• Sonuç bulunamadı

Erkeklerin Aile Planlaması Konusundaki Davranışlarını Etkileyen Faktörler

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "Erkeklerin Aile Planlaması Konusundaki Davranışlarını Etkileyen Faktörler"

Copied!
6
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Erkeklerin Aile Planlaması Konusundaki Davranışlarını Etkileyen Faktörler

Osman GÜNAY H. Basri ÜSTÜN BAŞ

E. Ü, Tıp Fakültesi Halk Sağlığı ve Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı, KAYSERİ

THE FACTORS AFFECTING THE PRACTICES OF MAN IN FAMIL Y PLANNING

Geliş Tarihi :4 Haziran 1985

ÖZET .

Kayseri Hine bağlt Hacılar ve Hisarcık sağlık ocaktan bölgelerinde, eşleri doğurgan çağda olan 201 erkek üzerinde gebelikten korunmayı etki­

leyen faktörler araştırıldı.

Erkeklerin eğitim düzeyi, yaşayan çocuk sayısı ve evlilik süresinin gebelikten korunmayı etkilediği tesbit edildi. Erkeklerin mesleği ile ge­

belikten korunma arasında önemli bir ilişki bulu­

namadı. ;

Anahtar Kelimeler: Aile Planlaması, Eğitim Düzeyi, Meslek, Yaşayan Çocuk Sayısı, Evlilik Süresi.

T Kln T ı p Bil Araş Dergisi C.4, s. 1-2, 1986, 131-136

SUMMARY

The factors affecting contraception were investigated in 201 men, whose wiwves were in fertile age group, in Hacilar and Hisarcik health center districts of Kay sen province.

It was found that educational level, the number of living children and duration of mar­

riage the men affect using contraceptive meth­

ods. No relationship was uncaveder between the jobs of the men and the use of contraceptive

methods.

Key Word*: Family Planning, Educational Level, The Job The Number of Living Children, Marriage Period

T J Research Med Scl V. 4, N. 1-2, 1986, 131-136

Nüfus artışı ve doğurganlığın kontrol altına alın­

ması günümüzde bilim adamlarını ve yöneticileri en ç o k ilgilendiren konulardan biri haline gelmiştir.

Malthus'un hızlı nüfus artışı konusunda ileri sürdüğü fikirler bugün kısmen geçerliliğini yitirmiş olmasına rağmen (1), nüfusun kontrolsüz artmasının toplum kalkınmasını olumsuz y ö n d e etkilediği de bi­

linen bir gerçektir (6, 7).

Aşırı doğurganlığın neden olduğu hızlı nüfus artı­

şına bağlı sorunlar bir tarfa bırakılsa bile, ç o k genç ve yaşla annelerin yaptıkları d o ğ u m l a r d a , ç o k sık ve ç o k sayıda yapılan doğumların d o ğ r u d a n d o ğ r u y a çe­

şitli sağlık sakıncaları o l u ş t u r d u ğ u , ana ve ç o c u k sağ­

lığı başta olmak üzere, genel olarak toplum sağlığını olumsuz y ö n d e etkilediği çeşitli araştırmalarla gös­

terilmiştir (2, 3, 5, 6, 1 3 , 1 5 , 17). Toplam gebelik sa­

yısının ç o k olması ve gebelikler arasındaki sürenin kısa olması, ölü d o ğ u m l a n , bebek ölümlerini, çocuk­

ların zeka düzeyini, beslenme bozukluklarını, ç o c u k ­ larda ve annelerde çeşitli hastalıkların görülüş sıklığını arttırmaktadır (3, 6,13).

Diğer taraftan genç ve yaşlı kadınların yaptıkları d o ğ u m l a r d a da ana ve ç o c u k ölümleri daha sık olmak­

tadır (2). 20 yaşın altında ana ölüm oranının hızının 20-24 yaşındakilerin 2 misli olduğu ve 16 yaşın altın­

daki annelerden d o ğ a n bebeklerin, 20 yaşın üstündeki annelerden d o ğ a n bebeklere göre 2 kat fazla öldüğü bildirilmektedir (2). Bütün bunlar göstermektedir k i , iyi p l a n l a n m a m ı ş bir gebelik, aile tarafından istenme­

se bile çeşitli sorunlara y o l açabilmektedir.

Gebeliğin istenmediği durumlarda sorunlar daha da ağırlaşmakta, bu durumda yukanda sayılanlara ilâveten, sıklıkla başvurulan düşükler nedeniyle ana ölümleri, sakatlanmalar ve ruhsal rahatsızlıklar ortaya çıkabilmektedir (14).

Buraya kadar saydıklarımız ve benzeri nedenlerle topluma sürekli ve etkili aile planlaması hizmeti veril­

melidir. Ancak toplumun aile planlaması hizmetlerin­

den yararlanması çeşitli faktörlerin etkisi altındadır.

Annenin eğitimi, sosyal durumu ve ekonomik gücü a r t t ı k ç a kendi doğurganlığını kontrol etmede daha başarılı olmaktadır (5). Geleneksel toplumlarda ise

T ü r k i y e K l i n i k l e r i T ı p Bilimleri A R A Ş T I R M A Dergisi C 4 , S.1-2, 1986

Turkish Journal o f R E S E A R C H İ n Medical Sciences V . 4 , N . l - 2 , 1986 131

(2)

E r k e k l e r i n A i l e P l a n l a m a s ı K o n u s u n d a k i D a v r a n . ş i a r . m E t k i l e y e n F a k t o r l e r / G u N A Y , U S T U N Ü A 5

kadınlar doğurganlıkları ölçüsünde kabul görmekte, ç o c u k sahibi olmayanlar veya erkek ç o c u k doğur­

mayanlar hor görülmektedir. Bu toplumlarda aile planlaması h a k k ı n d a karar vermede erkeğin gücü ka- dınınkinden fazladır (18). Y a n i sık ve fazla sayıdaki gebeliklerden kadınlar daha ç o k zarar gördüğü halde, bu gebeliklerin önlenmesi konusunda erkeklerin ka­

rarı önemli olmaktadır. Bu nedenle, bu araştırmada erkeklerin aile planlaması konusundaki davranışlarını etkileyen faktörlerin tesbit edilmesi amaçlanmıştır.

M A T E R Y A L V E M E T O D

Araştırma Kayseri ili Merkez ilçesine bağlı Hacı­

lar ve Hisarcık sağlık ocakları bölgelerinde yapılmış­

tır.

Evli ve eşleri doğurgan ç a ğ d a bulunan 250 erkek, sağlık ocaklarındaki kişisel sağlık fişlerinden basit tesadüfi örnekleme y ö n t e m i ile seçilmiş ve bunlar­

dan 201'i ile görüşülebilmiştir. Bu erkeklere aile plan­

laması hakkındaki bilgi tutum ve davranışları ile bu davranışlarını etkileyebilecek çeşitli faktörleri içe­

ren bir anket formu uygulanmıştır. Araştırma gru­

bundaki erkeklerin konu ile ilgili bilgi tutum ve dav­

ranışları daha önce değerlendirilerek yayınlanmıştır (16). Bu makalede ise aynı kişilerin bu davranışlarını etkileyen faktörler değerlendirilmiştir.

Anketteki sorular sadece erkeklere yöneltilmiş, erkeklerin eşleri ile ilgili bilgiler de erkeklerden alın­

mıştır.

Uygulanan gebeliği önleyici y ö n t e m l e r d e n , rahim içi araçlar, oral kontraseptifler, kondom ve cerrahi y ö n t e m l e r modern y ö n t e m l e r olarak, geri ç e k m e ve lavaj ise geleneksel y ö n t e m l e r olarak kabul edilmiştir.

B U L G U L A R

Halen kendisi veya eşi herhangi bir gebeliği önle­

yici y ö n t e m kullanan erkeklere, kullandıkları bu yön­

temi kimin önerdiği sorulmuş ve Tablo - IV'de gösterilen cevaplar alınmıştır.

Araştırma Grubundaki erkeklerden 20'si (Tüm araştırma grubunun yaklaşık % 10'u) ilerde de kesin­

likle gebeliği önleyici y ö n t e m kullanmayacağını ifade etmiştir. Bu erkeklerin 14'ü gebelikten korunmanın günah olduğunu, 5'i mevcut yöntemlerin zararlı ol­

d u ğ u n u , l ' i ise ülke nüfusunun artması gerektiğini ileri sürmüştür.

T A R T I Ş M A

Araştırma grubundaki erkeklerin ve eşlerin şimdiki yaşlan, ilk evlenme y a ş l a n ve evlilik süreleri Tablo - I'de gösterilmiştir. Tabloda görüldüğü gibi kadınların ilk evlenme yaşı 18.2 y a ş olarak bulun­

m u ş t u r . 1978 yılında yapılan Türkiye Doğurganlık

Araştırması'na göre Türkiye'de kadınların evlenme yaşı ortalama 17.7'dir (9, 12). A r a ş t ı r m a grubun­

daki erkeklerin eşlerinin yaş ortalaması 28.8'dir.

Buna karşılık Tablo - H'de görüldüğü gibi ortalama ç o c u k sayısı 2.8, erkeklerin istediği ortalama ç o c u k sayısı ise 2.5'dur. Yani bölgedeki erkekler yaklaşık 10 yıllık evlilikten sonra istediklerinden daha fazla ç o c u ğ a sahip olmaktadırlar. Aynı bölgede daha ö n c e kadınlar üzerinde yapılan bir araştırmada da istenen ç o c u k sayısı 2.5 olarak b u l u n m u ş t u r (8). 1978 Türkiye Doğurganlık Araştırması'nda ise kadınların ortalama 3.3 ç o c u k istedikleri tesbit edilmiştir (10).

Buna göre araştırma bölgemizde istenen ç o c u k sayı­

sı Türkiye ortalamasına göre o l d u k ç a düşüktür.

Araştırma grubundaki erkeklerin gebeliği önle­

yici y ö n t e m kullanma durumuna göre dağılımı Tablo - DTde gösterilmiştir. Araştırma grubundaki erkeklerin % 47.3'ü herhangi bir gebeliği önleyici y ö n t e m uygulamakta, % 33.8'i ise modern y ö n t e m ­ lerle korunmaktadır. 1978 Türkiye Doğurganlık A r a ş t ı r m a s ı n d a bu oranlar sırasıyla % 50.3 ve % 17.7 olarak b u l u n m u ş t u r (11). Aynı bölgede kadınlar üzerinde yapılan bir araştırmada ise yine bu oranlar sırasıyla % 52.6 ve % 25 olarak b u l u n m u ş t u r (8). Bu verilere göre Hacılar ve Hisarcık sağlık ocaklan bölge­

lerinde modern y ö n t e m l e r ülkemiz geneline göre daha yaygın olarak kullanılmaktadır. A r a ş t ı r m a m ı z d a total kullanıcı oranın Türkiye genelinden düşük olması ise, muhtemelen, geri ç e k m e ve lavaj gibi sık kullanılan bazı geleneksel yöntemlerin gizlenmiş ol­

masına bağlıdır. Çünkü aynı bölgede kadınlar üzerin­

de yapılan araştırmada bu geleneksel y ö n t e m l e r i n kullanılma oranı % 27.6 iken, erkekler üzerinde yapı­

lan bu araştırma % 13.4 olarak b u l u n m u ş t u r .

Araştırma grubunda uygulanan gebeliği önleyici yöntemlerinm % 57.8'i k o m ş u veya arkadaş tarafın­

dan, % 38.9'u doktor tarafından önerilmiştir. Ebeler tarafından önerilenlerin oranı ise sadece % 2.1 olarak b u l u n m u ş t u r . Bu veriler ebelerin aile planlaması ko­

nusunda yeterince etkili o l m a d ı k l a n n ı göstermekte­

dir. Çünkü araştırmanın yapıldığı bölgelerde uzun süreden beri ebeler çalışmaktadır. Ebelere bu alanda daha fazla etkinlik kazandırmak gerekir.

Erkeklerin eğitim düzeyinin gebeliği önleyici y ö n t e m kullanmaya etkisi araştırılmış, okur yazar ol­

mayanlarla, okur yazar olanlar arasında önemli bir fark b u l u n m u ş t u r . Ancak diplomasız okur yazarlarla diplomalılar arasında önemli bir fark b u l u n a m a m ı ş t ı r . Buradaki diplomalı okur yazarların büyük bir ç o ğ u n ­ luğu i l k o k u l mezunudur.

Araştırma grubundaki erkeklerin meslekleri ile gebeliği önleyici y ö n t e m kullanma arasında önemli bir ilişki bulunamamıştır.

Tablo - V H ' d e evlilik süresi ile gebelikten ko­

runma arasındaki ilişki gösterilmiştir. Tabloda görül-

132

T ü r k i y e K l i n i k l e r i T ı p Bilimleri A R A Ş T I R M A Dergisi C 4 , S.1-2, 1986 Turkish Journal o l R E S E A R C H i n M e d l c a l Sciences V . 4 , N . l - 2 , 1986

(3)

E r k e k l e r i n A i l e P l a n l a m a s ı K o n u s u n d a k i D a v r a n ı ş l a r ı n ı E t k i l e y e n F a k t ö r l e r / G Ü N A Y , O S T Ü N S A Ş

Tablo - 1

Araştırma Kapsamına Alınan Erkeklerin ve Eşlerinin Ortalama Yaş, İlk Evlenme Yaşı ve Evlilik Süreleri

P A R A M E T R E L E R n X + S -

X SD

Erkeklerin Yaşı 201 31.8 + 0.5 7.1

Eşlerinin Yaşı 201 28.8 T 0.4 6.0

Erkeklerin İlk Evlenme Yaşı 201 21.2 + 0,2 3.0

Eşlerinin İlk Evlenme Yaşı 201 18.2 + 0.2 3.1

Evlilik Süresi (Yıl) 201 10.6 + 0.5 7.3

Tablo - II

Araştırma Kapsamına Alınan Erkeklerin Ortalama Yaşayan Ve İstedikleri Çocuk Sayıları

P A R A M E T R E L E R n X + S -

X SD

Yaşayan Çocuk Sayısı 201 2.8 + 0.2 2.1

İstenen Çocuk Sayısı 201

t = 2.16 P<0.05

2.5 + 0.1 0.8

T a b l o - III

Araştırma Kapsamına Alınan Erkeklerin Gebeliği Önleyici Yöntem Kullanma Durumuna Göre Dağılımı

GEBELİĞİ ÖNLEYİCİ YÖNTEM K U L L A N M A SAYI %

M O D E R N YÖNTEMLER 68

T

33.8

Oral Kontraseptif (37) (18.4)

Rahim İçi Aracı (21) (10.4)

Kondum ( 6) ( 3.0)

Ameliyat ( 4) ( 2.0)

G E L E N E K S E L YÖNTEMLER 27 13.4

Geri Çekme (22) (10.9)

Lavaj ( 5) ( 2.5)

YÖNTEM K U L L A N A N L A R I N TOPLAMI 95 47.4

YÖNTEM K U L L A N M A Y A N L A R 106 52.7

T O P L A M 201 100.0

T ü r k i y e K l i n i k l e r i T ı p Bilimleri A R A Ş T I R M A Dergisi C.4, S . 1-2, 1986

T u r k i s h Journal of R E S E A R C H ir, Medical Sciences V . 4 , N . l - 2 , 19B6

133

(4)

E r k e k l e r i n A l l e P l a n l a m a s ı K o n u s u n d a k i D a v r a n ı ş l a r ı n ı E t k i l e y e n F a k t ö r l e r / G Ü N A Y , O S T Ü N B A Ş

Tablo - IV

Araştırma Grubundaki Gebeliği Önleyici Yöntem Kullanan Erkeklerin Bu Yöntemi

ö n e r e n e Göre Dağılımı

YÖNTEMİ ÖNEREN SAYI %

Doktor 37 38.9

Ebe 2 2.1

Komşu Veya Arkadaş 53 57.8

Bilmiyor 3 3.2

TOPLAM 95 100.0

düğü gibi gebeliği önleyici y ö n t e m kullanma oranı 0-4 yıllık evlilerde en düşük, 10-14 yıllık evlilerde ise en yüksektir. Daha önce belirtildiği gibi bölgedeki çiftler yaklaşık 10 yıllık evlilikten sonra istedikleri sayıda ç o c u ğ a sahip olmaktadırlar. Bu d ö n e m d e n sonra gebelikten korunma oranının artması doğaldır.

Bertan ve a r k a d a ş t a n (4) gebelikten korunma oranı­

nın 30-39 y a ş grubunda en yüksek o l d u ğ u n u tesbit etmişlerdir. 10-14 yıllık evliler de genellikle bu y a ş grubuna girmektedir.

Evlilik süresine paralel olarak, y a ş a y a n ç o c u k sa­

yısı ile gebeliği önleyici y ö n t e m kullanma arasında önemli bir ilişki b u l u n m u ş t u r . Gebeliği önleyici yön­

tem kullanma oranı hiç ç o c u ğ u olmayanlarda % 0, 1 ç o c u ğ u olanlarda % 19.2'dir. Bu oran 2 ve daha faz­

la ç o c u ğ u olanlarda ise % 6 0 ' ı n üzerindedir.

Tablo - V

Araştırma Grubundaki Erkeklerin Gebeliği Önleyici Yöntem Kullanma ve Eğitim Durumuna Göre Dağılımı

ERKEKLERIN EĞITIM DÜZEYI

MODERN YÖNTEMLER SAYI

GEBELIĞI ÖNLEYICI YÖNTEM KULLANMA GELENEKSEL

YÖNTEMLER

YÖNTEM KULLANMAYAN

SAYı % SAYI

TOPLAM

SAYı

Okur Yazar Değil Okur Yazar İlkokul ve Üzeri

0 l1 57

0.0 44.0 35.2

2 4 21

14.3 16.0 13.0

12 10 84

85.7 40.0 51.8

14 25 162

100.0 100.0 100.0

TOPLAM 68 33.8 27 13.4

x2 = 10.141 P < 0.05

106 52.7 201 100.0

Tablo - VI

Araştırma Grubundaki Erkeklerin, Mesleklerine Ve Gebeliği Önleyici Yöntem Kullanma Durumuna Göre Dağılımı

GEBELİĞİ ÖNLEYİCİ YÖNTEM K U L L A N M A

MODERN GELENEKSEL YÖNTEM

YÖNTEMLER YÖNTEMLER K U L L A N M A Y A N TOPLAM

MESLEKLER SAYI % SAYI % SAYI % SAYI %

İşçi 13 30.2 4 9.3 26 60.5 43 100.0

Memur 14 37.8 6 16.2 17 45.9 37 100.0

Esnaf 22 37.3 6 10.2 31 52.5 59 100.0

Diğer 19 30.7 11 17.7 32 51.6 62 100.0

TOPLAM 68 33.8 27 13.4 106 52.7 201 100.0

xJ = 6.359 P > 0.05

134

T ü r k i y e K l i n i k l e r i T ı p Bilimleri A R A Ş T I R M A Dergisi C.4, S.1-2, 1986 Turkish Journal of R E S E A R C H in Medical Sciences V . 4 , N . İ - 2 . 1986

(5)

E r k e k l e r i n A i l e P l a n l a m a s ı K o n u s u n d a k i D a v r a n ı ş l a r ı n ı E t k i l e y e n F a k t ö r l e r / G ü N A Y , Ü S T Ü N B A Ş

Tablo - V I I

Araştırma Grubundaki Erkeklerin Evlilik Süresine Ve Gebeliği Önleyici Y ö n t e m Kullanma Durumuna Göre Dağılımı

GEBELİĞİ ÖNLEYİCİ YÖNTEM K U L L A N M A

MODERN G E L E N E K S E L YÖNTEM

EVLİLİK SÜRESİ YÖNTEMLER YÖNTEMLER K U L L A N M A Y A N T O P L A M

(VIL) SAYI % SAYI % SAYI % SAYI %

0-4 10 19.2 4 7.7 38 73.1 52 100.0

5-9 21 39.6 10 18.9 22 41.5 53 100.0

10-14 16 45.7 5 14.3 14 40.0 35 100.0

15 ve Üzeri 21 34.4 8 13.1 32 52.5 61 100.0

TOPLAM 68 33.8 27 13.4 106 52.7 201 100.0

X2 = = 14.616 P < 0.05

Tablo - V I I I

Araştırma Grubundaki Erkeklerin Yaşayan Ç o c u k Sayısına Ve Gebeliği Önleyici Y ö n t e m Kullanma Durumuna Göre Dağılımf

GEBELİĞİ ÖNLEYİCİ YÖNTEM K U L L A N M A

Y A Ş A Y A N ÇOCUK

MODERN YÖNTEMLER

GELENEKSEL YÖNTEMLER

YÖNTEM

K U L L A N M A Y A N TOPLAM

SAYISI SAYI % SAYI % SAYI % SAYI %

0 0 0.0 0 0.0 28 100.0 28 100.0

1 4 15.4 1 3.8 21 80.8 26 100.0

2 } § 46.2 8 20.5 13 33.3 39 100.0

3 19 42.2 10 22.2 16 35.6 45 100.0

4 ve Üzeri 27 42.9 8 12.7 28 44.4 63 100.0

TOPLAM 68 33.8 27 13.4 106 52.7 201 100.0

Xs = 46.515 P < 0.01

A r a ş t ı r m a grubundaki erkeklerin % 65.7'si b a ş k a ç o c u k istememektedir. B a ş k a ç o c u k istemeyenlerin

% 5 9 . 1 i , başka ç o c u k isteyenlerin ise % 24.6'sı gebe­

likten k o r u n m a k t a d ı r . Bu oranlar 1978 Türkiye Do­

ğurganlık A r a ş t ı r m a s ı n d a sırayla % 62 ve % 33 olarak b u l u n m u ş t u r .

S o n u ç olarak Hacılar ve Hisarcı sağlık ocakları bölgelerinde halkın aile planlaması konusunda eğitime

ve hizmete ihtiyacı vardır. Toplumun eğitim düzeyi­

nin yükseltilmesi aile planlaması hizmetlerinin başarı­

sını arttıracaktır. Bunun yanında aile planlaması ala­

nında ebelere etkinlik k a z a n d ı r m a k için gerekli eğitim ve destek sağlanmalıdır.

Aile planlamasının sadece toplam ç o c u k sayısını sınırlandırmak için değil, aynı zamanda gebelikler ara­

sındaki süreyi uzatmak için de gerekli o l d u ğ u toplu-

T ü r k l y e K l i n i k l e r i T ı p Bilimleri A R A Ş T I R M A Dergisi C.4, S.1-2. 1986

Turkish Journal of R E S E A R C H in Medical Sciences V . 4 , N . l - 2 , 1986

135

(6)

E r k e k l e r i n A i i e P l a n l a m a s ı K o n u s u n d a k i D a v r a n ı ş l a r ı n ı E t k i l e y e n F a k t Ö r l e r / G Ü N A Y , Ü S T Ü N B A Ş

Tablo - IX

A r a ş t ı r m a Grubundaki Erkeklerin Başka Ç o c u k İsteme Ve Gebeliği Önleyici Y ö n t e m Kullanma Durumuna G ö r e Dağılımı

GEBELİĞİ ÖNLEYİCİ YÖNTEM K U L L A N M A

B A Ş K A ÇOCUK İSTEME DURUMU

MODERN YÖNTEMLER SAYI

G E L E N E K S E L YÖNTEMLER SAYI

YÖNTEM K U L L A N M A Y A N SAYI

TOPLAM SAYI

İstiyor İstemiyor

12 56

17.4 42.4

5 22

7.2 16.7

52 54

73.4 40.9

69 132

100.0 100.0

TOPLAM 68 33.8 .27 13.4 106 52.7 201 100.0

ma yeterince anlatılmalıdır.

A r a ş t ı r m a d a , yeni evli çiftlerden hiçbirinin gebe­

likten k o r u n m a d ı ğ ı anlaşılmıştır. Ancak ülkemizde küçük y a ş t a evlenenlerin o l d u k ç a fazla o l d u ğ u ve 20 yaşın altındaki gebeliklerin riskli o l d u ğ u bilindiğine göre, erken y a ş t a evlenenlerin bu y a ş a kadar gebelik-

ter k o r u n m a l a r ı sağlanmalıdır.

Diğer taraftan 35 y a ş ı n üzerinde veya 4'den fazla d o ğ u m y a p m ı ş olan kadınların yeniden gebe kalmala­

rı riskli olacağına göre bunların cerrahi y ö n t e m l e r gibi kesin etkili y ö n t e m l e r l e k o r u n m a l a r ı gerektiği vurgu­

lanmalıdır.

KAYNAKLAR

1. Akdur R: Çeşitli Yönleriyle D o ğ u m Kontrolü, Toplum ve Hekim, 57-61, Haziran 1980.

2. Barvazian AP: Family planning: A preventive healt measure, World Health, 4-7, June 1984.

3. Baykal Y: Toplum sağlığında aile planlamasının önemi, Sağlık Dergisi, 54 (7-9): 5-20, 1980.

4. Bertan M, A Egemen, A Tuncer: Aile Kliniği Çalışmala­

rı, H.Ü. Tıp Fakültesi, 1973-1974.

5. Brögger S: Health, population and development, World Health, 18-20, 1984.

6. Fişek NH: Halk Sağlığına Giriş. Ankara, Çağ Matbaası, s: 81-90, 1983.

7. Fişek NH: Dünyada Nüfus Sorunu, (Mimograf, H.Ü. Tıp Fakültesi).

8. Günay O, M Aykut, O Ceyhan: Hacılar, Hisarcık ve Er- ciyes Sağlık Ocakları bölgelerinde düşük sorunu, E.O.

Tıp Fak. Der. 6 (3): 449-457, 1984.

9. H. O. Nüfus Enstitüsü: Türkiye Doğurganlık Araştırması, 1978. (Araştırma Bulgularının ö z e t i ) , (Mimograf, Ankara, 1980).

10. H. Ü. Nüfus Etüdleri Enstitüsü: Turkish Fertility Survey (1978): First Report, Vol I, T T K Basımevi, Ankara.

11. H, Ü. Nüfus Etüdleri Enstitüsü: Türkiye Doğurganlık Araştırması (1978): İlk Rapor, Cilt II, T T K Basımevi, Ankara.

12. Kavadarlı S: 1978 Türkiye Doğurganlık Araştırması'nda Evlenme ve Doğurganlık, 1978 Türkiye Doğurganlık Araştırması Konferansı, İstanbul, Kasım 1980.

13. S.S.Y.B. Hıfzıssıhha Okulu: Ana Sağlığı ve Aile Planla­

ması El Kitabı, 2. bs., Ankara, s: 119-132, 1982.

14. Tezcan S, CE Carpenter- Yaman, NH Fişek: Türkiye'de Çocuk Düşürme, H. Ü. Toplum Hekimliği Enstitüsü, Yayın No: 13, Ankara, 1980.

15. UNICEF: The State of the World's Children 1985, Oxfordshire, pp: 22-23, 1985.

16. Üstünbaş HB ve Diğerleri: Hacılar ve Hisarcık Sağlık Ocakları bölgelerinde erkeklerin aile planlaması hakkın­

daki bilgi tutum ve davranışları, K . U . G . N . Tıp Fak.

Mec, 4 (14): 335-345, 1982.

17. WHO Expert Committee: Technical Report Series, No.

569, Geneva, 1975.

18. Wylie E: Women in the picture, World Health, 141-15, June 1984.

136

T ü r k i y e K l i n i k l e r i T ı p B i l i m l e r i A R A Ş T I R M A Dergisi C.4, S . l - 2 , 1986

Turkisn J o u r n a l o f R E S E A R C H i n M e d l c a l Sciences V . 4 , N . l - 2 , 1 9 8 6

Referanslar

Benzer Belgeler

(2012) tarafından maddeler değiştirilmeden orijinal duygu düzenleme ölçeğinin sporcularda kullanımını inceledikleri çalışma sonucunda, Bilişsel yeniden değerlendirme

Kadınların % 98,2’si aile planlaması yöntemlerini kullanmayı onaylarken, % 56.3’ü herhangi bir aile planlaması yöntemi kullanmış- tır.. Kadınların en çok bildikleri

Tablo 2’de Araştırmaya katılan erkeklerin bazı özellik- lerine göre modern ve geleneksel aile planlaması yöntemleri- ni bilme durumlarına bakıldığında; modern ve

se sınıfsal çıkar kavramlarını inceler- ken bu kavramların içsel değişken olarak alınması bizim gibi toplumlar- daki devlet, işadamı ilişkisininin anla- şılması

Karenin çevresi 80 cm olduğuna göre çemberin yarıçapı kaç cm dir?.. ··· Başarılar

Les champs d’investigations de la sémantique peuvent êtres groupés en deux rubriques: l’une est l’étude de la langue naturelle et le produit linguistique que la langue nous

‹leri yaflta en s›k görülen fonksiyonel psikiyatrik bo- zukluk olan depresyon, gerek tan› gerekse tedavi pren- sipleri aç›s›ndan yafll›da gençlerdekine göre

Meyve sineği Drosophila melanogaster, nematod Caenorhabditis elegans gibi omurgasız hayvan modelleri alternatif olarak kulla- nılmaktadır.. Son yıllarda ise, konakçı modeli