• Sonuç bulunamadı

SPOR OLUŞTURAN ANAEROP BASİLLER Clostridiumlar

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "SPOR OLUŞTURAN ANAEROP BASİLLER Clostridiumlar"

Copied!
59
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

SPOR OLUŞTURAN ANAEROP BASİLLER

Clostridiumlar

(2)

CLOSTRİDİUM’LARIN GENEL ÖZELLİKLERİ

Çoğunluğu anaerop,

Büyük, Gram (+) basiller

Bütün türleri sporludur.

Ancak sporlar anaerop koşullarda germinasyona uğrarlar.

Çoğunlukla hareketlidir ( Peritriş flajellaları ile)

Birkaçı (C.perfringens) kapsüllüdür.

(3)

Doğal olarak

sporları toprakta

basiller, insan ve hayvan barsağında kolonize olabilir,

normal flora elemanı

Ekzotoksinleri patogenezde rol oynar

(4)

C.Tetani

(TETANOZ)

C.botulinum

C.barati

C.botulinum Besin kaynaklı botulizm,yenidoğan botulizmi, yara

botulizmi

(5)

C.perfringens

Bakteriemi, miyonekroz(gazlı gangren), yumuşak doku inf., besin zehirlenmesi, nekrotizan enterit

C.difficile

Antibiyotiğe bağlı diyare, pseudomembranöz enterokolit

Diğer Clostridium türleri

( C.septicum, C.histolyticum ,C.sordellii)

Bakteriemi, miyonekroz, yumuşak doku infeksiyonları

(6)

CLOSTRİDİUM TETANİ

C. tetani, Gram (+), zorunlu anaerob, terminal sporlu, kapsülsüz, hareketli

Doğada yaygın olarak tozda, toprakta, hayvan ve insan dışkısında, bazen sularda daha çok dış etkilere dayanıklı olan sporlu form halinde

Hareketli

Geniş,yuvarlak, terminal sporu bakteriye davul tokmağı

görünümü kazandırır

.

(7)

Sporlar kaynatmaya dayanıklı olup, kuru sterilizasyonla, dezenfeksiyon metodlarıyla ölmez

Sporların öldürülebilmesi için otoklav veya gaz (etilen oksit, vb.) ile

strerilizasyon gerekir

(8)

Yeterince anaerop koşulların bulunduğu derin yaralar,

yanık yaraları, trafik yaralanmaları, açık kırıklı yaralar, paslı teneke kesikleri, kirli bakımsız göbek bağı yaraları, doğum veya abortus sonrası kirlenmiş endometrium lezyonları

sporların germinasyonu, basillerin çoğalması

ve infeksiyonun başlaması için elverişli ortamlar

(9)

Virulans faktörleri :

Tetanospazmin Tetanospazmin

Bir plazmidle kodlanan nörotoksik etkisi olan bir ekzotoksin,

inhibitör sinapslara (nöronlara) bağlanır,

glisin, gama-aminobutirik asit (GABA) gibi nörotransmitterlerin salınımını bloke eder.

Aşırı sinaptik aktivite, kas spazmlarına,spazmik paraliziye neden

olur.

(10)

Tetanospazmin bakteri üremesinin durgunluk fazında oluşur.

Hücreler lize olunca salınır.

Tetanozun klinik bulgularından sorumludur.

(11)

Tetanolizin Tetanolizin

Oksijene labil hemolizin

diğer Clostridium hemolizinleri ve streptolizin-O ile serolojik olarak ilişkili

enzimin klinik olarak önemi net bilinmiyor

Oksijen ve serum kolestorolü ile inhibe olur

(12)

KLİNİK BULGULAR

Yaralanma zamanı ile semptomların çıkışı arasında kalan inkübasyon süresi , infeksiyöz doza ve yara yerinin MSS’ne uzaklığına bağlı olarak

İnkübasyon süresi, 1-50 (ortalama 3 ile 13) gün arasında

Ancak yabancı cisimler içeren kirli ve nekroze yaralarla oluşan tetanozda, sporların hızla vejetatif hale geçerek fazla toksin oluşturması nedeniyle inkübasyon kısadır

İnkübasyonun kısa olması prognozun kötü olacağına işaret eder

Hastalığın 3 klinik formu vardır

1) Lokalize

2) Generalize

3) Sefalik tetanoz.

(13)

GENERALİZE TETANOZ

Yara yeri çevresinde spastik paraliziler , kas kasılmaları toksinin yayılması ile bu durum jeneralize kasılmalar şeklini alır.

En yaygın görülen klinik formu jeneralize tetanozdur

Başlangıç, huzursuzluk, baş ağrısı ve hafif ateş gibi nonspesifik belirtilerle birlikte genellikle sinsi

Spazmlara ait ilk belirtiler, toksine en duyarlı olduklarından yüz kaslarında

Risus sardonicus denen alaycı gülüş hali yanında,

Perioral kasların spazmları trismus (çene kilitlenmesi, ağzı açamama) ortaya çıkar

Çene ve boyun kaslarında rijiditeyle beraber yutma güçlüğü

bulunabilir.

(14)

Rijidite birkaç gün içinde sırt, gövde ve ekstremitelere yayılır.

Abdominal ve lomber kaslar rijit hale gelir;

karın içe çökmüş, sert ve ağrılıdır.

Sırt, boyun ve bacak kaslarının sürekli kasılmasıyla, özellikle ağır vakalarda hasta yay gibi gerilir (opistotonus).

Ekstremiteler gergindir, ayak parmakları yelpaze gibi açılmıştır

(15)

Kasılma şekli Tetanus descendes

Hasta en küçük uyaranlarda (ışık, ses,..) bile irrite olarak nöbet geçirebilir

Spazmlar ağrılı olup , ışık ve ani sesle stimule olurlar.

Terleme, kan basıncında dalgalanmalar

Akciğer, böbrek ve kalp problemleri şeklinde komplikasyonlar gelişebilir.

Larenks ve solunum yolu kaslarının spazmı ile respiratuvar

obstrüksiyon, asfiksi ve siyanoz meydana gelir.

(16)

Ölüm sıklıkla asfiksiye bağlıdır. Nöbetler, başlangıçta az sayıda ve kısayken, hastalık ağırlaştıkça sıklaşır ve uzun sürer.

Yenidoğanda , doğumdan sonra göbek kordonunun kontaminasyonu sonucu tetanoz neonatorum (yeni doğan tetanozu),

kirli doğum esnasında uterusun kontaminasyonu ile tetanoz puerperalis gelişebilir

Mortalite %20-%50, ölümlerin yarısı yeni doğanlarda görülür.

(17)

Lokalize tetanoz

Zedelenme bölgesi proksimalindeki kaslarda devamlı bir ağrı, rijidite ve spazm oluşur. Bazen jeneralize forma dönebilirse de, genellikle birkaç haftada sekel bırakmadan iyileşme eğilimindedir.

Tanınması zor bir klinik formdur.

Mortalite %1 kadardır.

Sefalik tetanoz

Mortalitesi yüksek bir formdur.

Sıklıkla kulağı ilgilendiren baş yaralanmaları, otitis media, nasal

yabancı cisimleri takiben 1-2 günlük inkübasyon sonucu ortaya

çıkar. En sık fasiyal sinir olmak üzere, 3, 4, 9, 10. ve 11. kafa

çiftlerinde spazmlar görülür.

(18)

TANI

Klinik belirtilerle kolay tanı konulur

İyi bir anamnez alınması ve fizik muayane önemlidir.

Travma hikayesi, trismus, bilincin açık olması, spazmların görülmesi, belirgin ateşin olmayışı sık karşılaşılan bulgular

Anaerop kültür kesin tanı için yapılabilir.

Oksijene çok duyarlı olduğundan üretmesi zordur.

Hastaların % 30’unda kültür pozitifdir.

(19)

Kanlı anaerop besiyerinde üretildiğinde ,

dar bir hemoliz zonu

R tipi kolonilerinden 4-5 günlük inkübasyon sonunda , terminal sporlarla karekterize davul tokmağı şeklinde basiller

Karbonhidratlara etkisiz ,

Proteolitik değil

Jelatini eritmesi ile karakterize

hayvan deneyi ile tanı desteklenebilir

Serumda toksin veya antitoksin düzeylerine bakılarak hastalık veya

bağışıklık durumu irdelenebilir

(20)

TEDAVİ

Tedavinin belli bir sırası var

buna uyulması hastalık prognozunu iyileştirecek

1)Yapılacak ilk şey hastanın uyaran en az olacak şekilde loş, sakin, sessiz bir ortama alınması

Hasta oldukça irritabl olduğu için ses, ışık, hava cereyanı gibi spazmlara neden olabilecek etkenler ekarte edilmeli

2) Hastanın yanında refakatçı olarak bilinçli bir yakını veya hemşire ile aspiratör, oksijen sistemi, acil müdahale için gerekli olabilecek acil ilaçlar ve trakeostomi seti, respiratör bulundurulmalı

3) Hastanın oral alımı kesilerek damar yolu açılmalı, sıvı

verilmelidir.

(21)

4) Sinir uçlarındaki toksinin yol açacağı spazmları önlemek çok önemli

Bunun için hem sedasyon sağlanmalı, hem de kaslar gevşetilmeli

Sedasyon sürekli yapılmalı, derinliği hastanın durumuna göre ayarlanmalıdır.

Hastanın derin uykuya girmesi, solunumunun inhibe olmasına veya aspirasyona neden olabilir.

Doz, hastaya seslenildiğinde uyandırılabilecek fakat çevre şartlarından

etkilenmeyecek şekilde ayarlanmalıdır.

(22)

Bu amaçla benzodiazepinler kullanılır

Diazepam 1-2 mg/kg/gün 500 cc %5 dekstroz içinde hastanın durumuna göre devamlı infüzyonla verilir.

Diazepam yerine veya birlikte klorpromazin verilebilir (3-6x25 mg iv).

Fenobarbital (4-6 saatte bir 50-100 mg), klofibrat verilebilir.

(23)

5) Hastanın spesifik tedavisi için antitoksik serum uygulanmalıdır:

antikorlar santral sinir sistemine geçemediğinden, amaç dolaşımdaki toksini sinir dokusuna bağlanmadan nötralize etmek olmalıdır.

Bu nedenle mümkün olduğunca hızlı davranılmalıdır.

İki tip antiserum kullanılabilir.

(24)

Homolog serum, bağışık insanlardan hazırlanmış tetanoz hiperimmünglobulinidir (Tetanoz İmmün Globulini=TİG);

3.000-6.000 Ü uygulanır.

Sığır veya atlardan hazırlanan heterolog immünglobulin ise 15.000 ile 50.000 Ü dozunda (allerjik yan etkiler ve serum hastalığına

neden olabileceğinden tercih edilmez, cilt testinden sonra yapılmalı) uygulanabilir.

Bunların koruyuculukları eşdeğerdir. Koruyuculuk süreleri yaklaşık 3 haftadır.

Yenidoğan tetanozunda antitoksin uygulanması yaşam kurtarıcıdır.

(25)

6) Spazmlara neden olan serbest toksinle mücadele yanında yeni toksin üretiminin de önüne geçilmesi gerekli

Lokal yara temizliği

Bunun için yaranın havalanması sağlanmalı, cerrahi olarak yabancı cisimler çıkarılmalı

Yara, hidrojen peroksitle iyice yıkandıktan sonra steril ve

antiseptikli gazlı bezlerle hava alacak şekilde örtülmeli, sık sık da

değiştirilmeli, yaraya yapışması önlenmeli

(26)

7) Antibiyotik: Vejetatif haldeki C. tetani'ye yöneliktir; böylece yeni toksin üretimi önlenmiş olur. 20-24 milyon Ü/gün Kristalize Penisilin 6 dozda verilir. Metronidazol de (2 g/gün, 4 dozda)

etkilidir.

8) Tetanoz, yeterince iyi bir bağışıklık bırakmadığı için hastalığı

geçirenlere aşı yapmak da gereklidir. Aşı (anatoksin), hastanın kendi antikorlarını geliştirmesi için gereklidir. 1ml. im uygulanır. 5 yıl

korur.

(27)

KORUNMA

Tetanozdan korunmanın en iyi yolu aşılanmaktır.

Rutin aşılama şemasıyla tetanozdan korunmak mümkündür.

Çocukluk çağında 2. ayda başlamak üzere 4-6 hafta arayla 3 doz ve son dozdan 1 yıl sonra, ilk ve orta okula başlarken, daha sonra da 5- 10 yılda bir rapeller yapılmalıdır.

Trafik kazaları, kirli, tozlu, geniş ve açık yaralanmalarda acilen yara temizliği (yaranın açık bırakılması, hidrojen peroksitle yıkanması, üzerine steril gazlı bez örtülmesi), antibiyotik uygulanması, duruma göre aşı ve antitoksin yapılması gereklidir.

Kişinin bağışıklık durumunun bilinmesi önemlidir

(28)

Gebelere, gebe kalmadan önce veya 6. ve 7. ayda 2 doz halinde aşı uygulanmalıdır.

Tetanoz, iyi bir bağışıklık bırakmadığı için hastalığı geçirenler de aşılanmalıdır.

Hasta aşısız veya aşı durumu bilinmiyorsa, aşıyla beraber TİG

homolog 250-500 Ü veya heterolog 3000-5000 Ü yapılmalıdır

(29)

CLOSTRİDİUM BOTULİNUM

Botulizm hastalığının etkenidir

(30)

Botulizm üç klinik tablo

besin kaynaklı botulizm,

yenidoğan botulizmi

yara botulizmi

(31)

CLOSTRİDİUM BOTULİNUM

Sporları toprakta, sularda

Sporlar oval ve subterminal

Besin zehirlenmesi, sporlarıyla kontamine besin maddelerinden uygun olmayan ısılarda hazırlanmış (özellikle ev konserveciliği), konserveler içindeki toksinin sindirilmesi ile bulaşır

(intoksikasyon).

Yenidoğanda botulizm,

C.botulinum yiyecekler ile bulaşır

GI kanalda kolonize olup, çoğalıp , toksin salgılar

Yara botulismusu, toksin salgılayan C.botulinum’un yaraya

bulaşması sonucu oluşur

(32)

Botulinum toksini

7 ayrı (A,B,C,D,E,F,G ) antijenik tipi olan nörotoksindir.

Bakteriyofaj DNA sı ile kodlanır

A, B, E ve F insan infeksiyonlarında en sık rastlanan toksin tipleridir

Toksin 80

o

C de 20 dakikada harap olur

Sporlar, anaerop koşullarda ve oda derecelerinde uzun sürede

germinasyona uğrar

(33)

Botulinum toksini

Midede absorbe edilir ,

Parasempatik sinirlerin nöromüsküler bağlantı yerlerine bağlanır ,

Burada asetilkolin salınımını önleyerek

kaslarda zayıflığa ve paralizilere sebep olur

(34)

Besin zehirlenmesi

Mide bulantısı, kusma, baş ağrısı ilk semptom

simetrik paraliziler yukardan aşağıya doğru iner.

Şaşılık, göz kaslarında koordinasyonsuzluk, çift görme, yutkunma ve konuşma güçlüğü

Solunum ve kalp yetersizliği gelişerek ölüm

TipA toksini :Mortalite oranı, nöral dokuya afinitesi, en fazla olan,

onu E ve B takip eder.

(35)

YENİDOĞAN BOTULİZMİ

Erişkinler C.botulinum yiyecekleri ile alsalar bile barsakta yaşayamaz ve çoğalamaz.

Yenidoğanlarda barsak florası tam olarak oluşmadığından dolayı C.botulinum yerleşebilir

Hastalık daha çok 1-6 ay arasındaki çocuklarda

Yenidoğanda semptomlar başlangıçta spesifik değil

Gevşek felçler ve solunum yetersizliği ile hastalık ilerler mortalite %1-2

başka nedenlere bağlanan yenidoğan ölümleri botulizm den olabilir

(36)

YARA BOTULİSMUSU

Kontamine yaralarda C.botulinum ‘un salgıladığı toksin ile

Semptomlar besin zehirlenmesi ile aynı

İnkübasyon peryodu besin zehirlenmesine göre daha uzun

GI semptomlar daha az

(37)

TANI

kuşkulu besin artıkları, hasta serumu, dışkısı, kusmuğu gibi muayene maddelerinde

ELIZA, RIA ve pasif hemaglütinasyon deneyleri ile toksin araştırılır

izole edilen,C.botulinum intraperitonal olarak farelere injekte edilir, özgül antitoksin verilerek toksinin letal etkisinin nötralizasyonu ile toksin

gösterilebilir

Tip A toksinin nöral dokuya afinitesi fazla olduğundan , serumda göstermek zordur

Fekal örnekler bu tip toksini göstermek için daha uygun

(38)

Yenidoğan botulizminde ve besin zehirlenmesinde dışkı toksin araştırmak için en iyi örnek

Yenidoğan botulizminde dışkıdan kültür yapılarak da organizm üretilebilir.

(39)

lipaz aktivitesi +

Süt proteinlerini sindirir

Jelatini hidroliz eder

Glukozu fermente eder

(40)

TEDAVİ VE KONTROL

Trivalan (A,B,E) antitoksin verilir

Solunum desteği

penisilin veya metronidazol

Sporlar kaynatma ile ölmez o nedenle uygun hazırlama yöntemleri ile konserveler hazırlanmalıdır

Spor jerminasyonunu önlemek için, konserveler asidik pH’da hazırlanarak muhafaza edilmelidir.

Konserveler 15-20 dakika ısıtıldıktan sonra tüketilmeli

Konserveler 4

0

C de veya daha soğukta saklanmalı

Yeni doğan botulizmi kontamine balların tüketilmesi ile ilişkili olup, <1yaş

çocuklara bal verilmemelidir

(41)

CLOSTRİDİUM PERFRİNGENS

(42)

Septisemi

Yumuşak doku infeksiyonları

(Histotoksik infeksiyonları)

miyonekroz, selülit, fascit, süpüratif miyozit ve diğer yumuşak doku infeksiyonları

Besin zehirlenmesi , nekrotizan enterit.

Suda, toprakta, GIS normal mikrobiyal florasında bulunur.

In vivo da hızla ürer.

Alfa, beta, epsilon, iota toksinleri ve enterotoksin

salgılar

(43)

Travma veya cerrahi ile yıpranan deriye inokulasyon

Kontamine besinlerin yenilmesi bulaşır.

(44)

C.perfringens,

C.septicum ,

C.novyii ,

C.sordelli

C.histolyticum

C.perfringens,

TipA, en önemlisi olup miyonekroz vakalarının % 90-95 ‘inden

sorumludur

(45)

VİRULANS FAKTÖRLERİ

Major toksinler

Alfa toksin, Fosfolipaz C lesitinaz

letal ve nekrotizan, vasküler permeabiliteyi artttırır

hemolitik

Eritrosit,lökosit, trombositleri ve endotel hücreleri liz

Hemoliz, kanama, doku harabiyeti, hepatik toksisite, miyokardiyal fonksiyon bozukluğu

Beta toksin

Nekrotizan, katekolaminlerin salınımı ile hipertansiyonu indükler,

nekrotizan enteritde nekrotik lezyonlardan sorumlu

(46)

Major toksinler

Epsilon toksin

Gastrointestinal duvarın geçirgenliğini arttırır

Iota toksin

Nekrotizan aktivitesi vardır, vasküler permeabiliteyi arttırır

Enterotoksin

Membran permeabilitesini değiştirir ,sitotoksik ve enterotoksik

tripsin ve proteazlara dirençlidir

(47)

Minor toksinler

Delta toksin: hemolitik

Teta toksin: hemolitik sitolizin (perfringolizin – O)

Kappa toksin: kollejenaz,jelatinaz

Lambda toksin: proteaz

: hyaluronidaz

: Dnase

Nöraminidaz: Hücre yüzeyi gangliosid reseptörlerini değiştirir,

kapiler trombosisi arttırır.

(48)

C . perfringens yumuşak doku infeksiyonları

Yaranın yüzeyel kontaminasyonu (operasyon yaraları,deri ülserleri) Anaerop selülit, dokuda gaz oluşumu ile başlar

irin birikimi

Clostridial miyonekroz (Gazlı gangren) Özellikle kaslara zarar verir.

Hızla gelişen, harap edici bir infeksiyon

Bağ doku ve kaslarda yoğun bir harabiyet ve dokuda gaz birikimi ile karakterize

(Clostridial miyonekroz veya gazlı gangren).

Kas nekrozu, şok, böbrek yetersizliği, başlangıçtan itibaren 2-3 gün içinde

ölüm gelişir

(49)

C . PERFRİNGENS ENTERİK ENFEKSİYONLARI

Besin zehirlenmesi

C. perfringens tip A besin zehirlenmesine yol açar

C.perfringens (Enterotoksin salgılayan) ile kontamine et ve et ürünleri

Besin zehirlenmesi tablosu oluşabilmesi için besinin gramında en az 106-107 mikroorganizm olmalı

Enterotoksin ince barsak mukoza hücrelerini etkiler,

İnkübasyon süresi , 8-22h

Diyare, abdominal ağrı ve kramp

Ateş, mide bulantısı ve kusma yok

24 saatten daha az sürer.

Basil ve toksin dışkıda görülebilir

Mortalitesi sıfır ,yaşlı ve immunkomprimize hastalarda ağır

(50)

NEKROTİZAN ENTERİT

C.perfringens tip C

kontamine fazla mikterda besin alınması ve beslenme yetersizliği durumunda

Abdominal ağrı, kanlı diyare, peritonit ve şok

İnce barsağın mukoza ,submukoza ve mezenterik lenf nodlarında şiddetli bir akut, nekrotizan inflamasyon

Bu bakteri fazla miktarda beta toksin salgılar, hastalık sırasında beta antitoksin seviyesi yüksek görülür

Mortalite %50

(51)

TANI

Doku veya eksudadan yapılan preparatta G (+) kalın dikdörtgen basiller

Kapsüllü ve hareketsiz

Çini mürekkebi ile boyanarak kapsüllü basiller görülebilir

Anaerop kanlı besiyerinde çift zonlu beta hemoliz oluşturması ile karekterize

Nagler testi yapılarak ,alfa toksin tespiti yapılır

(52)

TEDAVİ

Kirli yaraların cerrahi ile nekrotik dokulardan, yabancı cisimlerden temizlenmesi

Hiperbarik Oksijen uygulaması (3 atm.)

Penisilin + sefoksitin

(53)

CLOSTRİDİUM DİFFİCİLE

Asemptomatik kolonizasyon

Antibiotiğe bağlı diyare

Pseudomembranöz kolit

(54)

Sularda ve toprakta bulunur.

Sağlıklı bireylerin GIS normal mikrobiyal florasında bulunur

İnfekte hastaların bulunduğu hasta odalarında sporlar bulunur.

(55)

Antibiyotik alan hastalarda endojen kaynaklı

antibiyotik kullanımı barsağın normal florasını değiştirir

antibiyotiğe dirençli bakterilerin aşırı çoğalmasına sebep olur

Antibiyotik kullanımı, C. difficile ‘in eksojen kazanılmasına daha

duyarlı hale getirerek etkili olur (eksojen)

(56)

Risk grubu :

Antibiyotik kullanan hastalar, özellikle yaşlılar

Yoğun bakım hastaları

Kanser tedavisi alanlar, immunsupresif hastalar

(57)

Antibiyotiğe bağlı pseudomembranöz enterokolit

şiddetli ve sıklıkla fatal seyreden diyaredir.

Dışkı genellikle kansız

Kolon mukozasında fibrin,mukus ve lökositlerin oluşturduğu gri,beyaz veya sarı birçok küçük plaklar şeklinde yalancı zarlar oluşur.

Bu plaklar genellikle antibiyotik tedavisinden sonra 2-10 gün sonra oluşur.

Klindamisin ve linkomisin bu sendromla sıklıkla ilişkili bulunan antibiyotikler

ampisilin,sefalosporinler ve amoksisilin antineoplastik ajanlarda sebep olabilir

Antibiyotiğin seçici baskısı kolondaki C.difficile ‘in aşırı çoğalmasına yol açar

(58)

nozokomial patojen olarak kazanılır ve

hastanelerde hastalığın insidansı yüksektir

Sporları ile çevresel kontaminasyon yanında

hastane personeli elleri ile bulaşta önemli

(59)

tedavi

Orta şiddette hastalık için; florayı değiştiren antibiyotik kesilmeli

Ciddi durumda, Metronidazol veya Vankomisin verilir.

Referanslar

Benzer Belgeler

Rutin nöroloji pratiğimizde İSK nedeniyle izle- nen olgularda, risk faktörlerinin değerlendirilmesi sırasında hipertansiyon, yaş, primer ya da edinsel koagülopatiler,

Denizde yaşayan canlılar arasında, insanın en çok yakınlık duyduğu yaratık muhakkak fok balığıdır. Çok eskiden, beyaz karınlı küçük fok balıklarına Akdeniz'’de

• Eşit Olasılıklı Olaylar; bir örnek uzayındaki tüm basit olayların ortaya çıkma olasılığı eşit ise eşit olasılıklı olay denir.. Olasılığın İki

Aynı şekilde eğer kaskad sisteminiz bulunmuyorsa, sadece tek bir kazan için geri dönüş suyu sıcaklığını kontrol etmek istiyorsanız, bu durumda da kazan dönen su

COVID-19 pozitif tanısı bulunan kişi ile temasta veya yakın temasta bulunmuş kişiler tıbbi maske kullanımı, fiziksel mesafe (en az 3-4 adım) ve el hijyeni

B yapılan açıklamaya göre, Zabıta Müdürlüğü ile Ticaret İl Müdürlüğü ekiplerince, zincir marketler başta olmak üzere kentteki tüm marketleri kapsayacak

Revize edilen CIA sınavı müfredatının İngilizce dışı dillerdeki versiyonlarına geçişle ilgili en güncel bilgileri almak için, CIA Sınav Müfredatı Değişiklikleri

Yürütme Kurulunun yarattığı bunalım veya toplumun 1960’da temsilcilerine (Temsilciler Meclisi ve T.C. Meclisi üyeleri) verdiği vekalet süresinin çoktan sona ermiş