AH Kemali Meşrutiyetin ilânından bir has ay sonra, bir Pazar gününün gecesinde, yahut bir donanına gecesi, Tepebaşı bahçesinde, her halde fişek ler atıldığı, mehtaplar yakıldığı bir ge ce tamdım. Evimizde çocukluğumun en eski zamanlarından beri gördüğüm (İk dam) gazetesi inkılâptan sonra da alı şageldiği için,
AH
Kemal Beyin vedo-T T
-îayısiyie onun (P ir i siyaset) dediği K â ma Paşamn şiddetle meftunu, İttihat çıların da kendime güre müfrit bir a- leyhtarıydım. Bahçe içindeki bir yol ü- zerinde kendisi le karşılaşılınca, babam beni sevindirmek üzere ona takdim et t i v e yazılarının heyecanlı ve hayra a bir okuyucusu olduğumu söyledi. A li Kemal Beyin de, bu henüz kısa panta- lon "giyen okuyucuya karşı teşekkülü bir vazife sayarak ve yüzünde aşikâr bir memnunlukla: — İltifa t e d iy o rs". nuz, fakat ben henüz gençliğin tevec
cühüne lâyık bir şey yazmadım, diye mukabele ettiğini hatırlıyorum.