Türk Kardiyol Dem
Arş1996; 24:269-271
. . .
Proksimal Sol On Inen Koroner Arter
Lezyonlarında Anjiyoplastinin Erken ve Uzun Dönem Sonuçları
Doç. Dr. Servet ÖZTÜRK, Uz. Dr. Murat GÜLBARAN, Uz. Dr. Tevfik GÜRMEN, Prof. Dr. Muzaffer ÖZTÜRK
İstanbul
Üniversitesi Kardiyoloji Enstitüsü,
İstanbulÖZET
Ekim 1987
-Aralık1994
arasındaizole proksimal sol ön inen dal (LAD) tezyon u olan, balon anjiyoplasti
yapılan yaş ortalaması53,7 ± 9,28; 13'ü
kadın82'si erkek 95 ol- guda
işlem başarısı %93,7, klinik
başa•ı %89.7 idi. Ol- gular ortalama 27,4 ay izlendi. 68 o/guya kontrol anjiyog- rafisi
yapıldı.Restenoz saptanan
27 olgımım(% 39,7) 16'sma redi/atasyon Tsine KABG
yapıldı.4 olgu medikal tedavi ile izlendi.
İzlemesüresinde hayatta kalma % 95
,7, Mİgeçirmeyen, KABG operasyonu ve redi/atasyon
yapılmayanların (olaysız
hayatta kalma) oram % 64,8 idi.
Proksimal LAD
hastalığmdabalon anjiyoplastide
başarımız,
inisiyal
olgularıniiçte biri
öğrenmedönemine rastla-
dığından
literatürele bildirilenden
düşüktür. Yayınlanan çalışmalarda olduğugibi restenoz
oranıyüksek ve yeni- den revaskülarizasyon
girişimi fazladır.Analı/ar
kelime/er: Koroner anjiyoplasti, LAD proksimal lezyon, restenoz
Anjiyoplas ti
tekniğindeki gelişmelerbalon anjiyop- lastinin
başarısını artırmıştır.LAD proksimal lez-
yonlarının
anjiyoplasti ile dilatasyonundan sonra res- tenoz
oranınınyüksek
olmasıönemli bir problemdir
(1).
Bu nedenle aterektomi yöntemleri ve stent erken
başarıyı arttırmak
için
olduğukadar restenozu azalt- mak için de
geliştirilmiştir.Ancak bu
çalışmadaba- lon
dışındakitekniklerin
kullanılmadığıizole proksi- mal LAD
darlığındakierken ve uzun dönem anji- yoplasti
sonuçları araştırıldı.MA TERYEL ve METOD
İ.Ü.
Kardiyoloji Enstitüsünde Ekim 1987-
Aralık1 994 ta- rihleri
arasındauygulanan 930 anjiyoplasti içinde izole
Alındığı tarih: 9 Kasım 1995, revizyon, IŞ Qcak 1996
Yazışma adresi: Uz:. Dr. Murat Gülbaran I.U. Kardiyoloji Enstitü- sü (Haseki) 34304 Istanbul
Tel. : (0 21 2) 589 57 07 Fax : (0 21 2) 529 42 62
Not: Bu çalışma 1 1. Ulusal Kardiyoloji Kongresinde (23-26 Eylül 1995) poster olarak sunulmuştur.
proksi mal sol ön inen dal (LAD)
lezyonlarınakon vansiyo- nel balon anjiyoplasti uygulanan ve en az bir
yılınıdoldu- ran 95 olgu incelendi. CASS
sınıflamasında (2)belirtilen LAD'nin birinci septal veya diyagonal
dalının ayrımınaka- dar olan segmenti proksimal LAD kabul edildi. Daha önce herhangi bir
damarınaanjiyop lasti
yapılan,koroner arter by-pass (KABG) operasyonu geçiren, LAD'da total
tıkanma olan, proksimalindeki lezyondan
başkaLAD orta ve distalinde lezyon olan ve kapak
hastalığıolan olgular ça-
lışma dışında
tutuldu.
Olguların yaş ortalaması
53,7 ± 9,28; 82'si erkek, 1 3'ü ka-
dındı. %20'sinde
geçirilmiş Mİ vardı. %48,4'ünde sol ventrikülde segmenter
kasılınakusuru
vardı. %38'inde unstable an gina, % 1 1 'in de progressif
yoğuntedaviye ge- rek duyulan anglna,
%42'sinde efor
angİnası vardı. %9'u ise
ağrısızdı,efor testinde veya sintigrafide iskemi bulgu-
ları saptanmıştı
(Tablo 1 ).
%
50'nin üstündeki
darlıklar anlamlıolarak
değerlendirildi, % 50'nin
altındarezidüel
darlıkveya in isyal
darlığın% 30
azaltılması işlem başarısı. Mİ,KABG operasyonu ve ölüm
olmamasıklinik
başarıkabul edildi. Dilate edi- len lezyonda
%50 veya daha fazla
darlıkrestenoz olarak
değerlendirildi.
En az iki derivasyanda yen i patolojik Q
dalgası oluşması
durumu nda transmüral miyokard in- farktüsü
(Mİ),yeni Q
dalgası oluşmaksızınCPK-MB litre- de 30 U'den daha fazla
yükseldiğindenon Q
Mİkabul edildi.
İŞLEM
:
İşlemöncesi hastalara 5 veya 1 O mg
diazepaınim verildi.
İşleme başlandığında10.000 ünite hepari n iv verildi. Sol ana koroner ostiumuna LAD
çıkışınauygun bir
kılavuz
kateter
yerleştirildi. İlkkoroner enjeksiyonundan sonra 200 mikrogram nitrogliserin intrakoroner verildi kten sonra, LAD proksimalindeki lezyonun en iyi
görüldüğüiki pozisyonda referans anjiyografi
yapıldı.0.014 inch ucu çok
yumuşak"High Torque Floppy"
kılavuztel ile lezyon geçildi.
Geçilemediğindedaha sert uçlu intermedicr veya standard
kılavuztel LAD distaline kadar ilerletildi. Lezyo- na en
yakındamar
çapıkateterle
kıyaslanarak,son 22 ol- guda ise dijital ölçüm sistemi ile referans
çapıölçülerek uygun balon
büyüklüğübelirlendi. Lezyon
özelliğinegöre tek ya da çok
sayıdadilatasyon
yapıldı. İşlemdensonra o r- talama 20 saat aPTT 60-80 saniye
arasındaolacak
şekildesaatte 600 - 1000 ünite
heparİnperfüzyonu
yapıldı.6 ay sü re ile uzun etkili nitr it, kalsiyum kanal blokeri ve aspirin verildi. 6 aydan sonra restenoz görülmeyen olgulara sade- ce aspirin verildi. Olgular anji yoplasti
sonrası 1.ay, 3. ay
269
S.
Öztürk ve ark.: Proksimal Sol Ön inen Koroner Arter
LezyonlamıdaAnjiyoplastinin Erken ve Uzun Dönem Sonuçlan
ve 6. ayda kontrol edildi. Kontrol
anjiyografısi6. ayda ya-
pıldı. 1. yıldan
sonra 6 ayda bir kontrolleri sürdürüldü.
BULGULAR
89 o lgu
başarıile dilate edildi.
İşlem başarısı% 93.7 idi. 2 lezyon geçilemedi. 2 olguda akut
tıkanmane- deniyle acil KABG operasyonu
uygulandı.1 o lguda
işlem sırasında deksırana bağlı olduğu düşünülen
anaflaktik
şok gelişti.Kardiyak masaj
sırasındaLMCA ostium unda olan (ilk dönemde
kullanılan)sert uçlu kateterin LMCA disseksiyonuna nede n ol-
duğu düşünüldü.
1 olguda
yaygınkoroner arter spaz-
mı gelişti,
bu iki olgu da kateter
laboratuarındakay- bedildi (mortalite% 2,1).
İşlemin başarıile tamam-
landığı89 olgudan 3'ü (%3,4) transmüral
Mİ,1 ' i (%
1, 1) non -
QMİgeçirdi. Non-Q
Mİgeçiren hastada akut
Mİ bulguları geliştiğinde yoğun bakımünitesin- de iv streptokinaz
uygulandı.EKG
bulgularıgerile- di, ancak CPK-MB ve SGOT'de hafif yükselme ol- du . Non-Q
Mİkabul edildi. Transmüral
Mİgeçiren 3 olguya streptokin az
uygulandı,bulgular gerileme- di. Yeniden dilate edilmesine
karşın,dilatasyonda geç
kalındığıiçin trans müral
Mİ bulguları yerleşti.Klinik
başarı% 89,7 idi. Son 60 olgu e le
alındığında işlem başarısı% 98,3, kli nik
başarı% 95 bulundu.
Bir olguda
işlem sırasındaakut
tıkanma,iki olguda
işlem sonrası Mİ saptandı(Tablo 2).
Başarılı
d ilatasyon
yapılan89 olgunun 81 'i I ile 5
yıl arasındaizlendi. 8 olgu
hakkındatelefonla
yakınlarından
bilgi
alındı.Birinin
öldüğü öğrenildi.izlene n 81 olgunun 13'üne (% 16) anjiyografi
yapılamadı.Bunların
4'ü (% 30,8) semp tomluydu, ancak koroner anjiyografi kabul etmedi. Dokuzu (% 69,3) semp- Tablo
ı. Olgularınkli nik özellikleri
Yaş
53,72 ± 9,28
Erkek %86,3
Kadın
% 13,7
Hipertansiyon %3 1 ,8
Diabet Mellitus % 1 5,8
Hiperkolesterolemi %36,8
Sigara % 55,8
Aile anamnezi % 34,7
Transmüral
Mİ% 1 3,6
Non-Q
Mİ% 6,3
Stable angina %42
Progresif angi na % 11
Unstable angina % 38
Sessiz iskemi % 9
270
Tablo
2. Başarıve komplikasyonlar
n %
İşlem başarısı
89 93,7
Klinik
başarı85 89,7
Klinik içi KABG 2 2,1
Transmüral
Mİ3 3,2
Non-Q
Mİ ı1, 1
Ölüm 2 2,1
tomsuzdu, anjiyografi
yapılamadı.Bu 13 olgu medi- kal tedavi ile izlendi. Kontrol anji yografisi
yapılan68 olgunun (% 84) 27'sinde (% 39,7) restenez sap-
tandı.
41 'inde (% 60 ,3) reste nez yoktu. Restenez saptanan 27 olgunun 4'ü (% 14,8) -2' si
Mİ geçirdiğiiçin, 2'si
yaygınkollateral
geliştiğive
semptomlarıilaçla kontrol
altına alındığıiçin- medikal tedavi ile izlendi . 7 olgudan (% 25,9) 2'sinde lezyon
uzunluğu arttığıiç in, 5 olguda ise anjiyoplasti öncesi
anlamlıolmayan
diğerdamar
lezyonları şiddetlendiğiiçin KABG operasyonu
uygulandı.Bu
olguların 6'sısemptomsuz olarak izlendi. Biri ise semptomluydu.
LAD grefti
açıktı. İleriderecede
gelişmiş1. diagonal dal
başında% 80
darlık vardı.Bu lezyona stent yer-
leştirildi.
16 olguya (% 59,3) balonla re dilatasyon
yapıldı.
Redil atasyon
yapılanbu gruptan 1
hastanın(% 6.3) hastane
dışında öldüğübelirlendi . 9 olgu (%
56,3) semptomsuzdu.
Altıolguda(% 37,5) 2. reste- nez
saptandı.6 olgunun 3'üne balon la reditatasyon
yapıldı.
Bunlardan 1 'inde reste nez gö rüldü, 4. kez redilatasyon
yapıldı. Altıolgunun birine stent, ikisi- ne "Directional Coronary Atherectomy" (DCA) uy-
gulandı.
DCA uygulanan
olgularıntakibinde, birine restenez nedeniyle stent
yerleştirildi(4.
girişim),di-
ğerinde
restenez yoktu. (T ablo 3).
Böylece balon anjiyoplasti
uygulanınasıiçin
alınan95 vak'a kümülatif olarak
değerlendirildiğindeorta- lama 27,4 ayda hayatta kalma % 95,7,
olaysızhayat-
Tablo
3. Başarılıdilatasyon
yapılanolgularda izleme döne-
nıinde
olaylar n=81
n %
Semptom 35 % 43
Kontrol anjiyografi 68 %84
Restenez 27 % 39.7
Ölüm 2 % 12
2. PTKA 1 7 % 20,9
3. PTKA 6 %7,4
4. PTKA 2 % 2,5
KABG 7 %8,6
Türk Kardiyol Dern Arş 1996; 24:269-271
ta kalma ise % 68 idi.
Başarılıdilatasyon
yapılan89 olgu ele
alındığındaise hayatta kalma % 97
olaysızhayatta kalma % 66,7 idi.
İkincibir
girişimegerek duyulan olgu
sayısı23 (% 25,8) idi. Toplam ilave gi-
rişim
(PTKA, KABG) ise 32 (% 35,9) idi.
Olgularınhayatta
kalmasıiçin
yapılan işlem sayısı129 du. Bu
sayı
hayatta kalan 91 olguya
bölündüğündeolgu ba-
şına
1,42
işlem düştüğügörüldü.
TARTIŞMA
Anjiyoplasti LAD proksimalinde
diğerdamar Jez-
yonlarına
göre daha yüksek
başarıile
yapılmaktadır.By-pass operasyonuna göre daha az travmatiktir.
Hastanede
kalışsüresi daha
kısadır.Cerrahiye
diğerbir
üstünlüğükolayca tekrarlanabilir
olmasıdır (3).Proksimal LAD
lezyonlarınınmedikal tedavi ile iz-
Jendiği
Duke
kayıtlarında (4)%
90'1ı!<hayatta kalma
bildirilmiştir. Aynı kayıtlarda Mİ,
kardiyak ölüm % 18-20
bildirilmiştir.Tali ey ve
arkadaşları,LAD
proksimallezyonlarına
PTKA
yapılan265 olguda % 84,5 klinik
başarı,% 40,6 restenoz, % 25,9 redilatas- yon, % 14,7 KABG
bildirilmişlerdir csı.Kramer ve
arkadaşları
1980-1984
arasındaLAD'ye PTKA
yapılan olgularla KABG
yapılanları karşılaştırmışlardır (6).PTKA serisinde
işlem başarısı% 98,5, klinik ba-
şarı
% 96,5, KABG serisinde
işlem başarısı% 99, kli nik
başarı% 96
bulunmuştur.Frierson ve arka-
daşlarının
LAD proksimal
lezyonlarınaPTKA
yapılan 537 olgu serisinde % 97
işlem başarısı,% 94 kli- nik
başarıve% 39,6 restenoz
bildirmişlerdirm. Ça-
lışmamızda
bulunan% 93,7
işlem başarısıve% 89,7
klinik
başarıbu bildirilen oraniara göre daha
düşüktür. Türkiye'de ve Enstitümüzde koroner anjiyoplasti
uygulamaları
1986
yılında başlamıştır. Olguların yaklaşıküçte birinin 100
vakalık öğrenmedönemine
rastlaması başarı düşüklüğünü açıklamaktadır.
Bu- nun
yanındaNHLBI
kayıtlarınagöre balon kateter- lerindeki
gelişmelersonunda 1 986'da PTKA
başarısı
% 86 iken 1 992'de % 95'e
yükselmişve majör kar- diyak olaylar 1986'da % 4 iken 1992'de % 2'ye
düşmüştür (8).
Frierson ve
arkadaşlarınınbildirisinde ha- yatta kalma % 94 ve
olaysızhayatta kalma % 64,8 dir. Bizim grubumuzda ise hayatta kalma % 95,7
Mİ,
KABG veya redilatasyon geçirmeden hayatta kalma% 66,7 dir.
izole LAD
proksimallezyonlarında işlem başarısıve klinik
başarıyüksek ancak restenoz ve tekrar
girişimgereksiniminin fazla
olduğu kanısındayız.Balon an- jiyoplasti
yanındayeni anj iyoplasti teknikleri nden aterektomi ve özelilikle stentlerin uygulama
alanınagirmesi ve son zamanlarda
yaygınlaşanyeni stent
yerleştirme