1
TİAMİN-RİBOFLAVİN- TİAMİN-RİBOFLAVİN-
NİASİN-PRİDOKSİN
NİASİN-PRİDOKSİN
2
TİAMİN-B
1B grubu vitaminleri içerisinde ilk tanınanıdır
1893 yılında Osler “yaş beriberi” “yaş beriberi”
hastalığını tanımlamıştır
1897 yılında Eijkman, tarafından
“antineuritik vitamin”
“antineuritik vitamin” olarak tanımlanmıştır 1906 yılında Takaki, parlatılmış pirinç tüketen japon denizcilerde bu hastalığı
bildirmiştir
3
VİTAMİN B
11926 yılında ilk kez koenzim formu izole edilmiştir
1936 yılında Williams vitamini
sentezlemiş ve kimyasal yapısını ortaya
sentezlemiş ve kimyasal yapısını ortaya
koymuştur (tiamin = kükürt bulunan amin)
4
VİTAMİN B
1CH2
+N C
C S
C CH2CH2OH CH3
NH2
H3C
Tiamin N
N H
Pirimidin Tiazol
5
Kimyasal Özellikleri Kimyasal Özellikleri
Tiamin besinlerde çeşitli formlarda bulunur
Serbest tiamin,
Pirofosforik asit ester (kokarboksilaz) ve
proteinle kompleks yapmış formda (protein-P kompleksi) bulunur
Tiaminin fosforlanmış formları; TMP,
TPP
,TTP’dir
6 Tiamin Fosforilasyonu, intestinal lümende veya
intestinal hücrelerde gerçekleşir
7
Kimyasal Özellikleri
Bitkisel dokularda, serbest tiamin olarak bulunur
Hayvanlarda, piro fosfat veya proteine bağlı olarak bulunur
TPP en fazla bulunan formudur (toplam
tiaminin %80)
8
TTP %5-10, geri kalan ise TMP ve
serbest tiamindir
9
Bitkisel ve hayvansal dokularda bulunan
antitiamin bileşikleri tiamin yıkımına neden olur
Tiamin yıkımına neden olan iki enzim vardır
Tiaminaz I enzimi; sazan balığının bağırsağında ve diğer balıklarda, eğrelti otu, Bacillus
tiaminolyticus’da bulunur
Tiaminaz II enzimi; Intestinal bakterilerde
bulunur. B.tiaminolyticus, B.aneurinelyticus ve chlostridium tiaminolyticus ‘dır
Metil köprüsünü kırarak molekülün dağılmasına yol açar
Tiamin Antegonistleri
Tiamin Antegonistleri
10
Tiazol ve pirimidin grupları ortaya çıkar
Eğrelti otu, çay, kahve ve diğer
sebzelerde (kırmızı lahana, kırmızı hindiba vb.) poli hidroksi fenolleri
(kafeik asit, klorojenik asit, ve tannin) içerdiği için bunlar da antitiamin
faktörüdür
Tiamin Antegonistleri
Tiamin Antegonistleri
11
Bazı
Bazı VVitaminlerin itaminlerin SStabiliteleri (Fennema, tabiliteleri (Fennema, 1996)
1996)
12
Tiaminin ticari formları tiamin klorid-
hidroklorid (genellikle hidroklorid olarak tanımlanır) ve tiamin mononitrat‘dırtiamin mononitrat
Tiamin hidroklorid, mononitrat formundan daha fazla çözünürdür. Bunun besin
zenginleştirmede önemli avantajları vardır
Tiamin mononitrat 95 Tiamin mononitrat 95 ooC’denC’den daha az
sıcaklıklarda stabil iken, hidroklorid formu hidroklorid formu 95-110
95-110 ooC’den daha yüksekC’den daha yüksek sıcaklıklarda stabildir
Kimyasal Özellikleri
Kimyasal Özellikleri
13
pH’nın Etkisi pH’nın Etkisi
Tiamin ışık ve asidik ortama dayanıklıdır
Hatta asit ortamda 120 oC’ye kadar
dayanabilir. Fakat nötral ve alkali pH’da dayanıklı değildir
Metalik iyonlardan bakırbakır dayanıklılığı azaltır
14
pH’nın Etkisi pH’nın Etkisi
Alkali pH’da pişirilen pirinçte tiamin kaybı gösterilmiştir
Musluk suyunda %8-10, kuyu suyunda
%36 kayıp bulunmuştur
Buğday ürünlerinin pişirilmesi esnasında tiamin kaybı; pH ve sıcaklık ile pH ve sıcaklık ile
ilgilidir
ilgilidir. Kimyasal kabartıcılar (baking
powder) kullanıldığında %15-25 kayıp
bulunmuştur
15
pH’nın Etkisi
Keklerde tiamin kaybı %23 iken, baking powder kullanıldığında %33 olduğu
saptanmıştır
Buğday ürünlerinin pişirilmesinde en
uygun pH 6 ve 6 ‘nın altıdır.
16
Isı ve Oksijenin Etkisi Isı ve Oksijenin Etkisi
Tiamin ısıya karşı hassas bir vitamin olduğu için kolaylıkla kayba uğrayabilir.
Fırında pişmiş ekmekte kabuk kısmında
%15-30 kayıp saptanmıştır
Tostta kayıp ise 30-70 saniyelik sürede
%10-30 olarak bulunmuştur. Bu kayıp dilimin kalınlığına, pişirme süresine ve nem içeriğine bağlıdır
Tostun kalınlığı 9-12 mm olduğunda
%14, 5 mm olduğunda ise %30 kayıp
bulunmuştur
17
Tahıllar depolandığında, tiamin kaybı ürünün nem içeriğine bağlıdır
Yapılan bir araştırmada, buğday %17 nem içerdiği zaman %30 (5 ay depolama), %12 nem içerdiğinde %12 kayıp saptanmış, %6 nem içerdiğinde ise kayıp bulunamamıştır
Isı ve Oksijenin Etkisi
Isı ve Oksijenin Etkisi
18
SO SO
2’ 2’in Etkisi in Etkisi
Sülfit genelde işlenmiş et ve sebze-
meyvelerde koruyucu olarak kullanılır. Gıda sanayinde kullanılması özellikle tiamin
molekülünün inaktif hale gelmesine neden olur
Patates gibi sebzeleri suda ağartma ile
beraber sülfit ilave edildiğinde tiamin kaybı
%85 olarak saptanmıştır
Kazein ve çözünür nişastanın sülfit
tarafından tiamin yıkımına karşı koruyucu etkisi olduğu saptanmıştır
19
VÜCUTTA KULLANILMASI VÜCUTTA KULLANILMASI
Tiamin aktif transport ile duodenumun üst ve orta kısmından emilir
Günde 5 mg’den çok alınırsa pasif difüzyon ile emilir
Alkol tüketimi; tiaminin aktif transportunu
bozarak emilimine engel olur
20
VÜCUTTA KULLANILMASI VÜCUTTA KULLANILMASI
Tiamin mukozal hücrelerde fosforlanır (Pirofosfat),
(Pirofosfat), portal dolaşım ile karaciğere taşınır
Plazmada ………. 1 mcg/100mL
Kır.kan hücreleri ……6-12 mcg/100mL
21
VÜCUTTA KULLANILMASI VÜCUTTA KULLANILMASI
Dokuların tiamin yoğunluğu farklıdır En yoğun dokular KC, kalp,
böbreklerdir (iskelet kasları ve beyinde az miktarda bulunur)
İnsanlarda ve hayvanlarda barsaklarda sentez edilir, ancak vücut gereksinmesi
için yeterli değildir
Diyet ile gereksinmeyi karşılacak
miktarda alındığında % 10’u atılır
22
FONKSİYONLARI FONKSİYONLARI
Koenzim formu: TPP (tiamin pirofosfat)
1. Karboksilaz enzimi için koenzimdir Pirüvatın Asetil coA’ya
(3 karbon) (2 karbon)
23
FONKSİYONLARI FONKSİYONLARI
2. Kreps halkasında α-keto glutaratın dekarboksilasyonunda gereklidir
24
Vücutta Kullanılması
Vücutta Kullanılması
25 3. Karbonhidratların hekzos monofosfat yolu ile
yıkımında transketolaz enzim aktivitesi için gereklidir
4.İştah ve sinir fonksiyonunu destekler
5.Tiamin sinir hücresi membranında özel bir alanda görevlidir
6. Asetil kolin oluşumu için gereklidir. Sinir fonksiyonu, doku ve kaslardaki yanıt tiamine bağlıdır
26
Enerji metabolizmasında görevlidir
Kalp ve kasların normal fonksiyonunda
27
YETERSİZLİĞİ YETERSİZLİĞİ
* Kronik olarak aşırı alkol kullananlarda (40 g/gün)
* Böbrek hastalıklarında (kısmen renal diyaliz hast.)
*Uzun dönem intravenöz beslenenlerde
28
YETERSİZLİĞİ YETERSİZLİĞİ
* Fazla miktarda tiamin antagonisti tiamin antagonisti tüketenlerde
*Yüksek miktarda tiaminaz içeren tiaminaz besinleri tüketenlerde
*Enerji gereksinmesinin büyük kısmı şeker ve alkol gibi boş enerji
kaynaklarından sağlanıyorsa
29
Biyokimyasal
Biyokimyasal D D eğişiklikler eğişiklikler
* Kanda pirüvik asit artar
İdrarda tiamin ve metabolizma ürünleri miktarı azalır (idrardaki tiamin miktarının 27 mcg/g kreatinin altına düşmesi)
Kırmızı kan hücrelerinde transketolaz
enzim aktivitesi değişir. Transketolaz
doymuşluğu azalır
30
BERİBERİ BERİBERİ
İlk kez Uzak Doğu ülkelerinde cilalanmış- kabuğu ayrılmış pirinci yaygın olarak
tüketenlerde görülmüş
(Enerji alımının % 80’ini pirinçten karşılayanlarda, pirinç kabuğu iyi bir
tiamin kaynağı
31
Klinik Belirtiler
1. Gastro-intestinal sistem: İştah kaybı, sindirim güçlüğü
2. Kan ve dolaşım sistemi: Ödem, kalp genişlemesi, kalp yetmezliği
3. Sinir ve kas sistemi: duyu kaybı,
refleks kaybı, hareket güçlüğü, kısmi
paralizi
32
Werniche-Korsakoff Sendromu Werniche-Korsakoff Sendromu
Yaygın olarak malnütrisyonlu alkoliklerde görülür. Tiamin
yetersizliğine benzer semptomlar ile
karakterize edilir
33
Werniche-Korsakoff Sendromu Werniche-Korsakoff Sendromu
* İstem dışı göz kapanması, kas
koordinasyon bozukluğu, mental bozukluk, hafıza defekti oluşur
* Tiamin suplementasyonu ile tedavi
edilebilir
34
GEREKSİNME GEREKSİNME
• FAO/WHO’a göre 0.5 mg/ 1000kkal/
gün• Türkiye’ye Özgü Beslenme Rehberi; 19- 50 yaş Erkek için günlük; 1.2 mg; Kadın için 1.1 mg
• Kişi yeterli besin tüketiliyorsa, enerji
gereksinmesini karşılar
35
Tiamin Gereksinmesi Tiamin Gereksinmesi
Yüksek enerji alımında (fazla alkol tüketimi)
Diyette karbonhidrat oranının, protein ve yağa göre artmış olduğu durumlarda
Enerji metabolizmasını hızlandıran
enfeksiyon, hipertroidizm, gebelik,
emziklilik ve büyüme gibi durumlarda
artar
36
KAYNAKLARI KAYNAKLARI
En zengin kaynak:
Bitkilerin tohumları (dış kısım, embrio, endosperm)
mg/100 g
Tam buğday tanesi ...……… 0.55
80 randımanlı un ….…….… 0.26
60 randımanlı un ………….. 0.03
37
Besinlerden Sağlanan Tiamin Oranı (%)
Besinlerden Sağlanan Tiamin Oranı (%)
38
BESİNLERDE TİAMİN KAYBINI BESİNLERDE TİAMİN KAYBINI
ÖNLEMEK İÇİN ALINACAK TEDBİRLER ÖNLEMEK İÇİN ALINACAK TEDBİRLER
39
Fasulyelerin Farklı Islatma Suyu Fasulyelerin Farklı Islatma Suyu Sıcaklıklarında Tiamin Alıkonumu (%) Sıcaklıklarında Tiamin Alıkonumu (%)
40
Çift Tabanlı Çelik ve Aliminyum Tencerelerde Pişirilen Kurufasulyelerde Tiamin Alıkonumu
41
Kurubaklagillerde tiamin kaybının daha az olması için ıslatma suyunun
sıcaklığının oda sıcaklığında (20
oC) olması
Besinleri pişirirken fazla su eklenmemesi ve haşlama suyunun dökülmemesi
Sudaki klorinin besin üzerindeki olumsuz
etkilerini ortadan kaldırmak için önceden
kaynatılmış musluk suyunda pişirilmesi
42
Besinleri kısa sürede pişirilmesi
Yemeğin pişirilmesi esnasında karbonat eklenmemesi, fırın ürünlerinde
kimyasal kabartıcılar yerine
mayalandırma yönteminin kullanılması
Pişirme kabı olarak çelik tencere
kullanılması
43
Mayada tiamin bulunduğundan mayalı ekmekteki tiamin içeriği yüksektir
Bulgurda kayıp olmaz
Ekmeğin kızartılması ile kayıp % 25
Haşlama ve ağartma işlemi ile kayba uğrar
Pişirme sırasında tiamin kaybı; pişme
süresine, pH, ısı, su miktarına bağlıdır
44
Pişirme sırasında soda eklenirse kayıp artar
Pişme suyu dökülürse kayıp artar
Susuz, buharda ve fırında pişirme
yöntemleri tercih edilmelidir
45
Dondurma işleminin tiamin kaybına etkisi çok az veya hiç yoktur
denilebilir
46
Çay ve kahve antitiamin faktörü (tiamin antagonisti) içerir
47
TOKSİSİTE TOKSİSİTE
Ağızdan yüksek miktarda alınması güvenilir (500 mg),
Fakat yüksek dozun intravenöz olarak verilmesi şok semptomlarına
neden olur
48
RİBOFLAVİN
RİBOFLAVİN
49
VİTAMİN B
2Diğer adı: Riboflavin
1879 yılında sarı-yeşil floresans pigment olarak tanımlanmıştır
1935 yılında süt (laktoflavin), karaciğer, yumurta (ovaflavin) ve yeşil bitkilerde
riboflavinin varlığı saptanmış ve sentez edilmiştir
1938 yılında Karrer tarafından riboflavin adı verilmiştir
50
KİMYASAL YAPISI KİMYASAL YAPISI
Riboflavin=Riboz (5 karbonlu şeker) +flavin (renk pigmenti)
H3C
H3C NH
O
O
CH2(CHOH)3CH2OH
N N N
51
RİBOFLAVİN KOENZİMLERİ
RİBOFLAVİN KOENZİMLERİ
52
ÖZELLİKLERİ ÖZELLİKLERİ
Suda erir
Işığa karşı oldukça duyarlıdır
Isıya tiamine göre daha dayanıklıdır
Eriyik içerisinde yeşilimsi sarı floresans
özellik gösterir
53
ÖZELLİKLERİ ÖZELLİKLERİ
Alkaliye duyarlıdır. Alkali çözeltide
ısıtılırsa molekülde değişmeler olur ve vitamin özelliğini kaybeder
Asit çözeltide dayanıklıdır
54
Bazı vitaminlerin stabiliteleri Bazı vitaminlerin stabiliteleri
(Fennema, 1996)
(Fennema, 1996)
55
VÜCUTTA KULLANILMASI VÜCUTTA KULLANILMASI
İnce barsakların üst kısmından aktif transport ile emilir
Safra tuzları emilimi arttırır, alkol ise azaltır
Fosfat ilave edilerek aktif formuna dönüşür
Kanda ……… 2.5-4.0 mcg/ 100mL*
Kır.kan hücreleri ………… 15-30 mcg/ 100mL
*Bunun 2/3’ü FAD, 1/3’ü FMN’dir
56
VÜCUTTA KULLANILMASI VÜCUTTA KULLANILMASI
En yoğun karaciğer (1/3’ü) ve
böbreklerde bulunur (proteinlere bağlı olarak) Retinada serbest olarak
Tiamin gibi sınırlı depo edilir. Günlük düzenli alınması önemlidir
Fazlası böbreklerden idrar ile atılır (serbest riboflavin ve okside olmuş metabolitleri)
1.1 mg riboflavin alındığında …… 10’u
1.1 mg üzerinde alındığında ……% 30’u
atılır
57
FONKSİYONLARI FONKSİYONLARI
Koenzim formu:
FMN: (Flavin mononükleotit)
FAD: (Flavin adenin dinükleotit)
Tüm vücut hücrelerinde besin
ögelerinden enerji oluşumunu sağlayan enzimlere yardımcı olur (koenzim)
Hücresel oksidasyon-redüksiyon
58
FONKSİYONLARI
FONKSİYONLARI
59
FONKSİYONLARI FONKSİYONLARI
Protein ve amino asit metab; Amino asit oksidaz ve dehidrogenaz
enzimlerinin çalışması için
Kreps halkasında; süksinik asidin fumarik aside dönüşmesinde
Yağ metab; asetil coA dehidrogenaz
enzimlerinin çalışması için
60
FONKSİYONLARI FONKSİYONLARI
Pürinin ürik aside dönüşmesinde ksantin dehidrogenaz enziminin çalışmasında
Aldehid dehidrogenaz enzimlerine yardımcıdır. Aldehitlerin asitlere oksidasyonu için gereklidir
Görme ve deri sağlığı için gereklidir
61
YETERSİZLİĞİ YETERSİZLİĞİ
Ariboflavinozis = riboflavin yetersizliği
Hiçbir hastalık riboflavin eksikliği ile ilişkili değildir
Biyokimyasal değişiklikler:
İdrarda atım 40 mcg/24 saat düşer
Eritrosit glutatyon redüktaz aktivitesi
↑ (EGR)
62
KLİNİK BELİRTİLER KLİNİK BELİRTİLER
Yetersizlik durumunda deri, göz ve GI sistem etkilenir
Solgun ve çatlak dudak (keylozis) ve ağızda yaralar (angular stomatitis)
Dilde şişme (glossitis )
63
Glossitis
64
Çocuklarda büyüme geriliği
Gözde korneada damarlaşma, ışığa hassasiyet, konjuktivit ve yağlanma
Gece körlüğü, katarakt ve körlük riskini artırdığı
Deride kızarıklıklar
65
YETERSİZLİĞİ YETERSİZLİĞİ
Riboflavin demirin emilimi ve taşınmasında rol aldığı için;
yetersizliği anemi riskini artırır
Riboflavin koenzimi homosistein metabolizmasında rol aldığı için
yetersizliğinde kanda homosistein düzeyi yükselir
Homosistein yüksekliği; Kardiyo
vasküler hastalıklar ve Nörolojik
hastalıklarla ilişkili
66
Riboflavin Yetersizliği Riboflavin Yetersizliği
Laktoz intoleransı olanlar
Alkolik bireyler
Yaşlılar
Anorektik bireyler riboflavin yetersizliğine duyarlıdır
Hipotroidizmde, riboflavinin FAD ve
FMN’ye dönüşümü bozulur
67
Riboflavin Yetersizliği Riboflavin Yetersizliği
Ülkemizde Özellikle;
Okul çağı çocuklar Kadınlar
Riboflavin yetersizliğine bağlı deri
lezyonlarının oluştuğu rapor edilmiştir
68
GEREKSİNME GEREKSİNME
FAO/WHO 0.55 mg/1000kkal/ gün
Farklı yaş ve cinsiyette enerji gereksinmesine göre değişir
Bebekler
Çocuklar
Gebe kadınlarda………..gereksinme
fazladır
69
GEREKSİNME GEREKSİNME
Türkiye’ye Özgü Beslenme Rehberi;
19-50 yaş Erkek ;1.3 mg/gün
19-50 yaş Kadın; 1.1 mg/gün
70
KAYNAKLARI KAYNAKLARI
En zengin kaynakları:
Et
Süt
Yoğurt
Peynir
Yumurta
71
KAYNAKLARI KAYNAKLARI
İyi kaynaklar:
Lifli yeşil sebzeler
Kurubaklagiller
Maya
72
KAYNAKLARI KAYNAKLARI
Tahıllarda riboflavin oldukça sınırlıdır (tiaminin aksine)
Tahıla dayalı beslenen toplumlarda riboflavin yetersizliği sık görülür
Türkiye’de bu oran % 5-49 arasında
değişmektedir
73
Gereksinim Hesabı Gereksinim Hesabı
1 porsiyon (200 g) yeşil yapraklı sebze yemeği; 0.46 mg
1 porsiyon kuru baklagil yemeği; 0.10 mg
1 OD ekmek 0.21 mg
1 SB süt veya yoğurt; 0.40 mg
TOPLAM=1.17 mg Riboflavin sağlar
74
KAYIPLAR KAYIPLAR
Sütün cam şişede olması kayba neden olur
Süt güneş ışığında 2 saat kalırsa % 50 kayba uğrar
Aydınlık yerde 2 gün bekletilen
yoğurttaki riboflavinin ¼’ü kaybolur
75
KAYIPLAR KAYIPLAR
Riboflavin ısıya dayanıklıdır, geleneksel pişirme yöntemleri ile fazla kayba
uğramaz
Pişirme sırasında maksimum kayıp
%75’dir
Pişerken soda eklenmesi vitamin kaybını arttırır
Bol suda pişirilir ve pişme suyu
dökülürse kayıp oluşur
76
KAYIPLAR KAYIPLAR
Yoğurdun suyunun süzülmesi,
tarhananın güneşte kurutulması önemli vitamin kayıplarına neden olur
Et ızgara yapılırken damlayan sularla
bir miktar riboflavin kaybı olur
77
NİASİN
NİASİN
78
NİASİN NİASİN
1910-1915 yıllarında Goldberger
pellegranın kötü beslenmeye bağlı olduğunu ve karaciğer, et, maya gibi yiyecekler ile tedavi edildiğini göstermiştir
1935 yılında Alman kimyagerler, nikotinik asitin enerji metab. önemli bir yardımcı enzim olduğunu göstermişlerdir.
1973 yılında Roe; mısıra-dayalı
beslenenlerde pellegra’yı tanımlamıştır
79
NİASİN NİASİN
İki kimyasal yapıda tanımlanır
Nikotinamid (niasinamid)
Primidin 3-karboksilik asit türevidir
COOH CONH2
N N
Nikotinik asit (Niasin) Nikotinamid (Niasinamid)
80
Kimyasal Özellikleri Kimyasal Özellikleri
Suda erir
Isı, ışık, alkaliye ve oksidasyona dayanıklıdır
Suda eriyen diğer vitaminlere göre
yiyecek hazırlama ve depolamaya daha az duyarlıdır
Pişirmeye dayanıklıdır
81
Bazı vitaminlerin stabiliteleri
(Fennema, 1996)
82
VÜCUTTA KULLANILMASI VÜCUTTA KULLANILMASI
Niasin ve nikotinamid ince barsaktan kana kolayca emilir
Kanda ………. 0.6 mg/100 mL
Eritrositlerde ……….. 1.3 mg/100 mL
Kanda nikotinamid adenin dinükleotid
(NAD) olarak bulunur
83
VÜCUTTA KULLANILMASI VÜCUTTA KULLANILMASI
Çok azı dokularda depo edilir
Karaciğer, böbrek, adele dokularındaki miktar daha çoktur
İdrarla dışarı atılır;
N-metil- nikotinamid (normalde 2.4- 6.4 mg/24 saatlik idrar)
2-pridon
84
Yetersizlik Göstergesi Yetersizlik Göstergesi
İdrardaki N-metil nikotinamid düzeyi 6 saatlik idrardaki 0.2 mg altına
düşmesi
85
FONKSİYONLARI FONKSİYONLARI
Koenzimi formu:
NAD (Nikotinamid adenin dinukleotit)
NADP (Nikotinamid adenin dinukleotit fosfat)
Elektron transport reaksiyonları ve
özellikle CHO, glikoz, yağ ve alkol
metabolizmasında rolü vardır
86
FONKSİYONLARI FONKSİYONLARI
Karbonhidrat metabolizmasında
Gliserolaldehid-3-fosfat→1,3-difosfat gliserik aside
Pirüvat → Laktat
Pirüvat → Asetil coA
87
FONKSİYONLARI FONKSİYONLARI
Yağ metabolizmasında
Yağ asitlerinin ve steroidlerin
sentezinde dehidrogenaz enzimlerine yardımcıdır
Protein metabolizmasında
Glutamik asit dehidrogenaz enzimine
yardımcıdır
88
FONKSİYONLARI FONKSİYONLARI
Kreps halkasında;
İzo-sitratın α-keto glutarat
α-keto glutarat suksinat
Malat oksalasetat
89
FONKSİYONLARI
90
Karbonhidratların hekzos monofosfat yolu ile yıkımında dehidrojenaz enzim aktivitesi için gereklidir
TCA siklusundan elektron transport zincirine hidrojen taşır
91
FONKSİYONLARI FONKSİYONLARI
Vücutta bir amino asit olan triptofandan sentez edilir
Normalde …… 1 mg niasin 60 mg triptofan
Gebelikte …… 1mg niasin 31 mg triptofan
92
Vücutta Kullanılması
Vücutta Kullanılması
93
YETERSİZLİK YETERSİZLİK
PELLEGRA
Hastalık 18.yy’da İspanya ve İtalya’da saptanmıştır
1900 yıllarda USA’de düşük proteinli, mısır içeren diyetle beslenenlerde
yaygın olduğu görülmüştür
94
YETERSİZLİK YETERSİZLİK
Diyetin hem niasin hem de triptofanı yeterince içermediği görülmüştür
Diyare
Dermatitis 3D
Dementia
95
PELLEGRA
96
Klinik belirtileri Klinik belirtileri
1. Sindirim sistemi: Diyare, yanma, mide bulantısı, ülser irritasyonu, kusma
2. Ağız, diş, diş eti, dil: İltihap, şişme, düzleşmiş dil
3.Sinir sistemi: İrritabilite (hassasiyet), iştah kaybı, güçsüzlük, mental
konvüzyon
97
Klinik belirtileri Klinik belirtileri
4. Deri: Bilateral simetrik dermatitler (özellikle boyun bölgesinde)
5. Diğer: Anormal karaciğer fonksiyonu, düşük kan basıncı
Hartnup’s hastalığı:
Triptofanın niasine dönüşümünün bozulmasında pellegrayı andıran dermatitis, ışık
duyarlılığı, psikiyatrik değişiklikler görülen bir hastalıktır
98
GEREKSİNME GEREKSİNME
Gereksinme niasin eşdeğeri (NE) olarak
kabul edilir. Bu vücudun triptofanı niasine çevirme yeteneğini yansıtır
Niasin Eşdeğeri = niasin+1/60 triptofan
FAO/WHO 6.66 NE/1000kkal/gün
99
GEREKSİNME GEREKSİNME
Türkiye’ye Özgü Beslenme Rehberi;
19-50 yaş Erkek ;16mg/gün
19-50 yaş Kadın; 14mg/gün
100
Kaynaklar Kaynaklar
Yiyeceklerde niasin serbest veya proteine bağlı olarak bulunur
Hayvansal dokularda ve baklagillerde niasin serbest halde bulunurken,
tahıllardaki niasinin % 70’i “niasitin”
ile bağlıdır
101
KAYNAKLAR KAYNAKLAR
Maya
Kurubaklagiller
Bulgur
Et, tavuk, balık
Lifli yeşil sebzeler
Mantar
102
KAYNAKLAR KAYNAKLAR
Sütün niasin içeriği düşük olmasına karşın triptofan için iyi bir kaynaktır
Saflaştırılmamış tahıllar
Buğdayda niasitin (niasinin bağlı
şekli) olarak bulunur. Mısır ve çavdar
biyolojik olaylar için vücut tarafından
kullanışlı değildir
103
Kahve kavrulurken yapısındaki
trigonellin nikotinik asite dönüşür
100 g kahve 36.8 mg niasin içerir
104
OLASI YARARI
Kanser inhibitörü olabilir
TOKSİSİTE
Yüksek doz nikotinik asit (100-200 kat) farmakolojik etkiye sahiptir
Kapilleri genişletir
Çınlama yapar flush etki
Ağrı oluşturur
Arteriosklerozisin tedavisinde diyet ve ilaç olarak yüksek doz niasin
kullanılır
3 g/gün verilen niasin, kan kolesterolü ve LDL-kol ve trigliseritleri azaltır
HDL-kolesterolünü artırır
Karaciğer yaralanmaları, peptik ülser
ve diyabette önerilmektedir
B6 vitamini
1934 yılında ilk kez Paul Görgy tarafından lab. hayvanlarının büyümesi ve bazı deri
lezyonlarının iyileşmesinde gerekli olduğu açıklanmıştır.
1938 yılında Lepkovsky tarafından
yiyeceklerden kristaller şeklinde izole edilmiştir.
1939 yılında geleneksel formu pridoksin ve aktif formu pridoksal fosfat
tanımlanmıştır.
Doğal olarak yiyeceklerde üç formda bulunur
Pridoksal
Pridoksin
Pridoksamin
Şekil : B6 vitaminini yapısı
ÖZELLİKLERİ
Pridoksin beyaz renkte, kristal, kokusuz, suda ve alkolde eriyen bir bileşiktir.
Işığa, hava veya oksijene, alkaliye duyarlıdır.
Pridoksin, ısıya diğerlerine göre daha
dayanıklıdır.
VÜCUTTA KULLANIMI
İnce barsağın üst kısmından basit diffüzyon ile emilir. Mukozal hücre içinde ATP ile
fosforlanarak PLP (pridoksal fosfat) ve PMP’ye (pridoksamin fosfat) dönüşür.
Alkol ve posa emilimi azaltır.
Karışık diyette % 70’i emilir.
PLP ve PMP plazmada albümin, eritrositlerde hemoglobine bağlı olarak taşınır.
Atım, tamamen alıma bağlı değildir. Bir kısmı tutulur. Kaslar esas kaynaktır.
Vücuttaki toplam vitamin B
6’nın % 50’si kaslardadır.
Dokuların tutma yeteneği sınırlıdır. Fazlası 4-pridoksik asite okside olur. 4-pridoksik asidin yıkımıyla asetat, amonyak,
karbondioksit ve suksinat oluşur.
4-pridoksik asidin bir kısmı diğer
metabolitler gibi idrarda atılır .
FONKSİYONLARI
Koenzim formu:
PLP ( pridoksal fosfat )
PMP ( pridoksamin fosfat )
PLP ve PMP koenzimleri metabolizmada
birçok tepkimede rol alırlar
* Protein metabolizmasında görevlidir.
Amino asit metabolizmasında rolü vardır.
Amino gruplarını bir amino asitten diğerine taşırlar.
* Bütün amino asitlerin yıkımı
* Elzem olmayan amino asitlerin sentezi Serin ………… glisin
Metionin ………. sistein
Sistein ………… taurin
* Karbonhidrat metabolizmasında bazı tepkimelerin yürümesi için gereklidir.
* Yağ metabolizmasında sifingosin, lesitinin sentezinde gereklidir.
Linoleik asidin Araşidonik asite dönüşmesinde rolü vardır.
* Nükleik asitlerin sentezi için gereklidir.
* Üre metabolizması için gereklidir.
Hemoglobin içeren kırmızı kan
hücrelerinin oluşum ve gelişiminde gereklidir.
* Hemin yapısını oluşturan porfirinin ön
öğesinin ( delta-1-aminolevulinik asit)
sentezi için gereklidir.
* MSS çalışmasında önemli rol oynar
Dopa ……..………. Dopamin
(dihidrofenilalanin) (hidroksifenil alanin)
Glutamik asit ………. GABA
(Gama amino butirik asit )
Triptofanın ………… Seratonin (nörotransmitter)
* Triptofan ………. Niasin
* Kükürtlü amino asitlerin metabolizmasında rolü vardır.
Homosisteinin Sistein
Kalp-damar hastalıkları
YETERSİZLİĞİ
Vitamin B6 gereksinmesi azdır, yetersizliğine nadir rastlanır.
Biyokimyasal belirtiler:
İdrarda ksanturenik asit miktarı artar
Kan ve idrarda vit B6 düzeyi azalır
İdrarda 4-pridoksik asit miktarı azalır
Eritrosit alanin amino transferaz ve oksagluterat aktivitesi azalır
İdrarda homosistein atılır
Hemoglobin miktarında azalma olabilir
Böbreklerden oksalat atımı artar
Klinik belirtiler:
İrritabilite, mental depresyon, merkezi sinir sistemi bozuklukları ve sinir iletim bozukluğu görülür.
Pellegra’da görülen dermatitis
Keylozis, angular stomatitis, glossitis
İmmün yetersizlik
Böbrek taşları
ANGULAR STOMATITIS
ANGULAR CHELOSIS
GLOSSITIS
OLASI YARARLARI
Fetüsü nöral tüp defektine karşı korur
Kalp-damar hastalıklarına karşı koruyucudur GEREKSİNME
0.016 mg /g protein/ gün
B6 vitamini yardımcı enzimleri daha çok protein
metabolizması ile ilgili olduğundan diyet proteini arttıkça gereksinme de artar.
TOKSİSİTE
Görülme oranı düşüktür; fakat uzun dönem
(aylarca, yıllarca ) ve düzenli olarak yüksek doz alındığında;
Bazı ilaçların L-dopa gibi (parkinsonda kullanılan) aktivitesini bozar
200 mg’ nın üzerinde alındığında duyusal nöropati nedeniyle yürüme problemleri görülür.
Sinir hasarına neden olur
Ellerde duyu kaybı
İş yapma yeteneğinde azalma
Vitamin B6’nın toksik etkisi 1983 yılında gösterilmiştir.
Bu durum günde 2 g iki veya daha çok ay alan 7 kadında gösterilmiştir. Bu kadınların çoğu B
6vitaminini PMS
(premenstrüal sendrom) tedavisinde
kullanmışlardır.
KAYNAKLARI
Yaygın olarak hayvansal ve bitkisel kaynaklarda
proteinle birlikte bulunur.
Bitkisel kaynaklı besinlerde hayvansal kaynaklı
besinlerden daha az bulunur.
Et, balık, tavuk
Kurubaklagiller (pridoksin)
Yağlı tohumlar (pridoksin)
Yeşil sebzelerde (ıspanak, yeşil turp yaprakları..vb.)
Patates (pridoksin)
Meyvelerde
Muz pridoksinin iyi kaynaklarıdır.
Domuz eti, balık, organ etleri pridoksal ve pridoksaminden zengindir
KAYIPLAR
Pişirme sırasında maksimum kayıp % 40’dır.
Pişirme suyu dökülürse %60 kayıp oluşur.
Dondurma sırasında % 36-55 oranında kayba uğrar
Kahvaltılık tahıl ürünlerinde % 50-75 kayıp olduğu bildirilmiştir.
Tahıl taneleri öğütülürken kepek ve
embriyonun ayrılması ile %25-85 kayba uğrar.
Sterilize bebek mamalarında % 50’si kaybolur.
Sütün pastörize edilmesi kayba neden olmaz, ancak kaynatma ile kayıp %15-25’dir.