Ermenilerin yüz yıllık değişmeyen metodu, yabancı müdahalesiyle
Türkiye'den taviz koparmaktır
• AVRUPA DEVLETLERİNİN, OSMANLI
DEVLETİ'NİN İÇİŞLERİNE KARIŞMALARINI
SAĞLAMAK İÇİN HINÇAKLAR,
TAŞNAKLAR NELER YAPMIŞ İSE
BUGÜNKÜ ERMENİ TERÖRİSTLER DE AYNI
YOLU İZLİYORLAR
©
D
Ü N K Ü yazıda geçen Ermenilerin beyanları ise hep 1895 - 1915 veya 1920 ile sınırlı 20-25 yıllık tek taraflı bir ithamlar yığınıdır. Dayan dıkları belgeler, olaylan yaşamış kimselerin beyanları, bazı tarihçi ve yazarların veya büyükelçi ve özel inceleme heyetleri raporla rındaki işlerine gelen cümlelerin aktarılmasından ibarettir. Os manlI devlet arşivlerine hiç gir mek istemezler. Damat Ferit Pa- şa’nın talihsiz sözleri dile dola nan bir unsurdur. Sonuç olarak iddia ve istekleri şudur:“ 1. 1895 yılında ve müteakip yıllarda Ermeni milletine karşı işlenmiş jenosit suçu Birleşmiş Milletler veya diğer milletlerara sı teşekküller ve bu arada bizzat Türkiye tarafından tasdik ve mahkûm edilmelidir. Türkiye suçu ve sorumluluğu kabul et melidir.
2. Jenositin 1915'de başladığı ve Ermenilerin anavatanlarına dönmesine müsaade edilmemesi nedeniyle devam ettiği gerçeği ile birlikte yabancı topraklarda tedricen milli hüviyetlerini kay bettikleri ve eski Ermeni kültür eserlerinin maksatlı bir şekilde tahrip edildiği kabul edilmelidir.
3. Bu adaletsizliği sona erdir mek için, Ermeni anavatanının büyük kısmını işgali altında tu tan Türkiye, bu topraklan hakiki sahipleri olan Ermeni halkına geri vermelidir.”
Prof. Sancıyan, Türkiye'de hâlâ Ermeni soykırımının devam ettiğini, ancak bunun şekil değiştirerek kültürel bir jenosit suçu haline geldiğini ve İstanbul’da yaşıyan 50 ilâ 60.000 Ermenüıin üzerindeki kültürel baskının devam ettiğini ileri sürecek kadar peşin hüküm lü bir fanatiktir.
İST E D İK LE R İ
T O P R A K L A R
Bunların istedikleri topraklar ise bugünkü altı ilimizi ihtiva et mektedir. Bu iller, bizzat Erme nilerin Kars antlaşmasıyla huku ken reddettikleri, Erzurum, Van, Bitlis, Diyarbakır, Elazığ ve Si vas'tır.
Bütün mesele, jenosit konvansiyonunu tasdik etmeden bugüne kadar geciken AB D Kongresi’üi etkileyerek tasdiki kolaylaştırmak ve bunu yapar larken Ermeniler lehine, Türkiye aleyhine bir hüküm çıkartabil mektir. Gerçek şu ki, politikacı menfaati olduğu yerde tarihi faz la karıştırınız.
Avrupa devletlerinin Osmanlı Devleti’nin iç işlerine karışmala rım sağlamak için Hmçaklar, Taşnaklar neler yapmış ise bu gün de Ermeni teröristler eylem leri ile aym yolda giderken yu karıda örnekleri verilen aydın Ermeniler de(!) Amerika’da ve milletlerarası teşekküllerde aynı tarzda Türkiye’nin içişlerine, hatta varlığına müdahale etme nin, ettirmenin imkânlarım aramaktadır. Yüz yıllık değişmeyen metod, yabancı müdahalesiyle Türkiye’den taviz koparmaktır.
Bunlar, Amerika içine sokul muş Sovyet casusları gibi hare ket etmekte ve ABDKongresi'ni kullanarak Türkiye’ye kuvvetli bir müttefiki eli ile darbe vurma ya çalışmaktadır.
Fakat, gözü kararmış politi kacının bunları düşünecek hali yoktur. O, sağlayacağı oylarla milletvekili olma ve daha ilerisini elde etmenin oyunu içindedir. Dolaylı olarak Sovyet Rusya dış politikasına hizmet ettiği bile umurunda değildir. O, herkesten fazla bir insan hakları savunucu su gibi görünmenin yolunu da bulmuştur. 1978, 1979 ve 1980
Ermeniler,Van,
Erzurum,Bitlis,
Diyarbakır,
Elazığ ve
Sivas'ı istiyor
/ I
ERMENİLERİN İSTEKLERİ
O
Jenositin 1915’te başladığı ve Er
menilerin anavatanlarına dönmesine
müsaade edilmemesi nedeniyle de
vam ettiği gerçeği ile birlikte, yabancı
topraklarda tedricen millî hüviyetleri
ni kaybettikleri ve eski Ermeni kültür
eserlerinin maksatlı bir şekilde tahrip
edildiği kabul edilmelidir.
O
©
|\
1895 yılında ve müteakip yıllarda
Ermeni milletine karşı işlenmiş jeno
sit suçu, Birleşmiş Milletler veya
diğer milletlerarası teşekküller ve bu
arada bizzat Türkiye tarafından tasdik
ve mahkûm edilmelidir. Türkiye, suçu
ve sorumluluğu kabul etmelidir.
Bu adaletsizliği sona erdirmek için,
Ermeni anavatanının büyük kısmını
işgali altında tutan Türkiye, bu top
rakları hakiki sahipleri olan Ermeni
halkına geri vermelidir.”
ERMENİLERİN İSTEDİĞİ BÖLGE
ERZURUM
, #5 VAN
BİTLİS
r
D İYARBAKIR
0 Prof. Sancıyan
gibi fanatik
Ermeniler,
bugün İstanbul'da
yaşayan
50-60 bin
Ermeniye
kültürel jenosit
uygulandığı
yalanını
söylemekten
bile
kaçınmıyorlar
yıllarında da Ermeni oyununun diğer bazı tertip ve takipçilerini yine Kongre’de görmekteyiz.
Y A L A N L A R
Ü ZER İN E
K U R U LM U Ş
K O N U Ş M A
— Temsilciler Meclisi Oturum Tutanağından - 24 nisan 1978:
— Konu: Ermeni Katliamının 63’üncü Yıldönümü.
California temsilcisi Mr. G. Danielson yine söz almıştır. 60 dakikalık konuşma süresi içine diğer bölge temsilcilerinin konuşmalarını da katmıştır.
Metinden bazı paragraflar şöyledir:
Mr. G. Danielson — Sayın Başkan, 24 nisan 1915’de o za manın Türk hükümeti, İstan bul’da Ermeni toplumunun ileri gelen aydınlarından ve lider lerinden takriben 200 kişiyi tutuklamıştı. Bu, şimdi tarihle bilinen Ermeni katliam prog ramının resmen başladığı tarih tir.
Evvelâ, parlamento üyesi beş Ermeni dahil bu 200 lider tevkif edilmiştir. Bıınu haftalar, aylar takip etmiş ve savunmasız bir halka karşı planlı bir katliam, şimdi Türkiye’nin siyast sınırlan içinde eski Ermenistan bölgesin den icra edilmişti.
24 nisan 1915’te Kafkasların güneyinde Doğu Türkiye'de tak riben 2.5 milyon Ermeni yaşa maktaydı. Bu bölge onların ec dat toprakları olup orada yaşa mış ve çalışmışlardır. Katliam sırasında takriben 1.5 milyon Ermeni mevcudun takriben % 60'ı öldürülmüş veya açlığa, su suzluğa mahkûm edilmiştir. Geri kalan 1.5 milyon nüfusun
100.000’i İstanbul’dadır. İstan bul’daki bu Ermeniler, orada bu lunan yabancı büyükelçilikler ve basının mevcudiyeti dolayısıyla canlarını kurtarabilmiştir. Fakat horlanmış olmalarına rağmen yaşama fırsatını elde etmişler dir. 900.000 Ermeni de dünyanın dört bir tarafına dağılmıştır. Bunlardan bir kısmı şimdi Sov yet Ermenistan’ı olarak bilinen bölgeye, geri kalan kısmı da Su riye ve Irak’s, çöle doğru kaçmış ve oradan diğer yerlere göç im kânını bulabilmişlerdir. Bir kısmı A B D ’ye yerleşmiş ve burada hürriyeti bulmuşlardır. Halen, hata etmiş olmazsam, Amerika’da 500.000 Amerikan Ermenisi olduğunu söyleyebili rim. Bunlar en iyi vatandaşları mızdır.
Böylece 24 nisanın neden anma günü olarak seçildiğini Mr. Danielson bize anlatmaktadır. Ancak, dikkat edilirse olayların gerçek sebeplerine asla temas edilmemektedir.
Bu zat, Kongre üyelerinin acı ma hislerini tahrik ederek Tür kiye’ye düşmanlığı artırmak ve onun aleyhinde alınacak karar lara müsait bir zemin hazırlamak bakımından bir Ermemden al dığı mektubu da zapta geçirmiş tir. Van Acemyan adlı bu Erme ni, büyük annesinin anılarını nakletmektedir.
Bayan Vartanuş Niranyan, 1915'de A B D ’ye hicret eden bir Ermeni ailesindendir. Yalnız Er menice ve Türkçe bilmektedir. “ Doğduğum, büyüdüğüm köy olan Erzurum’un Cart köyünde Ermenilerle Türkler arasında herhangi bir geçimsizlik yoktu.
‘Yaşa ve Yaşat’ anlayışı için deydik. Türkler şehirde kendi, bizde kendi kesimimizde çalış maya giderdik. Sonralar* her
şey birdenbire değişti. Türk as kerleri 13 yaşından yukarı bütün erkekleri, San Karabet manastı rında topladı Orada bu Erme niler bir hat üzerinde boyunları na kadar toprağa gömüldüler, iki erkek kardeşim de bu grubun içindeydi. Arkalarından koştuk. Haykırmalarımız arasında atla rına binen Türk askerlerinin bu yere gömülü insanların üzerine at sürerek başlarını parçaladık larını dehşetle gördük.”
Torunun ifadesine göre Dahi liye Nazın Talât Paşa, Ermeni tehciri konusunda kendisine mü racaat eden AB D büyükelçisine, “ Bugünün masumu, yarının tahrikçisi, bölücüsü olacaktır.” demekle jenositin emirle yapıldı ğım da belirtmeye çalışmaktadır.
Torun devam ediyor, “ Büyük annem, göç sırasında Türkler, Kürtler ve hatta Antranik ve Murat gibi Ermeni hürriyet mü cahitleri dahil bir kafile ile birlik te yolları aşmıştı. Bir noktada kendini Fıra't'ın sularına atmak suretiyle bu kâbustan kurtulmak istemiş. Bazı yerlerde, Türkler tehcir edilen bu insanlan yaka layarak ve boyunlanna ağır taş bağlayarak Fırat'a atmışlar, bu suretle incilin yazdığı bu mukaddes sular Ermeni kanla rıyla kızıla boyanmış. Bü yükannem. beni yengem kurtar dı. Nehre atlamaya hazırdım. Bana, yaşamalı ve kardeşlerinin intikamını almalısın dedi. Bu se beple kendimi öldürmedim. ” diyor.
Bu gibi mektuplar böylece Kongre zabıtlarında yer almakta ve bu zabıtlar da yayınlandığın dan dünyanın hemen her yerinde mevcut ABD kitaplıklarının raf larındaki arşiv neşriyatına kon mak üzere gönderilmektedir.
Bunları bu zabıtlardan alarak Ermeni toplumunu her zaman
inandırarak tahrik etmek, Türk- lere karşı onların ve diğer kamu oyunun nefret duygularım kam çılamak kolaydır. ABD'de Er meni, Rum toplumu gibi çok sayıda ve güçlü bir çevre edinmiş Türk toplumu olmadığından ve ya böyle bir toplum yeni yeni te- | şekkül ettiğinden gerçekleri or- \
taya koymak, hemen hemen halk seviyesinde mümkün olma- ] maktadır.
Genellikle halk arasında, ko- lay inanan insanlar çok olduğun dan bu gibi yazıları kim okursa, Ermeni davasına sempati duy makta, Hıristiyanlık duygulan da kamçılanarak Müslüman Türke düşman edilmeleri kolay laşmış olmaktadır.
Bu eski senatör, bugünün milletvekili, geçmişi tek taraflı kurcalayarak ve hâlâ büyük dev let psikozu içinde AB D devlet gücü ve etkisiyle Türkiye’yi sin dirmeye çalışmakta, iç işlerine ABD'nin yön vermesini isteye rek bir Rus ajanının yapamaya cağını yapmaktadır. SSCB, bu vs bu gibi kişilerin Sovyet Er- menistanı’nda âbidelerini dikme- lidir.
Bu kişiler, kendi cedlerinin kı- zılderililere ve 1860’lara kadar zencilere yaptıklarını, Ku- Klux- Klan cemiyetinin cinayetlerini unutmıiş görünmektedirler. Je nosit, tarihte her milletin haya tında görülen bir olaydır. Ameri ka, bunun istisnası değildir ve bugüne kadar da siyah/beyaz kavgasmı, nefretini halledebil miş değildir. Kaldı ki, 1860’lara kadar Osmanlı devletinde bir azınlık veya ırk, din ayırımı meselesi yoktur.
i-YARİN
:---ORTADA BELGE YOK
Kişisel Arşivlerde İstanbul Belleği Taha Toros Arşivi