• Sonuç bulunamadı

Deprem uzman

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Deprem uzman"

Copied!
2
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Deprem uzmanı Yrd. Doç. Dr. Oğuz Gündoğdu, insanların soba kurarken bile dikkatli davrandığı Düzce'de, fay hattının tam üzerine Hidroelektirk santralı kurulduğunu söyledi

1999 yılı 12 Kasım'da gerçekleşen Düzce depreminin 11. yılında, Gölyaka-Hendek Aksu Deresi ve Çevresini Koruma Birliği’nin Düzce Depremzedeler Derneği ve Evsiz Depremzedeler Dayanışma Konut Yapı Kooperatifi’yle ortaklaşa düzenlediği “Depremin 11. yılında depremden ders aldık mı? "Fay hattı üzerine izinsiz, ruhsatsız HES yapıyoruz", panelinde konuşan İstanbul Üniversitesi Jeofizik Müh. Bölümü Öğretim Üyesi ve deprem uzmanı Yrd. Doç. Dr. Oğuz Gündoğdu, panelin ardından Aksu Deresi üzerinde yapım çalışmaları süren, Bereket Enerji’ye ait AKSUHES inşaatını gezerek yerinde inceledi. “İnsanlar soba bile kurarken daha dikkatliler” yorumunu yapan Gündoğdu, “Santral tamamen fayın üzerinde, yerinde gördük. Fayın kendisi bir tehlike, uzman raporlarıyla bu HES’in risklerinin belirlenmesi

gerekirdi. Belki de belirlediler fakat şu ana kadar böyle bir raporu kimse bana göstermedi” diye konuştu. ÇED RAPORU FAYLARI ES GEÇTİ

Deprem incelemeden muafiyetle yapımı devam eden santralı eleştiren Gündoğdu, “Yanda, etki alanında ikincil faylar da var. Faylar deprem olduktan sonra bir süre yer değiştirir. Buna dair bilgiler yok ve araştırıldığını da çok

düşünmüyorum. Ayrıca bu bilgileri içeren bir ÇED raporu uygulaması mevcut değil çünkü fay hatlarına ve deprem riskine yönelik bu incelemeler ÇED raporunun dışında bırakılmış. ‘Az güçlü santral yapacağım’ deyince muafiyet vermişler. Halbuki stratejik yapılarda tam tersi afete karşı daha dikkatli davranılması gerekir. Muafiyet, bir yerde Türkiye’deki yönetim tarzını da gösteriyor. Çok tuhaf bir manzarayla karşılaştım. Bu durumla ilgili istenirse teknik alanımızdan raporlarına eklenti yapabiliriz” diye konuştu.

DEPREMİN YILDÖNÜMÜ HEDİYESİ!

Köylülerin 26 Temmuz’da Sakarya Bölge İdare Mahkemesi’ne ÇED raporu kararının iptali için açtıkları dava devam ederken, Aksu Deresi Koruma Birliği ve Düzce Depremzedeler Derneği’nin gönüllü hukuk danışmanı Avukat Erbay Yucak da, “Deprem yıldönümünde ders aldık mı diye bahane ararlar ya, işte bu ders almadığımızın en çıplak örneği. Merkezi idarecilerin ve yerel yönetimin gözleri önünde fay hattına HES yapılıyor, denetleyen yok” dedi.

'HUKUKSUZCA İLERLEYEN BİR SÜREÇ'

Yucak, AKSUHES’le ilgili tamamen hukuksuz bir sürecin ilerlediğini savunarak şöyle konuştu: “Burada normal vatandaşın bir şey yapmasına izin verilmez. Kritik olan, fay hattında olması hasebiyle bu işin özel projelendirilmesi ve denetimidir. Biz, inşaat ruhsatı ve yapı denetiminin kimin tarafından yapıldığına dair bir buçuk aydır bütün resmi kurumlara başvuruda bulunmamıza rağmen hiçbir bilgi alamadık. Aslında veremezler, çünkü bunun

ruhsatlandırılması ve denetimi için 2008’de çıkarılmış olan ‘Su Yapılarının Denetimi Hakkında Yönetmelik’in yürütmesini Danıştay durdurdu” dedi.

Bu durum ise denetim sorununa yol açtı: “Bayındırlık İskan İl Müdürlüğü, ‘Biz denetlemiyoruz’ diyor. Belediyeler de aynı şeyi söylüyor. Ortada bir denetim firması da olmadığına göre projesinden yapının imalat sürecindeki denetimine kadar her şey informel. Hukusuzca ilerleyen bir süreç söz konusu. DEFNEHES de böyle kuruldu. Mahkemeye verdiğimiz dava dilekçesinde de bu gerekçelerimiz yer alıyor.”

Dava açıldı, inşaat hızlandı

Dava açıldıktan sonra Bereket Enerji yetkililerinin tünel ve santralın inşaatına hız verdiğini söyleyen Aksu Deresi Koruma Birliği Başkanı Tayfun Habiçoğlu, “Biz dava açtıktan sonra işi hızlandırdılar, tünel yukarıdan delmeye devam ediyor alt tarafa da şantiyeyi kurdular ve kazılara başladılar” dedi.

Aksu Deresi’nin üç koluna AKSUHES hariç 2 HES daha yapılmasının düşünüldüğünü söyleyen Habiçoğlu, içme suyu ve tarımın tehlikeye girdiğini şu sözlerle anlattı: “Bu dereler Karadeniz’dekiler gibi de değil, coşkun akmıyorlar. En az 12-13 bin kişi bu sudan tarımsal amaçlı kullanıyor. Fındık tarlaları var. Hendek ve Gölyaka ilçeleri içme sularını bu derenin kaynaklarından alıyorlar. Yani AKSUHES’le derenin ana gövdesini almış olacaklar. Bayramdan sonra valiliğe tekrar gidip dilekçe vereceğiz” dedi.

DEPREMİN ÇIKIŞ YERİ

(2)

olduğunu belirten Habiçoğlu, 12 Kasım ve 17 Ağustos depremlerinin çıkış yerlerinin Gölyaka olduğunu, kırığın birinin Gölcük diğerinin Kaynaşlı tarafına devam ettiğini söyledi.

Suyu 8 km'lik boruyla taşıyacaklar

2009’da tamamlanan DEFNEHES suyu tutuyor, 8 km borularla taşıyor, sonra aşağıya dere yatağına bırakıyor.

AKSUHES onun bıraktığı suyu alıyor, yan derenin suyuyla birleştiriyor, tünelle 4800 metre taşıyarak 640 metrelik kot farkından aşağıya bırakıyor. Bıraktığı yerde elektriği üretecek santralın bulunduğu bölüm ise fay hattının üzerinde. Tünel ve tünelin başlangıcı da fay hattına çok yakın yerlerde bulunuyor.

Referanslar

Benzer Belgeler

Dental tedaviler sırasında oluşan aerosoller nedeniyle virüsün bulaşma riskinin oldukça yüksek olduğu gösterildiğinden, birçok ülkede ağız ve diş sağlığı

Belediyemizin 2017 yılı bütçe gerçekleşmeleri ile 2018 yılı başlangıç bütçe ödeneklerinin, analitik bütçe sistemine uygun gider türleri itibariyle

Fiziksel planlama sistemiyle çok yakın ilişki kurulması gereken ÇED raporları kapsamında kullanılan yöntem ve tekniklerle, çevre mevzuatı ile belirlenen

Devlet Meteoroloji Đşleri Genel Müdürü olarak atanan Sayın Mehmet ÇAĞLAR’ın göreve başlaması ile birlikte, bölgelerde yapılan çalışmaları yerinde görmek,

Gümüşhane'nin Kürtün İlçesi'ne bağlı Sapmaz (Gelevera) Köyü sakinleri, doğup, büyüdükleri topraklardan Hidroelektrik Santral (HES) nedeniyle kovuluyor.. Gümüşhane

Projelerin, vadide geri dönülmez ekolojik sorunlar çıkaracağını, orman ekosistemine büyük zararlar vereceğini ve derelere yeterli su sa ğlanamayacağını öne süren

Denizli Devlet Hastanesi 2004'te sözleşmeli çalıştırılacak 7 doktor ve 5 yardımcı sağlık personeli almak üzere ihale aç ınca Türk Tabipler Birliği, Danıştay'a

Çalı manın üçüncü bölümünde, Türkiye’de uygulanan enerji politikalarının genel görünümü ve tarihçesine bakılarak, bir enerji politikası olarak