• Sonuç bulunamadı

Turkish Validity and Reliability Study of Health Anxiety inventory (Weekly Short Form) in Cases of Panic Disorders

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Turkish Validity and Reliability Study of Health Anxiety inventory (Weekly Short Form) in Cases of Panic Disorders"

Copied!
8
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Panik Bozukluðunda Saðlýk Kaygýsý Envanteri

(Haftalýk Kýsa Form) Türkçe Geçerlilik ve

Güvenilirlik Çalýþmasý

Turkish Validity and Reliability Study of Health Anxiety Inventory (Weekly

Short Form) in Cases of Panic Disorders

Özgün Karaer Karapýçak1, Kevser Aktaþ2, Selçuk Aslan3

1Uz.Dr., Dörtyol Devlet Hastanesi, Hatay, 2Uz.Dr., Özel Poliklinik, 3Doç.Dr., Gazi Üniversitesi Týp Fakültesi Psikiyatri Anabilim Dalý, Ankara

SUMMARY

Objection: The aim of this study was to carry out the

validity and reliability of the "Health Anxiety Inventory -Short From" in Turkish. Method: The present study

included the patients with panic disorder (N= 67) and healthy controls (N= 44). The data were collected by using Health Anxiety Inventory - Short Form, Panic-Agoraphobia Scale and Hamilton Anxiety Rating Scale. The Health Anxiety Inventory- Short Form was carried out one week later than the first interview. The Health Anxiety Inventory- Short Form is a self-test inventory pro-duced by Salkovskis et al. (2002) that composed of 18 items evaluating health anxiety, independent from the current health status. Results: In the evaluation of

valid-ity among the patient group and health controls, mean Health Anxiety Inventory- Short Form scores was 10.1±4.9 in healthy controls and was 27.9 ±11.4 in the patient group (p<0.0001) in the first interview. In the second interview the similar results were obtained. For the similar scale validity evaluation, the correlation of these results with the Hamilton Anxiety Rating Scale scores were examined and a positive correlation was found between the scores (Pearson Correlation: 0.46; p<0.0001). For the evaluation of reliability, the internal validity was carried out in all participants and the inter-nal validity coefficient Cronbach Alpha value was found to be 0.91. Conclusion: The adaptation Health Anxiety

Inventory- Short Form into Turkish language was found to be a valid and reliable instrument in evaluating health anxiety in patients with panic disorder.

Key Words: Health anxiety, panic disorder,

hypochondri-asis.

ÖZET

Amaç: Saðlýk Kaygýsý Envanteri- Haftalýk Kýsa Form'un

geçerlilik ve güvenilirlik çalýþmasýný yapmaktýr. Yöntem:

Çalýþmaya 67 panik bozukluðu hastasý ve 44 saðlýklý kontrol olgusu alýnmýþtýr. Veriler SKE-KF, Panik Agorafobi Ölçeði (PAÖ) ve Hamilton Anksiyete Deðerlendirme Ölçeði (HADÖ) kullanýlarak toplanmýþtýr. Ýlk görüþmeden 1 hafta sonra SKE-KF tekrar uygulanmýþtýr. SKE-KF, 2002 yýlýnda Salkovskis ve ark.’nýn oluþturduðu, hastanýn ken-disinin deðerlendirdiði, 18 maddeden oluþan, fiziksel saðlýk durumundan baðýmsýz olarak saðlýk kaygýsýný ölçen bir envanterdir. Bulgular: Ayýrdedici geçerlik

incelemesinde saðlýklý grup ve hasta grubu arasý deðer-lendirme yapýlmýþ birinci deðerdeðer-lendirmede ortalama SKE-KF puaný kontrol grubunda 10.1±4.9 hasta grubunda ise 27.9±11.4 bulunmuþtur (p<0.0001). Benzer bulgular ikinci deðerlendirme için de saptanmýþtýr. Benzer ölçek geçerliði için Hamilton Anksiyete Deðerlendirme Ölçeði puanlarý ile SKE-K puanlarý arasýndaki korelasyon ince-lendiðinde arada anlamlý bir pozitif korelasyon olduðu gözlenmiþtir (pearson korelasyon: 0.46, p<0.0001). Güvenilirlik incelemesinde iç tutarlýlýkla ilgili cronbach alfa deðeri, tüm deðerlendirildiðinde iç tutarlýlýk katsayýsý cronbach alfa=0.91 bulundu. Sonuç: SKE-KF Türkçe

uyarlamasý, panik bozukluðu hastalarýnda, saðlýk kaygý-sýný deðerlendirmede yeterli derecede geçerli ve güvenilir bulunmuþtur.

Anahtar Sözcükler: Saðlýk kaygýsý, panik bozukluðu,

hipokondriyazis.

(2)

GÝRÝÞ

Saðlýk kaygýsý, kiþinin bedensel belirtilerini yanlýþ yorumlamasýna baðlý olarak, ciddi bir hastalýða yakalanmýþ olduðu ya da yakalanacaðý korkusunu taþýmasýdýr. Hipokondriazis olarak da adlandýrýlan þiddetli saðlýk kaygýsý, kiþinin saðlýk konusundaki inançlarýyla doðrudan baðlantýlýdýr. Bu çalýþmada "hipokondriazis" terimi toplum tarafýndan anlaþýl-masý güç ve etiketlemeye neden olan bir ifade olduðu için tercih edilmemiþtir (Abramowitz ve ark. 2007a).

Saðlýk kaygýsý, hafif formlarýnda yaygýn olarak görülür ve patolojik bir bozukluk olarak sayýlmaz, kiþinin kendi saðlýðýný korumak ve tedbirler almak için uygun saðlýk hizmetini aramaya ya da saðlýk için tehlikeli durumlardan kaçýnmaya yardýmcý olur. Buna karþýn daha yüksek kaygý ile seyreden þiddetli formlarý, toplumda az görülür, ancak genel hastane baþvurularýnda sýk karþýlaþýlýr. Özellikle panik bozukluðu olan hastalarýn yaþadýðý korkutu-cu bedensel kaygý belirtilerinin, ciddi hastalýklar yaratacaðý düþüncesi, bedenselleþtirmeye ve türlü hipokondriak uðraþlara neden olmaktadýr. Panik ataklarla ortaya çýkan þiddetli bedensel belirtiler ve duyumlar, hastalarca ciddi saðlýk sorunlarý yaþadýk-larý biçiminde yorumlanmaktadýr. Sonuçta daha fazla saðlýk hizmeti kullanýmý ortaya çýkmaktadýr. Bu nedenle ruhsal bozukluklarýn taný ve tedavi aþa-masýnda saðlýk kaygýsýný deðerlendirmek gerekir (Taylor 2004).

Geçtiðimiz 20 yýlda, hipokondriazis modeli, diðer anksiyete bozukluklarýnýn da oluþmasýnda etkili olan, biliþsel ve davranýþsal süreçleri içeren, "saðlýk kaygýsý" olarak yeniden geliþtirilmiþtir (Abramowitz ve ark. 2007a). Bu düþüncelerin ýþýðýnda, DSM-V'te, hipokondriazisi, anksiyete bozukluklarý içinde sýnýflandýrmak, hastalýðýn doðasý ve tedavisi açýsýn-dan daha anlamlý olacaktýr (APA 2000, Tükel ve Alkýn 2004, Olatunji ve ark. 2009).

Saðlýk Kaygýsý Envanteri- Kýsa Haftalýk Form (SKE-KF), orjinal formu saðlýk kaygýsýný belir-lemede geçerli ve güvenilir bir deðerlendirme aracýdýr. Envanterin uzun formu ile yüksek kore-lasyon gösteren kýsa formu, saðlýk kaygýsýný belir-lemede kullanýlabilecek uygulamasý kýsa süren ve klinik izlemde yararlý bir araçtýr (Salkovskis ve ark. 2002).

Bu çalýþmada, Saðlýk Kaygýsý Envanteri- Kýsa Form'un Türkçe uyarlamasý gerçekleþtirilerek saðlýk kaygýsý bozukluðu belirtilerini sýk yaþayan panik bozukluk tanýsý verilmiþ olgularda geçerlilik ve güvenilirlik çalýþmasýnýn yapýlmasý amaçlan-mýþtýr.

GEREÇ VE YÖNTEM

Bu çalýþma, Gazi Üniversitesi Týp Fakültesi Psikiyatri Anabilim Dalý'na ve Ýzmir'de ayaktan özel bir tedavi ünitesine baþvuran hastalarla yürütülmüþtür. Çalýþmaya, 2009 yýlý Mart-Eylül aylarý arasýnda, Gazi Üniversitesi Týp Fakültesi Hastanesi Psikiyatri polikliniðine baþvuran 37 panik bozukluðu hastasý ile Ýzmir'de özel bir psiki-yatri polikliniðine baþvuran 30 panik bozukluðu hastasý alýnmýþtýr. Kontrol grubu olarak, Gazi Üniversitesi Týp Fakültesi Hastanesi'nde çalýþan ve ruhsal bozukluðu bulunmayan 44 saðlýklý gönüllü çalýþmaya alýnmýþtýr. Görüþmeler, olgular bil-gilendirilerek ve rýzalarý alýnarak yapýlmýþtýr. Hasta grubunun çalýþmaya dahil olma kriterleri; 18 - 80 yaþlarý arasýnda olmak, DSM-IV'e göre panik bozukluðu tanýsý almýþ olmak, en az ilkokul mezunu olmak, mental retardasyon, demans, þizofreni, alkol ve madde baðýmlýlýðý gibi iþbirliði ve bilgi almayý zorlaþtýran aðýr bir ruhsal bozukluðun bulunmamasý, kontrol grubunun çalýþmaya dahil olma ölçütleri ise; 18 - 80 yaþ arasýnda olmak, DSM-IV'e göre bilinen bir major psikiyatrik bozuk-luðun bulunmamasý, en az ilkokul mezunu olmak ve alkol ve madde baðýmlýlýðýnýn bulunmamasý idi. Ýlk görüþmede hasta grubuna, DSM-IV Eksen I Bozukluklarý için Yapýlandýrýlmýþ Klinik Görüþme (Structed Clinical Interview for DSM-IV Axis I: SCID-I), saðlýklý gönüllülere ise var olan psikopa-tolojilerini saptamak için Kýsa Semptom Envanteri (KSE) uygulanmýþtýr. DSM-IV TR'ye göre panik bozukluðu tanýsý alan 67 hastaya klinik durumlarý ve hastalýk þiddetini belirlemek amacýyla, Panik Agorafobi Ölçeði (PAÖ), Hamilton Anksiyete Deðerlendirme Ölçeði (HADÖ), saðlýk kaygýsýný deðerlendirmek amacýyla da, Saðlýk Kaygýsý Envanteri-Haftalýk Kýsa Form (SKE-KF) uygulan-mýþtýr. KSE'ye göre psikopatolojisi bulunmayan 44 saðlýklý gönüllüye ise karþýlaþtýrma amacýyla sadece SKE-KF uygulanmýþtýr.

(3)

Ýlk uygulamadan 1 hafta sonra, hem hasta grubuna hem de saðlýklý gönüllülere SKE-KF tekrar uygu-lanmýþtýr. Aradaki 1 haftalýk süreçte, katýlýmcýlarla herhangi bir terapotik görüþme ya da ilaç tedavisi yapýlmamýþtýr.

SKE-KF önce Türkçe'ye çevrilmiþ ve olgularda ön uygulamalar yapýldýktan sonra son Türkçe versi-yonu Ýngilizce'ye çevrilerek orijinal metin ile tutar-lýlýðý incelenmiþtir. Görüþmeciler saðlýk kaygýsý ve ölçek uygulamasý konusunda eðitimden geçi-rilmiþtir.

Görüþmeler ve test deðerlendirmeleri tamam-landýktan sonra, SKE-KF, geçerlilik (yordama ve benzer ölçek geçerliði) ve güvenilirlik (iç tutarlýlýk ve test-tekrar test güvenilirliði) için incelemiþtir. SKE-KF, 2002 yýlýnda Salkovskis ve ark.’nýn oluþ-turduðu, hastanýn kendisinin deðerlendirdiði, 18 maddeden oluþan, fiziksel saðlýk durumundan baðýmsýz olarak saðlýk kaygýsýný ölçen bir envanter-dir. Maddeler, saðlýk hakkýndaki endiþeyi, bedensel duyum ve deðiþikliklerin farkýndalýðýný ve hastalan-ma ile ilgili endiþeli sonuçlarý, çoktan seçmeli for-matta deðerlendirir. Salkovskis ve ark. saðlýk kaygýsýnda, hasta olma olasýlýðý ile ilgili endiþeler ve hasta olmanýn yol açacaðý olumsuz sonuçlardan korkma ile baðlantýlý 2 etken tanýmlamýþtýr. SKE-KF, klinik ve klinik olmayan örneklemde geçerli ve güvenilir bulunmuþtur (Salkovskis ve ark. 2002). SKE-KF'deki maddeler, 0 ile 3 arasýnda puanlan-mýþtýr. Ýki þýktan fazlasý iþaretlenmiþse, yüksek puan hesaplanýr. Ayrýca iki alt ölçek, özellikle güvenlik arama ve kaçýnma davranýþlarýný saptamak amacýy-la eklenmiþtir. Saðlýk kaygýsý ile yakýndan iliþkili deðiþkenler vardýr ve sýrasýyla 10 ve 8 maddeden oluþmuþtur. Her madde 9 puanlýk bir ölçek ile deðerlendirilir. 2 puan arayla, kaçýnma için "hiç kaçýnmamak, çok az kaçýnmak, orta kaçýnmak, belirgin kaçýnmak ve her zaman kaçýnmak", güven-lik arama için "asla, nadiren, bazen, sýk sýk ve her gün" tanýmlarý kullanýlmýþtýr. Güvenlik arama deðerlendirmeleri, güvenlik aramanýn deðiþik kay-naklarý (örneðin aile hekimi, kitap okuma, polik-linik vs); kaçýnma deðerlendirmeleri ise saðlýk kaygýsý olan hastalarýn tipik olarak kaçýndýðý durumlarý (örneðin hastalýkla ilgili TV program-larýný izlemek, hastalýk hakkýnda konuþmak, tedavi için hastaneye gitmek vs) içerir. Tüm puanlar iki alt

ölçek için ayrý ayrý hesaplanýr. Envanter, 1'den 14'e kadar olan sorularýn puanlarýnýn toplanmasýyla deðerlendirilir. 18 ve üstü puan alan hastalar yük-sek saðlýk kaygýsý olanlar olarak deðerlendirilir. 15-18. sorular olumsuz sonuçlarý deðerlendirir (Salkovskis ve ark. 2002).

Panik agorafobi ölçeði (PAÖ), panik bozukluðu tanýsý almýþ olan hastalarda, panik ataðýnýn özellik-leri, agorafobi ve kaçýnma davranýþý, beklenti anksiyetesi, yeti yitimi ve saðlýk konusundaki endiþeyi sorgulayan beþ alt bölümden oluþur. Ölçek, özellikle ilaç veya psikolojik tedavilerin etkinliðinin araþtýrýldýðý klinik çalýþmalarýn haftalýk deðerlendirilmesi için geliþtirilmiþtir. Ayrýca, diðer psikiyatrik hasta gruplarýnda; panik bozukluðu ve agorafobi, belirti örüntüsünü araþtýrmak amacýyla kullanýlabilir. Beþli Likert tipi ölçüm saðlamak-tadýr. 1995'de Bandelow ve ark. tarafýndan geliþti-rilen ölçeðin Türkçe'ye uyarlanmasý Tural ve ark. (2000) tarafýndan yapýlmýþtýr.

Hamilton Anksiyete Deðerlendirme Ölçeði (HADÖ), 1959 yýlýnda Hamilton tarafýndan geliþtirilmiþtir. Bu ölçek bireylerde anksiyete düzeyini ve belirti daðýlýmýný belirlemek ve þiddet deðiþimini ölçmek amacýyla hazýrlanmýþtýr. Hem ruhsal hem bedensel belirtileri sorgulayan 14 maddeden oluþur. Ölçekte, maddelerin varlýðý ve þiddeti, görüþmeci tarafýndan deðerlendirilir. Türkçe geçerlilik ve güvenilirlik çalýþmasý, Yazýcý ve ark. (1998) tarafýndan yapýlmýþtýr.

Kýsa Semptom Envanteri (KSE), psikopatolojik deðerlendirme yapmak amacýyla, 1992 yýlýnda, Derogatis tarafýndan geliþtirilmiþtir. SCL-90 isimli 90 soruluk semptom belirleme listesinin kýsaltýlmýþ, 53 soruluk bir formudur. 9 alt ölçek ve 3 global indeksten oluþmaktadýr. Her bir soru için; "hiç yok", "biraz var", "orta derecede var", "epey var", "çok fazla var" þeklinde düzenlenen cevap anahtarý, 0-4 arasýnda puanlandýrýlmaktadýr. Alýnan puanlarýn yüksekliði semptomlarýn sýklýðýný göstermektedir. Bu ölçeðin Türkçe'ye uyarlamasý Þahin ve Durak (1994) tarafýndan yapýlmýþtýr.

BULGULAR

Olgularýn 24'ü (%35.8) evhanýmý, 8'i (%11.9) emekli, 7'si (%10.4) öðrenci, 21'i (%31.3) bir iþte çalýþmakta, 4'ü (%6) ise iþsizdir.

(4)

Araþtýrmaya katýlanlarýn 24'ü (%20.9) erkek, 53'ü (%79.1) kadýndýr. Olgularýn 10'u (%15) ilköðretim, 31'i (%46.3) lise, 26'sý (%38.8) üniversite mezunudur. Olgularýn 19'u (%28.4) bekar, 42'si (%62.7) evli, 6'sý (%9) boþanmýþ ya da duldur. Tablo 1'de katýlýmcýlarýn klinik özellikleri özetlen-miþtir. Tablo 1 incelendiðinde, olgularýn %59.7'-sinde fiziksel bir hastalýðý, %59.7’%59.7'-sinde sadece panik bozukluðu vardý. %20.9'u haftada 4'ten fazla panik nöbeti geçiriyordu. Katýlýmcýlarýn %77.6 sý hiç remisyona girmemiþti, %32.8’inin ailesinde ruhsal hastalýk vardý. Ýntihar giriþimi olan hasta yüzdesi 4.5 idi. Katýlýmcýlardan %26.9'u kardiyo-vasküler tip, %37.3'ü solunumsal tip nöbet geçir-mekteydi. Ayrýca panik bozukluðu olan hastalarýn tümü antidepresan tedavi almaktaydý.

SKE-KF'ye göre deðerlendirdiðimizde, olgularýn %23.9'unun düþük seviyede saðlýk kaygýsý, %76.1'inin yüksek seviyede saðlýk kaygýsý vardý. Ölçek puanlarý ve ölçümler:

Geçerlilik incelemesi için saðlýklý grup ve hasta grubu arasý deðerlendirme yapýldýðýnda kontrol birinci deðerlendirmesinde ortalama SKE-KF puaný 10.1±4.9 hasta grubunda ise 27.9±11.4 bulunmuþtur. Aradaki fark anlamlýdýr (p<0.0001). Benzer bulgular ikinci deðerlendirme için de sap-tanmýþtýr. Ýkinci deðerlendirmede ortalama SKE-KF puaný kontrol grubunda 9.8±5.6, hasta grubun-da ise 25.7±10.8 bulunmuþtur. Bu bulgu SKE-KF'nin saðlýklý ve panik bozukluðu olan olgularý ayýrýt edici özelliðini gösterdiðini ortaya koymak-tadýr.

Benzer ölçek geçerliði incelemesi için Hamilton Anksiyete Deðerlendirme Ölçeði puanlarý ile SKE-KF puanlarý arasýndaki korelasyon incelendiðinde arada anlamlý bir pozitif korelasyon olduðu gözlen-miþtir (pearson korelasyon: 0.46, p<0.0001). Ýç tutarlýlýkla ilgili cronbach alfa deðeri, 67 panik bozukluðu ve 44 saðlýklý gönüllü ölçek puanlarý ilk 14 maddesi birlikte deðerlendirildiðinde iç tutar-lýlýk katsayýsý cronbach alfa deðeri, 0.91 bulunmuþ-tur. Tek baþýna hasta grubu incelendiðinde 0.93 bulunmuþtur, saðlýklý kontrol grubunda ise 0.81 bulunmuþtur. Yarýya bölme ile toplam 112 olgu incelendiðinde ilk 7 madde ile ikinci 7 madde arasý

korelasyon 0.84 bulunmuþtur. Bu deðer yeterli derecede yüksek bir iç tutarlýlýða iþaret etmektedir. Test tekrar test korelasyonu incelemesinde, iki ayrý deðerlendirmede saðlýklý grupta anlamlý bir fark-lýlýk bulunmamýþtýr. Bunun yanýsýra iki ölçümde arasýndaki korelasyon beklentimize uygun olarak yüksek bulunmuþtur. Buna karþýn hasta grubunda anlamlý farklýlýk bulunmuþtur. Birinci lendirmede (ortalama 27.9 ± 11.4) ikinci deðer-lendirmeden anlamlý bir fark bulunmuþtur (ortala-ma 25.7 ± 10.8). Ýki deðerlendirme arasýnda 1 hafta bulunmasýna karþýn bu düzelme psikoterapi ya da ilaç etkisi ile ilgili deðildir. Panik bozukluðu olgu-larýnda saðlýk kaygýlarý azalýp artabilmektedir. Panik olgularý bu özellikleri ile de hipokondriak olgulardan farklýlaþmaktadýrlar. Hastalarýn deðer-lendirme sürecinde kendilerine gösterilen ilginin sonucunda daha iyi hissetmeleri ve dolayýsý ile saðlýk kaygýsý belirtilerinde kýsmi bir azalma geliþmiþ olabileceði düþünülebilir.

TARTIÞMA

Bu çalýþma bulgularý SKE-KF'nin saðlýk kaygýsý olan panik bozukluðu olgularýný saðlýklýlardan ayýrt edebildiðini, yeterli iç tutarlýlýða sahip olduðunu, test tekrar test deðerlendirmesinde saðlýklýlarda güvenilir biçimde saðlýk kaygýsýný izleyebildiðini ortaya koymuþtur. Buna karþýn beklentilerimizi aþan bir ölçüde hasta grubunda bir hafta sonraki deðerlendirmede anlamlý bir kaygý düzeyi düþüþü saptanmýþtýr. Bu bulgu panik bozukluðu olgularýn-da saðlýk kaygýsý ile ilgili bileþenlerin bir hafta gibi kýsa sürede azalýp artýþlar gösterebildiðini ortaya koymaktadýr.

Saðlýk kaygýsýnýn deðerlendirildiði SKE-KF da ilk 14 soruda, hastalýða yakalanma olasýlýðý ile bedensel uyarýlma sorgulanmaktadýr. Panik bozuk-luðunda kilit rol oynadýðýna inanýlan bedensel uyarýlma belirtilerini yanlýþ yorumlama saðlýk kaygýsýný anlamak için de önemlidir (Schmidt ve ark. 1997).

SKE-KF bedensel uyarýlma faktörü, saðlýk hizmet-lerinden yararlanma ve güvenlik davranýþlarýný sýk kullanma konusunda, en güçlü psikolojik yordayýcý olarak bulunmuþtur. Bedensel uyarýlma, saðlýk kaygýsýnýn süreðenleþmesinde rol oynar. Bedensel uyarýlmanýn, felaket olarak yorumlanan bedensel

(5)

belirtilerin, algýlanma olasýlýðýný artýrdýðý düþünülmektedir ki bu da kiþinin, hastalýða yakalanma korkusunu ve güvence arama davranýþýný pekiþtirir. Panik bozukluðunda, bedensel uyarýlma, uyarýlmýþlýkla iliþkili bedensel-duyumlara odaklanmýþtýr ve bu tür duyumlar hakkýndaki katastrofik inançlardan kaynaklanýr (Abramowitz ve ark. 2007b).

Saðlýk kaygýsý hipokondriazisin daha hafif ve yaygýn görülen bir formu olarak üzerinde bilimsel çalýþ-malarýn yoðunlaþtýðý bir alan haline gelmiþtir. Williams, saðlýk kaygýsýný anlamak ve tedavi etmek için en üstün yaklaþýmýn, biliþsel kuramlar olduðunu belirtmiþtir (Williams 2004). Salkovskis ve Warwick, saðlýk kaygýsý için, Clark ve Barlow'un panik bozukluðu modeline çok benzeyen,

kognitif-Tablo 1. Hasta grubunun klinik özellikleri

Sayý Yüzde

Fiziksel hastalýk Var 45 67.2

Yok 22 32.8

Tanýsal daðýlým Panik bozukluðu 40 59.7

Panik B.+ YAB 13 19.4

Panik B.+ Depresyon 2 3

Panik B.+OKB 2 3

Panik B. + Diðer 20 14.9

Panik nöbet sýklýðý Haftada 4'ten fazla 14 20.9

Haftada 2-3 kez 11 16.4

Haftada 1 kez 4 6

Ayda 2-3 kez 9 13.4

Ayda 1 kez 5 7.5

Ayda 1'den az 9 13.4

Remisyon (6 aylýk) Var 15 22.4

Yok 52 77.6

Ailede ruhsal hastalýk Var 22 32.8

Yok 45 67.2

Ailedeki ruhsal hastalýk türü Panik bozukluðu 18 26.9

Depresyon 2 3

Þizofreni 2 3

Ýntihar giriþimi Var 3 4.5

Yok 64 95.5

Semptom türü Kardiyovasküler 18 26.9

Solunum 25 37.3

Otonomik 9 13.4

Nöbeti baþlatan stres etkeni Var 36 53.7

(6)

davranýþçý bir model geliþtirmiþlerdir (Salkovskis ve Warwick 1986, Warwick ve Salkovskis 1990, Salkovskis ve Warwick 2001, Barlow 2002). Bu kurama göre, hastalýðýn görülme sýklýðý, bulaþabilir-liði, gidiþatý, prognozu ve bedensel belirtilerin anlamý ile ilgili iþlevsel olmayan varsayým ve inançlar saðlýk kaygýsý için risk faktörlerini oluþtu-rur. Hatta bu inançlar, gizli olarak kalabilir ve hastalýk hakkýnda okumak, yeni bir hastalýktan haberdar olmak ya da birtakým bedensel deðiþiklik-ler veya duyumlar gibi deðiþik olaylarla tekrar harekete geçebilir. Bu inançlar bir kere tetiklenirse, özellikle kiþiye odaklý, otomatik saðlýk kaygýsý düþünceleri ortaya çýkabilir. Böylece kiþi, hastalýðýn belirteci olabilecek herhangi bir duyuma karþý daima tetikte olur ve giderek anksiyöz bir hal alýr (Marcus ve ark. 2007). Saðlýk kaygýsýnýn, süreðen-liði ve artýþý bu uyumsuz biliþsel ve davranýþsal süreçle açýklanabilir (Hadjistavropoulos ve Craiq 1998). SKE-KF'da tüm bu inançlar sorgulanmak-tadýr.

Çalýþmamýza katýlan olgularýn SKE-KF'daki olum-suz sonuçlar bölümüne verdiði yanýtlar deðer-lendirildiðinde panik bozukluðu hastalarýnýn orta-lama puanýnýn, kontrol grubundan daha yüksek olduðu saptanmýþtýr. Biliþsel-davranýþçý kurama göre, saðlýk kaygýsý yüksek olan kiþiler, saðlýk ile iliþkili bilgi ve duyumlarý kiþiyi tehdit eden bir felaket olarak algýlarlar. Yapýlan çalýþmalarda bu kiþilerin felaketleþtirme puanlarý, kontrol grubuna göre anlamlý derecede yüksek bulunmuþtur (Hadjistavropoulos ve Craiq 1998). Bedensel uyarýlma ile yüksek saðlýk kaygýsý seviyelerinin bir-leþimi, bedensel ipuçlarýnýn katastrofik þekilde yorumlanmasýyla panik nöbetlerine yol açar (Deacon ve ark. 2008).

Çalýþmamýza katýlan panik bozukluðu hastalarý,

panik nöbetleri sýrasýndaki belirtilerine göre alt tiplere ayrýlýp, SKE-KF'ye göre karþýlaþtýrýldýðýnda anlamlý bir fark bulunmamýþtýr. Bunun nedeni, alt tip olarak ayýrt etmeksizin, hastalarýn nöbetler sýrasýnda yaþadýðý duyumlarý felaket olarak algýla-malarý ve ölüm kaygýsý yaþaalgýla-malarý olabilir (Abramowitz ve ark. 2007b, Schmidt ve ark. 1997, Conroy ve ark. 1999).

Bu çalýþmada elde edilen bilgilerin ýþýðýnda, SKE-KF'nin kaygýyý deðerlendirmek ve ölçmek için kul-lanýlabilecek bir ölçek olduðu söylenebilir. Bu çalýþ-mada panik bozukluðu tanýlý olgularda elde edilen veriler üzerinden bir geçerlik çalýþmasý yapýlmýþtýr. Çalýþma süresince incelenen hipokondriak olgu sayýsý yeterli olmadýðý içinde deðerlendirme dýþýnda býrakýlmýþtýr. Panik bozukluðu olgularýnda ikinci deðerlendirmede görülen azalmanýn bir psikote-rapi müdahalesi yapýlmamýþ olsa da yapýlan deðer-lendirme görüþme sürecinde hastaya gösterilen ilgi ve ayrýlan zaman ile iliþkili olabileceði görüþünde-yiz. Bu yönleri ile çalýþmanýn bir kýsýtlýlýðýndan söz edilebilir. Öte yandan panik bozukluðu olgularýnýn yaklaþýk yarýsýnda yaygýn anksiyete bozukluðu, depresyon ve obsesif kompulsif bozukluk gibi ektanýlar saptanmýþtýr. Ektanýlarýn varlýðý ölçek puanlarý etkileyebilir bir kýsýtlýlýk olarak dikkati çekmektedir. Ýlerleyen çalýþmalarda daha fazla sayýda ve hipokondriak olgularýnda dahil edilediði bir hasta grubu ile çalýþmanýn geniþletilmesi plan-lanmýþtýr.

Saðlýk kaygýsý yaþayan olgular çok farklý tanýlar almýþ olgular arasýnda olabilir. Örneðin, spesifik bir hastalýða yakalanma korkusu olduðunda özgül fobi, sempatik aktivasyon sonucu oluþan duyumlarýn kötü bir hastalýðýn habercisi olduðu düþünül-düðünde panik bozukluðu, saðlýk ve yaþamýn diðer alanlarý ile ilgili kontrol edilemeyen endiþenin var-lýðýnda yaygýn anksiyete bozukluðu, bulaþma sonu-cu kansere yakalanacaðý korkusu ile kompulsif el yýkamalarý olduðunda OKB gibi anksiyete bozuk-luklarýndan biri taný olabilir. Ya da bedensel duyumlarýn yanlýþ yorumlanmasýna baðlý olarak, ciddi bir hastalýðý olduðu inancýnda taný, somato-form bozukluklardan hipokondriazis olabilir. Son olarak kiþi hastalýðý olduðuna inanýyorsa taný, san-rýsal bozukluk ya da baþka bir psikotik bozukluk olarak konulabilir. Saðlýk kaygýsý ile ilgili bu taný çeþitliliðinin, konu ile ilgili yapýlan araþtýrmalarda,

Tablo 2. Panik bozukluðu olgularýnýn klinik özellikleri

Yaþ ortalamasý 39.6±11.3

Hastalýk süresi ortalamasý 4.5±6.2 yýl Hastalýk baþlangýç yaþý ortalamasý 35±11.9 Hastalarýn iyilik dönemlerinin süre ortalamasý 5.5±10.1 ay

(7)

sýkça altý çizilmiþtir (Noyes 1999, McCabe ve Antoni 2004, Otto ve ark. 1992). Bu açýdan saðlýk kaygýsýný hipokondriazis bozukluðundan daha yaygýn görülen ve bir çok kaygý bozukluðu içinde gözlenebilen bir boyut olarak ele almak mümkündür. SKE-KF, hastalarýn saðlýk kaygýsýný, fiziksel hastalýklarýndan baðýmsýz olarak deðer-lendirdiði için, hastalarýn gereksiz doktor kontrol-lerinden ve tetkiklerden korunabilmesi için, bu ölçeðin birinci basamak saðlýk hizmetlerinde kul-lanýlmasý uygun olabilir.

SONUÇ

SKE-KF üzerine yaptýðýmýz bu deðerlendirme, ölçeðin panik bozukluðu olan olgularla saðlýklý

grubu birbirinden ayýrt edici özelliði bulunduðunu, benzer kaygý ölçeðiyle yüksek pozitif korelasyon gösterdiðini, yeterli düzeyde geçerliliði olduðunu desteklemektedir. Ölçeðin iç tutarlýlýðý yüksektir test tekrar test incelemesinde aradan geçen 7 gün süresinde saðlýklý grupta fark bulunmazken hasta grubunda anlamlý bir düþme gözlenmiþtir. Buna karþýn bütün grup incelendiðinde farklýlýk bulun-mamýþtýr. Bu çalýþma, Saðlýk Kaygýsý Envanteri-Haftalýk Kýsa Form'un Türkçe uyarlamasýnýn geçer-li ve güvenigeçer-lir olduðunu göstermiþtir.

Yazýþma adresi: Dr. Özgün Karaer Karapýçak, Dörtyol Devlet Hastanesi, Dörtyol, Hatay, ozgunkaraer@gmail.com

Tablo 3. Kontrol ve hasta örnekleminde ölçekler arasý korelasyon

Ölçekler arasý korelasyon Kontrol Hasta Sig p

Ort ± SD Ort ± SD

HADÖ 27.4± 9.4 p<0.0001

SKE-KF1. deðerlendirme 10.1±4.9 27.9 ±11.4 p<0.0001

SKE-KF2. deðerlendirme 9.8±5.6 25.7±10.8 p<0.0001

KAYNAKLAR Abramowitz JS, Deacon BJ, Valentiner DP (2007a) The Short

Health Anxiety Inventory: Psychometric properties and con-struct validity in a non-clinical sample. Cogn Ther Res, 31:871-883.

Abramowitz JS, Olatunji BO, Deacon BJ (2007b) Health anxi-ety, hypochondriasis, and the anxiety disorders. Behav Ther, 38:86-94.

Amerikan Psikiyatri Birliði (2007) Ruhsal Bozukluklarýn Tanýsal ve Sayýmsal El Kitabý. 4. Baský. Yeniden Gözden Geçirilmiþ Tam Metin (DSM-IV-TR), APA, Washington DC, 2000, Köroðlu E (Çev. ed), Hekimler Yayýn Birliði, Ankara.

Bandelow B (1995) Assessing the efficacy of treatments for panic disorder and agoraphobia: II. The Panic and Agoraphobia Scale. Int Clin Psychopharmacol, 10:73-81.

Barlow DH (2002) Anxiety and Its Disorders: The Nature and Treatment of Anxiety and Panic. 2. Baský, New York, Guilford, s.51.

Clark DM (1986) A cognitive approach to panic. Behav Res Ther, 24:461-470.

Conroy RNM, Smyth O, Siriwardena R ve ark. (1999) Health anxiety and characteristics of self-initiated general practitioner consultations. J Psychosom Res, 46:45-50.

Deacon BJ, Lickel J, Abramowitz JS (2008) Medical utilization across the anxiety disorders. J Anxiety Disord, 22:344-350. Derogatis LR (1992) The Brief Symptom Inventory-BSI administration, scoring and procedures manual-II. USA, Clinical Pscyhometric Research Inc.

Hadjistavropoulos HD, Craiq KD, Hadjistavropoulos T (1998) Cognitive and behavioral responses to illness information: the role of health anxiety. Behav Res Ther, 36:149-164.

Hamilton M (1959) The assessment of anxiety states by rating. Br J Psychiatry, 32:50–55.

Marcus DK, Gurley JR, Marchi MM ve ark. (2007) Cognitive and perceptual variables in hypochondriasis and health anxiety: A systematic review. Clin Psychol Rev, 27:127-139.

McCabe RE, Antoni MM (2004) Challenges in challenges in the assessment and treatment of health anxiety: The case of Mrs. A. Cogn Behav Pract, 11:102-106.

Noyes R (1999) The relationship of hypochondriasis to anxiety disorders. Gen Hosp Psychiatry, 21:8-17.

Olatunji BO, Deacon BJ, Abramowitz JS (2009) Is hypochon-driasis an anxiety disorder? Br J Psychiatry, 194:481-482.

(8)

Otto MW, Pollack MH, Sachs GS ve ark. (1992) Hypochondriacal concerns, anxiety sensitivity, and panic disor-der. J Anxiety Disord, 6:93-104.

Tükel R, Alkýn T (2004) Anksiyete Bozukluklarý. TPD Yayýnla-rý, 1. Baský, s.51.

Salkovskis PM, Rimes KA, Warwick HM ve ark. (2002) The Health Anxiety Inventory: Development and validation of scales fort he measurement of health anxiety and hypochodriasis. Psychol Med, 32:843-853.

Salkovskis PM, Warwick HC (1986) Morbid preoccupations, health anxiety and reassurance: A cognitive-behavioural approach to hypochondriasis. Behav Res Ther, 24:597-602. Salkovskis PM, Warwick HC (2001) Meaning, misinterpreta-tions, and medicine: A cognitive-behavioral approach to under-standing health anxiety and hypochondriasis. Hypochondriasis: Modern perspectives on an ancient malady. V Starcevic, DR Lipsitt (Ed), New York, Oxford University Press, s.202-222. Schmidt NB, Lerew DR, Trakowski JH (1997) Body vigilance in

panic disorder: Evaluating attention to bodily perturbations. J Consult Clin Psychol, 65:214-220.

Þahin NH, Durak A (1994) Kýsa Semptom Envanteri: Türk gençleri için uyarlanmasý. Turk Psikol Derg, 9:44-56.

Taylor S (2004) Understanding and treating health anxiety: A cognitive-behavioral approach. Cogn Behav Pract, 11:112-123. Tural Ü, Fidaner H, Alkýn T ve ark. (2000) Panik agorafobi ölçeði (PAÖ) Türkçe uyarlamasý. Turk Psikiyatr Derg, 11:29-39. Warwick H, Salkovskis P (1990) Hypochondriasis. Behav Res Ther, 28:105-117.

Williams PG (2004) The psychopathology of self-assessed health: A cognitive approach to health anxiety and hypochon-driasis. Cognit Ther Res, 28:629-644.

Yazýcý MK, Demir B, Tanrýverdi N ve ark. (1998) Hamilton Anksiyete Deðerlendirme Ölçeði, deðerlendiriciler arasý güve-nilirlik ve geçerlilik çalýþmasý. Turk Psikiyatr Derg, 9:114-117.

Referanslar

Benzer Belgeler

The Pearson Corelation Coefficients And Significance Levels Between Item To Item-Total Score Of The Turkish Form of EFI Positive Cognition Subscale ………...33..

Yakınma süresine göre kullanım durumları ara- sında istatistiksel olarak anlamlı farklılık bulun- maktadır (p&lt;0.01) Yakınma süresi 0-3 ay olan grubun

Dikkati çeken konu cumhurbaşkanlarının siyasal kimliğinden bağımsız olarak eleştirilerin niteliğinin değişmemesidir. Her ne kadar ön seçim sisteminin 1992’de

Aksaray Vilayet Gazetesi, harf inkılâbının gerekliliğini bir yandan Arap alfabesine dönük eleştirilerle öne çıkarmış, bir yandan da Avrupalı devletlerin konuya yaklaşımına

Küreselleşme olgusu ile birlikte işletmeler, ekonomik birimlerden sosyal birimlere dönüşmektedir. Sosyal birim olarak işletmelerin içinde bulunduğu topluma karşı

Dahili bölümlerin özellikle depresif belirti ve bul- gular, ajitasyon ve diðer nedenler için (tüm konsül- tasyon istemlerinin %39.9'u), cerrahi bölümlerin özellikle depresif

Panik ataklarý, Sosyal Fobi (örn. korkulan toplumsal durumlarla karþýlaþma üzerine ortaya çýkan), Özgül Fobi (örn. özgül fobik bir durumla karþýlaþma), Obsesif

Bu yayýnlarýn birinde venlafaksinin panik bozukluðunun kýsa dönem tedavisinde düþük dozlarda (ort. 47 mg/gün) panik ataklarýný önlediði bildirilmektedir.. Panik