• Sonuç bulunamadı

View of Önemli Biyolojik Zenginliklerimizden Ilgaz Dağı Milli Parkı (Yenice-Doruk)’nın Böcek ve Bitki Çeşitliliği

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "View of Önemli Biyolojik Zenginliklerimizden Ilgaz Dağı Milli Parkı (Yenice-Doruk)’nın Böcek ve Bitki Çeşitliliği"

Copied!
6
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Önemli Biyolojik Zenginliklerimizden Ilgaz Dağı Milli Parkı (Yenice-Doruk)’nın

Böcek ve Bitki Çeşitliliği

Ziya ŞİMŞEK¹ Nuri ÖNER1* Yalçın KONDUR1 Muharrem ŞİMŞEK2

¹Çankırı Karatekin Üniversitesi Orman Fakültesi, Çankırı, TÜRKİYE

2Ankara Üniversitesi, Fen Bilimleri Enst., Bitki Koruma Anabilim Dalı, Ankara, TÜRKİYE

*Sorumlu Yazar Geliş Tarihi : 27.12.2009 e-posta: [email protected] Kabul Tarihi : 21.01.2010

Özet

Araştırma alanı olarak seçilen Ilgaz Dağı (Yenice-Doruk) ormanları, Avrupa–Sibirya floristik bölgesinin Öksin sektöründe yer almaktadır. Bu alanın florasını oluşturan 170 bitki türü ve türaltı seviyesindeki taksonların floristik bölgelere göre dağılımı; Avrupa–Sibirya %20.00, İran–Turan %4.71, Akdeniz %4.71, Öksin %4.11 ve birden fazla bölgeliler %56.47’dir. Yöredeki endemik tür sayısı 18 olup, endemizm oranı ise %10.59 olarak saptanmıştır. Çalışma alanındaki bitki türlerinin %11,76’sı Leguminosae, %11,18’i Labiatae, %9,41’i Compositae, %7,65’i Rosaceae, %5,29’u Gramineae ve %54,71’i de diğer familyalarına aittir. Aynı alan böcek faunası bakımından değerlendirildiğinde; Lepidoptera takımından türlerin familyalara göre dağılımı ise; %21,13 Noctuidae, %16,90’ı Arctiidae, %14,08’i Geometridae, %14,08’i Notodontidae, %12,68’i Sphingidae, %8,45’i Lasiocampidae, %12,68’i de diğer familyalara (Lemoniidae, Lymantriidae, Tortricidae, Ethemiidae, Pyralidae ve Sesiidae) bağlı olmak üzere toplam 71 türün bulunduğu saptanmıştır. Sözü edilen türlerden, 33’ünün orman zararlısı, diğer 38’inin de orman faunasında yer alan türler olduğu tespit edilmiştir.

Elde edilen bulgular birlikte değerlendirildiğinde, Ilgaz orman ekosisteminde çok sayıda bitki ve böcek türünün birlikte bulunmasına karşın, herhangi bir böcek zararı gözlenmemiştir. Bu durum da, söz konusu alanda biyolojik çeşitliliğin önemini göstermektedir.

Anahtar Kelimeler: Ilgaz Dağı, biyolojik çeşitlilik, flora, böcek faunası.

Insect and Plant Diversity in an Important Biological Richness, Ilgaz Mountain

National Park (Yenice-Doruk)

Abstract

The research area, Ilgaz Mountain (Yenice-Doruk) forests, is in the Euxine sector of Europeran-Cyberian floristic region. Distribution of 170 plant species and subspecies level taxa that constitue the regional flora is 20.00% for European-Cyberian, 4.71% for Iranian-Turan, 4.71% for Mediterranean, 4.11% for Euxine and 56.47% for multiple regional species. Endemic species number is 18 and the endemism ratio is determined as 10.59 percent. It is determined that 11.76% of the plant species were Leguminosae, 11.18% were Labiate, 9.41% were Compositae, 7.65% were Rosaceae, 5.29% were Gramineae and 54.71% were other families. With regard to the insect fauna of the region; %21.13 of the species were Noctuidae, 16.90% were Arctiidae, 14.08% were Geometridae, 14.08% were Notodontidae, 12.68% were Sphingidae, 8.45% were Lasiocampidae and 12.68% were other lepidopteran species (Lemoniidae, Lymantriidae, Tortricidae, Ethemiidae, Pyralidae and Sesiidae) of total 71 lepidopteran species. While 38 of the determined species were determined to be in the forest fauna, 33 species were determined as forest pest species.

It was determined that there was no insect damage was observed in the research area whereas there were many plant and insect species. This shows the importance of the biological diversity.

Keywords: Ilgaz Mountain, biological diversity, flora, insect fauna

GİRİŞ

Bilindiği üzere biyolojik çeşitliliğin ana kaynaklarının başında ormanlar gelmektedir. Ülkemizde iğne yapraklı ve geniş yapraklı olmak üzere toplam 20.587.987 ha orman alanı bulunmaktadır. Bunun 10.587.987 hektarı normal, 10.155.135 hektarı bozuk orman alanları olup sırasıyla %10.73 (1.136.000 ha) ve %8.9’u (1.316.000 ha) Orta Anadolu Bölgemizde yer almaktadır. Çankırı ilinde ise Ülkemiz orman varlığının ancak %1,0’i (200.934 ha) bulunmaktadır. [1]. Sözü edilen ildeki normal orman alanının % 35’i ise (30.728 ha) Ilgaz

ormanlarında yer almakta olup yaklaşık %60’ı Sarıçam, Anadolu Karaçamı; %15-20’si Uludağ Göknarı; %10’u Meşe; %10’u ise diğer ağaç türlerinden (Gürgen, Akçaağaç, Titrek Kavak) oluşmaktadır. Ilgaz orman alanının yaklaşık %80–90’ı Anadolu Karaçamı, Sarıçam, Uludağ Göknarı; %10-20’si diğer ağaç türlerinden (Meşe, Kayın, Titrek Kavak) ibarettir3 . Bu verilerden de anlaşılacağı üzere, Çankırı ilinde orman varlığı oldukça sınırlıdır. Günümüzde başta olumsuz toprak yapısı, hastalık ve zararlılar yanında, yarı kurak/kurak iklim karakteri gösteren ilde, ormancılık faaliyetlerini olumsuz yönde etkileyen pek çok sorun bulunmaktadır.

(2)

Bu sorunlara, olabildiğince çözüm getirilmesinin; ileri teknoloji kullanımına ve sürdürülebilir ormancılığın gerçekleştirilmesine bağlı olduğu kanısındayız. Okyanuslar, küresel ısınma nedeniyle günümüzde büyük ölçüde işlevini kaybetmiştir. Temiz kaynaklar olarak elimizde sadece ormanlar kalmıştır. Karbondioksiti; denizdeki planktonlar ile ormanlar bağladığından, kıt olan orman kaynaklarımızın yeterince korunması ve geliştirilmesi gerekmektedir.

Son yıllarda, doğal afetlerin biyolojik çeşitlilik üzerine etkileri konusunda yoğun bilimsel çalışmalar yapılmıştır. Buna göre uzmanlar, küresel ısınmanın etkisiyle, önümüzdeki yıllarda doğal düzensizliklerin daha sıklıkla ve şiddette artacağını belirtmektedirler. Nitekim gerek uygulamalı ve gerekse teorik çalışmalar; en ağır kayıpların biyolojik çeşitlilikle ilgili olacağını göstermektedir. Bilindiği üzere Küresel Isınma; sera gazlarının atmosferde birikmesiyle yeryüzü ve yeryüzüne yakın atmosfer tabakalarında sıcaklığın artmasıdır.

Küresel İklim Değişimi ise küresel ısınmaya bağlı olarak,

diğer iklim elemanlarının değişmesidir.

Küresel ısınma (global warming) özellikle son 10 yıl içerisinde bütün dünyanın tartışmaya başladığı ve çözümler üretmek amacıyla uluslararası toplantıların düzenlendiği önemli bir gündem maddesi haline gelmiştir. Küresel ısınmaya neden olan karbondioksit ve diğer sera gazlarının, dünya atmosferinin kimyasal bileşimini 100-150 yıl öncesine göre fark edilir oranda değişikliğe uğrattığı bilinmektedir. Halen azot ve oksijen, atmosferin ana gazları olmasına rağmen karbondioksit, metan; normalde atmosferde bulunmayan sentetik kimyasallarda (kloroflorokarbonlar (CFC)) oransal olarak son yıllarda önemli artışlar olduğu gözlenmektedir. Günümüzde bile küresel sıcaklık, 100 yıl öncesine göre 0,5°C artmıştır [2]. Bugün yoğun bir şekilde tartışılan ve bilim adamlarını düşündüren konu; dünyanın sıcaklığında meydana gelecek 1–2°C’lik ısınmanın tarım, ormancılık üzerine yapacağı olumsuz etkiler ile, biyolojik çeşitlilikdeki beklenilen değişikliklerdir. Bu değişim sürecinin hızı ve süresi konusunda bilim adamları tarafından görüş birliğine varılmış bir kriter de bulunmamaktadır [3].

İnsanlığın yerleşik düzene geçişinden sonra dünya iklimleri her ne kadar değişmiyor gibi görünse de, geçmişten günümüze dek elde edilen bulgular böyle olmadığını göstermektedir. Dünyanın iklimi doğal nedenlerle değişeceği gibi, günümüz antropojenik etkiler de buna büyük ölçüde hızlandırmaktadır.

Küresel iklimde meydana gelecek değişimler muhtemelen böcekler de dahil, pek çok canlının davranışını ve yaşam tarzını etkileyebilecektir. Sıcaklık ve nem değerlerinde meydana gelebilecek artış, pek çok böcek türünün yer değiştirme hızını ve üreme gücünü etkileyebileceği gibi bu olaylar ekosistemdeki dengeyi değiştirebilecektir. İklimde meydana gelmesi beklenilen değişimler, aynı zamanda canlıların yaşadığı çevresel karakterleri de değiştirebilecek ve sonuç olarak

ekolojik ortamda yaşayan bitki ve böcek toplumlarının davranışları da dolaylı olarak bu süreçten etkilenecektir. Çankırı orman alanlarındayapılan gözlemlerde bu durumu destekler niteliktedir. Küresel iklim değişimiyle birlikte sert ve devamlı esecek rüzgârlar, suyun topraktan daha hızlı bir şekilde buharlaşmasına yol açacak, bu da bazı bölgelerin eskisinden daha kurak olmalarına neden olabilecektir.

Ülkemiz ormanları Akdeniz kuşağında yer aldığından dolayı, küresel iklim değişikliğinin etkileri bakımından risk grubu ülkeler arasındadır. Bu nedenle küresel iklim değişimi sonucunda özellikle yağışın azalması, su kaynaklarının zayıflaması, hava sıcaklığının yükselmesi, orman yangınlarının artması, kuraklık ve çölleşme ile hastalık ve böcek salgınlarına bağlı ekolojik bozulmalar Ülkemizde de görülebilecektir.

Ağaçlarda stres faktörlerinin başında kuraklık, diğer bir ifade ile su açığı gelmektedir. İç Anadolu Bölgesinde son beş yılda yapılan çalışmalarda incelenen alanların niteliklerine göre tüm ağaç kurumalarının %43’ünün ağaçlandırma sahalarında, %39’unun park ve bahçelerde , %15’inin doğal ormanlarda %3’ünün ise fidanlıklarda olduğu saptanmıştır. Alanların, nitelikleri gözetilmeksizin, tümü dikkate alındığında; ağaç kurumalarının %37’sinin kuraklıktan, %15’inin dondan, %15’inin topraktaki olumsuz koşullardan,%24’ünün tekniğine uygun olmayan ağaçlandırma uygulamalarından, %9’unun hastalık ve zararlılardan kaynaklandığı belirlenmiştir [4].

Küresel iklim değişikliği; günümüzde biyolojik çeşitliliği tehdit eden olumsuz faktörlerin başında gelmektedir. Biyolojik çeşitlilik, ya da kısaca “biyoçeşitlilik”; bir bölgedeki genlerin, türlerin, ekosistemlerin ve ekolojik olayların oluşturduğu bir bütündür. Yeryüzünde yaşayan her canlı türü, yalnız onları kullanan insanoğlu için değil, birbirleri için de birer “biyolojik kaynak”tır. Biyoçeşitliliğin kaynağı da ormanlarımızdır. Ekosistem (bir alanda yaşayan canlı topluluğunun birbiri ve çevreleriyle olan ilişkileri); proseslerini gerçekleştirebilmesi ve kendisinden beklenilen hizmetleri sürdürebilmesi için biyoçeşitlilik esastır [5]. İklim değişikliği, geçerli bir tehdit olmadan önce; biyolojik çeşitlilik için, gerek ulusal ve gerekse uluslararası tehdit olarak, başta arazi kullanımı olmak üzere, insan kaynaklı risk faktörleri gelmekteydi. Biyolojik çeşitlilikte, son 100 yıl içerisinde tarihinde görülmemiş kayıplar olduğundan, iklim değişikliği; günümüzde ekosistemin sürdürebilirliğini riske eden ek stres kaynaklarından birini oluşturmaktadır. Bazı araştırıcılar; biyolojik çeşitliliği tehdit bakımından, iklimdeki değişikliğin, arazi kullanımına oranla daha büyük tehdit oluşturduğunu ortaya koymuşlardır [6, 7]. Habitat (yaşam alanları) ihtiyaçları, rekabet yetenekleri ve fizyolojik tolerans bakımından canlılar ele alındığında; türler, çevresel değişimlere karşı tepki veririler. Bazı alanlarda (serin alanların ılıman hale gelmesi) tür çeşitliliğinde artışlar olmakla birlikte [8], biyolojik

(3)

çeşitlilikte ani düşüşler beklenmektedir. İklim değişimi ile arazi kullanımının kümülatif etkisini değerlendirmesi ise oldukça güçtür.

Yukarıdaki açıklamalardan da anlaşılacağı üzere, küresel iklim değişikliği, tarım ve ormanlığımız ile insanlık için önemli tehditlerden birisidir.

Küresel iklim değişikliğine bağlı olarak, orman ekosisteminde bulunan canlıların popülasyon dinamikleri sürekli değişebileceğinden, günümüzde zararlı durumda bulunmayan bazı böcek türlerinin de zamanla salgın yapabileceği gerçeği unutulmamalıdır. Ülkemizin önemli milli parklarından olan Ilgaz Dağı Milli Parkı (Yenice ve Doruk)’nın böcek ve bitki çeşitliliği saptanarak; konunun literatür ve mevcut bilgiler ışığında değerlendirilmesi amacıyla bu çalışma ele alınmıştır.

MATERYAL VE METOT

Ilgaz Dağı Milli Parkı (Yenice ve Doruk)’nda yürütülen çalışmanın ana materyalini; dağın güney aklanının alt kesiminde (1300 m) Yenice orman alanı ile üst kesimde (1900 m) Doruk orman alanında bitki florası ile böcek faunası, feromon tuzaklar, 160 Wattlık cıva buharlı Pensilvanya tipi ışık tuzağı [9] ile yapışkan tuzaklar oluşturmuş; streoskopik mikroskop, buz kabı, altimetre ise diğer materyal olarak yer almıştır.

Çalışma süresince ışık tuzakları yapışkan tuzaklar ile feromon tuzaklar genellikle haftada iki kez kontrol edilerek yakalanan böcekler laboratuara taşınmış ve teşhise hazır hale getirilmiştir. Toplanan böcek örnekleri, Ankara Zirai Mücadele Merkez Araştırma Enstitüsünde teşhis ettirilmiştir. Çalışmalar, Mayıs–Ekim ayı arasında ve örnekler haftada ikişer kez alınarak yürütülmüştür.

Çalışma alanında bitki florası ise periyodik olarak araziye çıkılarak bitkilerin değişik fenolojik dönemlerinde örnekler alınmıştır. Alınan her örneğe tarih, örnek alan numarası, örnek numarası verilerek daha sonra teşhisi yapılmak üzere toplanmıştır. Toplanan örnekler bitkinin teşhisine yardımcı olacak şekilde, bitkinin türüne göre yumru, soğan, rizom, kök, gövde, yapraklar, çiçekler ve varsa meyvelerinin alınmasına özen gösterilmiştir. Toplanan örnekler özen ile kurutularak teşhisleri yapılmak üzere saklanmıştır. Örneklerin teşhisleri; İ.Ü. Orman Fakültesi Orman Botaniği Anabilim Dalı, Ankara Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü ve Ankara Üniversitesi Çankırı Orman Fakültesi Orman Botaniği Anabilim Dalı Herbaryumlarında yapılmış ve örnek alanlardaki türler doğru olarak ortaya çıkarılmıştır [10-19].

BULGULAR VE TARTIŞMA

Yapılan çalışma sonucunda; Yenice (Ilgaz Dağı Milli Parkı)’de Arctiidae (12); Ethemiidae (1); Geometridae (10); Lasiocampidae (6); Lemoniidae (2); Lymantriidae (2) ; Noctuidae (15); Notodontidae (10); Pyralidae (1);

Sesiidae (1); Sphingidae (9); Tortricidae (2) familyasına bağlı toplam 71 türün bulunduğu; bunlardan 33 türün orman zararlısı olduğu, diğer 38’inin de orman faunasında yer aldığı saptanmıştır. Orman zararlısı lepidopter türlerinin Arctia caja L , Eilema sp., Epatalmis casearea Goeze (=Arctinia casearea) , Epicallia villica L. (=Arctia

villica) , Lithosia quadra L. (Arctiidae); Biston betularia

L., Semiothisa clathrata L. ( Geometridae); Dendrolimus

pini L., Lasiocampa quercus L., Malacosoma neustrium

L., Phyllodesma termulifolia Hüb., (=Epignoptera

tremulfolia) (Lasiocampidae);Euproctis chrysorrhoea L., Leucoma salicis L. (=Stilpnotia salicis) (Lymantriidae); Acronycta psi L., Acronycta megacephala D&S, Catocala fraxini L., Earias chlorana L. (Noctuidae);Furcula bifida

Brahm, (=Cerura bifida), Cerura vinula L., Eligmodonta

ziczac L. (=Notodonta ziczac), Eligmodonta phoebe

L., Phalera bucephala L., Pheosia tremula Clerk,

Pygaera curtula L., (=Clostera curtula) , Pygaera pigra Hfn. (Clostera pigra), Pterostoma palpinua L., Spatalia argentina Schiff. (Notodontidae); Parantherene tabaniformis (Rott.) (Sesiidae); Hyloicus pinastri L.

(=Sphinx pinastri), Laothoe populi L. (Amorpha populi)

, Mimas tiliae L., Smerintus ocellatus L. (Sphingidae); Tortrix viridana L. (Tortricidae)’nın olduğu saptanmıştır.

Faunistik açıdan bulunan 37 türün ise Chelis maculosa (Grening), Diaphora mendica L., Diacrisia sannio L.,

Eucharia casta Esp., Panaxia dominula L., Phragmatobia fuliginosa L., Phrogmatobia placida Frivaldsky

(Arctiidae); Ethmia bipunctella F. (Ethmiidae); Acidaira

decorata L., Aplocera plagiata L., Cidaria fulvata

Forster, Elicrinia cardiaria Hbn., Lomaspilis marginata L. (=Abraxas marginata ), Opisthograpis leuteolata L.,

Rhodostrophia tabidoria Zeller, Rhodostrophia vibicaria

Cl. (Geometridae); Malacosoma castrensis L. , Odonestis

pruni L. (Lasiocampidae) : Leucania conigera Schiff., Lemonia balcanica H.-S. (Lemoniidae); Aletia l- album

L., Autographa gamma L., Catocala elocata Esper.,

Copiphana olivina H.-S., Emmelia trabealis Scop., Noctua orbona Hufn., Noctua pronuba L., Phlogophora meticulosa L., Noctua haywardi Tams., Triphaena fimbria L., Triphaena janthiana Schiff. (Notodontidae); Crambus pinellus L. (Pyralidae); Deilephila suellus

Stgr., Agrius convolvuli L., Hyles euphorbiae L., Hyles

hippophaes Esp. (Sphingidae); Hedya nubiferana Hw.

(Tortricidae) olduğu anlaşılmıştır [20].

Doruk (Ilgaz Dağı Milli Parkı)’da Arctiidae (9); Geometridae (2) ; Lasiocampidae (3); Lymantriidae (1); Noctuidae (15); Notodontidae (3); Pyralidae (1); Sesiidae (1); Sphingidae (11); Tortricidae (1) familyasına bağlı toplam 47 türün bulunduğu; bunlardan 21 türün orman zararlısı olduğu, 26’sının da aynı alanda yer aldığı belirlenmiştir. Orman zararlısı lepidopterlerin Arctia caja L., Eilema sp. , Epatalmis casearea Goeze. (=Arctinia

caesarea), Epicallia villica L. (= Arctia villica ), Lithosia quadra L. (Arctiidae) ; Selenia lunaria Schiff.

(4)

, Semiothisa clathrata L. (Geometridae); Dendrolimus

pini L., Lasiocampa quercus L., Malacosoma neustrium

L. ( Lasiocampidae ) ; Leucoma salicis L. (=Stilpnotia

salicis) (Lymantriidae ) ; Catocala fraxini L. (Noctuidae) ; Cerura vinula L., Pheosia tremula Clerk, Pygaera pigra

Hfn. (=Clostera pigra ) (Notodontidae) ; Parantherene

tabaniformis (Rott.) (Sesiidae); Hyloicus pinastri L.(= Sphing pinastri) , Laothoe populi L. (Amorpha populi)

, Marumba quercus [D-S.] (Sphingidae); Tortrix

viridana L. ( Tortricidae ) türleri olduğu saptanmıştır.

Faunistik açıdan bulunan 26 türün; Chelis maculosa Grening, Eucharia casta Esp., Phragmatobia fuliginosa L., Phragmatobia placida Frivaldsky. (Arctiidae); Aletia

l- album L., Aletia conigera [D-S.] , Autographa gamma

L., Catocala elocata Esp. , Noctua orbona Hufn., Noctua

pronuba L., Phlogophora sciata Hüb., Phlogophora meticulosa L. , Rhodocleptria peltigera [D-S.] , Triphaena fimbria L., Triphaena janthiana L., Triphaena pronuba L. , Triphaena orbona Hufn. (Noctuidae); Cerura vinula L. (Notodontidae); Crambus pinellus L.

(Pyralidae); Acherontia atropos L., Deilephila suellus Stgr., Agrius convolvuli L., Hyles euphorbiae L., Hyles

nicaea Prunner, Hyles livornica Esp., Macroglossum stellatarum L. (Sphingidae) olduğu belirlenmiştir [20].

Ilgaz Dağı Milli Parkı’nda saptanan 35 orman zararlısı türden Yenice’de 15 tür (Eilema sp., Epicallia

villica , Lithosia quadra (Arctiidae) ; Biston betularia

(Geometridae); Dendrolimus pini, Malacosoma

neustrium (Lasiocampidae); Euproctis chrysorrhoea

(Lymantriidae); Furcula bifida ,Eligmodonta ziczac,

Phoesia tremula, Pygaera curtula (Notodontidae); Parantherene tabaniformis (Sesiidae); Smerinthus ocellatus, Hyloicus pinastri , Laothoe populi

(Sphingidae) ün;Doruk’da 4 tür (Eilema sp., Lithosia

quadra Dendrolimus pini, Hyloicus pinastri)’ün ana

zararlı durumunda bulunduğu saptanmıştır [20].

Şimşek ve Öner [21]; Uludağ göknarı’nın hakim tür olduğu 1700-2000 m yükseltilerde, genellikle kuzey ve kuzeybatı bakılarda, %80-100 kapalılıklarda, %35-100 eğimlerde, 50-120 yaş ve 20-70 cm göğüs çapına sahip meşcerelerde 7 kabukböceği türü (Cryphalus

piceae (Ratz.), Ips acuminatus (Gyll.), Orthotomicus erosus (Woll.), Pityogenes quadridens (Hartig), Ips

(Pityokteines) curvidens (Germ.), Trypodendron

lineatus (Oliver) (Scolytidae) ; Pissodes piceae (Illig.)

(Curculionidae)’nün bulunduğu saptanmış olup, bunlar içerisinde en yaygın ve zararlı türlerin ise önem sırasına göre C. piceae, I. curvidens, Pissodes piceae olduğu belirlenmiştir. Kabukböceklerinin saf göknar meşcerelerinde yoğunlaştığı, karışıma sarıçam’ın katıldığı alanlarda da göknarı tercih ettiği, saf sarıçam meşcerelerinde ise bulunmadığını bildirmektedir.

Ilgaz Dağı Milli Parkı (Yenice ve Doruk)’nda;

Pteridium aquilinum (L.) Kuhn. (Hypolepidaceae), Abies nordmanniana (Steven) Spach subsp. bornmuelleriana

(Mattf.) Coode & Cullen., Pinus sylvestris L., P. nigra

Arnold.subsp. nigra var. caramanica (Loudon) Rehder. (Pinaceae), Juniperus communis L. var. saxatilis Pall.,

J. oxycedrus L. subsp. oxycedrus (Cupressaceae), Helleborus orientalis Lam., Actaea spicata L., Ranunculus constantinopolitanus (DC) d’ Urv., R. damascenus Boiss & Gaill. (Ranunculaceae), Capsella bursa-pastoris (L.) Medik. (Cruciferae), Viola parvula

Tineo., V. kitaibeliana Roem & Schult. (Violaceae),

Polygala anatolica Boiss & Heldr. (Polygalaceae), Vaccaria pyramidata Medik. subsp. pyramidata, Silene dichotoma Ehrh. subsp. dichotoma (Caryophyllaceae), Rumex crispus L. (Polygonaceae), Hypericum calycinum

L., H. montanum L. (Guttiferae), Linum tenuifolium L. (Linaceae), Geranium rotundifolium L., G. tuberosum L. subsp. tuberosum (Geraniaceae), Acer platanoides L., A.

hyrcanum Fisch & C.A.Mey subsp. hyrcanum (Aceraceae), Paliurus spina-christi Miller. (Rhamnaceae), Rhus coriaria L. (Anacardiaceae), Chamecytisus pygmaeus

(Willd.) Rothm., Galega officinalis L., Colutea cilicica Boiss & Ball.., Astragalus angustiflorus C. Koch., A.

micropterus Fischer., A. macrocephalus Willd. subsp. macrocephalus, A. karamasicus Boiss & Ball., A. nitens

Boiss & Heldr., A. vulnerariae D.C., Vicia villosa Roth. subsp. erocarpa (Hausskn.) P.W. Ball., Trifolium pratense L. var. pratense, T. medium L. var. medium, T. arvense L. var. arvense, Melilotus officinalis (L.) Desr., M. alba Desr., Medicago sativa L. subsp. sativa, Dorycnium

graecum (L.) Ser., D. pentaphyllum Scop., Coronilla emerus L., C. varia L. subsp. varia (Leguminosae), Rubus canescens DC. var. canescens, Potentilla recta

L., P. reptans L., Fragaria vesca L., Geum urbanum L., Sanguisorba minor Scop. subsp. minor, Alchemilla

persica Rothm., Rosa canina L., Crataegus monogyna

Jacq. subsp. monogyna, Sorbus aucuparia L., S.

umbellata (Desf.) Fritsch in Kerner var. umbellata, S. torminalis (L.) Crantz. var. torminalis, Pyrus elaeagnifolia

Decne. subsp. elaeagnifolia (Rosaceae), Lhytrum

salicaria L. (Lhytracaceae), Epilobium angustifolium L.

(Onagraceae), Sedum acre L., S. sempervivoides Bieb.,

S. hispanicum L. var. hispanicum, S. pallidum Bieb. var. pallidum (Crassulaceae), Sanicula europaea L., Oenanthe pimpinelloides L., Conium maculatum L. (Umbelliferae), Valeriana alliarifolia Adams in Weber & Mohr., V. tuberosa L. (Valerianaceae), Inula oculus-christi L., Helichyrsum stoechas (L.) Moench., H. arenarium (L.)

Moench., Bellis perennis L., Doronicum orientale Hoffm.,

Anthemis tinctoria L. var. tinctoria, A. wiedemanniana

Fisch & Mey., Achillea biebersteinii Afan., Tanacetum

parthenium (L.) Schultz., Cirsium vulgare ( Savi)

Ten., C. hypoleucum D.C., C. alatum (Gmelin) Bobrov subsp. alatum, C. arvense (L.) Scop. subsp. arvense,

Centaurea drabifolia (Sm.) Boiss. subsp. drabifolia, Tragopogon dubius Scop., Taraxacum serotinum

(Waldst & Kit) Poiret. (Compositae), Campanula

lyrata Lam. subsp. lyrata, C. rapunculoides L. subsp. rapunculoides, C. olympica Boiss., C. rapunculus L. var.

(5)

rapunculus, Asyneuma lobelioides (Willd) Hand-Mazz.

(Campanulaceae), Primula vulgaris L. subsp. vulgaris,

Anagallis arvensis L. var. arvensis. (Primulaceae), Jasminum fruticans L. (Oleaceae), Convolvulus arvensis

L., C. galaticus Rotsan ex Choisy. (Convolvulaceae),

Myosotis lithospermifolia (Willd) Hornem., Arnebia densiflora (Nordm.) Ledeb., Echium italicum L., Onosma armeniacum Klokov., O. bracteosum Hausskn

& Bornm., O. isauricum Boiss & Heldr., O. tauricum Palas ex Willd. var. tauricum (Boraginaceae), Linaria

corifolia Desf., Digitalis ferruginea L. subsp. ferruginea, D. lamarckii Ivan., D. lanata Ehrh., Veronica hederifolia

L., V. chamaedrys L., V. multifida L. (Scrophulariaceae),

Orobanche nana Noe ex. G.Beck., O. anatolica Boiss &

Reuter. (Orobanchaceae), Ajuga reptans L., A. salicifolia (L.) Schreber., Teucrium orientale L. var. orientale,

Phlomis armeniaca Willd., Lamium amplexicaule L., L. purpureum L. var. purpureum, Wiedemannia orientalis

Fisch & Mey., Stachys cretica L., S. thirkei C.Koch.,

Melissa officinalis L. subsp. officinalis, Nepeta racemosa

Lam., Prunella vulgaris L., P. orientalis Bornm.,

Thymus longicaulis C. Presl. subsp. longicaulis var. longicaulis, Mentha spicata L. subsp. spicata, Salvia viridis L., S. hypargeia Fisch & Mey., S. virgata Jacq.

(Labiatae), Acantholimon acerosum (Willd.) Boiss. var. acerosum (Plumbaginaceae), Plantago lagopus L. (Plantaginaceae), Daphne pontica L., D. glomerata Lam. (Thymelaeaceae), Hippophae rhamnoides L. (Elaeagnaceae), Euphorbia stricta L., E. coniosperma Boiss & Buhse., E. falcata L. subsp. falcata var.

falcata, E. macroclada Boiss., E. amygdaloides L. var. amygdaloides (Euphorbiaceae), Ulmus glabra Hudson.

(Ulmaceae), Quercus macranthera Fisch & Mey. subsp.

syspirensis (C.Koch) Menitsky, Q. petraea (Mattuschka)

Liebl. subsp. petraea, Q. pubescens Willd. (Fagaceae),

Carpinus betulus L., Ostrya carpinifolia Scop., Corylus avellana L. var. avellana (Corylaceae), Salix triandra L.

subsp. triandra, S. alba L., S. caprea L., S. amplexicaulis Bory & Chaub., Populus tremula L. (Salicaceae), Galium

odoratum (L.) Scop., G. verum L. subsp. verum, Rubia tinctorum L. (Rubiaceae), Ornithogalum sphaerocarpum

Kerner., Muscari tenuiflorum Tausch., M. neglectum Guss., Colchicum autumnale L. (Liliaceae), Crocus

fleischeri Gay. (İridaceae), Orchis anatolica Boiss.

(Orchidaceae), Brachypodium sylvaticum (Hudson) P. Beauv., Hordeum bulbosum L., Bromus erectus Hudson.,

Holcus lanatus L., Polypogon monspeliensis (L.) Desf., Dactylis glomerata L. subsp. glomerata, Briza media L., B. maxima L., Setaria viridis (L.) P.Beauv. (Gramineae)

florayı oluşturmaktadır [22].

Sonuç olarak Ilgaz Dağı çalışma alanında Lepidoptera takımına bağlı 71 tür bulunup bunlardan 33’ünün orman alanında zarar yapabilecek türler olduğu; Coleoptera takımına bağlı 7 adet türden 3’ünün ana zararlı durumunda olduğu ve buna göre söz konusu dağda toplam 78 adet böcek türünün bulunduğu saptanmıştır. Bu durum, Ilgaz

Dağı’nın böcek populasyonu bakımından da ne kadar önemli olduğunu ve bitki–böcek çeşitliliği arasında sıkı bir ilişki bulunduğunu göstermektedir.

Elde edilen veriler birlikte değerlendirildiğinde Ilgaz Dağı Milli Parkı’nda saptanan 35 orman zararlısı türden Yenice’de 15 tür ( Eilema sp., Epicallia villica , Lithosia

quadra (Arctiidae) ;Biston betularia (Geometridae);

Dendrolimus pini, Malacosoma neustrium

(Lasiocampida); Euproctis chrysorrhoea (Lymantriidae);

Furcula bifida, Eligmodonta ziczac, Pheosia tremula, Pygaera curtula (Notodontidae); Parantherene tabaniformis (Sesiidae); Smerinthus ocellatus, Hyloicus pinastri, Laothoe populi (Sphingidae) ün; Doruk’da 4 tür

(Eilema sp., Lithosia quadra (Arctiidae), Dendrolimus

pini (Lasiocampida); Hyloicus pinastri (Sphingidae)’ün

ana zararlı durumunda bulunmasına karşın biyolojik dengenin varlığı nedeniyle zararlı duruma geçemediği belirlenmiştir. Özellikle ibreli ağaç türleri (Uludağ Göknarı, Sarıçam, Anadolu Karaçamı)’nin hakim olduğu monokültür orman alanında yapılacak yanlış bir müdahalenin veya uygun iklim koşullarının önemli salgınlara neden olabileceği anlaşıldığından söz konusu türleri izlemenin gerekli olduğu kanısına varılmıştır.

Sonuç olarak belirtmek gerekirse; araştırma alanı, Avrupa–Sibirya floristik bölgesinin Öksin sektöründe yer almaktadır. Bu alanın florasını oluşturan 170 bitki türü ve türaltı seviyesindeki taksonların floristik bölgelere göre dağılımı; Avrupa–Sibirya %20.00, İran–Turan %4.71, Akdeniz %4.71, Öksin % 4.11 ve birden fazla bölgeliler % 56.47’dir. Yöredeki endemik tür sayısı 18 olup, endemizm oranı ise %10.59 olarak saptanmıştır. Çalışma alanındaki bitki türlerinin %11,76’sı Leguminosae, %11,18’i Labiatae, %9,41’i Compositae, %7,65’i Rosaceae, %5,29’u Gramineae ve %54,71’i de diğer familyalarına aittir. Aynı alan böcek faunası bakımından değerlendirildiğinde; Lepidoptera takımından türlerin familyalara göre dağılımı ise; %21,13 Noctuidae, %16,90’ı Arctiidae, %14,08’i Geometridae, %14,08’i Notodontidae, %12,68’i Sphingidae, %8,45’i Lasiocampidae, %12,68’i de diğer familyalara (Lemoniidae, Lymantriidae, Tortricidae, Ethemiidae, Pyralidae ve Sesiidae) bağlı olmak üzere toplam 71 türün bulunduğu saptanmıştır. Sözü edilen türlerden, 35’ünün orman zararlısı, diğer 38’inin de orman faunasında yer alan türler olduğu anlaşılmıştır. Buna göre; Ilgaz orman ekosisteminde çok sayıda bitki ve böcek türü birlikte bulunmasına karşın, bir tür hariç (C.piceae), herhangi bir böcek zararı gözlenmemiştir.

Yukarıda bahsedildiği üzere, Ilgaz Dağı Milli Parkı (Yenice ve Doruk)’nda 170 bitki ve 71 böcek türünün bulunması, bitki ve böcek türü zenginliğini yansıtmaktadır. Ancak, bu çalışma konuları dışında yapılacak biyolojik zenginliklere yönelik çalışmaların, konunun önemini daha da arttıracağı kanısındayız. Örneğin, saptanan böcek faunası üzerinde beslenmesi beklenen çok sayıda kuş türünün bulunduğu tahmin

(6)

edilmektedir. Söz konusu çalışmalar sırasında, özellikle yaşlı, kurumuş ve/veya kurumaya yüz tutmuş ağaçların gövdelerinde bulunan sekonder böcek larvalarının bazı kuş türlerince gagalanmak suretiyle yerlerinden çıkarılmış olmaları ve ağaçlarda yuvalarına rastlanılmış olması bu kanımızı güçlendirmektedir. Çalışma alanı Milli Park olması nedeniyle bahsedilen ağaçlar bölmelerden çıkarılmamakla birlikte, diğer orman alanlarında yapılacak uygulamalarda da bu konunun dikkate alınmasında yarar görülmektedir.

Gerek ülkemizde ve gerekse diğer ülkelerde orman alanlarında yapılan zararlılarla savaş ile silvikültürel çalışmalarda uzmanların ilk kez dikkatini çeken husus; kurumuş ağaçların bölmelerden çıkarılması yönündedir. Çalışma alanının Milli Park olması nedeniyle, kurumuş ağaçlar bölmelerden çıkarılmamaktadır. Ancak diğer orman alanlarında yapılacak uygulamalarda biyolojik çeşitlilik bakımından konunun değerlendirilmesinde yarar görülmektedir. Flora ve faunanın incelendiği bu çalışma sonuçları birlikte değerlendirildiğinde; bundan sonra yapılacak çalışmaların değişik disiplinleri de içerecek şekilde ve orman alanının bir bütün olarak ele alınmasının yararlı ve zorunlu olduğu kanısına varılmaktadır.

KAYNAKLAR

[1] Konukçu, M. 1999. Ormancılığımız, Turkish Forestry, DPT, 146s., Ankara.

[2] Jones PD, Wingley TML., 1990. Global Warming Trends. Sci. Ani., 263 (2):84.

[3] Akbulut S, 2000. Küresel Isınmanın Böcek Popülasyonları Üzerine Muhtemel Etkileri. Ekoloji Çevre Dergisi, 9(36): 25–27.

[4] Semerci A, Çelik O, Şanlı B, Şahin Ö, Eczacıbaşı B, Argun N., 2006. İç Anadolu Bölgesinde Son Beş Yılda İncelenen Bazı Ağaç Kurumalarının

Nedenlerinin İrdelenmesi ve Çözüm

Önerileri. Türkiye’de Yarıkurak Bölgelerde Yapılan Ağaçlandırma ve Erozyon Kontrolü Uygulamalarının Değerlendirilmesi Çalıştayı, Cilt (1): 42–53, 7–10 Kasım 2006, Ürgüp-Nevşehir. [5] Parmesan C, Yohe G., 2003. A Globally Coherent

Fingerprint of Climate Change Impacts Across Natural Systems. Nature, 421: 37–42.

[6] Sala OE, Chapin FS-III, Armesto JJ., 2000. Global Biodiversity Scenarios For The Year 2100. Science, 287: 1770-1774.

[7] Thomas CD, Cameron A, Green RE., 2004. Extinction Risk From Climate Change. Nature, 416: 389–395.

[8] Curie DJ., 2001. Projected Effects of Climate Change on Patterns of Vertebrate and Tree Species Richness in the Conerminous United States. Ecosystems, 4: 216-225.

[9] Gül S, 1967. Böcek Kollleksiyonlarının Hazırlanması ve Muhafazaları, T.C. Tarım Bakanlığı Zirai Mücadele ve Zirai Karantina Genel Müd. Yayınları, Mesleki Kitaplar Serisi, 67 s. [10. Davis PH., 1965-1988. Flora of Turkey and The

East Aeagean Islands, Vol I-X, Edinburg.

[11] Yaltırık F, Efe A., 1996. Otsu Bitkiler Sistematiği, İ.Ü. Yayın No: 3568, Fen Bilimleri Enstitüsü Yayın No: 3, Dilek Matbaası, İstanbul.

[12] Yaltırık F., 1984(a). Türkiye Meşeleri Teşhis Klavuzu, Yenilik Basımevi, İstanbul.

[13] Yaltırık F., 1984(b). Bazı Yapraklı Ağaç ve Çalıların Kışın Tanınması, İ.Ü. Orman Fakültesi Yayınları, İ.Ü. Yayın No: 3200, O.F. Yayın No: 360, İstanbul [14] Eliçin G., 1977. Türkiye Doğal Ardıç (Juniperus L.)

Taksonlarının Yayılışları ve Önemli Morfolojik ve Anatomik Özellikleri Üzerinde Araştırmalar, İ.Ü. Yayın No: 2327, O.F. Yayın No: 232, İstanbul. [15] Baytop T., 1997. Türkçe Bitki Adları Sözlüğü,

Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu Türk Dil Kurumu Yayınları: 578, Ankara.

[16] Baytop A., 1998. İngilizce - Türkçe Botanik Kılavuzu, Üniversite Yayın No: 4058, Eczacılık Fakültesi Yayın No: 70, İstanbul.

[17] Erik S, Akaydın G, Göktaş A., 1998. Başkentin Doğal Bitkileri, Ankara Valiliği Çevre Koruma Vakfı Başkanlığı, Ankara.

[18] Acartürk R., 1997. Şifalı Bitkiler Flora ve Sağlığımız, O.G.M. Mensupları Yardımlaşma Vakfı, Yayın No: 1, Ankara.

[19] Thommen E., 1967. Taschenatlas Der Schweizer Flora, Bırkhauser Verlag Basel und Stuttgart. [20] Şimşek Z., 2000. Ilgaz Dağı Milli Parkı (Yenice

ve Doruk)´nda Bulunan Lepidoptera Türleri ve Popülasyon Dalgalanması. Batı Karadeniz Ormancılık Araştırma Enstitüsü Dergisi, 3: 2–37. [21] Şimşek Z, Öner N., 2003. Ilgaz (Derbent ve Doruk)’da

Uludağ Göknarı (Abies nordmanniana subsp. bornmülleriana Mattf.) Meşcerelerinin Silvikültürel Özellikleri ile Saptanan Kabukböcekleri ve Mücadele Yöntemleri, Süleyman Demirel Üniversitesi Orman Fakültesi Dergisi, Seri: A, 2: 49–60.

[22] Öner N, Abay G., 2005. Contributions to the Flora of Yenice Forests (Ilgaz/Çankırı). Gazi Üniversitesi Orman Fakültesi Dergisi, 5: 181–197.

Referanslar

Benzer Belgeler

Women with one abnormal value were grouped according to corresponding time of increased levels (Group 1: Serum glucose concentration > 180 mg/dL at hour 1, Group 2: Serum

mun taza.man Kfı.. Halicin h~v as

ANILARDAKİ ŞARAP Gönül Yazar yıllanmış şarap gibi aranılan sanatçı özelliğini sürdürürken şarap uzmanı Celal İnce genç­ lik yıllarında Yazar'la olan aşk

According to the results obtained, employees' desire to provide support for the change and the belief that change is beneficial (affective commitment to change) in an enterprise in

Araştırmanın amacı, Ilgaz Dağı Milli Parkı‟nda yapılan açık alan doğa temelli rekreatif etkinliklere katılan ziyaretçilerin demografik özelliklerini, Ilgaz

Yöresel değerlere olan ilginin arttırılarak talep edilmesinde önemli bir yere sahip olan coğrafi işaretler, bu ürünlerin korunarak gelecek nesillere

Bu bağlamda araştırmanın amacı, turistlerin hizmet kalitesi algılarının destinasyon imajını ve destinasyon imajının da davranışsal niyetleri etkileyip

In order to answer the second research question of the study, which aims to explore the attitudes of Turkish intermediate proficiency level EFL learners towards using