• Sonuç bulunamadı

Preeklamptik Gebelerde Serum Lipid Düzeyi

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Preeklamptik Gebelerde Serum Lipid Düzeyi"

Copied!
3
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Preeklamptik Gebelerde Serum Lipid Düzeyi

Semra KAYATAfi ESER (*), Ertunç MEGA (*), Gülçin DEM‹RDÖVEN (*), Arzu KOÇ (*), Fahrettin KANADIKIRIK (**)

ÖZET

Amaç, preeklamptik ve normal gebelerde serum lipid düzeyini karfl›laflt›rmak.

15 peeklamptik ve 15 normal gebe kad›nda total kolesterol, trigliserid, HDL-kolesterol (HDL-K), LDL-Kolesterol (LDL- K) ve VLDL-kolesterolün (VLDL-K) plazma de¤erleri ölçüldü. Total trigliserid ve VLDL-kolesterolün plazma düzeyi preeklamptik gebelerde anlaml› olarak yüksekti. Total koles- terol, HDL-kolesterol ve LDL-kolesterol düzeylerinde anlaml›

fark saptanmad›.

Sonuç; trigliserid ve VLDL-K düzeyleri preeklamptik gebe- lerde artmaktad›r.

Anahtar kelimeler:Preeklampsi, trigliserid, kolesterol

SUMMARY

The Level of Serum Lipid in Preeclamptic Women The goal of this trial is to compare the serum lipid level in preeclamptic and normal pregnancies.

Plasma levels of total cholesterol (total-c), triglyseride (TG), HDL-Cholesterol (HDL-C), LDL-cholesterol (LDL-C) and VLDL-cholesterol (VLDL-C) was measured in 15 preeclamp- tic and 15 normal pregnant women. The plasma levels of triglyseride and VLDL-C were significannly higher in preeclamptic womens than in normals. Levels of total-C, HDL-C, LDL-C did not differ significantly.

The level of TG and VLDL-C increase in preeclamptic wo- mens.

Key words: Preeclampsia, triglyseride, cholesterol

SSK Göztepe E¤itim Hast., Kad›n-Do¤um Klini¤i, *Dr., **Doç. Dr.

Normal gebelik süresince, serum lipid ve lipoprotein düzeylerinde de¤ifliklikler olur. Serum trigliserid (TG), kolesterol ve az oranda fosfolipid miktar› aratarak fiz- yolojik hiperlidemiye yol açar. Lipid düzeylerindeki bu de¤ifliklikler anne organizmas›ndaki artm›fl metabolik gereksinimi yans›t›r. Bu de¤iflikliklerin nedeni tam olarak bilinmemektedir, fakat gestasyonel hormonlar sorumlu tutulmaktad›r (1,2).

Bir çok çal›flmada, preeklamptik gebelerde saptanan hiperlipideminin normal gebelere k›yasla daha fazla ol- du¤u gösterilmifltir (3-5). Preeklampsi patogenezinde endotel hücre hasar› ve de¤iflmifl endotel fonksiyonu önemli rol oynamaktad›r. Artan lipid düzeyleri, bun- lar›n peroksidasyonu sonucunda a盤a ç›kan lipid pe- roksitleri, endotel hasar›na neden olmaktad›r.

Hipertansif ve normotansif gebelerde yap›lan bu çal›fl- man›n amac›, preeklampsi etiopatogenezinde rol oyna- d›¤› düflünülen hiperlipideminin saptanmas›d›r.

MATERYAL ve METOD

Çal›flmaya 15 preeklamptik, 15 normotansif gebe al›nd›.

Preeklampsi tan›s› için afla¤›daki kriterler arand›: 11.. Yatak is- tirahatinde iken 6 saat arayla yap›lan TA ölçüm de¤erlerinin yüksek olmas› (150/110 ve üzeri veya sistolik TA’de 30 veya diyastolik TA’de 15 mmHg art›fl), 22.. proteinüri olmas› (24 saatlik idrarda >500 mg veya dipstick ile bak›ld›¤›nda >++) ve 33.. ödem olmas›. Kan bas›nc› yüksekli¤i ve proteinüri sap- tanmayan sa¤l›kl› gebeler kontrol grubu olarak al›nd›. Çal›fl- maya al›nan gebelerde, hipertansiyon, diabetes mellitus, hiperlipidemi, karaci¤er hastal›¤›, tiroid hastal›¤›, lipoprotein metabolizmas›n› etkileyecek herhangi bir ilaç kullan›m öyküsü yoktu. Kan örnekleri 12 saatlik açl›k sonras›, ön kol veninden 7-8 cc al›nd›. 20 dk p›ht›laflmas› için bekletildi, 10 dakika 3500 de-virde santrifüj edildi ve Kolesterol ve TG enz- imatik colori-metrik metod ile Olympus A4 otoanalizöründe çal›fl›ld›. Total kolesterol, HDL ve TG sonuçlar›na göre Friedewald formülü ile LDL ve VLDL düzeyleri hesapland›.

BULGULAR

Preeklamptik gebelerde sistolik ve diyastolik kan bas›n- c›, kreatinin ve ürik asit düzeyleri anlaml› olarak yük-

KL‹N‹K ARAfiTIRMA Jinekoloji-Obstetrik

Göztepe T›p Dergisi 17: 99-101, 2002

99 ISSN 1300-526X

(2)

sekti. Fetal a¤›rl›klar ve gestasyonel yafl preeklamptik gebelerde anlaml› olarak düflüktü. Her iki grup aras›nda anne yafl›, trombosit ve hematokrit düzeylerinde istatik- sel olarak anlaml› fark bulunamad›. Gebelerin demogra- fik bulgular› Tablo 1’de özetlenmifltir.

Normal ve preeklamptik gebelerde saptanan lipid para- metreleri Tablo 2’de izlenmektedir. Preeklamptik ge- belerde, plasma TG ve VLDL-K de¤erleri normal gebe- lere oranla anlaml› düzeyde yüksek idi. Serum TG dü- zeyleri ortalama preeklamptik gebelerde 352.2±42 iken normal gebelerde 247.3±15 bulundu. VLDL-K düzeyleri ise preeklamptik gebelerde 65.2±20, normal gebelerde 45.5±23 idi. TG ve VLDL-K düzeyleri hipertansif grupta kontrol grubuna göre anlaml› olarak yüksek bu- lundu (p<0.01). Total kolesterol, LDL-K ve HDL-K dü- zeylerinde 2 grup aras›nda anlaml› bir fark bulunamad›.

TARTIfiMA

Normal gebelikte gestasyonel yaflla birlikte, plasma LDL ve VLDL düzeyleri progresif olarak artar. Bu ar- t›fl, total kolesterol ve TG’deki art›flla gösterilir. 16.

gebelik haftas›ndan itibaren bafllayan serum lipid art›fl›

terme kadar sürer ve term gebelikte TG düzeyinde % 250, kolesterol düzeyinde % 25 oran›nda art›fl izlenir.

Artan lipid düzeyleri do¤umdan sonra eski düzeylerine geri döner. Gebelerde görülen bu lipoprotein düzeyle- rindeki de¤iflikliklerin oluflmas›nda östrojenin büyük rol oynad›¤›, LDL-K’ün ise artan östrojen ve progestero- nun kombine etkisinden etkilendi¤i düflünülmektedir.

Ayr›ca, term gebelerde plasental lipoprotein lipaz akti- vitesindeki art›fl, fizyolojik adaptasyonla maternal ya¤- lar›n fetusa transferini h›zland›rmaktad›r (6).

Çal›flmam›zda, TG düzeylerinde preeklamptiklerle nor- mal gebeler aras›nda anlaml› fark bulduk. Wakatsuki ark., 12 preeklamptik ve 12 normotansif gebe üzerinde yapt›klar› çal›flmada TG düzeylerinde anlaml› art›fl sap- tam›fllard›r (5). Ayr›ca Uncu ve ark.’lar› ve Hubel ve ark.’lar› da çal›flmalar›nda benzer sonuçlar bulmufllar- d›r (4,7). Yap›lan çal›flmalarda bunun, preeklamptik olgularda serbest ya¤ asitlerinin karaci¤erde beta-oksi- dasyonunun bozulmas› sonucu VLDL formunda sentez- lenip dolafl›ma salg›lanmas›ndan kaynakland›¤› göste- rilmifltir (8). Normal gebeliklerde artan TG’lerin preek- lampsi etiopatogenezinde önemli rolleri vard›r. Hiper- trigliseridemi nedeniyle endotelde TG birikmesi endotel hasar›na neden olur. Preeklamptik olgular›n endotel hücre kültürlerinde normotansif olgulara göre, TG içe- ri¤inin 3 kat daha fazla oldu¤u saptanm›flt›r (9,10). Artan TG’ler çeflitli dokularda prooksidanlar etkisiyle perokside olarak lipid peroksitlerini oluflturur. Lipid pe- roksidlerinin en önemli metaboliti molondialdehit’tir.

Molondialdehitin oluflturdu¤u endotel hasar› sonucu araflidonik asit metabolizmas› aktive olur ve bu de¤iflik- lik sonucu vazokonstriktör maddeler a盤a ç›karak hi- pertansif süreci a¤›rlaflt›r›r. Hubel ve ark., lipid peroksi- dasyon metaboliti olan molondialdehit oran›n›n pre- eklamptik olgularda, kontrol grubuna k›yasla % 50 daha yüksek oldu¤u saptam›fllard›r (4).

Çal›flmam›zda serum kolesterol düzeylerinde preek- lamptiklerde normotansif gebelere k›yasla art›fl oldu-

¤unu tespit ettik, fakat istatiksel olarak anlaml› fark bulamad›k. Bulgular›m›z Hubel ve ark. ve Wakatsuki ve ark.’n›n sonuçlar› ile uyumlu bulundu (4,5). LDL-K düzeylerinde preeklamptik gebelerde yükseklik sap- tand›, fakat bu yükseklik istatiksel olarak anlaml›

de¤ildi. Bulgumuz Hubel ve ark.’n›nki ile uyumlu idi

(4). Wakatsuki ve ark. ise, preeklamptiklerde plasma LDL konsantrasyonunun yüksek oldu¤unu saptam›fllar ve LDL yüksekli¤inin damar duvar›nda köpük hücre oluflmas›na yol açarak vasküler damar hasar› olufltur- du¤unu ileri sürmüfllerdir (5).

HDL-K art›fl› kardiyovasküler hastal›klardan ve hiper- tansiyondan koruyucu rol oynamaktad›r. Çal›flmam›zda preeklamptik olgularda normotansif olgular›n lehine

Tablo 1. Gruplar›n demografik özellikleri (ort±SD).

Yafl Kan bas›nc›

Hematokrit (%) Trombosit (x10) Ürik asit (mg/dL) Kreatinin (mg/dL) Fetal a¤›rl›k (kg) Gebelik haftas›

Normal (n:15) 24.5±6.2 127/80±9/6

33.2±3.6 26.0±4.4 5.3±0.7 0.40±0.1 3442±43.9

36.2±1.1

Preeklamptik (n:15) 24.0±7.3 159±100±19/9

36.8±2.2 19.4±5.3 7.4±1.1 0.60±1.3 1824±760

33.1±5.1

Tablo 2. Preeklamptik ve normal gebelerin lipid de¤erleri.

mg/dL Total kolesterol Total TG HDL-K LDL-K VLDL-K

Normal (n:15) 283.2±42 247.3±15 60.8±28

147±84 45.5±23.2

Preeklamptik (n:15) 308.1±55 352.2±42 62.8±11

158±49 65.2±20.2

Göztepe T›p Dergisi 17: 99-101, 2002

100

(3)

puerperium. Gynecol Obstet Invest 25:158-164, 1988.

3. Helga J, Van den Elzen, Juriy W Wladimiroff et al: Serum lipid in early pregnancy and risk of preeclampsia. Br J Obstetrics and Gynecology 103:177-122, 1996.

4. Carl A Hubel, Margeret K, mclaughlin, Rhobert W Evans et al: Fasting serum triglycerides, free fatty acids and molandialdehyde are increased in preeclampsia are positively correlated and decrease within 48 hours post partum. Am J Obstet Gynecol 174(3):975-982, 1996.

5. Akihiko Wakatsuki, Nobuo Ikenoue, Yuji Okalani et al:

Lipoprotein particles in preeclampsia: Susceptibility to oxidative modification. Obstet Gynecol 96(1):55-9, 2000.

6. Knopp RH, Bonet B, Lasuncion et al: Lipoprotein metabolism in pregnancy. In Herrera E, Kopp RH, eds. Perinatal Biochmistry, Boca Raton: CRC Press 19-51, 1992.

7. Uncu G, Tuncer P, Devilio¤lu O et al: Gebeli¤e ba¤l› hipertan- siyon olgular›nda lipid profili. Perinatoloji Dergisi 3:35-7, 1995.

8. Sattar N, Graw A, Packard CJ, et al: Potential pathogenetic roles of aberrant lipoprotein and fatty acid metabolism in preeclamp- sia. Br J Obstet Gynecol 103:612-20, 1996.

9. Lorentzen B, Endrosen MJ, Hovig T, et al: Sera from preeclamptic women increase the content of triglylcerides and reduce the release of protacylin in cultured endothelial cells. Thromb Res 63:363-72, 1991.

10. Endresen MJ, Lorentzen B, Henriksen T: Increased lipolytic activity and high ratio of FFA to albumin in sera from with preeclampsia leads to TG accumulation in cultured endothelial cells.

Am J Obstet Gynecol 167:440-7, 1992.

11. Chirico S, Smith C, Merchant C, et al: Lipid peroxidation in hiperlipidemic patients; a study of plasma using an HdLC-based thio- barbituric acid test. Free Radic Res Commun 19:51-7, 1993.

istatistiksel olarak anlaml› olmayan hafif bir yükseklik saptad›k. Bulgular›m›z literatür ile uyumludur (4,5,7). SONUÇ

Oluflan hipertrigliserideminin lipid peroksidasyonunu ve serbest radikal oluflumunu art›rd›¤› bilinmektedir.

Artan lipid peroksidasyonu ve serbest radikal oluflumu- nun vasküler disfonksiyona neden oldu¤u ve bunun da preeklampsinin fizyopatolojik mekanizmas›na katk›da bulundu¤u kabul edilmektedir (11). Çal›flmam›zda, TG ve VLDL serum düzeyleri preeklamptik gebelerde ista- tiksel olarak anlaml› düzeyde yüksek bulduk ve hiper- trigliseridemnin preeklampsi patogenezinde rol oyna- d›¤›na inanmaktay›z.

KAYNAKLAR

1. Knopp RH, Bergelin RO, Whal PW, et al: Population-lased lipoprotein lipid reference values for pregnant women compared to nonpregnant women classified by sex hormone usage. Am J Obstet Gynecol 143:626-637, 1982.

2. Jimenez SM, Pocovi M, Ramon-Caja J, et al: Longitidunal study of plasma lipids and lipoprotein cholesterol in normal pregnancy and S. Kayatafl Eser ve ark., Preeklamptik Gebelerde Serum Lipid Düzeyi

101

Referanslar

Benzer Belgeler

Genellikle selülit ve subkutan apselere neden olurken, osteomyelit, pnömoni, endokardit, sepsis ve menenjit gibi ciddi klinik tablolar da görülebilmektedir..

Bu bağlamda bu çalışmada, Borsa İstanbul’da işlem gören Katılım 30 Endeksinin (KATLM) sistematik riskinin Markov Rejim Değişim Modeli (MS-SVFM) ile farklı oynaklık

Kansak N, Kaygusuz A, Öngen B, Töreci K : Haemophilus influenzae, Moraxella catarrhalis, Streptococcus pyogenes ve Streptococcus pneumoniae sufllar›nda antibiyotik direnci ANKEM Derg

Bununla birlikte yenilik ikliminin yeniliği desteklemeye yönelik alt boyutunun örgütsel özdeşleşmeyi anlamlı ve pozitif yönde etkilediği görülürken, yeniliği

The findings of this research are consistent with one of the recurring subjects in the policy- oriented literature on ethnic entrepreneurship, which is utilisation of public

Bu çalışmada ise oluşturulan araştırma modeli ile konaklama işletmelerinde müşteri-çalışan uyumu, müşteri memnuniyeti ve davranışsal niyeti arasında olumlu

Türkiye'nin üç coğrafik bölgesinde; Marmara, İç Anadolu ve Doğu Anadolu'da il, ilçe ve köy okullarından tesadüf örneklemesi yöntemi ile seçilen 7-17 yaş

Gündüz görev yapan 100 taksi şoförü üzerinde yapılan bu çalışmada şoförlerin öğün saatleri açısından düzensiz beslendikleri, % 32'sinin de bir kez kaza