Saiiiíe 8
^
^
. . ' " ’.-'■■■ .■;; y * ^ y *~*~**'"m*- /j " *'r 1 _j¿,i,” "."** *‘*" -"' *T
Eskf günlerdi
~rr- ysmSr
A K Ş A M
Istanbulun kira
arabaları
K ira a rab aları üç a e v id iı N um arasız Ijiksler, gUndüzünküer, geeenin kiler.
N um arasızlar B eyoğlunda, P e ra pala» sm önünde, (C afé âp le n d id o ) adlı, y a t o u gazino v e lo k an ta olan T okatlıy anın y an ın d ak i sokakta, bir d e A ğacam iin- deki (G ra n d H û tc l) İn ö n ü n d e durur» lardı.
H ep si d e değm e k o n ak arab aların d a n farksız, h a ttâ üstün bile Seyislerindeki burunu, nazı görm eyin, ö y le ufak tefek yerler için dizginleri ele alm ak şöyla dursun, yarım ağız, baştan savm a, (m üşterim v a r i) dem eğe bile tenezzül leri yok.
K âğıdhaneye m i gidiliyor, lâakal D ra gonu m ızraklıyan süvarili, altı m eeidiyo ray id i İngiliz altını fe d a edilecek. D a h a uzaklar, m eselâ k a ra d a n Boğaziçi ta ra f ları, V eliahd R eşad efendinin B ahnu- mucu çifliği dolayısile ecnebilerden ve has b en d eg ân d an gayrisi için yasak...
Bu k abildekilerden biri İstinye üstün den T a ra b y a v eya K alenderi mi tutm ak niyetinde, en aşağı Nemse lirası iki kre- misi, yani 1 7 0 küsûru, H acıosm an bayı rından B üyükdereye ise beheri 95 ku ruştan iki buçuk, üç N apolenu verecek, Bu lüks kiraların d ah a alâyişlileri Bo ğazkesende, F iruzağada, P an g altı h a m am ındaki ah ırların d a bulunurdu. E r itence davranıp oraları boylam ak, gidi lecek m ahalli söyleyip v e kap aro y u ve rip peylem ek şart.
Ne d e şahane şeylerdi. O k başları şakır şukur zincirli, v a rd a için bisiklet borulu, lâstik tekerlekli, kadife diz ö r tülü... K oşucularında iki sıra p arlak düğ m elerle yerlere k a d a r lâciverd, nefti setreler; ellerin d e güderi eldivenler; ayaklarında yukarısı beyaz, altı rugan çizmeler...
H ü n k ârın kaynı, sakal kralı çerke» H üseyin paşanın k u la beygirli saltan a t arabasile hem en hem en a t başı b e ra b e r gibiydiler; yalnız arab acın ın y an ın d a k o lla n çaprazlıyacak ispiri eksik.
fîu n ia n angaje edenler, en ziyade da m adı öz şehriyarînin dildaesi K am el ya ( 1 ) , F ransız operet kum panyasının uirektrisi v e Şehrem ininin Leylâsı m a dam S a n d re P akar, «-Malûmat* cı B aba T ahirin ciğer köşesi ve m uzikai h ü m a yun viyolonistinin kız k ard eşi m atm azel V o n d ra gibi cakalı v e çalım lılardı.
(k in c i k a d e m e d e k it e r , g ü n d ü z lü k ,
harcıâlem arab alard ı. Başlıca durak y e r lerini sayalım :
B eyoğlunda T aksim , Ağacam isi, İm am sokağı, G alatasaray m yanı. T ep e- başı bahçesinin önü, A şm alı m escidin B ahçe sokağı, T ünel m eydanı..,
G a la ta d a K arak ö y , M um hans, H al-laçyan hanının köşesi ( 2 ) . K öprünün öbür ta ra fın d a d a Em inönü, A yasofya, Sultan M ahm ud türbesinin y an duvarı, B eyazıd m eydanı, A ksarayın göbeği, S ehzad eb aşın d a İbrahim p aşa sebilinin karşısı...
Bir aralık, k ira arab aların a belediye ce gûya tarifeler d e yapılm ıştı:
20 dakikayı bulm ıyacak yollara 5, 7,5 kuruş, 40 d a k ik ad a n eksik m esafelerin saati 10, güneş b a ttık ta n gece yarısına k ad a r 15, o n d an sonrasına beş kuruş zam .... 40 d ak ik ad a n fazlalarm ki saa t başın a 15, b a v a k ararın ca 20, b adehusu 25. S a b a h ta n akşam a k a d a r kapı k a p a m aca ücret, 100 p a ra k ö p rü m ürüriye- îeri h ariç olm ak üzere, 4 m ecidiye. İki atlıların d ö rt, teklilerin üçten fazla a d a ra alm aları d a m em nu.
B unların levhaları içlerine asılmış, ec nebi dilindeki bazı re h b erlere bile ay nen alınm ışken kulak asan v e tatb ik eden kim ?
a v d e t edilip M eyit yokuşu inilmiş. (C isri atik ) açık. G üç belâ bir kayık bulup, ayaz kese kese U n k a p an m a v a rılmış.. gidilecek yer tâ neresi?
Ç ar nâçar bir a ra b a y a tıkıhnıd. Beylik un değirm eninin ilerisinden yokuşa v u rulurken zınk!...
A rabacı celallenir; küfrün bini bir p a raya, aşağı atlayıp kırbacın sapını y a pıştırır b re yapıştırır. Z ey rek yokuşunun altbaşı tutulur tutulm az, küheyiânın biri h aydi yüzü koyun kaldırım ın üstü ne...
D uba, nalçalı ökçelerini, ihtiyat so payı, çizm esine sokulu tem el çivisini etine b u d u n a veriştire dursun, y erdeki banam ısm dem iyor. İnadı in a d ; keeııne arabistan çölündeki deve kafasını kes, kurtul.
A rab an ın d erunundakiler çok tan d ı şarıya fırlam ışlar... N ihayet ta b a n a k u v vet yokuşa vurulup rikâb tutulur, fon K onstantinopolis im p arato ru j n ikinci K onstantinın kafa kem iği bulunduğu riv ay et edilen soldaki sütçü kerhanesi geçilir. V e fa m eydanına ayak basınca artık illallah çekilip ve:
— A zat buzat, cennet kapısında beni gözet!... denilip h alâs
olunurdu-Bu gece arab aları dolayısile d e bir
m enkıbe nakledeceğim :
Eski a h b a b la rd an , seyir ve seyran düşkünü, yakışıkiığm a d a gayet emin, askeriyeden rahm etli X beyle yarı şefîkı M ektebi m ülkiye m ezunlarından Y bey. R am azanın on beşinde, Şehzadehaşının o civcivli piyasasını kaçırm am ağa azim ve cezm etm işler.
F ak at, aylık yıllık üç d ö rt ay d a bir çıktığı için ikisinin d e cebi k o f; a ra b a cılar ise b abalarının nikâhını istem edelar. D olaşa dolaşa, F atihteki M alta çarşı sından nisbeten hallice bir gece kupası bulup 30 kuruşa pazarlık etm işler içina kurulm uşlar.
B eyazıddaki K âğıdcıladan d ö nüp tam V eznecilerdeki A vni beyin J a p o n m a ğazasının önünü bulur bulm az ay ak b a s tıkları y er göçü verm esin mi?
A ra b alar ard a rd a zincirlenmiş, kıpır d am anın im kânı y o k ; iki ta ra f d a sıra sıra piyade seyircilerle m ahşer.
H em en ayakları ken ara d ayayarak, diken üstünde oturuyorm uşcasm a ter d ö k e döke, bir tara ftan d a neşe ve neşatı, bıyık buruşları, 3ağa sola tebes süm leri ve işaretleri hiç bozm ıyarak, to p gürleyinceye k a d a r piyasadan geri kalm am ışlar.
S erm ed M uhtar A h u
A d a k la r adan ıp , okunup üflenip ya naşılacak o içler acısı gece arab alarıy d ı. Y ıllarca tram v a y a saçını süpürge edip İskelet haline geldikten, gözden, b acak tan d a o ld u k tan so n ra A tp a z a rın d a be davasına h araç m ezad edilm iş beygirler. P ara m p a rça koşum ları iplerle, tellerle bağlı.
K u paların çatısı, arkası k am b u r kum - b u r.Y a n la n ça tla k , gaz san d ığ ın d an tah talar mıhlı. F ay to n ların körü k leri bo y b o y y ırtık; düşem eleri p atlak , o tlar fırlak, koldem irleri kırık. A çarsan k a panm az, kap arsan açılm az.
jSonra dingiller, m aslak lar yan p iri ycnpiri v e zam b u r zu m b u r; cıvatalar, çiviler tektük ve h ep laçk a; tek erlek tab an la rı kavşak. F enerlerin biri var, biri yok, o d a cansız, h a ttâ kim inde, d o n an m a geceleri k o n ak d u v arla rın a asılm ışlardan biri.
Sürücülere gelince in ad ın a okkalı, gö bekli, kafayı çekmiş, d ilinde m etelik dönnıiyen Kırımlı veya D obrucalı ta ta r lardı. K agırgalarm b o y u n ların d a b o m boş yem to rb a la n ; arab an ın üstünde veya içinde de şişkolar, boy u n a yum ruk m ezesine d a y a n a ra k bekleyip d ururlar.
.Meselâ, v ak it gece yarısını geçmiş. (K o n k o rd iy a ), (O d e o n ) b alo ların d an
(1) Bursa sokağındaki evinde anası, hiz metçisi, uşağı ve fino köpeğile kıtır kıtır kesilen meşhure.
(2> Bugün (Ziraat bankası)ıun bulundu ğu nokta.
Kişisel Arşivlerde İstanbul Belleği Taha Toros Arşivi