• Sonuç bulunamadı

View of Sivas İli Gökkuşağı Alabalığı İşletmelerinin Yapısal ve Ekonomik Analizi

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "View of Sivas İli Gökkuşağı Alabalığı İşletmelerinin Yapısal ve Ekonomik Analizi"

Copied!
7
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Sivas İli Gökkuşağı Alabalığı İşletmelerinin Yapısal ve Ekonomik Analizi

Mehmet KARATAŞ1* Murat SAYILI2 Burhan KOÇ3

1 Süleyman Demirel Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi, Isparta

2 Gaziosmanpaşa Üniversitesi, Ziraat Fakültesi, Tarım Ekonomisi Bölümü, Tokat 3 Ziraat Bankası Su Şehri Şube Müdürlüğü, Sivas

Sorumlu Yazar Geliş Tarihi: 10 Kasım 2008

e-posta: mkaratas@nobel.gen.tr Kabul Tarihi: 14 Aralık 2008

Özet

Bu araştırmada, Sivas ilinde gökkuşağı alabalığı işletmelerinin yapısal ve ekonomik durumları analiz edilmiştir. Veriler, 14 adet işletmeden tam sayım yöntemi ile anket sonucu elde edilmiştir. İşletmelerde işletme başına düşen aktif sermaye ortalama 108648.16 YTL olup, bunun içinde en büyük payı bina ve havuz sermayesi (%35.63) oluşturmaktadır. İşletme başına düşen işletme masrafı 36628.68 YTL’dir ve işletme masrafl arı i,çerisinde en büyük pay yem masrafl arına (%51.48) aittir. Saf hasıla, safi kar ve rantabilite değerleri, sırasıyla 8182.76 YTL, 6351.33 YTL ve %5.85 olarak bulunmuştur.

Anahtar Kelimeler: Gökkuşağı alabalığı, işletme, Yapısal özellikler, Ekonomik analiz.

Structural and Economic Analysis of Rainbow Trout Farms in Sivas Province

Abstract

In this study, the structural and economical situations of rainbow trout farms in Sivas province have been analyzed. Data were collected from 14 farms by using whole counting method via survey. Average active capital per farm was YTL 108648.46 and the building and pool capital has had the highest ratio (35.63%) within the active capital. Operational cost per farm was YTL 36628.68 of which 51.48% belongs to feed cost. Net return, net profi t and the rantability were determined as YTL 8182.76, YTL 6351.33 and 5.85%, respectively.

Key words: Rainbow trout, farm, structural aspects, economic analysis.

GİRİŞ

Dünyada su ürünleri yetiştiriciliğinin ilk defa M.Ö. 2000’li yıllarda Çin’de başladığı sanılmaktadır. M.Ö. 475’te sazan yetiştiriciliği ile ilgili eserlere rastlanılmış, sazanın Asya kıtasından Avrupa’ya yayıldığı, 1960-70’li yıllarda Danimarka ve diğer ülkelerde alabalık ve somon yetiştiri-ciliğinin gerçekleştiği belirtilmektedir. Diğer yandan deniz balıkçılığının M.Ö. 1400’de Endonezya’da, süt balığı yetiştiriciliğinin Uzak Doğu ülkelerinde başladığından söz edilmektedir. Dünyada bu gelişmeler ya-şanırken, Türkiye’de su ürünleri yetiştiriciliğinin 1970’li yıllarda ve ilk üretilen balığın gökkuşağı alabalığı olduğuna işaret edilmektedir. Sektör-de ilk üretim tesisi, bir özel sektör işletmesi olarak Akyazı’da kurulmuş, bundan sonra kamu işletmeleri olan Devlet Üretme Çiftlikleri devreye girmiştir. Sanayide ilk önemli girişim, Yaşar Holding’in 1985 yılında İz-mir-Çeşme’de kurduğu çipura-levrek yavru üretme tesisidir. Daha sonra Karadeniz’de kafeste alabalık ve salmon yetiştiriciliği, 1990’ların ortala-rında Akdeniz’de karides yetiştiriciliği başlamıştır. Bu arada, iç sularda sazan ve alabalık yetiştiriciliği hızlı olarak artmıştır [1].

Balık, insanlar için mükemmel bir gıda ve yüksek kalitede protein kaynağıdır. Büyüme çağındaki çocukların, hamile kadınların ve hasta in-sanların beslenmesinde oldukça önemlidir. Balık eti, kırmızı etlere göre besin değeri açısından daha iyi, hazmı daha kolay ve yağ oranı daha düşüktür. Aynı zamanda kandaki kolesterol seviyesini azaltıcı etkiye sa-hiptir.

Su ürünlerinin insan beslenmesine katkısı, istihdam oluşturması, sa-nayiye hammadde temini ve yüksek ihracat potansiyeli nedeniyle ülke ekonomisi için önemlidir. Artan dünya nüfusu için çok önemli bir gıda kaynağı olan su ürünleri stoklarında değişik nedenlerle görülen azalma-lar, denizler ve iç sulardaki kaynakların değerlendirilmesini gündeme

getirmiştir. Bundan dolayı da, su ürünleri yetiştiriciliği günümüzde tarı-mın diğer tiplerinden daha hızlı bir şekilde büyümektedir.

Türkiye, zengin bir su potansiyeline ve su ürünleri üretim alanı yönün-den avantajlara sahip bir ülkedir. Karayönün-deniz, Ege ve Akyönün-deniz yanında iç sular, göletler ve barajlarda önemli balık potansiyeli vardır. Balık yetiştiri-ciliği, özellikle Avrupa’daki gelişmelere paralel bir seyir izlemektedir.

Su ürünleri üretimi genel olarak avlanma yoluyla denizlerde yapıl-maktadır. Ancak, iç sularda hem avcılık ve hem de yetiştiricilik giderek artmaktadır. İç sularda alabalık, denizlerde ise çipura ve levrek üretimi diğer balık türlerine göre daha yaygındır [2].

Türkiye’de kültür balığı üretimi son yıllarda gelişme göstermiştir. 2000 yılında 79031 ton olan üretim 2006 yılında %63.15’lik bir artışla 128943 ton’a çıkmıştır. Aynı dönemde alabalık üretiminde iç sularda-kinde %31.60’lik bir artış, buna karşın denizlerdesularda-kinde ise %16.73’lük bir azalış söz konusudur. 2006 yılı itibariyle alabalık üretimi; iç sularda 56026 ton, denizlerde ise 1633 ton’dur [3].

Araştırma alanı olarak seçilen Sivas ili, su ürünleri üretimi açısından oldukça elverişli bir yapıya sahiptir. İlde, 4 adet doğal gölün yanı sıra, Kızılırmak ve diğer akarsular ile bunların üzerine kurulan baraj ve gö-letlerde yürütülen suni balıklandırma çalışmaları, tatlı su balıkçılığının gelişmesinde olumlu etki yapmaktadır.

İlde mevcut 28 adet alabalık işletmesinin %78.57’si Gürün ve Ge-merek ilçelerinde bulunmaktadır. İldeki alabalık işletmelerinin yarısı pa-sif durumda olup, üretim yapılan tesislerde de kapasite tam olarak kul-lanılamamaktadır. Aktif olan tesislerin kapasite kullanım oranları 2004 yılında %44 seviyesindedir (282 ton/yıl). En yüksek kapasite kullanımı %58.50 ile (309 ton/yıl) 2002 yılında gerçekleşmiştir. Gürün ilçesi, 134 ton/yıl olan yıllık üretimi ile ildeki üretimin yarısına yakın bölümünü

Biyoloji Bilimleri Araştırma Dergisi 1 (2): -, 2008

(2)

tek başına karşılamaktadır. Tesislerin tamamı karada alabalık üretimi yapmaktadır [4].

İşletmelerin daha verimli hale getirilmesi için öncelikle mevcut durumlarının ortaya konulması ve problemlerinin be-lirlenmesi gerekmektedir. Ancak ildeki alabalık işletmelerinin teknik ve ekonomik yapılarını ortaya koymaya yönelik araştır-maya rastlanılmamıştır. Daha önce yapılan araştırmalar ülkenin diğer bölgelerindeki işletmeleri ele almakta olup, bu işletme-lerin yapısal ve/veya ekonomik analizleri ile verimlilikişletme-lerini ortaya koymuşlardır. Bu araştırmaların bazıları yayınlandığı yıl esasına göre aşağıda verilmiştir.

Elbek [5], Ege bölgesindeki 10 ilde bulunan alabalık ve sa-zan üretimi yapan işletmelerin yapısal ve ekonomik analizini yapmıştır.

Soylu [6] tarafından yapılan araştırmada, Marmara böl-gesinde kültür balıkçılığı faaliyetinin başarı durumu araştırıl-mıştır. Bu kapsamda, kültür balıkçılığı işletme düzeyinde ele alınmış, yapısal analizleri yapılarak başarı durumları ortaya konulmuştur.

Çetin ve Bilgüven [7], Güney Marmara Bölgesindeki (Bur-sa, Kocaeli, Sakarya ve Balıkesir illeri) alabalık işletmelerinin yapısal ve ekonomik analizini yapmışlardır.

Çelebi [8], Sapanca ve çevresindeki alabalık yetiştiren işlet-melerinin kapasitelerini saptamıştır. Bununla birlikte yumurta, yavru balık, porsiyonluk balık, kaliteli ve ucuz yem temininde karşılaşılan sorunları belirlemeye çalışmıştır.

Soylu [9] yapmış olduğu araştırmada; Trakya bölgesindeki alabalık işletmelerinde üretim faaliyetinin ne kadar karlı oldu-ğunu araştırmış, bu kapsamda bölgedeki alabalık işletmelerinin ekonomik analizlerini yaparak başarı durumlarını ortaya koy-muş ve elde edilen sonuçlarla kurulacak yeni işletmelere yar-dımcı olmayı amaçlamıştır.

Yavuz ve ark. [10], Erzurum ilindeki alabalık işletmelerinin yapısal ve ekonomik analizini yapmışlardır.

Demir [11] yapmış olduğu araştırmada, Tortum-Uzundere yöresinde alabalık üretim maliyetini ve karlılığını hesaplamıştır. İşletmelerin; yem ve yavru temini, hastalık, sermaye yetersiz-liği ve kredi temini, atıl kapasite, örgütlenme, proje hazırlama ve uygulama, müteşebbislerin eğitim düzeyi, kirlilik ve taşkın, ürün işleme ve değerlendirme aşamalarında problemlerinin ol-duğu saptanmıştır.

Zengin ve Tabak [12] tarafından Doğu Karadeniz Bölgesin-deki balık işletmelerinin yapısal özellikleri incelenmiştir. Araş-tırma sonucuna göre, deniz yetiştiriciliğinin karadaki sistemlere göre daha avantajlı olduğu tespit edilmiştir.

Sayılı ve ark. [13] tarafından Tokat ilinde yapılan araştır-mada, alabalık işletmelerinin yapısal ve ekonomik analizi ya-pılmıştır.

Uygur [14], Erzurum ilinde alabalık işletmelerinin teknik özelliklerini, üretim şartlarını ve sorunlarını incelemiştir. Sorun-ların çözümünde kooperatifleşmenin önemi vurgulanmıştır.

Aydın [15], Erzurum ilinde yürüttüğü araştırmasında, alaba-lık işletmelerinin yapısal ve ekonomik durumlarını saptamıştır.

Korkmaz [16], Eskişehir ilinde bir üniversiteye ait su ürün-leri işletmesindeki alabalık üretiminin ekonomik analizini yap-mıştır.

Üstündağ ve ark. [17], Karadeniz bölgesinde su ürünleri yetiştiriciliği (tatlısu ve deniz ortamında) yapan işletmelerin sahip olduğu imkanlar ile teknik ve ekonomik problemlerini belirlemişlerdir.

Rad ve Köksal [18] tarafından yapılan araştırmada, Türkiye’deki gökkuşağı alabalığı işletmelerinin yapısal ve biyo-teknik analizi yapılmıştır.

Kocaman ve ark. [19], Erzurum ilindeki alabalık işletmele-rinin yapısal ve ekonomik analizini yapmışlardır.

Yıldız ve Şener [20], Karadeniz Bölgesi’ndeki gökkuşağı alabalığı ve deniz levreği yetiştiriciliği yapan işletmelerin ya-pısal analizi ve biyo-teknolojik özelliklerini ortaya koymuşlar-dır.

Adıgüzel ve Akay [21], Tokat ilinde gökkuşağı alabalığı yetiştiren işletmelerinin sosyo-ekonomik özelliklerini, yıllık fa-aliyet sonuçlarını ve sorunlarını tespit etmişler ve bu sorunlara çözüm önerileri sunmuşlardır.

Yapılan bu araştırma ile; Sivas ilinde alabalık işletmeleri-nin yapısal özellikleri ile faaliyet sonuçları ortaya konulmuş, yetiştiricilik sorunları tespit edilmiş ve bunlara yönelik çözüm önerileri getirilmiştir.

MATERYAL VE YÖNTEM

Materyal

Araştırmanın ana materyalini, Sivas ilinde alabalık yetişti-riciliği yapan ve aktif olan işletmelerden (14 adet) anket çalış-ması sonucu elde edilen birincil nitelikli veriler oluşturmuştur. Bununla birlikte, Türkiye İstatistik Kurumu verilerinden, Sivas Tarım İl Müdürlüğü kayıtlarından ve konu ile ilgili daha önce yapılmış araştırma sonuçlarından da yararlanılmıştır.

Yöntem

Sivas ilinde alabalık üretimi yapan tüm işletmelerde dü-zenli muhasebe kayıtlarının bulunmaması nedeniyle, bu işlet-melerle anket çalışması yapılarak elde edilen veriler analizde kullanılmıştır.

Bir populasyon üzerinde yürütülen araştırmada, populas-yona ait veriler iki yöntemle toplanır. Bunlardan birincisi, tam sayım, diğer ise örneklemedir. Populasyonu oluşturan birimle-rin tek tek incelenerek onlardan ölçme, tartma, gözlem veya so-ruşturma yoluyla bilgi alınmasına tam sayım adı verilmektedir [22]. Tam sayım yapmak bazı durumlarda gereklidir. Örneğin; nüfus sayımı, seçimler, vergilerin düzenlenmesi, tapu kayıtları, medeni hal, nüfus cüzdanı verilmesi vs. gibi durumlarda tam sayıma yasal nedenlerle veya populasyonların yapısı gereği başvurulur. Araştırmalarda eğer populasyon küçük, istenilen bilgilere ulaşmak kolay ve ucuz ise tam sayım yapılmalıdır. Tam sayım sonucu elde edilen bilgiler, eğer özenle derlenmiş ise daha doğru sonuçları yansıtır. Örnekleme sonucu elde edilen veriler ise populasyon parametrelerinin sadece bir tahminidir. Bu nedenle populasyondaki birim sayısı az ise tam sayımın ter-cih edilmesi gerektiği önerilmektedir [23]. Bu nedenle, yapılan araştırmada populasyonun küçük sayıda ve her bir işletmeye ulaşmanın mümkün olmasından dolayı, verilerin elde edilme-sinde tam sayım yapılmıştır.

Anketler, bizzat üretici mahallinde işletme yöneticisi ile yüzyüze görüşülerek yapılmıştır.

(3)

M. Karataş ve ark. / Bibad, 1 (2): -, 2008

51

İşletmelerde işgücü durumu; hem kişi ve hem de Erkek

İş-gücü Günü (EİG) olarak verilmiştir. EİG, ergin (15-49 yaş ara-sı) bir erkek işçinin günde ortalama 10 saat çalışması ile ortaya koyduğu işgücüdür. İşletmedeki farklı yaş ve cinsiyetteki işgü-cü miktarı ilgili katsayılar kullanılarak EİG’ye çevrilmiştir.

İşlemelerde sermaye varlığı fonksiyonlarına göre sınıflan-dırılarak [24] incelenmiştir. İncelenen işletmelerde aktif ser-maye; arazi, arazi ıslahı, bina ve havuz, balık, alet ve makine, malzeme ve mühimmat ile para sermayelerinden oluşmaktadır. Pasif sermaye ise; borçlar ile öz sermayeden meydana gelmek-tedir.

İncelenen işletmelerde mevcut sermaye unsurlarının değer-lerinin biçilmesinde aşağıdaki yöntemler esas alınmıştır [13]:

- Arazi sermayesi için; araştırma bölgesinde geçerli olan alım-satım değeri,

- Arazi ıslahı ile bina ve havuz sermayesi için; yenilerde maliyet bedeli, eskilerde ise yeniden inşa bedelinden eskime ve yıpranma payları dikkate alınarak bulunan değeri,

- Alet ve makine sermayesi için; cari yılda kullanılarak dönem sonunda kullanılamayacak durumda olanlar tümüyle masrafa geçmiş; diğerleri için yeni olanlarda satın alma bedeli, eski olanlarda ise yarayışlılık durum-larına göre alım-satım değeri,

- Balık sermayesi için; hali hazırdaki fiyatlar esas alın-mış, damızlık balıklar için ise yıpranma payı,

- Malzeme ve mühimmat sermayesi için; alım-satım de-ğeri,

- Para mevcudu ve alacaklar ile borçlar için; işletmecinin beyanı.

İşletmelerin sermaye unsurlarının amortisman payının hesa-bında; arazi ıslahı sermayesi için %5, bina sermayesinde ahşap ve kerpiçlerde %4, beton olanlarda %2, havuz sermayesi için %3, damızlık balık sermayesi için %25, alet-makine sermayesi için %10 oranları kullanılmıştır [25]. Bina, havuz ve alet-ma-kinelerin yıllık tamir-bakım masrafları için işletmeci tarafından fiilen yapılmış masraflar esas alınmıştır.

Genel idare giderlerinin hesabında, gayrisaf hasılanın %3’ü dikkate alınmıştır. Döner sermaye faizini hesabında, TC Ziraat Bankası’nın tarımsal kredilere uyguladığı faiz oranının (%17.5) yarısı, aktif sermayenin faiz oranı olarak ise %5 esas alınmıştır [13].

Araştırmada; gayrisaf hasıla, işletme masrafları, üretim masrafları, sah hasıla, safi kar ve rantabilite oranı hesaplan-mıştır.

Gayrisaf hasıla; bir tarım işletmesinde bir üretim dönemi içinde tarımsal faaliyet sonucu elde edilen nihai mal ve hizmet-lerin değer toplamını ifade etmektedir [24]. Araştırmada gay-risaf hasıla unsurlarını; yavru ve porsiyonluk boy balık satışı oluşturmaktadır. İşletme başına ve birim üretim alanına (100 m2) düşen gayrisaf hasıla ile gayrisaf hasıla değerinin aktif ser-mayeye oranı (her bir liralık aktif serser-mayeye karşılık elde edi-len gayrisaf hasıla değeri) da hesaplanmıştır.

İşletme masrafları; işletmecinin, gayrisaf hasılayı elde et-mek için, işletmeye yatırdığı aktif sermayenin faizi hariç, yap-mış olduğu masrafların toplamını ifade etmektedir [26].

Üretim masrafları; aktif sermaye faizi değerinin işletme masrafları değerine ilavesiyle bulunmaktadır [13].

Gayrisaf hasıladan; işletme masraflarının çıkartılması ile saf hasıla, üretim masraflarının çıkartılması ile de safi kar he-saplanmıştır.

Rantabilite; bir işletmenin belirli bir sürede elde ettiği ka-rın, bu karı elde etmek için kullanılan sermayeye (aktif serma-ye) oranı olarak tanımlanmaktadır [25].

BULGULAR VE TARTIŞMA

İncelenen İşletmelerin Yapısal Özellikleri

İncelenen işletmelerde, işletme başına düşen ortalama nü-fus miktarının 3.11 kişi olduğu tespit edilmiştir. İşgücü miktarı, işletmelere göre 1.00-4.75 arasında değişmekte olup, işletmeler ortalamasında 2.97 EİG’dir.

İşletme yöneticilerinin yaşları incelendiğinde; yaşların 25 ile 57 arasında değiştiği ve ortalama 70.77 olduğu saptanmış-tır.

İşletme yöneticilerinin eğitim düzeyleri düşüktür. Nitekim, işletmecilerin %42.90’ı ilkokul, %50.00’si ortaokul ve %7.10’u lise mezunudur.

İşletme yöneticilerinin %42.85’i alabalık yetiştiriciliği hari-cinde herhangi bir işle iştigal etmemekte; buna karşın %57.15’i ise tarım, esnaflık gibi diğer uğraşlarla birlikte bu işi de yürüt-mektedirler.

İşletmelerin %14.28’i kuruluş aşamasında Kaynak Kulla-nımı Destekleme Fonu (KKDF)’dan, %85.72’i ise öz serma-ye kaynaklarından yararlanılarak kurulmuşlardır. İşletmelerin kuruluş aşamasında; %28.58 ile bürokrasi, %57.14 ile teknik konularda, %7.14 ile kredi ve eleman temini konularında sorun ile karşılaşılırken; %7.14’ünde ise herhangi bir sorun yaşanma-mıştır.

Yetiştiricilikle ilgili olarak bir sorun ile karşılaşıldığında, iş-letmecilerin Tarım İl/İlçe Müdürlükleri (%42.86), Tarım İl/İlçe Müdürlükleri + Üniversite (%35.71), kendi tecrübesi (%14.29) ve diğer üreticilere (%7.14) başvurmaktadırlar.

İncelenen işletmelerin %57.14’ü köylerde, %7.14’ü belde-lerde ve %35.72’i ise ilçebelde-lerdedir.

İşletmelerin en yakın ilçeye uzaklığı; en yakın işletmede 3 km, en uzak işletmede 30 km ve ortalamada ise 9.36 km’dir. İl merkezine en yakın işletme 47 km, en uzak işletme 180 km ve ortalama uzaklık ise 128 km’dir.

İşletmeler dağ eteği (%14.29), açık arazi (%35.71) ve vadi ara-sında (%50.00) alabalık yetiştiriciliği yapmaktadırlar.

İşletmelerin kurulduğu arazilerin mülkiyet durumları ince-lendiğinde; %21.43’ü kiralık arazi, %71.43’ü öz mülk arazi ve %7.14’ü ise kiralık orman arazisidir.

İşletmelerin %85.72’si şahıs, %7.14’ü adi ortaklık ve %7.14’ü ise kamu kuruluşu şeklindedir.

İşletmeler, ortalama 8.282 da’lık bir alana sahiptirler. İşletme-ler genellikle tarıma elverişli olmayan araziİşletme-lerde üretimİşletme-lerini sür-dürmektedirler.

İşletmelerde bina olarak, işletmelere göre 30-150 m2 ara-sında değişmekle birlikte, ortalama olarak 100.72 m2 alan bu-lunmaktadır. İşletmelerde binalar genellikle çok amaçlı

(4)

kulla-nılmaktadır. Genellikle idare binası, malzeme deposu, bakıcı odası ve mutfak aynı çatı altında bulunmaktadır. İşletmelerin %64.29’unda piknik alanının yanı sıra lokanta da bulunmak-tadır. Ayrı bir malzeme deposu bulunan işletmelerin oranı %71.73’tür.

İşletmelerin %64.29’unda ayrı bir kuluçkahane bulunmak-ta, buna karşın %35.71’inde ise ikamet binasının altının kuluç-kahane olarak kullanıldığı tespit edilmiştir.

İşletmelerde ulaşım yolunun bir kısmının stabilize olması nedeniyle, olumsuz hava şartlarında sorun yaşanmasına neden olmaktadır.

İncelenen işletmelerin %64.29’u alabalık yetiştiriciliğinde kaynak suyunu kullanırken, %35.71’i ise akarsudan yararlanmak-tadır. İşletme başına ortalama su getirme mesafesi 485.71 m’dir. Su kaynağına en yakın işletme 50 m, en uzağı ise 1500 m’dir. Su-yun nakli; işletmelerin %57.14’ünde beton kanalet, %35.71’inde PVC borular ve %7.14’ünde %7.14’ünde ise toprak kanalla sağ-lanmaktadır.

İncelenen işletmelerde, işletme başına ortalama 37.79 adet havuz düşmekte olup, havuz alanı ortalama 578.95 m2’dir (Çi-zelge 1). İşletmeler ortalamasında, havuz alanı itibariyle en büyük pay %60.43 ile yetiştirme, en düşük pay ise %5.33 ile pazarlama havuzuna aittir. Havuz alanlarının tamamı beton ya-pıdadır.

Havuzların günlük bakımı olarak, havuz giriş ve çıkışların kontrolü ile ölü balıkların toplanması gelmektedir. Bununla bir-likte; kültür balıkçılığında ve özellikle alabalık yetiştiriciliğinde balıkların yaşam ortamını oluşturan havuzların, diğer hayvansal üretim dallarında olduğu gibi canlı materyale uyumlu, hijyenik koşulları taşıyan bir yapıda inşa edilmeleri gerekmektedir [5]. İncelenen işletmelerde genellikle beton havuzlar dikdörtgen ve oval şeklindedir.

İncelenen işletmelerin %28.57’si günlük, %50.00’si haftalık ve %21.43’ü ise aylık olarak havuzlarda genel bakım ve temizlik yaptıklarını belirtmişlerdir. Havuz temizliğinde sadece kireç ve tuz kullanıldığı ifade edilmiştir.

İşletmelerde alabalıkların beslenmesinde hazır yem (ye-tişkin balıklarda pelet, yavru balıklarda ise granül yem) kul-lanılmaktadır. İşletmeler, yavru büyütme döneminde yaş yem (karaciğer, dalak, balık artıkları, mısır vb.) kullanmadıklarını, ancak bazen vitamin kullandıklarını beyan etmişlerdir. İşletme-ler balık yemİşletme-lerini; çoğunlukla Kayseri (%57.15) olmak üzere, Erzurum (%28.57), Samsun (%7.14) ve İzmir (%7.14) illerin-deki yem fabrikalarından karşılamaktadırlar.

Çizelge 1. İncelenen işletmelerde havuz cinsi, özelliği, alanı ve sayısı

HAVUZ CİNSİ Özelliği Alanı (m2) Sayısı (adet)

Kuluçka Beton 37.43 13.78

Yavru bakım-geliştirme Beton 79.57 11.43

Yetiştirme Beton 349.86 10.00

Pazarlama Beton 30.86 1.22

Damızlık Beton 81.21 1.36

TOPLAM 578.93 37.79

İncelenen işletmelerin %35.71’i yavru ve/veya yetişkin ba-lık (100-150 gr) satın almışlardır. Yavru baba-lıklar boy ve ağırlı-ğına göre farklı fiyatlardan satın alınmıştır. Yavru yada yetişkin balık satın alan işletmelerin %80.00’i il sınırları içindeki diğer işletmelerden ihtiyaçlarını karşılamaktadırlar.

İşletmelerin tamamında damızlık balık bulunmaktadır. İş-letme başına ortalama 162.43 adet damızlık balık düşmektedir. Daha önce Türkiye geneli için yapılmış olan araştırmada 573 adet/işletme [18] ve Karadeniz Bölgesi için yapılmış olan araş-tırmada ise 404 adet/işletme [20] damızlık balık düştüğü sap-tanmıştır. Damızlıklar genellikle 2-5 yaş arasındadır. Gözlemler sonucu iri, parlak, hareketli olan balıkların damızlık olarak ay-rıldığı ifade edilmiştir.

İşletmelerde sağım işlemi, Aralık-Mart ayları (en yo-ğun olarak Ocak ayı) arasında yapılmaktadır. İşletmelerin %42.86’sında tek, %57.14’ünde ise iki kişi ile sağım yapıldığı belirtilmiştir.

İşletmelerde salgın hastalık görülmemekle birlikte, bazen fungusit enfeksiyonlar gözlenmekte, ayrıca parazit ve balık biti az da olsa kendini göstermektedir.

İşletmelerin tamamı kendi damızlık balıklarından yumurta alıp, yavrudan büyütmeye kadar yetiştiricilik yapmaktadırlar. Aynı işletmeler bazı dönemler pazarlama durumuna göre diğer tesislerden yavru ve/veya yetişkin balık satın almak suretiyle stoklarına takviye yapmaktadırlar.

Balık yoğunluğunda kullanılan ölçüler, su alanı ve su hacmi birimine düşen adet balık ve ağırlık balık olarak bildirilmekte-dir. Ayrıca su akışkanlığı (debi) dikkate alınarak bazı kaynak-larda debiye düşen alabalık miktarı, adet ve kg cinsinden ifade edilmektedir [27]. Bu araştırmada benimsenen yoğunluk, yıllık üretilen balık miktarının havuz alanına bölünmesi ile kg/m2 cin-sinden [5] hesaplanmıştır. Yerli ve yabancı bir çok kaynakta yo-ğunluk bu şekilde ifade edilmekte olup, 1 m2 su alanına düşen optimal balık yoğunluğu 18 kg/m2 olarak belirtilmiştir [28, 29]. İncelenen işletmelerde balık yoğunluğu ortalama 17.96 kg/m2 olarak hesaplanmıştır. Bu oran, Ege Bölgesinde 21.346 kg/m2 [5], Tokat ilinde 12.19 kg/m2 [21], Doğu Karadeniz Bölgesinde denizde ağ kafeslerde 15.5 kg/m3 ve tatlı sudaki beton havuzlar-da ise 12.3 kg/m3 [12] olarak bulunmuştur.

İşletmelerin genel olarak pazarlama ile ilgili bir sorunla-rının olmadığı saptanmıştır. Alabalık üretiminin ilin nüfus yo-ğunluğu dikkate alındığında az olduğu söylenebilir.

İşletmelerde ortalama balık satış ağırlığının 210.71 gr/adet ve ortalama balık satış fiyatının ise 1200 YTL/adet olduğu tes-pit edilmiştir.

İşletmelerde yetiştirilen alabalıklar; işletmelerin tamamın-da işletme avlusuntamamın-da olmakla birlikte, %21.43’ünde aracıla-ra, %21.43’ünde ise restoranlara satılmaktadır. İşletmelerin %78.57’si alabalık satışlarının peşin, geriye kalanı ise karışık (peşin+vadeli) olduğunu belirtmiştir. Vadeli satış yapan işlmeler alabalıkların bedelini en fazla 1-2 ay içerisinde tahsil et-tiklerini belirtmişlerdir.

İşletmelerin tamamı kredi konusunda (faiz oranı, vade ve miktar) bilgi sahibi olup, bir kısmı geçmiş yıllar da dikkate alın-dığında kredi kullanmışlardır. Şuan ki durumda ise, işletmelerin %71.43’ü kredi gereksinimi olmadığını; buna karşın %28.57’si

(5)

M. Karataş ve ark. / Bibad, 1 (2): -, 2008

53

ise işletme giderlerini karşılamak ve ek yatırım yapmak gibi

nedenlerle krediye ihtiyaç duyduklarını belirtmişlerdir. İşletmeler arasında herhangi bir örgütlenme veya koope-ratifleşme söz konusu değildir. Tesisler arasında mesafenin çok oluşu örgütlenmeyi engelleyen unsurlardandır. İşletmele-rin %78.57’si üretim aşamasında karşılaşılan sorunların ortak çözümü, ortak bir ürün fiyatının belirlenmesi, kaliteyi artırma, maliyeti düşürme, girdi ihtiyacının karşılanması ve pazarlama aşamasındaki avantajlardan yararlanma gibi nedenlerle örgüt-lenmenin yararlı olacağını; buna karşın %21.43’ü ise işletmeler arasında güvenilir bir örgütlenme olmayacağı endişesi ile ör-gütlenmeye sıcak bakmadıklarını bildirmişlerdir. Gelecekte il-deki tesis sayısının artması, örgütlenme ihtiyacını daha da fazla gündeme getirebilecektir.

İncelenen İşletmelerin Ekonomik Analizi

İncelenen İşletmelerde Sermaye Yapısı

İncelenen işletmelerde aktif sermaye yapısı içerisinde en büyük payı %35.63 ile bina ve havuz sermayesi alırken, bunu sırasıyla %34.73 ile balık, %12.88 ile arazi ıslahı, %6.86 ile arazi, %5.27 ile para, %2.94 ile damızlık balık, %1.61 ile alet-makine ve %0.08 ile malzeme-mühimmat sermayesi izlemek-tedir (Çizelge 2).

Daha önce yapılmış olan araştırmalarda, işletmeler orta-lamasında aktif sermaye içerisinde en büyük pay; %62.5 [5], %53.2 [10], %49.7 [7] ve %31.7 [13] ile balık sermayesi; %77.26 [16], %40.91 [21], %38.4 [15] ve %38.4 [19] ile bina ve havuz sermayesi; %35.69 [9] ile havuz sermayesine ait ol-duğu hesaplanmıştır.

İncelenen işletmelerde pasif sermaye içerisinde öz sermaye-nin payı %96.33 iken, borçların oranı ise %3.67 olarak hesap-lanmıştır (Çizelge 2). Benzer bazı çalışmalarda pasif sermaye içerisinde öz sermaye ve borçların dağılımı, sırasıyla; %100.00 [10], %99.22 ve %0.78 [9], %96.1 ve %3.9 [15], %96.1 ve %3.9 [19], %95.89 ve %4.11 [21], %92.2 ve %7.8 [5], %87.3 ve %12.7 [13], %85 ve %15 [18] olarak hesaplanmıştır.

Çizelge 2. İncelenen işletmelerde sermaye yapısı

SERMAYE UNSURLARI Değer (YTL) Oran (%)

A- Aktif Sermaye 1. Çiftlik sermayesi

a) Arazi sermayesi 7453.80 6.86

b) Arazi ıslahı sermayesi 13996.58 12.88

c) Bina ve havuz sermayesi 38715.94 35.63

2. İşletme sermayesi a) Sabit işletme sermayesi

- Alet-makine sermayesi 1742.86 1.61

- Damızlık balık sermayesi 2436.45 2.94

b) Döner işletme sermayesi

- Malzeme-mühimmat sermayesi 863.18 0.08

- Balık sermayesi 37714.29 34.73

- Para sermayesi 5725.36 5.27

TOPLAM AKTİF SERMAYE 108648.46 100.00

B- Pasif Sermaye

1. Borçlar 3983.26 3.67

2. Öz sermaye 104665.20 96.33

TOPLAM PASİF SERMAYE 108648.46 100.00

İncelenen İşletmelerin Faaliyet Sonuçları

İncelenen işletmelerde, işletme başına düşen gayrisaf hası-la değeri 44811.44 YTL ohası-larak hesaphası-lanmıştır (Çizelge 3). Bu değer içerisinde en büyük payı (%84.16) büyük boy balık satışı alırken, bunu sırasıyla yavru balık satışı ve öz tüketim (aile ve işçilerin tüketimi) izlemektedir.

Gayrisaf hasılanın; birim üretim alanı (100 m2) başına dü-şen değeri 9150.50 YTL ve aktif sermaye oranı (her bir liralık aktif sermayeye karşılık elde edilen gayrisaf hasıla) ise 0.41 olarak bulunmuştur. İncelenen işletmelerde üretim için yatırılan 100 YTL’lik sermayeye karşılık, 41 YTL’lik bir gayrisaf hasıla (yatırılan sermayeye karşılık pozitif fakat tatminkar olmayan) elde dilmiştir. Bu oran, daha önce yapılmış bazı araştırmalarda 1.24 [7], 1.17 [13] ve 0.57 [21] ve 0.48 [19] bulunmuştur.

İncelenen işletmelerde işletme başına düşen işletme ve üretim masraflarına ilişkin değerler Çizelge 4’te verilmiş-tir. İşletmeler ortalaması itibariyle işletme masrafları toplamı 36628.68 YTL ve üretim masrafları toplamı ise 38460.11 YTL olarak hesaplanmıştır. İşletme masrafları içerisinde en büyük pay %51.48 ile yem giderlerine aittir. İşletmelerin balık yemini şehir dışındaki yem fabrikalarından temin etmeleri, yem mali-yetini artırmaktadır.

Çizelge 3. İncelenen işletmelerde gayrisaf hasıla GAYRİSAF HASILA

UNSURLARI

Değer

(YTL) Oran (%)

Porsiyonluk boy balık satışı 37714.29 84.16

Yavru balık satışı 6342.86 14.15

Öz tüketim (aile + işçi

tüketimi) 754.29 1.69

TOPLAM 44811.44 100.00

Gayrisaf Hasıla / 100 m2 9150.50

Gayrisaf Hasıla / Aktif

Sermaye 0.41

Çizelge 4. İncelenen işletmelerde işletme ve üretim masrafl arı

MASRAF UNSURLARI (YTL)Değer Oran (%)

Yumurta ve yavru boy balık 2357.14 6.44

Yem 18857.15 51.48

İşçilik 4885.71 13.34

Kimyasal ve dezenfektan madde 307.98 0.84

Isıtma-aydınlatma-haberleşme 1260.63 3.44

Bakım-onarım 605.52 1.65

Ulaşım-pazarlama ve diğer

masraf. 1659.96 4.53

TOPLAM (1) 29934.09 81.72

Döner sermaye faizi (%17.5) 2619.23 7.25

Genel İdare Gideri (%3) 1344.34 3.67

Arazi ıslahı amortismanı 699.83 1.91

Bina ve havuz amortismanı 1161.48 3.70

Alet-makine amortismanı 260.60 0.08

Damızlık balık amortismanı 609.11 1.67

TOPLAM (2) 6694.59 18.28

İŞLETME MASRAFLARI

(3=1+2) 36628.68 100.00

Aktif Sermaye Faizi (%5) (4) 1831.43

ÜRETİM MASRAFLARI

(5=3+4) 38460.11

İşletme Masrafl arı / 100 m2 7472.25

(6)

Dana önce yapılan araştırmalarda da, işletme masrafları içerisinde en yüksek paya genelde yem giderleri sahip olup, bu oran %63.4 [10], %50.9 [15], %50.9 [19], %32.7 [13], %27.98 [21] gibi farklı değerlerde hesaplanmıştır. Buna karşın, Kork-maz [16] tarafından yapılan araştırmada ise üretim masrafları içerisinde işçilik masraflarının en yüksek paya (%32.87) sahip olduğu belirlenmiştir.

İncelenen işletmelerde, işletme başına düşen saf hasıla ve safi kar değerleri sırasıyla 8182.76 YTL ve 6351.33 YTL olarak hesaplanmıştır. Birim üretim alanı (100 m2) başına ise 1670.92 YTL’lik saf hasıla ve 1296.94 YTL’lik ise safi kar düştüğü bu-lunmuştur.

Ekonomik faaliyette bulunan işletmelerin yıl sonu faaliyet sonuçlarını göstermede ve işletmelerin mukayesesinde kullanı-lan önemli bir ölçü okullanı-lan rantabilite, araştırmada %5.85 olarak hesaplanmıştır. Daha önce yapılan bazı araştırmalarda ise bu değer; %64.24 [7], %63 [5], %37.89 [13], %13.03 [21], %24.7 [10] ve %4.063 [16] gibi çok farklı oranlarda bulunmuştur.

SONUÇ VE ÖNERİLER

Bu araştırmada, Sivas ilinde gökkuşağı alabalığı yetiştiren işletmelerin yapısal durumları ve faaliyetin ekonomik analizi yapılmıştır. İşletmelerin birtakım sorunları olmasına karşın, alabalık üretimden düşük de olsa kar sağladıkları tespit edil-miştir.

Mevcut problemlerin çözümü ve daha karlı bir üretim ger-çekleştirmek için gerekli olan öneriler aşağıdaki gibi sıralana-bilir:

• Üreticilerin teknik bilgi düzeyleri artırılmalı, buna yö-nelik olarak kurs, seminer vb. eğitim çalışmaları düzen-lenmeli ve yetiştiricilerin iştirakleri sağlanmalı, • Üreticilerin bilgi ve tecrübelerini artırabilmek

amacıy-la, yurt içi ve yurt dışındaki örnek teşkil edebilecek te-sislere ziyaretler yapılmalı,

• Yeterli miktar ve uygun faiz oranlarına sahip kredilerle üreticiler desteklenmeli,

• Üretime verilen destek miktarı artırılmalı,

• Alabalık tüketiminin artırılması ve tüketici bilincinin yükseltilmesine yönelik olarak basın-yayın organlar reklam amacıyla daha yoğun bir şekilde kullanılmalı, • Tesislerin kuruluş aşamasında bürokrasi azaltılmalı,

ha-zine arazilerinin kiralamadan ziyade uzun yıla yayılmış şekilde satışı yapılmalı, buna karşın doğanın korunma-sına yönelik tedbirler alınmalı,

• Tarım İl/İlçe Müdürlüklerindeki “Su Ürünleri Mühen-disi” sayısı artırılmalı,

• Üreticilere örgütlenmenin faydaları anlatılmalı ve örgüt-lenmeleri sağlanabilmeli,

• Mevcut su kaynakları da dikkate alınarak, ildeki alaba-lık üretim kapasiteleri artırılmalı,

• Gelecekte alabalık işleme ve depolama alt yapısı oluş-turulmalı,

• İlde bazı yerlerde doğal olarak yetişen alabalıkların ıslah edilerek üretimi sağlanmalı ve mevcut tesislerde alternatif ürün olarak pazara sunulmalıdır.

KAYNAKLAR

[1] Çelikkale, M.S., Düzgüneş, E. ve Okumuş, İ., 1999. Türkiye’de Su Ürünleri Sektörü: Potansiyeli, Mevcut Durumu, Sorunlar ve Çözüm Önerileri. İTO Yayınları No:1999-2, İstanbul.

[2] Güneş, E., Albayrak, M. ve Gülçubuk, B., 2002. Türkiye’de Gıda Sanayi. Tek Gıda-İş Sendikası Yayını, Semih Ofset, Ankara.

[3] Anonim 2008. http://www.tuik.gov.tr/PreIstatistikTablo. do?istab_id=696 (10.04.2008)

[4] Anonim, 2006. Tarım İl Müdürlüğü Kayıtları, Sivas. [5] Elbek, A.G., 1981. Ege Bölgesinde Tatlısu Ürünleri

Üreten İşletmelerin Yapısal ve Ekonomik Analizi. E.Ü. Ziraat Fakültesi, Ziraat Ekonomisi ve İşletmeciliği Bölümü, Doktora Tezi, İzmir.

[6] Soylu, M., 1989. Marmara Bölgesinde tatlı su ürünleri üreten işletmelerin yapısal analizi. İ.Ü. Su Ürünleri Dergisi, 3(1-2): 79-96.

[7] Çetin, B ve Bilgüven, M., 1991. Güney Marmara Bölgesi’nde alabalık üretimi yapan işletmelerin yapısal ve ekonomik analizi. Su Ürünleri Sempozyumu, 12-14 Kasım, İzmir, 180-195.

[8] Çelebi, R., 1995. Sapanca ve Çevresindeki Alabalık Yetiştiren İşletmelerin Kapasiteleri ve Sorunları. İ.Ü. Fen Bilimleri Enstitüsü, Su Ürünleri Yetiştiriciliği Anabilim Dalı, Yüksek Lisans Tezi, İstanbul.

[9] Soylu, M., 1995. Trakya Bölgesi alabalık işletmelerinin ekonomik analizi. Su Ürünleri Dergisi, 12(3-4): 203-217.

[10] Yavuz, O., Kocaman, M. ve Ayık, Ö., 1995. Erzurum’da alabalık yetiştiriciliği yapan işletmelerin yapısal ve ekonomik analizi. Ata.Ü. Ziraat Fakültesi Dergisi, 26(1): 64-75.

[11] Demir, O., 1997. Tortum-Uzundere Yöresinde Bulunan Alabalık İşletmelerinin Maliyet Analizi. Ata.Ü. Fen Bilimleri Enstitüsü, Tarım Ekonomisi Anabilim Dalı, Yüksek Lisans Tezi, Erzurum.

[12] Zengin, M. ve Tabak, İ., 1997. Doğu Karadeniz Bölgesindeki balık işletmelerinin yapısal özellikleri. Akdeniz Balıkçılık Kongresi, 9-11 Nisan, İzmir, 451-461.

[13] Sayılı, M., Karataş, M., Yücer, A. ve Akça, H., 1999. Tokat ilinde alabalık yetiştiriciliği yapan işletmelerin yapısal ve ekonomik analizi. Türk-Koop Ekin Dergisi, 7: 66-72.

[14] Uygur, Ş.Ö., 1999. Erzurum İli Alabalık Üretim Tesislerinin Teknik Özellikleri Üzerine Bir Araştırma. E.Ü. Fen Bilimleri Enstitüsü, Zootekni Anabilim Dalı, Yüksek Lisans Tezi, İzmir.

[15] Aydın, A., 2000. Erzurum İli Sınırları İçerisinde Projelendirilmiş Olarak Faaliyet Gösteren Alabalık İşletmelerinin Yapısal ve Ekonomik Analizi. Ata.Ü. Fen Bilimleri Enstitüsü, Su Ürünleri Anabilim Dalı, Yüksek Lisans Tezi, Erzurum.

[16] Korkmaz, A., 2000. Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Eskişehir Çifteler Su Ürünleri İşletmesindeki Alabalık Yetiştiriciliğinin Ekonomik Analizi. A.Ü. Fen Bilimleri

(7)

M. Karataş ve ark. / Bibad, 1 (2): -, 2008 Enstitüsü, Tarım Ekonomisi Anabilim Dalı, Yüksek

Lisans Tezi, Ankara.

[17] Üstündağ, E., Aksungur, M., Dal, A. ve Yılmaz, C., 2000. Karadeniz Bölgesinde su ürünleri yetiştiriciliği yapan işletmelerin yapısal analizi. IV. Su Ürünleri Sempozyumu, 28-30 Haziran, Erzurum, 639-663.

[18] Rad, F. ve Köksal, G., 2001. Türkiye’deki gökkuşağı alabalığı (Oncorhynhus mykiss) işletmelerinin yapısal ve biyo-teknik analizi. Türk Veteriner ve Hayvancılık Dergisi, 25: 567-575.

[19] Kocaman, E.M., Aydın. A ve Ayık, Ö., 2002. Erzurum’da faaliyet gösteren alabalık işletmelerinin yapısal ve ekonomik analizi. E.Ü. Su Ürünleri Dergisi, 19(3-4): 319-327.

[20] Yıldız, M. ve Şener, E., 2003. Karadeniz Bölgesi’nde gökkuşağı alabalığı (Oncorhynhus mykiss) ve deniz levreği (Dicentrarchus labrax) yetiştiriciliği yapan işletmelerin yapısal analizi ve biyo-teknolojik özellikleri. İ.Ü. Veteriner Fakültesi Dergisi, 29(2): 241-252. [21] Adıgüzel, F. ve Akay, M., 2005. Tokat ilinde gökkuşağı

alabalık işletmelerinin ekonomik analizi. GOÜ Ziraat Fakültesi Dergisi, 22(2): 31-40.

[22] Güneş, T. ve Arıkan, R., 1988. Tarım Ekonomisi İstatistiği. A.Ü. Ziraat Fakültesi Yayınları No: 1049, Ankara. [23] Çiçek, A. ve Erkan, O., 1996. Tarım Ekonomisinde

Araştırma ve Örnekleme Yöntemleri. GOÜ Ziraat Fakültesi Yayınları No:12, Ders Notları Serisi No:6, Tokat.

[24] Aras, A., 1988. Tarım Muhasebesi. E.Ü. Ziraat Fakültesi Yayınları No:486, İzmir.

[25] Açıl, A.F. ve Demirci, R., 1984. Tarım Ekonomisi Dersleri. A.Ü. Ziraat Fakültesi Yayınları No:880, Ankara.

[26] Erkuş, A., Bülbül, M., Kıral, T., Açıl, A.F. ve Demirci, R., 1995. Tarım Ekonomisi. A.Ü. Ziraat Fakültesi Eğitim, Araştırma ve Geliştirme Vakfı Yayınları No:5, Ankara. [27] Wiesner, E.R., 1968. Die Betriebs Fuhrung In Der

Forcellenzucht. Verlag Paul Parey, Hamburg.

[28] Sayın, E., 1976. Tatlı Su Balıkçılığı Kültür Metotları. Gıda Tarım ve Hayvan Bakanlığı, Su Ürünleri Genel Müdürlüğü Yayını No:8, Ankara.

[29] Canyurt, M.A., 1978. Alabalık üretiminde yumurtlama ve yapay dölleme. Hayvansal Üretim Dergisi, 10.

Referanslar

Benzer Belgeler

" Orta Asya Türk mutfak kültüründen bugüne kadar değişmeyen bir çok özellikten birisi de yem ek isimle­ ridir. Zeytinyağlı yem

tarafından geliştirilen itibar ölçme ve değerleme modellerine göre, işletmecilik ekseninde sürdürülebilir rekabet gücü sağlamada kurumsal itibarın ölçümünde

Örnek olay çalışmasında kurumsal bilgi sistemleri ile entegre olacak uygun satınalma süreci, bilgi akışı, kullanılan ERP belgeleri ile saptanmıştır.. Analiz

In conclusion the cases presented here reflect clinical signs, cardiological examination findings, diagnosis and management of idiopathic dilated cardiomyopathy in 2

Collagen barriers act as a barrier on the surface of the cornea, accelerates the migration of epithelial cells adjacent to the laceration area, reduces the

Bu çalışmada, Düzce ilindeki okullarda görev yapan ortaokul müdürlerinin yürüt- tükleri ders denetimi uygulamalarıyla ilgili görüşlerini ve sorunlarını ortaya çıkarmak,

The results for the overall sample reveal that the global economic crisis caused the probability of remaining in employment to decrease and the pro- bability of moving from

Yazımızda; daha önce işlediği “hırsızlık ve konut dokunulmazlığını ihlal” suçuna karşı ceza sorum- luluğunun olmadığı yönünde raporu bulunan, bu raporunu