• Sonuç bulunamadı

TÜRK TARİH KURUMU BE LLETEN. Cilt: XXV Temmuz 1961 Sayı: 99

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "TÜRK TARİH KURUMU BE LLETEN. Cilt: XXV Temmuz 1961 Sayı: 99"

Copied!
43
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

T Ü R K

TARİH

K U R U M U

BE LLETEN

Cilt: XXV

Temmuz 1961 Sayı: 99

(2)

KONYA'DA SIRÇALI MEDRESE

M. ZEKt ORAL

I. MEDRESENİN MEVKİİ, Anı VE YAPISI

Medresenin mevkii: Sırçalı Medrese, Konya şehrinin eskiden Dış

Kale surlan içinde ve Ala üd-din tepesinin güney tarafinda kalan sa- hada idi. Bugün Gazi Alemşah mahallesinde, Araboğlu makasından

Samhata Camüne giden yolun sağındadır.

Medresenin Adı: Orta Anadolu'da "Çini")'e "sırça'' derler. Aşa­

ğıda görüleceği gibi, bu medresenin iç tezyinatında pek çok çini kul-

lanılı:mş olduğu için ••çinilj medrese" anlamına olarak "sırçaL med- rese" denilmiştır.

Medrwmin esas kısımlan: Medrese, doğu batı istikametinde dik- dörtgen §eklinde bir kaide üzerine kurulmuştur. Dikdörtgenin uzun

kenarını tqkil eden yanlannda altlı ÜStlü medrese odalan vardı.

Doğu tarafında cümle kapısı ile türbe odası ve medresenin birinci

katını teşkil eden odalardan ikisi bulunmaktadır. Batı tarafiDda ise Eyvan ile kubbeli odalar vardır (Plan ı-2). Cümle kapısından girilip

sağa dönülünce türbe odasına muvazi olarak giden dar koridorun so- nunda bir merdivenle medresenin sağ (Kuzey) tarafindaki üst kata

çıkılırdı. (Resim r) Güney tarafinda buna mütenazır bir merdiven bulunuyordu.

Medruenin bugünkü durumu: .Bugün medresenin cümle kapısı ile

kapının sağındaki türbe odası ve mukabilinde alt kat odalanndan ikisi ve eyvan ile yanlarındaki kubbeli odalar muhafaza edilmiş, sağ

ve sol yanlarındaki talebe odalan yıkılmı§, sağda temel duvarlan, solda ikinci katı tutan kemerler kalıruştır. Bu kısımlar aşağıda tekrar ele alınacaktır.

Mıdresenin tipi ve benzn-leriyle muJcayesesi: Selçuk medreseleri esas itibariyle iki tipti~.

A- Konya'da Karatay, İnceminare medreselerinde olduğu gibi bir tarafmda kapı ve kapı yanlannda sıralanan odalar, mukabilinde eyvan ve kubbeli dershaneler, yanlarda talebe odalariyle hudutlanau

(3)

g.;6 M. ZEKİ ORAL

orta kısmın ustü yüksek bir kubbe ile örtülmüş olan tipdir ki, bun- lann emsali azdır.

B-Esas .lasımları az çok farklarta aynı olduğu halde ortası (avlu- nun üstü) açık bırakılmış olan bu ikinci tipin Anadolu'da bir çok misalleri vardır. Altşehir'de Sahibata, Kayseri'de Hant Hatun, Si- vas'ta ve Kayseri'de Sahibiye medreseleri, Sivas'ta Bürucerdi, Tokat'ta Gökmedrese Sinop'ta Pervane bey medresesi bu tipte olan-

lardandır. Görülüyor ki bunlar daha çok yapılmış ve Anadolu Bey- likleri zamanında da devam e~tir. Karaman'da Hatuniye, Niğ­

de'de Akmedrese bunlardandır. İşte konumuza esas olan Sırçalı Med- rese de bu ikinci tipdendir. Fazla olarak Tokat'taki Gökmedrese,

Niğde'deki Akmedrese gibi iki katlıdır.

Sırfalı medresetle kullamlan infaat malzemesi: Medresenin dış divar- lariyle munart tezyinaunın bulunduğu cümle kapısı Konyanın Giçi M uhsine ve Saray köylerinden getirilmiş, aslı indifat tüflerden olan

yapı taşındandır 1 . Dış duvarları ince ta.11akla yontu1muş bloklar ha- linde Giçimuhsine taşlanndan itina ile örülmüştür. İç kısımların rlu- varlan kireç harç ve moloz ~larla yapılarak, yüzleri, bir iki sauh müstesna, ekseriya çini kaplanmışur.

Şimdi medresenin ~sas kısımlarını tezyinatiyle birlikte ele ala-

lım:

A- Medresmin cümle kapısı: Binanın temel di varlan hizasından dışanya çıkmış iki yan duvan ile bu divarlara istinat eden yüksek bir tak kemeıi ve kemer üstü sathınclan meydana gelmiştir Yan duvarla-

nnın dış yüzl<:rl medresenin esas divarlan gibi ince tarakla yontul-

muş taşlatdandır. Cephesi ~e iç yanlan mimari tezyinat ve nişlerle beze~ tir. (Resim 2). Şöyle ki kapı cephesinin dış kenan eşkenar

dörtgen {main) lerle, içieri ha~ ve yanlan dairevi geçmelerden mey- dana gelmiş hendesl bir bordürle çevrilmi§tir. Bu bordür, kapıyı ze- minden ayıran kabartma ve çukur silmeli bir kaideden başlar. Sağ-

1 Konyadaki tarihi eserlerde başlıca üç cins yapı ~~ kullanıl.mışor. a- Giçi- muhsine taşıdır. Soluk mavi, esmer renkte olur. lnclifai tuflerdendir, Harici tesir- Iere çok dayanıklı oldugu halde yumuşak ve işlemesi kolaydır.

b Sille taŞı, kırmızımtırak renktedir. Bir cinsinin mukavemeti az ise de, diA-er kısmı sert ve dayanıklıdır. Fakat işlemesi zordur. Bu da indifal tUf (Volkan kOlU) dUr.

c Gôdene taşı, sarımtırak beyaz renkte bir nevi kalker taşıdır. Bu isimler bulunduklan semt ve köylere göre veri1mittir.

(4)

KONYA'DA SIRÇALI MEDRESE 357

dan yukanya, kapı üstünde ufld, solda yukandan aşağıya doğru de- vam eder. Bundan sonra kenarlan üç tahrır çizgisiyle sınırlanmış

yanm yıldızlardan bir ikinci bordür vardır. Bu da aynı suretle kapı etrafını çerçeveler. Bunu müteakip hendesi hatlar içine papatyalar konmak suretiyle yapılmış (buna çiçekli hendesi tezyinat diyebiliriz) daha gen~ bir bordür gelir. Bu suretle kapı yüzü tamamlanmış olur.

(Resim 3). Bundan sonra kapı sathı içe doğru çalınmış ve yüzü rumi motiflerden bir zencirek ile süslenmiştir. Bu kısımda bakJava bi- çimli bir kenar tezyinatından sonra göğdesi zikzaklı, başlık altı zen- cirekle ayrılmış ve başlık altı iki boy yaprak tezyinatiyle tamamlan-

mış sütuncalar vardır. Bu sütuncalar bir bumbar tezyinatiyle taçlan-

dırılm.ıştır. Böylece kapı sathı kın1mış ve iç tarafındaki nişlere dönül-

m~tür. Buraya kadar yazılan tezyinat unsurlan birer tahrir çızgi­

siyle yekdiğerinden ayrılrruşur. (Resim 4, 5).

Cümle kapısı nişleri: Kapının sağ ve solunda iki niş vardır. Sağ niş dışta hendesi geçmelerden bir bordür ile çerçevelenmiştir. Bu çer- çevenin içine münkesir hatlarla süslü sütuncalarta mihrap çukuruna

geçilmiş, ortasına üst tarafı istalaktitli bir mihrap açılmıştır. Mihrap çukurunun içindeki yivlerin başı nebatt' süsler ve minicik istalaktit- lerle tamamlanml§tır. (Resim 5, 6, 7). Sol niş sağdakinin aynıdır.

Yalnız kenanndaki hendest geçmeler arasına altı yapraklı papatyalar

konmuştur. (Resim 2).

Nişlerin iJ.stü: Tak kemerinin üzengileri, istalaktitler ve mihrap-

çıklarla süslenerek bunlara istinat eden tak kemeri çevrilmiştir. Kemer kavsinin kenarlan telc. tahrir çizgisile aynlrru§ yarım papatyalar (Oç kavisl.i mihrap<fk) ve hendesi geçmelerle süslenm~tir. Kemer ayna-

lığına ve kaidesine muhtelif bezemelerJe doldurulmuş yedi tane gö- bek tezyinatı konmak suretiyle tenevvü temin olunmu§tur (Resim

2, 7)·

Giriş kapısı: N~lerden sonra ince tarakla yontulmuş taşlardan

yan söveleri bulunan ve uzunluğuna, genişliğine giriftler açılarak hazırlanmış muhtelif renk taşlardan basık kemerli bir giriş kapısı açılmıştır. Giriş kapısının yukarısında ve iki tarafında üstleri istalaktit

tezyinatı, yanlan sütuncalarla müzeyyen iki tepe penceresi açılmış,

bu pencerelerin arasına yanlan burmalı sütuncuklara dayanan üç kemerle tahdit olunmu§ bir satıh içine bir numaralı kitabe konul-

muştur (Resim 7, 8).

(5)

M. ZEKl ORAL

B- Methal. Giriş kapısından geçilince, sağında türbe odası solun- da medrese. alt kat odalanndan birinin divarlanna istinat eden ve

üstü Bursa kemeriyle nihayetlenmiş bir medhal vardır (Plan 4). Bu methal kemerleri üzengiterinden başlayan ve ince mozayik tezyinatla bir sıra renkli tuğla, bir sıra kahve rengi çini ile tahrirlendikten sonra.

sathı mavi, kahverengi çiniler ve renkli tuğlalardan nihayetsiz bir bezerne ile süslüdür. Resim g, r2'de sağ köşede bu kısım görülmek-

tedir.

C- Türbe: Methale iki kapı açılır. sağdaki kapıdan türbeye gi- rilir, türbe aldı, üstlü .iki katur. (Plim 4).

I- Türbe malı.{eni: Mahzene gayrimüsavi yükseklikte yedi ayak merdivenle inilir. Mahzen kare şeklinde bir temel üzerine kurulmuş­

tur. Duvariann köşelerinden yükselen kemer ayaklarına istinat eden

mütekatı dört sivri kemerin birleşmesinden meydana gelmiş manas- ur Tonusu ile mahzenin üstü kapatılmıştır. Türbede medfun zevatın

mumya veya kemiklerinden eser kalmamıştır. (Plan 2).

Il- Mezar odası: Bu odaya ıpethalden iki ayak merdivenle çıkı­

lır. Selçuk türhelerinde ölünün cesedi veya mumyası yukarda yazılan

mahzene konduğu halde mahzen üstündeki odaya temsili mahiyette mezarlar yapılır. Ziyaretçiler bu makama gelirler. Fatiha okurlar.

Onun için buraya mezar pdası dedik. Mezar odası da kare planlı olup moloz duvarla inşa edilmiş, doğu ve batıya iki tane dikdörtgen pen- çere açılmıştır. Duvann üstü sekiz sıra tuğla ile çevrildikten sonra, bir

sıra tuğla ve tuğla aralarına kare şeklinde mavi ve kahverengi çiniler

konmuş üç ~ıra tuğla ile de satıh daraltılarak kubbeye geçilmiştir.

Sırh tuğla rve çinilerden balık kılçığı şeklinde örülerek fınn sırtı (basık)

bir kubbe ile mezar odasının üstü kapatılrruştır. (Resim ıo, ı ı). Tür- benin içinde üç kabir vardır. Bu kabirierin dışı çinilerle süslü ve bu- rada medfun kimselerin isimleriyle ölüm tarihleri yazılı olduğu ka- bul edilebilir 2• Bunlardan eser kalmamıştır.

Ç- Talebe odalarından biri: Melhalin soluna açılan basık kemerli bir kapıdan bahse konu olan talebe odasına girilir. Odanın tavanı bir tonosla kapatılmış, doğu duvanna içe şevli küçük bir pencere ıl-

ı 1313 yılında burayı ziyaret eımiş olan merhum üstat Ahmet Tevhit bey kabirierde çini parçalan görduğünü kaydetmiştir. Ahmet TevhiL Konyaya bir seyahat gayr-i matbu kütüphanemdelci yazma nusha. ıahife 71.

(6)

KONYA'DA SIRÇALI MEDRESE 359

~tır. (Resim 21. (Solda ve aşağıda görülen küçük pencere budur). Medresenin alt katındaki talebe odalanndan mahfuz kal:mı~ tek oda olarak bu gösterilebilir.

D- Methal üstünde/ci ryuan: Methalin önünde yüzü ve altı-eyvan

kemeri gibi- çinilerden kesilmi~ nebati motif!erle süslü yanlarda pa- yelere dayanan bir kemer varmış (Resim ı sağ tarafina ve plan 4·

C.D. kesitine bakınız). Bu kemerin sağ tarafındaki alt kısırnın sathı sırlı tuğla mavi, mor renkli çinilerden gamalı haç tezyinatiyle bezen-

tniştir. (Resim 12) Kemer üzengilerinin yüzü dikdörtgen şeklinde ufak dört köşe mozayik çinilerle ve iki sıra sırtı tuğla ile tutturulmuştur.

Burada mavi, koyu mor renkli çinilerden gayet güzel yerleştirilmiş

istalaktitli, aynı renk çinilerden kesilmiş ve lale içine susam yaprağı tezyinatından bordürler, sırlı tuğla ve çinilerden geniş bir kemer altı sathı görülür. (Resim 12) Bu kemerin üstü ve sol tarafı tamamen yıkıl­

rruştır. Burada yani methal üstünde önü bu kcmerlt- müzeyyen bir sofa

düşünüyorum.

E-Medre.re odaları ue koridorları: .au cyvandan sonra medreseni koridorları ve odalan getir. Methal üstündeki eyvan kemeri, kenarlan mozayik çinilerle süslü sütuncuk.lar, yüzleri betabt ve hendesi motif- lerle bezenmiş pilpayelere istinat eder. Bu eyvan kemerinin altından

sivri kemerli bir kapı ile koridora geçilir. (Res.im I sağ tarafında). Ko- ridorlann üstü yanlarda tuğladan yapılmış küçük Manastır tonoslan,

ortası da dar bir tonusla kapatılmıştır. Koridorlar medrese odalan-

nın önleri boyunca sağlı sollu methal yanlarından başlar, güney ve kuzey taraflanndaki odalar boyunca devam eder (Plan : 3 E. F. ke- siti). Her oda önünde payeler arasını teşkil eden sivri kemerli bir geçit

bulunduğu, resim 13'teki kalıntıclan istidlal olunabilir. Medresenin kuzey tarafında dört oda temeli görülmektedir. Güney tarafındaki

ikinci kat odalannın dö§emelerini tutan tonoslar yıkılmış ise de, takviye kemerleri son toprak temizlernesi esnasında meydana çıkarılmıştır.

Resim: 23 Bu tarafı da dört oda yeri görülmektedir ki böylece medre- senin sağlı sollu alt katında dörderden sekiz oda meydana çıkmış olur.

Cümle kapısının solunda ve türbc oda'lının mukabilindeki iki oda ilc türbe odasının soluna bitişik olan adayı (Şimdiki hala yeri) de hesaba katılırsa aşağıda yazacağımız kubbeli odalar hariç, medresenin alt katında onbir oda vardır. Güney tarafında alt kat kemerlerinin üs- tünden başlayan ikinci kat irtibat duvarları, temel bakiyeleri bunun bir

(7)

M. ZEKİ ORAL

hakikat olduğunu gösterir. Böylece üst katı da onbir adalı kabul etti-

ğimizde medresenin yirmi iki odası bulunduğu neticesine varılır.

E- Kubbeli odalar: Medrese avlusunun batı tarafinda bugün mev- cut olan yanlarda iki kubbeli oda (dershane) ile ortada bireyvan var-

dır. {Plan 5 A-B kesiti). Medrese koridoruna açılmış bir kapı ile sağ­

daki kubbeli odaya girilir. Oda duvarları içten dik dörtgen bir kaide üstünde yükselir. Odanın güney duvarı ortada bir payeye istinat eden iki kemerle kare şekline çevrildikten sonra, üçgenva.ri pandantiflerle on aluya bölünerek kubbe kasnağına vanlnuş ve üzerine sivrice bir kubbe oturmuştur. Kapı yanında medresenin avlusuna açılan büyük bir penceresi, (resim: 14, lS) kubbe tanbumnun doğu ve batı taraf-

larına açılmış üstü kemerli iki yıldız penceresi, güney duvarında basit bir mihrabı vardır. Burada kemerler, pantantifler, kubbe tuğladan­

dır. Bu mihraba bakarak bu odaya mescit diyenler de olmuştur3

Bu odanın şimal divanndaki kemerierin üstÜhÜ teşkil eden yerde kalın duvarların yükselmesi l!zımgelirken, duvar blokunun içinde bir geçit

bırakılmı§, üstü bir tonosla kapatılmlştır. Bu geçit medresenin arka

tarafından geleceklerin medreseye girebilmeleri için bir arka kapı

yolu olması mümkündür.

Sol tarafındakı ku b beli oda ( dershane) ye gelince:

Bu odaya diğeri gibi sol taraf koridoruna açılan bir kapıdan

girilir. Oda dört köşe bir kaide üzerine kurulmuş üçgenvan pandantiflerle on ikiye taksim edilerek kubbe kasnağı çevrilmiş,

üstüne sivrice bir kubbe oturmuştur. Batı ve güney duvarlannda iki küçük yıldız pehceresi vardır. Bunlardan batıya açılanın üstü sivri kc- merli, diğerihln yanlar1 zikzaklı, süslüdür. Bu odanın medrese avlu- suna açılan büyücek bir penceresi varmış; bugün kapatılmıştır. Bunun duvarlan da moloz t<l§ pandanrif ve kubbe tuğladandır.

G- Eyvan cephesi: Eyvan kemerinin aynalık kısmı ~tır. Biz bu eyvarun cephesini Gömeç hatun türbesinin tak kemerinde olduğu

gibi düşündük. Aşağıda yazacağımız tezyinat bakiyeleri ve ayetlerin

devamı bize bu kanaati vermektedir. Şöyle ki: eyvanın yan cephele- rini süsleyen tezyinat, kemer dı§ında ve sağdaki kubbeli oda penceresi üstünde gayet sanatUrane çini geçmelerden ayaklı küfi ile yazılmış

4»~1 Kitabe 3· ten sonra ba§layan dış bordur (Resim r4'te)

1 Konya ve rehberi sahife 65.

(8)

KONYA'DA SIRÇALI MEDRESE s6ı

görüldüğü gibi mozayik çini geçmelerden nihayetsiz bir bezerne ha- linde devam eder. Bundan sonra mavi çinilerden tahrir çizgileriyle

ayrılan zencirek gelir. Burada duvar bira:z incelir. Sonra Besmele ile Süre 2, Ayet 284-286 ba~lar. (Kitabe 2) ve yukarıya doğru devam eder. Bu iyetler mor çinilerden nebati motifler arasına mavi çinıden kesilmış Selçuk sülüsü harflerle yazı~tır. Ayet yazılı olan bu bor- clürün yanlan da mavi çinilerden bir tahrirle sınırlanmı~tır. Burada

eyvanın yan cephesi bir silme ilc çukurla§ır. Bu silmenin yüzü laci- vert, mavi çinilerden rumi ve Jalelerden meydana gelmiş nebatt tezyinau muhtevidir. Bu da §akuli olarak devam eder. Bundan sonra

eyvanın kemer yanlan başlar. Kemer üzengisi lacivert ve mavi çini- lerden geçmeler ve sütuncuktarla stislüdür. (Resim ı 5). Tam kemer üzengisine küfi olarak _. .!Jl,ll ya:zılıdır. (K.itabe 3). Buradan başla­

yan ve sureti mahsusada imal edilmiş mavi ve mor renkli çinilerden

yarım üstüvani iki tahrir (kaş) yiikselir. Bunlardan bır tanesi şakuli

olarak devam eder. Diğeri eyvan kemeri kavsile dÖner. Bunu müte- akip açık kavis halinde bir satıh vardır. Bu sathın içi de mavi çınilec­

den bir tahrirle sınırlanmış ve mavi çinilerden nebatt tezyinat arasına

Sure 48, Ayet ı-4 (Kitabe 4) harfleı-1 ~oyu. kahve rengi çinilerden

kesilmiş yukarda işaret edildiği gibi, Selçuk sülüsü harflerle ya:zılml§­

tır. Bu cephenin kenan altı köşeli bir sütunun yansı şeklinde ve mavi mor çinilerden üç yüzlü bir sütunla nihayetlenir. Burada eyvan ke- merinin yüzü içeriye dö11müştür. Eyvan kemerinin sol tarafı da bu- raya kadar yazılanların aynıdır. Yalnız bu tarafta sağda başlayan

bordürdeki ayetlerin_ son kısımlan gelir. Eyvan kemeri.nin sol taraf üzengisinde küfi ile tekrar Elmülkülillah ..iı JJUI, pencere üzerinde ve evvelki şekilde El'azame-tülillah _. UWI yazılmıştır. (Resim:

rs,

Kitabe 3) Buraya kadar anlatmaya çalıştığımız eyvan cephesinin sağ

yan yüzünde şakuli olarak yükselen, sol yan yüzünde yukardan aşağı­

ya doğru devam eden ~yetlerin 4/7 ünü teşkil eden bir kısmı noksan-

clır ki, bu yazıların eyvanın sağ ve solunda yanianna doğru devam

ettiği ve aynalık kısmında ufki bir satır bulunduğu kanaatini ver- mektedir. Çünki yaptığınuz hesaplara göre, mevcut yazı bakiyeleri- nin (Ki ta be 2 [ ... ] işareti dışında kalan kısım) uzunluğu ıo,8o

metredir. Mevcut yazının 4/7 ü ise 14 metrelik bir salıayı işgal ede- cektir. Bu itibarla eyvan kemerinin üstünde bu yazıları tamamlayan bir aynalık bulunduğu ve aynalığın yazıların devanu ile çerçevelen- diği muhakkak olarak kabul edilebiliİ-. (Pan 6).

(9)

M. ZEKİ ORAL

V- Eyvanın ip: Eyvan dikdörtgen şeklindedir. Arka ve yan rlu- varlan yükseltilmiş, önü açık bırakılmıştır. Yan ve arka duvarlarının

ytizleri altı köşeli mavi çinilerle kaplı imiş. Bu, mihrap üzerinde ve mukabil tarafindaki duvar yukansında göriilen kalıntılardan anl~ıl­

maktadır. Tonos üzengisiyle duvar satıhlan küçük dikdörtgen ve kare şeklinde, bir sırası çini, bir sırası sırlı tuğladan olmak üzere iki

sıra koroişle ayrıltruştır.

H- Eyvan kemerinde/d süsler ve y(L(.ılar: Eyvan kemerinin altındaki

çizgiler sırlı tuğladan kabartma bir kenarla hudut.lanmış, içine mavi ve mor renkli çinilerden bir geçme içine beş alu köşeli sauhlar tersim

olunmuş, bu satıhların içi de yine mavi, mor, kahverengi çinilerden hendesr geçmelerle doldurulmuş ve yazılar yazılmışlır. Sol taraftaki

satıhlann birinin içinde mühendis kitabesi vardır. (Kitabe 5 Resim ı6)

Kitabe mukabilinde ise farisi beyt varmış; bugün o kısım düşmüştür.

(Kitabe 6). Eyvan tonosonun altı ve yanları rumi motiflerden bir bor- dür ile çevrilm.i.ş içi mavi ve mor çinil~rsien nihayetsiz bir bezerne ile

doldurulmuştur. Bu kısmın yanlannda çiniler mevcut ise, de, lonos

altı maalesef dökülmüştür (Resim 17). Eyvanın yan duvarlanyle arka

duvarının birleştiği yerde, yukarda yazılı k.itabeli kemer gibi müzey- yen bir süs kemeri daha vardır (Resim ı8-ıg).

L- Eyvanın arka duvari: Bu duvann yüzü, etrafinda mavi çinilerden rumi, Hile motifleriyle sırlı tuğladan bir bordürle tahdit olunduktan sonra, mavi çinilerden nebati motifler içine (Kitabe 7). Besınele ile iyet-el Kürsi yazılmıştır. Bu geniş yazı bordürünü müteakip mavi ve mor renkli çinilerden rumi ve lale motifleriyle dar bir bordür daha

vardır. Bu yazıdan bordilrlerin içinde kalan duvar yüzü sekiz kenarlı

poligonlarla şualandınlıruş, poligonlann içleri gamalı haç şeklinde

hendesi geçmelerin aralan mühr-i Süleyman'lı ve iç içe sekiz köşeli yıldızlada tamamlanmı§tır (Resim ı8-ıg).

M- Eyvan mihrabı: Mihrap eyvarun güney duvanndadır. M.ihra-

bın yan satıhlannda kesme çinilerden sülüs ile yazılmış (Kitabe 8) var-

dır. Bundan sonra mavi çinilerden tahrirler içine alın~ mavi, kahve- rengi çinilerden la.Ie tezyinatiyle süslü bir silme gelir. Bu silmenin için- de mihrap istalaktitleri ve aynalığı vardır. M"ıhrap aynalığı yine mavi ve kahverengi çinilerden yıldız ve yarım yıldız süsleriyle doldurul-

mu~tur. Mihrap istalaktitleri hepsinde başka başka şekillerde hen-

(10)

KONYA'DA SIRÇALI MEDRESE

desi motiflerle müzeyyendir. Mihrap yanlarında sütuncuklar vardır.

Mihrap çukurundaki tezyınatın karakteri bozulmuştur (Resim 20).

Cümle kapısının üstü, (Resim )de görüldüğü gibi, açık bulunu- yordu. Son yıllarda bir ahşap siperle kapatılmıştır (Resim 2). Aşağıda yazacağımız arşiv tetkiklerinden anl~ılacağı veçhile yıkılan medrese odalan kerpiçten imal edilerek içinde tedrisata devam edil.miştir.

Hillasa olarak denilebilir ki Sırçalı medrese mimarlık mimarİ

tezyinat yazı, çini sanatlan itibariyle devrinin kemalini ifade eden bir eserdir. Türk sanat zevkinin, sanat istidadının dini vecd ve ilhamı­

nın, bilhassa ulüvvü cenabının en canlı ve heyecanlı bir şahidi ve şa­

hikasıdır.

II. KiTABELER

I - Sırçalı Medresenin cümle kapısında §U in§a lcitabesi vardı ı

(Resim: 8).

jlkLJI 1

d.,... ).ll\ o.lı ö J~ (" J 2

J

~'Jt

F

)'ı c)\,la.L...l\ 4l.ı;;

j

45";~, 3

&'

~\ ~\ J

\')1. .•.

:~\ ~ı:- u_J.ll J ~..U\ .!.ı~ (t.JI 4 .:.r_J.lly~ ~,) Voj Jl ~ll ~Jl.' ~\ (._j ,)~u. J~- 5

cLL-

~\# 1 ı:r WıliJ ~1

tY 4-Ai

J J ~i .i ~\ ~\.:ıl - 6

~I;

...

.J ~;1 .ı.:....j

.:s

.!ıl~..; (Bir kelime kmk) ~> ~1 - 7

Türkçesi birinci satır "sultana mensup" demektir. ekscri lcitabelcrde Selçuk tuğrası olarak yazılır. Diğer satırlar "mü'minler beyi (Ab- basi halifesi) nin ortağı, büyük sultan, alemde Hakkın gölgesi, din ve dünyamn yardımcısı, İsl~m ve müslümanların yücesi, fetih baba'iı, Keykubar oğlu Keyhusrev'in hükümdarlığında, Hakkın rahmetini dileyen fakir Bedrüddin Muslih Allah ona tevfikini devamlı kılsın­

Bu mübarek mcdreseyi 640 yılında inşa etti. lmam-ı azam Ebu Ha- nife -Allah ondan razı olsun- eshabından olan fukahaya ve ilmi

fıkıh müntesiplerine ~ vakfetti.) demektir.

Fıkıh w bir şeyi iyi aniayıp bilmek manasınadır. Sonradan tefiıır ve hadis dahil olmak üzere din ve şeriat ilimlerine alem olm~tur. Fakih <:Ai emir vezninde

(11)

M. ZEKt ORAL

Kitabe: Clement Huart. Epıgraphie Ara be d' Asie Mineure sa- hife: 79· No: 53'tc şu farktarla neşredilrnıştir. satırdaki (Ala-w- islam r-;A..-)11 ':N- orada alem 'ül-islam r~)ll ;~ satırdaki el-fa- kir el-abd .t;.JI ve Muslih

2--

Bısılı J~

,

6. satırdaki el-

mü tefeklah .w:.! 1 el-münfakih UA:..LI yazılmıştır. Diğer kitabe ve ayeder yazılmanuştır. Ayni kitabe Dr.

J.

H. Löytved Konia- Inschriften der SeldscHukischen Bauten sahife: 43 No: 27 de yazıl- 11llŞ isede satır numaraları konmamış satırdaki Devlet "-'.J:. orada

.:.J_ı.) satırdaki Bedr'üd-clin Muslıh

cl-..

.J:-lliJ~ Bedr'üd-din bin

Muslıh

cl--

IJ. ~.UI.J~, rahmet ;_,.. J ' .::- J 6. Satırda (El'Mütefekk.ıh W::ll el'mün-fikin şeklinde tespit olunmuştur.

7· Saordaki Ebihanifeden sonra Ennuman .;,~ı ilave edil-

miştir. Burada bır kelime kınk ise de Ennuman olduğu kestirilemez;

o zaman mevcut olduğu da kabul edilemez çünkü Dr.J. H. Löytved den evvel kopya etmiş olan Clement Huart da bu kelimeyi gör-

memiştir. Burada silik olan kelirpenin El-Küfi ~~ı olması da- yalaşır. Çünkü kelimenin soı;ı.undaİd fj ~ harflerinin kalıntıları farkedilmektedir. Bu kitabe Konya ve rehberi (bir heyet tarafından yazılmış 1339 da Istanbul Ahmet İhsan ve şürekası tarafından basıl­

mışbr.) Sahife: 65'te yayınlanmış, fakat 4· satırdaki Kasim ~

kelimesi hiç yazılmamış Satırdaki El-Mütefakkıh .w.:ıı El-Münkin

~~ yazılnuş; 6. satınn başındaki Ebi ~1 kelimesi unutulmuş; bu

satırdaki kınk kelinıe işaret olunmamıştır.

Tarihi turistik Konya rehberine (Konya yeni kitap basımevi

1950) Konya ve rehberindek:i yanlışlarla iktibas olunmu§tur. Kita- beyi, bazi nokta farklarından sarfinazar, en doğru olarak Ahmet Tevhit bey merhum yazımştır.5

II Sırçalı Medresenin eyvan yanlanndaki dış bordürde şu ayet

vardır. Sure: 2 !yet 284-286 (Resim: 15)

J

L. IJ~ c)l J vP.>'JIJ L.J ui_,.-JIJL. 4iı (.,...)\

,:r

) 1 4iılr

sıfattır. Cem'i fukaha gelir. Fıkı.lı ilimlerini bilen kimseler demektir. Tefekkuh •AZ tefe'ul vezninde fıkıh tahsil ve fıkıh ilmine intisap edenler m!nasına gelir. Fıluh

ilmine intisap etmiş kimselert· de mUtefckkıh 4AA:. denilir. Vakıf medresesini İma­

mıazam Ebuhanife mezhebine göre amd eden fıkıh illimlerine ve müntesiplerine

vak.fetmiş demektir.

' Konyaya bir seyyahııt sahife 70.

(12)

KONYA'DA SIRÇALI MEDRESE

~ .:iıiJ ,._~ ıf~-~~ ,.~]

JAt

.:ili~~~ o~~~~ (~1

~-'.:il~~-- JS"'~_,;...Jl.l~

4!J

ır.ı.:JI Jjllt_ J_,....')lırT.J'_..li .. ·~JS"

~ J ı.!Jj 1

p

\:..J, 1 _, ~ I.JH; _,

J...,

J

ü"' ..

~ 1

0. J

_,.4i

':J

d.. J _, ~ J

~L. ~kJ ~\,.

lfl

I..,._.J':JI

L;

.3ıi~':J ·~1~1J

~.lll j&-

(cl...

Lf" i

.r' 1

~ JJ ':J _, ~.)

\j lb:-1 J 1

~

.JI l:.b:-1_;;

':J ~J

l:.:J _,..

ı.:

.•

H ~.;1 ~ l:J

p

1 _, ~ ~ 1 J ._! l:J 4i lk ':J L.

t:..l:.J ':J

J ı:.:u ~ c..r"

ı:;_..,

\SJ' r _;1

1 0Lç. li~

tt

Türkçesı "göklerde ve yerde olan her şey Yüce Tannnındır.

Nefsinizde olaıu, izhar etseniz de gizleseniz de onunla .Allah sizi hesa- ba çeker, dilediğini af ve dilediğine aza b eder. AJlah her şeye kadirdir.

Resul kendine Rabbi tarafindan indirilen şeye jıhan etti, mü'minler de Allaha, Meleklerine, Kitaplanna ve Resullarine iman ettiler.

Biz Resullerden birinin arasını tefrik etmeyiz. E§ıtlik ve itaat ettik.

Ya Rabbi senin mağficetini isteriz ve nihayet gıdeceğimiz yer sensin.

dediler. Allah bir nefsiancak vüs'u kaderiyle mükellef eder. Kimsenin

kazandığı kendi lehine veya aJeyhinedir. Ya Rabbim bizi onuttu-

ğumuz §eyle veya hatarnızla sotguya çekme. Ya Rabbi bizden evvel- kilere yüklettiğİn gibi ağı.r yükler yükleme. Ya Rabbi bize takatimiz

olmayanı tahmil eyleme, 9izi af ve mağfiret ey le ve bize rahmet buyur sen Mevlamızsın. KMir kavim üzerine bizi mansur eyle" demektir.

III - Medrese <;yvanının sağ tarafındaki kubbeli odanın pençc- resi üzerine çirlilerle ve küfi yazı ile ~~~ Şükür Allah içindir.

Eyvan kemerinin sağ ve sol üzengilerinde .i. .!.Illi mülk AHalı içindir.11

eyvanın sol tarafındaki kubbeli odanın pençeresine de .iı WWI bü- yüklük Allah içindir. cümleleri yazılrnı§tır.

IV - Eyvan yanındaki mukavves bordürde §U ayet vardır.

Sure: 48. ayet: ı-4 ve s'ten bir kısım.

ı!J) ~

1 •

~

ki

.!.\ll:>.::i

\.i, r--: J, c:r '),

.:ı.ı1

r

4iıl

j&-

ı.:.K.;

• ~~ lbl.r' .!.-44-:J ~ ~ (!J _,..:-t;

l .. J

~~ ,y ~..lA;l

..

4iıl

1 Dr.J. H. Löytvel sabife 30-31 de diğerlerini yazmış bu cümleyi almamıştır.

(13)

g66 M. ZEKl ORAL

\J.)b~ ~;ı.ı ~}iJ

4....JI J.i''t>-UIJ!' • T.i_f'

i~

.ili

!.I~J j:o:-.,Y • [~~~.ili

c:Jts'"J

~

))IIJ üi.,...JI >

~

4» J

rr'~l L tu: ı

..:..ıt:...jll J ~jl.l

"Tevekkül Allah üzerinedir. Rahmet ve inayet sahibi Allahın

adiyle başlanm. 1-Biz sana aşikar bir fetih ile fıituhat verdik. 2-Allah senin geçmiş ve gelecek günahlarını mağfiret etmek ve senin üzerine nimetini itmam eylemek ve seni doğru yola hidayet buyurmak için, 3- ve sana galıb ve kadir bir nusrat ıle nusrat etmek için bu fiituhatı

verdi 4- İmanları üzerine iman artması için mü'minlerin kalplerine süküneti inzal eden odur. Göklerin ve yerin bütün askerleri Allahın­

dır. Allah alim ve hakim oldu. Erkek ve kadın mü' minleri ... ilah ..

V-Eyvan kemerinin sağ yukansında şu mühendis kitabesi vardır:

y

1

i.J, ~ 0. .J..J. > - 2 )JI ~1 c:J~- 3

lS'" - 4

Türkçesi "Tus'lu 1 mühendis Osman oğlu Mehmet oğlu Mehmet

yaptı." Yukanda işaret olunan neşriyarta lcitabede tekerrür eden Mehmet bin i.1. .ı....~ kelimeleri noksan yazılmıştır. Bu lcitabe medre- senin mühendisini göstermesi bakımından önemlidir.

VI-Eyvan kemerinin sol taraf yukansında §U farisi beyt yazılı imi~:

( .1. .._,.:.A; • 1

"'- r· -·w

ı

Jts'"]J.) ~\i 2

~Le • 1

"'- {li

if 3

.)l$'"', 4

Türkçesi "hatıra kalsın diye bu nakıii (Sırçal.ı Mcdreseyı yahut

1 Tıls, Horasan'da Meşhcdin 20 kilometre bau-kuzeyinde eski bir ~ehırdir.

lslirniyetten evvel ve sonra marnur ve meşhur olup İmam-ı Gazali, Na:ıir üd-din,

Firdevııi gibi bir çok. büyükler yetiştirmi~tir. Harun'ür-R~it bu şehirde vefat etmiş, 12 İmamdan Ali Rıza bu civarda şehıt cdilmışti. Jmam-ı Ali Rızanın şehit edildijti Tokan köyü bilahare Meşhcd namı ile büyük bir şehir haline geldiği için Tfıs ahalisi de buraya göçmUş ve Tm harap olmuştur. Kamus ül-a'lam cilt 4, sahife 3021.

(14)

KONYA'DA SIRÇALI MEDRESE

çini tezyinatı) yaptım. Ben ölürüm bu yadigar kalır." kitabenin I. Satınndaki nakış kelimesi bes ..,..ı yazılmıştır. 8

VII - Eyvanın arka divan bordüründe ~u ayet yazılıdır.

Sure: 2 ayet 255

\ j ':}J ";.:.... o.b:.t':l \

_,:AJI tf-1_,. ·':11

.JI':l

.ılı\ ·r~ l 0-i':)\ ..lılr

~ 4;~~

':11

o..ı:.P ~ ıs..UI

\)

ıf ~ J ':}\

J

L.. J

..::_,1_,.-JI J l.-

.J

'=-".? L' ,

-.l!.

Le.

':ll

w" ,y

)s~ 0

Jk:s: ':1, rtAl>- L.

J

r:

...1.: 1

0. L.

~~

JJI

_,.aı _, ~ o.)

Y. ':1

J ~ J

':ll

J

u!J--ll

Türkçesi "ondan gayri Ilah olmayan Allah diri ve kay,yumdur.

Onu uyuklama ve uyku alamaz. Göklerde ve yerde olan §eyler onun- dur. !zni olmaksızın onun indinde §efaat eden yoktur. 'Halkın önün- de ve arkasında olanı (istikbal ve maziyi) bill[ İnsanlar onun ilminden, onun istediğinden başkasını iha~a etil)Pler. Kürsüsü gök- leri ve yeri alır. Onun hıfzı onu yorma~. O pek yüksek ve pek bü- yük tür." ( tercümeli K. ur' anı kerim saJVfe : 3 7) .

VIII - Eyvan milirabının dı~

bo

düründe şu yazılar vardır.

Sure: 3 ayet: ı8 ve ıgdan

bj

kı ı .

IJ} _,1 J

&ll

ı J _,. ':ll .JI'J

4JT'

.ı.iı

J.r!

(':->)ı if)\ 0...-)1 ..lll

r

r)t ....

':ll Jıl.x,p ı:,_.~~

- ., ·

pı./_;Jı J" ':lı .,Jı':l

.h-Al4 iili

~~

Türkçesi u All al(" ve Melekler ve ilim sahipleri şahadet eder- ler ki ondan başka ad~ef ile kaim ilah yoktur. Ve aziz, hakimdir.

Allah indinde dip, İslam dinidir.

ın. ARşıv KAYITLA.RI

Kitabesinde, medresenin lmam-ı azam mezhebinde olan fuka- haya ve fık1h müntesiplerine, yani medrese talebesine vakfedildiği tas-

ı:ih edi.lın.i§tir. Bundan da a.nla§lldığına göre. medresenin bir vakfiyesi

dolayısiyle gelirleri ve giderleri vardı. Esasen bu kabil vakıf müesse- selerin binalan yapıldıktan sonra arazi, emlakten ve ba~ka bir çok

şeylerden vakıflar yapılır, bunlardan elde edilecek hasılatın nasıl ida- re ve ne gibi hizmetlere sarfolunacağı tespit olunur. Müessese başka

b Ahmet Tevhit, Konyaya bir seyyahat, gayri matbu nüsha sahife 7'.

(15)

M. ZEK1 ORAL

bir yardıma muhtaç olmadan asırlarca idare ve idam e olunabilircli.

Sırçalı medrese de böyle idi. Maalesef esas vakfiyesi bulunamadı.

Konya Müzesındeki Şer'iye sicil defterlerinde, Vakıflar Umum Mü-

dürlüğü arşivinde bu medreseyi alakalandıran bir çok kayıtlar varsa da, vakıf ve tevliyet şartlan hakkında aranılan uzun ve esaslı bilgileri ihtiva etroeroektedir. Medrese vakfiyesinde tevliyet ve müderrislik cihetleri için ~artlar konulmuş olacak ki, arşiv kayıtlan hep mütevelli ve müderrislerin tayinleri ve azilleri hakkındadır. Şöyle ki, Şer'iyc skil defterinde bu medreseye mütevelli tayini hakkında Zilhicce 1078

(ı668 M) tarihli Berat sureti vardır.8 Bu defterlerde bir de medrese ev kafindan bir de b bağ dükkanının icarı hakkında Zilhicce ı oS

s

(ı675· M) tarihli bir kayıt vardır. 10 Vakıflar Umum Müdürlüğü ar-

şivinde bulunan kayıtlardan bır kaç tanesini zamanındaki tayin ve tevcih hususiyetleriııi olduğu gibı aksettırm.iş olmak için aynen

alıyorum.

Medresei Sıryalı Maa Tevliyet der Konya

Eb ül-Fazıl şeyh Es'seyit Ahmet efendi arzuhal sunup medrese-i

mezbılre maat-tevliye ruus-i hümayCın ile mutasamf Mustafa efendi fevt olup medrese-i mezbure mahlule olmağla kendüye verilmek ba-

bında inayet rica ve medrese-i mezbure maa-t tevliye tevcih olunmak üzere fazilerlu şeyh iii-İslam mevlana Abdullah efendi hazretleri işa­

ret etmeleriyle Anadolu Muhasebesinde medrese-i mezbılre müderris-

liği vazife-i muayYene ile Seyyit Mehmet efendi üzerinde bulunmakla

işaretleri JI)ucibjnce tevcih olunup ... fi 5 Safer ı 124 (1712) M. 11 •

Maat-tevliye vakfı medresei Sırçalı der Konya

Vazifei muayycne ile zikrolunan medresenin müderrisi ve vak-

fının mütevellisi olan Eb ül-FazıJ Şeyh Es-Seyit Ahmet efendi diyarı

aharda mutavatnn ve tarik-i hizmet olup medrese-i mezburede olan talebe-i ulumu perakende ve tevliyet umuru muattal kalmağla er-

bab-ı istihkaktan Veliyyüd-din efendi ve Hüseyin efendi ehli ilim ve

11 Konya Müzesi Şer' iye sicil defterleri defter ı 7: Salıife :z86.

10 Defter: 35: Saıhife ı.p.

u Vakıflar umum ınüdürlü~U arşivi, Anadolu tafsili ııııt-1128 deftı-r: No 234 sahife: 50.

(16)

KONYA'DA SIRÇALI MEDRESE

mahal ve müstahik ve tedrise kadir olmalariyle berveçhi ıştİrak veril- mek ricasına Konya kazası Naibi Seyyit Mehmet efendi arz ve med- resei mezbure tevliyetiyle erbabı istihkaktan mezkürana alel-i§tirak tevcih olunmak üzere faziletlu Şey ül-İsl:lın mevlana Ataullah Meh- met efendi hazretleri işaret etmeleriyle mucibince tevcih olunmak ...

fi 28 Rebi'ul-Evvel ı 125 ( 1713 M.) 12 •

Erbabı istihkaktan .Esseyit Mehmet efendi arzuhal sunup medi- ne-i Konyada vaki Sırçalı medresesi vakfirun vazife-i muayyene ile müderrislik ve tevliyeti babası Eb'ül-Fazıl Şeyh Esseyit Ahmet efen- dinin, bundan akdem üzerinde iken 1133 720 M.) tarihinde vefat ettikte sağir bulunmağin zikrolunan müderrislik ve tevliyet pederı

mezburun mahlulünden Hüseyin efenili ve Mehmet efencij ve Seyit Süleyman efendi ve diğer Mehmet efendi nam dört nefer kirnesnelere tevcih olunduktan sonra mezbur Hüseyin efendinin t vliyetı mezbu- reden hissesi ref'inden 1138 (1725 M.) senesinde Umran zade Meh- met efendi ile ahar Mehmet efendiye bad ot•tevcih refilerinden Esse- yit Elhac Mustafa efendi ibni Seyyit Hacı Aliy;. J;evcih ve Mehmet efen- di ve Seyyit Sfileyman efendi dahi fevt ölmalariyle anların dahi mahlüllerinden zikrolunan müderrislik ve tevliyette hisseleri sül~le-i

Hazret-i Ömer RaclıyaUahü t~JU anhü'den Esseyit Elhac Mustafa efendi ibni Esseyit Hacı Ali

illi

O?.~v1ana Ahmet efendi ibni Hüda- verdi'ye ug8 (1725 M.) senesi Şevvalinde tcvcih ve merhum diğer

Mehmet efendinin dahi vliyeti mezbilreden hissesi ref'inden mez- küran Umran zade }!eh et efendi ve ahar Mehmet efendiye veril- dikten sonra refilerindet\.Zikrolunan tevliyet ve müderrislik rubu his- selerine mutasarrff~ı 'Ulezkur Ahmet efendi ibni Hüdaverdi'ye tevcih olunup veçhi m~rub üzere zat-i mezkurlann üzerlerinde olup ol- veçhile babası nan paresinden mahrum kalmağın erbabı istihkaktan ve evHidı ulemadan ve emri maaşta şiddet i ihtiyacı olup her veçhile sezay-i merhamet ve mahall~i inayet olmağla olbapta istid'ayi inayet ve merhamet etmeğin zikrolunan müderrislik ve tevliyet cihetine mu- kaddema mutasamf olan Eb ül-Fazıl Esseyit Abmedin hiyni fevtin- de oğlu Esseyit Mehmet s ağir olmağla medrese maa- ttevliye qhası

adide. tasarrufunda olarak eiyevm dört neferin üzerinde idüği derke- nardan mefhum olup sahibi arzuhal dahi babası ekmeği alınmasına

1~ Aynı defter sahife: 230.

(17)

370 M. ZEKİ ORAL

tahsili istidat eylediği ihban sikat üe malum olmağla zikrolunan dört nefere t~rik ile sahibi arzuhalın beşinci olmak için hissei tasarrufuna berat verilmek üzere mecmai eştat il-fezail vet-tuka matlaı envar il- maarif vel-ula haizi ~erefeyil-fıkıh vel-vera' hadim-i tarafe yil-ehvai vel-bilde' bilfiil şeyh ül-lslam ve Müfti ül-enam olan semahatlu fazi- letlu İshak efendi hazretleri işaret etmeleriyle işaretleri mucibince tev- cih ve berat verilmek babında. ı 7 Ramazan 1146. ( r 733 M) ıs.

Esseyit Emrullah ile Seyyit Ali ve Seyyit Feyzullah veledan-ı

Esseyit elhac Mustafa arzuhal sunup medine-i Konyada vaki Sırçalı

Medresesi vakfının rubu' hisse müdenisliğine mutasarrıf kain perler- leri ve babalan Esseyit Elhac Mustafa efendi ibni Seyyit Hacı Ali min sülale-i Hazret-i Omer Radıyallahü taala anhü ve yine vakfi mezbu- run rubu' hisse tevliyeti dahi başka berat ile mu,tasarnf mezkur Esse- yit Elhac Mustafa efendi ibni Esseyit Elhac Mustafa efendi ibni Sey- yit Hacı Ali fevt olup mutasarnf olduğu rubu' hisse muderrislik ile rubu' hisse tevliyeti mahlul olmağlf mplılülünden kendülere tevcib ve berveçh-i iştirak yedierine herat-i şerif-i ~1işan ihsan buyrulmak

babında inayet reca etmeleriyl~ medresei mezburenin rubu' hisse- sine maat-tevliye mutasamf ol~ elhac Esseyit Mustafa el-Omed mahlulünden nısfı rubu' ,ltfsse, medrese-i mezbüre ile nısfı runbu' tev- liyet al el-~tirak damadı esı;byit Emrullah el-Ömeri ile oğulları Seyyit Ali ve Seyit Fazi lu-111!-h';:t. tevcih buyrulmak üzere faziletl\1 semahatlu

Şeyh ül-lslam mev~a E'sseyit Mustafa efendi hazretleri işaret etme- leriyle işaretlep mq_cibince tevcih olunmak (aslında böyle. ihtisar edi- lerek yazıJ.ıı,.ı~av, 13 Recep ı ı 50 ı 3 7 M.) H.

Erba,.pı iştihkaktan Hüseyin efendi arzuhal sunup Konya,.da vaki

Sırçalı Medresenin rubu' hisse müderrisliğine mutasamf esseyit elhac Mustafa efendi ibni Seyit Hacı Ali min sülalei Hazreti Ömer Radı­

yallahü taala anhü ve yine vakfi mezbıirun rubu' tevliyetine dahi mutasarnfi mezkfır Esseyit elhac Mustafa efendi ibni Seyyit Hacı Ali efendi fevt olup mahlulü. mezbürun nısfı kendüye tevcih olunup yed- Ierine berat-i şcrifi alişan ihsan buyrulmak babmda inayel reca etme-

ğin mucibince medrese-i mezburenin rubu' hissesine maa tetevliye

mutasarrıf olan elhac Esseyit Mustafa efendi el-Omeri mahlulünden

ıa Vakıflar Umum Müdürlüğü arşivi. Anadolu tafsüi 246 No: lu defter sahife ı84.

ıı Vakıflar Umum Müdürlüğü arşivi. Anadolu tafsili defter No: '248 s. '235·

(18)

KONYA'DA SIRÇALI MEDRESE 371

nısfi rubu' hissei mezbure, maa nısfı rubu' tevliyet sahibi arzuhal Hüseyin efendiye tevcih buyrulmak üzere faziletlu semahatlu Şeyh ül- lslam mevlana Esseyit Mustafa efendi hazretleri işaret etmeleriyle

i~aretleri mucibince tevcih olunmak ... fi I3·Recep nso. (1137M.)l5

Bu tayinler 1340 R. tarihine kadar şöylece devam eder. 1287, 1289 (ı87o, r872 M.) yıllannda müderrislik İshak, Osman ve Seyyit

Hacı Ali ve Mehmet efendi ibni Davut uhtelerinde iken bunlardan lshak efendinin vefatiyle mahlulünden Osman efendi binniyabe cday-i hizmet etmek üzere sağir Mehmet Niyazi ve Ali ve Atıf ve Mehmet Emin ve Ahmet Tahir ve Mehmet bın Davudun dahi vefatiyle his- ses-i mahltılünden hissedan Osman efendi ve rubu' ve sülüsan anrusfi rubu' hissesi dahi Seyyit hafız Abdurrahman'a verilmi~tir.

28 Muharrem ı 3 I 2 894 m.) tarihinde bu cihetler birlC§tirile- rek Ali efendiye ihsan edilmiş, mumaileybin ihtiyar diması dolayı­

siyle 24 Zilhicce 1322 (1905 M.) de büyük oğlu İsmail efendiye veril-

miştir. Bu müderrislik vazifesinin senevt 36oo kuru§ olduğu 9 Zilkade

I 330 g ı ı M.) da 6oo kuruş daha zam edilerek 4200 kurU§a çıkanl­

dığı bu sahifedeki şerhten anlaşılmaktadır. Adı geçen İsmail efen- dinin küçük oğlu Mehmedin ölümü 4zerine müşavirler heyetinin

tasdikına iktiran etmiş olan ı;-4-1 340 tarih ve 357 sayılı karar ile Ahaveyn zade Mehmet efendiye verilmi~tir16

Bu kayıtlara istinaden vardığımız netice şudur: Muhtelif tamir- lerle medrese binası ayakta tutulmuş, ı 340 Rumi ( 1924 M.) senesine kadar yani tam yediyüz sene faaliyetine devam etmiştir.

(,r'

IV. TARtı:r

Sırçalı medrese kitabesinde iki isim geçer, birisi devrin hüküm- dan I. Al~ üd-din Keykubat oğlu II. Giyas üd-din Keyhusrev. diğeri

medresenin hanisi Bedr üd-din Muslıh'tır.

A- II. Gıyas üd-din Keyhusrev: Anadolu Selçuklu devleti I. Ala- üd-din Keykubat zamanmda kemal devrini y~am.ış, bütün Anadolu bir idare altında toplanmış, Kilikya Ermenileri, Suriye Eyyubtleri Selçukilere tabi olmU§lardır. Kırun ve Soğdağa ordular sevkedilerek

16 Vakıflar Umum MUdUrlüğü aqivi. Anadolu tafsili defter No: 1. ıı35.

ı• Valaflar Umum MUdUrlü~ arşivi g-ı esas defteri Sa: ıııg.-135·

(19)

372 M. ZEKl ORAL

haraca bağlanmıştır. Memleket idaresinde ve hele imannda hakika- ten yüksek başanlar sağlanmış, Anadolu, dünyanın en marnur belde- leriyle bezenmişti. lçtimai hayat yükselmiş, Türk-lsHim memleketle- rinde parlayan ilim ve idare adamlan Anadoluda toplanmışlardı. İşte

bu ihtişamlı günlerde doğmuş, büyümüş olan Gıyas üd-din Keyhus- reve Erzincan padişahlığı verilmiş, Selçuk tahtına Keykubad'ın Me- like-i Adile'den doğm~ olan küçük oğlu Kılıç Arslan veliabd göste-

rilm.iş idi. Bu sırada Suriyenin fethi için hazırlıklar yapılıyor, ümera Kayseride toplanıyordu. Gıyas üd-din Keyhusrevde bayram tebriki

dolayısiyle Kayseriye gelmişti. Verilen büyük ziyafet esnasında I.

Ala üd-din Keykubat 4 Şevval 634 Pazartesi (31 Mayıs r237 M.) gecesi zehirlenerek öldürüldü. 17 Ümeranın bir kısmı ile fikir birliği yapınağa muvaffak. olan II. Gıyas üd-din Keyhüsrev, babasının va-

sıyyeti hilafına hükümdar oldu. 5 Şevval 6;t§. Pazartesi. (ıHaziran

1237 M.)

Biz burada II. Keyhusrev'in liükümdarlık günlerinde geçen si- yasi ve askeri olayiann en kısa bir özetini vermek suretiyle medresenin

yapıldığı günleri aydınlatmağa çalışacağız. Keyhusrev hükümdar olunca, HarLem ümerasından Kır Ham Zamantı kalesine hapsetti. Bu yüzden Harzemliler Anadotuyu terk ettiler. Kuvvetli bir Türk boyu olan Harzemlilerin Anadoludan kaçınlması hiç şüphesiz siyasi bir hata idi. Tahminime göre I. Keykubad'ın vasiyyetine sadakat gös- termek suretiyle ~I. Keyhusrcv'in hükümdarlığına taraftar olmayan Taç üd-din Pervane, Husam üd-din K.ıymiri 18, Kemal üd-din Kb- yar gibi değerli ümerayı birer vesile ile memnun ederek istifade ede- cekleri yer4et Sa'd üd-din Köpeğin teşvik.ı ile idareden uzaklaştırdı.

Vücutlarını ortadan kaldırdı. Yine tahminime göre öz anası Mahperi batunun da tqvikiyle üvey validesi Melike-i Adileyi Ankara kale- sinde haps sonra idam ettirdi. Dal1a sabi olan üvey kardeşleri İz üd- din Kılıçarslan ile Rükn üd-din,i öldürttü. Bu h:idiseler hükümdarlı­

ğırun ilk yıllarında (634-635) (1237-1238 M.) te oluyordu. Sa'd üd- din Köpeğin hükümdar üzerindeki tesiri ve fena telkinleri ilerlemiş,

11 Bu hadisenin tafsilatı Konyada Ala üd-din Camii ve türbeleri adındaki

makalemizin 4· Böllimünde ve 11Abiyat Fakültesi Dergisi sayı I-lV sabife- 155-ı6o, da yazıl.mıştı

11 Yazıcı zade Ali Selçuknamesinde böyle harekelenmiştir. Revan Köşkü

Kütüphane& 1391 No ousha sa. 590-591, 6og.

(20)

KONYA'DA SIRÇALl MEDRESE 373

yaptığı zulümler göklere çık.ı:nıştı. İbn-i Bfbi nushalannda scciyesiz-

Jiği uzun uzadıya yazılan Sa'd üd-din Köpek te idam edildi. Bu su- retle idare daha iyi niyetli ümera eline geçince Dıyarbakır taraflan zaptolundu. Halep'te Keyhusrev nanuna hutbe okundu. 637 (1239 M.) yılında Baba İshak isyanı çıktı. Bu isyan sırasında hükümdar bile kendisini emniyette h.issetmediği için Kubatabad'a sığındı. 111 639 H.

(1241 M.) yılında bu isyan bastınldıktan sonra Diyarbakır etrafında

futühata devam edilerek Meyya Farıktu zaptolundu. Şarktan gelen

Moğul akınlan daha I. Keykubat zamanında Anadolu hudutlarına dayanmış, fakat I. Keykubad'ın dirayetli idaresi ile durdurulmuştu.

640 H. (ı 242 M.) yılında, yani medrese ki tabesinin yazıldığı sene,

Moğul orduları Erzurumu zaptettiler.

II. Keyhusrev'in idaresizliği Moğol akınlarının devamına yol

açmı~, 641 (1234 M.)'de Moğollar Sivasa gelmişlerdi. Moğulların

ehemmiyetini de idrak edemiyen Keyhusrev, 6 Muharrem 641 (26 Haziran 1234 M.) de Köse dağında mağhJp oldu.20' Bu mağlubiyet

Anadolu'nun Moğollar idaresine geçmesine ve Selçuk devletinin

yıkılmasına kadar tesir etmiş, hakikaten felaketli bir sahnedir. MoğoJ­

lar Anadolu şehirlerinden bazılarını tahrip etmekle beraber, ağır şartları ihtiva eden bir sulh yaptılar. Muharebe meydarundan kaçmış

olan II. Keyhusrev ve ümera bu sulh üzerine meydana çıktılar. Der- Jenip toplanmağa çalı§tılar. Kilikya ermenilerine iltica eden Il. Key- husrev'in ailesı efradı Ermeni kıralı tarafından Moğollara teslim edil-

miştı. Buna müteessir ola~ II. Keyhusrev sahip Şems üd-din lsfehani

kumandasında Ermeoistana bir ordu gönderdi. Tarsus mubasara olundu. Büyük bir muvaffakiyet kazarulamadan sulh edildi. Selçuk ordulan Tarsustan çekildi. Hayrullah efendi tarihi, lbni Bibi nusha-

ları, hükümdarıo bu esnada öldüğünü yazarlar. Hayrullah efendi tari- hinde Kösedağı mağlubiyetinden sonra üç sene kadar Antalya, Ala- iye taraflannda dolaşıp Ermenistanda Rupenyan familyasından olan Ermeni prensleriyle vakit geçirmekte iken 25 S afer 644 ( 12 Haziran

ıt Kubadab4t haklunda Anıt Dergisi sayı. ıo, lllltıiyat Fakültesi Dergisi sayı.

2-3, Türk Tarih Kurumu Belleteni sayı 66. Türkiye Turin~ ve otomobil Kurumu Dergisi sayı ı64 te neşriyat1m vardır.

10 lbni Bibi muhtasan tercı.lme;i Sa. 1H7. Bu kitabın mufassalı olanEl-evamir ill-allliye fi umur il·Alliye'de ısı Muharrem 6.4-ı Perşembedir. Türk Tarih Kurumu

neşrlyau bbkı basım Sa. 5'7·

Referanslar

Benzer Belgeler

Camii'nin kendi minberinde; Birgi, Ulu Camii; Çorum, Ulu Camii ve Manisa, Ulu Camii minherlerinde yan kanatların korkulu~ altında ince bir bordür içinde yer alır.

Özellikleri: Örfî destârî başlığa sahip olan şâhidenin kitâbesi, mâil paftalı olarak, 7 satır halinde ve celî ta‟lîk ile yazılmıştır. Resim

34 Vezni: Mefdiliin Mefdiliin Mefdilun Mefa'iliin ider ziilfin mu'anber 01 gul-i ter ~iinedensoGa Alur goain ele $$lklaruii amml neden soba Ne feryiid u ne siiziq saiia cWi ben

1959’da yap›lan hesaplara göre birbirlerine 2 milyon ›fl›ky›l›ndan daha faz- la uzakl›kta bulunan iki gökada, günümüzden 4 milyar y›l sonra birbirlerinin

Cumhuriyet’ten önceki Türkiye’nin bu dönemi, sadece sanat tarihine değil, yeni bir devlet ve millet inşa ederken tarihe, edebiyata, topluma muhakkak bir kaynaklık etmiştir.

Ticari bir akvaryum işletmesinden temin edilen palamut balıklarının karaciğer, dalak ve böbrek gibi iç organlarının yanı sıra vücut yüzeyindeki ülserli bölgelerinden

Gazeteciler Bayramını kutlayan Gazeteciler Cemiyetinden ve Türk Basın Birliğinden ve bütün kalem sahiplerinden ilk Gazetecimiz Agâh efendi ile beraber gel- miş

麥門冬 乾薑(各六兩) 人參 白朮 甘草(各五兩) 附子 茯苓(各三兩)