• Sonuç bulunamadı

Kronik Böbrek Yetmezlikli Hastalarda İdrar Yolu İnfeksiyonu Göstergelerinin Değerlendirilmesi

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Kronik Böbrek Yetmezlikli Hastalarda İdrar Yolu İnfeksiyonu Göstergelerinin Değerlendirilmesi"

Copied!
5
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Kronik Böbrek Yetmezlikli Hastalarda ‹drar Yolu

‹nfeksiyonu Göstergelerinin De¤erlendirilmesi

Ali Kutta Çelik

1

, Meltem Arzu Yetkin

1

, Fatma fiebnem Erdinç

1

, Çi¤dem Ataman-Hatipo¤lu

1

,

Günay Tuncer-Ertem

1

, Behiç Oral

1

, Mahmut Kaçar

2

, U¤ur Koflar

2

, Murat Duranay

3

,

Ali Pekcan Demiröz

1

(1) Ankara E¤itim ve Araflt›rma Hastanesi, ‹nfeksiyon Hastal›klar› ve Klinik Mikrobiyoloji Klini¤i, Cebeci-Ankara (2) Ankara E¤itim ve Araflt›rma Hastanesi, Radyoloji Laboratuvar›, Cebeci-Ankara

(3) Ankara E¤itim ve Araflt›rma Hastanesi, Nefroloji Klini¤i, Cebeci-Ankara

Özet: ‹drar yolu infeksiyonu (‹Y‹) tüm hastalarda tan›s›nda sorunlar yaflanan bir hastal›k olmakla birlikte, tan›da esas problem kronik böbrek yetmezlik (KBY)’li hastalarda yaflanmaktad›r. Bu çal›flmada KBY’li hastalarda günlük idrar mikta-r› ile pyüri ve bakteriüri aras›ndaki iliflkinin irdelenmesi, ‹Y‹ geliflen KBY’li hastalarda CRP ve ultrasonografinin tan›daki yerinin belirlenmesi amaçlanm›flt›r. Çal›flmaya Nisan–Eylül 2006 tarihleri aras›nda takip edilen 90 KBY’li hasta al›nm›fl-t›r. Hastalardan 30’u (%33.3) kronik böbrek hastas› iken 30’u (%33.3) sürekli ayaktan periton diyalizi, 30’u (%33.3) ise he-modiyaliz program›nda yer almaktayd›. Çal›flmaya kabul edilen hastalar›n yafl ortalamalar› 55 (da¤›l›m› 22-83 yafl) olarak bulunmufltur. 90 hastan›n 18’inde (%20) ‹Y‹ saptanm›flt›r. ‹Y‹ geliflen hastalar›n yedi (%39) tanesi pyelonefrit, alt› (%33) tanesi asemptomatik bakteriüri, befl (%28) tanesi sistit olarak kabul edilmifltir. Hastalarda yafl, cinsiyet, günlük idrar mik-tar› ve diyaliz ihtiyac› varl›¤›n›n ‹Y‹ gelifliminde risk faktörü olmad›¤› saptanm›flt›r (p>0.05). Hastalarda atefl, pyüri varl›¤› ve idrarda nitrit pozitifli¤i olanlarda ‹Y‹ istatistiksel olarak anlaml› oranda yüksek bulunmufltur (p<0.05). Lökositoz, ESH ve CRP ‹Y‹ geçirenlerde daha yüksek saptanmam›flt›r (p>0.05). USG’de, infeksiyonla uyumlu olabilecek de¤ifliklikler has-talar›n %33’ünde saptanm›flt›r. ‹drar kültürlerinden 11 (%61) tanesinde Enterobacteriaceae, befl (%28) tanesinde Gram-pozitif kok, iki (%11) tanesinde nonfermenter Gram-negatif basil izole edilmifltir. En s›k izole edilen bakteri olarak Esche-richia coli (%56) saptanm›flt›r. Sonuç olarak, KBY’si olan hastalarda, atefl, pyüri ve idrarda nitrit pozitifli¤i, ‹Y‹’yi göste-ren en iyi parametreler olarak saptanm›flt›r. Bakteriyel infeksiyonun varl›¤›n› destekleyen serum CRP düzeyi, ESH yüksek-li¤i gibi parametrelerin bu hasta grubunda tan›da yard›mc› olmad›¤› görülmüfltür.

Anahtar Sözcükler: Kronik böbrek yetmezlik, idrar yolu infeksiyonu, CRP.

Summary: Evaluation of indicators of urinary tract infections in patients with renal insufficieny. Although the diagno-sis of urinary tract infection (UTI) possesses problems for all patients, the main problem in diagnodiagno-sis is experienced with the patients with chronic renal failure. The purpose of this study was to examine the relation between the daily urinary output and the pyuria and the bacteriuria; and to identify to what extent acute phase responses, C-reactive protein and ultrasonography could be used for diagnosis of the patients with chronic renal failure developing urinary tract infection. Ninety patients with chronic renal failure who were followed up between April-September 2006 were included in the study. Thirty (33.3%) of the-se patients were in chronic renal failure program, 30 (33.3%) were in continuous ambulatory peritoneal dialysis program and 30 (33.3%) were in hemodialysis program. The average age of the patients in the study was 55 (between 22 years and 83 ye-ars). UTI was found out in 18 of 90 patients. Seven (39%) of the patients who developed UTI were regarded as pyelonephri-tis, six (33%) as asymptomatic bacteriuria and five (28%) as cystitis. It was observed that age, gender, daily urinary output and need for dialysis did not constitute a risk factor for development of UTI (p>0.05). Statistically UTI was found to be signi-ficantly high with the patients with fever, pyuria and nitrite in the urine (p<0.05). There was no difference between the levels of serum CRP and ESR and leucocytosis between the groups (p>0.05). Ultrasonographic changes were detected in 33% pati-ents. In 11 (61%) of urine cultures, Enterobacteriacae were isolated. Gram-positive cocci were isolated in 5 (28%) of them and non-fermenter Gram-negative bacilli were isolated in two (11%) of the cultures. Escherichia coli was the most frequently isolated bacteria. In conclusion, fever, pyuria and the positivity of nitrite in the urine were observed as the best parameters in-dicating the UTI. The parameters such as serum CRP level and elevation of ESR, inin-dicating the presence of bacterial infection were not seem to be helpful in the diagnosis of UTI in these groups of patients.

(2)

Girifl

‹drar yolu infeksiyonu (‹Y‹) teflhis ve tedavisi asl›nda son derece basit ve ucuz olmas›na ra¤men ‹Y‹ tan› ve tedavisinde s›k olarak hatalara rastlanmaktad›r. Özellikle kronik böbrek yetmezli¤i (KBY) olan [kronik böbrek hastal›¤› (KBH) – sü-rekli ayaktan periton diyalizi (SAPD) program›nda olan has-talar ve hemodiyaliz program›nda olan] hashas-talarda; herhangi bir üriner infeksiyon olmaks›z›n görülen pyüri, idrar örnekle-rinin az olmas› veya hiç olmamas› nedeniyle idrar tetkikinin yap›lamamas›, bu hasta grubunda immünosüpresyon nede-niyle inflamatuar olaylara verilen yan›t›n az olmas› hem tan›-da büyük s›k›nt›lara yol açmakta, hem de uygulanan gereksiz tedavilerle büyük mali kayba ve bakteriyel direnç art›fl›na ne-den olmaktad›r (1).

‹Y‹ tan›s› koyabilmek için gereksinim duyulan ‹Y‹’ye ait klinik belirti veya bulgular, üriner sistemin bakteriyel invaz-yonuna karfl› ortaya ç›kan inflamatuar yan›t (pyüri gibi) ve id-rar kültüründe bakteriüri saptanmas› gibi üç parametreyi KBY’li hastalarda bir araya getirmek zor oldu¤undan ‹Y‹ ta-n›s›n› koymak daha da güçleflmektedir (1-3).

Bu çal›flmada KBY’li hastalarda günlük idrar miktar› ile pyüri ve bakteriüri aras›ndaki iliflkinin irdelenmesi, ‹Y‹ geli-flen KBY’li hastalarda CRP ve ultrasonografinin tan›daki ye-rinin belirlenmesi amaçlanm›flt›r.

Yöntemler

Bu prospektif çal›flmaya Nisan–Eylül 2006 tarihleri ara-s›nda Ankara E¤itim ve Araflt›rma Hastanesi ‹nfeksiyon Has-tal›klar› ve Klinik Mikrobiyoloji Klini¤i, Nefroloji Klini¤i ve Dahiliye Klini¤i’ne ayaktan baflvuran veya yat›r›larak izlenen KBH’si olan hastalardan, üriner sistemle ilgili flikayeti olan ve olmayan hastalar kabul edilmifltir. Çal›flmaya al›nan hasta-lar KBY’si olan ancak diyaliz ihtiyac› olmayan (Grup 1), KBY’si olan ve hemodiyaliz (HD) program›nda olan (Grup 2), KBY’si olan ve sürekli ayaktan periton diyalizi (SAPD) program›nda olan (Grup 3) fleklinde grupland›r›lm›flt›r. Her bir hasta için ad, soyad, yafl, cinsiyet, KBY’nin tipi, efllik eden sekonder hastal›k (Diabetes mellitus (DM), hipertansi-yon (HT), ürolityaz, kronik obstrüktif akci¤er hastal›¤› (KO-AH), polikistik böbrek hastal›¤›), üriner flikayetler (dizüri, ka-r›n a¤r›s›, pollaküri) ile sistemik fizik muayene bulgulaka-r›n› içeren form doldurulmufltur. Bütün hastalara periferik beyaz küre say›m›, serum CRP ölçümü, eritrosit sedimantasyon h›z› (ESH), tam idrar tetkiki, idrar kültürü, üriner sistem ultraso-nografisi, periton diyalizi program›nda olanlarda yine eflza-manl› olarak periton s›v›s› mikroskopi ve kültürü sonuçlar› hasta formlar›na kaydedilmifltir.

Periferik beyaz küre say›m› Gen-S analyzer Beckman Co-ulter ile yap›lm›flt›r. Beyaz küre için normal s›n›rlar 4000–11 000 hücre/mm3, ESH ölçümü Westergren yöntemiyle

çal›fl›l-m›fl ve üst s›n›r kad›nlarda 20 cm/saat, erkeklerde 13 cm/saat kabul edilmifltir. CRP ölçümü Beckman Coulter Immage®

ci-haz›nda nefelometrik yöntemle yap›lm›flt›r. Normal aral›k CRP’de 0-0.8 mg/dl olarak al›nm›flt›r.

Hastalardan idrar örne¤i al›narak yap›lan idrar kültüründe anlaml› üremesi olan asemptomatik hastalardan en az 24 saat sonra ikinci bir idrar örne¤i al›nm›flt›r. ‹lk kültür sonucu ile ay-n› üremesi olan hastalar asemptomatik bakteriüri (ABÜ) ola-rak tan›mlanm›flt›r. Al›nan bu steril idrar örne¤inden steril

özeyle 0.1 ml idrar örne¤i al›narak kanl› agar ve EMB agara ekim yap›lm›flt›r. Kalan idrar örne¤i santrifüje edilmeden he-matokrit pipeti yard›m›yla Thoma lam›na al›narak 400 büyüt-mede idrarda lökosit say›m› yap›lm›fl ve daha sonra nitrit pozi-tifli¤i 11 parametreli LabStrip 11UPlus stripi ile araflt›r›lm›flt›r. Üriner ultrasonografi ile böbrekte apse, kist, infeksiyonla uyumlu özel bir görünüm, üriner sistemde tafl, mesane duva-r›nda kal›nlaflma veya trabekülasyon art›fl› olup olmad›¤›na bak›lm›flt›r.

Sonuçlar her hasta için ayr› ayr› formlara kaydedilmifl, el-de edilen veriler SPSS (Statistical Package for Social Scien-ces) 13.0 for Windows paket program› kullan›larak de¤erlen-dirilmifltir. Analizlerde c2testi kullan›lm›fl, p<0.05 de¤eri

an-laml› olarak kabul edilmifltir.

Özellik Say› (%) Yafl 55.1±15.9 Cinsiyet (E/K) 60/30 Hastal›k Süresi ≤ 2 Y›l 56 (62) > 2 Y›l 34 (38) Oligüri/Anüri Varl›¤› 30 (33) Diyaliz Uygulananlar 60 (67) Ek Hastal›k Öyküsü Hipertansiyon 53 (59) Diabetes mellitus 36 (40) Nefrolityaz 13 (14) KOAH 5 (6) Geldi¤i Yer Merkez 80 (89) Taflra 10 (11)

Tablo 1. Çal›flmaya Al›nan Hastalar›n Demografik Özellikleri Bulgular Say› (%) Klinik Bulgular Atefl 13 (72) Kar›n a¤r›s› 5 (28) Dizüri 4 (22) Laboratuvar Bulgular› Pyüri 17 (94) CRP düzeyinde art›fl (>0.8 mg/dl) 13 (72) Sedimantasyon h›z›nda artma* 12 (67)

Nitrit pozitifli¤i 6 (33)

USG’de infeksiyonla uyumlu bulgu** 6 (33) Beyaz küre say›s›nda art›fl (>11x 103/µl) 3 (17) * Kad›nlarda >20 cm/saat, erkeklerde > 13 cm/saat;

**Böbrekte apse, kist, infeksiyonla uyumlu özel bir görünüm,

üriner sistemde tafl, mesane duvar›nda kal›nlaflma veya trabekülasyon art›fl›.

Tablo 2. ‹Y‹ Olan Hastalar›n Klinik ve Laboratuvar Özellikleri (n=18)

(3)

‹Y‹ Geliflenler ‹Y‹ Geliflmeyenler p OR (%95 GA)

(n=18, %) (n=72, %)

Atefl 5 (28) 5 (7) 0.025 0.19 (0.04-0.92)

Dizüri 4 (22) 13 (18) 0.739 0.77 (0.19-3.31)

Kar›n a¤r›s› varl›¤› 5 (28) 13 (18) 0.344 1.75 (0.45-6.59)

Diyaliz ihtiyac›n›n olmas› 14 (78) 46 (63) 0.203 1.98 (0.53-8.0)

Pyüri varl›¤› 17 (94) 44 (61) 0.009 10.82 (1.38-230.00)

Oligüri-anüri varl›¤› 6 (20) 24 (33) 1.00 1.0 (0.29-3.35)

Lökositoz varl›¤› 3 (17) 11 (15) 1.00 1.11 (0.21-5.13)

(> 11x 103/µl)

Nitrit pozitifli¤i olanlar 6 (33) 1 (1) 0.000 35.5 (3.61-856.98)

CRP yüksek olanlar 13 (72) 42 (58) 0.418 1.86 (0.54-6.75)

(> 0.8 mg/dl)

ESH’de artma* 12 (67) 54 (75) 0.677 0.67 (0.19-2.35)

USG’de infeksiyonla uyumlu 6 (33) 21 (29) 0.954 1.21 (0.35-4.12)

de¤ifliklik olanlar**

*Kad›nlarda >20 cm/saat, erkeklerde > 13 cm/saat; **Böbrekte apse, kist, infeksiyonla uyumlu özel bir görünüm, üriner sistemde tafl, mesane duvar›nda kal›nlaflma veya trabekülasyon art›fl› varl›¤›.

Sonuçlar

Çal›flmaya 60’› (%67) erkek, 30’u (%33) kad›n olmak üzere toplam 90 kronik böbrek hastas› kabul edilmifltir. Yafl ortalamas› 55±16 yafl (yafl aral›¤› 22-83 yafl) olarak bulun-mufltur. Hastalara ait demografik özellikler Tablo 1’de gös-terilmifltir. Hastalar›n %89’u Ankara ilinden, di¤erleri taflra-dan baflvurmufltur. Çal›flmaya al›nan hastalar›n %62’sinde KBH süresi iki y›ldan azken, %38’inde bu sürenin iki y›ldan uzun oldu¤u görülmüfltür. Altta yatan hastal›klar› incelendi-¤inde hastalar›n %59’unda HT, %40’›nda DM, %14’ünde nefro-ürolityaz, %6’s›nda ise KOAH bulunmufltur.

Çal›flmaya al›nan 90 hastadan 18’inde ‹Y‹ saptanm›fl, bunlardan yedisi (%39) akut pyelonefrit, alt›s› (%33) ABÜ, befli (%28) sistit olarak kabul edilmifltir. Çal›flmam›zda has-talar›m›z›n %68’inde pyüri saptanm›flt›r. Pyürisi olan hasta-lar›m›z›n %28’inde idrar kültüründe anlaml› üreme olurken, pyürisi olmayan hastalar›m›z›n %3’ünde idrar kültüründe an-laml› üreme olmufltur. Yedi hastada (%8) idrarda nitrit pozi-tifli¤i bulunmufltur. Pyüri ve nitrit pozipozi-tifli¤i olan alt› hasta-da ‹Y‹ saptanm›flt›r. Çal›flmam›zhasta-da her pyürili hastahasta-da üriner infeksiyonun geliflmedi¤i, ancak beraberinde nitrit pozitifli¤i olmas› durumunda üriner infeksiyon olas›l›¤›n›n artt›¤› orta-ya ç›km›flt›r (p=0.001, OR=23.45).

‹Y‹’li hastalarda en s›k rastlanan klinik flikayetin atefl (%72) oldu¤u, kar›n a¤r›s›n›n %28 ve dizürinin %22 oran›n-da bulundu¤u tespit edilmifltir. ‹drar kültüründe anlaml› üre-me saptanan hastalarda idrarda pyüri varl›¤› olan hastalar›n %94’ünde serum CRP düzeyindeki art›fl %72 oran›nda sap-tanm›flt›r. Bu hastalarda lökositoz düzeyinde art›fl s›ras›yla %17 oran›nda görülmüfltür (Tablo 2).

Çal›flmaya al›nan hastalar ‹Y‹ geliflen ve geliflmeyen olarak iki gruba ayr›larak, ‹Y‹ geliflimi için kolaylaflt›r›c› faktörleri araflt›r›lm›flt›r. Bu sonuçlar Tablo 3’te sunulmufltur. Atefl ‹Y‹’si olan hastalarda %28 oran›nda görülürken ‹Y‹’si olmayan has-talarda %7 oran›nda saptanm›fl ve bu fark istatistiksel olarak

anlaml› bulunmufltur (p<0.05). Kar›n a¤r›s› ‹Y‹ olan grupta yaklafl›k iki kat fazla görülmüfl; ancak aradaki fark istatistiksel olarak anlaml› bulunmam›flt›r (p>0.05). ‹Y‹’li hastalarda pyüri, ‹Y‹’si olmayan hastalara oranla yaklafl›k 10 kat daha yüksek oranla saptanm›fl ve bu fark istatistiksel olarak anlaml› bulun-mufltur (p=0.009). Lökositoz her iki grupta benzer oranda sap-tanm›flt›r. ‹Y‹ olan hastalar›n idrar incelemesinde nitrit pozitif-li¤i %33 oran›nda görülürken, di¤er grupta %1 oran›nda görül-müfl ve aradaki fark istatistiksel olarak anlaml› bulunmufltur (p=0.000). Diyalize girmenin ve oligüri varl›¤›n›n ‹Y‹ için ko-laylaflt›r›c› bir faktör olmad›¤› saptanm›flt›r.

CRP yüksekli¤i, ‹Y‹ geçiren hastalarda %72 oran›nda görülmesine karfl›n, gruplar aras›nda istatistiksel anlaml› fark bulunmam›flt›r (p>0.05).

USG’de, infeksiyonla uyumlu olabilecek, apse, kist, üri-ner sistemde tafl, mesane duvar›nda kal›nlaflma ve trabekü-lasyonda art›fl varl›¤› araflt›r›lm›flt›r. Bu de¤ifliklikler ‹Y‹ ge-liflen hastalarda %33 oran›nda saptanmas›na karfl›n gruplar aras›nda fark saptanmam›flt›r (p>0.05). Benzer flekilde ESH’de art›fl ‹Y‹ olanlarda daha s›k olmas›na karfl›n, gruplar aras›nda fark gözlenmemifltir.

‹rdeleme

Atefl, titreme, dizüri, üriner infeksiyonu olan hastalarda s›k görülen flikayetlerdir. Yapt›¤›m›z çal›flmada ‹Y‹ tan›s› koydu¤umuz hastalarda en s›k olarak atefl, dizüri ve kar›n a¤-r›s› flikayeti mevcuttu. Bu konuda, böbrek fonksiyonlar› nor-mal olan ‹Y‹’li hastalarda yap›lan bir çal›flmada noktüri ve pollaküri %17, atefl %15 olarak saptanm›flt›r (4). Bir baflka çal›flmada ayn› hasta grubunda dizüri saptama oran› %48 olarak belirtilmifltir (5). Böbrek fonksiyon bozuklu¤u olan hastalarda ‹Y‹’lerin incelendi¤i çal›flmalara bak›ld›¤›nda, ça-l›flmac›lar hastalar›nda ‹Y‹’ye ait semptom olmad›¤›n› bildir-mifllerdir (1,2). Söz konusu çal›flmalar daha detayl› incelen-di¤inde bu çal›flmalar›n asemptomatik ‹Y‹’li hastalarda ya-Tablo 3. ‹Y‹’si Olan ve Olmayan Hastalara Ait Klinik ve Laboratuvar De¤iflikliklerin Karfl›laflt›r›lmas›

(4)

p›ld›¤› görülmüfltür. Bizim çal›flmam›zda da asemptomatik ‹Y‹ tan›s›n› alan hastalar›m›zda üriner sistemi ilgilendiren semptomlar yoktu.

Pyüri, ‹Y‹ tan›s›nda kullan›lan önemli parametrelerden biridir. Ancak kronik böbrek hastalar›nda infeksiyon olmadan da idrarda pyüri görülebilmektedir. Yap›lan çal›flmalarda he-modiyaliz hastalar›nda %31-53 oran›nda pyüri saptanm›fl, an-cak bu hastalar›n hepsinde infeksiyon tespit edilememifltir (2,3). Kronik böbrek hastalar›nda idrarda pyüri saptanmas› de¤iflik flekillerde aç›klanm›flt›r. Baz› araflt›rmac›lar pyüri se-bebi olarak atrofik böbre¤in kendisini veya kontamine idrar al›m›n› olas› sebep olarak bildirirken, baflka çal›flmalarda ise fizyolojik olarak renal pelvis, üreter veya mesaneden idrarla at›lan belli say›da beyaz kürenin olmas› ve idrar miktar›n›n azalmas› nedeniyle idrardaki beyaz küre konsantrasyonu yük-selmesi pyüri sebebi olarak aç›klanmaktad›r (6). Çal›flmam›z sonucunda pyüri ve idrarda nitritin pozitif olmas›, üriner in-feksiyonun saptanmas›nda anlaml› olarak bulunmufltur.

‹drar tetkikinde nitritin pozitif saptanmas›n›n ‹Y‹ tan›s›n-da güvenilir bir yol gösterici oldu¤una tan›s›n-dair çal›flmalar mev-cuttur (5,7). Ancak literatürde idrarda nitrit pozitifli¤inin gü-venilir bir yol gösterici olmad›¤›na dair çal›flmalar da mevcut-tur (8,9). Çal›flmam›z sonucunda nitrit pozitifli¤i ‹Y‹ için ta-n›da anlaml› bulunmufltur. Özellikle pyüri ve atefli olan kro-nik böbrek hastalar›n›n idrar›nda nitrit pozitifli¤inin olmas› ‹Y‹ tan›s›n›n konulmas›nda anlaml› parametreler olarak bu-lunmufltur.

KBY’si olan hastalarda idrar miktar› azalmaktad›r. Çal›fl-mam›zda idrar miktar›n›n azalmas› ile bakteriüri aras›nda iliflki saptanmam›flt›r. Bu konuda yap›lan çal›flmalar incelen-di¤inde KBH’si olan hastalarda oligüri ile pyüri aras›nda ko-relasyon saptan›rken, oligüri ile bakteriüri aras›nda korelas-yon saptanmad›¤› görülmüfltür (6,10). Hemodiyalize giren hastalarda yap›lan bir baflka çal›flmada da oligüri ile pyürinin varl›¤› veya yoklu¤u aras›nda bir korelasyon saptanm›flt›r (2). Sonuçlar›m›z literatür ile uyumlu bulunmufltur.

Akut faz reaktanlar›ndan biri olan CRP s›kl›kla bakteri-yel infeksiyonlar s›ras›nda yükselen, uygun antimikrobiyal tedavi sonucunda düflen bir parametredir. CRP’nin ‹Y‹ tan›-s›ndaki yeri konusunda pek çok çal›flma bulunmaktad›r (11-13). Böbrek fonksiyon bozuklu¤u olan hastalarda CRP’nin tan›sal de¤eri de¤iflmektedir. Sitter ve arkadafllar› (14)’n›n yapt›¤› bir çal›flmada üremik hastalarda infeksiyon olmadan da CRP düzeyinde art›fl olabilece¤i bildirilmektedir. Benzer flekilde Rosenthal ve arkadafllar› (15) üremik hastalarda sap-tanan CRP yüksekli¤inin her zaman infeksiyonu göstermeye-ce¤ini bildirmifllerdir. Buna karfl›l›k Hind ve arkadafllar› (16) SAPD grubunda yapt›klar› bir çal›flmada CRP düzeyinin pe-ritonit geçiren hastalarda yükseldi¤ini bildirmifl, pepe-ritonit ge-çirmeyen hastalarda normal seviyelerde oldu¤unu bildirmifl-lerdir. Bir baflka çal›flmada Steinbach ve arkadafllar› (17) in-feksiyonu olan kronik böbrek hastalar›nda serum CRP de¤er-lerine bakm›fllar ve SAPD ve HD grubunda CRP düzeyini yüksek, KBH grubunda düflük bulmufllard›r. Çal›flmam›z so-nucunda ‹Y‹ olan hastalar›n %72’sinde serum CRP düzeyi artarken, ‹Y‹ olmayan hastalar›n %58’inde CRP düzeyi yük-sek bulunmufltur. Ayr›ca serum CRP seviyeleri ‹Y‹ olan ve diyaliz ihtiyac› olan hastalarda, KBH’li ve ‹Y‹ olan hastalar-dan daha yüksek bulunmufltur; ancak aradaki fark

istatistik-sel olarak anlaml› bulunmam›flt›r. Sonuçlar›m›z literatür ile uyumlu olarak bulunmufltur. Ancak böbrek fonksiyon bozuk-lu¤u olan hastalarda serum CRP de¤erlerinin tan›sal de¤eri-nin, bu hasta grubunda yap›lacak daha genifl çal›flmalar sonu-cunda saptanabilece¤i düflünülmüfltür.

Ultrasonografinin böbrek infeksiyonlar›n› gösterme ora-n› literatürde %10 ile %45 aras›nda de¤iflmektedir (18-22). Çal›flmam›zda ‹Y‹’li hastalar›n %33’ünde USG’de ‹Y‹ ile uyumlu bulgu saptanm›flt›r. Bu oran literatürdeki sonuçlarla uyumludur. Bu hasta grubunda ‹Y‹’yi göstermede USG’nin tek bafl›na tan› de¤eri olmad›¤›, di¤er parametrelerle beraber de¤erlendirilmesinin daha yararl› olaca¤› düflünülmektedir.

Sonuç olarak, KBY’si olan hasta grubunda ‹Y‹ geliflimi-ni inceledi¤imiz çal›flmam›zda akut pyelonefritin en s›k sap-tanan ‹Y‹ oldu¤u görülmüfltür. Atefl, pyüri ve idrarda nitrit pozitifli¤i bu hasta grubunda tan› koymada en anlaml› para-metreler olarak saptanm›flt›r. Bakteriyel infeksiyonun varl›-¤›n› gösteren serum CRP düzeyinin, bu hasta grubunda yar-d›mc› olmad›¤› görülmüfltür. Söz konusu hasta grubunda günlük idrar miktar› ile pyüri veya bakteriüri aras›nda bir iliflki saptanmam›flt›r. Bu hasta grubunda daha genifl çal›flma-lara ihtiyaç vard›r.

Kaynaklar

1. Eisinger R.P, Asghar F, Kolasa C, Weinstein M.P. Does pyuria indicate infection in asymptomatic dialysis patients? Clin Neph-rol 1997; 47: 50-1

2. Chaudhry A, Stone WJ, Breyer JA. Occurence of pyuria and bac-teriuria in asymptomatic hemodialysis patients. Am J Kidney Dis 1993; 21: 180-3

3. Fünfstück R, Ott U, Naber KG. The interaction of urinary tract infection and renal insuffiency. Int J Antimicrob Agents 2006; 28: 72-7

4. Çelebi S, Hac›mustafao¤lu M. Yenido¤an sonras› üriner sistem infeksiyonlar› ve iki y›ll›k izlem sonuçlar›. Çocuk Derg 2003; 3: 106-13

5. Bombardo DM, Segui Diaz M, Roca Fusalba C, Llobera J. What is the predictive value of urinary sypmtoms for diagnosing uri-nary tract infection in women? Fam Pract 2003; 20: 103-7 6. Hyodo T, Yoshida K, Sakai T, Baba S. Asymptomatic

hyperle-ukocyturia in hemodialysis patients analyzed by the automated urinary flow cytometer. Ther Apher Dial 2005; 9: 402-6 7. Aksu N, Dinçer S, Erdo¤an H, Koturo¤lu G, Çukan R, Aksu G,

et al. ‹drar yolu infeksiyonu tan›s›nda dald›rma yöntemleri ile mikroskobik incelemenin önemi. Türk Nefrol Diyal Transplant Derg 1997; 1: 57-60

8. Parlaktafl BS, Bulut Y, Özu¤urlu AF. ‹drar yolu infeksiyonlar›-n›n tan›s›nda sediment mikroskobisi ve idrar striplerinin kulla-n›m de¤erleri ve idrar kültürü ile karfl›laflt›r›lmas›. F›rat T›p Derg 2003; 8: 179-82

9. Wammanda RD, Aikhionbare HA, Ogala WN. Use of nitrite dipstick test in the screening for urinary tract infection in child-ren. West Afr Med 2000; 19: 206-8

10. Saitoh H, Nakamura K, Hida M, Satoh T. Urinary tract infection in oligüric patients with chronic renal failure. J Urol 1985; 133: 990-3

11. Bigot S, Leblond P, Foucher C, Hue V, D’Herbomez M, Foulard M. Usefulness of procalcitonin for the diagnosis of acute pyelo-nephritis in children. Arch Pediatr 2005; 12: 1075-80

12. Pecile P, Miorin E, Romanello C, Falleti E, Valent F, Giacomuz-zi F, Tenore A. Procalcitonin: a marker of severity of acute pye-lonephritis among children. Pediatrics 2004; 114: 249-54 13. Hansen JG, Dahler-Eriksen BS. C- reactive protein and

(5)

14. Sitter T, Schmidt M, Schneider S, Schiffl H. Differential diagno-sis of bacterial infection and inflammatory response in kidney di-seases using procalcitonin. J Nephrol 2002; 15: 297-301 15. Rosenthal SH, Marggraf G, Pitruck G, Hüsing J, Strupat M,

Phi-lipp T, Kribben A. Procalcitonin for accurate detection of infec-tion in haemodialysis. Nephrol Dial Transplant 2001; 16: 975-9 16. Hind CRK, Thomson SP, Winearls CG, Pepys MB. Serum C-re-active protein concentration in the management of infection in patients treated by continuous ambulatory peritoneal dialysis. J Clin Pathol 1985; 38: 459-63

17. Steinbach G, Bölke E, Grünert A, Orth K, Störck M. Procalcito-nin in patients with acute and chronic renal insufficiency. Eur J Med 2004; 116: 849-53

18. Desphande PV, Jones KV. An audit of RCP of guidelines on DMSA scanning after urinary tracy infection. Arch Dis Child 2001; 84: 3247

19. Lavocat MP, Granjon D, Allard D, Gay C, Freycon MT, Dubois F. Imaging of pyelonephritis. Pediatr Radiol 1997; 27: 159-65 20. Ganapathy S, Alon US. Should renal ultrasonography be done

routinely in children with first urinary tract infection. Clin Pediatr 1999; 38: 21-5

21. diPietro MA, Blane CE, Zerin JM. Vesicoureteral reflux in older children: concordance of US and voiding cystourethrographic findings. Radiology 1997; 205: 821-2

22. Goldman M, Lajhat E, Strauss GR. Imaging after urinary tract infection in male neonates. Pediatrics 2000; 105: 1232-5

Referanslar

Benzer Belgeler

Arteriyovenöz fistül lokalizasyonu, primer açýk kalým oraný, tromboz ve stenoz nedeniyle re-operasyona ihtiyaç duyma yüzdesi, ekstra- anatomik bypass gereksinimi, hematom,

Literatürde KBY olan hastalarda diğer açık kalp cerrahisi uygulanan hastalara göre postoperatif dönemde göğüsten olan drenaj miktarında ve revizyon oranında önemli

Hematokrit, eritrosit, hemoglobin düzeyleri, DFO testi müspet olan hastalarda tüm hastalara oranla istatiksel olarak anlamlı olarak düşük bulundu.. Anahtar Kelimeler:

(JTSM 2015;1:15-9) Anah tar Ke li me ler: Son dönem böbrek yetmezliği, hemodiyaliz, periton diyalizi, renal transplantasyon, Pittsburg Uyku Kalite İndeksi, Epworth Uyku

Buna karşı- lık ED grupları hafif-orta ve ileri olarak sınıflandırıldığı takdirde; HD’ye giren şiddetli+orta ED’si olan grup ile, HD’ye girmeyen şiddetli+orta

Diyalize girmeyen KBY’li erkeklerdeki cinsel işlev bozuklu- ğunun prevalansını gösteren çok az veri olduğu için, son evre böbrek yetmezliği olan hastaların verilerini kullanmak

Buna karşı- lık ED grupları hafif-orta ve ileri olarak sınıflandırıldığı takdirde; HD’ye giren şiddetli+orta ED’si olan grup ile, HD’ye girmeyen şiddetli+orta

Mustafa Kemal Paşa, hükümetle üç nokta üzerinde anlaşma olduğu nu hatırlatmış ve bu noktalardan birine bilhassa değinerek demiştir kİ: “ Hükümetin kat*]