• Sonuç bulunamadı

Testiküler germ hücre tümörlü deneklerde sisplatinya da karboplatin kemoterapisinin testiküler fonksiyonve sperm nükleusuna etkisi

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Testiküler germ hücre tümörlü deneklerde sisplatinya da karboplatin kemoterapisinin testiküler fonksiyonve sperm nükleusuna etkisi"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

On beş - 40 yaş arası genç erkeklerde testiküler germ hücre tümörleri (TGCTs), yaşam süresini etkileyebilecek en yaygın malignitelerdendir. Her yıl, 18000 Avrupalının üreme çağındaki TGCTs geliştirdiği rapor edilmiştir ve rastlanma sıklığı son 50 yılda bir çok ülkede artmıştır. Bu kanser tipinin gelişiminde yatkınlaştırıcı birçok risk faktörü çalışılmış fakat çok azı için net kanıtlar elde edilmiştir. Er- ken tanı ve modern tedavi yöntemleri %95 hayatta kalma oranı sağlamakta ve testiküler kanser sonrası hayatta kalan hastaların hayat kalitesini yükseltmektedir.

TGCT’nin tedavisi tek taraflı orkiektominin (UO) yanı sıra, tümörün histolojisine ve hastalığın derecesine bağlı olarak gözetim, radyoterapi ya da kemoterapi (CT) içerebi- lir. CT ve radyoterapinin spermatogenezi ve seks hormon- larını etkileyerek testiküler fonksiyon üzerine olumsuz etki yapabileceği bilinmektedir. Birçok çalışmada, UO sonrası bleomisin, etoposid, sisplatin (BEP) ile tedavi edilen hasta- lar bu açıdan değerlendirilmiştir. Buna karşılık bu hastalarda karboplatin tedavisinin yan etkileri hakkında veri mevcut değildir. Bu çalışmaya TGCT için UO sonrasında Androloji ve İnsan Üreme Ünitesinde (İtalya) sperm saklayan 212 ar- dışık denek seçildi. Yüz denek bir veya daha çok defa BEP ile tedavi edildi (BEP-grubu), 54 tanesi karboplatinle (CARB grubu), ve 58 tanesi sadece gözlendi (S-grubu). Tüm has- talar sperm anaploidisi, sperm DNA’sı, seks hormonları, rezidüel testis hacmi başlangıç anından (T0) UO’dan veya CT sonrası 12 ay (T1) ve 24 ay (T2) için değerlendirilmiştir.

Seminal parametreler, sperm anöploidileri, DNA durumu, gonadal hormonlar ve başlangıçta testis hacmi gruplar arasında farklı değildi. T1’de, BEP grubunda hem CARB

hem S-grubuyla karşılaştırıldığında, sperm konsantrasyo- nu ve sperm sayısında anlamlı azalma gözlendi. Yine BEP grubunda T1’de sperm anöploidisi anlamlı şekilde arttı.

Benzer şekilde, 1 de aynı grupta başlangıca, S-grubuna ve Carb grubuna kıyasla kıyasla spermde DNA bütünlüğü ve fragmentayonlarda değişimler gerçekleşti. Bu değişiklikler BEP tedavisinin sonundan itibaren 2 yıl sonrasına kadar kalıcıydı. T2’deki hafif iyileşmeye rağmen, BEP grubunda diğer gruplara kıyasla daha yüksek oranlarda sperm anöp- loidisi gözlenmeye devam etti. Sperm anöploidileri ve DNA durumunun bozulması tedavinin bitiminden itibaren 1 ve 2 yıl sonra CARB grubunda gözlenmedi. Başlangıç ol- masına rağmen, bu veriler karboplatin ile TGCT tanısı almış CT ile seçilmiş hastalarda seks hormonları, spermatogenez ve sperm nükleusunun etkilenmediği bir tedavi seçeneğini temsil ettiğini göstermektedir. Başlangıç olmasına rağmen bu sonuçlar, yalnız CARB’ın seçildiği TGCTs li hastalarda fertilite ve seks hormonlarının üzerinde olumsuz bir etki oluşmadığını gösteriyor.

Az sayıda hastayla ve bu verileri desteklemek için daha büyük çalışmalara ihtiyaç olmasına rağmen, bu çalışma tek doz CARB uygulaması ile yapılmış bu konudaki ilk çalış- madır. Geçerli bir tedavi seçeneğini temsil etmesinin yanı sıra, TGCTs gelişen hastalarda spermatogenez, sperm anöploidileri, DNA bütünlüğü ve gonadal hormonlar etki- lenmeyecek gibi görünmektedir.

Çeviri

Arş. Gör. Kubilay Doğan Kılıç

Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi, Histoloji ve Embriyoloji AD

Testiküler germ hücre tümörlü deneklerde sisplatin ya da karboplatin kemoterapisinin testiküler fonksiyon ve sperm nükleusuna etkisi

Ghezzi M, Berretta M, Bottacin A Front. Pharmacol. 13 May 2016;7

ERKEK ÜREME SAĞLIĞI

Androloji Bülteni 2016; 18(67): 275

Güncel Makale Özeti

275

Referanslar

Benzer Belgeler

• Seminal plazma boğa ve koç sperması için çok hafif asit, domuz ve aygırda ise hafif alkalidir.. • Ozmotik basınç kanın ozmotik basıncına eşdeğerdir (% 0,9 luk

Olgumuzun özgeçmişinde inmemiş testis olması nedeni ile testisin germ hücreli tümörlerinin inmemiş testiste tümör gelişme riski 50-150 kat fazla olup tek taraflı

Fizik mua- yenesinde sağ testis alt polünde sınırları düzgün, testisle aynı kıvamda ve yaklaşık 1 cm çapında kitle palpe edilen hastaya orşiektomi sonrası

Bu yazıda, testis tümörü ön tanısı ile radikal orşiektomi uygulanan testiküler epidermoid kist olgusunu nadir görülmesi nedeni ile sunduk..

tarafından NOA’lı 85 hasta- nın değerlendirildiği başka bir çalışmada, TESE ile sperm elde edilen hastalarda ortalama testis hacmi 17,5 mL iken sperm saptanmayan hastalarda

PTSA olan hastalarda VAS skoru 1,93±0,96, mTESE yapılan ve sperm bulunan grupta 2,32±0,74, mTESE yapılıp sperm bulunmayan grupta ise 5,41±1,15 olarak saptandı.. SONUÇ:

[5,15] Yapılan bir çalışmada, NOA tanılı hastalar TESE operasyonu öncesi kan FSH düzeyleri <15, 15–30, 31–45, ve >45 IU/mL olmak üzere dört ayrı gruba ayrılmış

Avrupa üroloji klavuzlarına göre risk faktörü (infertilite, bilateral TM, inmemiş testis, germ hücreli testis neoplazi öyküsü) olmayan hastalara kendi kendini muayene ile ta- kip