ADİL)

aşık: aşıq (KTLS)

âşık: aşiq (KTLS)

(30)

20 aşırı: ifrat, həddən artıq (KTLS)

aşırı: hadden artık / ifrat (YEYS) həddən artıq / aşırı (SM)

ifrat / aşırı (SM)

aşikâr: aşkar (KTLS)

aşina: aşna, tanış (KTLS) aşina: tanış (YEYS)

aşiret: tayfa (KTLS) aşiret: tayfa (YEYS)

tayfa: Akraba, yakın. (Iğdır Kars, Bor Niğde) (DS)

tayfa: Ev halkı, aile. (Maçka -Trabzon) (DS) tayfa: Ev halkı, aile. (Maçka -Trabzon) (DS) tayfa: Sülale. (Kars) (DS)

tayfa: Sülale. (Kars) (DS)

tayfa: Yakın, hısım akraba. (Vazıldan Divriği -Sivas) (DS)

tayfa: Yakın, hısım akraba. (Vazıldan Divriği -Sivas) (DS)

əşirət: is. <ər.> Bir əsildən törəyib birlikdə yaşayan və köçəri (bədəvi) həyat sürən ailələr toplusu; qəbilə, oymaq. (ADİL)

aşk: eşq (KTLS)

aşmak: aşmaq (KTLS)

at: at (KTLS)

ata: ata-baba, əcdad (KTLS) ata: ata baba / ecdat (YEYS)

ata: is. 4. Yalnız cəm şəklində: ATALAR – əcdad, ata-baba. (ADİL)

atak: igid (KTLS) atak: yiğit (YEYS)

atamak: təyin etmək (KTLS) atamak: tayin etmek (EYS) atamak: tayin etmek (YEYS)

atasözü: atalar sözü (KTLS)

ateş: atəş, od (KTLS) ateş: od (EYS)

ateş: od (YEYS) ateş: od / atəş (ADSL)

atılmak: atılmaq (KTLS)

atkı: şərf (KTLS) atkı: eşarp (YEYS) şərf / atqı (SM)

atlamak: atlanmaq, tullanmaq (KTLS) atlamak: atlanmak / tullanmak (YEYS) tullamak: Atmak, fırlatmak (Kars, -Erzurum, Doğubayazıt -Ağrı) (DS)

tullanmak: Fırlatmak. (Arpaçay - Kars) (DS) atlanmaq / atlamaq (SM)

(31)

21 atlas (harita): atlas (KTLS)

atlas (kumaş): atlas (KTLS)

atmak: atmaq (KTLS)

av: ov (KTLS)

avize: çilçıraq, lüstr (KTLS) avize: çilçırak (YEYS) çilçıraq / avizə (SM) lüstr / avizə (SM)

avizə: 1. is. <fars.> köhn. çilçıraq, qəndil. (ADİL)

avizə: f. 3) qəndil, çilçıraq (KAEAFS)

avlamak: ovlamaq (KTLS)

avlu: həyət (KTLS) avlu: hayat (EYS) avlu: hayat (YEYS) həyət / havlı (məh.) (SM) avuç: ovuc (KTLS) avunmak: ovunmaq (KTLS) avurt: ovurd (KTLS) Ay (gökteki): Ay (KTLS) aya: ovuc (KTLS) aya: avuç (YEYS)

ayak: ayaq (KTLS)

ayakkabı: ayaqqabı (KTLS)

ayaklanmak: üsyan etmək, qiyam etmək (KTLS)

ayaklanmak: isyan etmek (EYS)

ayaklanmak: isyan etmek / kıyam etmek (YEYS)

qiyam etmək / ayaqlanmaq (SM) üsyan etmək / ayaqlanmaq (SM)

ayar (âlet için): dəqiqlik, köklənmə (KTLS)

ayar (âlet için): dakiklik / köklenme (YEYS)

ayar (altın için): ayar (KTLS) əyar: is. <ər.> 2. Düzgünlük, dəqiqlik. (ADİL)

əyar: ə. 4) m. düzgünlük, dəqiqlik (KAEAFS)

ayarlamak: dəqiqləşdirmək, kökləmək (KTLS)

ayarlamak: dakikleştirmek / köklemek (YEYS)

dəqiqləşdirmək / ayarlamaq (SM) kökləmək / ayarlamaq (SM)

ayaz: ayaz (KTLS)

(32)

22 aydın: ziyalı (EYS)

aydın: ziyalı (YEYS)

aydın: ziyalı / aydın (ADSL) ziyalı / aydın (SM) aydınlanmak: aydınlanmaq (KTLS) aydınlık: aydınlıq (KTLS) aygır: ayğır (KTLS) ayı: ayı (KTLS) ayık: ayıq (KTLS) ayılmak: ayılmaq (KTLS) ayıp: ayıb (KTLS) ayıplamak: ayıblamaq (KTLS) ayırmak: ayırmaq (KTLS) ayin: ayin (KTLS)

aykırı: ziddinə, tərsinə (KTLS) aykırı: tersine / zıddına (YEYS) tərsinə / ayqırı (SM)

ziddinə / ayqırı (SM)

aylak: avara (KTLS) aylak: avare (EYS) aylak: avare (YEYS)

aylık: maaş, aylıq (KTLS) aylık: maaş (EYS)

aylık: maaş / aylıq (ADSL)

ayna: ayna, güzgü (KTLS) ayna: gözgü (EYS)

ayna: güzgü (YEYS)

güzgü: Ayna. (Başköy Tavşanlı Kütahya, Bolu, Ereğli Zonguldak, Kastamonu, Amasya, Iğdır köyleri, Bayburt, Sarıkamış -Kars, -Diyarbakır, Kesirik -Elâzığ, -Malatya, Ankara, Ayrancı Ereğli Konya, Kozan -Adana, Köyceğiz -Muğla, Kerkük) (DS) güzgü: Ayna. (Malatya ve çevresi) (DS)

aynı: eyni (KTLS)

ayran: ayran (KTLS)

ayrı: ayrı (KTLS)

ayrıntı: təfərrüat (KTLS) ayrıntı: teferruat (EYS) ayrıntı: teferruat (YEYS) təfərrüat / ayrıntı (SM)

ayva: heyva (KTLS)

ayyaş: əyyaş (KTLS)

(33)

23 aza: üzv (KTLS)

aza: uzuv (YEYS) üzv / əza (SM)

əza: 3. is. <ər. «üzv» söz. cəmi> 1. Bədən üzvləri (Azərbaycan dilində bəzən «üzv» mənasında işlənir). 2. köhn. Bir cəmiyyət və ya heyəti təşkil edən üzvlərin məcmusu və ya hər biri. (ADİL)

azalmak: azalmaq (KTLS)

azami: əzəmi, maksimum, en çox (KTLS) azami: maksimum (EYS)

azami: en çok / maksimum (YEYS)

azap: əzab (KTLS)

azarlamak: abırlamaq, danlamaq, biabır etmək (KTLS)

azarlamak: abırlamak / biabır etmek / tanlamak (YEYS)

abırlamaq / azarlamaq (SM) biabır etmək / azarlamaq (SM) danlamaq / azarlamaq (SM)

azat: azad (KTLS)

azık: ərzaq, azıq (KTLS)

azınlık: azlıq (KTLS) azınlık: azlık (EYS) azlıq / azınlıq (SM)

azletmek: azad etmək, kənar etmək (KTLS)

azletmek: azat etmek / kenar etmek (YEYS) azad etmək / əzl etmək (SM)

kənar etmək / əzl etmək (SM)

azmak: azmaq (KTLS)

Azrail: əzrail (KTLS)

baba: ata (KTLS) baba: ata (EYS) baba: ata (YEYS)

baba: is. 2. Bəzi yerlərdə ataya deyilir (ADİL)

baba: (Başkeçid, Təbriz, Füzuli) ata. – Babam maηa kitaf alıf (Başkeçid); – Get gör, baban gəldimi öyə? (Füzuli) (ADDL)

babaanne: nənə (KTLS) babaanne: nene / nine (YEYS)

babacan: mehriban, sevimli (KTLS) babacan: mihriban / sevimli (YEYS) babacan: is. Babaya, yaxud qoca kişiyə mehribanlıqla müraciət. // Ataya müraciət. (ADİL)

baca: baca (KTLS)

bacak: bacaq (KTLS)

(34)

24 bacı: bacı (KTLS)

badana: əhəng (KTLS) badana: ahek (YEYS) əhəng / badana (SM)

badem: badam (KTLS)

bagaj: baqaj, yük (KTLS)

bağ (üzüm bağı): üzüm bağı, tənəklik (KTLS)

bağ (üzüm bağı): teneklik (YEYS)

bağ: bağ (KTLS)

tenek: Asma, kabak ve salatalığın uzamış sürgünleri. (Gürün -Sivas) (DS)

bağdaş: bardaş (KTLS) bardaş / bağdaş (SM)

bağdaşmak: bağlaşmaq (KTLS)

bağımlı: qeyri-müstəqil (KTLS) bağımlı: gayrimüstakil (YEYS) qeyri-müstəqil / bağımlı (SM)

bağımsız: müstəqil (KTLS) bağımsız: müstakil (EYS) bağımsız: müstakil (YEYS) müstəqil / bağımsız (SM)

bağır: köks, sinə (KTLS) bağır: göğüs / sine (EYS) bağır: göğüs / sine (YEYS) köks / bağır (SM)

sinə / bağır (SM)

bağırmak: bağırmaq (KTLS)

bağırsak: bağırsaq (KTLS)

bağış: ianə (KTLS) bağış: iane (YEYS) ianə / bağış (SM)

bağışlamak: bağışlamaq (KTLS)

bağlamak: bağlamaq (KTLS)

bağlantı: rabitə (KTLS) bağlantı: rabıta (YEYS) rabitə / bağlantı (SM)

bağlı (ait): asılı (KTLS) bağlı (ait): asılı (YEYS)

bağlı: bağlı (KTLS) bağlı / bağlı (SM)

bağlı: sif. 7. məc. asılı, əlaqədar, əlaqəli. (ADİL)

bahane: bəhanə (KTLS)

(35)

25 bahar: yaz (YEYS)

yaz: İlkbahar. (Bağyaka Finike -Antalya) (DS)

bahar: yaz / bahar (ADSL)

baharat: ədviyyə (KTLS) baharat: edviye (YEYS) ədviyyə / baharat (SM)

bahçe: bağça, bağ (KTLS)

bahçıvan: bağban (KTLS) bahçıvan: bağban (YEYS) bağban / bağçıvan (SM)

baxçıvan: köhn. bax bağban. (ADİL)

bahis: mövzu (KTLS) bahis: mevzu (YEYS) mövzu / bəhs (SM)

bahse girmek: mübahisə, höcət (etmək) (KTLS)

bahse girmek: hüccet etmek / mübahase etmek (YEYS)

höcət etmək / bəhsə girmək (SM) mübahisə etmək / bəhsə girmək (SM)

bahsetmek: bəhs etmək (KTLS)

bahşiş: bəxşiş (KTLS)

baht: bəxt, tale (KTLS) baht: talih (EYS)

baht: talih (YEYS)

bahtiyar: bəxtiyar (KTLS)

bakan: nazir (KTLS) bakan: nazır (EYS) bakan: nazır (YEYS)

bakır: mis (KTLS) bakır: mes (YEYS) mis / paxır (SM) bakire: bakirə (KTLS) bakkal: baqqal (KTLS) bakla: paxla (KTLS) bakmak: baxmaq (KTLS) bal: bal (KTLS) bala: bala (KTLS) balçık: palçıq (KTLS) baldır: baldır (KTLS) baldız: baldız (KTLS) balık: balıq (KTLS) balon: şar (KTLS)

(36)

26 balon: şar / balon (ADSL)

şar / balon (SM)

balon: <fr.> İçərisinə doldurulmuş havadan yüngül qazın köməyi ilə havaya qalxıb, orada dura bilən şar, uçucu aparat. (ADİL)

balta: balta (KTLS)

baltalamak: baltalamaq (KTLS)

bana: mənə (KTLS)

banmak: batırmaq (KTLS) banmak: batırmak (YEYS) batırmaq / banmaq (SM)

bant (teyp için): lənt (KTLS)

bant: <alm.> Bəzək kimi işlədilən ortadan qəşəng düyünlənmiş lent. (ADİL)

banyo: hamam (KTLS) banyo: hamam (YEYS) hamam / banyo (SM)

baraj: bənd (KTLS) baraj: bent (YEYS) bənd / baraj (SM)

barbar: barbar (KTLS)

bardak: stəkan (KTLS)

bari: barı, heç olmasa (KTLS)

barınmak: barınmaq, daldalanmaq, sığınmaq (KTLS)

barınmak: daldalanmak (YEYS)

barış: barış (KTLS)

barışmak: barışmaq (KTLS)

barut: barıt (KTLS)

basamak: pilləkən (KTLS) basamak: pilleken (YEYS) pilləkən / basamaq (SM)

basımevi: mətbəə (KTLS) basımevi: matbaa (EYS) basımevi: matbaa (YEYS) mətbəə / basım evi (SM)

basın: mətbuat (KTLS) basın: matbuat (EYS) basın: matbuat (YEYS)

basınç: təzyiq (KTLS) basınç: tazyik (EYS) basınç: tazyik (YEYS) təzyiq / basınc (SM)

basit: bəsit (KTLS)

baskı (matbaacılık): nəşr, basılış (KTLS) baskı (matbaacılık): basılış / neşir (YEYS)

(37)

27 baskı: təzyiq (KTLS)

baskı: tazyik (YEYS) təzyiq / basqı (SM)

basqı: is. Basmaq işi, təzyiq. // Basan, ağırlıq edən şey. (ADİL)

baskın: basqın (KTLS)

basmak (matbaacılık): çap etmək, basmaq (KTLS)

basmak (matbaacılık): çap etmek (YEYS)

basmak: basmaq (KTLS)

baston: əsa (KTLS) baston: asa (YEYS) əsa / baston (SM)

baş parmak: baş barmaq (KTLS)

baş: baş (KTLS)

başak: sünbül, başaq (KTLS) başak: sümbül (YEYS)

sümbül: Başak. (Erciş -Van) (DS)

başarı: müvəffəqiyyət (KTLS) başarı: muvaffakiyet (EYS) başarı: muvaffakiyet (YEYS) müvəffəqiyyət / başarı (SM)

başarmak: müvəffəq olmaq (KTLS)

başarmak: muvaffak olmak (EYS) başarmak: muvaffak olmak (YEYS) müvəffəq olmaq / başarmaq (SM)

başbakan: baş nazir (KTLS) başbakan: başnazır (YEYS) baş nazir / baş baxan (SM)

başıboş (hayvan): yiyəsiz, sahibsiz (KTLS)

başıboş (insan): avara (KTLS) başıboş (insan): avare (EYS) başıboş (insan): avare (YEYS)

başka: başqa, özgə (KTLS) başka: özge (EYS)

başka: özge (YEYS)

başka: özgə / başqa (ADSL)

başkaldırmak: baş qaldırmaq, üsyan etmək, qiyam etmək (KTLS)

başkaldırmak: isyan etmek (EYS)

başkaldırmak: isyan etmek / kıyam etmek (YEYS)

başkan: sədr (KTLS) başkan: sadır (YEYS) sədr / başqan (SM)

başkent: paytaxt (KTLS) başkent: payitaht (EYS) başkent: payitaht (YEYS) paytaxt / baş kənd (SM)

(38)

28 başlamak: başlamaq (KTLS)

başlangıç: başlanğıc (KTLS)

başlıca: başlıca (KTLS)

başlık (başa giyilen): başlıq (KTLS)

başlık (evlilikte): başlıq (KTLS) başlık (evlilikte): kalın (YEYS)

başlık (yazı başlığı): başlıq, sərlövhə (KTLS)

başlık (yazı başlığı): serlevha (EYS) başlık (yazı başlığı): serlevha (YEYS)

başörtüsü: baş örtüyü, ləçək (KTLS) başörtüsü: leçek (YEYS)

başşehir: paytaxt (KTLS) başşehir: payitaht (EYS) başşehir: payitaht (YEYS) paytaxt / baş şəhər (SM)

başvurmak: müraciət etmək (KTLS) başvurmak: müracaat etmek (EYS) başvurmak: müracaat etmek (YEYS) müraciət etmək / baş vurmaq (SM)

bataklık: bataqlıq (KTLS)

batı: qərb (KTLS)

batı: garp (EYS) batı: garp (YEYS) qərb / batı (SM)

batı: is. məh. Günbatan tərəf, qərb. Batı küləyi. (ADİL)

batmak: batmaq (KTLS)

bavul: çamadan (KTLS) bavul: camedan (YEYS)

bay: bəy (KTLS)

bayağı: bayağı (KTLS)

bayan: xanım (KTLS) bayan: hanım (EYS) bayan: hanım (YEYS) xanım / bayan (SM)

bəyim: is. köhn. «Bəy» sözünün qadın forması; xanım (adətən bəzi mürəkkəb qadın adlarının ikinci hissəsini təşkil edir). (ADİL)

bayat: bayat (KTLS) bayatlamak: bayatlaşmaq (KTLS) bayatlaşmaq / bayatlamaq (SM) bayılmak: bayılmaq (KTLS) baykuş: bayquş (KTLS) bayrak: bayraq (KTLS)

(39)

29 bayram: bayram (KTLS)

bazen: bəzən (KTLS)

bazı: bəzi (KTLS)

bebek: çağa (KTLS) bebek: çağa (EYS) bebek: çağa (YEYS) çağa / bəbək (SM)

becermek: bacarmaq (KTLS)

bedava: pulsuz, havayı, müftə (KTLS) bedava: müft (EYS)

bedava: havayi / müft / parasız / pulsuz (YEYS) havayı / bədava (SM) müftə / bədava (SM) pulsuz / bədava (SM) bedbaht: bədbəxt (KTLS) beddua: qarğış (KTLS) beddua: kargış (EYS)

beddua: qarğış / bəddua (ADSL) qarğış / bəddua (SM)

bəddua: is. <fars. bəd və ər. dua> din. qarğış, nifrin, lənət. (ADİL)

bəddua: f. və ə. qarğıma, qarğış, nifrin (KAEAFS)

beden: bədən (KTLS)

bedii: bədii (KTLS)

beğenmek: bəyənmək (KTLS)

bekâr: subay (KTLS) bekâr: subay (YEYS)

bekar: f. 1) subay (KAEAFS)

bekçi: gözətçi, keşikçi, qarovulçu (KTLS) bekçi: gözetçi / karakolcu / keşikçi (YEYS) karavul (II): 2. Gözcü, nöbetçi, öncü. (-Çankırı, Tirebolu -Giresun) (DS) karavul (II): Gece bekçisi. (Lüleburgaz -Kırklareli) (DS)

keşikçi: Bekçi, nöbetçi. (Taşköprü -Kastamonu, Doğubeyazıt -Ağrı) (DS) gözətçi / bəkçi (SM)

keşikçi / bəkçi (SM) qarovulçu / bəkçi (SM)

bəkçi: sif. Qoruyucu, mühafizəçi, baxıcı, gözətçi, keşikçi. (ADİL)

beklemek: gözləmək (KTLS) beklemek: gözlemek (YEYS) gözləmək / bəkləmək (SM)

bel: bel (KTLS)

bela: bəla (KTLS)

(40)

30 (KTLS)

belediye: icraiye komitesi (YEYS)

beleş: pulsuz, havayı, müftə (KTLS) beleş: müft (EYS)

beleş: havayı / müfte / pulsuz (YEYS) havayı / bələş (SM)

müftə / bələş (SM) pulsuz / bələş (SM)

belge: sənəd, vəsiqə (KTLS) belge: vesika (EYS)

belge: senet / vesika (YEYS) sənəd / bəlgə (SM)

vəsiqə / bəlgə (SM)

bəlgə: I (Gəncə, Kəlbəcər, Kürdəmir, Oğuz, Ordubad, Şəmkir, Zəngilan) bax bəliyə. – Qıza bəlgə aparallar (Oğuz); – Bizim kətdə bəlgəsiz qız verməzdər (Zəngilan); – Bu axşam Zeynava bəlgə aparajaxlar (Şəmkir) II (Salyan) bəhanə ◊ Bəlgə gətirmək (Salyan) – bəhanə etmək. – Yaxşı adam bəlgə gətirməz III (Bakı) şaftalı qaxı. – Ordubatdan gələndə birez bəlgə getirmişdim, mənnəm hasının qəzəbinə gəlib IV (Ağdam, Bakı, Cəbrayıl, Cəlilabad, Əli Bayramlı, İmişli, Kürdəmir, Salyan, Zəngilan) vuruşma zamanı müdafiə üçün qola sarınan sarğı. – Qolumda bəlgə olmaseydi, vuruf sümüyümü sındırmışdı (Ağdam); – Dava eliyəndə çuxamızı qolımıza dolayırduğ, oa bəlgə deyərdüğ (İmişli); – Bəlgəni qolə doleylər (Cəlilabad) V (Ağdam, Salyan) əkin sahələrinin

sərhədini bildirən nişan. – Bu yerə bəlgə qoy (Ağdam); – Arbatan qolxozuynan bizim qolxozun bəlgəsi fermənin yanındadı (Salyan) VI (Şuşa) gön aşılamaq üçün narın qabığından və yarpağından hazırlanmış maddə. – Bəlgə qutardı, gön istaxda qaldı VII (Zəngilan) boyaqçılıqda istifadə olunan bitki VIII (Bakı, Salyan) sənəd, əsas. – Əlündə bəlgön var ki, belə di:rsən? (Bakı) IX (İmişli, Kürdəmir) batmaması üçün balıq torunun yan iplərinə bağlanan qamış. – Torun üst ciyəsinə bəlgə bağlanır

(Kürdəmir); – Lələ, torun bəlgəsi sınıb, qarğı gətrim düzəldəg (İmişli) X (Masallı) çox duzlu (ADDL)

belgesel (film): sənədli (KTLS) belgesel (film): senetli (YEYS)

belirlemek: müəyyən etmək (KTLS) belirlemek: muayyen etmek (YEYS) müəyyən etmək / bəlirləmək (SM)

belirmek: peyda olmaq, zahir olmaq (KTLS)

belirmek: peyda olmak / zahir olmak (YEYS)

peyda olmaq / bəlirmək (SM) zahir olmaq / bəlirmək (SM) nişan / göstərgə (SM)

(41)

31 belli: məlum, bəlli (KTLS)

ben (yüzdeki): xal (KTLS) ben (yüzdeki): hal (YEYS)

ben: mən (KTLS) mən / bən (məh.) (SM)

bən: (Qazax) xal. Əhmədin üzündə bən var (ADDL)

bən: f. xal (KAEAFS)

bencil: xudbin, egoist (KTLS) bencil: egoist / hodbin (EYS) bencil: egoist / hodbin (YEYS) egoist / məncil (SM)

xudbin / məncil (SM)

benek: xal (KTLS) benek: hal (YEYS) xal / bənək (SM)

bənək: sif. köhn. 1. Üzdə, ya bədənin başqa yerində nöqtə şəklində kiçik xal, nişan. (ADİL)

bənəx’: (Qazax) xallı (ADDL)

benimsemek: mənimsəmək (KTLS)

beniz: bəniz (KTLS)

benzemek: bənzəmək (KTLS)

benzer: bənzər, oxşar (KTLS) benzer: oxşar / bənzər (ADSL)

beraat: bəraət (KTLS)

beraber: bərabər (KTLS)

berbat: bərbad (KTLS)

berber: bərbər, dəllək (KTLS) berber: tellak (YEYS)

berber: dəllək / bərbər (ADSL)

bereket: bərəkət (KTLS)

beri: bəri (KTLS)

berrak: şəffaf, dupduru (KTLS) berrak: dupduru (YEYS)

dupduru: Çok berrak. (-Sivas, Kerkük) (DS) dupduru / bərraq (SM)

şəffaf / bərraq (SM)

besin: qida (KTLS) besin: gıda (EYS) besin: gıda (YEYS) qida / bəsin (SM)

beslemek: bəsləmək (KTLS)

besmele: bismillah (KTLS) besmele: bismillah (EYS) bismillah / bəsmələ (SM)

(42)

32 beste: ahenk / hava / melodi (YEYS)

ahəng / bəstə (SM) hava / bəstə (SM) melodiya / bəstə (SM)

bəstə: 1. <fars.> 2. Musiqi kompozisiyası. Musiqinin bəstəsi. // məc. Nəğmə, hava, mahnı, musiqi. (ADİL)

bestekâr: bəstəkar (KTLS) bestelemek: bəstələmək (KTLS) beş: beş (KTLS) beşer (insan): bəşər (KTLS) beşeriyet: bəşəriyyət (KTLS) beşik: beşik (KTLS)

bet: üz, sifət, bəniz (KTLS) bet: beniz / sıfat / yüz (YEYS) bəniz / bət (SM)

sifət / bət (SM) üz / bət (SM)

beter: betər (KTLS)

bey: bəy (KTLS)

beyan etmek: bəyan etmək (KTLS)

beyanat: bəyanat (KTLS)

beyaz: ağ, bəyaz (KTLS)

beyin: beyin (KTLS) beyit: beyt (KTLS) beynamaz: beynamaz (KTLS) beynelmilel: beynəlmiləl (KTLS) bez (anatomi): bəz (KTLS) bez: bez (KTLS) bezek: bəzək (KTLS) bezelye: noxud (KTLS) bezelye: nohut (YEYS) noxud / bəzəlyə (SM) bezemek: bəzəmək (KTLS) bezmek: bezmək (KTLS) bıçak: bıçaq (KTLS) bıçkı: bıçqı (KTLS) bıkmak: təngə gəlmək, usanmaq (KTLS) bıkmak: usanmak (EYS)

bıkmak: tenge gelmek / usanmak (YEYS) bıkmak: usanmaq / bıqmaq (ADSL)

(43)

33 təngə gəlmək / bıqmaq (SM)

usanmaq / bıqmaq (SM)

bıldır: bildir, keçən il (KTLS) bıldır: geçen yıl (YEYS)

bırakmak: qoymaq (KTLS) bırakmak: koymak (EYS) bırakmak: koymak (YEYS)

bırakmak: qoymaq / buraxmaq (ADSL) qoymaq / buraxmaq (SM)

bıyık: bığ (KTLS)

biber: bibər (KTLS)

biçare: biçarə (KTLS)

biçim: biçim (KTLS)

biçmek (kumaş için): biçmək, kəsmək (KTLS)

biçmek (kumaş için): kesmek (YEYS)

biçmek (tahıl için): biçmək, çalmaq (KTLS)

biçmek (tahıl için): çalmak (YEYS)

bigâne: biganə (KTLS)

bilahare: sonra (KTLS) bilahare: sonra (EYS) bilahare: sonra (YEYS)

sonra / bilaxirə (SM)

bilakis: biləks, əksinə, yox (KTLS) bilakis: aksine (EYS)

bilakis: aksine / yok (YEYS)

bilanço: balans (KTLS)

bildik: tanış, bələd (KTLS) bildik: belet / tanış (YEYS)

bildiri: bildiriş (KTLS)

bile: hətta, da(də), da (də) belə (KTLS) bile: da (EYS)

bile: da / hatta (YEYS) da / bilə (SM)

da belə / bilə (SM) hətta / bilə (SM)

belə: əvəz. 2. «hətta» mənasında bağlayıcı kimi işlənir. (ADİL)

bileği: bülöv (KTLS)

bilek: bilək (KTLS)

bilemek: bülövləmək (KTLS)

bilezik: bilərzik (KTLS) bilərzik / biləzik (SM)

bilgi: bilgi, məlumat (KTLS) bilgi: malumat (EYS)

(44)

34 bilgi: malumat (YEYS)

bilgin: alim (KTLS) bilgin: âlim (EYS) bilgin: âlim (YEYS) alim / bilgin (SM)

bilgisayar: kompüter (KTLS) bilgisayar: kompüter (YEYS) kompüter / bilgisayar (SM)

bilhassa: bilxassə, xüsusilə, ələlxüsus (KTLS)

bilhassa: alelhusus / hususiyle (YEYS)

bilim: elm (KTLS) bilim: ilim (EYS) bilim: ilim (YEYS) elm / bilim (SM)

bilimsel: elmi (KTLS) bilimsel: ilmî (EYS) bilimsel: ilmî (YEYS) elmi / bilimsəl (SM)

bilinç: şüur (KTLS) bilinç: şuur (EYS) bilinç: şuur (YEYS) şüur / bilinc (SM)

billur: billur (KTLS)

bilmece: bilməcə, tapmaca (KTLS)

bilmek: bilmək (KTLS)

bilye: kürəcik (KTLS) bilye: kürecik (YEYS)

bin: min (KTLS)

bina: bina (KTLS)

binaenaleyh: buna görə, bunun üçün (KTLS)

binaenaleyh: buna göre / bunun için (YEYS) buna görə / binaənəleyh (SM)

bunun üçün / binaənəleyh (SM)

binmek: minmək (KTLS)

bir: bir (KTLS)

bira: pivə (KTLS)

birader: bəradər, qardaş (KTLS) birader: kardeş (YEYS)

biraz: bir az, bir qədər, azacıq (KTLS) biraz: azıcık (EYS)

biraz: azıcık / bir kadar (YEYS)

birçok: çoxlu, bir çox, xeyli (KTLS) birçok: çoklu / hayli (YEYS)

birden: gafleten (YEYS)

(45)

35 birden, birdenbire: birdən, birdən-birə,

qəflətən (KTLS)

birdenbire: gafleten (YEYS)

birey: fərd, şəxs (KTLS) birey: fert (EYS)

birey: fert / şahıs (YEYS) fərd / birey (SM)

şəxs / birey (SM)

biri, birisi: biri, birisi (KTLS)

birikmek: birikmək, yığılmaq (KTLS) birikmek: yığılmak (YEYS)

birim: vahid (KTLS) birim: vahit (EYS) birim: vahit (YEYS) vahid / birim (SM)

birkaç: bir neçə (KTLS) bir neçə / bir qaç (SM)

birleşmek: birləşmək (KTLS)

birlik: birlik (KTLS)

birlikte: birlikdə, birgə (KTLS) birlikte: birge (YEYS)

birtakım: bir qədər (KTLS) birtakım: bir kadar (YEYS)

bir qədər / bir taqım (SM)

bisiklet: velosiped (KTLS) bisiklet: velespit (EYS) velosiped / bisiklet (SM) bismillah: bismillah (KTLS) bit: bit (KTLS) bitaraf: bitərəf (KTLS) bitişik: bitişik (KTLS) bitişmek: bitişmək (KTLS) bitki: bitki (KTLS) bitkin: gücdən düşmüş, üzgün, tabsız (KTLS)

bitkin: güçten düşmüş / tapsız / üzgün (YEYS)

tapsız: Güçsüz (Sungurlu -Çankırı, Merzifon ve köyleri -Amasya) (DS)

gücdən düşmüş / bitkin (SM) tabsız / bitkin (SM)

üzgün / bitkin (SM)

bitmek (bitki için): bitmək (KTLS)

bitmek: bitmək, tamamlanmaq, qurtarmaq (KTLS)

(46)

36 biyografi: tərcümeyi-hal, bioqrafiya

(KTLS)

biyografi: tercümeihal (YEYS)

biz (alet): biz (KTLS)

biz: biz (KTLS)

bizimki: bizimki (KTLS)

bizzat: şəxsən (KTLS) bizzat: şahsen (EYS) bizzat: şahsen (YEYS) şəxsən / bizzat (SM)

bizzat: f. özü, şəxsən özü (KAEAFS)

blöf: uydurma, qaraqorxu (KTLS) blöf: karakorku / uydurma (YEYS) qaraqorxu / blöf (SM)

uydurma / blöf (SM)

bocalamak: çaşmaq, karıxmaq (KTLS) bocalamak: karıkmak / şaşmak (YEYS) karıkmak (II): Şaşalamak. (-Amasya) (DS)

bodrum: zirzəmi, podval (KTLS) bodrum: zirizemin (YEYS)

zerzemi: Bodrum. (Iğdır Kars, Sivas ve çevresi) (DS)

podval / bodrum (SM) zirzəmi / bodrum (SM)

bodur: cırtdan, qısaboy, alçaqboylu (KTLS)

bodur: alçakboylu / cırttan / kısaboy (YEYS) cörtlek: Cüce, çok kışa boylu. (Karakuş Ünye -Ordu) (DS)

cötlem: Cüce, çok kısa boylu. (Zile -Tokat) (DS)

alçaqboylu / bodur (SM) cırtdan / bodur (SM) qısaboy / bodur (SM)

boğa: buğa (KTLS)

boğaz (coğrafya): boğaz (KTLS)

boğaz: boğaz (KTLS) boğmak: boğmaq (KTLS) bohça: boğça (KTLS) bol: bol (KTLS) boncuk: muncuq (KTLS) borç: borc (KTLS) bordro: siyahı, cədvəl (KTLS) bordro: cetvel / siyahe (YEYS)

borsa: birja (KTLS)

(47)

37 bostan: bostan (KTLS) boş: boş (KTLS) boşalmak: boşalmaq (KTLS) boşamak: boşamaq (KTLS) boşanmak: boşanmaq (KTLS)

boşuna: boş yerə, nahaq, əbəs yerə (KTLS) boşuna: boş yere / nahak yere (EYS)

boşuna: abes yere / boş yere / nahak (YEYS) boş yerə / boşuna (SM)

əbəs yerə / boşuna (SM) nahaq / boşuna (SM)

boy (sosyoloji): boy, qəbilə (KTLS) boy (sosyoloji): kabile (EYS)

boy (sosyoloji): kabile (YEYS)

boy: boy (KTLS)

boya: boya, boyaq (KTLS)

boyamak: boyamaq (KTLS)

boylam: meridian, uzunluq dairəsi (KTLS)

boylam: meridyen (EYS)

boylam: meridyen / uzunluk dairesi (YEYS) meridian / boylam (SM)

uzunluq dairəsi / boylam (SM)

boynuz: buynuz (KTLS)

boyun: boyun (KTLS)

boyunduruk: boyunduruq (KTLS)

boyut: ölçü, miqyas (KTLS) boyut: mikyas / ölçü (YEYS) miqyas / boyut (SM)

ölçü / boyut (SM)

boz: boz (KTLS)

boza: buzə (KTLS)

bozdurmak (para): xırdalamaq (KTLS) bozdurmak (para): hurdalamak (YEYS) hurdalamah: ufalamak (Bayburt Sarıkamış -Kars) (DS)

hurdalamak: ufalamak (Kerkük ve çevresi) (DS)

bozkır: çöl, düz, bozqır (KTLS) bozkır: çöl / düz (YEYS)

bozkır: çöl / bozqır (ADSL)

bozmak: pozmaq (KTLS)

böbrek: böyrək (KTLS)

Referanslar

Benzer Belgeler

Qısa müddətdə kənd təsərrüfatı və kənd təsərrüfatı emalı üçün uyğun biznes mühitinin tətbiqi yolu ilə uzunmüddətli qlobal dəyər zəncirinə səmərəli

Poçt rabitəsinin milli operatoru (milli operator) - müvafiq icra hakimiyyəti orqanı tərəfindən universal poçt rabitəsi və poçt-maliyyə xidmətləri

BİOS, anakartınızın xüsusiyyətlərini və üzərinə taxılmış olan təchizatların çalışması üçün lazım olan parametrləri, istifadə etdiyiniz əməliyyat sisteminə

Müvafiq icra hakimiyyəti orqanı Azərbaycan Respublikasının vətəndaşı olan uşaq Azərbaycan Respublikasının vətəndaşları tərəfindən övladlığa götürüldüyü

connections in mathematics, examples of real world connections for high school mathematics topics, possible places of real world connections in mathematics

Araştırmanın amacı ortaöğretim öğrencilerinin geometri dersine yönelik tutumlarının cinsiyet, sınıf seviyesi, alan türü ve okul türü değişkenlerine göre

Azerbaycan Türkçesinde ağ, al, ala, bǝyaz, boz, göy, kürǝn, qara, qırmızı, qızıl, sarı olmak üzere 11 adet renk adı tespit edilmiştir. Atasözlerinde bǝyaz renk

Bu karşılaştırmadaki amaç Kuzey-Batı Türk lehçelerinden biri olan Kırgız Türkçesiyle Tarihi Kıpçak Türkçesi eseri Codex Cumanicus arasındaki ortak