• Sonuç bulunamadı

Dr. DiyetisyenHülya YARDIMCI VİTAMİNLER

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Dr. DiyetisyenHülya YARDIMCI VİTAMİNLER"

Copied!
94
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Dr. Diyetisyen Hülya YARDIMCI

VİTAMİNLER

(2)

VİTAMİNLER

(3)

Vitamin Tanımı:

Vitaminler;

Vücutta tarafından sentez

edilemeyen(yada yetersiz miktarlarda sentezlenebildikleri için) mutlaka

dışarıdan alınması zorunlu normal vücut fonksiyonlarının devamını sağlayan

yardımcı besin ögeleridir. Büyüme ve sağlık için gerekli organik bileşiklerdir.

(4)

Vitaminlerin vücut çalışmasındaki etkileri; metabolik reaksiyonların düzenlenmesi ile ilgilidir. Bazıları ko-enzim şeklinde, bazıları da

hormonlara benzeyen etkinlik

gösterirler.

(5)

VİTAMİNLERİN İNSAN SAĞLIĞINA ETKİLERİ

Büyümeye yardım,

Sağlıklı nesillerin oluşmasına yardım,

Sinir ve sindirim sistemlerinin normal çalışması, besin ögelerinin elverişli

olarak kullanılması ve vücut direncine yardım

(6)

Vücutta, araştırılan vitamin yetersizliğinde

oluşabilecek değişimleri önleyen miktar, o grubun günlük gereksinimidir.

(7)

Küçük gruplar üzerindeki bulgular topluma uygulanırken bireysel

ayrıcalıklar göz önünde

bulundurulmalıdır.Bu nedenle topluma çeşitli vitaminler için

tüketim standartları verilmektedir.

Tüketim standartları; bireysel

ayrıcalıkları içine alacak şekilde gereksinimlere ekleme yapılarak,

toplumun beslenme alışkanlıkları ve olanakları göz önüne alınarak

yapılmaktadır.

(8)

Vitaminlerin eksiklik nedenleri

1.Kıtlık, yoksulluk, beslenme alışkanlıkları ve

alkolizme bağlı olarak yetersiz besin alınmasının sonucudur.

2.Yetersiz emilimin görülme nedenleri;

a.Safra tıkanmaları, Yağda eriyen vitaminlerin emiliminde azalmaya yol açar.

b.Bölgesel barsak iltihaplanmaları emilimi azaltır.

c.Pernisiyöz anemi de emilim etkilenir.

d.Çölyak hastalığı gibi hastalıklarda kişilerin

diyetindeki gluten (tahılda bulunan) nedeni ile emilim azalmaktadır.

(9)

3. Yetersiz kullanım:

a. Serumda özellikle vitamin taşınmasında kullanılan proteinlerin eksikliğine bağlı

olarak görülebilir.

b. İnaktif ön maddeler şeklinde emilen vitaminin aktif şeklinin sentez

edilmesindeki bir bozukluktan kaynaklanabilmektedir.

(10)

4.Vitamin Gereksinmesinin arttığı durumlar a. Gebelik

b. Laktasyon c. Büyüme

d. Vücutta metabolik olayların hızlandığı fizyolojik durumlar

e. Ateşli hastalıklar

f. Metabolizmanın hızlandığı patolojik durumlar

g. Diyet

(11)

Mikro besin öğeleri olarak tanımlanan vitamin ve

mineraller, vücuttaki önemli

fonksiyonları ile sağlıklı yaşamı yönlendirici rol oynarlar.

(12)

Vitaminler insan sağlığının korunması

için elzemdir.Vitaminler genel özellikleri açısından iki grupta toplanır:

1.Yağda eriyen vitaminler: A, D, E ve K a. Çekirdek reseptörlerine bağlanma b. Antioksidan etki,

c. Fötal gelişimin düzenlenmesine yardım,

d. Ca+2 dengesinin düzenlenmesi

(13)

2. Suda eriyen vitaminler: C ve B grubu a. Karbonhidrat, lipid ve protein

metobolizmalarında ko-enzim, b. Antioksidan etki

(14)

VİTAMİNLER VE KİMYASAL ADLARI

Vitaminler Kimyasal adı

Yağda eriyenler

Vitamin A Retinoidler (Retinol, Retinal, retinoik asit, β karoten) Vitamin D Calciferol, Cholecalciferol Vitamin E Tocopherol-tokotrienol (alfa, beta, gamma)

Vitamin K Phylloquinones

(15)

Suda eriyenler

Vitamin C Ascorbic acid Vitamin B1 Thiamin

Vitamin B2 Riboflavin

Niasin (PP vitamini, Vitamin B3 ) Nicotinic acid, nicotinamid Vitamin B6 Pyridoxin, pyridoxamin,

pyridoxal

Pantotenik asit Pantothenic acid Biotin Biotin

Folik asit Peteroyglutamic acid, folat Vitamin B12 Cobalamin

Kolin Cholin Karnitin Karnitin

(16)

A VİTAMİNİ

İlk tanınan vitaminlerdendir. A vitamini

taşıyan ögeler steroid grubuna dahildir. Yapı taşı isopren üniteleridir.Vitamin A çeşitli

biyolojik aktif moleküllerin tümü için kullanılır.

(17)

Vitamin A aktivitesi taşıyan moleküller iki grupta toplanır:

1. Hayvansal dokularda retinol,

hidroretinol, retinal ve retinoik asittir. Bunlara retinoidler denir.

2. Bitkisel yiyeceklerdeki sarı-turuncu

pigmentte bazı karotenoidler ince

barsak mukozaları ve karaciğerde

retinole dönüşerek A vit. etkinliği

gösterirler.

(18)

Vitamin A’ nın Vücuttaki Fonksiyonları

Görme

Büyüme

Üreme

Epitel hücrelerinin sağlamlığı

Bağışıklık sisteminin yeterliliği

(19)

A vitamini gereksinimi etkileyen etmenler:

Gebelik

Emziklilik

Enfeksiyonlar:Özellikle gastroenteritler, parazitler, Protein-Enerji Malnütrisyonu (PEM)

Çinko yetersizliği

Hipertroidizm

* Fiziksel aktivite ve iklimlerin gereksinim üzerinde etkisi ile ilgili veriler yoktur.

(20)

A vitamini yetersizliği hastalıkları

Gece körlüğü

Folluküler hiperkeratozis (derinin kuru ve pütürlü bir durum alması)

Kseroftalmi (konjonktiva ve korneanın kuruluğu) tedavi edilmez ise körlük

Sindirim organlarında; mide ve

barsak mukozalarında zayıflama,

ülserler ve emilim bozuklukları

(21)

Epitel dokunun görevini yeterince yapamamasına bağlı enfeksiyon hastalıklarına yakalanma riskinin artması

Büyüme yavaşlar

Üreme fonksiyonlarında bozulma

(22)

Günlük A vitamini gereksinmesi

Besinlerde A vitamini retinol ve A vitamini ön maddesi karoten olarak bulunur.

Günlük ihtiyaçlar Retinol Eşdeğeri olarak;

0-12 aylık bebeklerde; 375 mcg/gün

1-3 yaş grubu çocuklarda;400mcg/gün

7-10yaş grubu çocuklarda;700mcg/gün

11-14 yaş grubu çocuklarda;800mcg/gün

15-18 yaş grubu çocuklarda;1000mcg/gün

Yetişkin erkek için; 1000mcg/gün

Yetişkin kadın için; 800mcg/gün

(23)

A vitamininin en çok bulunduğu besinler

Hayvansal kaynaklı besinler;

karaciğer, balık yağı, süt, tereyağı, yumurta

Bitkisel kaynaklı besinler;

Koyu yeşil yapraklı sebzeler (ıspanak, yeşil biber vb)

Sarı turuncu meyveler ve sebzeler

(havuç, portakal, kayısı, domates vb)

(24)

D VİTAMİNİ

Hormon benzeri fonksiyonlara sahip olan

bir grup sterollerdir.

Yağda eriyen vitaminlerdendir.

Bitki dokularındaki ‘‘ ergesterol’’

ve hayvan dokularındaki ‘‘7- dehidrokolesterol’’ ultraviyole

ışınlarının

etkisi ile Vitamin D’ ye çevrilir.

(25)

Niçin Gerekir?

 Bebek ve çocuklarda normal iskelet gelişimi,

 Erişkinlerde normal kemik

yapısının sürdürülebilmesi

için gereklidir .

(26)

Yetersizlik Hastalıkları

 Raşitizm

 Osteomalasia

(27)

Çocuklarda fazla ve gelişigüzel kullanıldığında büyümede

duraksama, kusma, böbreklerde taş

oluşumu gözlenir.

(28)

Günlük D vitamini Gereksinmesi

Gebe ve emziklilerin, güneşten

doğrudan yararlanamayan kişilerin D vit almaları veya güneş ışınlarında

düzenli yararlanmaları gerekmektedir.

Çocuklara doğumdan 15-20 gün sonra ek D vitamini 400IU (10mcg)

verilmelidir.Bu miktar 1 çay kaşığı

balık yağı ile de sağlanabilir. Çocuk, genç ve yetişkin bireylerin günlük ihtiyacı 10 mcg’

dır.

(29)

Kaynakları

Balık yağı, balık, karaciğer, yumurta sarısı, tereyağı, zenginleştirilmiş

besinler ( örneğin; margarin) ve

güneş ışınlarıdır.

(30)

E VİTAMİNİ

Antioksidan etki gösteren bir grup

tokoferol denilen maddelere kısaca E vitamini denir. Standart vitamin E

etkinliği gösteren formu alfa-

tokoferoldür.

(31)

E vitamini eksikliği

Hayvanlarda kısırlık, fetusun gelişememesi, kanama, beyin

yumuşaması, kas hastalıkları, karaciğer harabiyeti gibi eksiklik arazları

gösterilmiştir.

İnsanlarda ise kandaki seviyesi ölçülerek bazı hastalarda düşük olduğu görülmüştür.

Akne, anemi, enfeksiyon, bazı kanser

türleri, diş eti hastalıları, safra kesesi taşı, sinir-adale hastalıkları, Alzheimer tipi

demans sorunları olan kişiler buna örnektir.

(32)

Prematüre bebeklerde eksikliğine bağlı olarak anemi olabilir. E Vitamini anneden çocuğa kan yoluyla geçmez ama sütüyle geçer. Doğumdan sonra anne sütü alamayanlarda eksikliği özellikle inek sütüyle beslendiklerinde görülebilir. Kan

hücreleri dayanıksız olup kolaylıkla

parçalanmaktadırlar. Parçalanan bu hücrelerden ortaya çıkan yıkım ürünlerinin etkisiyle adalelerde normal dışı yağlanma ve karaciğer ile dalak

sorunları oluşur.

İnsanlarda deneysel olarak eksikliğini

yaratabilmek için kasıtlı olarak bir yıldan uzun süreli özel diyet uygulanması gereklidir.

(33)

En çok bulunduğu besinler

Bitkisel yağlar

Kurubaklagiller

Tahıl taneleri

Yağlı tohumlar

Yeşil yapraklı sebzeler

Soya

(34)

Günlük gereksinim

Yetişkin erkek: 10 mg

Yetişkin kadın: 8mg

Çocuklar: 3-10 mg

Günlük besinler içinde yeterli miktarda bulunduğundan yetersizlik belirtilerine insanlarda sıklıkla rastlanmaz.

Diyetteki çoklu doymamış yağ asidi

oranının artışında, emilim bozukluklarında (steatore vb.) gereksinim artar .

(35)

K Vitamini

K vitamini biyolojik etkinlik gösteren poliquinon türevleri olarak tanımlanır.

Yeşil bitkilerden elde edilen filloquinon (vit K1), balıktan elde edilen

menaquinon-6 (vit K2) ve yapay şekli

menadion (vit K3) olarak isimlendirilir.

(36)

Kaynakları

Yonca, ıspanak ve benzeri yeşil sebzeler

Kuru baklagiller

Balıklar

Karaciğer

Kahve, çay

(37)

Gereksinim

Yetişkin erkek: 80 mcg

Yetişkin kadın: 65 mcg

Çocuklar: 15-20 mcg

(38)

Yağda eriyen vitamin eksiklikleri

Alımın az olması

Yağ alımının az olması

Yağ emiliminin az olması

Safra yapımı ve salgısı bozuklukları

Lipaz eksikliği

Sindirim kanalı bozuklukları

Sindirim kanalından atımın artması

Spesifik taşıyıcı eksiklikleri

(39)

B1 VİTAMİNİ

Suda eriyen vitaminlerdendir. Suda eriyen vitaminlerin çoğu bitki ve

hayvan hücrelerinin enzim

sistemlerinin temel elemanlarının bir parçasıdır. Ve kaybolmaları önlenecek şekilde pişirilmiş, yeterli ve dengeli

bir diyette bulunmalıdırlar.

(40)

B1 vitamini gereksinimi

Enerji metabolizması için gerekli olduğundan fazla CHO tüketen kişilerde ihtiyaç daha fazladır.

Pratikte her 1000 Kkal için 0,4 mg B1

alınması uygundur.

(41)

En çok bulunduğu besinler

Karaciğer ve diğer organ etleri

Et

Süt

Kurubaklagiller

Tahıllar ( buğday, mısır, pirinç)

Ceviz, fındık

Yumurta

Mayalarda tiamin bulunur. Mayalı ekmekler mayasızlara göre daha fazla tiamin içerir.

(42)

C VİTAMİNİ

Askorbik asit olarak bilinir. Kimyasal yapısı monosakkarit türevidir. Yapı yönünden 6 C’ lu basit şekerlere

benzerler.

En dayanıksız vitamindir.Havanın oksijeni ile okside olur, suda çok

kolay erir.Dış ortam koşullarında ve

pişirme esnasında diğer maddelerle

etkileşerek kolayca bozulur.

(43)

Eksikliği

Genel olarak dokuların sağlığı bozulur.

 Diş eti kanamaları ve çekilmeler.

 Enfeksiyonlara karşı dayanıksızlık ve zor iyileşme.

 Deride küçük kanamalar, halsizlik, iştahsızlık.

 Eksiklik artarsa burun kanamaları, ağız içinde yaralar, diş kayıpları, eklem

şişmeleri, kemik ağrıları ve nefes darlığı.

Çocuklarda büyümenin yavaşlaması, yaşlılarda ciddi damar problemleri.

(44)

Eksikliğinde oluşan en ağır durum

skorbüt hastalığıdır. Eskiden özellikle uzun sürelerle gemilerde bulunup,

taze sebze-meyve yiyemeyenlerde

görülmekteydi.

(45)

Gereksinim

Ortalama 75-90 mg/gün İhtiyacın arttığı durumlar:

Hızlı büyüme dönemi Gebelik-emziklilik

Ateşli hastalıklar

Yara ve yanıklar

(46)

Kaynakları:

Turunçgiller

Çilek, böğürtlen, kuşburnu

Domates, lahana, patates

Koyu yeşil yapraklı sebzeler

(47)

Riboflavin (B2 Vitamini)

Etkileri:

Enerji üretiminde rol oynar. FMN ve FAD kısa isimli enzimlerle hidrojen taşıyıcılığı yapar.

Kısa zincirli yağ asitlerinin yakılmasını sağlar.

Hücrelerin gelişmesine ve solunumuna etki ederek oksijeni daha iyi kullanmasını sağlar.

Bu yolla görme ve saç, cilt ve deri sağlığına yararlı etkisi olur.

Bazı amino asit ve glutathion redüktaz (Kandaki alyuvarlarda) maddesinin

yapımına katkıda bulunur.

(48)

Yetersizliği

Dilde kızarma, yanma hissi, ağız çevresi ve dudakta kızarma, tahriş ve çatlaklar,

Gözlerde kaşıntı, yanma hissi ve iltihaplanma, katarakt oluşumu,

Deride kepeklenme, saçların dökülmesi,

Çocuklarda büyümenin yavaşlaması,

Kilo kaybı, canlılıkta azalma, sindirim sorunları

Genital bölgede deri sorunları oluşur.

(49)

Günlük gereksinim

Büyümenin hızlı olduğu çocukluk

döneminde ihtiyaç fazladır. Vücutta depo edilemediğinden günlük

alınması gerekir. 0.6 mg/1000kkal

(50)

Bulunduğu besinler

Karaciğer

Et

Süt ve süt ürünleri

Yumurta

Balık

Yeşil yapraklı sebzeler

Tahıllar

(51)

Niasin (B3 vitamini)

Etkileri

İnsan vücudu için hayati fonksiyonlarda rol alır, hücrelerin oksijeni kullanabilmeleri için gereklidir.

Protein, yağ ve karbonhidrat gibi besin öğelerinin vücutta kullanılmasını sağlar.

Glikoliz denilen karbonhidrat ve glikozdan enerji üretilmesinde anahtar görevi vardır.

Yağ asitlerinin sentezine etkilidir.

Deaminasyon (= proteinlerin yapı taşı

amino asitlerin kullanılma aşamalarından azot ayrılma işlemi) olayını gerçekleştirir.

Beyin çalışması için temel maddedir.

(52)

Eksikliği

Kolay yorulma, kolay sinirlenme,

İştahsızlık, hazımsızlık, bulantı, kusma ve ishal gibi sindirim sorunları,

Deride ışığa karşı hassasiyet, kaba, kalın ve sert cilt haline dönüşmesi,

Dilde yanma hissi, kızarma, diş eti hassasiyeti, ağız kokusu,

Önceleri huzursuzluk, uykusuzluk, baş ağrısı ile başlayan, ellerde titreme, artan endişe, korku, kaygı duyguları ile devam edip psikoz tablosuna kadar giden sinir sistemi şikayetleri ortaya çıkar.

Eğer eksikliği uzun sürerse ölümcül Pellegra hastalığı oluşur.

(53)

Gereksinim

Özellikle bir aminoasit olan triptofan vücutta niasine dönüştüğü için alınan miktar niasin eşdeğeri olarak

saptanmalıdır. 6.6 mg/1000kkal

(54)

Bulunduğu besinler

Et

Balık

Kümes hayvanları

Maya

Tahıllar

Kurubaklagiller

Yeşil yapraklı sebzeler

(55)

Pridoksin ( B6 vitamini)

Etkileri:

60 kadar enzimin işlemesi için koenzimdir.

Proteinin ana maddesi nükleik asit

sentezine katılır, amino asitlerin barsaktan emilerek kana ve kandan hücrelere

geçmesi için gereklidir. Ayrıca amino asitlerin yapım, yıkım ve birbirlerine dönüşümlerine yardımcı olur.

(56)

Merkezi sinir sisteminde GABA denilen önemli bir maddenin yapımına destek verir. Ayrıca sinirsel ileti için şart olan norepinefrin ve asetilkolin maddelerinin metabolizmasına etkilidir.

Triptofandan niasin ve araşidonik asitten prostoglandin E2 yapılması için gereklidir.

Kolin, metionin, serin, sistin, triptofan ve nisain metabolizmalarına etkilidir.

(57)

Eksikliği

Çevresel sinirlerde iltihaplanma (Nevrit), EEG değişiklikleri, duyu kusurları,

koordinasyon bozuklukları, dalgınlık, uykusuzluk,

Bebeklerde erişkinlere oranla daha sık olarak konvülziyon (Havale),

Kansızlık (hipokromik anemi),

Huzursuzluk, sinirlilik, depresyon gibi ruhsal sorunlar ve adet öncesi

sendromuna benzer arazlar,

Migren tipi baş ağrısı

(58)

Ciltte kuruluk, kaşıntı, göz ve ağız çevresinde deri çatlamaları, görme problemleri,

Özellikle gebelik döneminde vücutta su tutulması ile sabahları artan bulantı ve kusma gibi sindirim sitemi şikayetleri görülür. Gebeliğin ilerleyen

aylarında tansiyon artışı, ödem ve reflekslerin şiddetlenmesinin B-6 Vitamini ile ilişkisi uzun yıllardır bilinen ve tartışılan bir konudur.

Sık enfeksiyonlara yakalanma,

Uyuşukluk, kas zayıflığı ve krampları oluşabilir

(59)

Gereksinim

1.5-2mg/gün yeterlidir.

Kaynaklar:

Et, karaciğer, böbrek, tahıllar ve kuru

baklagillerdir.

(60)

B11 Vitamini (Folik Asit)

Adını latince sözcük olan folium’ dan almıştır.

Etkinlik gösterebilmesi için askorbik asit ve NADPH ile tetrahidrofolik asit (THFA) şekline şndirgenmesi

gerekmektedir.

(61)

Folik asit;

Isının etkisi ile kolayca parçalanır

Parçalanma sulu ısıda daha yüksektir Isının etkisi asit ortamda daha fazladır Isı derecesinin ve ısıtma süresinin

uzaması, pişirme suyunun dökülmesi vitaminin kaybında artışa neden olur.

Işık ve oksidasyona duyarlıdır.

(62)

İşlevi

Folat yardımcı enziminin görev aldığı bazı tepkimeler

Serin+THFA<---glisin

Histidin+THFA<---glutamik asit

Riboz-fosfat+serin +THFA<---pürin Urasil deoksiribonükleotid+THFA<--

Timindeoksiribonükleotid

Sistein+THFA<---metionin

(63)

Eksikliğinde

Gebelik döneminde olursa ciddi

sorunlara yol açar. Normale oranla

gebelerde gereksinim iki katına çıkar.

Bebek annenin karaciğerdeki depolarını kısa sürede boşaltır.

Ortaya çıkmaya başlayan belirtiler de hamilelik ile ilgili durumlara bağlanır.

Sonuçta gebelik toksemisi, erken doğum, düşük ağırlıklı bebek ile bebekte spina bifida gibi beyin - omurilik anomali ve hasarları

oluşabilir.

(64)

İştahsızlık, kilo kaybı, dilde şişme ve

kızarma, bulantı, kusma, ishal gibi sindirim sorunları ortaya çıkar.

Huzursuzluk, baş ağrısı, bitkinlik,

unutkanlık gibi hafif belirtilerden sinirlilik, hırçınlık, paranoya durumuna kadar

uzanan ağır sinirsel sorunlar oluşabilir.

Enfeksiyonlara yatkınlık,

Çarpıntı gibi bazı kalp sorunları oluşabilir.

(65)

Megalablastik anemi denilen bir tür kansızlık hastalığı meydana gelir. Sık görülen demir eksikliğine bağlı

kansızlıktır. Folik asite bağlı olan

anemi; genellikle demir vermek ile

kansızlığın düzelmemesiyle anlaşılır.

(66)

Gereksinim

Günlük gereksinim yetişkin erkek ve kadında 400 mcg,

Gebe kadınlarda günlük 600 mcg,

Emziklilerde 500 mcg

(67)

Kaynaklar

Karaciğer ve diğer organ etleri

Yeşil yapraklı sebzeler

Maya

Kurubaklagiller

Tahıllar

Besinlerin hazırlanması, işlenmesi ve depolanması folat kaybına neden

olduğu için pişirme ve saklama

işlemlerine dikkat edilmelidir.

(68)

Vitamin B12 ( Kobalamin)

Ticari formu siyanokobalamindir.

Kobalamin adı ile de bilinir.

(69)

Etkileri

Vücuttaki tüm hücrelere gereklidir.

Hücreler ne denli hızla çoğalıyorlarsa o kadar fazla B-12 vitaminine gereksinim duyarlar.

DNA sentezi için gerekir.Bu işlevini folik asitle beraber yürütür.

Yağ, karbonhidrat ve protein metabolizmalarına etkilidir.

Demirin vücutta kullanımına etkili olup, kolin, metionin yapılmasına yardımcı olur.

Sinir hücrelerinin myelin denen kılıfının yapılması ve korunması için gereklidir.

Kan hücrelerinin yapım ve değişiminde rol alır.

(70)

Yetersizliği

Sinir sisteminde bozukluklar, kol ve bacaklarda uyuşma, duyu azalması, ruhsal bunalım ve kasılmalar,

pernisiyöz anemi

(71)

Gereksinim

Günlük gereksinim 2 mcg’ dır. Gebelik ve emziklilikte 2.6 mcg’ dır.

Kaynakları:

Et,

Süt

Yumurta

Balık

* Bitkisel kaynaklı besinlerde B12 vitamini bulunmaz.

(72)

MİNERALLER

İnsan vücudunun yaklaşık %4-5’ i

minareldir.Bununda yarıya yakını Ca ,

¼’ ü fosfordur. Mg, Na, Cl, S diğer

makro minerallerdir. Bunların dışında

kalanlar az miktarda bulunduğu için

iz elementler olarak bilinir. Vücudun

çeşitli organları içinde yer alırlar.

(73)

Çeşitli hayvansal ve bitkisel dokular yüksek sıcaklıktaki fırınlarda 650

dereceye ısıtılıp organik öğeler

yakıldığında CO2 ve su oluşur. Geriye kalan beyaz öğe mineral olup buna

kül denir.

(74)

KALSİYUM

En fazla bulunan mineraldir.

Yetişkinlerde 1200 g. kadar bulunur.

Bunun % 99’ u kemik ve dişlerde, % 1’ i ise vücut sıvılarında ve

hücrelerde yer alır.

(75)

Kalsiyumun işlevleri

Kemik ve diş gelişiminde, sağlığın korunmasında

Kanın pıhtılaşma etmeni için

Hücre membranının taşıma işlevinde

Sinir iletimi ve kalp atımının denetimi

için

(76)

Kalsiyum emilimini etkileyen etmenler

Emilimi kolaylaştıran etmenler:

İ.B. ların yukarı kısmındaki asit

tepkime; laktoz, sitrik asit ve bazı a.a. lerin etkisi ile oluşur.

İ.B. ların normal hareketi Safra asitleri

Kısa ve orta zincirli yağ asitlerinin

varlığı

(77)

D vit. Varlığı Ca BP varlığı

Gereksinimin artmış olması (gebelik

vb.)

(78)

Emilimi Zorlaştıran Etmenler:

İ.B. ların yukarı kısmında alkali tepkime Diyette posanın çok olması

Sindirim ve emilim bozuklukları Ca, P dengesizliği

Fazla Zn ve Al alımı

Fitik (tahıllarda) ve okzalik (sebzelerde) asitlerin çokluğu

Uronik asitler, sodyum alginat, alkol Menopoz

(79)

Normal diyetlerde alınan Ca % 20-40 oranında emilebilmektedir.

Kullanımda D vit. ‘in etkisi çok

önemlidir.

(80)

Gereksinim

Yetişkin bireyler 1000 mg/ gün

Çocuklar 800mg / gün

Adolesan 1300 mg / gün

Gebe enzikli 1300 mg / gün

(81)

Kaynaklar

Süt ve süt ürünler ( en iyi kaynaklar)

Pekmez, susam,yağlı tohumlar

kurubaklagiller,kurutulmuş meyveler, yeşil yapraklı sebzeler (iyi kaynaklar)

Yeşil sebzeler, yumurta, portakal, limon, çilek ( orta derecede

kaynaklar)

Tahıllar, diğer sebzeler, meyveler,

etler ( zayıf kaynaklar)

(82)

FOSFOR

Fosfor, besinlerde ve organizmada, ortofosforik asidin (H3PO4) alkali ve toprak alkali metallerle oluşturduğu tuzlar, alkollerle oluşturduğu esterler, organik asitlerle oluşturduğu

anhidridler ve bazı amino asitlerle

oluşturduğu fosfamidlerin yapısında

fosfat (inorganik fosfor, Pi) halinde

bulunur.

(83)

İşlevleri

Nükleik asitlerin temel bileşenidir

Fosfolipid olarak hücre zarının anahtar öğesidir

Glikoz, früktoz ve galaktoz enerji siklusuna fosforlanarak girer

Çeşitli moleküllerin sentezi ve kas

kontraksiyonu için gerekli ATP ve kreatinin- p’ ın oluşumu için gereklidir

Düzenleyici işlevi olan s-AMP ve vitamin koenzimlerinin oluşumu için gerekir

Fosfat tampon sistemi hücre içi ve böbrek sıvısının asit-baz dengesini sağlamada

önemlidir.

(84)

Diyetle alınan inorganik fosfor,

serbestleştikten sonra ince bağırsağın ilk kısımlarından aktif transportla, büyük

miktarda ve hızla emilir. Emilen inorganik fosfor, karbonhidratlarla hızla esterleşir, oldukça yavaş olarak fosfolipidleri de

oluşturur.

Genel dolaşımdaki fosfat esterlerinin

kemiklerde osteoblastlardaki fosfatazların etkisiyle yıkılması sonucu oluşan inorganik fosfor, kalsiyum iyonu ile birleşerek

çözünmez tersiyer kalsiyum fosfat

[Ca3(PO4)2] halinde kemiklerde depolanır.

(85)

Kaynaklar:

Süt ve türevleri

Et ve türevleri

Tavuk, balık, yumurta

Tahıllar, kurubaklagiller

Yağlı tohumlar

* Protein yönünden zengin besinlerin

fosfor içeriğide yüksektir.

(86)

Gereksinim

1-10 yaş arası; 800 mg

11-24 yaş arası; 1200 mg

24 yaş ve üzeri 800mg

* Kalsiyumun fosfora oranı diyette bire

bir olmalıdır.

(87)

MAGNEZYUM

İşlevi:

Kemik ve dişlerde Ca ve P ile birlikte bulunur. Buradaki Mg değişmez

Vücut sıvılarındaki Mg osmotik basıncın ve asit-baz dengesinin sağlanmasında

yardımcıdır.

Kas ve sinir iletiminde etkindir. Ca kasın kontraksiyonunu uyarırken, Mg

dinlenmesinde etkilidir.

Birçok enzim çalışması için gereklidir.

(88)

Kaynakları:

Kurubaklagiller

Yağlı tohumlar

Rafine edilmemiş tahıl taneleri

Koyu yeşil yapraklı sebzeler

(89)

Gereksinim:

Yetişkin erkek ve kadınlarda:320- 400mg

1-3 yaş grubu çocuklarda 80 mg

4-6 yaş: 120 mg

7-10 yaş: 170mg

(90)

MANGANEZ

Glutamin sentetaz, piruvat

karboksilaz Aynı zamanda ko-faktör

olarak çinkoyu da kullanan superoksit

dismutaz gibi enzimlerin bileşiminde

bulunur. Bu enzimlerin bazıları bağ

dokusunun oluşumu, büyüme, lipid

ve CHO metabolizması için gereklidir.

(91)

Gereksinim konusunda net bir şey söylenememektedir.

yetişkin erkek için 2.3 mg/ gün

yetişkin kadın için 1.8 mg/ gün

(92)

Kaynaklar

Tohumların özü ( embriyo)

Kurubaklagiller

Çay

Yağlı tohumlar

(93)

FLUORİD

Fluorid, toprakta kalsiyum flüorür (CaF2) halinde bulunur ve sularla bitkilere geçer.

Fluorid, ince bağırsaklardan emilir.

Vücutta kemik ve dişlerde fluorürlü apatitler halinde toplanır. Fazlası

idrarla atılır.

(94)

Flüorun vücuttaki etkileri tam bilinmemektedir; ancak fazla

miktarının zehirli olduğu kesindir.

Flüor, hücre kalsiyumunu bağlar ve enzim aktivatörü magnezyum ile

ayrılmaz bileşikler yapar.

Referanslar

Benzer Belgeler

Araştırma sonuçlarına göre DKİ-U’nun; besin çeşitliliği, protein çeşitliliği, sebze, meyve, tahıl tüketimi, protein, kalsiyumun, vitamin C, posa, toplam yağ,

 Eşik altı uyaranlar ise aksiyon potansiyeli oluşturamaz ancak Eşik altı uyaranlar ise aksiyon potansiyeli oluşturamaz ancak lokal potansiyel değişikliği

İki damarda karaciğere porta hepatis’den (karaciğer kapısı, hilum) girer, böylece arteria hepatica ile aortadan gelen oksijenli kan ile vena porta ile sindirim sistemi

Vitamin C: Kemik ve diş sağlığı için önemli bir vitamindir.. Vitamin

– Doku tekrar oksijenlendiğinde laktik asit tekrar pirüvat ve NADH + ’ya dönüştürülerek kullanılır (özellikle kalp kası).. – Ayrıca özellikle karaciğerde

• Esasta kalıcı, kısıtlama olmadan, bilimsel topluluğa açık, bir veya daha fazla belli başlı tanınmış ikincil servislerin düzenli taraması için hazır olmalıdır

A- Göz küresi (Bulbus oculi) B- Gözün yardımcı oluşumları a) Göz kasları (musculi bulbi) b) Gözyaşı sistemi

• Cellulitis (selülit): Bağ dokusunun, özellikle gevşek yapıdaki deri altı dokusunun, yaygın irinsiz iltihabı... • Comedo (komedo): Deri yağ bezi kanallarının