T % T 2 5 !
C E V A T P A Ş A CEV A T PAÇA, Ahmet (1 8 5 0 - 1900), Oımanlı ku mandanı *e devlet adamı. Şsm’da doğmuş: İstanbu 1da öl müştür. Kâba - Ağaçlı oğlu diye anılan »e Ş u ıa-y ı a »keti üyeli olan Afyonlu Mustafa Asım Beyin oğludur, tik Öğrenimini Bursada ve tsıanbulda yapaıak Mtkteb i Har- biye'ye girmiş. bu okulu 19 yayında bitirdikten sonra E rk in -ı Hırbiye mektebine devamı baylamı; bura dan da birincilikle çıkmıyur. A ı lamanda terfi ederek
önce kolağası, soma yazdığı bir eser üaentıe binbaşı oltnuy, OsmanlI - Rus harbinde (1877 - 1878) Tuna ordusuna gönde rilmiştir. Önce başkumandan Süleyman Paja’nm yaverliğini yapısı}, sonra kaymakam (yar- bıy) iıkia Necip Paya fırka sının erkin - 1 harbiye başkan lığında bulunmuştur ( ¡8 7 7 ) . Daha sonra miralaylığa (al bay) terfi ederek ordu erlin i harbiye bay k a n ı olmuştur. H*rbten sonra Berlin Antlaş
ması (1878) bükümlerinin tatbiki i}i ile göıeviend'rilmijtir. 1884 yılında Çetine sefirliğine atanmış ve mirlivalığa (tüm general) yükse!miîtir. Sonra İstanbula getirilerek tefti}-i askeıt komisyonu üyeliğine atanmıştır. Giritteki karışıklık lar üzerine olağanüstü yetkilerle Girit'e gönderilmiş, Girit fevkalâde kumandanı ve vali vekili olmuştur (1 8 9 0 ). C. P. Giritte düzenliği sağlamakla büyük ün kazınmış ve kendi sini çok beğenen hükümdar 11. Abdülhımid, C. P. yi önce müşir (m areşal), sonra da sadıâzsm yspmt}!tr ( 1 8 9 !) .
C. P. üç yılı geçen sadrazamlığında devletin iç ve dt; emniyetini, itibarını ve düzenliği kommağa, adaleti sığla mağa çalışmıştır. Zamanında en önemli iç olay Ermeni meselesidir. C. P. memleketin diba iyi idare edilmesi, Ru meli, Yemen ve Anadolndaki karışıklıkların önlenmesi için sadaret makamının ve B a b -ı Ali’ni« daha fazla yetkilete sahip olması llsım geldiği fikrini savurmu}tur. C. P. nın bu fikirleri padişaha yanlı} aksettirilmiş ve çok evhamlı olan hükümdar kendisinden şüphelenerek 1895 yılında C. P. yi azletmiş ve Nişantaşı'ndaki evinde otuımsğa memur etmiştir. C. P. , 1897 yılında Girit islerinin yeniden karış ması üzerine oraya gönderilmiş, sonra Alman İmparatoru nun Ormanlı Devletinin Snriye eyaletini ziyaret edeceğinin anlaşılması üzerine mihmandarlığa atanmış, fakat kendisinin İmparator ile temas etmesinden korkularak Beyrut’a gön derilmemiş ve karargâhı Şam'da bulunan V, Ordu kuman danlığına tâyin edi!roi|tsr. Burada hastalanan C. P. hastalık raporlarının yardımı ile İstanbula gelebilmiş ve orada öl müştür. Türbesi Fatih yakınında Emîr Buhatl türbesi kar- Sismdadır.
---Arapça, Farsça, Fransızca. Rumca, İtalyanca bi len ve dürüst bir devlet adamı olan C. P. nın birçok eseti vardır. 10 cilt halinde hazırlamağa başladığı T a rih -i
ttktr! adîı~eseri değerlidir. Yalnız Yeniçerilere ait olan
birinci cildi basılmış bulunan bu eserde. İmparatorluğun U 41 (1826) yılına kadarki bütün askeri teşekkülleri ve bu de- irdeki askerî isyanlar hakkında bilgi verilmektedir.
^ in e * , kıyafetleri ve o devrin silâh ve teçhizatını gösterir
bir da albümü vardır ki Patiste basılmıştır. (1 8 8 2 ). Diğer ciltler İstanbul Üniversitesi Yıldız yazmaları arasındadır. Königgıâtz (S adovı, bugün Çek. Hradec K râlovf) muhare besine kadar T a rih -i aıktrl adlı bir tarih ile Maluma!ii'l -
kifiyt fi ahval - i M t malık - 1 Oımanıye adh bir Türkiye
coğrafyası da yazmıştır. Riyaziytuin mtbahiı - i d a k ik a n ,
Kimyaam lanayir thtb.ii, Sama, Ttlefon adlı eserlerini ya
yımiamıstır. Sadıâzam iken Babıâli bahçesinde yaptırdığı kütüphane bugün de C. P. kitaplığı âdı ile anılmakta olup Başvekillik arşivinin bir .deposudur. C. P. ancak 24 nüs hası basılan *Yadigâr» adlı bir meyşua da çıkarmıştır. Bej
. A /*>
I t f
-c
< 3
bin ciltlik kütüphanesini İstanbul Arkeoloji Müzesine
bâğif-Ismıstır.
i
)
(2
AJAJU
(
*
?
.M OUMAA 1! / ‘ /V v. >/ İ^İAs'A H M E T T Ü R K İ Y E
A H M E T O EM A l. B E Y (İlk . H a tip z a d e A h m e t ( cin ai B e y )
şın da A fg an ordusunu ıslah ve te n sik vazifeK'ni ü ze rin e alm ış. A fg a n is ta n ’ın p a y ita h tı K ab il'd e k ısa bir zam an d ak i b a ş a rıla rı; o zam an a k ad ar pek k ap alı bir
h a y a t sürüp g itm e k te olan bu şehirde hiyr.ik ızb-ı
b ıra k m ış tır. . /
Ş a h sî o to ritesi, a sk e ri bilgisi, cevvarf zek âsı, n â zik m izacı ile A fg a n H ü k ü m eti üzerinde çok m ü sbet bir te s ir y a r a tm a ğ a m u v affak ölm üş ise de onun bu nüfuz ve m u v a ffa k iy e tle rin i çek p m iy en lcrln tez v ira tı yüzünden 1922 senesind e A fg a n is ta n 'ı te rk e m ecbu r k a lm ıştır. A hm et C em al PujjİA tc k r a ı A vru p a’ya dö n erek bir m üddet P a r is v c /B e rü n ’dc o tu rm u ş ve o ra dan R u sy a ’ya g e ç m iş tiry T iflis 'te . E rm e n i olduğu ku v vetle m u htem el, m eçhül bir k a a tilin kursunu ile 1922 senesinde v e fa t e tm iştir.
A hm et C e m ^ ı/P a ş a ; v atan p erv er, m illiy etp erv er, cesur, m ert ve y ü k sek k a b iliy e tli insan s ıfa tiy le a s k erlik tâ rih im iz e g eçm iş bir ku m an d an d ır
A H M E T O E Y A T P A Ş A
K a r a h is a r ’lı M ira ia y M u s ta fa A sım B ey in oğiu olup 1850 senesinde d oym uş olan A h m et C ev at P a ş a . İk in ci S u lta n A bdülham id devrinin S a d ra z a m la rın dan, â lim b ir m ü şird ir.
M ekteb-i H arbiye'd en 1870 senesinde b irin cilik le ve erk â n ıh a rb yü zb aşısı o la ra k n eş’e t etm iş, 21 sene süren m u iıtelif a sk e rî ve m ülki h izm etlerind en sonra. 1891 senesinde, 41 yaşınd a iken S a d ra z a m olm uş, bu vazifey i iki -sene ifa e tm iştir.
B ir a ra lık G irit V a liliğ in i de yap an A h m et C e v a t P a şa . B irin c i Ordu M üşiri iken 1900 senesinde İ s tan b u l'd a v e fa t etm iş, F a tih civ arın d ak i tü rb esin e d çjjıo lu n m u ştu r.
A h m et C ev at P a şa , âlim , ilim ve irfa n a m uhab- b e tk â r bir z a t olup beşbin cildi m ü tecav iz k ü tü p h a nesini m ü zeye hediye etm iş, (T a rih -i A sk e rî-i O sm a- ni, Sad ov a M uh arebesine k ad ar M u h ta sa r T a rih -i A s k erî, M a lû m a t-ı K â fiy e fi A hval-i M em a!ik -i O sm a niye, R iy az.y c'n in M obahis-i D ak ik ası. K im yan ın S a - n/ıyie T a tb ik i, S em a, T elefo n ) g ib i basılm ış b irço k k ıy m etli e se rle r vücuda g e tirm iş tir.
A rap ça ile F r a n s ız c a 'y a da vukufu olan A hm et C ev at P a ş a , Y a d ig â r - adlı m ecm u asını 24 fasik'ü!
ne.şretm iştir. >/
A H M E T C E V D E T (B k . İk d am eı A h m e t C e v d e t /
A H M E T C E V D E T P A Ş A /
B u lg a ris ta n ’ın L o fç a kasabasın d a 1822^senesinde doğm uş olup P ru t m u harebelerind e K ıA ia r e li’nden L o fç a ’y a gidip yerleşm iş Y ııla rk ıra n A h m et A ğa a h fadından, L o fç a İd are M eclisi âzası /Hacı İsm a il E - fendinin oğiu olan A hm et Cevdet B a ş a ; Ondokuzun- cıı A sırd a y e tişm iş v ezirlerin en d eğ erlisi ve âlim bir
D evlet ad am ıdır. /
M em leketin de b ir k ısım iik tuhsi ile m edrese bilg isi edindikten son ra 17 Y aşında, 1839 senesinde İsta n b u l'a gelm iş, zam an ın ilim le rin d e n m ed rese ta h siline devam edip ik m al onerek ica z e t alm ış, ş iirle ri ni takd im ettiğ i <S e fin g -t-ü ş Ş u a ra » sahibi F eh m i E fen d i ta ra fın d a n ( C e / i e t ) ta k m a adı v erilm iştir.
1845 senesinde n u id e ıris olan A hm et C evd et P a ş a ; m ed rese ta h s ili sırasın d a F a r s ç a ve oldukça F ra n s ız c a öğrenm iş, m a te m a tik , k o zm o ğ rafy a, tabii iiim ere de çalışm ış, y a şı ile m ü ten asip o lm ıy a ca k de recede kendisini b elirten zekâsı ile ça lışk a n lığ ı S a d razam B ü y ü g M u sta fa R e ş it P a ş a ’nın d ik k a tin i ç e k e rek onun rn ü zaharetine nail olm uş, onur, yan ın da 15 sene g e ç ı/in iş tir .
D ev ıet hizm etind e evvelâ K ad ılık, sonra m ü d er rislik .yapm ış ve F u a t P aşa'n m m u v ak k aten B ü k re ş'e
CEVAT PAŞA, Ahmet
LAKI
*7£ 57 2.251
İmasındandır ki o topraklan içinde tıra nihayet Doğu almıştır. 1202 de anıtından yapılan taşına katlar net aşmış u
ular şöhreti kainiz Moğc /un muharebelerden se logoiistan’ı hükmü altını ğo) w Tatar ilanları ayda Hakan un- inişti. Knıakıı- iiküındarlık tah- ktan sonra 1206 "uitavda Şaman âhin kendisine n unvanım \cr- üzunden geldiği- ı bu unvan Kı llı gibi bir mâna. bu tarihten son- i yıl içinde dün- ı bir eşi olmıyan devlet kurımış- Moğolistan tlı-
istilâ ettiği memleket Çjin' olmuştur. Bu ¡arca savaşarak İ216 da Pekin’i de alma- ak olmuştur. Bu zaferin neticesinde Uy luklar, Karahıtaylılar diı Cengiz’in idare- Çin’i aldıktan sonra Ba ıya dönen Cengiz, devletile Orta Asya’da Ve Anadolu’daki rümetleri ortadan kaldırarak sınırlarını
iden Karadcnize kadar n ordulan öte taraflar J ı çiğnedikten sonra K
genişletti.
Kuzey İran ile afkasya’va geç le Tuna ırmakları bölgelerine yayılmış, lüyük bir kısmını almış
oralarda yayılmış olan jrını bir bayrak altında I 1227 Ağustosunda öldü
rnlik yapmıştır. Cihangirliği kadar bir cusu olmakla da meşnurdur, ölümün- opladığı kurultayda Ti2:
ve kurtluğu esaslara «yasa» adını ver nünden önce İmparatorluğu oğullan ara- letmişti. Bundan dolayı
birçok kollara ayrılmıştı Çağatay, ödebey, Tuluy fince ölmüştü ve Yasa
uluy kendirinin yerine
’ES ¡1547 - 1616)
k- Miçucl De Cervantc
Ş"! roınanilc, ismini Dünva Edebiyat Ta :zleri arasına sokan i
; : ,-kkiridir. Gençliğinde
¡apazın yanma verilen Çervantes, bu çe lini şiir ve nesir
bir kardinalin Türklere karşı sa- ı girdi. Yapılan hoşlanmadığı için keti
.¡i. 22 yaşında, Romal m yaptıktan sonra
Ceneviz donanmasın!
uda Türklere esir düşerek dört sene rs,.ya vuruldu. Fidyesi ödenerek ser- t ir sürü maceralara Idaha katıldı ve •ıva’va, yerleşerek evlendi. Ayni vıl ilk
ve uzun zaınan- türlü Tüık ulus toplamıştı. 72 yıl yaşamış, ondan sonra lm- . Dört oğlu var- Bunlardan Cüci gereğince en kü- geçmişti. s Saavedra, yaz anı lı büyük Is- dinle
uğraşma-rnühim eseri olan Galateavı neşretti. Oııdan son ra bir sürü piyes yazdıys ı da hiçbiri tutunmadı. Nihayet 1605 de dünyaca tanınan şaheseri Don Kişot’u verdi. Bundan soma da oniki kadar roman ve birkaç piyes yazdı. Fakat bunlar da kimsenin alakasını çekmedi. Cervanles büyük mahrumiyet ler içinde, âdeta açlıktan
rit’te öldü.
CEVAT. Orgeneral (187)0 - 1937)
sürünerek 1616 da
Mad-Çanakkale’de yararlık
rimizdendir. İstanbul’da doğmuştur. Galatasaray Lisesi’nden sonra Harbiye
göstermiş olan askerle-den Kurmay Yüzbaşı o-Iarak mezun olmuş, saray maiyetinde ve daha baş ka vazifelerle Avrupa’da iolaşmış, Hassa Ordusun da Fırka Kumandanlığı tapmış, 1908 den sonra birçokları gibi rütbesi Generallikten Yarbaylığa indirilmiş, Erkânı Harbiye Mektebi Müdürlüğü, Balkan Harbinde Şark O duşu Erkâmharbiye Reis liği ve Birinci büyük harpte de Çanakkale Müstah kem Mevki Kumandanlığı yapmıştır. 5 ve 18 Mart zaferlerinin kazanılmasınla büyük payı olduğun dan, kendisine «18 Mart Kahramanı» denir.
Daha sonra Galiçya ve Filistin cephelerinde bulunmuş, 7. Ordu Kumandanı olmuş, Mütarekede Mal taya götürülmüş, dön lüğünde Adana ve Di yarbakır havalisindeki birliklerin Kumandanı oty muş, Yüksek Askerî Şüra’ya tâyin edilmiş ve bu va zifede , iken İstanbul’da ölmüştür.
CEVAT PAŞA, Ahmet (1850 - 1900)
İkinci Abdülhamit zamanında Sadrazamlıkta bulunmuş ve bazı ilmi eserler bırakmış Osmanlı mü- şirlerindendir. 1870 de Harbiye’den birincilikle Kur may Yüzbaşı olarak me
zun olmuştur. Çabuk iler leyerek bir takım mühim vazifelerde bulunduktan sonra 1891 de Sadrazam oldu ve iki buçuk yıl bu makamda bulundu. U- zun zaman Girit Valiliği etmiş ve başka vazifeler de de bulunmuştur. Son vazifesi Beşinci Ordu Mü şirliği idi. İstanbul’da öl müş, Fatih civarındaki türbesine gömülmüştür. O- kuyup yazmağa meraklı irfanlı bir zat olup beş
bine vakm olan kitaplarını dolaptariie birlikte Mü ze Kütüphanesine hediye etmişti. Basılmış eser leri şunlardır: Tarih-i Askeıî-i Osmani, Sadova Mu harebesine Kadar Muhtasar Tarih-i Askeri, Malıi- nıal-ı Kâfye fi Ahval-i Memalik-i Osmaniye, Riya ziyenin Mebahis-i Dakikası, Kimyanın Sanayie Tat biki. Sema, Telefon. Ahmet Cevat Paşa arapça ve fransızca da bilirdi. «Yadigâr» adile neşrettiği mecmuanın yirmi dört fasikülü çıkm
ıştır.r
-¡< W 4
75