• Sonuç bulunamadı

BRONYAL KARSNOD TMRLERDE CERRAH TEDAV VE SONULARI

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "BRONYAL KARSNOD TMRLERDE CERRAH TEDAV VE SONULARI"

Copied!
4
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

BRONfi‹YAL KARS‹NO‹D TÜMÖRLERDE CERRAH‹ TEDAV‹

VE SONUÇLARI

SURGICAL TREATMENT AND RESULTS IN BRONCHIAL CARCINOID

TUMORS

fiaban ÜNSAL

Gökhan YUNCU

Ahmet ÜÇVET

Kenan Can CEYLAN

Serpil SEV‹NÇ

Oktay BAfiOK

Dr. Suat Seren Gö¤üs Hastal›klar› ve Cerrahisi E¤itim ve Araflt›rma Hastanesi, 1. Gö¤üs Cerrahi Klini¤i, ‹zmir

Anahtar sözcükler: Karsinoid tümör, cerrahi tedavi Key words: Carcinoid tumor, surgical treatment

SUMMARY

Bronchial carcinoids are low grade malignant neuroendocrine tumors of tracheobronchial tree and comprise 0.5 to 2% of all pulmonary neoplasms. Surgical treatment ranging from bronchotomy-excision to pneumonectomy. We have reviewed surgically treated 10 cases of carcinoid tumors, between November 1995 and June 2003 years, in view to patient characteristics, surgical technique used and results in this retrospective study. There were 5 women and 5 men with a mean age of 43.2 (23-66). Localization of the lesions; are located main bronchus in three cases, lobar bronchus in two, peripheral parenchymal in two, segmental bronchus in two, and common basal segment bronchi in one. Postoperative diagnosis of all cases were reported typical carcinoid. We performed five lobectomy that was performed bronchial sleeve lobectomy in one case, three pneumonectomy, one bronchial sleeve segmentectomy, and one wedge resection. Postoperative complication was observed in one case without mortality. All patients were followed up 4 to 93 months and were alive, and disease free.

At present, lung preserving operations that ‹z mir Gö¤üs Hastanesi Dergisi, Cilt XXI, Say› 2, 2007

ÖZET

Bronflial karsinoidler; trakeobronflial a¤ac›n düflük dereceli malign nöroendokrin tümörlerindendir. Bütün bronfl orjinli tümörlerin %0.5-2'sini olufltu-rurlar. Cerrahi tedavi; bronkotomi yolu ile eksizyon-dan, pnömonektomiye kadar de¤iflebilmektedir. Kas›m 1995-Haziran 2003 tarihleri aras›nda opere edilen 10 karsinoid tümör olgusu, klinik özellik-leri, uygulanan cerrahi tedavi ve sonuçlar› yönün-den retrospektif olarak incelendi. Hastalar›n 5'i kad›n, 5'i erkek olup, yafllar› 23-66 (ortalama 43.2) aras›nda de¤iflmekte idi. Lezyonlar›n yerleflim yerleri; 3 olguda ana bronfl, 2'sinde lob bronflu, 2’sinde periferik parankimal, 2’sinde segment bronflu ve 1 olguda ise "common" bazal segment bronflu içinde idi. Bütün olgular tipik karsinoid olarak bildirilmifl olup; biri bronflial sleeve lobek-tomi olmak üzere 5 olguya lobeklobek-tomi, 3 olguya pnömonektomi, 1 olguya bronflial sleeve segmen-tektomi, 1 olguya ise wedge rezeksiyon uyguland›. Postoperatif komplikasyon 1 hastada görüldü. Mortalite izlenmedi. Olgular›m›z 4 ila 93 (ortalama 46.2 ay) ay takip edilmifl olup nüks gözlenme-mifltir ve olgular›n tamam› yaflamaktad›r.

Günümüzde karsinoid tümörün tedavisinde, pa-rankim harabiyeti olmad›kça sleeve rezeksiyon

(2)

sleeve resections are the main aim of the surgery whenever feasible. Lung preserving operations that was performed widely seen at younger patients are achieved life quality for these patients. In recent years, we are prefering sleeve resection as much as possible cases because of low morbidity, and achieved the sample survival rates of more extended resections.

gibi parankim koruyucu yöntemler tercih edil-mektedir. Genç yafllarda s›kl›kla görülen karsi-noid tümörlerde uygulanan parankim koruyucu rezeksiyonlar, hastalara konfor ve yaflam kalitesi sa¤lamaktad›r. Son y›llarda uygun vakalarda, daha az morbidite ve benzer sa¤kal›m oran-lar›yla major rezeksiyon yerine sleeve rezeksiyon uygulamay› tercih ediyoruz.

G‹R‹fi

Akci¤erin karsinoid tümörleri "low grade"

tümörler aras›nda de¤erlendirilir. 2004 WHO

s›n›fland›r›lmas›nda nöroendokrin malign

tümörler, endokrin karsinom grubunda

s›n›f-land›r›lm›flt›r. Tedavi olarak genellikle mümkün

oldu¤unca sa¤lam parankim korunarak en

az doku kayb› ile komplet rezeksiyon

öneri-lir (1-5).

Çal›flmam›zda karsinoid tümör nedeniyle

opere edilen olgular klinik özellikleri ve

uygu-lanan cerrahi tedavi sonuçlar› aç›s›ndan

retrospektif olarak incelendi.

GEREÇ VE YÖNTEM

Kas›m 1995-Haziran 2003 tarihleri aras›nda

klini¤imizde opere edilen 10 karsinoid tümör

olgusu retrospektif olarak incelendi.

BULGULAR

Hastalar›n 5’i kad›n, 5’i erkek olup, yafllar›

23-66 aras›nda (ortalama 43.2 ± 17.92 yafl)

de¤iflmekteydi. Olgular›n tümü semptomatik

olup en s›k görülen semptomlar öksürük ve

hemoptizi idi (Tablo 1). Parankim içi

yerle-flimli tümörü olan ve baflka bir sa¤l›k

kuru-munda iki tarafl› adrenalektomi uygulanm›fl

olan sekizinci olguda t›bbi tedaviye dirençli

Cushing Sendromu vard›.

Preoperatif bronkoskopide 8 olguda

endo-bronflial lezyon saptand› ve 6’s›nda tan›

elde edildi. Olgular›n 8’inde lezyon santral

yerleflimli (3 olguda ana bronfl, 2’sinde üst

lob bronflu, 3’ünde segment bronflu) iken

2’sinde ise parankim yerleflimli idi. Dört

olguya lobektomi, 3’üne pnömonektomi,

1’ine sleeve üst lobektomi, 1 olguya sleeve

alt lob süperior segmentektomi, 1 olguya ise

wedge rezeksiyon uyguland›. Histopatolojik

olarak tüm olgularda tipik karsinoid tümör

tan›s› al›nd›. Postoperatif dönemde bir olguda

aritmi olmas› d›fl›nda komplikasyon

izlen-medi. Ortalama 46.2 ± 35.64 ayl›k (4-93 ay)

takip süresinde rekürrens gözlenmedi. Tüm

olgular hastal›ks›z yaflamaktad›r.

TARTIfiMA

Bronflial karsinoid tümörlerin kad›nlarda ve

erkeklerde görülme s›kl›¤› eflit olup dördüncü

dekadda daha s›k görülmektedir (5).

Seri-mizde kad›n ve erkek olgu say›s› eflit olup,

yafl ortalamas›n›n 43.2 olarak

gerçekleflme-si de literatürle benzerdir.

Bronflial karsinoidlerin %90’› santral

yerle-flimlidir ve genellikle semptomatiktir.

Semp-tomlar bronflial irritasyon ve obstrüksiyonla

iliflkilidir. En s›k görülen semptom

öksürük-tür. Ayr›ca s›k enfeksiyon, hemoptizi,

whee-zing bulunabilmektedir. Periferik

yerleflimli-ler asemptomatik olabilmektedir. Karsinoid

tümörlü olgularda di¤er nöroendokrin

tümör-lerde oldu¤u gibi %1 Cushing Sendromu,

multipl endokrin adenomatozis sendromu

da bulunmaktad›r (4-7).

Bronflial karsinoid tümörün araflt›r›lmas›nda

tek bir tan› yöntemi yeterli de¤ildir.

Stan-dart gö¤üs radyografileri, bilgisayarl› gö¤üs

tomografisi bafll›ca görüntüleme

yöntem-BRONfi‹YAL KARS‹NO‹D TÜMÖRLERDE CERRAH‹ TEDAV‹

(3)

Tablo 1. Hastalar›n klinik özellikleri, uygulanan operasyon ve izlem süreleri.

Olgu Yafl fiikayet Bronkoskopi Operasyon ‹zlem

(Lokalizasyon) (Ay)

1 63 Hemoptizi Sa¤ alt lob posterior Sa¤ Alt Lobektomi 93 segment bronflu

2 23 Öksürük Sol ana bronfl Sol Pnömonektomi 88

Balgam

3 32 Hemoptizi Sol alt lob bazal Sol Alt Lobektomi 82 Öksürük segment bronflu

4 63 Hemoptizi Sol üst lob bronflu Sol Pnömonektomi 78 Gö¤üs a¤r›s›

5 29 Öksürük Sol üst lob bronflu Sol Sleeve 37

Nefes darl›¤› Üst Lobektomi

6 24 Hemoptizi Sa¤ ana bronfl Sa¤ Pnömonektomi 36 Gö¤üs a¤r›s›

7 60 Öksürük Sol üst lob anterior Sol Üst Lobektomi 27 segment bronflu

8 29 Öksürük Sol alt lob süperior Sol Sleeve Alt Lob 12 Gö¤üs a¤r›s› segment bronflu Superior Segmentektomi

9 66 Öksürük Endobronflial Sa¤ Üst Lobektomi 5

Nefes darl›¤› lezyon yok

10 43 Halsizlik Endobronflial Sol Üst Loba 4

Sinirlilik lezyon yok Wedge Rezeksiyon

leridir. Son zamanlarda pozitron emisyon

tomografi ve octreotide sintigrafisi rekürrens

ve metastaz araflt›rmas›nda kullan›lan

yön-temlerdir (1,6,8).

Bronkoskopi özellikle santral karsinoidlerin

görülmesinde, tan›ya gitmede büyük rol oynar.

Bronkoskopinin tan›sal verimi %70’lere

ulafl-maktad›r. Baz› otörler kanama olabilece¤i

gerekçesiyle bronkoskopik biyopsiye

karfl›-d›rlar. Periferik yerleflimde ise transtorasik

ince i¤ne aspirasyon biyopsisi (TT‹‹AB)

uygu-lanabilmektedir (4). Bronkoskopi

olgular›m›-z›n tamam›na yap›ld›, sekiz olguda

endo-bronflial lezyon saptand› ve bunlar›n

alt›-s›nda biyopsi ile tan› elde edildi. Daha önce

Cushing sendromu nedeniyle takip edilen

ve kan ACTH seviyesi yüksek olan bir olguda

lezyonun periferik yerleflimli olmas› nedeniyle

‹ZM‹R GÖ⁄ÜS HASTANES‹ DERG‹S‹

TT‹‹AB yap›ld›. O ctreotide sintigrafisinde de

aktivite art›fl› bulunan bu hasta (olgu 8)

kar-sinoid tümör tan›s› ile operasyona al›nd›.

Bronkoskopide üzeri intakt, epitelle sar›l›,

vasküler, pembe-mor yumuflak tümörler

ola-rak izlenirler. Ancak ço¤unlukla

submuko-zal uzan›m nedeniyle ay›r›c› tan› için derin

biyopsiye gereksinim duyulur. Biyopsi

al›na-cak ise kanama olabilece¤i göz önünde

bulundurularak rijit bronkoskopi

yap›lma-s›n› önerilmektedir (6).

Mitoz say›s› ve diferansiasyona göre tipik ve

atipik olarak bafll›ca iki ana grupta toplanan

karsinoidlerin ayr›ca melanositik, onkositik,

"clear cell" karsinoid tipleri de

bulunmak-tad›r. Atipik karsinoid tümörlerde lenf bezi

ve uzak organ metastaz›, lokal rekürrens

(4)

s›n›rl› rezeksiyonlar›n oran› literatürde

%8-36 aras›nda de¤iflmektedir. Kurul ve

arka-dafllar› 83 olguluk serilerinde 20’sinde

bronkotomi ile eksizyon ve 10’unda ise

parankim koruyucu operasyonlar› baflar›yla

uygulad›klar›n› bildirmifllerdir (4,5).

Günümüzde sleeve rezeksiyonlar gibi

paran-kim koruyucu teknikler geri dönüflümsüz

parankim harabiyeti olmad›kça, özellikle

genç yafl gruplar›nda yaflam beklentisi ve

kalitesi esas al›narak tercih edilmektedir.

Biz de bu e¤ilim do¤rultusunda rekürrens

olmamas›, hastalar›n yaflam kalitesinin daha

iyi olmas› ve sa¤kal›mda fark olmamas›

nedeniyle son olgular›m›zda sleeve

rezek-siyonlar› ve parankim koruyucu s›n›rl›

cer-rahi yöntemleri tercih ettik.

KAYNAKLAR

1. Ginsberg RG. Carcinoid tumors. In: Shields

TW, LoCicero III J, Ponn RB (eds). General Thoracic Surgery. 5 th ed. Philadelphia; Lippincott Williams Wilkins Company; 2000: 1493-1504.

2. Kirsbom PM, Harpole DH. Bronchial gland tumors. In: Pearson FG, et al. (eds). Thoracic Surgery. 2nd ed. Philadelphia Churchill Livingstone 2002; 763-71.

3. DeLellis R A, Lloyd R, Heitz U, Eng C. Tumors of endocrine organs. WHO classification of tumours. IARC, Press 2004.

4. Kurul ‹C, Topçu S, Tafltepe ‹, Yaz›c› Ü, Alt›nok T, Çetin G. Surgery in bronchial carcinoids: experience with 83 patients. Eur J Cardio-thorac Surg 2002; 21: 883-7.

5. Filosso PL, Rena O, Donati G, Casadio C, Ruffini E, Papalia E, Oliaro A, Maggi G. Bronchial carcinoid tumors: Surgical management and long-term outcome. J Thorac Cardiovasc Surg 2002; 123: 303-9.

6. Yüksel M, Laçin T. Bronfliyal gland tümörleri. In: Yüksel M, Kalayc› NG (ed). Gö¤üs Cerra-hisi, ‹stanbul, Bilmedya Grup, 2001: 263-71.

7. Harpole DH, Feldman JM, Buchanan S, Young WG, Wolfe WG. Bronchial carcinoid tumors: a retrospective analysis of 126 patients. Ann Thorac Surg 1992; 54: 50-4.

8. Erasmus JJ, McAdams HP, Patz EF Jr, Coleman RE, Ahuja V, Goodman PC. Evoluation of primary pulmonary carcinoid tumors using FDG PET. AJR 1998; 170: 1369-73.

9. Thomas CF,Tazelaar HD, Jett JR.. Typical and atypical pulmonary carcinoids: outcome in patients presenting with regional lymph node involvement. Chest 2001; 119: 1143-50.

BRONfi‹YAL KARS‹NO‹D TÜMÖRLERDE CERRAH‹ TEDAV‹

belirgin derecede daha fazlad›r.

Çal›flma-m›zdaki olgular›n tamam›n›n tipik karsinoid

tümör olmas› nedeniyle tipik - atipik

k›yas-lamas› yap›lamam›flt›r. Olgular›m›z›n tipik

karsinoid tümör olmas›n›n, nüks

gözlenme-mesi ve uzun sa¤kal›m süresine etkisi

oldu-¤u düflünülmektedir (1,6,9).

Preoperatif bronkoskopi, radyolojik

bulgu-lar ve hücre subtipi cerrahi yaklafl›m› da

etkilemektedir. Bronkoskopik eksizyonla

tedavi; kanama, submukozal uzan›m›n s›k

olmas› nedeniyle inkomplet rezeksiyondan

kaç›nmak ve rekürrensin fazla olmas›

nede-niyle geçerli tedavi yöntemi de¤ildir.

Poli-poid lezyonlarda bronkotomi-basit eksizyon

yap›labilmektedir (4). Cerrahi yöntem olarak

sleeve rezeksiyonlar› ve parankim koruyucu

Yaz›flma Adresi:

Dr. Kenan Can CEYLAN

Dr. Suat Seren Gö¤üs Hastal›klar› ve Cerrahisi, E¤itim ve Araflt›rma Hastanesi, 2. Gö¤üs Cerrahi Klini¤i, 35110 Yeniflehir / ‹ZM‹R

Tel : 0 232 433 33 33 / 2023 Fax: 0 232 458 72 62

e-posta: kcanceylan2045@yahoo.com

Referanslar

Benzer Belgeler

Karinal sleeve lobektomi sonrası trakea ile sol ana bron- kus uç-uca anastomoz edildi ve anastomozun sağ lateral alanı ta- mamlanmayıp intermediyer bronkusun anastomoz yeri için

Sağ üst loba bronkovasküler sle- eve rezeksiyon uygulandıktan sonra intermediate bronş sağ ana bronşa, intermediate pulmoner arter ana pulmoner artere anastomoze

Bu çalýþmanýn amacý, sleeve lobektomi uyguladýðýmýz olgulardaki anastomoz tekniklerini, morbidite ve mortalite oranlarýný gözden geçirmektir.. Materyal

Genel olarak literatürde pnomonektomi ve lobektomi sonrası postop komplikasyonlar sleeve rezeksiyonlarınkinden daha az olmayıp, bronş karsinomlarında da uzun süreli sağ kalımda

facialisin periferde tutulması sonucu gelişen yüz asimetrisini bozan, konuşma,yemek yeme ve sıvı gıda almada zorluk oluşturan, kapanmayan göz kapağı sonucu kornea tahrişi

Sadece akciğerde kisti olan 31 hastaya torakotomi ile kistotomi kapitonaj, 2 hastaya torakotomi kistotomi kapitonaja ek olarak dekortikas- yon, bilateral akciğer kisti olan 1

Aort diseksiyonunun tanýsý için duyarlýlýðý %83-94, spesifitesi %87-100 olup asendan aort diseksiyonu için bu oran %80’nin altýna inmiþtir Romano ve arkadaþlarý (8)

Erken Amniyon Rüptür Sekansý olarak da isimlendirilen amniyotik bant sekansý (ABS), amniyon zarýnýn erken rüptürü ile oluþan konstriktif bandlar sonucu meydana gelen