• Sonuç bulunamadı

Erol ÇAKMAK(') Hayati AKSU(") Selim BAŞARc...)

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "Erol ÇAKMAK(') Hayati AKSU(") Selim BAŞARc...)"

Copied!
10
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

FİsHER HİPOTEZİ'NİN TÜRKİYE AÇıSıNDAN DEGERLENDİRİLMESİ:

1989--2001

ErolÇAKMAK(') Hayati

AKSU(")

SelimBAŞARc....)

Özet: Bu çalışmada Türkiye'de 1989:01-2001:07 döneminde Fisher Hipotezj'nin geçerlili~i amştırılmıştır. EşbütünleşimTesti sonuçlarınagöre test sonuçlanna göre söz konusu hipotezin ele alınan dönemde Türkiye

açısından geçerli olmadı~ı sonucuna varılmıştir. VAR modeli sonuçlarına

göre faizoranlarınınfiyatlar genel düzeyi üzerindeki etkisinin oldukçazayıf

oldugu; buna karşılık fiyatlar genel düzeyinin faizler üzerinde önemli bir etkisiolduğu saptanmıştır.

AnabtaT KelimeleT: Fisher Etkisi, Fisher Hipotezi, Enflasyon, FaizOranları.

AbstTaet: In this study, it is tried to detennine the validity of Fisher Hypothesis by using monthly data 1989:01·2001:7 period for Turkey.

According to the results of eointegration analysis, the Fisher Hypothesis was rejectcd for Turkey in this period. Aeeording to the results of VAR analysis, the effeet of interest rates over priees was weak while the effect of priees over interest rates was slrong.

Key WOTds: Fisher Effect, Fisher Hypothesis, Intlation, Interest Rates.

I.Giriş

Türkiye'de]990'ıı yıııardaözellikle uluslararasıfinansal liberalizasyon ile birlikte faiz oranlarını belirleyen şartlardaönemli değişiklikler olmuştur.Bu tarihten sonra faiz oranlarını yoğun olarak uluslararası para hareketlerinden

etkilenmiştir. Spekülatifsıcak paranın Türkiye'ye girmesi ile birlikte sermaye talebinin belirlenmesinde kısa dönemli spekülasyonlar belirleyici olmuştur.

Ayrıca para ikamesinin kırılması çabalarında da yüksek faiz politikasına baş vurulmuştur. i989 yılında%58,8 olan nominal faiz oranları hızla yükselmişve 1994 krizinde %i64,4 seviyelerine tırmanmıştır. Aynı dönemlerde enflasyon

oranının sırasıyla%63,3 ve %95,6 olduğu görülmektedir. 2000 yılı kasım ayı

itibariyle nominal faiz oranlan %5 1.4 ve yıl sonu enflasyon oranı ise %39,2 olarakgerçekleşmiştir(T.C.M.B., aylıkve üçaylık bültenler,çeşitli sayılar). Bu

çalışmanın amacı nominal faiz oranlarıile enflasyon oranlannm bire bir birlikte hareketettiğiniileri süren ve literatürde "Fisher Hipotezi" veya "Fisher Etkisi"

olarak.adlandırılan görüşün Türkiyeaçısından geçerliliğinintest edilmesidir.

(O)Doç.Dr.Atatürk Üniversitesi HBF iktisat Bölümü Ögretim Üyesi (o'lyrd. Doç.Dr. Atatürk ÜniversitesiİİBF İktisatBölümü~retimÜyesi

(. .*)Arş.Gör. AıatilrkÜniversitesiİİBF İktisatBölümü

(2)

Bu regresyon eşitliği beklenen reel faiz oranının durağan bir sürece sahip olduğu varsayımına dayanır. Eşitlik2'deki hata terimi t periyodundaki beklenen reel faiz oranına sıfır ortalama sabİt varyansıı şoklan kapsamaktadır

Fisher Hipotezi tanınıı gereği uzun dönemli bir ilişki olduğu için

fJ

katsayısı

II. Fisher Hipotezi

Fisher Hipotezi kısacaenflasyon oranları ile nominal faiz oranlarının

birebir birlikte hareket ettiğini ileri sürmektedir. 1rwing Fisher'e göre (1930) piyasaların etkin olduğu durumda beklenen nominal faiz oranı Ueı), beklenen reel faiz orani Vt) ile beklenen enflasyonun(dı)toplam maeşittir.

(1)

(2) Erol ÇAKMAK, Hayati AKSU, SelimBAŞAR

. n. e

= a +

jJ1t t

+

tlı

Fislıcr Etkisi ile ilgili çalışmalar incelendiğinde çalışmaların bir kısl1lll1ll1 söz konusu Iıipotezi desteklediği; diğer bir kısmıııın ise destcldemediği sonucu oıtaya çıkmaktadır. R. Mc Donald ve P. Murplıy

(J989:439-447), M. M. Hutclıisonve M.C. Keeley (1989:219-239), F.J.Atkins (1989:1611-1620), K. L. Gupta ve B. Moazzami (1990: 292-296),

R

Moazz<ımi 0991:129-133), P. Garcia ve H. O. Zapata (1991:1367-1368),

C.

S. Bonham (1991:1487-1492), F. S. Mishkin (1992:195-215), M. S. Wallace ve J .T.

Wamer (1993:320-324), K. Phylaktis ve

D.

Blake (1993:591-599), B. Inder ve P. Silvapulle ( 1993:839-843), F. S. Mishkin ve

J.

Simon (1994: 1-23), M. D.

Evans ve K. Lewis (1995:225-253), W. J. Crowder ve D. 1. Hoffman (1996: 102-118), J.Thoroton (1996:255-257),J. P .Daniels, F. Nourzad veR. K.

Toutkoushian (1996: 115-120)çalışmalarındaFLsher Hipotezi'nin geçerli olduğu

sonucunavarmışlarıdır.

BunakarşılıkJ. M. Paleologos ve S. E. Georgantelis (1997:229-244) ile J. Weidmann'1I1 (1997:1-25) bulguları Fislıer Hipotezi'ııi desteklenıemektedir.

W. J. Crowder (1997: 1124- 1142) ise Kanada için yaptığı çalışmasındaFisher Etkisi'nin geçerli olduğunu;ancak son 30 yılda bu etkinin ortaya çıkmadığını

belirtmektedir. M. Lanne'nin (2001:357-366) A.BD. için yaptığı çalışmasının sonuçlarına göre, 1953:01-1979:10 döneminde Fisher Etkisi'nin görüIdüğli;1979:11-1990: 12 döneminde ise söz konusu etkinin görülınediği

ifade edilmektedir.

Fisher HLpotezi'ne göre para arzındaki uzun dönemli büyüme enflasyonda venonıina!faiz oranlarındatam olarak bir uyarlanmaya yol açacağı

için, reel faizoranlarıuzun dönemde sabit kalacaktır. Ayrıcafinansalvarlıkların

nominal faiz oranları önceden sözleşme ile belirlendiği için i zamanındaki

beklenen faiz oranı yine tzamanındaki nomina! faiz oranına eşittir.( jeı"" iı).

Fisher Hipotezi aşağıdakiregresyon eşitliği iletanımlanabilir;

32

(3)

olarakyazılabilir. Rasyonel beklentiler aynızamanda,

Rasyonel bekleyişler varsayımı,

E

şarta bağlı beklentiler işlemeisini,

/1

beklentiler oluştuğundakimevcut bilgi setini göstermek üzere,

33

(4) (3)

(5)

=

a +

~1tt

+

LLL

IILVeri ve Metodoloji

Çalışma 1989:01-200L07 dönemini kapsamakta olup tüm veriler T.C.M.B. elektronik veri dağıtım sisteminden alınmıştır. Çalışmanın verilerinin 1989 iından itibaren alıntn ası. bu tarihten itibaren dıŞ finansal serbest!iğe

gidilmesinin sonucudur. Naminal faiz oranları olarak 3 ay vadeli

ağırlık landırı Imış mevdIIat faizleri, entlasyon oranı olarak ise toptan eşyagenel fiyat endeksi alınmıştır. Ekonomerrik uygulamalar için WinRATS 4.20

programından yararlanılmıştır. Çalışmada Fisher Etkisi'nin Türkiye açısından

test edilirken önce eşbütünieşim analjzi, ardından da ikili vektör otoregresyon

tekniği uygulanmıştır.

anlamına gelir. Bu ifadede C/ı tüm sistematik olmayan hata terimlerini ifade

edeı1 durağan beyaz gürüıtü hatalarıd ır(Paleologos ve Georgantelis, 1997:231).

Özetlemek gerekirse 3 nolu ifadede

o.

ve

f3

tahmin edılenparametreleri, 70 gerçekleşen enflasyon oranı ,( u/, rasyonel bekleyişler varsayıtnı altında bileşik hata terimini ifade etmektedir. Test edilen hipotez

fJ==1

olduğu

hipotezidir. Ancak parametrelerin dağılımı standart olmadığı için

fJ==1

olup

olmadığını geleneksel regresyon tahmini ile belirlemek için nominal faiz oranı ve enfiasyon seri/crinin durağan olması gerekir. Eğer söz konusu değişkenler

birim kök içeriyorlarsa Fisher Hipotezi bu iki değjşkenin durağan bir lineer kombinasyon oluşturup oluşturmadıkları sınanaraktest edilir. Bu son ihtiınalin

geçerli olması durumunda değişkenler arasında eşbütünleşim olduğu sonucuna

varılll", yani nominal faiz oranları ile enfiasyon arasında uzun dönem

1

i ve

anlamlı bil' ilişkinin var olduğu söylenir. Ci hata terimi de uzun dönemli bir dengeden kısadönemli sapmaları gösterir (Bekdache ve Faum, 2000: 3).

İkfi.wdi ve Mari Bilimler Dergisi, Cilt:16 Ekim 2002Sayı:3·4

beklenen enflasyonun (rf) nominal faiz oran lan üzerindek i (

)

uzun dönemli etkisini yansıtır. Eğer

f3

=1 ise beklenen enflasyon ile nominal faiz oranları arasında bire bir ilişki olduğu söylenebilir. Beklentilerin rasyonelolduğu varsayıIII 1altındaFisher Hipotezi aşağıdaki rcgresyoneşit! iği ile tanıIIIIanabiiir~

(4)

A. Eşbütünleşim Analizi

Giriş bölUmünde değinilen çalışmalardanR. Mc Donald ve P. Murphy (1989:439-447), F. S. Mishkin (1992:195-215), M. D. Evans ve K. Lewis (1995 :225-253)' in çalışmalarında Engle-Granger Eşbiitünleşim testi ııygıılanrrken;M. S, Wallace ve J .T. Warner (1993:320-324), W J. Crowder ve D. L. Hottınan (1996:102-118), J. Weidmann (1997:1-25),

J.

M. Paleologos ve S. E. Georgantelis (1997:229-244)'in çalışmalarında Johansen Eşbi,jtünleşim testi uygulanmıştır. Eşbütünleşik zaman serilerinin arkasındaki mantık eşzamanlılıktır. Eğer it ve 1ft serileri eşbütunleşik ise t ve F sınamaJarı geçerli sayılabilir.Granger'e göre eşbütünleşimsınamasısahte regresyondan sakınınak için bir ön sınamaolarakdüşünülebilir(Grangel', 1986: 226). 3 nolu regresyon,

biçimindeyazıldığındau/nin durağan olduğubulunursa,ifve Jr, değişkenlerinin aynı dalga boyundan oldukları ya da kısaca eşbütünleşik oldukları söylenir.

Eğer bii'

Y

serisi 1(1) ve başka bir

X

serisi de 1(1) ise söz konusu diziler

eşbütünleşikolabilirler. Genelolarak r,I(d) ve X'de 1(e!)ise ve daynı değerse,

iki seri eşbüti.inleşik olabilir. Bu durumda iki serinin düzey değerleri ile

regresyonları anlamlıdır. Eşbüti.inleşınenin varlığını araştırmak için Johansen ve Engle-Granger gibi testler uygulanır. Engle-Granger Testi'ne göre aynı dereceden bütünleşmiş değişkenterin doğrusal bileşenlerinin bir alt dereceden

bütl'ınle~ik olmalarıdurumunda, ele alınan değişkenlerin eşbüti.inleşik oldukları

sonucuna varılır. 3 nolu eşitliğin Sıradan En Küçük Kareler yöntemi ile tahmininde elde edilen hata terimleri durağan ise ilgili serilerin eşbi.itünleşik oldukları ve aralarında uzun dönemli bir ilişki olduğu; aksi takdirde seriler

arasında uzun dönemli bir ilişki olmadığı sonucuna varılır (Engle ve Oranger, 1987: 251-276).

Bu nedenleçalışmadaverilerin birim kök içerip içermediğinibelirlemek

amacıyla GenişletilmişDickey-Ful1er Testi (Augmented Dickey-Puller, ADF) ve Phillips - Perron (PP) durağanlık testleri uygulanmıştır. Zaman serisi çalışmalarında seri/erin durağan olmaması, yani birim kök içermesi sahte regresyona yol açabilmektedir (Mac Kinnon, 1991 :266-276). ADF sıııamasında değişkenlerin durağanlık sınamalarıtrendlj ve sabitli olmak üzere iki yönlü bir süreçte saptanmayaçalışıllLBu süreç uygulanırkenönce trendli süreç slIlaması yapılırve eğer durağanlıkelde edilmişsesabitli sınamasürecine geçilmeksiziıı

bu değerler esas alınır. Aksi halde sabitli sınama değerlerine bakılır

(Enders,l 995 :256-259).

Durağanlıktesti yapılırkenele alınan gecikme değerleri,Akaike Bilgi Kriteri (AIC) ile seçilmiş olup, ADF ve PPdurağanlıktesti sonuçları sonuçları

tablo i'degösterilmiştir.

(6) Erol ÇAKMAK, HayaliAKSU, SelimBAŞAR

34

(5)

Tablo sonuçları, nominal faiz oranlarının l.fark değerinde 1(1); buna

karşılık enflasyonun ıse seviye değerinde 1(0) durağan olduğunu göstermekted ir.Eşbi.1tü nleşik olmanın temel şartı seri leriil ayııi dereceden

durağan olmalarıdır. Bu nedenle eşbütünleşim analizinin yapılması mümkün

değildir. Sonuç olarak eşbütCınleşim tekniği açısından Türkiye'de "Fisher Etkisi" elde edilememiştir.Ancak Fisher Hipotezi'nin elde edi1ememesine; yani enflasyon ile faiz oranlarının bire bir ilişki içinde olmamasına rağmen, faiz

oranları ile fıyatlar genel düzeyinin aynı dereceden durağan olmaları, söz

koııusu bu iki değişken arasındaki ilişkinin incelenmesini gerektirnıiştir. Bu

anıaçla söz konusu iki değişken arasındaki ilişki, ikili vektör otoregresyon modeli yardımı ile sınanmaya çalışılmıştır.

B. Vektör Otoregresyon Modeli (VAR)

Vektör Otoregresyon Modelleri (V AR) Christopher A. Sims'm 1980

yılıııdaki çalışmasıyla önem kazanan ekonometrik tahmin yöntemleridir. Sims,

içsel-dışsal değişken ayrımına karşı çıkarak, bir ekonometrik modeldeki her

değişkenın bir diğer değişkeni etkileyeceğini ve bu değişkenlerinde diğer değişkenlerden etkilenebileeeğini ileri sürerek VAR tekniğini geliştirmiştir (SiıııS, 1980: 1-49). VAR modelinin klasik regresyon analizinden temel farkı,

VAR tekniğinde içsel-dışsal değişken ayrımının yapılmamasıve her değişkenin

hem kendi gecikmeli değerleri ile, hem de diğer değişkenlerle regresyona tabi

tutulmasıdır. VAR modelinde otoregresif kavramı ile, bağımlı değişkenin geciknıdi değerinin, söz konusu modelin sağ tarafında yer atması

kastedilmektedir. Vektör kelimesi ise, iki veya daha fazla değişkenin

vektörünün ele alınmasını ifade etmektedir. VAR tekniğindeki temel amaç,

değişkenler arasındaki tek yönl ü ilişkiyi değil, ileri-geri bağlantıları nın da ortaya çıkarı lmasıdır. Herhangi bir yapısal ekonometrik model, sınirlı VAR modeliyle eşanlamlıdır.(Kearney ve Monadjemi, 1990: 197-218)

Basit bir VAR Modeli x ve z gibi iki değişken içinşöyle gösterilebilir:

iA"li:ilıdive idari Bilimler Dergisi, Cilı: 16 Ekim 2002Sayı:3·4

Tablo 1:ADFve ppDurağanlıkTestiSonuçları

ADF

pp

sabitli trendli sabitli trendii

i -1.95 -1.43 -2.46 -2.18

P -0.40 -1.83 -0.18 -1.67

di -4.57 -4.99 -8.43 -8.51

dp(n) -7.53 -7.51 -7.19 -7.16

Kritik % 1 için: -3.46 %1 için: -3.99 %1 için: -3.46 %1 için: -3.99

değerler %5 için: -2.88 %5 için: -3.43 %5 için: ·2.88 %5 için: -3.43

%10 için: -2.57 %10 için: -3.13 %10 için: -2.57 %10 için: -3.13 35

(6)

eşitliklerinin hata terimlerinin(ur, Up) durağanolup olmadığına bakılır.Tahmin edilen Ur ve up hata terimlerinin ADF durağanlıktesti sonuçları tablo 2'de

gösterilmiştir.

(9)

(lO)

(ll) (l2) i ==

a o+ a }

p

+

Ui

p == f3

o

+ f3

i

i +

up

p

=

c + LA;y,_, + eı

;=1

Burada a·o1 sabit terim ve Q.1/k i'inci denklemdeki j'incı

i' i'

Z, =Qıo + Lazl.ixı-; + La22.iZI-i +e

21 (8)

;=1 1=1

Erol ÇAKMAK, Hayati AKSU, Selim BASAR

i' P

Xi

=

a,o

+ L

l.iXI-i

+ L aıvz ı _ i + eı,

(7)

i=1 i=i

veya 36

olarak yazılır. Yukarıdaki örııekmodel sadece iki değişken içermesi nedeniyle iki boyutlu bir VAR modelidir.

Nominal faiz oranları

Ci)

ile fıyatlargenel düzeyinin(P) aynı dereceden

durağan olmalarına bağlıolarak, söz konusu iki değişken arasında eşbütlinleşim

olup olmadığını araştırmak amacıylaEngle-Granger testi uygulanmıştır. Eğer eşbütünleşim söz konusu ise VAR modelinde hata düzeltme modeli

oluşturulmasıgerekmektedir. Bu amaçla,

değişkenin le gecikmesine ait parametre,

ei'

rassal hata terimi ve p gecikme sayısıdır. Modelde eşitlikterin sağ tarafında yer alan değişkenlerin birbiriyle aynı olduğunadikkat edilmelidir. Sabit terim, modele değişkenlerin sıfırdan farklı orta~amaJarasahipolmasıdurumunda dahil edilir.

Yukarıdaki eşitliklerdeyer alan VAR modeli matrislerle,

(7)

Tablo 3:Aıe ve

SEe

Kriterlerine Göre Gecikme UzunluğununTespiti

Tablo verilerine uygun olarak her iki kritere göre de 1 gecikmeli model

seçilmiştir.

YAR modelinde değişkenlerin sıralanması elde edilen sonuçların farklı olmasına yol açmaktadır. Değişkenlerin sıralanmasında Granger Nedensellik Testi sonuçlarına göre hareket edilmesi yaygın bir uygulamadır. Yapılan

nedenseIlik testi sonuçları tablo 4' de gösterilmiştir

Akaike Bilgi Kriteri Ljung-Box Testi Lagrange Multiplicr

(Aıe) (LB) Testi

(L.vı)

ll" 0.20 0.54 0.20

ll, -1.83 -1.84 -1.83

Kritik %1 önem seviyesi için: -2.58

Değerler %5 önem seviyesi için: -1.95

% 10 önem seviyesiiçın:-ı.62

37 Tablo 2:Hataıerim/eri İçinADF Testi Sonuçları

Gecıkıne uzunluğu Akaike Bilgi Kriteri Schwartz-Bayes Kriteri

(Ale) (SBe)

L -446.53 -422.49

2 -435.66 -399.69

3 -443.95 -396 1ı

4 -435.91 -376.24

5 -426.33 -354.89

6 -417.25 -334.09

7 -406.07 -311.26

8 -393.96 -287.55

9 -382.07 -264.12

10 -372.51 -243.07

II -369.81 -228.96

12 -358.40 -206.19

Tablo sonuçlarına göre nominal faiz oranlarının bağımlı değişken;

fiyatlar genel düzeyinin ise bağımsız değişken olduğu 7 no lu eşitlikteki hata terimi olan u/nin %lOseviyesinde durağan olduğugörülmektedir: Buna göre i ve p değişkenleri arasında zayıfda olsa uzun dönemli bir ilişkinin var olduğu söylenebilir.

VAR modelinin ilk aşamasında Ur hata teriminin yer aldığı bir vektör hata dlizeltme modeli oluştunılmuştur.Modelin gecikme uzunluğunun

belirlenmesi amacıyla Akaike Bilgi Kriteri (ArC) ve Schwartz-Bayes Kriteri (SBC) uygulanmışve elde edilen sonuçlar tablo 3 'te gösteriImiştir.

iktisadi veİdariBilimler Dergisi, Cil{:J6 Ekim 2002Sııyı:3-4

(8)

Tablo 5

incelendiğinde fiyatların oluşumunda

faiz

oranlarının katkısının

çok önemsiz bir düzeyde

kaldığı

görülmektedir. Faiz

oranlarının

fiyatlar üzerindeki

katkısının4.

dönemden itibaren

% 0.45

gibi bir

değere

sahiptir. Buna

karşılık

faiz

oranlarının oluşumunda fiyatların yaklaşık %20

düzeyinde bir etkisi

vardır.

Tablo

sonuçlarına

göre fiyatlar genel düzeyi

(P)

daha

dışsaldır.

Bu nedenle modeldeki

değişkenlerin p,i şeklinde sıralanması

daha uygun

olacaktır.

Tahmin edilen gecikmeli bir VAR modeli

kalıntılarından

hesaplanan Varyans

Ayrımlaştırması tabloları,

her bir

değişken şokunun

kendisi ve gerekse

diğer değişkenler

üzerindeki

katkısını

jfade etmektedir. Elde edilen varyans

ayrımlaştırma sonuçları

tablo 5'te

gösterilmiştir.

i i

A

Erol ÇAKMAK, Hayati AKSU, SelimBAŞAR

Tablo 4:

Granger Nedensellik TestiSoruçları

T bl 5

F' ,

p 1

8ag;ınılı Degişken Fİstatistigi Önem F Önem

Seviyesi İstatistiği Seviyesi

p 17.08 0.00 0.80 0.37

i 1.49 0.22 0.02 0.88

IV.Sonuç

Çalışmada, yapılan eşbütünleşim

analizi sonucunda Türkiye

açısından

Fisher Etkisi'nin geçerli

olmadığı

sonucuna

varılmıştır. Çalışmadan

elde edilen

bulguların

,

J.

M. Paleologos ve S. E. Georgantelis

(1997:229-244) ; J.

Weidınann'm (1997:1-25);

W. J. Crowder

(1997:1124-1142)

ve M. Lanne'nin

(2001: 357-366)

çal

ışmaları

ile uyumlu

olduğu görülmüştür.Y

ap

ılan ikıl

i VAR

çalışması

sonucunda incelenen dönem itibariyle Türkiye'de yüksek faiz

oranlarının

enflasyon üzerinde

doğrudan

herhangi bir etkiye sahip

olmadığı;

buna

karşılık

fiyatlar genel düzeyinin nominal

faİz oranlarının oluşumunda

etkili

olduğu

sonucuna

varılmıştır.

ilk

bakışta nomiııa!

faiz

oranlarının

yüksek

38

a o

: ıyat ar ve aızer çın aryans ıyrıtn aştırmaan

Fiyatlar

İçin

Varyans Faizler

İçin

Varyans

A

vrım laştırması Ayrımlaştırması

Dönemler Fiyat Faiz Fiyat Faiz

i 100.00 0.00 19.47 80.53

2 99.60 0.40 20.46 79.54

4 99.55 0.45 20.61 79.39

8 99.54 0.46 20.63 79.37

16 99.54 0.46 20.63 79.37

24 99.54 0.46 20.63 79.37

(9)

maliyetler yoluyla fiyatlar genel düzeyini yükseltmesi beklenebilir. Ancak yüksek faiz oranlarının toplam talebi kısıtlayıcı etkisi, enflasyon üzerindeki toplam etkiyi sınırlamaktadıL Bu neden~e yüksek faizlerin nedenleri ekonominin kendi iç dinamikleri ve diğer değişkenler yardımıyla

incelenmelidir.

Kaynaklar

Atkins, F. J. (1989) "Co-integration, Error Correction and the Fisher Effect", Applied Economics,21, ss: 161 1-1620.

Bekdache. B. ve Baum,

C.

S. (2000) "A Re-evaulation of Empirical Tests of the FisherHyphoıesis",Bostan College Working Paper,NoA72, ss: 1-26.

http://fmwww.bc.edu/ec-p/wp472.pdf

Bonhal11,

C.

S. (1991) "Correct cointegration Tests of the Long-Run Relationship between Nominal Interest and lnfiation", Applied Economics,23, ss:1487-1492.

Crowder, W. J. (1997) "The Long-Run Fisher Relation in Canada", Canadian Journalaf Economics, 30(4), ss: 1124-1142.

Crowder, W. 1. ve Hoffman, D. L. (1996). "The Long -Run Re1ationship between Nominal Interest Rates and Inflation: The Fisher Equation Revisited",Journalaf Money, Credil and Banking,28, ss: 102-118.

Daniels,J. P .. Nourzad,F. ve Toutkoushian R.K. (1996) "Testing Fisher Effect as a Long-Run Equilibrium Relatian",Applied Finandal Economies, 6,ss:115-110.

Enders, W. (1995). Applied Econometric Time Series, New York.

Engle, R. F. ve Granger, C. W. J. (1987) "Cointegration and Error-Correction:

Representation, Estimation, and Testing", Econometrü:a, 55(2), ss:251-276.

Evans, M. D., Lewis, K. (1995) "Do Expected Shifts in lnflation Affect Estimates of the Long-Run Fisher Relation?",JournalafFinance, 50, ss: 225 -253.

Fisher, ı.(I930) "The Theory of Interest, Macroillan, New York.

Garcıa, P ve Zapata,

H.

O. (1991) "Co-integrationError Conection and the Fisher Effect: A Clarification",Applied Econamics, 23, ss: 1367-1 368.

Granger, C. W. 1. (1986) "Developments in the Study of Co-integrated EconomicVarıables",OxfordBulletin ofEconomics and Statistics, 48, ss: 226.

Gujarati, Damadar N. (1999). Temel Ekonometri, çev: Ümit Şenesen, Gülay GünlükŞenesen,LiteratürYayıncılık,istanbuL.

Gupla K. L. ve Moazzami, B. (1990) "lnvened Fisher Hypothesis Revisited", Economic Notes, 2, ss: 292-296.

Hutchison, M. M. ve Keeley, M. C. (1989) "Estimating Fisher Effect and the Stochastic Money Growth Process",Economic InquiTy, 27(2), ss:219- 239.

iMisad; ve idari Bilimler Dergisi, Cilı;i6Ekim 2002Sayı:3-4 39

(10)

Inder, B. ve Silvapulle, P. (1993) "Does the Fisher Effeet Apply in Australia?", Applied Eeonomies, 25, ss: 839-843.

Kearney, C ve Monadjemi, M. (1990) "Fiscal Policyand Current Aecoum Perfonnance: International Evidenee on the Twin Deficits", Jouınal

of Macroeeonomies, Vol.12, No.2, ss:197-218.

Lanne, M. (2001) "Near Unlt Root and the Relationship between Infiation and Interest Rates: A Reexamination of tre Fisher Effect", Empirieal Economies, 26(2), ss: 357-366.

Mc DonaId, R. ve Murphy, P. (1989) "Testing for the Long-Run Relationships between Nominal Interest Rates and Inflation Using Coıntegration

Techniques",Applied Economies, 21, ss: 439-447.

Mishkin, F. S. (1992)

"Is

the Fisher Effect for Real?", Journal of Monetary

Economıes,30, ss:195-215.

Mishkin, F. S. ve Simon, J. (1994) "An Empirical Examınationof the Fisher Effect in Australia ", Research Discussion Paper No: 941 O, Federal ResenJe Bank of AustraIia, ss: 1-23.

Moazzami, B. (1991) "The Fisher Equation Controversy Re-examİned".

AppliedFınandalEconomics, 1, ss: 129-133.

Paleo10gos,

J.

M. ve Georgantehs, S. E. (1997) "Does the Fisher Effect App1y in Greece? A Cointegration Analysis",EconomiaInternazıonale,Lll (2), ss:229-244.

Phylaktis.K ve Blake, D. (1993) "The Fisher Hypothesis: Evidenee from Three High Inflation Economies",Review of World Eeonomics, 129, ss:591- 599.

Sims, C. A. (1980) "Macroeeonornics and Reality", Econometriea, Vo1.48, 1980, ss.1-49.

Thomton, J. (1996) "The Adjustment of Nominal Interest Rates in Mexico: A Study of the Fisher Effect", Applied Economics Letters. 3. ss:255- 257.

Wallace, M. S. ve Wamer, J. T. (1993) "The Fisher Effect and the Term Stmeture of Interest Rates: Tests of Cointegration", 17ıe Review of' Economics & Statistics,75, ss:320-324.

Weidmann, J. (1997) "New Hope for the Fisher Effect?: A Reexamınation

Using Threshold Cointegration", Sondeiforschungsbereich 303, Universitat Bonn, Discussion Paper, No. B-385, ss:1-25.

www.tcmb.gov.tr

40

Erol ÇAKMAK, Hayati AKSU, SelimBAŞAR

Referanslar

Benzer Belgeler

Zaman içinde İndo-Pasifik türler olarak adlandı- rılan türler yavaş yavaş Doğu Akdeniz’e geçmeye başladı.. Geçişler daha çok Kızıldeniz’den Akde- niz

“Hava ve okyanus s ıcaklıklarının artması, kar ve buzların erimesi ve deniz yüzeyinin yükselmesiyle elde edilen gözlemlerden, küresel ısınmanın var olduğundan

138 üniversite öğrencisi ile yapılan araştırma, kız öğrencilerin erkek öğrencilere göre etik ve sosyal açıdan daha fazla sorumlu olduğunu, yaş değişkeninin

Eğer yatırımcı temerrüte uğramazsa ve enflasyon bulunuyorsa elde edeceği reel faiz oranı (r) yaklaşık olarak şu şekilde formüle

Bu derlemede, homeopati, homeopatik olarak kullanılan bazı maddeler, homeopatiklerin etkileri ve veteriner hekimlikte homeopatik tedavi uygulamaları hakkında literatür

Çalışmamızda en etkili antibiyotikler amikasin ve karbapenemler olarak tespit edilmiştir.. coli ve Klebsiella spp.’de anti- biyotik duyarlılıkları ülkemiz verileriyle

Sonuç olarak, ülkemizde diflhekimleri ve yard›mc› sa¤l›k personeli hepatit B ve C için normal popülasyona göre daha fazla risk alt›nda de¤ildir.. Buna ra¤men, gerek

A simetrik pozitif tanımlı