1. Ali- İmran Suresi, 31.Ayet
De ki: "Eğer Allah'ı seviyorsanız bana uyun ki, Allah da sizi sevsin ve
günahlarınızı bağışlasın. Çünkü Allah çok bağışlayandır, çok merhamet
edendir."
2. Ali- İmran Suresi, 144.Ayet
Muhammed, ancak bir peygamberdir.
Ondan önce de peygamberler gelip
geçmiştir. Şimdi o ölür veya öldürülürse gerisin geriye (eski dininize) mi
döneceksiniz? Kim gerisin geriye
dönerse, Allah'a hiçbir zarar veremez.
Allah şükredenleri mükâfatlandıracaktır.
3. Ali- İmran Suresi, 164.Ayet
Andolsun, Allah, mü'minlere kendi içlerin-den; onlara âyetlerini okuyan, onları arıtıp tertemiz yapan, onlara kitab
ve hikmeti öğreten bir peygamber göndermekle büyük bir lütufta
bulunmuştur. Oysa onlar, daha önce apaçık bir sapıklık içinde idiler.
4. Nisa Suresi, 59.Ayet
Ey iman edenler! Allah'a itaat edin.
Peygamber'e itaat edin ve sizden olan ulu'l-emre (idarecilere) de. Herhangi bir
hususta anlaşmazlığa düştüğünüz takdirde, Allah'a ve ahiret gününe gerçekten inanıyorsanız, onu Allah ve Resûlüne arz edin. Bu, daha iyidir, sonuç
bakımından da daha güzeldir.
5. Nisa Suresi, 64.Ayet
Biz her peygamberi sırf, Allah'ın izni ile itaat edilmek üzere gönderdik. Eğer onlar
kendilerine zulmettikleri zaman sana gelseler de Allah'tan günahlarının
bağışlamasını dileseler ve Peygamber de onlara bağışlama dileseydi, elbette Allah'ı
tövbeleri çok kabul edici ve çok merhametli bulacaklardı.
6. Nisa Suresi, 65.Ayet
Hayır! Rabbine andolsun ki onlar,
aralarında çıkan çekişmeli işlerde seni hakem yapıp, sonra da verdiğin hükme içlerinde hiçbir sıkıntı duymaksızın, tam
bir teslimiyetle boyun eğmedikçe iman etmiş olmazlar.
7. Nisa Suresi, 69.Ayet
Kim Allah'a ve Peygambere itaat ederse, işte onlar, Allah'ın kendilerine nimet
verdiği peygamberlerle, sıddıklarla,
şehidlerle ve iyi kimselerle birliktedirler.
Bunlar ne güzel arkadaştır.
8. Nisa Suresi, 115. Ayet
Kim, kendisine hidayet (doğru yol) besbelli olduktan sonra peygambere
karşı çıkar, mü'minlerin yolundan
başkasına uyarsa, onu yöneldiği yolda bırakırız ve cehenneme sokarız. Orası ne
kötü bir varış yeridir.
9. Maide Suresi, 67. Ayet
Ey Peygamber! Rabbinden sana indirileni tebliğ et. Eğer bunu
yapmazsan onun verdiği peygamberlik görevini yerine getirmemiş olursun.
Allah seni insanlardan korur. Şüphesiz Allah, kafirler topluluğunu hidayete
erdirmeyecektir.
10. Maide Suresi, 99. Ayet
Peygamberin üzerine düşen ancak tebliğdir. Allah sizin açıkladığınızı da,
gizlediğinizi de bilir.
11. A’raf Suresi, 158. Ayet
(Ey Muhammed!) De ki: "Ey insanlar!
Şüphesiz ben, yer ve göklerin hükümranlığı kendisine ait olan Allah'ın hepinize
gönderdiği peygamberiyim. O'ndan başka hiçbir ilah yoktur. O, diriltir ve öldürür. O
halde Allah'a ve O'nun sözlerine inanan
Resûlüne, o ümmî peygambere iman edin ve ona uyun ki doğru yolu bulasınız.".
12. Enfal Suresi, 20, 21. Ayet
Ey iman edenler! Allah'a ve Resûlüne itaat edin ve (Kur'an'ı) dinlediğiniz halde
ondan yüz çevirmeyin.
İşitmedikleri halde, "işittik" diyenler gibi de olmayın.
13. Enfal Suresi, 24. Ayet
Ey iman edenler! Size hayat verecek şeylere sizi çağırdığı zaman, Allah'ın ve
Resûlü'nün çağrısına uyun ve bilin ki, Allah kişi ile kalbi arasına girer. Yine bilin
ki, onun huzurunda toplanacaksınız.
14. Enfal Suresi, 27. Ayet
Ey iman edenler! Allah'a ve
Peygamber'e hainlik etmeyin. Bile bile kendi (aranızdaki) emanetlerinize de
hainlik etmeyin.
15. Tevbe Suresi, 63. Ayet
Allah'a ve Resûlüne karşı gelen kimseye, içinde ebedî kalacağı cehennem ateşinin
olduğunu bilmediler mi? İşte bu, büyük bir rezilliktir.
16. Tevbe Suresi, 128, 129. Ayet
Andolsun, size kendi içinizden öyle bir peygamber gelmiştir ki, sizin sıkıntıya düşmeniz ona çok ağır gelir. O size çok
düşkün, mü‘minlere karşı da çok şefkatli ve merhametlidir.
Eğer yüz çevirirlerse de ki: "Bana Allah yeter.
O'ndan başka hiçbir ilah yoktur. Ben ancak O'na tevekkül ettim. O, yüce Arşın sahibidir.”
17. Nahl Suresi, 89. Ayet
(Ey Muhammed!) Her ümmetin kendi
içinden üzerlerine bir şahit göndereceğimiz, seni de onların üzerine bir şahit olarak
getireceğimiz günü düşün. Sana bu kitabı;
her şey için bir açıklama, doğru yolu gösteren bir rehber, bir rahmet ve
Müslümanlar için bir müjde olarak indirdik.
18. Nahl Suresi, 125. Ayet
(Ey Muhammed!) Rabbinin yoluna, hikmet- le, güzel öğütle çağır ve onlarla en güzel şekilde mücadele et. Şüphesiz senin Rabbin
kendi yolundan sapanları en iyi bilendir. O, doğru yolda olanları da en iyi bilendir.
19. İsra Suresi, 79. Ayet
Gecenin bir kısmında da uyanarak sana mahsus fazla bir ibadet olmak üzere
teheccüd namazı kıl ki, Rabbin seni Makam-ı Mahmud'a ulaştırsın.
20. Kehf Suresi, 110. Ayet
De ki: "Ben de ancak sizin gibi bir
insanım, (Ne var ki) bana, ‘Sizin ilah'ınız ancak bir tek ilâhtır" diye vahyolunuyor.
Kim Rabbine kavuşmayı umuyorsa
yararlı bir iş yapsın ve Rabbine ibadette kimseyi ortak koşmasın.”
21. Enbiya Suresi, 107. Ayet
(Ey Muhammed!) Seni ancak âlemlere rahmet olarak gönderdik.
22. Nur Suresi, 63. Ayet
(Ey inananlar!) Peygamberin (sizi) çağırmasını aranızda birbirinizi
çağırmanız gibi tutmayın. İçinizden biribirini siper ederek sıvışıp gidenleri Allah gerçekten bilir. Artık onun emrine muhalefet edenler, başlarına bir belânın
gelmesinden veya elem dolu bir azaba uğramaktan sakınsınlar.
23. Neml Suresi, 91, 92. Ayetler
De ki: “Bana ancak, bu beldenin (Mekke’nin);
onu mukaddes kılan ve her şey kendisine ait olan Rabbine kulluk yapmam emredildi. Yine
bana, müslümanlardan olmam ve Kur’an’ı okumam emredildi.” Artık kim doğru yola girerse yalnız kendisi için girer. Kim de doğru
yoldan saparsa, de ki: “Ben ancak uyarıcılardanım.”.
24. Kasas Suresi, 86, 87. Ayetler
Sen, bu kitabın sana verileceğini
ummuyordun. Ancak o, Rabbinden bir rahmet olarak sana verildi. Öyle ise
kâfirlere sakın arka çıkma.
Allah’ın âyetleri sana indirildikten sonra, sakın seni onlardan çevirmesinler.
Rabbine çağır ve sakın Allah’a ortak koşanlardan olma!
25. Ahzab Suresi, 6. Ayet
Peygamber, mü’minlere kendi canlarından daha önce gelir. Onun eşleri de mü’minlerin
analarıdır. Aralarında akrabalık bağı olanlar, Allah’ın Kitab’ına göre, (miras konusunda)
birbirleri için (diğer) mü’minlerden ve muhacirlerden daha önceliklidirler. Ancak
dostlarınıza bir iyilik yapmanız başka. Bu (hüküm) Kitap’ta yazılıdır.
26. Ahzab Suresi, 21. Ayet
Andolsun, Allah’ın Resûlünde sizin için;
Allah’a ve ahiret gününe kavuşmayı
uman, Allah’ı çok zikreden kimseler için güzel bir örnek vardır.
27. Ahzab Suresi, 36. Ayet
Allah ve Resûlü bir iş hakkında hüküm verdikleri zaman, hiçbir mü’min erkek ve hiçbir mü’min kadın için kendi işleri
konusunda tercih kullanma hakları yoktur. Kim Allah’a ve Resûlüne karşı gelirse, şüphesiz ki o apaçık bir şekilde
sapmıştır.
28. Ahzab Suresi, 39. Ayet
Daha önce gelip geçen o peygamberler, Allah’ın vahiylerini tebliğ eden, Allah’tan
korkan, başka hiç kimseden korkmayan kimselerdir. Allah, hesap görücü olarak
yeter.
29. Ahzab Suresi, 40. Ayet
Muhammed, sizin erkeklerinizden hiçbirinin babası değildir. Fakat o,
Allah’ın Resûlü ve nebîlerin
sonuncusudur. Allah, her şeyi hakkıyla bilendir.
30. Ahzab Suresi, 45, 46. Ayetler
Ey Peygamber! Biz seni bir şahit, bir müjdeleyici, bir uyarıcı; Allah’ın izniyle
kendi yoluna çağıran bir davetçi ve aydınlatıcı bir kandil olarak gönderdik.
31. Ahzab Suresi, 56. Ayet
Şüphesiz Allah ve melekleri Peygamber’e salât ediyorlar. Ey
iman edenler! Siz de ona salât edin, selâm edin.
32. Muhammed Suresi, 2. Ayet
İnanıp salih ameller işleyenlerin ve Muhammed’e indirilene -ki o
Rablerinden gelen haktır- inananların ise Allah günahlarını örtmüş ve hâllerini
düzeltmiştir.
33. Muhammed Suresi, 32, 33. Ayetler
İnkâr edenler, Allah yolundan alıkoyanlar ve kendilerine hidayet yolu belli olduktan sonra
Peygamber’e karşı gelenler hiçbir şekilde Allah’a zarar veremezler. Allah, onların
amellerini boşa çıkaracaktır.
Ey iman edenler! Allah’a itaat edin,
Peygamber’e itaat edin. Amellerinizi boşa çıkarmayın.
34. Fetih Suresi, 8, 9. Ayetler
(Ey Muhammed!) Şüphesiz biz seni bir şâhit, bir müjdeci ve bir uyarıcı olarak gönderdik.
Ey insanlar! Allah’a ve Peygamberine
inanasınız, ona yardım edesiniz, ona saygı gösteresiniz ve sabah akşam Allah’ı tespih
edesiniz diye (Peygamber’i gönderdik.)
35. Fetih Suresi, 10. Ayet
Sana bîat edenler ancak Allah’a bîat
etmiş olurlar. Allah’ın eli onların ellerinin üzerindedir. Verdiği sözden dönen kendi
aleyhine dönmüş olur. Allah’a verdiği sözü yerine getirene, Allah büyük bir
mükâfat verecektir.
36. Hucurat Suresi, 1, 2, 3. Ayetler
Ey iman edenler! Allah’ın ve Peygamberinin önüne
geçmeyin. Allah’a karşı gelmekten sakının. Şüphesiz, Allah hakkıyla işitendir, hakkıyla bilendir.
Ey iman edenler! Seslerinizi, Peygamber’in sesinin üstüne yükseltmeyin. Birbirinize bağırdığınız gibi, Peygamber’e yüksek sesle bağırmayın, yoksa siz farkına varmadan işledikleriniz boşa gider.
Allah’ın elçisinin huzurunda seslerini kısanlar, Allah’ın, gönüllerini takvâ (Allah’a karşı gelmekten sakınma)
konusunda sınadığı kimselerdir. Onlar için bir bağışlanma ve büyük bir mükâfat vardır.
37. Haşr Suresi, 7. Ayet
Allah’ın, (fethedilen) memleketlerin ahalisinden savaşılmaksızın peygamberine kazandırdığı mallar;
Allah’a, peygambere, onun yakınlarına, yetimlere, yoksullara ve yolda kalmışlara aittir. O mallar, içinizden yalnız zenginler arasında dolaşan bir servet (ve güç) hâline gelmesin diye (Allah böyle
hükmetmiştir). Peygamber size ne verdiyse onu alın, neyi de size yasak ettiyse ondan vazgeçin.
Allah’a karşı gelmekten sakının. Şüphesiz, Allah’ın azabı çetindir.
38. Saff Suresi, 6. Ayet
Hani, Meryem oğlu İsa, “Ey İsrailoğulları!
Şüphesiz ben, Allah’ın size, benden önce gelen Tevrat’ı doğrulayıcı ve benden sonra
gelecek, Ahmed adında bir peygamberi müjdeleyici (olarak gönderdiği)
peygamberiyim” demişti. Fakat (İsa) onlara apaçık mucizeleri getirince, “Bu, apaçık bir
sihirdir” dediler.
39. Cum’a Suresi, 2. Ayet
O, ümmîlere, içlerinden, kendilerine âyetlerini okuyan, onları temizleyen,
onlara kitabı ve hikmeti öğreten bir peygamber gönderendir. Hâlbuki onlar,
bundan önce apaçık bir sapıklık içinde idiler.
40. Kalem Suresi, 4. Ayet
Sen elbette yüce bir ahlâk üzeresin.