• Sonuç bulunamadı

ZBK – DR – 2008 – 0001 AYDIN

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "ZBK – DR – 2008 – 0001 AYDIN"

Copied!
98
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

T.C.

ADNAN MENDERES ÜNİVERSİTESİ

FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ

BİTKİ KORUMA ANA BİLİM DALI

ZBK – DR – 2008 – 0001

AYDIN İLİNDE BEKİROĞLU VE PAPAZ

ERİKLERİNDE ZARARLI HOPLOCAMPA SP.

(HYMENOPTERA, TENTHREDINIDAE)’NİN

BİYOLOJİSİ VE MÜCADELESİNE YÖNELİK

ÇALIŞMALAR

Gamze ÖZER

DANIŞMAN Prof. Dr. Tülin AKŞİT

AYDIN – 2008

(2)

FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ

BİTKİ KORUMA ANA BİLİM DALI

ZBK – DR – 2008 – 0001

AYDIN İLİNDE BEKİROĞLU VE PAPAZ

ERİKLERİNDE ZARARLI HOPLOCAMPA SP.

(HYMENOPTERA, TENTHREDINIDAE)’NİN

BİYOLOJİSİ VE MÜCADELESİNE YÖNELİK

ÇALIŞMALAR

Gamze ÖZER

DANIŞMAN Prof. Dr. Tülin AKŞİT

AYDIN – 2008

(3)

İNTİHAL BEYAN SAYFASI………. ii

ÖZET………... iii

ABSTRACT………... v

ÖNSÖZ……… vii

KISALTMALAR VE SİMGELER DİZİNİ……… viii

ŞEKİLLER DİZİNİ……….. ix

ÇİZELGELER DİZİNİ……… xi

EKLER DİZİNİ……… xiii

1.GİRİŞ………... 1

2.KAYNAK BİLDİRİŞLERİ………... 4

3.MATERYAL VE YÖNTEM………... 9

3.1.Materyal………. 9

3.1.1.Bekiroğlu ve Papaz Erik Çeşitlerinin Özellikleri………. 10

3.1.2.Deneme Bahçelerinin Özellikleri ve Bahçelerde Yapılan Tarımsal Uygulamalar………... 11

3.2.Yöntem………... 12

3.2.1.Aydın İlinde Eriklerde Zararlı Hoplocampa Türlerinin Saptanması………... 12

3.2.2.Hoplocampa flava’nın Aydın İlinde Yayılışı ve Bulaşıklılık Durumu………... 12

3.2.3.Bekiroğlu ve Papaz Erik Çeşitlerinde Fenolojik Gelişim……….... 14

3.2.4.Hoplocampa flava’nın Laboratuvar ve Yarı Doğal Koşullarda Üretimi………... 14

3.2.5.Hoplocampa flava’nın Morfolojik ve Biyolojik Özellikleri……… 15

3.2.5.1.Hoplocampa flava’nın Biyolojik Dönemlerine Ait Morfolojik Ölçümler………... 15

3.2.5.2.Yumurtalıklardaki Yumurta Sayısı………... 15

3.2.5.3.Doğada İlk Yumurta ve Larvaların Belirlenmesi……… 16

(4)

3.2.7. Tuzakların Etkililiklerinin Karşılaştırılması……….... 17

3.2.8. Hoplocampa flava’nın Popülasyon Değişimi………... 18

3.2.9.Hoplocampa flava’nın Yönlere Göre Popülasyonu………. 18

3.2.10.Mücadele Uygulamaları………... 18

3.2.10.1.Azadirachtinin Etkisi…..……… 18

3.2.10.2.Kitlesel Tuzaklama………... 19

3.2.10.2.1.Dört Yüzlü Beyaz Plexiglass Tuzaklara Gelen Hymenopterler……….... 19

3.2.11.Ürün Kayıpları………. 20

3.2.11.1.Hoplocampa flava’nın Zararı………. 20

3.2.11.2.Diğer Nedenlerden Kaynaklanan Ürün Kayıpları………….. 21

3.2.11.2.1.Tozlaşma ve Döllenme Eksiklikleri……….. 21

3.2.11.2.2.Rüzgar……….... 21

3.2.12.Değerlendirmede Kullanılan İstatistiksel Yöntemler……….. 22

3.2.13.Sıcaklık ve Nem Değerleri……….. 22

4.BULGULAR VE TARTIŞMA……….. 24

4.1. Hoplocampa Cinsine Bağlı Saptanan Tür………...……….. 24

4.2.Hoplocampa flava’nın Aydın İlinde Yayılışı ve Bulaşıklılık Durumu….. 24

4.3.Bekiroğlu ve Papaz Erik Çeşitlerinde Fenolojik Gelişim……….. 28

4.4.Hoplocampa flava’nın Laboratuvar ve Yarı Doğal Koşullarda Üretimi.... 29

4.5.Hoplocampa flava’nın Morfolojik ve Biyolojik Özellikleri……….. 30

4.5.1.Hoplocampa flava’nın Biyolojik Dönemlerine Ait Morfolojik Ölçümler………... 30

4.5.2.Yumurtalıklardaki Yumurta Sayısı………... 31

4.5.3.Doğada İlk Yumurta ve İlk Larvaların Belirlenmesi………. 33

4.5.4.Tuzaklara Gelen Erginlerin Eşeysel Dağılımı…..………... 35

4.5.4.1.Umurlu’da Bekiroğlu ve Papaz Çeşitlerinde……….... 35

4.5.4.2.Çakmar’da Bekiroğlu ve Papaz Çeşitlerinde……….... 38

(5)

4.8. Hoplocampa flava’nın Popülasyon Değişimi………... 43

4.8.1.Umurlu’da Hoplocampa flava’nın Popülasyon Değişimi…………. 43

4.8.1.1.Umurlu Bekiroğlu-1 Bahçesi………... 44

4.8.1.2.Umurlu Papaz-1 Bahçesi……….. 46

4.8.2.Çakmar’da Hoplocampa flava’nın Popülasyon Değişimi…………. 48

4.8.2.1.Çakmar Bekiroğlu-1 Bahçesi………... 48

4.8.2.2.Çakmar Papaz-1 Bahçesi………. 48

4.8.2.3.Çakmar Bekiroğlu-2 Bahçesi………... 50

4.8.2.4.Çakmar Papaz-2 Bahçesi……….. 50

4.8.3.Umurlu ve Çakmar’da Tuzaklarda Yakalanan Hoplocampa flava Ergin Sayılarının İstatistiksel Analizi……….. 52

4.8.3.1.Hoplocampa flava’nın Zamana Bağlı (yıl ve hafta) Popülasyon Değişimi... 52

4.8.3.2.Hoplocampa flava’nın Erik Çeşidine Göre Zararı ve Popülasyon Değişimi……….. 54

4.8.3.3.Hoplocampa flava’nın Yönlere Göre Popülasyon Değişimi... 58

4.8.3.4.Hoplocampa flava’nın Bahçelere Göre Popülasyon Değişimi……….. 60

4.9.Mücadele Uygulamaları………. 61

4.9.1.Azadirachtinin Etkisi………. 61

4.9.2.Kitlesel Tuzaklamanın Etkisi……….... 64

4.10.Diğer Nedenlerden Kaynaklanan Ürün Kayıpları……… 66

4.10.1 Tozlaşma ve Döllenme Eksiklikleri……….... 66

4.10.2.Rüzgar………. 67

5.SONUÇ………...………. 69

KAYNAKLAR………. 72

EKLER……….. 77

ÖZGEÇMİŞ……….. 79

(6)
(7)

İntihal (Aşırma) Beyan Sayfası

Bu tezde görsel, işitsel ve yazılı biçimde sunulan tüm bilgi ve sonuçların akademik ve etik kurallara uyularak tarafımdan elde edildiğini, tez içinde yer alan ancak bu çalışmaya özgü olmayan tüm sonuç ve bilgileri tezde kaynak göstererek belirttiğimi beyan ederim.

Adı, Soyadı: Gamze ÖZER İmza:

(8)

ÖZET

Doktora Tezi

AYDIN İLİNDE BEKİROĞLU VE PAPAZ ERİKLERİNDE ZARARLI HOPLOCAMPA SP. (HYMENOPTERA, TENTHREDINIDAE)’NİN

BİYOLOJİSİ VE MÜCADELESİNE YÖNELİK ÇALIŞMALAR

Gamze ÖZER

Adnan Menderes Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Bitki Koruma Ana Bilim Dalı

Danışman: Prof. Dr. Tülin AKŞİT

Aydın ilinde, 2004-2007 yılları arasında yapılan çalışmada, eriklerde zararlı Hoplocampa sp. (Hymenoptera:Tenthredinidae) belirlenerek ildeki yayılışı, popülasyon yoğunluğu ve bazı biyolojik özellikleri incelenmiştir. Rebell-Bianco polypropylene beyaz yapışkan tuzaklar ile dört yüzlü beyaz yapışkan plexiglass tuzakların çekicilikleri karşılaştırılmıştır. Ayrıca, endosülfan ve azadirachtin uygulamaları ile kitlesel tuzaklamanın popülasyon üzerindeki etkisi araştırılmıştır.

Zararlı türün H. flava L. olduğu saptanmış ve popülasyon değişimini belirlemek için Umurlu ile Çakmar’da Bekiroğlu ve Papaz çeşitlerinden kurulu, seçilen bahçelerin her birine altışar adet, dört yüzlü beyaz yapışkan plexiglass tuzak asılmıştır. Tuzaklar şubat-mayıs ayları arasında haftada bir kontrol edilmiştir. Azadirachtinin ve kitlesel tuzaklamanın popülasyon üzerine etkisini belirlemek amacıyla denemeler tesadüf blokları deneme desenine göre kurulmuştur.

H.flava’nın bulaşıklılık oranları Merkez ilçeye bağlı Serçeköy’de % 95,42; Umurlu beldesinde % 87,16; Beyköy’de % 70,88 ve Ovaköy’de % 69,69; Erbeyli % 41,66 ve Köşk ‘de % 38,09 olarak saptanmıştır.

(9)

H. flava’nın doğada ilk yumurtaları martın ikinci haftasında belirlenmiş olup, yaklaşık bir hafta sonra da ilk zarar görmüş meyvelere rastlanmıştır. Tuzaklarda ilk erginler, eriklerin tamamen tomurcuklandığı mart ayının ilk haftasında görülmüş, en fazla ergin mart sonunda saptanmıştır. Ergin uçuşları nisan ayının ikinci veya üçüncü haftasında tamamen sona ermiştir. Zararlı Bekiroğlu çeşidinde Papaz çeşidinden bir hafta önce görülmüş ve uçuşlar bir hafta önce sona ermiştir. H. flava’ nın söz konusu erik çeşitlerindeki popülasyon yoğunluklarının farkı 2006 yılında önemsiz, 2007 yılında ise önemli bulunmuş, yönlere göre popülasyon büyüklüğünün değişmediği saptanmıştır. H. flava’nın yeşil erik sezonu boyunca popülasyon değişiminin izlendiği bahçelerdeki tuzaklarda dişi / erkek oranı 1/2 ile 1/4,5 arasında değişmiştir.

İki tip tuzağın etkililikleri arasındaki fark 2005 yılında önemsiz bulunurken, 2006 yılında Rebell-Bianco plexiglass tuzaklarda daha fazla ergin yakalanmıştır.

Azadirachtin H. flava populasyonu üzerinde etkili ancak, kitlesel tuzaklama etkisiz bulunmuştur.

2007, 80 sayfa Anahtar Sözcük

erik, kitlesel tuzaklama, azadirachtin, popülasyon değişimi, Rebell-Bianco, beyaz tuzak.

(10)

ABSTRACT Ph. D. Thesis

RESEARCHES ON THE BIOLOGY AND CONTROL OF HOPLOCAMPA SP.

(HYMENOPTERA, TENTHREDINIDAE) IN BEKİROĞLU AND PAPAZ PLUMS IN AYDIN PROVINCE

Gamze ÖZER Adnan Menderes University

Graduate School of Natural and Applied Science Department of Plant Protection

Supervisor: Prof. Dr. Tülin AKŞİT

In this study was investigated the population density, distribution and some biological properties of Hoplocampa flava L. on plums. It was also compared to attractiveness between Rebell-Bianco polypropylene and white plexiglass (with four surfaces) traps. The effects of mass trapping and azadirachtin on H. flava population were investigated.

To determine the population fluctuation of H. flava, six white plexiglass traps were placed to each orchard which contains Bekiroğlu and Papaz varieties in Umurlu and Çakmar towns. Traps were controlled once a week in between February and May.

The trials were constituted according to the randomized parcel experiment design with five replicates were planed to determine the effect of Azadirachtin and mass trapping on H. flava population.

The spread rates of H. flava were 95, 42 % in Serçeköy, 70,88 % in Beyköy, 69,69 % in Ovaköy, 87,16 % in Umurlu 41,66 % in Erbeyli and 38,09 % in Köşk.

(11)

The first eggs of H. flava in plum fruits were appeared in the second week of March, and one week later, the first damaged fruits by H. flava were found. The first adults were obtained at the first week of March when the plums were entirely budded. The adults were caught to traps in the highest number at the end of March. The flights of the adults completely ended at the second or third week of April. The flights of H. flava started and ended in Bekiroğlu one week earlier than Papaz. In 2006, the difference of density of H. flava between Bekiroglu and Papaz varieties was not significant, but the difference was significiant in 2007. The population density of H. flava adults caught on traps did not change according to the directions. The rations female/male of H. flava captured on traps during green plum seasons changed between 1/2 and 1/4,5.

The difference between attractiveness of polypropylene and white plexiglass traps was not significant in 2005, but more adults were caught on white plexiglass traps in 2006. The effect of azadirachtin on H. flava population was significant, but the effect of mass trapping was not significant.

2007, 80 page Key Words

plum, mass trapping, azadirachtin, population fluctuations, Rebell-Bianco, white trap.

(12)

ÖNSÖZ

Ülkemizin çeşitli bölgeleri için erik önemli gelir kaynaklarından birisidir. Aydın ili erik yetiştiriciliği açısından ülkemizde dördüncü sırada yer almaktadır. İlde yeşil erik üretiminde ana zararlı konumunda olan testereli arıların ekonomik kayıplara neden olduğu ve kimyasal mücadele ile kontrol altına alınmaya çalışıldığı belirlenmiştir.

Erikte hasada kadar olan fenolojik sürenin kısa (yaklaşık iki ay) olması nedeniyle kullanılacak insektisitler ve uygulama zamanı çok önem taşımaktadır. Aynı zamanda yapılan literatür araştırmaları sonucunda gerek yurt dışında gerekse yurt içinde bu zararlı ile ilgili kapsamlı bir çalışmanın yapılmamış olduğu görülmüştür. Bu nedenle Aydın ilinde önemli ekonomik ürünlerden birisi olan ve ilde yetiştiriciliği gittikçe yaygınlaşan yeşil erik çeşitlerinde ekonomik kayıplara neden olan Hoplocampa sp.’nin belirlenerek bazı biyolojik özelliklerinin incelenmesi ve mücadelesinde Zirai Mücadele Teknik Talimatlarında yer alan kimyasallara alternatif olabileceği düşünülen azadirachtinin (Neem-Azal) ve Rebell-Bianco plexiglass tuzakların kitlesel yakalamada kullanımının araştırılması amacıyla bu çalışma ele alınmıştır. Bu çalışmadan elde edilen sonuçların daha sonraki yapılacak çalışmalara temel oluşturması beklenmektedir.

Tez konusunun seçiminde ve yürütülmesi sırasında yardımlarını esirgemeyen ve beni yönlendiren Danışman Hocam Prof. Dr. Tülin AKŞİT’e, Tez İzleme Komitesi üyeleri olan hocalarım Sayın Prof. Dr. Hüseyin BAŞPINAR ve Prof. Dr. Serdar TEZCAN’a, İzmir İl Tarım Müdürlüğü Bitki Koruma Şubesi Müdürü Sayın Halit FAHRALIOĞLU’na, istatistiki verilerin değerlendirilmesinde yardımcı olan Sayın Doç. Dr. Mustafa AKŞİT’e, yazım aşamasında yardımlarını benden esirgemeyen arkadaşım Bahar TATLI’ya ve her türlü desteği için aileme teşekkür ederim.

Gamze ÖZER

Tez, ADÜ Araştırma Fonu tarafından ZRF-05001 no’lu proje ve TÜBİTAK tarafından TOVAG- 104O117 no’lu proje ile desteklenmiştir.

(13)

KISALTMALAR VE SİMGELER DİZİNİ

N, P, K Azot, Fosfor, Potasyum gübresi.

m/sn metre / saniye.

B Bekiroğlu çeşidi.

P Papaz çeşidi.

g.d. Gün-derece

kPa Kilopaskal

(14)

ŞEKİLLER DİZİNİ

Şekil 3.1 Denemelerin kurulduğu Çakmar köyü ve Umurlu beldesi………… 9 Şekil 3.2 Bahçeye yerleştirilen tel kafes ……….. 15 Şekil 3.3 Rebell-Bianco polypropylene (A) ve dört yüzlü plexiglass (B)

tuzak………... 17

Şekil 3.4 Ağaç altına serilmiş örtü……...……… 20 Şekil 3.5 Aydın ilinde 2004, 2005, 2006 ve 2007 yıllarına ait aylık ortalama

sıcaklık (C°) (A), ortalama nisbi nem (%) (B) ve ortalama yağış

değerleri (mm) (C)…………...……….. 23

Şekil 4.1 Bekiroğlu çeşidi (A) çiçek taç yapraklarını % 80-90, Papaz çeşidi

% 10 (B) dökmüş………... 29 Şekil 4.2 Hoplocampa flava dişi ve erkek bireyinin dorsal (A) ve lateral (B)

görünümü………... 31

Şekil 4.3 Hoplocampa flava son dönem larvası………... 31 Şekil 4.4 Hoplocampa flava yumurtası………... 32 Şekil 4.5 Hoplocampa flava’nın Umurlu Bekiroğlu-1 bahçesinde 2005 (A),

2006 (B) ve 2007 (C) yıllarındaki dişi ve erkek popülasyonu... 36 Şekil 4.6 Hoplocampa flava’nın Umurlu Papaz-1 bahçesinde 2005 (A),

2006 (B) ve 2007 (C) yıllarındaki dişi ve erkek popülasyonu…….. 37 Şekil 4.7 Hoplocampa flava’nın Çakmar Bekiroğlu-1 bahçesinde 2005

yıllındaki dişi ve erkek popülasyonu………. 38 Şekil 4.8 Hoplocampa flava’nın Çakmar Bekiroğlu-2 bahçesinde 2007

yıllındaki dişi ve erkek popülasyonu………. 39 Şekil 4.9 Hoplocampa flava’nın Çakmar Papaz-1 bahçesinde 2005

yıllındaki dişi ve erkek popülasyonu………. 39 Şekil 4.10 Hoplocampa flava’nın Çakmar Papaz-2 bahçesinde 2006 (A) ve

2007 (B) yıllarındaki dişi ve erkek popülasyonu……….. 40 Şekil 4.11 Üzeri fungus miselleriyle kaplı larva……… 41 Şekil 4.12 Meyve içerisinde ölü Hoplocampa flava larvası ve parazitoit

larvası……… 42

(15)

Şekil 4.13 Hoplocampa flava’nın 2005 (A) ve 2006 (B) yıllarında Rebell- Bianco polypropylene ve dört yüzlü plexiglass tuzaklardaki

popülasyonu………... 43

Şekil 4.14 Hoplocampa flava’nın Umurlu Bekiroğlu-1 bahçesinde 2005 (A), 2006 (B) ve 2007 (C) yıllarındaki popülasyon değişimi…………... 45

Şekil 4.15 Hoplocampa flava’nın Umurlu Papaz-1 bahçesinde 2005 (A), 2006 (B) ve 2007 (C) yıllarındaki popülasyon değişimi..…………. 47

Şekil 4.16 Hoplocampa flava’nın Çakmar Bekiroğlu-1 bahçesinde 2004 (A) ve 2005 (B) yıllarında popülasyon değişimi……….………… 49

Şekil 4.17 Hoplocampa flava’nın Çakmar Papaz-1 bahçesinde 2004 (A) ve 2005 (B) yıllarında popülasyon değişimi……….. 49

Şekil 4.18 Hoplocampa flava’nın Çakmar Bekiroğlu-2 bahçesinde 2007 yılında popülasyon değişimi……….. 50

Şekil 4.19 Hoplocampa flava’nın Çakmar Papaz-2 bahçesinde 2006 (A) ve 2007 (B) yıllarında popülasyon değişimi……….. 51

Şekil 4.20 Bekiroğlu ve Papaz çeşidinde sağlam ve vuruk meyveler………… 55

Şekil 4.21 Meyve içinde Hoplocampa flava larvası ve galerisi………. 55

Şekil 4.22 Meyveden toprağa girmek için çıkan olgun larva………. 56

Şekil 4.23 Son dönem larvanın ördüğü kokon………... 56

Şekil 4.24 Ağaçtaki zarar görmüş meyveler……….. 56

Şekil 4.25 Hoplocampa flava’nın Umurlu Bekiroğlu-K1 bahçesinde 2006 (A) ve 2007 (B) yıllarında yönlere göre popülasyon değişimi………… 59

Şekil 4.26 Hoplocampa flava’nın üç yılda tüm deneme bahçelerindeki popülasyonu………... 60

Şekil 4.27 Kitlesel tuzaklama parsellerinde 2006 ve 2007 yılında tuzaklarda yakalanan bal arısı popülasyonu………..…. 65

Şekil 4.28 Rüzgardan dökülen meyveler……… 68

(16)

ÇİZELGELER DİZİNİ

Çizelge 3.1 Popülasyon değişiminin izlendiği, kitlesel tuzaklamanın ve insektisit denemelerinin kurulduğu bahçeler, çeşitleri ve

yaşları……… 10

Çizelge 3.2 Örnekleme bahçelerinde 2004, 2005, 2006 ve 2007 yıllarında kullanılan insektisit ve gübreler………... 11 Çizelge 3.3 Aydın ilinde survey yapılan ilçelerdeki meyve veren ağaç

sayısı ile örnekleme yapılan bahçe sayıları……….. 13 Çizelge 3.4 Lazarov ve Grigorov (1961)’un sürvey yöntemine göre

incelenen ağaç sayıları……….. 13 Çizelge 4.1 Aydın ilinde 2005-2006 yıllarında Hoplocampa flava’nın

bulaşıklılık durumu, zarar oranı (%) ve bahçelerde yapılan

uygulamalar………... 26

Çizelge 4.2 Bekiroğlu ve Papaz erik çeşitlerinde fenolojik

dönemler………... 28

Çizelge 4.3 Hoplocampa flava’nın bazı biyolojik dönemlerine ait ölçüm

değerleri……… 30

Çizelge 4.4 Dişilerin yumurtalıklarındaki ortalama yumurta sayıları……. 33 Çizelge 4.5 Örnekleme bahçelerinde ilk ergin, yumurta ve vuruk

meyvelerin bulunduğu tarihler ile ergin çıkışının en fazla olduğu ve uçuşların sona erdiği tarihler……… 34 Çizelge 4.6 Hoplocampa flava’nın 2005, 2006 ve 2007 yıllarındaki

popülasyon büyüklüğü………. 53

Çizelge 4.7 Hoplocampa flava’nın 2006 yılında haftalara göre

popülasyon değişimi………. 53

Çizelge 4.8 Hoplocampa flava’nın 2007 yılında haftalara göre

popülasyon değişimi………. 54

Çizelge 4.9 Bekiroğlu ve Papaz çeşitlerinde H. flava’dan kaynaklanan

ürün kayıpları………... 57

Çizelge 4.10 Hoplocampa flava’nın 2006 ve 2007 yıllarında yönlere göre

popülasyon değişimi………. 59

(17)

Çizelge 4.11 Hoplocampa flava’nın üç yılda tüm deneme bahçelerindeki popülasyon büyüklükleri……….. 60 Çizelge 4.12 İlaçlama yapılan bahçelerde 2006-2007 yıllarında larva

zararı görmüş meyve oranları.……….. 63 Çizelge 4.13 Endosülfan ve azadirachtin’in H. flava’ya etkileri………….. 63 Çizelge 4.14 İnsektisitlerden etkilenen diğer böcekler……….. 64 Çizelge 4.15 Kitlesel tuzaklama ve kontrol parsellerinde 2006 ve 2007

yıllarında larva zararı görmüş meyve oranları………. 65 Çizelge 4.16 Bekiroğlu ve papaz çeşitlerinde 2007 yılında yere dökülen

çiçeklerde döllenme durumu……… 66 Çizelge 4.17 Bekiroğlu ve papaz çeşitlerinde 2007 yılında diğer

nedenlerden meydana gelen meyve dökümleri……… 67 Çizelge 4.18 Umurlu beldesinde rüzgarın (2,5 m/sn) neden olduğu ürün

kayıpları……… 68

(18)

EKLER DİZİNİ

Ek 1. Hoplocampa flava’nın yıl, hafta ve bahçelere göre popülasyon büyüklüğünün varyans analizi……… 77 Ek 2. Hoplocampa flava’nın 2006 yılında çeşit ve haftalara göre

popülasyon değişiminin varyans analizi………... 77 Ek 3. Hoplocampa flava’nın 2007 yılında çeşit ve haftalara göre

popülasyon değişiminin varyans analizi………... 77 Ek 4. Hoplocampa flava popülasyonuna ait iki yıllık (2006-2007)

verilerin birlikte değerlendirilmesi sonucunda yıl, hafta ve çeşit faktörlerinin popülasyon büyüklüğüne etkileri……… 78 Ek 5. Umurlu’da 2006 yılında kullanılan insektisitlerin ve yönlere göre

etkilerinin varyans analizi………. 78 Ek 6. Umurlu ve Çakmar’da 2007 yılında kullanılan insektisitlerin

yönlere ve erik çeşitlerine göre etkilerinin varyans analizi………... 78

(19)

1. GİRİŞ

Erik türleri, diğer sert çekirdekli meyveler gibi Rosales takımına ait Rosaceae familyasından Prunus cinsine bağlıdır. Erik türleri gen merkezlerine göre; Avrupa- Asya türleri, Uzakdoğu türleri, Amerikan türleri olmak üzere üç grup içerisinde toplanmaktadır. Ülkemizdeki çeşitlerin de içerisinde yer aldığı Avrupa-Asya türleri kendi arasında; Prunus cerasifera Ehrh., can erikleri (Papaz, Bekiroğlu, Aynalı);

P. domestica L., Avrupa erikleri (Karagöynük, Köstendil, Üryani, A’Agen, Giant, Stanley, R.C.Violet, R.C.Verte, Sugar, President) ve P. salinica Lindel., Japon erikleri (Formosa, Santa Rosa, Climax, Red Kinenbol, Red Heart, Burbank, Duarte, Reubennel, Burmosa, Laroda, Nubiana, Wickson) olmak üzere üç gruba ayrılmaktadır. Eriğin soğuk ılıman, ılıman ve sıcak ılıman bölgelerde, hatta soğuklama ihtiyacı düşük çeşitlerin subtropik iklim bölgelerinde yetiştiği bilinmektedir (Özvardar ve Önal, 1990). Buna göre eriğin üretimi dünyada oldukça fazla olmakla birlikte, Türkiye’nin hemen her bölgesinde yetiştiği söylenebilir.

Dünya erik üretimi 8.330.783 ton olup, sırasıyla Çin, Amerika Birleşik Devletleri, Yugoslavya, Romanya, Almanya, Fransa, Şili ve Türkiye dünyanın en fazla erik yetiştirilen ülkeleridir. Türkiye 190.000 tonluk üretimiyle dünya erik üretiminin % 2,3’lük kısmını karşılamaktadır (Özçağıran et al., 2003).

Türkiye’de tür ve çeşit sayısının çok olması yanında, farklı ekolojik bölgelerin sağladığı olanaklar nedeniyle erik çeşitlerini 4-5 ay süreyle pazarda görmek mümkündür. Erik, Türkiye’de taş çekirdekli meyveler grubu içinde yıllık üretim bakımından kayısı ve şeftaliden sonra üçüncü sırada yer almaktadır (Özvardar ve Önal, 1990).

Türkiye’de erik yetiştiriciliğinde Mersin ili ilk sırada yer alırken bunu Hatay, Bursa ve Aydın ili izlemektedir. Aydın ilinde 264.730 adet meyve veren ağaç bulunmakta ve 7.780,3 ton ürün alınmaktadır (Anonymous, 2006).

Aydın ilinde (7.780,3 ton üretim) kapama bahçe şeklinde erik yetiştiriciliği Merkez (2.185,6 ton üretim), İncirliova (1.948,5 ton üretim) ve Köşk (447,5 ton üretim)

(20)

ilçelerinde bulunmaktadır (Anonymous, 2006). Bu bahçelerde ekonomik olarak, yeşil erik üretimi yapılmakta, özellikle can eriklerinden olan Papaz ve Bekiroğlu çeşitleri yetiştirilmektedir. Diğer ilçelerde ise erik ağaçları daha çok sınır ağacı veya diğer meyve türleriyle karma bahçeler şeklinde bulunmaktadır. Aydın ilinde yeşil eriklerin dışında Japon eriklerinden Formosa, Santa Rosa gibi bazı çeşitlerin üretimine rastlanmaktadır.

Türkiye’de eriklerde ürün kaybına neden olan bazı zararlılar bulunmaktadır. Bu zararlıların çeşitli kaynaklarda Hoplocampa spp. (Hymenoptera: Tenthredinidae)’nin yanında, Cydia funebrana (Treit) (Lepidoptera: Tortricidae), Hyalopterus pruni Geoff. (Homoptera: Aphididae), Hyponomeuta padellus L. (Lepidoptera:

Hyponomeutidae), Eriophyes phloecoptes Nal. (Acarina: Eriophyidae), Sphaerolecanium prunastri (Boy.) (Homoptera: Coccidae) türlerinin olduğu bildirilmektedir (Özeren, 1970; İren, 1977; Erden, 1988; Demirsoy, 1992;

Anonymous, 1995; 2002; 2003; Kaygısız, 1999).

Hoplocampa cinsine bağlı türlerin larvaları eriklerde çiçekten hemen sonra, henüz küçük olan meyvelerde galeri açarak beslenmekte ve galerilerin içerisini pislikleriyle doldurmaktadır. Larvalar çekirdeğe kadar meyve etini yiyerek beslenmekte ve bu meyveler daha sonra dökülmektedir (Özvardar ve Önal, 1990). Larvanın 14-25 günlük gelişme süresince yaklaşık 5-6 meyvede beslendiği ve % 100 oranında meyve dökümüne yol açabildiği bildirilmektedir (Anonymous, 2007a).

Hoplocampa cinsine bağlı türlerle ilgili yurtdışında yapılan çalışmalar incelendiğinde kapsamlı çalışmaların genellikle elmada zararlı Hoplocampa testudinea Klug.’nın biyolojisi ve mücadelesiyle ilgili olduğu görülmektedir (Galli et al., 1993; Boevé, 1999; Graf et al., 2002; Zijp ve Blommers, 1997). Hoplocampa flava L. ile ilgili olarak ise sadece eriklerde zarar yaptığını bildiren kaynaklar bulunmaktadır (Talhouk, 1969; Bonnemaison, 1972; Davoudi, 1995; Molinari et al., 1995).

Bu konuda ülkemizde yapılan çalışmalar incelendiğinde, Hoplocampa cinsine bağlı türlerle ilgili kapsamlı bir çalışmaya rastlanmamıştır. Ancak, bu türlerin ekonomik

(21)

düzeyde zarar yaptığını ifade eden bazı kaynaklar bulunmaktadır (Özeren, 1970;

Özvardar ve Önal, 1990; Anonymous, 1995; 2002; Özçağıran et al., 2003).

Aydın ilindeki önemli ekonomik ürünlerden olan ve ilde yetiştiriciliği gittikçe yaygınlaşan yeşil erik çeşitlerinde ekonomik kayıplara neden olan Hoplocampa cinsine bağlı türün belirlenerek, bazı biyolojik özelliklerinin incelenmesi ve mücadelesinde kitlesel tuzaklamanın ve azadirachtinin (Neem-Azal) etkisinin araştırılması amacıyla bu çalışma planlanmış ve 2004-2007 yılları arasında yürütülmüştür.

(22)

2. KAYNAK BİLDİRİŞLERİ

Yapılan literatür incelemesi sırasında ülkemizde erik zararlıları ile ilgili yapılmış çalışma sayısının çok az olduğu görülmüştür. Bu konuda özellikle genel meyve zararlılarının verildiği kaynaklarda bazı erik zararlılarının da isimleri geçmektedir (Özeren, 1970; İren, 1977; Erden, 1988; Demirsoy, 1992; Anonymous, 1995; 2002;

2003; Kaygısız, 1999).

Çeşitli meyvelerde zararlı olduğu bilinen Hoplocampa türleriyle ilgili olarak Türkiye’de yapılmış çalışma sayısının oldukça az olduğu saptanmıştır. Bu nedenle burada cinse ait diğer türlerle ilgili çalışmalara da yer verilmiştir.

Bulut ve ark. (1992) yapmış oldukları bir çalışmada armutlarda zarar yapan armut testereli arısı (Hoplocampa brevis Klug.)’na karşı bazı insektisitlerin etkilerini araştırmışlardır. Deneme sonucunda deltamethrinin % 98,74, endosülfanın % 91,3 ve fenthionun % 100 oranında etki gösterdiği saptanmıştır.

San ve Zümreoğlu (1992) tarafından İzmir ve çevresindeki eriklerde zararlı testereli arılarana (Hoplocampa spp.) karşı bazı insektisitlerin etkileri araştırılmış, sonuçta deltamethrinin % 98,68, endosülfanın % 98,62, diazinonun ise % 98,92 oranında etki gösterdiği belirlenmiştir.

Çeşitli kaynaklarda Hoplocampa flava L.’nın Orta Anadolu, Marmara, Ege, Güney Anadolu, Karadeniz ve Güney Doğu Anadolu Bölgelerinde yaygın olduğu bildirilmektedir (Özeren, 1970; Kovancı ve ark., 2000; Anonymous, 2002).

Kovancı ve ark. (2000) Bursa’nın Nilüfer ilçesinde 1997-1999 yılları arasında yaptıkları çalışmada H. flava’nın ergin populasyon değişimini rebell tipi beyaz yapışkan görsel tuzakları kullanarak orta geççi ve geççi erik çeşitlerinde incelemişlerdir. Sonuçta, erik bahçesinde bu türün ana zararlılardan birisi olduğu belirlenmiştir. Yıllar itibariyle sırasıyla ilk ergin çıkışlarının 11 Nisan, 3 Nisan ve 26 Mart tarihinde olduğunu; tuzaklardaki en fazla ergin popülasyonunun 25 Nisan, 10 Nisan ve 16 Nisan tarihlerinde görüldüğünü; ergin uçuşlarının ise 16 Mayıs, 8 Mayıs

(23)

ve 7 Mayıs’ta sona erdiğini ve ayrıca, bu zararlının her 3 yılda da 1 döl verdiğini bildirmişlerdir.

Bu konuda yurtdışında yapılan çalışmalar aşağıda özetlenmiştir.

Eriklerde zararlı olan H. flava’nın Almanya, Avustralya, Belçika, Fransa, Lübnan, İngiltere, İsviçre, İtalya, Romanya, Suriye ve Türkiye’de yaygın olduğundan bazı kaynaklarda söz edilmektedir (Talhouk, 1969; Özeren, 1970; Bonnemaison, 1972;

Molinari et al., 1995; Oltean, 2002).

Jawarska (1979), laboratuvarda yapılan çalışmalarda sekiz entomopatojenik fungus türünün H. testudinea larvalarını enfekte ettiğini ve ölümlerine neden olduğunu bildirmektedir. Aynı araştırıcı (1992) laboratuvarda yapmış olduğu çalışmada Paecilomyces fumosonoseus (Wise) (Ascomycota: Trichocomaceae), P.farinosus (Holmsk.), Aspergillus flavus (Link.) (Ascomycota: Trichocomaceae) ve Cephalosporium lecanii (Zimmerman) (Ascomycota: Trichocomaceae) entomopatojenik funguslarının % 100 larva ölümlerine neden olduğunu ve doğada yapılan çalışmada ise Mermithidae, Rhabditidae ve Heterorhabditidae familyalarından entomopatojenik nematod türlerinin larvalarda ölümlere yol açtığını bildirmektedir.

Wildbolz ve Staub (1986), İsviçre’de eriklerde Hoplocampa minuta (Christ) ve H. flava, elmalarda H. testudinea’nın popülasyon değişimlerini 1980-1985 yıllarında beyaz yapışkan tuzaklarda incelemişlerdir. Yakalanmaların ekolojik koşullar, özellikle de sıcaklık artışıyla azaldığını ve uçuşların gün içerisinde 8-15 °C sıcaklıklar arasında olduğunu, gün ışığının önemli olmadığını vurgulamaktadırlar.

Ayrıca, erik bahçelerinde çeşitlere göre popülasyonun değiştiğini belirlemişlerdir.

Vincent ve Belair (1992), H. testudinea’ya karşı Steinernema carpocapsae (Weiser) (Nemata: Steirnernematidae) ve S. feltiae (Filipjev) nematod türleri uygulandığında 72 saat sonra %100 oranında larva ölümleri meydana geldiğini bildirmişlerdir.

(24)

Galli et al. (1993) 1992 yılında Almanya ve İsviçre’deki elma bahçelerinde H. testudinea’nın uçuşlarını Rebell-Bianco (polypropylene, dört yüzlü) ve Temmen

(plexiglass-tafell, iki yüzlü) tip tuzakları kullanarak izlemişlerdir. Bu tuzakların reflektans değerleri 300-400 nm arasında ölçülmüş ve yansıtma değeri düşük olan tuzaklarda daha başarılı olunduğunu bildirmişlerdir. Çünkü elma çiçeklerinin de ışığı yansıtma değerinin düşük olduğunu ve böcekler tarafından algılanabilen ışık aralığının da 300-400 nm arasında olduğunu vurgulamaktadırlar. Aynı çalışmada, Rebell-Bianco tip tuzaklarda yönler arasında bir fark bulunmazken, Temmen tip tuzaklarda fark gözlendiği, bunun nedeninin de Temmen tip tuzakların iki yüzlü alması ve daha hafif olduğu için sabit duramamasından kaynaklandığını bildirmektedirler.

Antropoli et al. (1994) armut bahçelerinde H. brevis erginlerinin renk tuzaklarına yakalanması ile larva enfeksiyonu arasındaki ilişkiyi incelemişler ve ergin yakalanmasıyla larvaların meyveleri enfekte etmesi arasında pozitif korelasyon olduğunu belirlemişlerdir. Ancak, kullanılan farklı tip tuzaklardaki yoğunlukların farklı olduğunu ve sonuçta Rebell tip tuzakların Riff-98 tip tuzaklardan daha etkili bulunduğunu, tuzak yüksekliğinin de yakalanmayı etkilediğini bildirmektedirler.

Tuzak başına 20 adet ergin yakalandığında enfeksiyonun % 7 oranında olduğunu bildirmektedirler.

Molinari et al. (1995) Kuzey İtalya’da 1989 yılında yaptıkları bir çalışmada 67 erik bahçesinde çalışmışlar ve her bahçeye 2-8 adet olmak üzere Rebell tipi beyaz yapışkan görsel tuzak asmışlardır. Sonuçta H. flava’nın en yaygın tür olduğu, zararının da ekonomik düzeye ulaştığı saptanmıştır.

Perju et al. (1995), Romanya’daki eriklerde H. flava ile H. minuta larva ve erginlerini saptamışlar ve bu türlerin meyvelerde % 2-6 oranında zarara neden olduğunu ifade etmişlerdir.

(25)

Vincent et al. (2001), H. testudinea’nın parazitoiti olarak bilinen Lathrolestes ensator (Brauns) (Hymenoptera: Ichneumonidae)’u Kuzey Amerika’da ilk olarak kaydetmişlerdir.

Zijp ve Blommers (2002 a) elma testereli arısı H. testudinea ve parazitoiti olan L. ensator’un populasyon yoğunluğunu 4 yıl boyunca 15 elma bahçesinde gözlemişler ve biri hariç tüm bahçelerde parazitoite rastlamışlar, kumlu toprağa sahip bahçelerde sayının daha yüksek olduğunu belirlemişlerdir. Aynı zamanda organik üretim yapılan bahçelerde oldukça fazla zarar yapan testereli arıya karşı Quassia amara L. ağacının ağaç kabuğu extratı uygulanmış ve bu uygulamanın popülasyonu düşürdüğü saptanmıştır. Diğer bahçelerde ise parazitoit uçuş zamanında uygulanan ıslanabilir kükürt uygulamasının parazitlenme oranını düşürdüğü saptanmıştır. Aynı zamanda bu araştırıcılar yaptıkları başka bir çalışmada da (2002 b), L. ensator’un elma testereli arısında bulunan tek parazitoit tür olduğunu ve özellikle ilk dönem larvalarda % 75-99 arasında ölüm meydana getirdiğini, yaşlı larvalarda ise bu oranın azaldığını bildirmektedirler.

Kienzle et al. (2002), H. testudinea’ya karşı Q. amara ve Neem Azal T/S preparatlarını tek tek ve karışım olarak uyguladıklarında popülasyonun oldukça düştüğünü saptamışlardır. Böylece organik tarım uygulanan bahçelerde bu preparatların kullanılabileceğini bildirmektedirler.

Graf et al. (2002) kontrollü koşullar altında sıcaklığın H. testudinea’nın yumurta gelişimi üzerine olan etkilerini incelemişlerdir. Sıcaklıkla, gelişme arasında doğrusal bir ilişki olduğunu ve gelişme eşiğinin 6,9 °C, termal konstantın 85 g.d. olduğunu saptamışlardır. Ayrıca, bu zararlı için en iyi kontrol zamanının birinci larva dönemi olduğunu bildirmektedirler.

Cıglar ve Barıć (2002) Hırvatistan’da elma ağaçlarının ilkbahar zararlısının H. testudinea olduğunu bildirmektedirler. Üç yıl boyunca tuzaklarla testereli arıları

yakalayarak yumurta bırakma dönemlerini, larvaların görülmesini ve meyvelerdeki zararı izlemişlerdir. Erginlerin nisan ayında çiçeklenme dönemi boyunca

(26)

yakalandığını belirlemişlerdir. Ayrıca, zararlıya karşı thiametoxam (Actara), imidacloprid (Confidor), thiacloprid (Calypso) ve betacyfluthrin + oxydemeton- methyl (Enduro)’in yüksek etkili; phosalone (Zolone), chlorpyrifos-methyl (Reldan) ve lambda cyhalothrinin (Karate) ise daha düşük etkili olduğunu bildirmektedirler.

Caruso ve Cera (2004) yaptıkları çalışmada eriğin ana zararlısı testereli arılara karşı organik üretim yapılan bahçelerde azadirachtin ve rotenonun etkisini araştırmışlardır.

Erken sezonda uygulanan rotenonun, azadirachtin içeren bileşiklere göre daha çabuk etki gösterdiğini ancak, bunun doğal düşman çıkışından önce uygulanması gerektiğini bildirmektedirler.

(27)

3. MATERYAL VE YÖNTEM

Denemelerin kurulduğu Aydın (37° 30’ ve 38° 03’ kuzey enlemleri ile 27° 00’ ve 28° 57’ doğu boylamları arasında) (Anonymous, 2007 d) ilinin Koçarlı ilçesine (rakım 61 m) bağlı Çakmar köyü il merkezine 18 km, Merkez ilçeye (rakım 65 m) (Anonymous, 2007 e) bağlı Umurlu beldesi ise 10 km uzaklıktadır (Şekil 3.1).

Şekil 3.1. Denemelerin kurulduğu Çakmar köyü ve Umurlu beldesi.

3.1. MATERYAL

Çalışmanın ana materyalini Koçarlı ilçesine bağlı Çakmar köyü ve Merkez ilçeye bağlı Umurlu beldesinden seçilen bahçelerdeki Papaz ve Bekiroğlu erik çeşitleri (Çizelge 3.1) ile H. flava’nın çeşitli biyolojik dönemleri oluşturmuştur.

(28)

Çizelge 3.1. Popülasyon değişiminin izlendiği, kitlesel tuzaklamanın ve insektisit denemelerinin kurulduğu bahçeler, erik çeşitleri ve yaşları

Bahçe Adı Erik çeşidi Ağaç sayısı (adet)

Ağaç yaşı

Tozlayıcı Çeşit

Ağaç sayısı (adet)

Umurlu Bekiroğlu-1 Bekiroğlu 80 30 Havran 10

Umurlu Papaz-1 Papaz 80 25 Aynalı 10

Çakmar Bekiroğlu-1 Bekiroğlu 150 20 Havran 10

Çakmar Papaz-1 Papaz 150 20 Aynalı 10

Çakmar Bekiroğlu-2 Bekiroğlu 80 25 Havran 8

Çakmar Papaz-2 Papaz 140 20 Aynalı 10

Umurlu Bekiroğlu-K1 Bekiroğlu 140 20 Havran 15

Umurlu Bekiroğlu-İ1 Bekiroğlu 150 25 Havran 15

Umurlu Bekiroğlu-İ2 Bekiroğlu 70 15 Havran 7

Umurlu Bekiroğlu-İ3 Bekiroğlu 90 17 Havran 9

Umurlu Papaz-İ1 Papaz 70 15 Aynalı 8

Umurlu Papaz-İ2 Papaz 80 17 Aynalı 8

3.1.1. Bekiroğlu ve Papaz erik çeşitlerinin özellikleri

Aydın ilinde üretimi en fazla yapılan yeşil erik çeşitleri Bekiroğlu ve Papaz çeşitleridir. İlde 1970’li yıllarda üretilmeye başlanan çeşitlerden özellikle Bekiroğlu çeşidinin meyveleri ihraç edilmeye başlanmıştır. Bekiroğlu çeşidinin meyveleri 26 mm çapında, 17-20 g ağırlığında, kısa saplı, çekirdek ete yapışık ve küçüktür.

Meyveler erken dönemde yeşil renkli olup, olgunlaştıkça rengi açılarak sararmaktadır (Dolgun, 1998; Özçağıran et al., 2003). Ayrıca, dayanıklı ve lezzetli olan bu çeşit, en erken olgunlaşan ve en fazla yetiştirilen çeşittir. Papaz çeşidinin ise meyveleri iri, yuvarlak, sap çukuru hafif basık, meyve çapı 30 mm, ortalama meyve ağırlığı 18 g kadardır. Kabuk koyu yeşil olup, olgunlaştıkça açık yeşile döner ve güneş gören kısımları ise kırmızımtıraktır. Meyve eti rengi yeşil, gevrek ve suludur.

Çekirdek ete yapışıktır (Anonymous, 2007 c). Meyveleri yeşil olarak tüketildiği gibi olgunlaştığında kırmızıya dönmekte ve bu şekilde de tüketilmektedir. Bekiroğlu ve Papaz çeşitleri Türkiye’de can erikleri (P. cerasifera) içinde yer almaktadır (Dolgun, 1998; Özçağıran et al., 2003).

(29)

3.1.2. Deneme bahçelerinde yapılan tarımsal uygulamalar

Popülasyon değişiminin izlendiği Umurlu Bekiroğlu-1, Umurlu Papaz-1, Umurlu Bekiroğlu-K1, Çakmar Bekiroğlu-1, Çakmar Bekiroğlu-2, Çakmar Papaz-1 ve Çakmar Papaz-2 bahçesinde kullanılan insektisit ve gübreler Çizelge 3.2’de verilmiştir.

Çizelge 3.2. Örnekleme bahçelerinde 2004, 2005, 2006 ve 2007 yıllarında kullanılan insektisit ve gübreler

Mevki Etmen Uygulama tarihi

Umurlu Bekiroğlu-1 bahçesi

2004 2005 2006 2007

Kullanılan madde Yaprak biti - 13.04 10.04 - Acetamiprid

Erik koşnili - - - 16.03 Malathion

- 23.02 25.02 26.02 N,P,K (15:15:15) - 20.04 13.04 18.04 Amonyum nitrat Umurlu Papaz-1 bahçesi

Yaprak biti - 18.04 23.04 - Acetamiprid

Erik koşnili - - - 20.03 Malathion

- 25.02 28.02 30.02 N,P,K (15:15:15) - 20.04 25.04 23.04 Amonyum nitrat Umurlu Bekiroğlu-K1 bahçesi

Yaprak biti - 13.04 10.04 - Acetamiprid

Erik koşnili - - - 16.03 Malathion

- 23.02 19.02 18.04 N,P,K (15:15:15) Umurlu

- 15.04 10.04 18.04 Amonyum nitrat Çakmar Bekiroğlu-1 bahçesi

Yaprak biti 18.04 15.04 - - Phosalone 18.04 15.04 - - N,P,K (15:15:15) Çakmar Bekiroğlu-2 bahçesi

Erik koşnili - - - 14.03 Malathion

- - - 17.04 N,P,K (15:15:15)

Çakmar Papaz-1 bahçesi

Yaprak biti 18.04 15.04 - - Phosalone 18.04 15.04 - - N,P,K (15:15:15) Çakmar Papaz-2 bahçesi

Yaprak biti - - 20.04 - Phosalone

Erik koşnili - - - 17.03 Malathion

- - 20.04 21.04 N,P,K (15:15:15) Çakmar

- - 20.04 21.04 Amonyum nitrat

Söz konusu bahçelerde toprak işlenmemekte, sadece sulama öncesinde karık açarak sulama tavaları oluşturulurken toprak işlenmektedir. Bahçelerde sulama 2004, 2005

(30)

ve 2006 yıllarında iki kez, 2007 yılında suyun az olması nedeniyle hasat öncesinde bir kez yapılmıştır. Umurlu Bekiroğlu-1 bahçesine 2006 ve 2007 yıllarında yeşil hayvan yemi olarak kullanılan buğday ekilmiştir. Diğer bahçelerde ise ağaçların altında kültür bitkisi yetiştirilmemektedir. Ayrıca, tüm bahçelerde şubat ayı başında

% 2’lik bordo bulamacı uygulanmıştır. Bazı yıllarda yörede kırmızı örümcek popülasyonunun yüksek olması nedeniyle yaz aylarında akarisit kullanıldığı bilinmektedir. Fakat bu ilaçlamalar erik hasadından çok sonra temmuz-ağustos aylarında yapılmaktadır.

3.2. YÖNTEM

3.2.1. Aydın ilinde eriklerde zararlı Hoplocampa türlerinin

saptanması

Aydın ilinde 2005, 2006 ve 2007 yıllarında erik yetiştiriciliği yapılan Çakmar köyü ve Umurlu beldesinden seçilen 10 bahçenin her birine 15×20 cm boyutlarında dört yüzlü beyaz plexiglass tuzaklardan birer adet asılmış ve tuzaklar iki haftada bir kontrol edilerek farklı türlerin olup olmadığı incelenmiştir. Elde edilen örneklerin tanıları Dr. David R. Smith* tarafından yapılmıştır.

3.2.2. Hoplocampa flava’nın Aydın ilinde yayılışı ve bulaşıklılık

durumu

H. flava’nın Aydın ilinde yayılışını ve bulaşıklılık oranını saptamak amacıyla zararın meyvelerde görülmeye başlamasıyla birlikte mart, nisan aylarında erik üretimi yapılan ilçe ve köylere 2004 ve 2005 yıllarında gidilerek sürvey yapılmıştır.

* Systematic Entomology Laboratory, PSI, Agricultural Research Service, U.S. Department of Agriculture, National Museum of Natural History, Smithsonian Institution, Washington, DC 20560- 0168, USA.

(31)

Sürveyde incelenen ağaç sayısı ilçelerin toplam ağaç varlıklarının en az % 10’unu oluşturacak şekilde (Çizelge 3.3) belirlenerek Lazarov ve Grigorov (1961)’un sürvey yöntemine göre gerçekleştirilmiştir (Çizelge 3.4).

Çizelge 3.3. Aydın ilinde sürvey yapılan ilçelerdeki meyve veren ağaç sayısı ile örnekleme yapılan bahçe sayıları (Anonymous, 2006)

İlçe Meyve Veren Erik Ağaç Sayısı (adet)

Toplam Ağaç Sayısındaki Payı (%)

Sürvey Yapılan Bahçe Sayısı

Merkez (Umurlu) 95.028 35,89 19

İncirliova 43.300 16,35 20

Köşk 17.900 6,76 11

Çizelge 3.4. Lazarov ve Grigorov (1961)’un sürvey yöntemine göre incelenen ağaç sayıları

Ağaç Sayısı (adet) İncelenen Ağaç Sayısı (adet)

1-20 % 100’ü

21-70 20-30

71-150 31-40

151-500 41-80

501-1000 % 15’i

1000- % 5’i (en az 50)

Örneklemeler bahçeleri temsil edecek şekilde, köşegenler boyunca yürünerek veya küçük bahçelerde ağaçların tümü incelenerek yapılmış ve incelenen ağaçların 4 farklı yönünden olmak üzere toplam 40’ar meyve kontrol edilmiştir. Elde edilen veriler Bora ve Karaca (1970) tarafından önerilen tartılı ortalama metoduna göre değerlendirilerek bahçeler üzerinden köy ve ilçelere ait H. flava’nın bulaşma oranı (%) saptanmıştır.

(32)

3.2.3. Bekiroğlu ve Papaz erik çeşitlerinde fenolojik gelişim

Bekiroğlu ve Papaz çeşitlerinden her hafta alınan çiçek buketlerindeki tomurcuk, çiçek, taç yapraklarını dökmüş çiçek ve meyveler ayrı ayrı sayılarak kaydedilmiştir.

Sonuçta çeşitler için fenolojik gelişim çizelgesi oluşturulmuştur.

3.2.4. Hoplocampa flava’nın laboratuvar ve yarı doğal koşullarda

üretimi

H. flava’nın kışlama durumunu belirlemek amacıyla 2004, 2005 ve 2006 yıllarında içerisinde son dönem larvaların bulunduğu meyveler toplanarak kültüre alınmıştır.

Bu amaçla plastik pet şişelerin iki tarafı kesilerek hazırlanan, alt ve üst kısmı açık (20×14 cm) şişeler kültür kavanozu olarak kullanılmıştır. Bu kavanozların içerisine 1/1 ölçüde steril kumlu toprak + torf karışımı (Zijp ve Blommers, 2002 a,b) konulmuştur. Hazırlanan kavanozlar 2004 yılında Çakmar’daki deneme bahçesinde erik ağaçlarının altına, toprağa 3-4 cm’lik kısmı dışarıda kalacak şekilde gömülerek yerleştirilmiştir. İçinde son dönem larva bulunan meyveler karışım üzerine bırakılarak, larvaların toprağa girip kokon örmeleri ve burada kışlamaları sağlanmıştır. Kışlayan bireylerin zarar görmemesi için kültür kavanozlarının üzeri kontrplak çatıyla kapatılmış ve her bir kavanozun üzeri organze tülbentten hazırlanan kafes ile kapatılmıştır. Kültürler ocak ayında haftada bir, şubat ayından sonra ise iki günde bir kontrol edilmiştir. Ergin elde edilememesi üzerine 2005 yılında aynı deneme farklı şekilde kurulmuştur.

İçerisinde son dönem larva bulunan meyvelerin yukarıda sözü edilen karışımın bulunduğu kaplara konulmasıyla burada kokon örmeleri sağlanmıştır. Daha sonra Ziraat Fakültesi bahçesinde hazırlanan ve etrafı kafes teli ile çevrilen (1,5×1,5 m) alanın ortasında 30×40 cm’lik bir alan 10 cm derinliğinde kazılmış ve bu kokonlar kazılan toprak ile karıştırıldıktan sonra tekrar aynı yere doldurulmuştur. Kokonların yerleştirildiği alanın üzeri ocak ayında organize tülbent ve tahtadan oluşan kafes ile

(33)

kapatılmıştır (Şekil 3.2). Bu kültürler ocak ayında haftada bir, şubat ayından sonra iki günde bir kontrol edilmiş fakat yine ergin elde edilememiştir. Bu nedenle yine içinde son dönem larvaların bulunduğu meyveler 2006 yılında yukarıda belirtilmiş olan toprak karışımının bulunduğu toprak saksılara konularak larvaların toprağa inmeleri, kokon örmeleri ve kışı ısıtılmayan oda koşullarında geçirmeleri sağlanmıştır. Zaman zaman sulanarak toprağın nemi korunmaya çalışılmıştır.

Şekil 3.2. Bahçeye yerleştirilen tel kafes.

3.2.5. Hoplocampa flava’nın morfolojik ve biyolojik özellikleri

3.2.5.1. Hoplocampa flava’nın biyolojik dönemlerine ait morfolojik ölçümler

H. flava’nın son dönem larva boyu, baş kapsül genişliği, kokon boyu ve toprakta açmış olduğu galeri uzunluğu ile erginlerin (dişi ve erkek) kanat açıklığı ve boyları stereobinoküler mikroskop altında, oküler mikrometre yardımıyla 50’şer birey üzerinden (mm) ölçülmüştür.

3.2.5.2. Yumurtalıklardaki yumurta sayısı

Popülasyon yoğunluğunu saptamak amacıyla 2004 ve 2005 yıllarında kullanılan dört yüzlü beyaz plexiglass tuzaklarda sezon boyunca yakalanan dişilerin tümü hekzan

(34)

yardımıyla tuzaktan alındıktan sonra % 70’lik etilalkol içerisinde saklanmıştır. Daha sonra bu dişilerin stereobinoküler mikroskop altında abdomenleri açılarak bireyler metilen mavisi içerisinde 2-3 dakika bekletilerek yumurtaların boyanması sağlanmış ve böylece yumurtalıklardaki yumurtalar sayılmıştır.

3.2.5.3. Doğada ilk yumurta ve larvaların belirlenmesi

Doğada yumurta bırakma dönemini ve yumurtalardan ilk larva çıkışlarını belirlemek amacıyla, Çakmar’da 2004 ve 2005 yıllarında Çakmar Bekiroğlu-1 ve Çakmar Papaz-1 bahçelerinden; 2006 ve 2007 yıllarında Çakmar Papaz-2 bahçesinden ve 2007 yılında Çakmar Bekiroğlu-2 bahçesinden; Umurlu’da 2005, 2006 ve 2007 yıllarında Umurlu Bekiroğlu-1 ve Umurlu Papaz-1 bahçelerinden ilk bireylere rastlanıncaya kadar haftada iki, daha sonra haftada bir kez olmak üzere örnekler alınmıştır. Bahçelerin her birinden 15’er ağaç belirlenmiş ve her ağacın 4 ayrı yönünden rasgele birer çiçek buketi alınarak, kağıda sarılmış ve naylon torba içerisine konularak laboratuvara getirilmiştir. Stereobinoküler mikroskop altında çiçek buketlerindeki tüm tomurcuk ve çiçekler incelenerek görülen yumurta ve larvalar kaydedilmiştir.

3.2.5.4. Tuzaklara gelen erginlerde eşeysel dağılım

Çakmar Bekiroğlu-1, Çakmar Papaz-1, Umurlu Bekiroğlu-1, Umurlu Papaz-1 bahçelerinde 2005 yılında; Çakmar Papaz-2, Umurlu Bekiroğlu-1, Umurlu Papaz-1 ve Umurlu Bekiroğlu-K1 bahçelerinde 2006 yılında; Çakmar Bekiroğlu-2, Çakmar Papaz-2, Umurlu Bekiroğlu-1, Umurlu Papaz-1 ve Umurlu Bekiroğlu-K1 bahçelerinde 2007 yılında popülasyon yoğunluğunu belirlemek amacıyla asılan dört yüzlü beyaz plexiglass tuzaklarda yakalanan bireyler her hafta hekzan yardımıyla tuzaklardan ayrıldıktan sonra % 70’lik etilalkol içerisine alınarak saklanmıştır. Bu örnekler stereobinoküler mikroskop altında incelenerek dişi ve erkek sayıları her bahçe ve hafta için ayrı ayrı belirlenmiştir.

(35)

3.2.6. Doğal düşmanların saptanması

Her yıl ağaç üzerinden veya yere dökülmüş meyvelerden H. flava zararı görmüş ve içerisi larvalı olanlar toplanarak laboratuvara getirilmiş ve stereobinoküler mikroskop altında açılarak parazitoit larvası, fungus vb ile bulaşık olanlar ve şüphelenilen ölü larvalar kültüre alınmıştır.

3.2.7. Tuzakların etkililiklerinin karşılaştırılması

Umurlu’da 2005 ve 2006 yıllarında Umurlu Bekiroğlu-1 bahçesine Rebell-Bianco polypropylene tuzaklar (Andermatt Biocontrol AG) ile dört yüzlü, beyaz plexiglass tuzakların (Şekil 3.3) her birinden altışar adet 15 Şubat tarihinde asılmıştır. Haftada bir kez kontrol edilen tuzaklarda yakalanan H. flava erginleri sayılarak iki tuzağın çekicilikleri belirlenmiştir.

Şekil 3.3. Rebell-Bianco polypropylene (A) ve dört yüzlü beyaz plexiglass tuzak (B).

Renk ölçümleri Rebell-Bianco polypropylene tuzakların 400 nm’de 13,87667; dört yüzlü beyaz plexiglass tuzakların ise 400 nm’de 43,34 değerinde ışık yansıttıkları Yrd. Doç. Dr. Ayşegül Körlü* ve Arş. Gör. Seher PERİNÇEK* tarafından, minolta 3600 d spektrofotometrede 10 derecelik bakış açısında D 65 güneş ışığına göre saptanmıştır.

* Ege Üniversitesi Tekstil Mühendisliği Bölümü, Tekstil ve Konfeksiyon Araştırma ve Uygulama Merkezi, Fiziksel Tekstil Muayeneleri Laboratuvarı, Bornova-İzmir.

A B

(36)

Ayrıca, Rebell-Bianco polypropylene (Andermatt Biocontrol AG) tuzağın birim maliyeti 2005 yılında dokuz YTL, dört yüzlü plexiglass tuzağın ise beş YTL olmuştur.

3.2.8. Hoplocampa flava’nın popülasyon değişimi

Örnekleme yapmak amacıyla 2004 yılında Çakmar Bekiroğlu-1, Çakmar Papaz-1 bahçeleri, 2005 yılında Çakmar Bekiroğlu-1, Çakmar Papaz-1, Umurlu Bekiroğlu-1, Umurlu Papaz-1, Umurlu Bekiroğlu-K1; 2007 yılında Çakmar Bekiroğlu-2; Çakmar Papaz-2, Umurlu Bekiroğlu-1, Umurlu Papaz-1 ve Umurlu Bekiroğlu-K1 bahçelerinin her birine altışar adet dört yüzlü beyaz plexiglass tuzak, ağaçların güney-doğu yönlerine yerden 1,5-2,0 m yüksekliğe asılmıştır. Tuzaklar her hafta değiştirilerek üzerlerindeki bireyler sayılmıştır. Bu amaçla tuzaklar bahçelere çiçeklenme başlangıcından önce (15 Şubat) asılmış ve ergin uçuşları sona erdikten sonra kaldırılmıştır.

3.2.9. Hoplocampa flava’nın yönlere göre popülasyonu

Kitlesel tuzaklama yapılan Umurlu Bekiroğlu-K1 bahçesinde 2006 ve 2007 yıllarında altı adet ağacın dört yönüne asılan dört yüzlü beyaz plexiglass tuzaklarda haftalık sayımlar yönlere göre yapılmıştır. Böylece H. flava popülasyonunun yönlere göre farklı olup olmadığı belirlenmiştir.

3.2.10. Mücadele uygulamaları

3.2.10.1. Azadirachtinin etkisi

İnsektisit denemeleri 2006 yılında Umurlu’da Umurlu Bekiroğlu-İ1; Çakmar Papaz- İ1 bahçelerinde ve 2007 yılında ise Umurlu’da Umurlu Bekiroğlu-İ2, Umurlu Bekiroğlu-İ3; Umurlu Papaz-İ1; Umurlu Papaz-İ2 deneme bahçelerinde tesadüf blokları deneme desenine göre endosülfan, azadirachtin ve kontrol olmak üzere 3

(37)

karakterli ve 5 tekerrürlü olarak kurulmuştur. Her tekerrür 9 ağaçtan oluşmuştur.

İlaçlamalar petal yaprakların % 70-80’inin döküldüğü zaman (Anonymous, 1995), 2006 yılında 27 Mart, 2007 yılında 14 Mart tarihlerinde yapılmıştır. İlaçlamalarda

% 35 endosülfan (Endosul EC) (200 ml/100 l su) ve 1 lt’de 10 gr azadirachtin A (NeemAzalR-T/S) (500 ml/100 l su) bulunan insektisitler kullanılmıştır.

İlaçlamalardan 20 gün sonra her parselin ortasındaki ağaç sayım ağacı olarak ele alınıp her yönden 100’er adet olmak üzere toplam 400 adet meyve incelenerek zarar görmüş ve sağlam olarak değerlendirilmiştir (Anonymous, 1996).

3.2.10.2. Kitlesel tuzaklama

H. flava zararını kimyasal mücadele yapmadan zarar eşiğinin altında tutabilmek amacıyla dört yüzlü beyaz plexiglass tuzaklarla 2006 ve 2007 yıllarında kitlesel tuzaklama yapılmıştır. Bu amaçla deneme Umurlu Bekiroğlu-K1 bahçesinde 5 tekerrürlü her tekerrür 9 ağaçtan oluşacak şekilde ve kontrol ile tuzak parsellerinden oluşan tesadüf blokları deneme desenine göre kurulmuştur. Toplam 45 ağacın doğu, batı, kuzey ve güney yönlerine yerden 1,5-2,0 m yüksekliğe birer adet olmak üzere, ağaç başına toplam dört adet dört yüzlü beyaz plexiglass tuzak asılmış ve tuzaklar 15 günde bir değiştirilmiştir. Kontrol parsellerindeki ağaçlara ise hiçbir uygulama yapılmamıştır.

3.2.10.2.1. Dört yüzlü beyaz plexiglass tuzaklara gelen hymenopterler

Kitlesel tuzaklama yapılan parsellerdeki tuzaklarda yakalanan farklı hymenopter türlerine ait birey sayısının fazla olması nedeniyle bu türler 2006-2007 yıllarında tuzaklardan hekzan yardımıyla ayrılmış ve % 70’lik etil alkol içerisinde toplanarak, tanı için saklanmıştır. Tanıları Dr. A. Murat AYTEKİN* tarafından yapılmıştır.

* Hacettepe Üniversitesi, Fen Fakültesi, Biyoloji Bölümü, Beytepe-ANKARA.

(38)

3.2.11. Ürün kayıpları

Çalışma sırasında yeşil eriklerde fizyolojik nedenlerle meydana gelen çiçek ve meyve dökümlerinin yanı sıra iklimsel faktörlerden (özellikle rüzgar) ve H. flava’dan kaynaklanan dökümlerin miktarları belirlenmeye çalışılmıştır.

Verim kayıpları 2006 yılında Umurlu Bekiroğlu-İ1 ve Çakmar Papaz-İ1 bahçelerinde, 2007 yılında Umurlu Bekiroğlu-İ2 ve Umurlu Papaz-İ1 bahçelerinde insektisit uygulaması yapılan ve yapılmayan parsellerde; ayrıca, her iki yılda da Umurlu Bekiroğlu-K1 bahçesinde kitlesel tuzaklama ile kontrol parsellerinde saptanmıştır. Bunun için örnekleme bahçelerinde belirlenen ağaçların çiçeklerinin taç yaprakları açılmaya başladığı dönemde ağaçların taç iz düşümünü örtecek şekilde beyaz örtü serilmiştir (Şekil 3.4).

Şekil 3.4. Ağaç altına serilmiş örtü.

3.2.11.1. Hoplocampa flava’nın zararı

Her hafta örtüler üzerine düşen tomurcuk, çiçek ve meyveler toplanıp laboratuvara getirilerek stereobinoküler mikroskop altında incelenmiş, H. flava larvası tarafından kemirilerek galeri açılanlar zarar görmüş ve diğerleri sağlam olarak

(39)

değerlendirilmiştir. Hasat zamanı bu ağaçlardan elde edilen ürünün tamamı tartılmış, ayrıca, her ağaçtaki ürünün 1 kg’ında kaç meyve olduğu saptanmıştır. Böylece örtü üzerine düşen larva zararı görmüş meyve sayısından yararlanılarak verim kayıpları hesaplanmıştır.

3.2.11.2. Diğer nedenlerden kaynaklanan ürün kayıpları

Böcek zararı dışında meydana gelen meyve dökümleri tozlaşma ve döllenme eksikliği gibi fizyolojik ve rüzgar gibi hava koşulları nedeniyle de olabilmektedir.

3.2.11.2.1. Tozlaşma ve döllenme eksiklikleri

Denemelerin yapıldığı Umurlu Bekiroğlu-İ2 ve Umurlu Papaz-İ1 bahçelerinde 2007 yılında çiçek dökümlerinin nedenleri belirlenmeye çalışılmıştır. Bu amaçla ağaç altlarına serilmiş olan örtülerin üzerine düşen çiçeklerden rasgele ve her çeşitten 100’er adet olmak üzere alınan çiçekler laboratuvara getirilerek stereobinoküler mikroskop altında kontrol edilmiş, döllenen ve döllenmeyenler ayrılmıştır. Ayrıca, aynı şekilde örtüler üzerine düşen meyveler her hafta toplanarak laboratuvara getirilmiş ve sayılmıştır. Böylece tozlaşma ve döllenme eksikliği nedeniyle dökülen çiçek ve meyveler belirlenmiştir.

3.2.11.2.2. Rüzgar

Projenin yürütülmesi sırasında 19 Nisan 2006 tarihinde, gece esen 2,5 m/sn hızındaki rüzgarın neden olduğu çok fazla miktardaki meyve dökümleri, ertesi gün yapılan sayımlarla saptanmıştır. Bu amaçla iki bahçede toplam 12 ağaçta yapılan sayımlar sonucunda rüzgar nedeni ile meydana gelen ürün kaybı % olarak hesaplanmıştır.

(40)

3.2.12. Değerlendirmede kullanılan istatistiksel yöntemler

Popülasyon değişimlerinin saptanması sırasında elde edilen değerlerin bazıları çok düşüktür. Bu nedenle değerlerin grafiklerde daha rahat görünmesi ve izlenebilmesi amacıyla rakamlar, transformasyon yapılarak grafikleri çizilmiştir.

İnsektisitlerin etkilerini belirlemede aşağıda görülen Abbott formülünden yararlanılmıştır (Karman, 1971).

İlaçsızda % canlı – İlaçlıda % canlı .100 İlaçsızda % canlı

Elde edilen verilerin istatistiksel olarak değerlendirilmesinden önce transforme edilmiş (√x + 0,5) ve SPSS İstatistik Paket Programının 11.0 versiyonu kullanılarak One-Way Anova ve Univariate uygulanmış, LSD ve gruplar arası karşılaştırmalarda Duncan testi yapılmıştır.

3.2.13. Sıcaklık ve nem değerleri

Aydın iline ait iklim verileri (Şekil 3.5) Aydın Meteoroloji Müdürlüğünden alınmıştır. Ayrıca, doğa çalışmalarının yapıldığı bahçelere toprak sıcaklığı ve nemini ölçen alet (hobo) şubat ayı başında toprağa konulmuş ve hasat sonunda kaldırılmıştır.

(41)

Sıcaklık

0,01 0,1 1 10 100

Ocak Şubat

Mart Nisan

Mayıs Haziran

Temmuz ustos

Eyl Ekim

Kam Aralık Aylar

Sıcaklık Değerleri (OC)

2004 2005 2006 2007

Orantılı Nem

0,01 0,1 1 10 100

Ocak Şubat

Mart Nisan

Mayıs Haziran

Temmuz ustos

Eyl Ekim

Kam Aralık Aylar

Nem Değerleri (%)

2004 2005 2006 2007

Yağış

300 6090 120150 180210 240

Ocak Şubat

Mart Nisan

Mayıs Haziran

Temmuz ustos

Eyl Ekim

Kam Aralık Aylar

Yağış Mikta (mm)

2004 2005 2006 2007

Şekil 3.5. Aydın ilinde 2004, 2005, 2006 ve 2007 yıllarına ait aylık ortalama sıcaklık (°C) (A), ortalama orantılı nem (%) (B) ve ortalama yağış (mm) (C) değerleri.

C B A

(42)

4. BULGULAR VE TARTIŞMA

4.1. HOPLOCAMPA CİNSİNE BAĞLI SAPTANAN TÜR

Aydın ilinde eriklerde zarar yapan türün H. flava olduğu belirlenmiştir. H. flava’nın sistematikteki yeri aşağıda verilmiştir (Anonymous, 2007 b).

Phylum : Arthropoda (Eklem bacaklılar) Sınıf : Insecta (Böcekler)

Takım : Hymenoptera (Zar Kanatlılar) Familya : Tenthredinidae (Testereli arılar) Cins : Hoplocampa (Klug)

Tür : flava

Hoplocampa flava Linné, 1761 (Sarı erik testereli arısı)

Hoplocampa cinsine ait türlerin renkleri her türde değişmektedir. H. flava erginlerinde baş, thorax ve abdomen sarı renkli ancak, thorax abdomene göre daha koyudur. Ovipozitörün uzunluğu tibiadan daha kısadır. Antenler 9 segmentli, sarımsı renklidir. Kanatlar zar ve kahvemsi renkli, damarlar sarıdır. Yumurtalar ilk dönemde beyaz ve böbrek şeklindedir. Embriyo geliştikçe ovalleşir. Larvanın baş kapsülü açık kahverengidir. Larvalarında 3 thorax bacağı dışında abdomende 7 çift yalancı bacak bulunur (Talhouk, 1969, Bonnemaison, 1972).

4.2. HOPLOCAMPA FLAVA’NIN AYDIN İLİNDE YAYILIŞI VE

BULAŞIKLILIK DURUMU

H. flava’nın yayılışını saptamak amacıyla 2005 yılında yapılan sürvey çalışmalarına zararın meyvelerde görülmeye başlamasıyla birlikte başlanmış ve elde edilen sonuçlar Çizelge 4.1’de verilmiştir. Sürveyler sonucunda İncirliova ilçesindeki erik bahçelerinin Bekiroğlu ve Papaz çeşitlerinden karışık olarak veya sadece Papaz çeşidinden kuruldukları görülmüştür. İncirliova ilçesine bağlı Erbeyli köyünde

(43)

zararlının bulaşıklılık oranı % 41,6 olarak saptanmakla birlikte bulaşıklılığın bakımsız, terkedilmiş bahçelerde olduğu saptanmıştır. Diğer köylerde zararlıya rastlanmamıştır. İncirliova ilçesinde üreticilerin ürünlerini daha bahçedeyken tüccara verdikleri ve tüccar tarafından H. flava’ya karşı yılda iki kez ilaçlama yapıldığı belirlenmiştir. İlçede bu nedenle zararlının baskı altında tutulduğu düşünülmektedir.

Ayrıca, Merkez ilçeye bağlı Serçeköy, Umurlu beldesi ve Köşk ilçelerinin zararlıyla bulaşık olduğu saptanmıştır. Merkez ve Köşk ilçelerindeki erik çeşitlerine bakıldığında genellikle Bekiroğlu çeşidinin kapama bahçeler şeklinde bulunduğu, Papaz çeşidinin ise Bekiroğlu çeşidi ile birlikte daha az sayıda dikildiği görülmektedir.

İldeki erik bahçelerinde toprağa şubat ayı içerisinde yüzeysel sürüm yapılmakta veya toprak hiç sürülmeden, sulama zamanı geldiğinde suyun bırakılacağı çizgi şeklinde kanallar açılarak, ağaçların kök boğazı çevresinde küçük tavalar oluşturulmaktadır.

Sulama salma şeklinde açılan tavaların doldurulmasıyla gerçekleştirilmektedir. Örtü bitkisi olarak genellikle yabancı otlar bulunmakta bunlar da hayvan besini olarak biçilerek kullanılmaktadır (Çizelge 4.1).

Sürveylerden elde edilen veriler tartılı ortalama yöntemiyle hesaplanarak (Bora ve Karaca, 1970) ilçe ve köylere göre % bulaşıklılık oranları saptanmıştır (Çizelge 4.1).

Buna göre bulaşıklılık Merkez ilçeye bağlı Serçeköy’de % 95,4, Umurlu beldesinde

% 87,16, Köşk ilçesine bağlı Beyköy’de % 70,08, Ovaköy’de %69,70, İncirliova ilçesine bağlı Erbeyli köyünde % 41,6 ve Köşk merkezinde ise % 38,10 olarak saptanmıştır. Serçeköy’de erik yetiştiriciliğinin oldukça yaygın olduğu bilinmektedir.

Umurlu’ya sınır olan Köşk’te ise erik yetiştiriciliğinin yeni yaygınlaşması nedeniyle kapama bahçe sayısının az olduğu, ancak burada da H. flava zararının ortaya çıktığı belirlenmiştir. Umurlu ve Serçeköy’de üreticilerin bahçe bakımlarını kendilerinin yaptıkları ve ürünlerini kendilerinin hasat ederek sattıkları görülmüştür.

Referanslar

Benzer Belgeler

Akademik çevrelerde, iþ yer- lerinde, devlet kademelerinde ayný vasýflara sahip bir kadýnla bir erkekten kadýn olaný, sadece kadýn olduðu için iler- lemesini engellemek

yoluyla ulaşılabilecek diğer ilgi11ç siteler; New York Botanik Bahçesi (www.nybg.org/), Utrecht Üniversitesi Botanik Bahçeleri (www.ruu.nl/ (bot- gard/), Ekoloji

[r]

SAYISAL BÖLÜM Prf Y ayınları 12. Elif aşağıdaki tabloda görüldüğü gibi A, B, C, ..., L sütunlarının altına 1’den 100’e kadar doğal sayıları yazmıştır. Daha sonra

Her gün daha az şaşıracak daha az sarsılacak kadar.. Bütün eski defterleri kapatacak ama yeni bir sayfa da

Traditional forestry focused on sustainable output, whereas ecosystem management blends ecological, social, political and economical considerations. Keywords: Ecosystem

adım: Bir kenarının uzunluğu 60 cm olan kare biçimindeki kağıda çizilebilecek en büyük daire kesilip

We presented here a case of morgagni hernia complicated by ileus and acute mediastinal shift which was caused acute severe respiratory distress.. MATERIAL