• Sonuç bulunamadı

Enfeksiyöz Olmayan ‹ntraoküler ‹nflamasyonlar›nKontrolünde Yeni Seçenekler: Biyolojik Ajanlar

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Enfeksiyöz Olmayan ‹ntraoküler ‹nflamasyonlar›nKontrolünde Yeni Seçenekler: Biyolojik Ajanlar"

Copied!
13
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Enfeksiyöz Olmayan ‹ntraoküler ‹nflamasyonlar›n Kontrolünde Yeni Seçenekler: Biyolojik Ajanlar

New Treatment Alternatives in the Management of Non-‹nfectious

‹ntraocular ‹nflammations: Biologic Agents

Yaz›flma Adresi/Address for Correspondence: Dr. Sinan Emre, Celal Bayar Üniversitesi T›p Fakültesi, Göz Hastal›klar› Anabilim Dal›, 45010 Manisa, Türkiye Tel: +90 422 341 06 60/4003 Gsm: +90 532 302 11 38 E-posta: mdsinanemre@yahoo.com Gelifl Tarihi/Received: 01.12.2010 Kabul Tarihi/Accepted: 21.02.2011

Özet

Enfeksiyöz olmayan üveitlerin tedavisinde son y›llara kadar genel olarak immün sistemi bask›layan ilaçlar kullan›lmak- tayd›. Ancak gen mühendisli¤indeki geliflmeler, inflamatuar süreçte yer alan özgün molekülleri hedefleyen proteinlerin sentezini ve bu proteinlerin terapötik olarak kullan›lmalar›n› mümkün k›lm›flt›r. Genel olarak protein yap›s›ndaki bu ajan- lar biyolojik ajanlar olarak adland›r›lm›fllard›r. Oftalmologlar›n biyolojik ajanlar ile tecrübeleri s›n›rl› olsa da, bu ajanlar romatoloji ve dermatoloji baflta olmak üzere di¤er disiplinler taraf›ndan yo¤un biçimde kullan›lmaktad›rlar. ‹nterferon, infliksimab ve adalimumab baflta olmak üzere birçok biyolojik ajan›n üveit hastalar›nda kullan›m› ile ilgili literatür verisi olmas›na ra¤men henüz bu endikasyonda ruhsatl› kullan›mlar› yoktur. Ayr›ca bu ajanlar›n kullan›m› s›ras›nda dikkat edilmesi gereken güvenlik önlemleri ve önemli risk faktörleri mevcuttur. Bu derlemenin amac›, dirençli üveit hastalar›nda kullan›labilen biyolojik ajanlar konusunda güncel ve kapsaml› bilgi sunmakt›r.(Turk J Ophthalmol 2011; 41: 243-55) Anahtar Kelimeler: ‹nfliksimab, adalimumab, etanersept, biyolojik ajanlar, üveit

Summary

Conventional immunosuppressive agents have been traditionally used for the treatment of noninfectious uveitis. Recent developments in genetic engineering have made it possible to synthesize proteins that target specific molecules play- ing role in the inflammatory response. These agents are generally in protein structure and are named biologic agents.

While there is limited experience with biologics in the field of ophthalmology, they are commonly used in other disci- plines such as rheumatology and dermatology. Although considerable data have accumulated in the uveitis literature regarding the use of biologic agents, including mainly interferon, infliximab, and adalimumab, their use for this indica- tion is still off-label. Moreover, there are certain precautions that have to be taken into account, as well as important safety issues associated with their use. The purpose of this paper is to present an updated comprehensive review of bio- logic agents that may be used for the treatment of refractory uveitis.(Turk J Ophthalmol 2011; 41: 243-55)

Key Words: Infliximab, adalimumab, etanercept, biologic agents, uveitis

Sinan Emre, ‹lknur Tu¤al Tutkun*

Celal Bayar Üniversitesi T›p Fakültesi, Göz Hastal›klar› Anabilim Dal›, Manisa, Türkiye

*‹stanbul Üniversitesi ‹stanbul T›p Fakültesi, Göz Hastal›klar› Anabilim Dal›, ‹stanbul, Türkiye

Girifl

Enfeksiyöz olmayan üveitlerin tedavisinde kullan›lmakta olan immunsupresan ajanlar, ba¤›fl›kl›k sistemini genel ola- rak bask›lamakta veya sapt›rmaktad›rlar. Bu tedavi yöntem- lerinin sebep olduklar› ciddi yan etkiler ile tedaviye dirençli olgular, hekimleri yeni tedavi aray›fllar›na itmektedir. Son y›llarda araflt›r›lan biyolojik ajanlar, inflamatuar süreçteki öz-

gün molekülleri (proteinleri) etkileyerek ba¤›fl›kl›k sistemin- de daha s›n›rl› ancak etkin bir tedavi sa¤lamaktad›rlar. Biyo- lojik ajanlar, moleküler rekombinant DNA teknolojisi kulla- n›larak elde edilen proteinlerdir. Bu ajanlar›n büyük ço¤un- lu¤u monoklonal antikorlard›r. fiu an için enfeksiyöz olma- yan üveitlerin tedavisinde bafll›ca kullan›lan biyolojik ajanlar 3 grupta s›n›fland›r›labilir; i. Interferon-α, ii. TNF-α antago- nistleri ve iii. Çeflitli sitokin veya yüzey membran proteini gi- bi farkl› hedeflere yönelik antikorlar veya füzyon proteinleri.

(2)

Son y›llarda biyolojik ajanlar›n üveit tedavisinde kul- lan›m› ile ilgili çok say›da yaz›n›n yay›nland›¤› izlenmek- tedir. Ancak di¤er endikasyonlardaki, [özellikle romato- id artrit (RA), juvenil idiopatik artrit (JIA), ankilozan spondilit, psoriatik artrit], büyük, randomize, kontrollü yay›nlar›n aksine, literatürdeki oftalmolojik yay›nlar ge- nellikle vaka sunumu, küçük seri veya kontrolsüz çal›fl- malar fleklindedir. ‹nternette www.clinicaltrials.gov veri taban›nda Kas›m 2010 itibariyle üveit ile ilgili 160’dan fazla araflt›rman›n devam etti¤i ve biyolojik ajan tedavi- lerinin de bu say›n›n önemli bir k›sm›ndan sorumlu ol- du¤u görülmektedir. Ancak ayn› veri taban›nda RA ile il- gili görülen çal›flma say›s› üveit çal›flmalar›n›n yaklafl›k alt› kat› kadard›r ve bu çal›flmalar›n da yine büyük bir k›s- m› biyolojik ajanlar ile ilgilidir.

Üveit literatüründe biyolojik ajanlar›n geleneksel im- münsupresan tedaviler ile veya kendi aralar›nda k›yas- land›¤› çal›flmalar henüz bulunmad›¤› için bu ajanlar›n ne zaman kullan›lmaya bafllanmas›, hangi ajan›n hangi dozda kullan›lmas› ve tedaviye ne kadar devam edilme- si gerekti¤i gibi pek çok sorunun yan›t› net olarak veri- lememektedir. Bu belirsizlikler ve fiyat dezavantajlar›

sebebiyle, flu an için bu ajanlar ço¤unlukla geleneksel tedavi ajanlar› ile yan›t al›namayan enfektif olmayan üveitler de tercih edilmektdir. Ancak bu ajanlar ile elde edilen olumlu sonuçlar, özellikle Behçet hastal›¤›nda, hekimleri bu ajanlar› daha erken dönemlerde kullanma konusunda cesaretlendirmektedir.1

1. Interferon-Alfa

Interferon-alfa (IFN-α) bafllang›çta antiviral özellikleri sebebiyle üretilmifl bir sitokin olup immunmodulatuar özelliklerinden dolay›, özellikle Behçet hastal›¤› ve mul- tipl skleroz (MS) tedavisinde kullan›lmaktad›r. IFN-α lö- kositler taraf›ndan üretilmekte ve antikor üretimini de-

¤ifltirmenin yan›nda, lenfosit proliferasyonunu azaltmak- ta, T-hücre kökenli ve NK-hücreli sitotoksisiteyi artt›r- maktad›r.2Uygulanma biçimi cilt alt›na enjeksiyon flek- lindedir. Bu ajanla özellikle, klasik tedavilere dirençli oküler inflamasyonlu Behçet hastalar›nda çok ümit veri- ci sonuçlar elde edilmifltir. Bu konuda ülkemizden ya- y›nlanan ilk seride klasik tedaviye dirençli Behçet olgu- lar›n›n %36,4’ünde tam remisyona ulafl›lm›flt›r. Hastala- r›n %91’inde tam veya k›smi remisyon sa¤lan›rken, sa- dece %9’unda yan›t al›namam›flt›r.3Yak›n zamanda, So- bac› ve ark.4 taraf›ndan yay›nlanan yeni bir çal›flmada IFN-α tedavisi ile ortalama atak say›s›n›n y›ll›k 3,6’dan 0,56’ya azald›¤› ve olgular›n %28’inde tam remisyon sa¤land›¤› belirtilmifltir. Tedaviye yan›t oranlar› çeflitli yay›nlarda %82-92 aras›nda bildirilmektedir.3-6

Öte yandan bu ajan›n Behçet hastal›¤› d›fl›nda non- enfeksiyöz idiopatik üveit, birdshot korioretinopati gibi farkl› endikasyonlarda da baflar›l› oldu¤unu bildiren ya- y›nlar da mevcuttur.7

IFN-α kullan›m›na ba¤l› olarak, nezle-benzeri k›rg›n- l›k hali, karaci¤er enzimlerinde yükselme, lökopeni, trombositopeni, depresyon, psoriaziste kötüleflme ve enjeksiyon sahas› ülserleri yan etki olarak tan›mlanmak- la birlikte, ciddi depresyon d›fl›nda genel olarak ilaç b›- rakt›rmay› gerektirecek ciddiyette sorunlar olarak görül- memektedirler.

2. TNF Antagonistleri

Deneysel cerrahi modelleri ile yap›lan çal›flmalar, tü- mör nekrozis faktör-alfa (TNF-α)’n›n üveit gelifliminde kilit rol oynad›¤›n› göstermektedir. S›çanlarda yap›lan endotoksin üveiti çal›flmalar›nda TNF-α’n›n humor aköz ve serum da artm›fl oldu¤u gösterilmifltir.8 Intravitreal TNF-α enjeksiyonunun, fare ve s›çanlarda akut üveiti te- tikledi¤i gösterilmifltir.9,10‹nsanda yap›lan çal›flmalarda ise serumda artan TNF-α düzeyi tekrarlayan kronik atak- lar ile iliflkili bulunmufltur.11 Bu sebeple TNF-α düzeyini azaltacak veya fonksiyon görmesini engelleyecek ajan- lar›n kullan›m› intraoküler inflamasyonlar›n tedavisinde direkt patogenezde aktif rol alan sitokini hedef ald›¤›n- dan mant›kl› bir seçenek gibi görünmektedir.

Biyolojik anti-TNF ilaçlar ile 1990’lardan itibaren ya- p›lan çal›flmalar toplumun %2-3’nü etkileyen eklem, cilt, barsak ve gözü tutan non-enfeksiyöz inflamasyonlarda TNF-α’n›n rolünü pekifltirmifltir. Nisan 2009’a kadar 2 milyondan fazla hastaya anti-TNF ajanlarla (çözünebilir TNF reseptörü etanersept, monoklonal antikorlar infliksi- mab ve adalimumab) tedavi uygulanm›flt›r.12

Bafll›ca TNF antagonistleri infliksimab, etanersept, adalimumab, certolizumab ve golimumab’t›r. Etaner- sept d›fl›ndaki ajanlar anti-TNF antikorlar› veya türevleri- dir. Do¤al antikorlar tek kökenden gelen B hücrelerince üretilirler ve bu hücreler özgün a¤›r ve hafif zincirlerin kovalent ba¤lar› ile birleflmesiyle oluflan özgün antikor molekülünü olufltururlar. Ancak genetik mühendisli¤i ile gelifltirilmifl olan antikorlar yap›sal olarak do¤al formlar›- na benzemekle beraber, gen bölünmeleri veya mutas- yonlar› uyar›larak oluflturulurlar. ‹nfliksimab, adalimu- mab ve golimumab tam-uzunlukta bivalent IgG antikor- lar› iken, certolizumab monovalent bir Fab1 antikor par- ças›n›n, kovalent olarak polietilen glikol ile ba¤lanma- s›yla oluflmufltur. Certolizumab’›n yap›s›ndaki bu de¤i- fliklikler molekülün kompleman ba¤lama gibi etkilerini ortadan kald›r›rken, çözünürlük ve yar›-ömür art›fl› avan- tajlar› olarak izlenmektedir. Etanersept ise genetik mü- hendisli¤inin ürünü olan bir füzyon proteinidir ve insan

(3)

TNF reseptörü 2 (TNFR2)’nin hücre zar› d›fl›ndaki yap›s›- n›n insan IgG1 proteinin Fc k›sm› ile kaynaflmas›ndan el- de edilmifltir. Etanersept di¤er TNF antagonistlerinden farkl› olarak TNF yan›nda LTα3’ü de ba¤lamaktad›r. An- cak bu ba¤lanman›n in vivo sonuçlar› ve fonksiyonel et- kileri flu an için net olarak bilinmemektedir.13

‹nfliksimab’›n intravenöz uygulanmas›ndan dolay›, el- de edilen tepe serum konsantrasyonu, adalimumab ve etanersepte göre 13-40 kat daha yüksektir. ‹nfliksimab’›n 3mg/kg dozunda 8 haftada bir uygulanmas›ndan sonra tepe ilaç konsantrasyonu, en düflük ilaç konsantrasyonu- nun 50 kat›d›r ancak tedavinin 8. haftas›nda hastalar›n

%20-30’unda, ilaç serumda tespit edilemeyecek düzey- lere inmektedir. En düflük ilaç konsantrasyon de¤erlerinin ilac›n klinik ve farmakodinamik (CRP seviyesi) cevaplar› ile iliflkili ve paralel seyretti¤i, düflük infliksimab konsantras- yonlar›nda etkinli¤inin azald›¤› gösterilmifltir.13

Etanersept, infliksimab ve adalimumab’a göre daha düflük yar›lanma ömrüne sahiptir. ‹laç subkutan olarak haftada iki defa 25 mg veya haftada bir 50 mg olarak uygulanmaktad›r. Tepe plazma konsantrasyonuna 48- 60 saatte ulafl›lmaktad›r. Ajan›n sürekli ve istikrarl› bir plazma konsantrasyonuna ulaflmas› için 2-4 doz ilaç uy- gulamas›na ihtiyaç vard›r. RA hastalar›nda 5 haftal›k eta- nersept tedavisinden sonra ajan›n sinovial s›v›daki kon- santrasyonunun serum seviyesine ulaflt›¤› gösterilmifltir.

Ajan›n barsak mukozas› ve ciltte de yüksek konsantras- yonlara ulaflabilmesi, ilac›n Crohn hastal›¤›, psoriazis ve- ya üveit tedavilerindeki baflar›s›zl›¤›nda düflük doku pe- netrasyonun geçerli bir mazaret olamayaca¤›n› ortaya koymaktad›r.13

Adalimumab, 40 mg subkutan olarak 2 haftada bir uygulanarak, sürekli ve istikrarl› 4-8 μg/mL serum kon- santrasyonu sa¤lan›r ki, bu konsantrasyon etkili serum konsantrasyonunun 3-7 kat›ndan daha yüksektir. Bu bil- giler enjeksiyon aralar›ndaki konsantrasyonun terapötik etkinli¤ini korudu¤unu göstermektedir.13RA hastalar›n- da yap›lan doku penetrasyonu çal›flmalar› yeterli ilaç konsantrasyonunun sa¤land›¤›, sinovial s›v›daki ilaç konsantrasyonun serumun %31-96’s›na ulaflt›¤›n› ve radyosintigrafi çal›flmalar› adalimumab’›n eklem dokula- r›na k›sa sürede yerleflti¤ini göstermifltir.14,15

T

TNNFF--αα BBllookköörrlleerriinniinn EEttkkii MMeekkaanniizzmmaallaarr››

Inflamasyon ve hastal›k patogenezlerinde hem çözü- nebilir (soluable-sTNF) hemde hücre zar› duvar›ndaki (transmembran-tmTNF) TNF rol oynad›¤› için, ideal bir TNF antagonistinin her ikisini de bloke etmesi gerekir.

Son çal›flmalar TNF antagonistlerinin sTNF’i nötralize et- me potansiyellerinin farkl› olabilece¤ini ortaya koymufl- tur. Yap›lan çal›flmalar etanersept ve certolizumab’›n benzer potansiyelleri oldu¤unu ve bu potansiyelin inflik-

simab ve adalimumab’a göre daha yüksek oldu¤unu göstermifltir. ‹laçlar yüksek konsantrasyon düzeylerinde iken, sTNF’i nötralizasyon potansiyelleri benzer iken, dü- flük konsantrasyonlarda etanersept’in potansiyeli çok daha yüksektir.13

Yap›lan çeflitli çal›flmalarda TNF antagonistlerinin tmTNF’e ba¤lanarak sitokin üretimini azaltt›¤› saptanm›fl- t›r. ‹nfliksimab ve adalimumab’›n çeflitli interlökin üretim- lerini azaltt›¤› ancak bu etkinin etanersept için s›n›rl› oldu-

¤u ortaya konmufltur. Sitokinler üzerindeki bu etki farkl›l›-

¤› da ilaç etkileflimlerinin farkl› bir sebebi olabilir.

Crohn hastalar›nda yap›lan çeflitli çal›flmalar infliksi- mab tedavisi sonras›nda apoptotik T hücre ve monosit say›lar›n›n tedaviden sonra 2 saat içerisinde artt›¤›n› ve bu etkinin 4 haftaya kadar sürdü¤ünü göstermifltir. Ben- zer flekilde RA ve psoriazis hastalar›nda da TNF antago- nistlerinin cilt ve sinovial yap›larda apoptotoik hücre sa- y›lar›n› artt›rd›¤› gösterilmifltir.13

Etanersept

Etanersept (Enbrel®) bir çözünebilir TNF-α reseptörü olup, TNF-α’y› ba¤layarak nötralize eder. Bir füzyon pro- teini olan etanersept, insan IgG1’nin Fc k›sm› ile TNF-α reseptörü 2’nin ekstraselüler ba¤lay›c› k›sm›n›n genetik mühendisli¤i ile birlefltirilmesi ile elde edilmifltir. Etaner- sept cilt alt›na uygulanmakta ve enjeksiyon sahas›ndan yavaflça emilmektedir. Biyoyararlan›m oran›n›n yaklafl›k

%60 oldu¤u ve tepe konsantrasyon düzeyine 51 saatte ulaflt›¤›, eliminasyon yar›-ömrünün 68 saat oldu¤u bildi- rilmifltir. ‹laç proteolitik döngü içerisinde metabolize edilerek idrar ve safra ile at›lmaktad›r.16

Etanersept TNF-α aktivitesini, bu proinflamatuar sito- kine ba¤lanarak engellemektedir. ‹laç gen mühendisli¤i ile elde edilen bir füzyon proteini oldu¤u için etki süre- si kanda normalde bulunan bloke edici reseptörlere gö- re çok daha uzundur. ‹laç 25 ve 50 mg’l›k formulasyon- larda liyofilize toz hali, önceden haz›rlanm›fl toz ve otoenjeksiyon gibi farkl› uygulama seçenekleri hastalara sunulmufltur.16

‹laç 1998 y›l›nda RA’te kullan›lmak üzere FDA tara- f›ndan onaylanan ilk anti-TNF ajand›r. Ayr›ca JIA, psoria- sis, psoariatik artrit ve ankilozan spondilit endikasyonla- r› için de FDA taraf›ndan endikasyon alm›flt›r. ‹lac›n bu endikasyonlarda kullan›m›nda baflar›l› sonuçlar al›nmak- la birlikte literatürdeki genel kan› ilac›n üveiti indükledi-

¤i yönündedir.17-19 Bu konuda yap›lan çal›flmalarda üveit harici çeflitli endikasyonlar nedeniyle etanersept kullanan hastalarda üveit s›kl›¤› artarken, infliksimab ve- ya adalimumab kullan›lan gözlerde üveit s›kl›¤›n›n azal- d›¤› bildirilmifltir.20-21

RA, psoriasis gibi pek çok hastal›kta etanersept ve infiliksimab benzer etkinlik gösterse de üveitte ve Crohn

(4)

hastal›¤›nda etanersept flu an için tercih edilmemekte- dir. Genel kan› etanerseptinin Crohn hastal›¤›, Wegener granulomatozu ve sarkoidoz gibi granulamatöz hastal›k- larda baflar›s›z oldu¤u fleklindedir.13

Etanersept, infliksimab ve adalimumab TNF-α inhibi- törleri olarak bilinmektedirler. Lim ve arkadafllar›, eta- nerseptin üveitteki etkinli¤inin di¤erlerinden daha dü- flük olmas›n›, TNF-α üzerindeki potansiyel etkisiyle aç›k- lam›fllard›r. Çünkü di¤er iki ajan›n bu sitokin üzerine bir etkisi bulunmamaktad›r.20 Bu konudaki di¤er bir teori de, çözünebilir bir reseptör olan etanerseptin, göz için- de ba¤land›¤› TNF-α’n›n yar› ömrünü uzatarak üveit po- tansiyelini artt›rm›fl olabilece¤idir.20Bu etkinlik farkl›l›¤›

ile ilgili ileri sürülen bir di¤er teori ise, etanerseptin T- hücrelerinin sitokinlere olan yan›t›n› artt›r›rken, infliksi- mab›n azaltt›¤› fleklindedir.22

Bu ilac›n flu an için üveit tedavisinde yeri olmamakla birlikte, ilac›n mutlak kontraendikasyonlar›; hamilelik ve emzirme, aktif enfeksiyon (tuberküloz ve kronik aktif he- patit B dahil), konjestif kalp yetmezli¤i (Grade III, IV) iken, relatif kontraendikasyonlar›; HIV veya AIDS varl›¤›, Hepatit C, konjestif kalp yetmezli¤i (Grade I veya II), demyelinizan hastal›klar, maligniteler ve lenfoproliferatif hastal›klar ve canl› afl›lar olarak bildirilmifltir.16

‹nfliksimab

‹nfliksimab (Remicade®), monoklonal antikor yap›- s›nda bir TNF antagonisti olup, TNF-α’ya yüksek bir affi- nite ve özgünlük ile ba¤lanmaktad›r. ‹nfliksimab flimerik yap›da bir antikor olup, Fc bölgesi insan protein yap›s›n- da iken, Fab bölgesi fare kökenlidir.16

‹nfliksimab (ve adalimumab) TNF-α’n›n biyolojik fonksiyonlar›n›, sTNF-α ve tmTNF-α (T hücreleri ve di¤er immün kökenli hücrelerin d›fl membranlar›nda bulunan) ba¤lanarak veya TNF-α’n›n reseptörlerine ba¤lanmas›na engel olarak bask›larlar. Ayr›ca infliksimab ve adalimu- mab’›n inflamatuar süreçlerde yer alan hücrelerin lizisine yol açma etkisi varken, etanerseptin böyle bir etkisi bu- lunmamaktad›r.

‹nfliksimab, FDA taraf›ndan ankilozan spondilit, Crohn Hastal›¤›, çocukluk ça¤› Crohn hastal›¤›, psoriasis, psoriatik artrit, RA ve ulseratif kolit için endikasyon al- m›fl bulunmaktad›r. Ancak hastal›¤›n Behçet hastal›¤› gi- bi farkl› endikasyonlarda kullan›m› ile de baflar›l› sonuç- lar al›nd›¤›n› bildiren yay›nlar mevcuttur.23-26

TNF antagonistleri genellikle geleneksel tedavilere dirençli olgularda kullan›lmakla beraber Behçet hastala- r›nda infliksimab ile siklosporinin karfl›laflt›r›ld›¤› retros- pektif bir çal›flmada tedavi öncesi ortalama üveit atak say›lar›n›n her iki grupta 3,1 oldu¤u ancak 6 ayl›k teda- vi süresinde bu say›lar›n infliksimab grubunda 0,4, sik-

losporin grubunda 1,2 olacak flekilde azald›¤› tespit edilmifltir. Yazarlar infliksimab›n atak say›s›na etkisinin istatistiksel olarak anlaml› derecede daha güçlü oldu¤u- nu ancak görsel kazan›m aç›s›ndan gruplar aras›nda an- laml› bir farkl›l›k olmad›¤›n› bildirmifltir.27 Baflka bir ça- l›flmada Behçet hastalar›nda ilaç dozu ile klinik etki ara- s›nda güçlü bir iliflki oldu¤u gösterilmifltir.28

Behçet hastal›¤›nda ajan›n intraoküler inflamasyonu kontrol etmesi yan›nda hastal›¤›n nörolojik eklem, bar- sak ve genital tutulum gibi farkl› dokulardaki bulgular›n›

kontrol etmede baflar›l› oldu¤u gösterilmifltir.29-31 Vogt-Kayanagi-Harada (VGH) hastal›¤›, JIA, sklerit, ankilozan spondilit, psoriazis gibi çok farkl› etyolojilere ba¤l› intraoküler inflamasyonlar›n infliksimab ile kontrol edilebildi¤i bildirilmifltir.32-37 Ayr›ca farkl› endikasyon- larla non-enfektif intraoküler inflamasyonu bulunan ol- gularda ilac›n intravitreal uyguland›¤›nda makula öde- minde ve görme keskinli¤i üzerine anlaml› olumlu etki- si oldu¤u gösterilmifltir.38 Ancak diabetik makula öde- mi veya yafla ba¤l› makula dejeneresans› olgular›nda in- travitreal infliksimab enjeksiyonunun iyi tolere edileme- di¤i ve retinaya toksik etkisinin oldu¤u bildirilmifltir.39

‹lac›n intravenöz uygulama dozu 5mg/kg olup, ilaç piyasada 100 mg liyofilize toz halinde bulunmaktad›r.

‹laç di¤er ajanlardan farkl› olarak damar yolundan uygu- land›¤› için, hastane koflullar›nda uygulama gerektirir.

‹nfliksimab 0, 2, ve 6. haftalaradaki yükleme dozlar›ndan sonra 8 haftada bir idame tedavisi fleklinde uygulan- maktad›r. Toz halindeki ajan›n çözüldükten sonra 250 ml’lik serum fizyolojik içerisinde tatbiki önerilmek- tedir. Haz›rlanan ilac›n 3 saat içerisinde uygulanmas›

gereklidir.16

Tek doz infliksimab enejksiyonunun 118 μg/ml’lik serum konsantrasyon düzeyi yaratt›¤› ve ortalama yar›- lanma ömrünün 8,5-9 gün oldu¤u bildirilmifltir. Ajan›n di¤er immunsupresifler ile kombinasyonu f›rsatç› enfek- siyonlar için riski artt›rmaktad›r. Ancak düflük-doz me- totreksat (7,5-10 mg/hafta) ile kombinasyonu s›kl›kla kullan›lmaktad›r.16 Bu kombinasyonun ajana karfl› geli- flebilecek immun reaksiyonu azallt›¤› düflünülmekte- dir.16,40

‹nfliksimaba yan›ts›z hastalarda yap›lan çal›flmalar, bu hastalarda infliksimab’a yönelik antikorlar geliflebilece-

¤ini ve olumlu yan›t veren hastalara göre bu hastalarda ajan›n karaci¤er ve dalakda daha fazla tutuldu¤unu orta- ya koymufltur.41 Ankilozan spondilit hastalar›nda inflik- simab ve etanersept kullan›m›n akut ön üveit ataklar›

üzerine etkisinin plasebo ile karfl›laflt›r›larak incelendi¤i bir meta-analiz çal›flmas›nda her iki ajan›nda üveit s›kl›-

¤›n› anlaml› flekilde azaltt›¤›n› ancak fark›n infliksimab

(5)

grubunda daha belirgin oldu¤u gösterilmifltir.42 Öte yandan Guignard ve ark. spondiloartropatiler sebebiyle TNF antagonisti kulland›klar› 266 hastan›n retrospektif analizinde etanersept kullan›lan hastalarda üveit s›kl›-

¤›nda herhangi bir azalma olmazken, infliksimab ve ada- limumab kullan›lan hastalarda üveit s›kl›¤›n›n istatistik- sel olarak anlaml› flekilde azald›¤›n› göstermifllerdir. An- cak bu yay›nda infliksimab tedavisi alan hastalarda teda- vi öncesi üveit ata¤›/100 hasta-y›l› s›kl›¤› 47,4 iken te- davi sonras› 9,0’a azalma gösterirken, adalimumab gru- bunda tedavi öncesi üveit ata¤›/100 hasta-y›l› s›kl›¤›

60,5’ten 0’a inmifl olup, adalimumab tedavisi uygula- nan hiçbir gözde üveit ata¤› izlenmedi¤i bildirilmifltir.43

‹lac›n mutlak ve göreceli kontraendikasyolar› etanersept için verilenler ile benzerdir.

Adalimumab

Adalimumab (Humira®) yaln›z insan peptidlerini içe- ren rekombinant bir insan monoklonal Ig G1 antikoru- dur. Ajan TNF-α ile özgün flekilde ba¤lanarak, TNF-α’n›n hücre yüzeyi reseptörleri p55 ve p75 ile ba¤lanmas›na engel olur. Ayr›ca adalimumab, TNF taraf›ndan uyar›lm›fl olan biyolojik cevaplar› da bask›lar. Adalimumab tedavi- si sonras›nda inflamasyonun akut faz reaktanlar› olan CRP, eritrosit sedimentasyon h›z› ve kan sitokin düzey- lerinin h›zla düfltü¤ü bildirilmifltir. Sa¤l›kl› insanlarda 40 mg cilt-alt› enjeksiyonundan 131±56 saat sonra maksi- mum serum konsantrasyonuna ulaflt›¤› görülmüfltür. Bi- yoyararl›l›k oran› %64’tür. Ortalama yar›lanma ömrü 5mg/kg sonras›nda 11,8 gün iken, 10mg/kg için 13,3 gün oldu¤u için genel uygulama 1-2 hafta da cilt alt›na enjeksiyon fleklindedir.16

Bu ajan›n Behçet hastal›¤›nda intraoküler inflamasyo- nun kontrolünde baflar›l› oldu¤u bildirilmifltir.44-46 Ba- wazeer ve Raffa 11 hastalar›n›n 10’unda 4 haftal›k bir te- davi süresince intraoküler inflamasyonun tamamen kon- tol alt›na al›nabildi¤ini bildirmifllerdir.46Ajan›n intraokü- ler inflamasyon d›fl›nda nörolojik, barsak, eklem ve mu- koza tutulumlar›nda da çok etkili oldu¤u bildirilmekte- dir.45Adalimumab ile Behçet hastal›¤› d›fl›nda psoriazis, JIA, ankilozan spondilit gibi farkl› endikasyonlarda intra- oküler inflamasyonun baflar› ile kontrol edilebildi¤i bildi- rilmifltir.35,36,47,48

Biester ve ark.49çocukluk ça¤› üveitlerinde yapt›klar› bir çal›flmada, 17’sinde JIA, birinde ise idiopatik üveit bulunan 18 olguluk serilerinde adalimumab ile üveitin tamamen kontrol alt›na al›nma s›kl›¤›n› %88,8 (16/18) bildirmifllerdir.

Bu seride üveiti tam olarak kontrol alt›na al›namayan 2 has- tan›n birinde k›smi remisyon sa¤lan›rken, bir hastada teda- viye yan›t al›namad›¤› bildirilmifltir. Tedaviye yan›ts›z olan hastadaki üveit tablosunun infliksimab ile kontrol alt›na al›n- d›¤› bildirilmifltir. Ayn› çal›flmada artrit tutulumunda baflar›

oran› (%62,5) üveitteki baflar› oran›na göre düflük bulun- mufltur. Ancak artritte klinik yan›t ortalama üç haftada elde edilirken, üveitte klinik tablonun düzelmesi ortalama 6 haf- tada sa¤lanmaktad›r.

‹nfliksimab’›n aksine adalimumab’›n intravitreal en- jeksiyonunun retina kal›nl›¤› veya görme keskinli¤i üze- rine olumlu bir etkisinin olmad›¤› bildirilmifltir.50Çeflitli yay›nlar da farkl› etiyolojiler için biyolojik ajan kullan›l›r- ken di¤er bir ajana geçiflin gerek primer hastal›¤›n ge- rekse efllik eden üveitin kontrolünü sa¤lad›¤› ve adali- mumab’›n daha etkili olabildi¤i görülmektedir.44,51 ‹la- c›n mutlak ve göreceli kontraendikasyonlar› etanersept için verilenler ile benzerdir.16

Golimumab

TNF-α aktivitesini engelleyen di¤er bir humanize anti- TNF-α-monoklonal antikor da çözünmüfl ve transmem- bran TNF-α’y› ba¤layabilen Golimumab (Simponi®)’t›r. Bu ajan, ABD ve Kanada’da RA, psoriatik artrit ve ankilozan spondilit endikasyonlar› için ruhsatland›r›lm›flt›r.16

Preklinik çal›flmalar insanda TNF-α aktivitesinin bas- k›lanmas›n›n infliksimab’a göre golimumab ile çok daha düflük konsantrasyonlarda sa¤lanabildi¤ini ortaya koy- mufltur. Çift-kör, randomize yap›lm›fl araflt›rmada, RA’i kontrol etmede metotreksat ile golimumab kombinas- yonun yaln›z metotreksata göre çok daha etkin oldu¤u gösterilmifltir.52 Ayr›ca metotreksata ra¤men RA akti- vasyonu kontrol edilemeyen hastalarda yap›lm›fl olan Faz II çal›flmas›, ilk cilt-alt› enjeksiyonundan 2 hafta son- ra RA’in bulgu ve semptomlar›n›n azald›¤›n› ortaya koy- mufltur.53Bu ajan›n üveit hastalar›nda kullan›m› ile ilgili bir bilgi henüz literatürde bulunmamaktad›r.

Certolizumab Pegol

Certolizumab (Cimzia®) özellikle Crohn hastal›¤› ve RA endikasyonlar›nda kullan›lmak üzere TNF-α’ya karfl›

gelifltirilmifl bir humanize monoklonal antikordur. Aja- n›n yap›s›nda klasik olarak antikor yap›s›nda bulunan Fab k›sm› uzaklaflt›r›l›rken geride kalan Fc bölgesine polieti- len glikol ilave edilmifltir. Bu ilavenin amac› Fc k›sm›

uzaklaflt›r›larak küçülen protein yap›n›n azalm›fl yar›-öm- rünü uzatmak ve immunojenitesini azaltmakt›r. ‹nsanda- ki yar› ömrü 13 gün olup, ayda bir cilt-alt› enjeksiyon fleklinde uygulanabilmektedir.54Ajan›n yap›s›nda di¤er ajanlarda oldu¤u gibi Fc bölgesi olmad›¤› için, bu ajan›n vitro kompleman aktivasyonu, antikora ba¤›ml› hücresel sitotoksisite veya apoptosis indüklememektedir.54-56 Ajan›n basitlefltirilmifl yap›s›n›n bir di¤er avantaj›da üre- timinde E.Coli gibi bir bakteri kullan›larak çok daha ucu- za mal edilebilmesidir.54 Literatürde bu ajan en çok Crohn hastal›¤› ve RA üzerinde araflt›r›lm›flt›r ve her iki tabloda da etkili oldu¤unu bildiren yay›nlar mevcut- tur.57,58

(6)

3. Di¤er Biyolojik Ajanlar Daclizumab

Daclizumab (Zenapax®), baflta aktif T hücreleri olmak üzere immün sistemdeki hücreler üzerinde bulunan, IL-2 reseptörü üzerinde bulunan alfa alt-unitesi (CD25)’ne kar- fl› gelifltirilmifl bir monoklonal antikordur. Daclizumab’›n öncelikle böbrek transplantasyonu yap›lan hastalarda ve di¤er kalp, pankreas, karaciger gibi solid organ nakillerin- de akut rejeksiyonu önlemede baflar›l› oldu¤u bildirilmifl- tir. Ayr›ca human T-cell virus-1 (HTLV-1) ile iliflkili lösemi- nin tedavisinde etkili oldu¤u gösterilmifltir.59

Yeh ve ark.60VKH hastal›¤›, Birdshot koroidoretino- pati ve idiopatik non-enfektif intraoküler inflamasyon sebebiyle inflamasyonun kontrol edilemedi¤i 5 hastada daclizumab’› 0. günde 8 mg/kg, 14. günde 4 mg/kg yükleme dozlar›n› intravenöz uygulad›ktan sonra 4 haf- ta arayla idame dozlar›n› 2 mg/kg subkutan olarak uy- gulad›klar›n› bildirmifllerdir. Yazarlar 12 ayl›k takibi dol- duran dört hastalar›nda da inflamasyon tamamen kon- trol al›n›rken ilaca ba¤l› ciddi bir yan etki görmediklerini bildirmifllerdir. Ancak ayn› grubun standart tedavi alan Behçet hastalar›nda ilave daclizumab tedavisini plasebo ile karfl›laflt›rd›klar› yay›nlar›nda, daclizumab ilavesinin intraoküler inflamasyonun kontrolünde plaseboya göre anlaml› bir fayda sa¤lamad›¤› kaydedilmifltir.61 Nus- senblatt ve ark. non-enfektif (‹diopatik, VKH, sarkoidoz) intraoküler inflamasyonu olan 10 hastal›k serilerinde aja- n›n baflar› oran›n› %80 olarak bildirmifllerdir. Ayr›ca ya- zarlar 1 y›ll›k süre içerisinde hiçbir hastada ajana karfl›

antikor geliflmedi¤ini vurgulam›fllard›r.62

Literatürde bu ajan› çocukluk ça¤› üveitlerinde sar- koidoz, keratoüveit veya idiopatik üveit ve JIA endikas- yonlar›nda36,63eriflkinlerde ise MS, sarkoidoz, idiopatik üveit ve VKH endikasyonlar›nda62,64 kullanan yay›nlar mevcuttur. Bu ajan ile en s›k bildirilen yan etkiler ise yorgunluk, bafl ve kar›n a¤r›s›, bulant›, geçici lökopeni, karaci¤er enzimlerinde yükselme, vücutta ekzamatöz döküntü ve HZV aktivasyonu olarak bildirilmifltir.62-64

Alefacept

Alefacept, T hücreleri üzerindeki CD2 reseptörüne karfl›n gelifltirilmifl insanlaflt›r›lm›fl bir IgG1 antikorudur.

Alefaceptin ba¤lanmas› effektör T haf›za hücrelerinin ak- tivasyonuna engel olmaktad›r. Ayr›ca T hücrelerinde apoptosizi uyararak effektör T haf›za hücrelerinde selek- tif bir azalmaya sebep olarak, inflamatuar süreci de¤ifl- tirmektedir. Alefacept 12 hafta süresince haftada bir 15 mg kas içine enjeksiyon fleklinde uygulanmakt›r.16 Bu ajan flu ana kadar temel olarak Psoriazis tedavisinde uygulanmaktad›r.16,65

Efalizumab

Efalizumab, lökosit fonksiyon-iliflkili antijen-1 (LFA-1)’in alt-parças› olan CD11a’ya karfl›n gelifltirilmifl insanlaflt›r›lm›fl monoklonal antikordur. Efalizumab’›n CD11a’ya ba¤lanma- s›, LFA-1’in intercellular adhezyon molekülü-1 (ICAM-1) ba¤lanmas›na engel olmakta ve bu flekilde T hücrelerinin aktivasyonu, göçü gibi çeflitli inflamatuar olaylar›n bafllama- s› veya sürmesi süreci bozulmaktad›r. CD11a, B lenfositle- ri, monosit, makrofaj gibi hücrelerin yüzeyinde bulundu¤u için, ajan T hücreler d›fl›nda di¤er hücrelerinde aktivasyon, migrasyon ve fonksiyonlar›n› bozmaktad›r. ‹laç liyofilize toz olarak haz›rlanm›fl olsa da, haz›rland›ktan sonra cilt-alt›na enjeksiyon fleklinde uygulanmaktad›r.16 Literatürde, bu ajan ile topikal ve sistemik steroidler ve immunmodulatu- ar ilaçlara dirençli bir oto-immün üveit vakas›nda göz içi inflamasyonu ve makula ödemininin baflar› ile tedavi edil- di¤i bildirilmifltir.66

Rituksimab

Rituksimab, B hücrelerine özgün CD20 proteinine karfl› gelifltirilmifl bir flimerik antikordur. CD20 yaln›zca pre-B ve olgun B lenfositler üzerinde bulunmakta ancak kök hücrelerinde bulunmamakta ve hücreler plazma hücrelerinde dönüflmeden kaybolmaktad›r.67Bu sebep- le ajan, CD20+ B-hücrelerinin say›s›nda özgün bir azal- maya yol açmaktad›r. Bu antikor insan kompleman sis- temi ve etkili ba¤›fl›kl›k sistemi hücreleri arac›l›¤›yla, hücrelerde kompleman-ba¤›ml› parçalanma ve antikor- ba¤›ml› sitotoksisiteye yol açar. Hatta baz› lenfoma hüc- re serilerinde hücrelerin proliferasyonunda azalma ve apoptozis indüksiyonu da gösterilmifltir.68

Bu ajan öncelikle lenfoma ve lösemi gibi malignite- lerde kullan›lmakla beraber, bu ajan›n RA, Wegener gra- nulomatozu, Sjögren sendromu gibi farkl› oto-immün hastal›klarda baflar›l› kullan›ld›¤›n› bildiren yay›nlar mev- cuttur.67,69 Bu ajan›n oküler inflamasyonlar›n kontro- lündeki etkinli¤i ile ilgili yay›nlar k›s›tl› olsa da, bu endi- kasyonlarda baflar›l› sonuçlar sa¤lad›¤›n› bildiren yay›n- lar mevcuttur.70-72

Bunlar›n d›fl›nda ustekinumab, abatacept, anakinra, rilonacept (IL-1 blokör), tocilizumab (anti-IL-6 receptor antikor), ocrelizumab, ofatuzumab (anti-CD20 antikor) TNF blokörlerine cevap vermeyen hastalarda farkl› endi- kasyonlarda baflar›l› sonuçlar göstermifllerdir.16

Güvenilirlik ve Risk Faktörleri

TNF-α blokörlerinin kullan›m› ile ilgili hekimleri endi- flelendiren en önemli bafll›klar geliflmesi muhtemel ma- ligniteler ve ciddi enfeksiyonlard›r. Bongartz ve ark. RA hastalar›nda infliksimab ve adalimumab’›n plasebo ile karfl›laflt›r›ld›¤› yay›nlar›n sonuçlar›n› meta-analiz yönte-

(7)

mi kullanarak araflt›rm›fllard›r.73Yazarlar her iki ajan›nda ciddi enfeksiyon ve malignite riskini artt›rd›¤›n› ancak malignite riskinin doz ile iliflkili oldu¤unu ortaya koy- mufllard›r. Ancak bu çal›flmada yazarlar›n çal›flman›n za- y›f yönü olarak belirttikleri gibi, hastalar›n tamam› bu iki ajan› kullanmadan önce veya kullan›rken beraberlerinde metotreksat baflta olmak üzere di¤er immusupresif ajanlar› geçmiflte kullanm›fl veya halen kullanmaktayd›- lar. Bu sebeple artan riskin yaln›zca bu ajanlara ba¤lan- mas› mümkün de¤ildir.

2003 y›l›nda FDA taraf›ndan yay›nlanan rapor, lenfo- ma d›fl›ndaki solid tümör s›kl›¤›n›n bu ajanlar ile artma- d›¤›n› bildirmifllerdir.74‹sveç çal›flma grubunun RA has- talar›nda TNF antagonistlerinin solid kanser geliflim üze- rine etkilerini inceledikleri çal›flmalar›nda genel olarak riskin artmad›¤›n› göstermifltir. Hatta yazarlar bu seride- ki bayan hastalar›nda meme kanseri riskinin bu tedavi ile anlaml› derecede azald›¤›n› bildirmifllerdir.75Bu sonuç- lar baflka bir çal›flma grubunun yapm›fl oldu¤u çal›flma ile de desteklenmifl ve lenfoma d›fl›nda malignite s›kl›-

¤›n›n bu ajanlar ile artmad›¤›n› ortaya koymufltur.76An- cak, TNF antagonisti kullan›lan hasta grubunda ki 5 len- foma vakas› ile standart s›kl›k oran› 11,5 ulafl›rken, di¤er tedaviler ile 2 lenfoma vakas›n›n 1,3 standart s›kl›k ora- n› ile sonuçland›¤›n› ortaya koymufltur. Yazarlar, bu so- nuçlar› yorumlarken RA hastalar›nda biyolojik ajan kulla- n›m›n›n genellikle klasik tedavilere dirençli olgularda gerekti¤ini ve bu hastalarda artm›fl lenfoma riskinin goz- den kaç›r›lmamas› gerekti¤ini belirtmifllerdir. Ayr›ca ya- zarlar bir gözlem olarak belirttikleri artm›fl herpes enfek- siyonlar› sebebiyle, bu hastalarda olas› bir artm›fl EBV enfeksiyon riskinin araflt›r›lmas› gerekti¤ini belirtmifller- dir.76Ancak bu konuda yap›lan çal›flmalar da EBV yükü- nün RA hastalar›nda artt›¤›n› gösteren çal›flmalar oldu¤u gibi77, kontrol grubuna göre de¤iflmedi¤ini gösteren yay›nlarda mevcuttur.78 TNF-alfa blokörlerinin ve me- totreksat kullan›m›n›n serumdaki EBV yüküne etkisinin araflt›r›ld›¤› bir çal›flmada her iki tedavi ile de serum vi- rüs yükünün 12 hafta içinde de¤iflmedi¤i gösterilmifl- tir.78 Öte yandan bu ajanlar›n kullan›m› s›ras›nda HZV enfeksiyon riskinin de artt›¤› gösterilmifltir.79 Üveit lite- ratüründe bu ajanlar›n lenfoma riskini art›r›p artt›rmad›¤›

konusu flu an için net anlafl›lamam›flt›r, bu riskin artt›¤›- n› belirten yay›nlar oldu¤u gibi riskin artmad›¤›n› bildi- ren yay›nlar da mevcuttur.80-82

Ne yaz›k ki, üveit literatüründe kullan›lan anti-infla- matuar ajanlar›n, malignite indüksiyon riski ve mortalite riski ile ilgili çal›flmalar s›n›rl›d›r. Bu konuda ABD’de üveit hastalar›n›n yo¤un takip edildi¤i 5 merkezin kay›t- lar› retrospektif incelenmifl ve üveit kontrolünde kullan›-

lan immunsupresanlar›n tafl›d›klar› mortalite riskleri ve maligniteye ba¤l› mortalite riski genel toplum ile karfl›- laflt›r›lm›flt›r. Sonuçlar TNF-antagonistlerinin her iki riski artt›rm›fl oldu¤unu göstersede, yazarlar sonuçlar›n› yo- rumlarken bu hastalarda efllik eden ciddi sistemik infla- masyonlar›n ve beraber kullan›lan siklofosfamid gibi ajanlar›n olas› etkilerinin gözden kaç›r›lmamas› gerekti-

¤ini bildirmifllerdir.83

Farkl› araflt›rmac›lar RA hastalar›nda biyolojik ajanla- r›n kullan›m›ndan sonra görülen artm›fl lenfoma riskinin hastal›¤›n do¤al seyri ile iliflkili oldu¤unu belirtmifller- dir.80-82 Non-enfektif intraoküler inflamasyonlar›n kon- trolünde biyolojik ajan kullan›lan hasta say›s›n›n azl›¤› ve genel olarak hasta yafllar›n›n RA hastalar›na göre çok da- ha genç olmas› sebebiyle bizim hasta grubumuzda bu konuda bir yorum yap›labilmesi için çok daha uzun süre takipli, genifl, homojen çal›flma gruplar›na ihtiyaç vard›r.

Biyolojik ajanlar s›kl›kla daha önce kullan›lan çeflitli immunmodulatuar ilaçlara yan›t al›namayan olgularda kullan›lmakta, bu sebeple bu hastalarda ortaya ç›kan malignitelerin RA gibi hastal›¤›n süreci içerisindeki art- m›fl s›kl›¤a m›, veya kullan›lm›fl olan immunmodulatuar ilaçlar›n kümülatif etkisi mi ya da yeni kullan›lmaya bafl- lanan TNF bloke edici ajanlara m› ba¤l› oldu¤u net orta- ya konamamaktad›r. Ancak bu konu ile ilgili yap›lan bir çal›flma da daha önce hiçbir immunmodulatuar ilaç kul- lanmam›fl hastalarda etanersept kullan›m› sonras›nda ki mortalite s›kl›¤› yafl grubu ile tamamen uyumlu oldu¤u bulunmufltur.84 Bu durumda pek çok yay›nda bahsedi- len artm›fl malignite riskinden geçmiflten kullan›lan im- munmodulatuar ajanlar suçlanabilir. Benzer bir çal›flma- da, Burmester ve ark. adalimumab kullan›lan 6 farkl›

hasta grubundan 19041 hastan›n (RA, Psoriasis, Psoria- tik Artrit, Ankilozan Spondilit, Juvenile Idiopatik Artrit ve Crohn Hastal›¤›) bilgilerini sunduklar› yay›nlar›nda, serilerinde ki gözlemledikleri artm›fl malignite riskinin, hastal›¤›n do¤al seyri içerisinde (kimi yay›nlarda 70 ka- ta kadar ç›kmakta) de¤erlendirilmesi gerekti¤ini belirt- mifllerdir. Yazarlar hastalar›n mortalite risklerinin hiçbir hasta grubunda genel populasyondan yüksek olmad›¤›- n› vurgulam›fllard›r.85

Di¤er yandan geçmiflte malignite geçirmifl ancak efl- lik eden RA’leri sebebiyle TNF antagonistine ihtiyaç du- yulan hastalardaki yeni bir malignite geliflme riski di¤er hastal›k modifiye edici ilaçlar ile k›yasland›¤›nda, TNF antagonistlerinin yeni malignite gelifltirme riskini artt›r- mad›klar› gösterilmifltir.86

Malignitelerde oldu¤u gibi RA hastalar›nda enfeksi- yon riskinin de artt›¤› bilinmektedir.87 RA hastalar›nda s›kl›kla kullan›lan hastal›k-modifiye edici ajanlar, metot- reksat ve TNF antagonistlerinin enfeksiyon risklerinin

(8)

araflt›r›ld›¤› çal›flmada, 10 mg’›n üzerindeki prednizo- lon, metotreksat ve TNF bloke edici ajanlar›n riski artt›r- d›¤› tespit edilmifltir. Ancak bu hastalarda efllik eden si- gara içimi, kronik akci¤er hastal›¤›, diabet ve yüksek hastal›k skorlar›n›n bu riski artt›rd›¤› tespit edilmifltir.87 Bu konuda yap›lan genifl kapsaml› bir çal›flmada TNF-α antagonistleri (2244 hasta etanersept, 2398 hasta inflik- simab ve 659 hasta adalimumab), klasik tedavi kullan›- lan hastalar ile karfl›laflt›r›lm›flt›r. Bu çal›flmada ciddi en- feksiyon kriteri olarak; hastalar›n hospitalizasyonu, intra- venöz antibiyotik kullan›m› ve ölüm geliflimi kabul edil- di¤inde etanersept, infliksimab ve adalimumab’›n klasik tedavilere göre riski artt›rmad›klar› bulunmufltur.74Ben- zer flekilde Burmester ve ark. 6610 RA hastada adalimu- mab’›n etkisini inceledikleri prospektif araflt›rmalar›nda ileri yafl, erkek cinsiyet, efllik eden kardiak veya pulmo- ner hastal›klar ve ileri RA aktivitesinin ciddi enfeksiyon için en önemli risk faktörleri oldu¤unu ortaya koymufl- tur.88Yazarlar bu hasta grubunda yaln›z 21 hastada ak- tif tuberküloz geliflti¤ini ve bunlar›n 11’inin ekstrapul- moner oldu¤unu bildirmifllerdir. ‹sveç artrit çal›flma gru- bunda da, TNF antagonsitleri ile riskin ilk 2 y›l için hafif artm›fl oldu¤unu ancak bu riskin 3. y›ldan itibaren orta- dan kalkt›¤›n› ortaya koymaktad›r.89 Ancak farkl› çal›fl- ma gruplar› bu riskin özellikle ilk 6 ay içinde yüksek ol- du¤unu belirtmektedirler.90,91

TNF antagonistlerinin kullan›m› ile s›kl›¤› artan en önemli enfeksiyon tuberküloz (TB)’dur. Hayvan modelin- de yap›lan çal›flmalar TNF-α’n›n TB’dan korunma aç›s›n- dan çok önemli oldu¤unu göstermifltir.92-95Fare çal›flma- lar›, TNF-α’ ya yönelik antikorlar›n TB reaktivasyonuna se- bep oldu¤unu göstermifltir.96Bu temel bilgiler bu ajanlar ile TB enfeksiyonu ve reaktivasyon risklerinin artaca¤›n›

düflündürtmektedir. Bu konuda Frans›z çal›flma grubunun 3 y›l süresince herhangi bir endikasyonla TNF antagonisti bafllanan hastalar›n bilgilerini derledikleri çal›flmalar›nda 57,711 hasta-y›l› bilgilerini sunmufllard›r.97Çal›flmada TB standart s›kl›k riskinin genel olarak Frans›z toplumunda 8,7/100,000 iken genel olarak TNF antagonisti kullanan hastalarda bu riskin artt›¤›n› ve etanersept, infliksimab ve adalimumab için s›ras›yla 100,000’de 9,3 (0,0-29,4), 187,5 (0,1-374,8), 215,0 (0,0-521,7) ulaflt›¤›n› bildirmifl- lerdir. Ancak yazarlar TB geliflen hastalar›n tedavi öncesi araflt›r›lmalar›nda olgular›n yar›s›ndan ço¤unun TB geliflim aç›s›ndan risk faktörü tafl›d›klar›n› ve hiçbir hastan›n uygun tedaviyi almad›¤›n› belirtmifllerdir. Son olarak TB geliflimi aç›s›ndan ba¤›ms›z risk faktörleri araflt›r›ld›¤›nda, ileri yafl, TB endemik bölgelerde do¤mufl olmak, infliksimab veya adalimumab kullan›m› ve tedavinin ilk y›l› olarak rapor edilmifltir. Bu konuda FDA’in yan etki bildirim veri taban›

kullan›larak yap›lan iki çal›flma, hem etanersept hemde infliksimab ile TB riskinin artt›¤›n› ve özellikle de ekstra- pulmoner bafllang›çl› olgular›n daha s›kl›kla izlendi¤ini bil- dirmektedirler.98,99Bu konuda son y›llarda yap›lan baflka bir çal›flmada hastal›¤›n geliflti¤i olgular›n ço¤unun TB yayg›n oldu¤u ülke do¤umlu olduklar› ve sa¤l›k çal›flanla- r› aras›nda anti-TNF kullan›lmak zorunda kal›nan hastalar- da riskin artm›fl olabilece¤i belirtilmektedir.100,101

Çeflitli sebepler ile TNF antagonisti kullan›lan hasta- larda araflt›r›lan bir di¤er konuda hastalarda efllik eden Hepatit B ve C enfeksiyonlar›n›n tedavi sürecinde alev- lenip alevlenmeyece¤idir. Bu konuda literatürde bulu- nan yay›nlar genel olarak bu ajanlar ile korkulan senar- yonun gerçekleflmedi¤i ve hastal›¤›n alevlenmedi¤i fleklindedir.102-106Hatta tedavi süresince viral gen yü- künün takip edildi¤i çal›flmalarda TNF antagonistlerinin plaseboya göre yükü azaltmakta daha etkili oldu¤u gös- terilmifltir.106Bu sebeple Hepatit B veya C enfeksiyonu düflünülen olgularda antiviral deste¤i ile birlikte TNF an- tagonistleri güvenle kullan›labilirler. Benzer flekilde fark- l› endikasyonlarla TNF antagonisti kullan›lmak zorunda kal›nan HIV + hastalarda bu ajanlar›n güvenle kullan›la- bilece¤i kaydedilmifltir.107-109Bu konuda yap›lan bir ça- l›flmada CD4 say›lar› >200 mm3ve HIV viral yükü <60 000 kopya /mm3 olan olgularda TNF antagonistlerinin kullan›lan endikasyonlar›ndaki olumlu geliflme yan›nda hastalar›n CD4 say›lar›nda ve viral yüklerinde anlaml› bir de¤iflikli¤in olmad›¤› bildirilmifltir.107

Immunolojik olarak TNF-α’n›n kona¤›n intrasellüler enfeksiyonlara karfl› korunmas›nda önemli bir rolü oldu¤u bilinmektedir Hayvan modeli çal›flmalar›na dayal› göz- lemlerde, hücresel immun sistem ve TNF-α salg›lanmas›- n›n fungal enfeksiyonlara karfl› kritik bir rolü oldu¤u sap- tanm›flt›r. Bu konuda literatürde 1 Temmuz 2007 tarihine kadar TNF antagonistleri kullan›m› s›ras›nda geliflen fungal enfeksiyonlar Tsiodras ve ark. taraf›ndan derlenmifltir. Ya- zarlar bu tarihe kadar 281 olguda ciddi fungal enfeksiyo- nu geliflti¤ini ve bu olgularda en s›k tespit edilen sufllar›n histoplasmosis, candida ve aspergillus oldu¤unu bildir- mifllerdir. Fungal enfeksiyonlar›n en s›k olarak pnömoni olarak ortaya ç›kt›¤›n› ve kona¤a ait tespit edilen en önemli risk faktörleri olarak da graft versus host hastal›¤›

varl›¤› ve nötropeni geliflimini bildirmifllerdir.110

1990 y›l›nda Levine ve ark. konjestif kalp yetmezli¤i (KKY) olan hastalarda TNF-α düzeyinin olmayan hastala- ra göre artt›¤›n› bildirmifllerdir. Hayvan çal›flmalar› yük- sek TNF-α düzeylerinin sol ventriküler yetmezli¤ine ve sol kalp yetmezli¤ine neden oldu¤unu göstermifltir.74 TNF-alfa blokörlerinin en yayg›n kullan›ld›¤› hastal›k gru- bu olan RA’te çeflitli hastal›klar yan›nda kardiovasküler

(9)

morbidite ve mortalitenin de artt›¤› bilinmektedir. Bu durumun sistemik inflamasyon ile birlikte artm›fl ate- roskleroz, miyokardial enfarktüs, kalp yetmezli¤i ve se- rebrovasküler hastal›klar ile iliflkili oldu¤u düflünülmek- tedir.111-113TNF-α’n›n endotel disfonksiyonu, vasküler instabilite ve aterosklerozun progresyonuna katk›da bu- lundu¤u bilinmektedir. Bu sebeple TNF-α antagonistle- rinin kullan›m›n›n bu konuda olumlu katk›da bulunabile- cekleri düflünülmüfltür.114,115Ancak yap›lan çal›flmalar TNF-α antagonistlerinin beklentileri karfl›lamad›¤›n› ve yüksek dozlarda (‹nfliksimab 10 mg/kg) Grade III-IV kalp yetmezli¤i olan hastalarda mortaliteyi artt›rd›¤›n› gös- termifltir.116,117 Bu sebeple, flu an için genel uygulama bu ajanlar›n kalp yetmezli¤i Grade III-IV olan hastalarda mutlak kontraendike olarak kabul edilmesi ve Grade I-II hastalarda ise göreceli kontraendike kabul edilmesidir.

Buna karfl›l›k Wolfe ve Michaud TNF antagonistlerinin kardiak risk faktörü bulunmayan hastalarda konvansiyo- nel tedavilere göre kardiak yetmezlik üzerine negatif et- kilerinin olmad›¤›n› ortaya koymufllard›r.118 Hatta son çal›flmalar RA hastalar›nda steroidlerin kalp yetmezli¤i riskini TNF-alfa blokörlerinden daha fazla yükseltti¤ini ortaya koymufltur.119

Yukar›da bahsedilen biyolojik ajanlar›n kullan›m en- dikasyonlar›ndan biri de psoriazis veya psoriatik artrit olmakla beraber, literatürde ilaç kullan›m›na ba¤l› olarak psoriazis-benzeri bir klinik antitenin indüklenebildi¤ini belirten yay›nlar mevcuttur.120-122Bu konuda yay›nlan- m›fl en büyük serilerden birinde 9826 RA hastas›n›n or- talama 2,81 y›ll›k anti-TNF ajan kullan›m› süresince yeni psoriasis tablosu yaln›zca 27 olguda bildirilmifltir. Bura- da ki önemli bir nokta ise, etanerseptin var olan psori- azisi alevlendirirken, antikor fleklindeki antagonistlerin psoriazisi indüklemeleridir.123

TNF antagonistleri ile nadir de olsa görülen klinik tablolardan biri MS, optik nörit, ensefalit vb gibi demye- linizan hastal›klard›r.74Mohan ve ark. anti-TNF ajan kul- lan›m›na ba¤l› bildirdikleri 20 demyelinizasyon vakas›- n›n 18’inde etanersept, 2’sinde ise infliksimab kullan›- m›na sekonder geliflti¤ini bildirmifllerdir. En s›k izlenen nörolojik semptomlar›n ise parestezi, görsel bozukluklar ve konfuzyon oldu¤unu bildirmifllerdir. Ancak tüm has- talarda ilaç kesildikten sonra semptomlar k›smi veya ta- mamen kaybolmufltur.124

TNF antagonistleri ile iliflkili bir di¤er yan etki de sis- temik lupus eritematozis-benzeri tablo geliflme riskidir.

Immun-mekanizma sebepli tablolar›n ortaya ç›kmas›, TNF’in yok edilmesi s›ras›nda artm›fl T ve B hücre akti- vasyonunun, otoantijenler ve yabanc› antijenler ile reak- siyonlar›na ba¤lanm›flt›r.125-128 TNF antagonistleri ile te- davi sonras›nda baflta anti-nukleer antikor ve anti-

dsDNA antikor olmak üzere çeflitli otoantikorlar›n artt›¤›

bilinmektedir.129,130Bu konuda yap›lan bir araflt›rmada 7700 infliksimab ve 3800 etanersept kullanan hasta gru- bunda lupus-benzeri tablo geliflen olgu say›s› yaln›z 22 (15 infliksimab ve 7 etanersept) olarak bildirilmifltir.131 Benzer flekilde adalimumab ile yay›nlanm›fl en büyük serilerden biri olan 19000’den fazla hastan›n dahil edil- di¤i bir yay›nda demyelinizan tablo izlenen olgu say›s›

13 iken, lupus-benzeri sendrom yaln›z 12 olguda bildi- rilmifltir.85 Klinik pratikte sistemik otoimmun hastal›k geliflme riski düflük oldu¤u için, TNF antagonisti tedavi- si s›ras›nda otoantikor takibi önerilmemektedir.

Bütün biyolojik ajanlar için, kullan›ld›klar› süre içeri- sinde canl› afl›lar›n kullan›m› kesinlikle önlenmelidir. Ya- r› ömürleri dikkate al›nd›¤›nda biyolojik ajanlar afl›lama- dan 4-8 hafta önce sonland›r›lmal› ve afl›lamadan 2-3 hafta sonra tekrar bafllanmal›d›rlar.16

Bu derlemede özellikle TNF antagonistleri ile ilgili sunulan yan etkilerin büyük bölümü di¤er disiplinlerin yay›nlam›fl olduklar› bilgilerden derlenmifl olmakla bir- likte yine de sunulan bulgular›n tedaviye dirençli enfek- siyöz olmayan üveitlerin tedavisinde meslektafllar›m›za yol gösterece¤ini umuyoruz. Sonuç olarak enfeksiyöz olmayan üveitlerin tedavisinde biyolojik ajanlar oftalmo- loglar›n tedavi seçeneklerini artt›ran yeni nesil ajanlar olup, özellikle klasik tedavilere dirençli ve yönetimi güç olan seçilmifl olgularda iyi bir seçenek gibi görünmekte- dirler. Henüz hiçbir biyolojik ajan için üveit tedavisinde ruhsatl› kullan›m bulunmamaktad›r.

Kaynaklar

1. Imrie FR, Dick AD. Biologics in the treatment of uveitis. Curr Opin Ophthalmol. 2007;18:481-6.

2. Zakka FR, Chang PY, Giuliari GP, Foster CS. Current trends in the management of ocular symptoms in Adamantiades-Behçet's dis- ease. Clin Ophthalmol. 2009;3:567-79.

3. Tugal-Tutkun I, Güney-Tefekli E, Urgancioglu M. Results of inter- feron-alfa therapy in patients with Behçet uveitis. Graefes Arch Clin Exp Ophthalmol. 2006;244:1692-5.

4. Sobaci G, Erdem U, Durukan AH, ve ark. Safety and effectiveness of interferon alpha-2a in treatment of patients with Behçet's uveitis refractory to conventional treatments. Ophthalmology.

2010;117:1430-5.

5. Bodaghi B, Gendron G, Wechsler B, et al. Efficacy of interferon alpha in the treatment of refractory and sight threatening uveitis:

a retrospective monocentric study of 45 patients. Br J Ophthalmol. 2007;91:335-9.

6. Kötter I, Zierhut M, Eckstein AK, et al. Human recombinant inter- feron alfa-2a for the treatment of Behçet's disease with sight threatening posterior or panuveitis. Br J Ophthalmol.

2003;87:423-31.

7. Paire V, Lebreton O, Weber M. Effectiveness of interferon alpha in the treatment of uveitis macular edema refractory to corticos- teroid and/or immunosuppressive treatment. J Fr Ophtalmol.

2010;33:152-62.

(10)

8. de Vos AF, van Haren MAC, Verhagen C, Hoekzema R, Kijlstra A.

Kinetics of intraocular tumor necrosis factor and interleukin-6 in endotoxin-induced uveitis in the rat. Invest Ophthalmol Vis Sci 1994;35:1100-6.

9. de Vos AF, van Haren MAC, Verhagen C, Hoekzema R, Kijlstra A.

TNF-induced uveitis in the Lewis rat is associated with intraocu- lar interleukin 6 production. Exp Eye Res. 1995;60:199-207.

10. Rosenbaum JT, Howes EL, Rubin RM, Samples JR. Ocular inflam- matory effects of ‹ntravitreally -injected tumor necrosis factor.

Am J Pathol. 1988;133:47-53.

11. Lacomba MS, Martin CM, Galera JMG, et al. Aqueous humor and serum tumor necrosis factor-a in clinical uveitis. Ophthalmic Res.

2001;33:251-5.

12. Sfikakis PP. The first decade of biologic TNF antagonists in clini- cal practice: lessons learned, unresolved issues and future direc- tions. Curr Dir Autoimmun. 2010;11:180-210.

13. Tracey D, Klareskog L, Sasso EH, Salfeld JG, Tak PP. Tumor necro- sis factor antagonist mechanisms of action: a comprehensive review. Pharmacol Ther. 2008;117:244-79.

14. Humira (adalimumab) prescribing information. (2007). Abbott Laboratories, North Chicago, IL.

15. Barrera P, Oyen WJ, Boerman OC, van Riel PL. Scintigraphic detection of tumour necrosis factor in patients with rheumatoid arthritis. Ann Rheum Dis. 2003;62:825-8.

16. Pathirana D, Ormerod AD, Saiag P, et al. European S3-guidelines on the systemic treatment of psoriasis vulgaris. J Eur Acad Dermatol Venereol. 2009;23 Suppl 2:1-70.

17. Kakkassery V, Mergler S, Pleyer U. Anti-TNF-alpha treatment: a possible promoter in endogenous uveitis? observational report on six patients: occurrence of uveitis following etanersept treat- ment. Curr Eye Res. 2010;35:751-6.

18. Wang F, Wang NS. Etanercept therapy-associated acute uveitis:

a case report and literature review. Clin Exp Rheumatol.

2009;27:838-9.

19. Fouache D, Goëb V, Massy-Guillemant N, et al. Paradoxical adverse events of anti-tumour necrosis factor therapy for spondyloarthropathies: a retrospective study. Rheumatology (Oxford). 2009;48:761-64.

20. Lim LL, Fraunfelder FW, Rosenbaum JT. Do tumor necrosis factor inhibitors cause uveitis? A registry-based study. Arthritis Rheum.

2007;56:3248-52.

21. Cobo-Ibáñez T, del Carmen Ordóñez M, Muñoz-Fernández S, Madero-Prado R, Martín-Mola E. Do TNF-blockers reduce or induce uveitis? Rheumatology (Oxford). 2008;47:731-2.

22. Sieper J, Van den Brande J. Diverse effects of infliximab and etan- ercept on T lymphocytes [review]. Semin Arthritis Rheum.

2005;34:23-7.

23. Sfikakis PP. Behçet's disease: a new target for anti-tumour necro- sis factor treatment. Ann Rheum Dis. 2002;61:51-3.

24. Sfikakis PP, Markomichelakis N, Alpsoy E, et al. Anti-TNF thera- py in the management of Behcet's disease--review and basis for recommendations. Rheumatology (Oxford). 2007;46:736-41.

25. Korhonen T, Karppinen J, Malmivaara A, et al. Efficacy of inflix- imab for disc herniation-induced sciatica: one-year follow-up.

Spine. 2004;29:2115-9.

26. Markomichelakis NN, Theodossiadis PG, Pantelia E, Papaefthimiou S, Theodossiadis GP, Sfikakis PP. Infliximab for chronic cystoid macular edema associated with uveitis. Am J Ophthalmol. 2004;138:648-50.

27. Yamada Y, Sugita S, Tanaka H, Kamoi K, Kawaguchi T, Mochizuki M.

Comparison of infliximab versus ciclosporin during the initial 6-month treatment period in Behçet disease. Br J Ophthalmol. 2010;94:284-8.

28. Sugita S, Yamada Y, Mochizuki M. Relationship between serum infliximab levels and acute uveitis attacks in patients with Behcet disease. Br J Ophthalmol. 2010;95:549-52.

29. Abalos-Medina GM, Sánchez-Cano D, Ruiz-Villaverde G, Ruiz- Villaverde R, Quirosa Flores S, Raya Alvarez E. Successful use of infliximab in a patient with neuro-Behçet's disease. Int J Rheum Dis. 2009;12:264-6.

30. Kasugai C, Watanabe D, Mizutani K et al. Infliximab treatment of severe genital ulcers associated with Behçet disease. J Am Acad Dermatol. 2010;62:162-4.

31. Donghi D, Mainetti C. Infliximab for the treatment of refractory Adamantiades-Behçet disease with articular, intestinal, cerebral and ocular involvement. Dermatology. 2010;220:282-6.

32. Niccoli L, Nannini C, Cassarà E, Gini G, Lenzetti I, Cantini F. Efficacy of infliximab therapy in two patients with refractory Vogt- Koyanagi-Harada disease. Br J Ophthalmol. 2009;93:1553-4.

33. Saurenmann RK, Levin AV, Rose JB, et al. Tumour necrosis factor alpha inhibitors in the treatment of childhood uveitis.

Rheumatology (Oxford). 2006;45:982-9.

34. Sobrin L, Kim EC, Christen W, Papadaki T, Letko E, Foster CS.

Infliximab therapy for the treatment of refractory ocular inflam- matory disease. Arch Ophthalmol. 2007;125:895-900.

35. Gallagher M, Quinones K, Cervantes-Castañeda RA Yilmaz T, Foster CS. Biological response modifier therapy for refractory childhood uveitis. Br J Ophthalmol.2007;91:1341-4.

36. Huynh N, Cervantes-Castaneda RA, Bhat P, Gallagher MJ, Foster CS. Biologic response modifier therapy for psoriatic ocular inflammatory disease. Ocul Immunol Inflamm. 2008;16:89-93.

37. Tugal-Tutkun I, Ayranci O, Kasapcopur O, Kir N. Retrospective analysis of children with uveitis treated with infliximab. J AAPOS.

2008;12:611-3.

38. Farvardin M, Afarid M, Mehryar M, Hosseini H. Intravitreal inflix- imab for the treatment of sight-threatening chronic noninfectious uveitis. Retina. 2010;30:1530-5.

39. Giganti M, Beer PM, Lemanski N, Hartman C, Schartman J, Falk N.Adverse events after intravitreal infliximab (Remicade). Retina.

2010;30:71-80.

40. Maini RN, Breedveld FC, Kalden JR, et al. Therapeutic efficacy of mul- tiple intravenous infusions of anti-tumor necrosis factor alpha mono- clonal antibody combined with low-dose weekly methotrexate in rheumatoid arthritis. Arthritis Rheum. 1998;41:1552-63.

41. Chopra A. 99mTc-labeled anti-tumor necrosis factor-alpha mon- oclonal Antibody. Molecular Imaging and Contrast Agent Database [Internet]. Bethesda (MD): National Center for Biotechnology Information (US); 2004-2010.

42. Braun J, Baraliakos X, Listing J, Sieper J. Decreased incidence of anterior uveitis in patients with ankylosing spondylitis treated with the anti-tumor necrosis factor agents infliximab and etaner- cept. Arthritis Rheum. 2005;52:2447-51.

43. Guignard S, Gossec L, Salliot C, et al. Efficacy of tumour necrosis factor blockers in reducing uveitis flares in patients with spondy- larthropathy: a retrospective study. Ann Rheum Dis.

2006;65:1631-4.

44. Mushtaq B, Saeed T, Situnayake RD, Murray PI. Adalimumab for sight-threatening uveitis in Behçet's disease. Eye (Lond).

2007;21:824-5.

45. van Laar JA, Missotten T, van Daele PL, Jamnitski A, Baarsma GS, van Hagen PM. Adalimumab: a new modality for Behçet's dis- ease? Ann Rheum Dis. 2007;66:565-6.

46. Bawazeer A, Raffa LH, Nizamuddin SH. Clinical experience with adalimumab in the treatment of ocular Behçet disease. Ocul Immunol Inflamm. 2010;18:226-32.

47. Vazquez-Cobian LB, Flynn T, Lehman TJ. Adalimumab therapy for childhood uveitis. J Pediatr. 2006;149:572-5.

48. Rudwaleit M, Rødevand E, Holck P, et al. Adalimumab effective- ly reduces the rate of anterior uveitis flares in patients with active ankylosing spondylitis: results of a prospective open-label study.

Ann Rheum Dis. 2009;68:696-701.

Referanslar

Benzer Belgeler

Oral kortikosteroid bağımlı ve omalizumab yanıtsız ABPA’lı bir başka hastada benralizumab tedavisi ile klinik iyileşme, solunum fonksiyonlarında düzelme, steroid

Long-term continuous efalizumab therapy in patients with moderate to severe chronic plaque psoriasis: updated results from an ongoing trial?. Menter A, Gordon K, Carey W,

Özbilir Ö, Gülekon A. Biologic therapy for psoriasis.. T hücrelerinin aktivasyonu için öncelikle antijen sunu- cu hücrelere ba¤lanmas› gerekmektedir. Bu olay her iki tip

Bu yeni biyolojik ajanlar direkt olarak psoriazisin pa- togenezinden sorumlu olan immün basamaklardan birini bloke ederek etki gösterdi¤inden psoriazis te- davisi için di¤er

Aerosol yolla hastalık oluşturma potansiyeli taşıyan, çevresel koşullara oldukça dayanıklı olan, çoğu toplumların duyarlı olduğu, yüksek morbidite/mortalite

C- Hastalık Kaynağı ve Bulaşma Yolları Temel olarak insanlara enfekte hayvan dokuları, sekresyon ve çıkartılarının bütünlüğü bozuImuş deri veya konjonktivaya

Aşılama hamilelerde, ekzama gibi akut veya kronik deri şikayetleri olanlarda, immün- süpresif kişilerde ve aşı komponentlerine allerjisi olanlarda kontrendikedir(18).

Parazitler; genel olarak orta dereceli yayılım, orta düzeyde morbidite ve düşük mortalite göstermeleri nedeniyle CDC tarafından ikinci derecede öneme sahip