• Sonuç bulunamadı

Sultan Hamid'in politikası

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Sultan Hamid'in politikası"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

26 Ocak 1954

DÜN

VE

B 1

G

t)

’ M

İ l

Sultan Hamid’m

Politikası...

fc3clızadc Abriüihamidin annesi j Tirinıüjgâıı Kadıncfendi geuç yaşta veremden öldü, Sııllan Mccit oğlunu çocuksuz hanımların dan Perestu Kadınefendiye emanet elli ve onun tarafından şefkatle bü yütiildü.

Şehzade Hamil, kardeşlerile be­ raber, Saffet ve Ftheııı paşalar gi­ bi değerli şahsiyetlerden ders aldı, fakat okumağa hevesli olııııyan, bi­ raz da ihmal edilen genç şehzade âdeta cahil kaldı; o kadar ki padi­ şahlığında bile imlâsı bozuktu, Fransızcayı da terciimansız konu­ şabilecek kadar gelişliremedi; fa­ kat maaşını lüzumsuz yerlere har- canıamayı, biriktirdiği paraları iş­ letmeyi becerdi. 1867 de Sultan A- zizle beraber Avrupa seyahatine çıktı, biraz görgüsü arttı; umma­ dığı bir zamanda padişah oldu: Sul tan Aziz israfa dalmasaydı. Sultan Murat aklını oynatmasuyriı tahta çıkmak sırası 1876 da değil ancak 1904 senesinde gelecekti.

Sultan Hamidin çok yüksek bir politikacı olduğunu iddia edenler var; hattâ «Politika sayesinde, bir karış toprak vermeksizin, impara­ torluğu devam ettirdi» diyenler bulunuyor.

Halbuki hakikat hiç de böyle değildir: Nahit Sırrı Orik tarafın­ dan hazırlanan ve ikinci fasikülü bastırılan «150 yılın meşhurlar Ansiklopedisi» ndeki «Abdiilhanıit Han İT.» maddesi diğer ansiklope­ dilere nisbetle daha etraflı ve de­ rin işlenerek meydana getirilmiş­ tir. Bıı eserde Sultan Ilamit zama­ nının toprak ve hak kayıpları şöy­ le sıralanmış bulunuyor:

1878 de Bulgaristan prenslik ol­ du. Komşularının büyüdüklerini id­ dia ederek kendisinin de semirilıııc sini istiyen Yımanistana Tcsalya bölgesi tcrkcdildi. Girîd adasının Türkiyeden ayrılması yolunda ba­ zı imtiyazlar babşolundıı!

1879 da Doğu Rumeli vilâyeti ile Bulgaristan prensliği arasındaki hududumuzda asker bulundurmak hakkından vazgeçildi.

1881 de Fraıısızlar Tunosu işgal ettiler ve Sultan Hamit bu teca­ vüz karşısında yalnız bir protesto notası vermekle kaldı.

1882 de İngiltere hükümeti bir bahane ile Mısıra asker çıkardı, bir daha oradan çıkıp gitmedi.

1885 de İtalya hükümeti Mısı­ rın parçalarından Musavva ve Bc- lül’ü işgal etti, Sultan Hamit hiç bir harekette bulunmadı. Bulgar prensi Doğu Rumeli hudutlarını geçerek Filibedeki valiyi tevkif et­ tirdi, bu vilâyeti kendi ülkesine kattı, Sultan Hamid kendisine tâ­ bi olan bu prensi terbiye cesaretini gösteremedi.

1897 de Yunanlılara karşı par­ lak bir zafer kazanıldı, fakat Yıı- -solstan kârlı çıktı, çünkü Girit adasına muhtariyet verildi. Tarihte böyle bir kepazelik belki bir daha yoktur.

1903 de Makedonyada ecnebi müdahalesine ve Balkan devletle­ rinin şımarmalarına yol açan im­ tiyazlı bir idare kuruldu.

Buna mukabil Sultan Hamid Arnavutluk ve Yemen gibi yerler­ de saltanatını devam ettirmek için on binlerle Anadolu Türkünün ka­ nını dökmekten sakınmadı.

Ahdiilhaınidin hüyiik politikacı olmadığı, kolunu budunu fedâ et­ mek suretilc ölüm yolculuğunu bir müddet daha uzatmaktan başka bir şey yapamıyaıı bedbaht çöl yolcu­ suna benzediği muhakkaktır.

Kuvvete dayanılman bir politi­ kanın ne değeri olabilir ki.. Bugün kii dış politikamızın haşarıları kuv vete dayanıldığı içindir.

Kadircan KAFIT İstanbul Şehir Üniversitesi Kütüphanesi

Referanslar

Benzer Belgeler

Since the E-cadherin-catenin complex is a functional unit, the decreased expression of .gamma.-catenin may affect the function of E-cadherin which in turn may affect the

Harvati ve Weaver’›n temporal kemik üze- rinde yapt›klar› incelemeler, yaflamakta olan ve Üst Paleolitik modern insanlar›n biraraya gruplanabildiklerini, ancak

W ilhelm tarafından kar­ şılandığı gibi mermer ve metal bütün parçaları da Almanya’da hazırlanarak gem iyle İstanbul’a getiril­ miştir.. Abdülhamid’in

İslâmın halife ünvanıııı taşıyan hükümdarlarından en kuvvetlileri bile, bütün İslâmlar üzerinde mut - lak bir âmirlik kuramamışlardır; nitekim birinci

Yalnızlığım benim sidikli kontesim Ne kadar rezil olursak o kadar iyi”.. Can Yücel’in

Anderson ve meslektaşları yaptıkları araştırmada çölyak hastalığı olan gönüllülerin deri altına gluten peptidleri enjekte ettiler veya gönüllülere buğday unu

P aris’in Pompidou M erkezindeki çağdaş Türk edebiyatı şöleninde Nâzım Hikmet, Fazıl Hüsnü Dağlarca, Oktay Rifat, Melih Cevdet Anday, Orhan Veli, İlhan

Cause-and-effect diagram depicting the factors that reduce competitiveness vis-à-vis organizational capabilities in e-Commerce (authors’ representation)... Cause-and-effect