• Sonuç bulunamadı

i sardes artemis tapınağı

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "i sardes artemis tapınağı"

Copied!
3
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

A R K E O L O G Y A :

sardes

artemis

tapınağı

Arkeolog İ. TUNAY Sardes Artemis tapınağı, Manisa'nın Sa-lihli ilçesine bağlı meşhur harabelerin bu-lunduğu Sart köyündedir. Şehir; Lidya kra-lı Krezüs'un ünlü «Altın Şehridir». Bu .de-virden kalma, Lidya binası diye bilinen bir Sunak ve arkaik devre ait bir tapmak var-dır. Fotoğraf ve plânlarını gördüğümüz ta. pmak ise, arkaik mabedin üzerine inşa edilmiş olan Klâsik devir sonuna ait ola-nıdır.

Sardes ve do'ayısiyle tapmak üzerinde araştırma yapanlar arasında, ilk defa bu-rayı ziyaret eden, 1670 senesinde Thomas Smith (1) olmuş ve tapmak ile ilgili bir eser yazmıştır. 1699 senesinde Edmund Chiskull (2) ve 1750 senesinde iki Alman J. A. Von Egmont ve J. Heyman (3) gör-dükleri 6 sütundan ve bunlardan birinin yerinden oynatılmış olduğundan söz eder-ler. 1750 senesinde Fransız Charles de Peys-sonel (4) Sardes'e geldi. Charles, basılmak üzere harabelerin şekillerini çizen ilk ziya-retçidir. Bir sütunun yıkıldığından bah-seder. 1764'de Sardes'i ziyaret eden Ric-hard Chandler, (5) iki parçalı arşitrav, an-te ve sütunların güzelliğinden bahseder. 1812'de Sardes'e gelen C.R. Cockerell, (16) mabedin bir plânını vermektedir.

Bundan sonraki ziyaretçiler ve bunla-rın sonuncusu olup maksatlı bir şekilde bu-raya gelmiş o!an Amerikalı Butler, Sardes

. • İ T :

Tapmağın ivonien nizamındaki kolonları

Artemis tapınağında, gerekli kazının yapıl-masına karar verir. 1910 - 14 seneleri ara-sında, 5 kazı mevsimi sonunda hafredilmiş bir Artemis mabedini gün ışığına çıkarma-ya muvaffak olur.

1958 senesinden sonra, Amerikalı Prof. Haufmann başkanlığında, tapınağın içinde ve günev-doğusunda bazı sondajlar yapıl-mıştır.

° " - ^MSnuj

• : : '

i

\ Tapınağın planı

Yukarıda da bahsettiğim gibi, tapınak-tan önce yapılmış bir Lidya binası ve arka-ik tarzda daha erken devre ait bir mabcd vardı. Bunlardan Lidya binası. dikdört-gen plânlı, kumtaşmdan yapılmış, yedi ba-samaklı bir yapıdır. Mahiyeti tam olarak anlaşılamamış, Yunanlılar zamanında su-nak olarak kullanılmıştır.

Kum taşından ibaret yapının tarih-lendirilmesine, Krezüs devrine (M.Ö. VI. y y.) ait bir sikkenin bulunması yardım-cı olmuştur.

Uzun seneler Pers'lere Satraplık mer-kezliği yapmış olan Sardes şehri M.Ö. 499 senesinde İon'yalılarm tahribine uğradı-ğında arkaik mabed'de şehirde yıkılan ve yakılan yerler arasında bulunuyordu. Tapı-nağın tamiri hususunda Satrap Artafernes gerekli emirier vermiş ve restorasyon iş-lerine başlamıştır. Çok az iziş-lerine rastla-nan bu erken örnekden sonra 350 yıllarında bugünkü mabed inşa edilmiştir. Kült hey-ke'inin yanındaki yarıklardan çıkarılan M.Ö. 4 . 2 y. y. ait madeni paralar mabedin bu devrede de kullanıldığını göstermekte-dir.

İskender zamanında veya ölümünden sonra tahrip edildiğine dair bir delile sa-hip değiliz. Yalnız ya İskender'in mirasçı-ları zamanında vahutta bir deprem sonu-cunda tahrip olduğuna dair mimari

(2)

kalın-tılar bize ip ucu vermektedir. M.Ö. 2. y. y.'da tekrar tamir gören tapmak, hiç bir zaman tamamlanamamıştır. Bu devrede ihtiyacı olana ödünç para vermiş, bir nevi banka vazifesi görmüştür. M.S. 1. y' y.'daki bir depremde bir kere daha yıkılmış, tarihe ince detaylar yönünden tamamlanamamış olarak geçmiştir. Bizans'lılar zamanında güney-doğu köşesine çift apsisli bir kilise ilâve edilmiştir. Bu zamanda da akıl has-tanesi olarak kullanılmıştır.

Yapıdan arta kalan ayaktaki iki sütun . ve bu kiliseyi bugün de görmek mümkün-dür.

Sardes Artemis tapmağı, psevdodipteros tarzındadır. Ön ve arka cephesinde iki sı-ra, uzun yan kenarlarında ise bir sıra sü tun dizisi vardır. Kısa tarafları 8, uzun y f l a r ı 20 sütunludur. Mabedin kısa ta-rafları sitilobatm alt ucundan 45. 55 m., uzun tarafları 97, 94 m.'dir. Yedi basamak-lıdır. Fakat üstten iki sırası kaybolmuştur. Bu kadar yüksek bir kaide, Klâsik devir-de Anadolu'da mevcut bir tradisyonu gös-termektedir. Basamaklar 21 . 23 cm. yük-seklikte, 36 - 37 cm. genişliktedirler. Taş iş-çiliğinin en güzel örneklerinden birini ba-samaklarda görebiliriz.

Sütunlar, başlı başına birer kaideye sahiptir. Kare plintoslar üzerinde, üst üs-te, yassı, yuvarlak, konkav ve konveks lev-halar bulunur. Eski İon üslübu adı verilen bu şekildeki kaideler, doğu cephesindeki iki sütun kaidesi hariç olmak üzere bütün sü-tun kaidelerine tatbik edilmiştir.

Doğu cephesindeki iki sütun kaidesi Arkeoloji dilinde postament olarak geçen yüksek sütun kaideleridir. Bu kaidelerin üzerlerinin süslü olduğuna dair izler bugün-de mevcuttur. Yunan mimarisinbugün-de bu tip kaidelere rastlamıyoruz. Bu tarzdaki sü-tun kaidelerinin menşeini Doğu Sanatında aramamız lâzım gelir. Sardes Artemis ta-pınağında görülen bu tezyini motiflerle kaplı kaideleri, mabedi inşa eden sanatkâ-rın buluşu olarak kabul edemeyiz. Çünkü Anadolu'da, bazı yerlerde sütun kaideleri-nin süslenmiş olduğunu görüyoruz. Lidya Kralı, Krezüs'un. Efes Artemis tapmağına hediye ettiği 36 sütunun kaideleri üzerinde ve yine Didima Apollon tapmağının cep-hesindeki 8 sütun üzeıinde görebiliriz.

Motifli sütun kaidelerinin menşeinin doğuda aranması lâzım geldiği fikrinin doğ-ruluğunu, Tyreos kralı Hiram tarafından yaptırılan Jenovah (7) mabedi ile Hitit (8) mimarisinde ve Asur (9) tapmaklarında görmek m ü m k ü n d ü r . Bunların hemen hep-si ilk görüşte postamentleri akla getirir.

Batılı sanatkârlar, doğu özelliklerini ba-tılı ölçülere uydurarak kullanmışlardır, di-yebiliriz.

Sardes Artemis tapmağı, üç kısımda incelenebilir:

1 — Pronaos, 2 — Naos (sella), 3 — Opistodomos,

1 — Pronaos : İki girişi vardır. Batı-dakine merdivenle çıkılır.

Her iki giriş tarafının önünde de ikişer

Naos'u

sütun vardır. Batı taraftaki sütunlar kaide-leri ile birlikte kaybolmuşlardır.

2 — Naos : Tapmağın en problemli ye-ri burasıdır. Naos'un ortasından geçen bir duvar mekânı ikiye bölmektedir. Bu duvar ile bunun doğusunda kalan büyük bir kült heykeli kaidesi vardır. Burada 1910 . 14 se-nelerindeki kazı sırasında bir dev kadın başı bulunmuştu. Baş Amerika'ya bir çok eser ile beraber götürülmüştü. Fakat Ha-lil Edhem beyin (10) şahsî gayreti ile geri getirilmiştir.

G. Gruben'in (11) fikrine göre, dev ka-dın başı İmparatoriçe Faustina'ya aittir. Bu büyük kaide de Faustina'nm heykelini taşımak için yapılmıştır. Tapmağın Arte-mis'e ait olduğunu biliyoruz. İmparator ai-lesi burada mabedi Artemis ile bölüşmek-tedir. Ay ışığı tanrıçası Artemis, ölü kültü ile ilgili olarak Naos'un Nekropol'e bakan batı tarafında, Akropel'e bakan tarafında da İmparator ailesi ibadet görüyordu. Ay-nı Roma'daki Venüs tapmağında olduğu gibi.

Prof. Hanfmann'a (12) göre ise, dev ba-şın bir kadına ait olmayıp, tanrı Zevs'e ait olduğunu ve tapmağın da. Zevs - Artemis'in birlikte ibadet gördükleri bir yer olduğunu söyler. Akla daha yakın geleni, Hellenistik devirde Artemis'e tek olarak ibadet edildi-ği, Roma devrinde Naos'u bölünmek sure-tiyle İmparator ailesi ile birlikte ibadet gördüğüdür.

3 — Opistodomos : İçinde iki sıra, dör-derden 8 sütun vardır.

Doğu tarafına geçiş yoktur. Batıda ise, Lidya devrinde yapılan kumtaşı bina hem sunak ham de merdivenleri vasıtasiyle ma-bedden çıkılan bir yer manzarasındadır.

Sardes Artemis tapmağı aşağıda kısa-ca sözünü edeceğim hususlar ile, ante (13) süsleri; Priene, Athena, Polias ve Mavsele-oum, sütun kaideler;i Efes Artemis, Mag nesia Artemis ve Didima Apollon sütun gövdesinin yiv adeti; Efes Artemis ve Sa-mos Hera, sütun başlıkları; Efes Artemis, arşitrav; Priene, Athena, Polias ile olan benzerlikler, Sardes Artemis tapınağının klâsik devir sonrasına tarihlendirmemize

(3)

BAYINDIRLIK BAKANLIĞININ

PROJE YARIŞMALARI HAKKİNDA AÇIKLAMASI

yardımcı olan unsurlardır. Bütün bu ben-zer hususlar onun Yunan Dünyasındaki yerini ve tek kalmamış bir mabed olduğu-nu anlatmaya kâfi gelir, sanırım.

AÇIKLAMALAR : (1) H. C. Butler.

The Temple of Artemis.

Leyden, 1925 Vol. II. Part. I, s. 4. dip-not 1.

(2) H. C. Butler,

Aynı eser, s. 4., dipnot 2. (3) H. C. Butler,

Aynı eser, s. 5., dipnot 3. (4) H. C. Butler,

Aynı eser, s. 5., dipnot 1. (5) R. Chandler,

Travels in Asia Minör. London, 1776, s. 252. (6) H. . Butler, The Temple of Artemis.

Leyden, 1925. Vol II, Part I. s. 8. dip-not 2.

(7) H. C. Butler, Aynı eser, s. 97, dipnot 1. (8) H. C. Butler;

Aynı eser, s. 97, dipnot 2. (9) H. C. Butler,

Aynı eser, s. 97, dipnot 3. (10) A. M. Mansel,

«Halil Edhem ve Sart eserleri». Edhem H. «Hatıra kitabı». 1948. c. 2, s. 6.

(11) G. Gruben,

«Studien zum Artemis Temple von Sar-dıs».

Athenische Mitteilungen. 1961. c. 78. s. 192.

(12) G. M. A. Hanfmann,

«The Fourth Campaign at Sardıs, 1961». Bulletin of the American Schools of Oriental Research, 1962, s. 34 . 35. (13) K. Human, Magnesia Am Maender. Berlin. 1904. s. 74 - 75 ve 147. A r k i t e k t ' i n K o l l e k s i y o n l a r ı

ödemeli posta ile adresinize gönderilir.

Bakanlığımızca açılan proje yarışmaları hakkında bir süreden beri gazetelerde du-yurular yayınlanmakta ve bir meslek grubu-nun genel kurulunda alman bir karar yan-lış tefsir edilerek üyelere yarışmalara katıl-mamaları telkin edilmektedir.

Bu duyurular sebebiyle aşağıdaki açık-lamanın yapılmasına lüzum g ö r ü l m ü ş t ü r :

Bakanlığımızın kuruluş ve vazifeleri hakkındaki 3611 sayılı kanunun 1. maddesi-nin H fıkrası yurt içinde proje yarışmaları-nı düzenleme vazife ve yetkisini Bakanlığı-mıza vermiştir. Bu fıkraya göre hazırlanıp kanunî formaliteleri ikmâl ve 10/7/1952 gün ve 8195 sayılı Resmi Gazetede neşredilerek yürürlüğe giren yarışmalar yönetmeliği mer'i hukuk nizamına göre Bakanlığımızca yeni yönetmelik hazırlanarak ve bütün ka-nunî formaliteleri ikmâl edilerek yürürlüğe

girinceye kadar meıı'i olup uygulanmaya devam edecektir.

Bayındırlık Bakanlığı, çıkarmakta oldu-ğu mimari proje yarışmalarında meslek haklarını ve Mimarlar Odasının yönetmelik-lerini hiçe saymakta, yarışma düzenini ama-cından saptıran bir uygulama içinde bulun-maktadır.

Oda Yönetim Kurulunda ve Olağanüstü Şube Kongrelerinde alman kararlara göre Bakanlığın yönetmeliklerimize aykırı olarak açmakta olduğu yarışmalara üyelerimiz ka-tılmayacak ve görev kabul etmeyeceklerdir.

6235 - 73G3 sayılı kanunla kurulmuş olan Odamız, mesleğin gelişmesi ile ilgili hak ve yetkilerini kullanarak, Bayındırlık Bakanlı-ğına yarışmalarla ilgili, T.M.M.O.B. Genel Kurulunca onaylanmış yönetmelik ve Oda Genel Kurul kararlarını intikal ettirmiş ve Bakanlık yönetmeliğine aykırı düşmeyen yarışma düzenleme ve jüri seçimi kuralları-nın uygulanmasını istemiştir.

Bakanlık yetkilileri mensuplarını jüri üyeliği ödeneğinden bol bol yararlandırmak alışkanlığın! terk etmeyerek, yarışmaların mimarlarca uygun görülen düzende açılma-sını reddetmişlerdir. Şunu da kamu oyuna açıkça duyurmak isteriz ki, 1967 ve 1968 yıl-ları içinde 7'den fazla jürilik görevi almış olan 15 kişinin 13'ü Bakanlık mensubudur. Bakanlıkça yapılan ilânlarda, Mimarlar Odasının kanunsuz isteklerde bulunduğu şüphesi yaratılmaktadır. Oysa Mimarlar Odasının Bakanlık yönetmeliğine aykırı dü-şen istekleri yoktur.

Bakanlığın eskimiş olan yönetmeliğini bugünün şartlarına göre değiştirme

kararı-Bakanlığımız zamanla hükümleri eski-miş olan yönetmeliği bu günün şartlarına göre tadil kararını almış, hazırlıklarını bi-tirmiş, iyi bir iş birliği örneği vermek su-retiyie ilgili kuruluşların ve hassaten Mi-marlar Odasıyle İnşaat. Makine, Elektrik Mühendisleri Odalarının fikrine de müra-caat etmiştir. Adı geçen kuruluşların büyük bir ekseriyeti mütalaâlarını bildirmiş olup bu konudaki çalışmalara devam edilmekte-dir.

Yukarıda açıklanan hususlar muvace-hesinde yürürlükte olan kanun ve yönetme-liklere uygun olarak 1969 yılında Bakanlığı-mızca açılmış bulunan 6 ve açılacak olan 12 proje yarışmasının devam edeceği ve bu yarışmalarda görev alacak veya yarışmala-ra katılacak olan TMMOB üyelerinin hakla, rınm mer'i kanunların teminatı altında bu-lunduğu ve konunun Bakanlığımızca izlene-ceği TMMOB üyelerine duyurulur.

na paralel olarak Odamızca hazırlanan ta-sarı, Bakanlığa iletilmiş ve işbirliğine hazır olduğumuz bildirilmiştir. Ancak bugüne ka-dar bu konuda bir dâvet vâki olmamıştır. Ayrıca, memurlarının olumsuz tutumunu açıklamak üzere Bakanla görüşme talebimiz de cevapsız bırakılmıştır.

Bu nedenlerle Bakanlık yarışmaları dur-durulmuş ve üyelerimize tebliğ edilmiştir. Usûlsiiz açılan yarışmaların iptâli için ge-rekli kanunî başvurmalar yapılacaktır.

Meslek haklarına ve bir Anayasa kuru-luşu olan Meslek Odalarının görüş'eri Ba-kanlıkça itibar edilmediği sürece durdurma kararı devam edecektir.

Üyelerimizin hakları ve yetkileri Bakan, lığın değil, Odanın teminat; altındadır. -Tek-r a -Tek-r ve önemle duyu-Tek-ru-Tek-ruz.

MİMARLIK ODASI ARKİTEKT'in Notu : Uzun süredenberi, Bayındırlık Bakanlığı ile Mimarlar Odası Yöneticileri arasında sürdürülen yarışma-lar hakkındaki anlaşmazlık, elân devam etmekte ve bundan resmî sektör ve mimar-lar zarar görmektedir. Her iki taraf, yayın-ladıkları bildirilerde, bibrirlerini suçlamak-tadırlar. Bir çokları. Odanın, bu konudaki tutum ve davranışlarının hukukî olmaktan ziyade, kişlse' ve hissî olduğu, Bakanlıkta-ki Yöneticilerin de, mimarlık camiasına mensup kimseler olması itibarile, tarafla-rın anlaşmamasına imkân olmadığı, kanaa-t indedirler.

BAYINDIRLIK BAKANLIĞI YARIŞMALARI HAKKINDA

Referanslar

Benzer Belgeler

Tanrılar tanrısı Zeus ile Leto'nun kızı- dır. O'da kardeşi Apollon gibi sırtında al- tından yapılmış ok ve yay taşır. Yanından tazısını hiçbir zaman ayırmaz, onunla

Literatürde gerek ağır kombine immün yetmezlik (AKİY) gerekse atipik AKİY tablosuna yol açan Artemis eksikliğinin moleküler mekanizması, klinik profili, Artemis ve DNA

Doğumla ilgili olan Hera, Zeus’un kızına bu yetkiyi verdiğine yakınır (Erhat, 2003: 58) Doğada egemen, canlıların ölüm, kalımını elinde tutan güçlü tanrıça

Lou Reed ve The Velvet Underground Lou Reed’in New York ve İngilte- re’deki punk rock üzerindeki etkisi eşsizdi.. Reed’in değeri o kadar büyüktü ki Roman Kozak, This

Ocak 2002 başlarında, yani Ariane-5 taşıyıcı ro- ketinin kazasından 5 ay sonra, yukarıda bahsedilen atalet ölçüm ve konumlandırma sistemleri ile gerekli uçuş

“Sardes ilk altın paranın basıldığı Lidya imparatorluğunun altın yüklü Paktolos ırmağı üstündeki Grek-Pers savaşları boyunca Anadolu’da idare merkezi olan Akhamenid

Selçuk Üniversitesi, Meram Tıp Fakültesi, Aile Hekimliği Anabilim Dalı, Konya.. AMAÇ: Beslenme sağlığı korumak, geliştirmek ve yaşam kalitesini yükseltmek amacı ile

40 Otto Kern tarafından bilim dünyasına tanıtılan ve Welles tarafından yeniden değerlendirilen, Hellenistik Devir kralları tarafından Magnesia ad Maeandrum