• Van Gogh’un resimlerinde empresyonizimin
etkisinin yanısıra dışavurumcu etki de görülür.
• İlk dönemki resimlerinde karamsarlık görülür.
Koyu tonlar kullanılır.
• İkinci ve üçüncü dönemki resimlerinde ise
empresyonizimin etkileri ve kendine özgü üslubu kullanılmıştır.
• Koyu tonlar kullanır. • Karamsarlığın
göstergesi olarak.
• Figürlerin yüzlerindeki
ifadeler karamsardır.
• İkinci dönem resimlerinde kendi ülubunu oluşturmaya başlamıştır. • Resimde çizgiler meydana getirir.
Van Gogh: İkinci Dönem
• İkinci dönem
resimlerinde izlenimcilik akımını etkileri de
görülür.
• Bununla birlikte Van
Gogh’un yarattığı kendi üslubu da görülür.
• Bu dönemki
resimlerinde Van
Gogh’un kendi üslubu daha çok ön plana çıkar. Bu resimde Van Goh
yatak odasını anlatır.
• Aynı zamanda karamsar
ruh hali de
yansıtılmıştır.
• 20. yüzyılın ilk yıllarında, izlenimciliğe tepki olarak doğan bir Sanat akımıdır.
• Bu akım, doğayı ve toplumu nesnel bir bakış açısıyla betimlemeye karşı çıkar, öznel ya da içsel gerçeğin yansıtılmasını savunur.
• Politik istikrarsızlık ve ekonomik çöküntü ortamında Almanya'da ortaya çıkmıştır.
• Bu sanat akımı tüm sanat dallarında etkili olmuştur. • Ekspresyonizm duyguların dışa vurmasıdır.
• Dışavurumculuk olarak da bilinir.
• Ekspresyonist sanatçıların pekçoğu Dünya
Savaşında savaşmış sanatçılardır. Bu sebeple
pekçoğunun resimlerinde karamsarlık görülür. • Ekspresyonistler ordu, okul, ataerkil aile ve
imparatorluk gibi kurumların yerleşik
otoritesine karşı çıkarak, toplum dışına itilmiş
yoksulların, ezilmişlerin, akıl hastalarının,
sokak kadınlarının ve eziyet edilen gençlerin yanında yer almışlardır.
EKSPRESYONİST SANATÇILARIN
ÖZELLİKLERİ
• İlkel Sanat özellikleri görülür.
• Çizgiler ve renkler doğadan bağımsız olarak kullanılmıştır.
• Çizilen nesneler tamamiyen sanatçıların iç
dünyasını (iç huzursuzluklarını, sevinçlerini,
hüzünlerini) yansıtır.
• Resimlerde kalın boya hamuru, yoğun ve bazen
parlak renkler ve karşıt değerler kullanılır.
• Biçimler deformasyona uğramıştır.
EKSPRESYONİST SANATÇILARIN
ÖZELLİKLERİ
Die Brucke
• 1905 yılında ortaya çıkan bu grup Alman sanatçı
Ernst Ludwig Kirchner etrafında kurulur.
• En önemli temsilcileri;
• Karl Schmidt Rottluff (1884-1976) • Erich Heckel (1883-1970
• Otto Mueller (1874-1930) • Emil Nolde (1867-1956)
• Sanatçıların çalışma alanları yük istasyonlarının bulunduğu bölgedeki atölyeler
ve Moritzburg gölleri yakınlarındaki açık
hava mekanları olmuştur.
• İlk sergilerini bir lamba fabrikasında gerçekleştirmişlerdir. Bu sergiden bir yıl sonra bir galeriye kabul edilmişlerdir.
• Renkli alanları siyah çizgilerle birbirlerinden
ayırır. (Stilin bu özelliği Brücke Ekspresyonizmi için tipiktir.)
• Canlı renkler kullanır.
• Afrika yontularına karşı duyduğu ilginin etkisi resimlerinde görülmektedir.
• Kübikler biçimler kullanır.
• Özellikle çıplak figürleri ve manzara resimleriyle tanınır.
• İlk yapıtlarında Van Gogh’un etkisi görünür. • 1911'de Berlin'e yerleştikten sonra biçimci
resimsel kompozisyonlara yöneldi.
• Renk kullanımı ve çarpıtılmış mekân
betimlemeleri aracılığıyla çarpıcı görüntüler
yaratmayı başardı.
• Çıplak figüratif çalışmaları ve çingene
kadınlarını konu alan resimleriyle ün yapmıştır. • Figürlerin vücutları uzatılmıştır.
• Siyah kontur çizgiler ile figürlerin hatlarını
birbirinden ayırır.
• Afrika resimlerinden etkiler görülür.
• Dindar bir kişiliğe sahipti. Resimlerinde bunun etkilerini görürüz.
• Figürlerinde erotik ve aynı zamanda çok
sıradışı öğeler kullanmıştır.
• Resimlerinde canlı renkler, sinirli fırça
vuruşları kullanmıştır.
• Renkler çok can alıcıdır.
• Afrika resim sanatının etkileri görülür.
Der Blue Rider
• Bu grubun önemli temsilcileri Kandisky ve
Marc’dır.
• Bu grubun adı, Kandisky’nin mavi ve siyah
atlısından gelir.
• Realizm , Naturalizm ve İzlenimciliğe karşıdırlar.
• Bu sanatçılar parlak, çok renkli, simetrik
kompozisyonla ve dinlendirici renkler ve şekiller ile doğayı göstermeye çalışırlar.
• Parlak ve can alıcı renkler kullanır.
• Resimlerin özellikle at figürlerini çok kullanır. • Bununla birlikte reimlerinde hayvan figürlerini
kullanmasıda diğer bir özelliğidir.
• Kullandığı biçimler ve figürlerin hatları yumaşatılmıştır.
• Geçişler softtur.
• Son dönem resimlerinde kullandığı biçimler
geometrik biçimlere dönüşür.
Frans Marc
Wassily Kandisky (Ekspresyonist aynı zamanda Soyut Resmin Temsilcisi)
• Romantizm, 18. yüzyıl sonlarında İngiltere ve
Almanya'da ortaya çıkmıştır.
• Bu akım edebiyat, felsefe, müzik ve mimarlık gibi alanlarda görülür.
• Romantizmin özellikleri, Duygu ve duyumları
önemsemek, doğal güzelliklere parçasına
hayranlık duymak, düş gücüne önem vermek.
• Romantik anlayışta ilk resimler İngiliz ressam
John Constable, Turner ile Fransız ressam Eugéne Delacroix'ndir.
• Resimlerinde şiirsel ve duygusal bir anlatım görülür.
• Fırtınalar
• Gün batımları
• Uçurumlar, doğa manzaraları konular arasındadır.
• Işığı iyi kullanırlar. • Renkler softtur.