• Sonuç bulunamadı

Antika ve Eski Eserler Klavuzu Dr. Gülin Öğüt Eker

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Antika ve Eski Eserler Klavuzu Dr. Gülin Öğüt Eker"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

ANTİKA VE ESKİ ESERLER KILAVUZU

Dr. Gülin ÖĞÜT EKER *

Mehmet ÖNDER, Antika ve Eski Eser­ ler Kılavuzu, Türkiye İş Bankası Kültür Ya- yınlan, II. baskı, Ankara, Temmuz 1998, 274 sayfa.

Geçmiş devirlerden günümüze ulaşan kül­ tür ve sanat ürünlerini, yalnız müze vitrinlerin­ de, eski eser koleksiyonlarında ve antika eşyâ satan mağazalarda seyretmek yeterli değildir. Geçmişten anılar ve güzellikler taşıyan bu mi- râsı, târihi, kültürel özellikleri ve gerçek değer­ leriyle de bilmek gerekir. Tanıtımını yapacağı­ mız “Antika ve Eski Eserler Kılavuzu”, bu amaçla hazırlanmış bir kitaptır.

“Antika, biçimi, malzemesi ve işçiliğiyle özelliği, güzelliği; ayrıca, sanat değeri olan, ben­ zeri az bulunan taşınır eski eşyâdır. Her eski eş­ ya antika olamayacağı gibi, her antika da ‘mü­ zelik’ eski eser değildir. Mimârî ve târihî yapı­ larla anıtların dışında kalan taşınır eski eserler, her şeyden önce bir çağın, bir devrin, geçmişte belirli bir kültürün belge niteliğindeki târih ve sanat ürünüdür. Çoğu kez, bir antikacının çok değer verdiği bir eşyâ, müzeciyi pek ilgilendir­ meyeceği gibi, bir müzenin ışıklı salonları ve vi­ trinlerinde yer alan kimi eserleri de antikacı umursamayabilir. Antikacı, ne de olsa, müşteri­ nin merâkı ve tutkusu doğrultusunda eşyâyı de­ ğerlendiren bir ticâret adamıdır. Arkeolog v(t sa­

nat târihi uzmanı ise, eserin maddî değerini dü­ şünmeksizin bir bilim adamı anlayışı içinde, o eserin târihe, kültüre, sanata katkısını göz önü­ ne almak zorundadır.” Yazarın kendi ifâdeleriy­ le verdiğimiz antika ve eski eser kavramları, bu eserde, bir bütün içinde ele alınmıştır.

Kitabın yazarı olan^lehmet ÖNDER, uzun yıllar müze müdürü, eski eserler ve müzeler ge­ nel müdürü, kültür müdürü ve kültür müsteşa­ rı olarak devlete hizmette bulunmuş bir sanat târihçisi; aynı zamanda, özellikle maddî kültür unsurları konusunda yaptığı araştırmalarla Halkbilimine katkıda bulunmuş bir araştırma­ cıdır. Bu kitap, yazarın, Türkiye’deki antika pi­ yasasına, Türkiye müzelerindeki eski eserlere dönük bir kılavuz eksikliğini görmesi üzerine hazırlanmıştır.

Alfabetik olarak düzenlenen kitapta, bine yakın antika ve eski eser hakkında bilgi veril­ miştir. Kılavuzda, genel çizgileriyle tanıtılan ürünler, görsel olarak da fotoğraflarla destek­

lenmiştir. Eser, “âbadî (yazma kitaplar ve lev­

halarda kullanılan sarı renkte pürüzsüz ipek kâğıt), akıtma (üzeri işlemeli, geniş yüzeyli al­

tın bilezik), alaca (çeşitli renkteki pamuk iplik­

lerle el tezgâhlarında dokunan bir kumaş türü),

lâpçin (kaytanla bağlanan, yumuşak deriden

yapılan üzeri işli, kulaklı, ökçesiz düz mest)" gi­ bi geleneksel el sanatları ürünlerinden “lâle- dûn (lâle koymaya mahsus, uzun ve geniş ağız­

lı, hafif şişkin gövdeli, süslü uzun kap), lenger

(genellikle kalaylı bakırdan yapılan, kenarlan yatık ve yayvan olan geniş yemek sahanı), rubu tahtası (astronomi çalışmalarında kullanılan,

tahtadan yapılan, üzeri lâke süslemeli çeyrek dâire ve merkezinde dönebilen çubuğu)" a kadar millî târihimizin maddî kültür belgeleri olan pek çok maddeden oluşmaktadır. Bunun yanın­ da, “akant (Korint stili Grek ve Roma sütun başlıklarını süsleyen kenger yaprağı motifi), alabastron (Roma’da kullanılan dar boyunlu, kulpsuz, uzun veya armut biçimindeki koku şi­ şeleri), karosa (Avrupa’da kullanılan, atlarla çekilen, dört tekerlekli, kapalı binek araba), lekythos (Helenistik devirde seramikten yapı­ lan, vazo biçiminde, ayaklı koku kabı), riton (hayvan başlı veya gövdeli içki kabı)” gibi Batı kaynaklı pek çok antika ve eski eser de kılavuz­ da yer almıştır.

“ Antika ve Eski Eserler Kılavuzu ” son yıl­ larda, bir çok üniversitemizde öğreti konusu olan ‘sanat târihi’ bilim dalı için de yardımcı bir kitap olarak düşünülmüştür. Ele alınan ve hak­ kında bilgi verilen maddeler, daha çok Türk sa­ natına ve Türk arkeolojisine uygun olarak seçil­ miş; Türk müzelerinden derlenen fotoğraflarla estetik açıdan zenginleştirilmiştir.

Batı ülkelerinde, Leksiyon adıyla, bu tür

kılavuz ve ansiklopedilerin sayısı oldukça fazla­ dır; ülkemizde ise, sayın ÖNDER’in yayımladığı bu kitap, kendi alanında tek eser olup büyük bir gereksinimi karşılayacak niteliktedir. Meşak­ katli ve titiz bir çalışmanın ürünü olan bu kita­ bı, benzer nitelikteki eserlerin takip etmesi, bi­ lim dünyâsına ve araştırmacılara yeni çalışma­ lar kazandıracaktır.

* Hâcettepe Üniversitesi Edebiyat Fakültesi, Türk Dili ve Edebiyâtı Bölümü, Türk Halkbi­ limi Anabilim Dalı öğretim Elemanı.

Referanslar

Benzer Belgeler

Urfalıyan 1977 yılının ikinci ayında A lfa Romeo marka özel oto­ mobiliyle turist olarak Türkiye'ye girdi Özel eşyaları arasında valizin­ deki gizli bölmelerde

kare büyüklüğünde teşekkül edecek gö- lün suları altında kalacak olan çok eski uygarlıklara ve Osmanlı İmparatorluğu dev- rine ait birçok eski eserin, imkânlar nisbe-

Ancak, iki senedenberi memlekete iyi cins kâğıt ithal edilemediği için ser- best piyasadan kuşe, illüstrasyon gibi, bilhassa mimarî eserlerin neşrine yara- yan kâğıt

İki kat olan merdiven araslnda bulunan 3,7 arzindaki aralıkta üst katin altından ve tiyatronun imti- dadlnca geçen yüksek ve muntazam kemerli ge- niş bir yol mevcut olup burada u

P nok- tas›ndan geçen ve BC do¤rultusunu X nokta- s›nda dik kesen do¤runun çevrel çemberi kesti¤i noktaya Q diyelim.. Son olarak da P noktas›ndan AB’ye bir dikme indirelim ve

babasının denetiminde öğrendiği gita­ rını, profesyoneller gibi konuşturuyor Şu anda ilkokul beşin­ ci sınıfa giden Cennet Erdoğan da ablası gibi bale yapıyor,

15 aralık tarihine kadar açık ka­ lacak olan sergide sanatçının 25-30 kadar yağlıboya tablosu

Gallagher and Segara (2006) analyze the ETFs traded at Australian Stock Exchange and state that such funds track their individual benchmark indices very closely, resulting