• Sonuç bulunamadı

Mektubun Türkçesi

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Mektubun Türkçesi"

Copied!
2
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Recep Tayyip ERDOĞAN

Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı

Zehra Zümrüt Selçuk

Aile, Çalışma ve Sosyal Politikalar Bakanı

Ziya Selcuk

Milli Eğitim Bakanı

Sadık Arslan

Türkiye Cumhuriyeti BM Cenevre Ofisi Daimi Temsilcisi, Büyükelçi

Kemal Bozbay

Türkiye Cumhuriyeti Avrupa Birliği Daimi Temsilcisi, Büyükelçi

Volkan Bozkır

Birleşmiş Milletler 75. Genel Kurul Başkanı

Radiye Sezer Katırcıoğlu

Kadın Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonu Başkanı

Sayın Cumhurbaşkanı,

Eğitim Enternasyonali Avrupa Bölge Örgütü’nün (ETUCE) olarak Türkiye’deki üyemiz Eğitim-Sen ile birlikte size İstanbul Sözleşmesi’nden (Kadına Yönelik Şiddet ve Aile Đçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye Dair Avrupa Konseyi Sözleşmesi) çıkma kararınızı gözden geçirme, kadınların ve kız çocuklarının insan haklarını, evrensel ve temel değerlerin korunması,

savunulmasına ilişkin uluslararası taahhütlerinizi yeniden teyit etmeniz çağrısında bulunuyoruz. ETUCE İstanbul Sözleşmesi’nin kadına ve kız çocuklarına yönelik şiddeti insan hakları ihlali olarak tanıyan ilk uluslararası belge olduğunu hatırlatır. Sözleşme cinsiyete dayalı şiddeti suç olarak

tanımlıyor ve şiddeti önlemek, mağdurları aynı zamanda da tanıkları korumak ve desteklemek için önlemler alınmasını güvence altına alıyor. 2012’de Türkiye Sözleşmeyi onaylayıp, Anayasası gereği ulusal mevzuatına entegre eden ilk ülke olmuştu.

Sayın Cumhurbaşkanı, sözleşmeden çıkma kararınız kadınların ve kız çocuklarının insan haklarının korunması için işbirliği çabalarının acilen güçlendirilmesi gerektiği bir dönemde uygulanmıştır.

(2)

Kadına yönelik şiddet bu dönemin en yaygın ve yıkıcı zorluklarından birisidir. Dünya genelinde her üç kadından birisi fiziki veya cinsel şiddete mağduru oluyor ve bu tür vakalar büyük oranda

raporlanmıyor. Son yıllarda Türkiye’de aşırı oranda artan eviçi şiddet ve alarm verici düzeydeki kadın cinayetleri kaydedilmiştir. Ayrıca, COVID-19 pandemisi nedeniyle uygulanan kapanma önlemleri de mağdurları evde kapalı kapılar ardında faillerle yalnız bıraktığı için eviçi şiddet ve kadın cinayetlerinin artmasına yol açmıştır. Bu durum kabul edilemez. Kadına yönelik şiddet cinsiyet eşitsizliğinin en aşikar ifadelerinden birisidir ve hükümetlerin kadınların, kız çocuklarının temel haklarını korumak, yeterli hukuku araç ve desteği sunmak, böylesi ihlallerin özel bir mesele olmadığını netleştirmek için harekete geçme sorumlulukları bulunuyor.

İstanbul Sözleşmesi temel haklarını koruyarak kadınları ve kızları güçlendirmek için etkili bir yasal düzenlemedir. Ancak, Türkiye’nin ulusal mevzuatında etkili düzenlemeler olmaması nedeniyle sözleşmeden çıkma kararı kadınları ve kız çocuklarını her türlü şiddet ve taciz bakımından yeterli korumadan yoksun bırakacaktır. Bu çıkma kararı kadın öğretmenlere ve kız öğrencilere yönelik şiddetin hali hazırda yaşandığı eğitimde de yıkıcı bir etki yapacaktır. İstanbul Sözleşmesi’nin korumasından yoksun olma sadece okuldaki şiddet vakalarının artması değil ayrıca da kız öğrencileri eğitimin dışına iterek okul bırakma oranını arttırma, toplumun tüm kesimlerinden kadınların ve kız çocuklarının statüsüne zarar verme riskine yol açar.

ETUCE olarak üyemiz Eğitim-Sen’in İstanbul Sözleşmesi’nden çıkma kararına karşı duruşunu destekliyoruz. Sizi bu kararınızı gözden geçirerek kadınların ve kız çocuklarının yaşamsal öneme sahip haklarını daha fazla korumaya ve savunmaya çağırıyoruz.

Saygılarımızla

Referanslar

Benzer Belgeler

Bu aşamaya kadar elde edilen bulgular katılımcıların demografik özelliklerini ve geçmiş yaşantılarında gerek aile bireyleri, gerekse aile dışından

Doktora tezlerinin kullanılan araştırma modellerine göre dağılımı ile ilgili bulgular Araştırmanın onuncu alt problemi “Türkiye’deki Eğitim Programları ve

Kadına yönelik şiddeti ortaya çıkaran unsurları belirleyebilmek için kullanılan Lojistik Regresyon Analizi için bağımlı değişken olarak dört farklı şiddet

Tekfen, aile içi şiddet ile mücadele konusunda, şiddete maruz kalan ve şiddet uygulayan çalışanları için, kendi talepleri doğrultusunda bu maddede yer alan şirket içi

Kadınlara yönelik şiddet, kadınların ve kız çocuklarının, maddi ve manevi bütünlük hakkı, kişi özgürlüğü ve güvenliği hakkı, ifade özgürlüğü

Bu çalışmanın araştırma problemi, Düzce ilindeki kadına yönelik aile içi şiddet olgusunun ölçülmesi, aile içi şiddetin nedenlerinin tespiti, kadınların

ILO ve UNESCO iş birliğiyle başlatılan Nitelikli Öğretim İlkelerinin Teşviki Çalışması, 1966 Tavsiyesi ile okul öncesi eğitiminden ortaöğretim düzeyine kadar olan

Araştırmadan elde edilen bulgulara göre; girişimcilik kavramı üzerine yapılan lisansüstü tezlerin; en fazla 2019 yılında, eğitim bilimleri enstitüsünde,