Rize’nin Çayeli ilçesi Senoz Vadisi’nde yapımı devam eden Hidroelektrik Santralleri (HES) ile ilgili ‘ÇED gerekli değildir’ kararının yürütmesinin durdurulma kararı sonrasında HES projesinin iptal kararı da çıktı.
Rize’nin Çayeli ilçesi Senoz Vadisi’nde yapımı devam eden Hidroelektrik Santralleri (HES) ile ilgili ‘ÇED gerekli değildir’ kararının yürütmesinin durdurulma kararı sonrasında HES projesinin iptal kararı da çıktı.
Senoz Yöresi Derneği Vekili Avukat Münir Yazıcı, bilirkişi raporu ve mahkeme kararında yer alan, ‘santral projelerinin tek tek çevreye etkisinin değerlendirilmesi yerine toplam etkinin göz önüne alınması isteği’ bölge için olumlu bir gelişme olarak değerlendirdi.
YANLIŞTAN DÖNÜLDÜ
Dava dosyasını inceleyen bilirkişi heyeti Çayeli Deresi üzerinde birden fazla hidroelektrik santrali kurulmasının planlandığını belirterek, bu santrallerin ayrı ayrı değerlendirilerek çevreye olumsuz etkilerinin az olduğunu söylemenin yanlış bir yaklaşım olacağını vurguladı. “Her bir tesisin oluşturacağı zararların toplamı ekosistemi etkileyecektir. çevre ve Orman Bakanlığı’nca orman konusunda yatırımcının verdiği taahhütlerin denetlenmediği, kesileceği
bildirilen miktardan daha fazla ağaç kesilmesi olasılığının bulunduğu” kaydedilen raporda, bölgede ciddi heyelan riski bulunmasına rağmen projede bu durumun göz ardı edildiği yazıldı. Ayrıca çıkan hafriyatın da yol kenarlarından aşağıya boşaltılarak çevreye zarar verildiği vurgulanarak projenin ÇED yönetmeliğine uygun olarak hazırlanmadığını rapor edildi.
Yerel mahkeme de bilirkişinin tespitlerine katılarak söz konusu projenin iptaline karar verdi. ‘ÇED GEREKLİ DEĞİLDİR’ DENİYORDU
Mahkemenin söz konusu kararı ile idarenin çok ciddi çevresel zararlara sebep olan bu tip projelere verdiği ‘ÇED gerekli değildir’ kararlarının keyfi kararlar olduğu da ortaya çıkmış oldu. Karar, Bern Sözleşmesi ile koruma altında bulunan bitki ve hayvanların bulunduğu Doğu Karadeniz havzasını tümden ortadan kaldıracak ya da tanınmayacak hale getirecek idari işlemler tesis edildiğini de ortaya çıkarmış oldu.
Avukat Münir Yazıcı, özellikle birden çok santral projesi olan havzalarda her bir tesisin çevresel zararlarının tek başına değerlendirilmesinin yanlış bir yaklaşım olacağı gerekçesinin mahkeme kararında yer almasının önemli olduğunu belirtti.
Avrupa Su Çerçeve Direktifi’nin ana konusu olan ‘havza planlaması’nın tüm Avrupa’da uygulandığını vurgulayan Yazıcı, Türkiye’nin en büyük 3. büyük su havzası olan Karadeniz vadilerinin böyle bir planlama olmadan,
kaldırabileceğinden daha fazla HES projeleri ile doldurulmasında sürdürülebilir kalkınma ilkesine aykırılık olduğunu söyledi.
Yazıcı, bu karar ile Karadeniz Bölgesi’nde planlanan söz konusu nehir tipi HES’lerin tümünün yeniden gözden geçirilmesi gerektiğini belirterek alınan mahkeme kararının da derhal uygulanması gerektiğini söyledi.