Yıllardan beri herhangi bir yasal dayanağı olmadan ülkemize sokulan GDO'lu ürünlerin ithalatı ve işlenmesi,
hükümetin Tarım ve Köyişleri Bakanlığı'nın 26 Haziran 2007 tarihindeki bir talimatı ile serbest hale getirilmiştir. Tam adıyla "GDO ve GDO'lu Bileşen İçeren Gıda ve Yem Maddelerinin İthalatı, İşlenmesi ve Kontrolüne İlişkin Hususlar Hakkında Talimat", ilgili bakanlığın 81 ildeki tarım il müdürlüklerine gönderilerek 1 Ağustos 2007 tarihinden itibaren gereğinin yapılması istenmiştir. Sözü edilen talimat, TBMM tarafından kabul edilerek yürürlüğe giren Biyolojik çeşitlilik Sözleşmesi ve eki niteliğindeki Cartagena Biyogüvenlik Protokolü'ne aykırı olan bir düzenlemedir.
Cartagena Biyogüvenlik Protokolü'ne taraf devletler, ihtiyadilik ilkesine göre, GDO'lu ürünlerin iç piyasada üretimi, dağıtımı ve çevreye salınımına ilişkin risk değerlendirmesini yapacak sistemi kurmak, çevreye ve diğer gıdalara bulaşmasını engelleyecek önlemleri almak, etkin bir denetim düzeni oluşturmak zorundadır. Bunun için de taraf devletlerce bir iç hukuk düzenlemesi olan yasa çıkartılarak protokolde yukarıda belirtilen koşulların yerine getirilmesi gerekmektedir.
Talimatın yasal bir dayanağı bulunmamakla birlikte, talimata dayanak olarak gösterilen yasaların ise yukarıda belirtilen yükümlülükleri karşılayan bir içeriğe sahip olmadığı görülmektedir.
Kaldı ki Tarım ve Köyişleri Bakanlığı tarafından GDO'lu ürünlerin ithalatı, ihracatı, tüketimi, etiketlenmesi ve
çevreye serbest salınımına ilişkin düzenlemiş olduğu "Biyogüvenlik Yasası Taslağı" bile Tüketici Hakları Derneği'nin de içinde yer aldığı GDO'ya Hayır Platformu ve ilgili demokratik kitle örgütlerinin girişimleri ile TBMM'den
bakanlığa iade edilmişti.
Buna karşın, yasal bir dayanağı bulunmayan ve Biyogüvenlik Yasa Taslağı'ndan çok geride bulunan talimat ile tüketicilerin sağlığı , gıda güvenliğimiz, tarımımız, biyoçeşitliliğimiz tehlikeye düşecek, çiftçilerimiz zarar görecektir.
Üstelik de tüm bu tehlike ve zararların karşılığında ithal GDO'lu ürünler ve tohumlar ile bunların kullanıldığı gıda maddelerine tüketiciler ve ülke olarak bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da milyarlarca dolar para ödeyeceğiz.
Görülüyor ki akıl ve mantık dışı bir uygulama ile karşı karşıya bulunmaktayız.
Turhan ÇAKAR
Tüketici Hakları Derneği Genel Başkanı