NOZOKOMİYAL BAKTERİYEMİLİ HASTALARDA RİSK FAKTÖRLERİ, ETİYOLOJİ VE İZOLE EDİLEN ETKENLERİN ANTİBİYOTİK DUYARLILIKLARININ PROSPEKTİF OLARAK DEĞERLENDİRİLMESİ
PROSPECTIVE EVALUATION OF THE RISK FACTORS, ETIOLOGY AND THE ANTIMICROBIAL SUSCEPTIBILITIES OF THE ISOLATES IN
NOSOCOMIAL BACTEREMIC PATIENTS
Fatma ÖZTÜRK
1, Sibel GÜNDEŞ
1, Cavit IŞIK
2ÖZET: Bu çalışmada, Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’nde yatarak tedavi gören erişkin (≥18 yaş) hastalarda bakteriyemi sıklığı, risk faktörleri, etkenler ve bu etkenlerin antibiyotik duyarlılıklarının araştırılması amaçlanmıştır. Bir yıllık süre içinde 2602 hastadan, yatışı takiben en erken 48 saat sonra alınan kan kültürü örnekleri, BACTEC 9120 ve BACTEC 9050 (Becton-Dickinson, ABD) aerop kan kültür sistemlerinde değerlendirilmiş, üreyen bakterilerin tiplendirilmesi ve antibiyotik duyarlılıklarının belirlenmesi VITEK 1 (bioMerieux, Fransa) cihazı ile gerçekleştirilmiştir.
Toplam 385 hastanın kültüründe (%14.7) bakteri üremesi saptanmış; kontaminasyon oranı %9.1 (238/2602), gerçek bakteriyemi oranı ise %5.6 (147/2602) olarak belirlenmiştir.
Bakteriyemi saptanan 147 hastanın (86 kadın, 61 erkek) %45’i dahili, %28’i cerrahi ve
%27’si yoğun bakım ünitelerinde yatan hastalardır. Kan kültürlerinde üreme olmayan hastalardan rastgele seçilen 148’i (81 kadın, 67 erkek) kontrol grubu olarak alınmıştır.
Nozokomiyal bakteriyemi etkeni kabul edilen üremelerin %68.7’sinde (101/147) gram- pozitif, %26.5’inde (39/147) ise gram-negatif bakteriler saptanırken, %4.7’sinin (7/147) Candida spp. olduğu izlenmiştir. Gram-pozitif bakteriler içinde stafilokoklar (84/101;
%83.1), gram-negatif bakteriler içinde de E.coli (14/39; %35.8) ilk sırayı almıştır.
Kontaminasyon olarak değerlendirilen kültürlerin %79’unu koagülaz negatif stafilokoklar (KNS) oluşturmuştur. S.aureus izolatlarının %61.6’sında, KNS’ların ise %68.1’inde metisilin direnci saptanmıştır. ESBL pozitiflik oranı E.coli için %64, Pseudomonas spp. için %62, Klebsiella spp. için %47, Acinetobacter spp. için %24 olarak bulunmuş; bu suşlarda seftazidim ve diğer β-laktam/β-laktamaz kombinasyonlarına karşı direnç %39-67 arasında değişen oranlarda belirlenmiştir. Gram negatif basillerde en düşük direnç, %3-26 ile karbapenemlere karşı saptanmıştır. Hasta ve kontrol gruplarının karşılaştırması sonucu bakteriyemi için risk faktörleri değerlendirildiğinde; mekanik ventilasyon uygulaması ve tüm katater girişimlerinin (intravenöz kateter hariç) en önemli risk faktörleri olduğu bulunmuştur (her birisi için p<0.05). Hastalarda en sık rastlanan enfeksiyon odağının akciğer (%29.9) olduğu, bunu abdominal ve kateter (her ikisi de %23.8) kaynaklı bakteriyemilerin izlediği belirlenmiştir. Sonuç olarak çalışmamızda nozokomiyal bakteriyemi etkenlerinde saptanan yüksek antibiyotik direnç oranları, hastanemizdeki
1
Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi, Klinik Bakteriyoloji ve Enfeksiyon Hastalıkları Anabilim Dalı, İzmit. (sgundes@yahoo.com)
2