Muhalefetin ve çevrecilerin tepki gösterdiği nükleer anlaşması çerçevesinde Mersin Akkuyu’da inşa edilecek ve 2020 itibariyle Türkiye’nin ilk elektriğini almayı planladığı VVER-1200 tipi nükleer reaktörlerin dünyada halen işletmede olan bir örneğinin bulunmadığı ortaya çıktı.
Meclis’te tatil öncesi görüşülmesi beklenen Mersin Akkuyu Sahasında Bir Nükleer Güç Santralinin Tesisine ve İşletmesine Dair İşbirliğine İlişkin Hükümetlerarası Anlaşma’ya ilişkin tartışmalar sürüyor. Anlaşmanın TBMM Dışişleri Komisyonu’ndaki görüşmelerinde hükümet tarafından santral için her türlü önlemin alındığı ifade edilse de endişeler tam giderilmiş değil.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın, TBMM Dışişleri Komisyonu’nda muhalefetin “VVER 1200 yeni bir teknoloji, dünyada hiçbir yerde uygulanmamış, Rusya’da iki yerde halen inşası devam etmekte, AB’den de lisans almış değil. Yapımı tamamlanmış böyle bir reaktör var mı? Türkiye pilot proje mi olacak?” şeklindeki sorularına verdiği yanıt Türkiye’de kurulacak nükleer santral modelinin halen dünyanın hiçbir ülkesinde işletmeye alınmış olmadığını da ortaya koydu. Bakanlık, vekillere gönderdiği yazıda bu konudaki soruları şöyle yanıtladı:
Performansı geliştirilmiş
“1200 tipi reaktörlerin işletimde olan bir modeli bulunmamaktadır. Ancak bu reaktörler işletimde olan VVER-1000 reaktörlerinin güvenlik ve performans açısından geliştirilmiş modellerdir. Ayrıca işletimde olan bir reaktör hazırlık ve inşa süreleri dikkate alındığında en az 15 yıl eski teknolojiler üzerine kurulu bulunmaktadır. Bu nedenle TEAK Nükleer Güç Santrallerinin Lisanslanmasına İlişkin Yönerge’sinde yer aldığı üzere var olan bir tasarım üzerine yapılan iyileştirmelere sahip yeni tasarımlar kabul etmektedir. Ancak koşul olarak tasarının inşa edilmek üzere
lisanslanmış ve inşaatına başlanmış bir örneğinin olmasını istemektedir.
Nükleer reaktörlerin lisanslanması aşamasında tesisin güvenli bir tasarıma sahip olup olmadığının değerlendirilmesi inşaat lisansı verilirken yapılır. Daha sonraki aşamalarda tesisin tasarıma uygun bir şekilde inşa edilip edilmediği ise takip ediliyor.
VVER-1200 iyileştirilmiş hali
VVER-1200’ler düzenleyici kurumlarından inşaat lisansı alınarak Rusya’da kurulmaya başlandı. AB ülkelerinden Bulgaristan’da Türkiye’de kurulması öngörülen tasarımın bir eski modeli olan VVER-1000 kuruluyor. VVER-1200 ise VVER-1000’in gücü artırılmış ve günümüz güvenlik koşullarına uyum için iyileştirilmiş hali.
Finlandiya da değerlendirdi
VVER-1200 tasarımı yarışma süreci içerisinde TEAK kriterlerine uygunluk açısında değerlendirilmiş ve TEAK kriterleri açısından yeterli olduğu evvelce belirtilmişti. Benzer bir ön değerlendirmeyi Finlandiya düzenleyici kuruluşu STUK gerçekleştirmiş, ayrıntılı değerlendirme hakkı saklı tutulmak kaydıyla VVER-1200’in kabul edilebilirliği kurucuya bildirilmişti. VVER tipi reaktörler, Rusya’nın yanı sıra Çin, Çek Cumhuriyeti, Finlandiya, Macaristan, Hindistan, Slovakya ve Ukrayna gibi diğer bazı ülkelerde de halihazırda işletiliyor.”
Fiyat yüksek mi?
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, milletvekillerinin ‘anlaşmadaki 12.35 cent fiyatını dünya fiyatlarıyla karşılaştırıldığında yüksek bulmuyor musunuz?’ sorusuna da, nükleer güç santrallerinin sermaye yoğun ve uzun dönemli yatırımlar olduğunu vurgulayarak yanıtladı. Özellikle sabit sermaye yatırımlarının çok büyük mali kaynak
gerektirdiğini belirten bakanlık, şu görüşleri dile getirdi:
“Bu kadar büyük finansman imkânını sağlayacak çok az sayıda finans kurumu bulunmaktadır. Konu bu açıdan ele alındığında projenin finansmanı en az inşaat ve işletim kısmı kadar önem arz etmektedir. Dolayısıyla, mevcut şartlarda 2018-2019 yıllarında ticari işletmeye alınması planlanan ve 2034-35 yıllarında amortismanı sağlanması düşünülen 20-25 milyar dolar tutarında yatırımın geri dönüşüne ilişkin hesaplamaların doğru olarak yapılması çok kolay değildir. Bu bağlamda, 2019-2034 yılları arasında TETAŞ tarafından ödenmesi planlanan 12.35 sent/doların bugünkü değeri hesaplandığında yüzde 4 alternatif maliyetle bile çok düşük, birim fiyatlara indiği görülecektir.
bu teklife en yakın fiyat olarak yaklaşık 34 milyar dolar teklif vermişti. Ayrıca, anlaşmanın geneline bakıldığında proje firması ve Rus tarafınca üstlenilen başta finans riski olmak üzere tüm riskler göz önüne alındığında 12.35 sent/dolar birim alış fiyatının makul olduğu daha net ortaya çıkmaktadır.”