• Sonuç bulunamadı

Nazım'dan yılbaşı ağacı

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Nazım'dan yılbaşı ağacı"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

CUMHURİYET 1 OCAK 2005 CUMARTESİ

ESİNTİLER

KULTUR

kultur@cumhuriyet.com.tr

ZEYNEP ORAL

Bugün 1 Ocak 2005. Yeni yılın ilk günü.

İstanbul uyanırken, geçen yılın ve dünün yorgunluğunun m ah­ murluğunu üzerinden atmaya ça­ lışırken, iliklerini kemiren yoz­ luklardan ve çamurdan silkinir­ ken, şimdi H aliç’te, Piyer Loti K ahvesi’nde bir sade kahve iç­ mek vardı diye geçiyor içimden... Üç imparatorluktan arta kalan, tü- kete tükete yok edemediğimiz gü­ zelim kenti seyretmek vardı...

Ama içmeyeceğim o kahveyi, çünkü bizi buna alıştıran Onat

Kutlar yok.

0 kahveye de gitmeyeceğim, çünkü o çevreye egemen olan, ay­ dınlığa meydan okuyan karanlık yüzleri, karanlık giysileri bugün kaldıramam.

Onun yerine sizlerle bir şiiri paylaşacağım. Belki de yeryüzü­ nün en güzel şiiri... 1 Ocak’ta ya­ zılmış bir şiir. 1 Ocak 1962’de...

1 Ocak 1962’de şair, Tallin ken­ tinde, otel odasında oturmuş, tüm aşkını, tüm hasretini, tüm özlemi­ ni, ama aynı zamanda tüm inan­ cını dizelere akıtmış. Tallin mini­ cik ülke Estonya’nın, minicik başkenti. Dünya güzeli bir kent. O güzelliğin ortasında, Şair yapa­ yalnız, belki gündüzdü, belki ge­ ce, bilemiyorum, Moskova’dan aldığı kötü bir haberle sarsılır. Hasretiyle, aşkıyla, aşka duyduğu aşkla, özlemle, ölüm haberi ara­ sında gider gelir. Her ölümün, bi­ zi kendi ölümümüze yaklaştırdı­ ğının bilinciyle...

İşte Nâzım Hikmet’in ölümsüz şiiri ‘Yılbaşı Ağacı’:

“...Finlandiya koyunun güne­ yinde geceleyin dumanlı denize yakın telli pullu bir yılbaşı ağa­

karanlık Gotik kulelerle To­ ton şövalyelerinin armaları ara­ sında ve fabrika bacalarıyla çevrili bir yılbaşı ağacı.

bir yılbaşı ağacı karb bir mey­ danda Estonya türküleri söylü­ yor

telli pullu upuzun bir yılbaşı ağacı

sen kırmızı sırça topun için­

desin

saçların saman sarısı kirpik­ lerin mavi

onu oraya ben astım seni içi­ ne koyup

ak boynun uzundur yuvarlak­ tır

kuşkularım kaygılarım sözle­ rim umutlarım ve okşayışlarım­ la koydum seni sırça topun içi­ ne

bütün yılbaşı ağaçlarına bü­ tün ağaçlara bütün balkonlara pencerelere çivilere hasretlere

astım kırmızı sırça topu seni içi­ ne koyup

bağışla beni öleceğim seni bı­ rakıp orda

Estonya en küçük sosyalist devleti adam başına en çok şiir okuyan en çok votka içen ve oto­ mobile motosiklete motorollere en çok meraklı ve deri işleriyle mobilyasıyla ünlü bir de otuz binlik korosuyla

...ölüm döşeğinde yatanın gözlerine bakamam utanırım

► 1 Ocak 1962’de şair,

Tallin kentinde,

otel odasında oturmuş,

tüm aşkını, tüm

hasretini, tüm özlemini,

ama aynı zamanda tüm

inancını dizelere

akıtmış. Tallin, minicik

ülke Estonya’nm,

minicik başkenti.

Dünya güzeli bir kent.

O güzelliğin ortasında,

Şair yapayalnız, belki

gündüzdü, belki gece,

bilemiyorum,

Moskova’dan aldığı

kötü bir haberle sarsılır.

Hasretiyle, aşkıyla,

aşka duyduğu aşkla,

özlemle, ölüm haberi

arasında gider gelir.

Her ölümün, bizi

kendi ölümümüze

yaklaştırdığının

bilinciyle...

yaşamak ayıp bir şeymiş gibi gelir biri yanımda can çekişir­ ken

Lüsya ölüyor M oskova’da Antuzyastlar Caddesinde bil­ mem kaç numrolu sağlıkevinde

yüzü eski bir tahta kaşık eriyen kara karışıyor akşam karanbğı

art arda kamyonlar geçiyor asfaltı sarsarak

Lüsya’dan vuran keder mi al- nımı kırıştıran kendi yakınlı­

ğım mı ölüme

bir yılbaşı ağacı karb bir mey­ danda Estonya türküleri söylü­ yor

telli pullu upuzun bir yılbaşı ağacı

bağışla beni öleceğim seni bı­ rakıp içinde sırça topun

bu dünyada bir şey yaşıyor eşi emsali görülm edik bir şey ve benden başka kimse farkında değil onun

belki bir bitki bir hayvan bir söz bir maden bir ışın bir mut­ luluk belki

belki bir yıldızdan düşmüş bu dünyada bir şey yaşıyor se­ nin için yaşıyor ama sen farkın­ da değilsin onun

öleceğim bağışla beni ölece­ ğim ve sen kırmızı sırça topu parçalayıp çıkacaksın içinden ineceksin karlı bir meydana

artık M oskova’da mı olur Tallinn’de mi Leningrad’da mı ineceksin karb bir meydana yıl­ başı ağacından

ama ben bu dünyada senin için yaşayan şeyi götürmüş ola­ cağım

Lüsya ölüyor

yüzü eski tahta bir kaşık ...benden sonra ölmesi gere­ kenler benden önce ölüyor ne iştir

büyük harpler yüzünden ölüm büsbütün şaşırdı sırayı

kamyonlar geçiyor Antuz­ yastlar Caddesinin asfaltını sarsarak

afişlerde 65 yılının dev sayıla­ rı kömür şu kadar ton petrol bu kadar kumaş şu kadar met­ re

karlı bir meydanda bir yılba­ şı ağacı Estonya türküleri söy­ lüyor

karanlık Gotik kulelerin ara­ sında ve fabrika bacalarıyla çevrili bir yılbaşı ağacı

1962, 1 Ocak Tallin.”

www.zeyneporal. com

faks: 0212.257 16 50

Kişisel Arşivlerde İstanbul Belleği Taha Toros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

12.Hafta Döküm sonrası işlemler (Gümüş) Metal ağaçların alçıdan temizlenmesi ve ağartılması. 13.Hafta Modellerin koçandan ayrılması ve

Birçok primat göreceli olarak iri bir beyine, stereoskopik görüşe, diğer parmakları karşılayabilen başparmaklara, özelleşmiş kol ve bacak diğer parmakları

Kitap Ağacı ve yeni yılın kitap yılı olmasını dileyen pankart, farkındalık yaratılması amacıyla bir aylık süre boyunca Ercan Havaalanı’nda sergilendi.. Bunun

( … ) İtfaiyeciler yangının vereceği zarardan korunmak için koruyucu kıyafet giymelidir. tatmak sağlığımıza koruyucu cildimize koklamak..  Aşağıdaki işleri

Geçen hafta ABD Başkanı Trump’ın, 1 Eylül'den itibaren geçerli olmak üzere 300 milyar dolarlık Çin ürününe yüzde 10 ilave vergi getirmelerinin ardından

Öncelikli olarak Aşıcı 2019 [6] çalışmasında veri kümesi için TÜİK’in yaptığı Türkiye Yaşam Memnuniyet Anketi (YMA) dayalı 196.000 katılımcının yanıtları üzerine

anlamına gelen file veya filon ve doğumla ilişkili anlamındaki genetikos ("doğum" anlamında olan genesis kökünden gelir) terimlerinden türetilmiştir. • İlgili

• Alçak gövdeli dutlarda (gövde yüksekliği 0.5 m ya da daha kısa) sıralar arası uzaklık 1.5-2 m, aynı sıradaki fidanlar arası uzaklık 0.6-1.2 m olmalıdır. • Orta