• Sonuç bulunamadı

MALIGNANT PLEURAL EFFUSION: TREATMENT APPROACH

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "MALIGNANT PLEURAL EFFUSION: TREATMENT APPROACH"

Copied!
7
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Malign Plevral Efüzyonlarda Tedavi Yaklafl›mlar›

Dr. Hasan AKIN, Dr. Erdal KAYA, Dr. Adalet DEM‹R, Dr. Özkan SAYDAM, Dr. S. ‹brahim D‹NÇER Yedikule Gö¤üs Hastal›klar› ve Gö¤üs Cerrahisi E¤itim ve Araflt›rma Hastanesi, ‹stanbul.

2. Gö¤üs Cerrahi Klini¤i, ‹stanbul.

ÖZET

Teflhis ve tedavideki geliflmelere karfl›n malign plevral efüzyonun prognozu halen kötüdür. Bu çal›flmada, uygu-lanan tedavi metodlar›n›n avantajlar› ve dezavantajlar› gözden geçirildi. 1996-2000 tarihleri aras›nda malign plevral effüzyon tan›s›yla izlenen 71 olgu retrospektif olarak de¤erlendirildi. Olgular›n 38’i (%53,5) erkek yafl orta-lamas› 55±12,8 (27-83) idi. Akci¤er kanseri 28 olgu (%39,4) ve malign mezotelyoma 17 (%23,9) olgu ile en s›k rastlanan etyolojilerdi. Olgular›n 36’s›na tüp torakostomi, 18’ine VATS, 7’sine mini torakotomi, ve 11’ine de Denver Pleuroperitoneal Shunt (PPS) uyguland›. Plöredesisin baflar› oran›; talk uygulanan olgularda %93, tetrasik-lin uygulananlarda %62 ve bleomycin uygulananlarda ise %66 idi (p=0,026). Tüp torakostomi ve plörodezis uygu-lanan 36 hastan›n 8’inde (%22,2) ilk 1 ay içinde rekürens saptand›. Buna karfl›n VATS ile plörodezis yap›lan hiç bir hastada nüks saptanmad›. VATS ile plörodezis yap›lan olgular›n dren süreleri ortalama 4,5 gün ve tüp torakos-tomi ile ise 7,3 gün olup aradaki fark istatistik olarak anlaml› idi (p=0,036). Denver Plöroperitoneal fiant tak›lan olgular da komplikasyon geliflmedi ve ortalama 2 gün içinde taburcu edildiler. Tüm olgular›n median sa¤kal›m 5,9±4,2 (1-20) ay idi. MPE’da tan›s› konulan olgularda uygulabilirli¤i kolay ucuz ve etkili bir yöntem olan tüp torakostomi ile talk plörodezisi seçilmelidir. Tan›s› olmayan olgularda hem tan›y› koymak, hemde tüp torakosto-miden daha baflar›l› plöredesis sa¤layan VATS tercih edilmelidir. Talk en etkili sklerozan ajand›r. Akci¤eri ekspanse olmayan olgularda ise plöroperitoneal shunt iyi bir tedavi alternatifidir.

Anahtar kelimeler: Malign plevral efüzyon, plörodez, tüp torakostomi, talk, VATS SUMMARY

Objective: In spite of advances in the diagnosis and the treatment methods malignant pleural effusion has a dis-mal prognosis. In this study we reviewed the advantages and the disadvantages of different methods.

Material and Methods: The records of 71 patients who had diagnosed MPE between 1996 and 2000 were reviewed retrospectively. Thirty-eight of the cases were male, and the mean age of all patients was 55±12,8 (ranged between 27-83). Bronchogenic cancer in 28 cases (39,4%) and malignant mesothelioma in 17 (%23,9) cases were leading etiologies. Ttreatment procedures performed were tube thoracostomy (n=36), VATS (n=18 ), thoracotomy (n=7) and Pleuperitoneal Shunt (PPS) (n=11).

Results: The success rates of peurodesis were 93%, 62%, and 66% with talc, tetracyclin and bleomycin respec-tively. Talc was found to be superior to teracyclin and bleomycin (p=0,026). Eight of 36 cases (22%) who had pleurodesis with tube thoracosotomy had recurrence in a month. Whilst none of the patinets with VATS and pleu-rodesis had recurrence. Besides the duration of drainage was significantly shorter in VATS group than in tube tho-racostomy (p=0,036). No complications occured in cases who had PPS. The median survival of all patients was 5,9±4,2 (1-20) months.

Conclusion: Tube thoracostomy and pleurodesis is an effective, cheap and easy way of treating patients who already had the diagnosis of MPE. In patients without a diagnosis VATS is extremely useful in establishing the diag-nosis, and guiding the tx. Talc should be prefered agent for pleurodesis. If the underlying lung can not expand then PPS should be considered.

Key words: Malignant pleural effusion, pleurodesis, tube thoracostomy, talc, VATS

G‹R‹fi VE AMAÇ

Malign plevral efüzyon (MPE) farkl› malignite-lerin ileri evremalignite-lerinde ortaya ç›kan, morbidite ve

mortaliteye neden olabilen bir tablodur. Amerika Birleflik Devletleri’nde her y›l 250.000 yeni MPE vakas›n›n ortaya ç›kt›¤› bildirilmifltir(1). MPE

ge-nellikle bir malignansinin ilk göstergesi ya da

(2)

yinelemeetmifl bir tümörün ilk iflareti olarak orta-ya ç›kar ve prognozu kötüdür. En s›k sebebi akci-¤er kanseri olup, s›ras›yla meme, lenfoma, over ve gastrik kanserlerde görülebilir.

MPE tan›s› sitolojik incelemede malign hücre saptanmas› veya perkütan, torakoskopi, torakoto-mi ya da otopsi ile al›nan plevra biopsisinde bu hücrelerin saptanmas› ile konur. Bazen bilinen malign hastal›¤› ve beraberinde plevral s›v›s› olan hastalarda yukar›daki yöntemlerle malign hücre bulunamayabilir. Bu s›v›lar paramalign efüzyon olarak adland›r›l›r. Tan›da ilk basamak sitolojik celeme ve perkütan plevra biopsisidir. Takiben in-vaziv yöntemlere de (Video yard›ml› torasik cerra-hi (VATS), mini torakotomi) baflvurulabilir. Tan› konduktan sonra tedavi, palyatif amaçl› olup s›v› birikimini azaltmak ya da önlemek prensibini ta-fl›r. S›v› birikimini önlemek amac› ile; tüp torakos-tomi+plörodezis, VATS+plörodezis veya plevrek-tomi, torakotomi+plevrekplevrek-tomi, pleuroperitoneal flant, kronik kateter uygulamas› yap›labilir. En ve-rimli ve en az morbid yöntem tüp torakostomi ve sklerozan ajan verilmesi olarak bildirilmifltir(2).

Bu çal›flmada MPE’larda bulgular, tan› yön-temleri, etyolojileri, tedavi yönyön-temleri, tan›s› ko-nan hastalarda tedavi amaçl› uygulako-nan palyatif yöntemlerin etkinli¤i, avantajlar›, dezavantajlar›n› ve maliyetinin araflt›r›lmas› amaçland›.

MATERYAL VE METOD

Çal›flmaya, 1996-2000 y›llar› aras›nda merke-zimizde MPE tan›s› izlenen 71 hasta al›nd›. Olgu-lar›n 38’i (%53,5) erkek, 33’ü (46,4) kad›n olup ortalama yafl 55±12,8 (27-83) idi.

Çal›flmaya al›nmama kriterleri genel durum bozuklu¤u, çok k›sa sa¤kal›m beklentisi (<1ay), hasta uyumunun olmamas›, asemptomatik hasta-lar ohasta-larak belirlendi. Onkoloji ve gö¤üs hastal›kla-r› kliniklerinden sevk edilen hastalar sistemik teda-viye ve yap›lan torasentezlerle tedateda-viye yan›t al›-namayan olgulard›.

Tüm MPE tan›s› alm›fl hastalara ilk yaklafl›m olarak tüp torakostomi ve kapal› sualt› drenaj› ya-p›lm›flt›r. Ayr›ca bu vakalarda rutin olarak 20 cm H2O negatif bas›nç uyguland›. Olgular›n klinik ve radyolojik takipleri yap›larak akci¤erin ekspansi-yonu de¤erlendirildi. Ekspanse görülen ve günlük drenaj miktar› 150 cc/gün alt›na düflen olgulara sklerozan ajan ile plörodezis (talc, tetracyclin, ble-omycin) uyguland› Plörodezis iflleminde, sklero-zan ajan verilmesinden 20 dak. önce 100 mg

bu-pivacaine verildi. Sklerozan ajan verildikten sonra hastalar 10 dak arayla pozisyon de¤iflikli¤i uygu-land› ve dren 2 saat loop yap›ld›. Talk 3 g dozun-da 100cc isotonik süspansiyon halinde, bleomy-cin 40 IU/m2, tetracyclin 15 mg/kg dozlar›nda

to-raks dreninden uyguland›. Drenaj 100 cc/gün düfl-tü¤ünde dren çekildi.

Video yard›ml› torasik cerrahi (VATS) di¤er ta-n› yöntemlerine ra¤men (sitoloji, perkütan plevra biopsisi) tan› konulamam›fl veya klinik ve radyolo-jik olarak kuvvetle maligniteyi düflündüren hasta-lara, hem tan› hem de tedavi amaçl› olarak uygu-land› Bu ifllemle, hem plevradan hem de paran-kimden biyopsiler al›nd›. Ayr›ca, akci¤erin eks-pansiyon durumu ve muhtemel bir operasyon aç›-s›ndan hasta evrelendirildi. Tedavi amaçl› olarak da plevrektomi veya plörodezis uyguland›. ‹fllem-den sonra drenaj miktar› 150 cc/gün alt›na inince dren çekildi.

Tüp torakostomi uygulanan ancak akci¤erin ekspanse olmad›¤›, hapsolmufl (trapped) akci¤er, ve plörodezisin baflar›s›z oldu¤u rekurren ve ref-rakter olgularda Denver Plöroperitoneal Shunt (PPS) uyguland›. Genel anestezi alt›nda, orta axil-ler hat 5. veya 6.’dan 4 cm’lik lateral mini torako-tomi yap›larak posterior kostofrenik sulkusa plev-ral kateterin ucu yerlefltirildi. Subkutan ilerletilen kateterin abdominal ucu bat›na aç›lan yaklafl›k 1,5 cm insizyonla peritoneal bofllu¤a yerlefltirildi. Pompa, kosta üzerinde haz›rlanan yuvaya yerlefl-tirildi. Hastalar ertesi gün taburcu edildi.

‹statistiksel hesaplamalarda SPSS 10.0 paket program› kullan›ld›, ortalamalar›n karfl›laflt›r›lmas› için X2 testi, sa¤kal›mlerin hesaplamas›nda

Kap-lan-Meier testi ve sa¤kal›mlerin karfl›laflt›r›lmas›n-da karfl›laflt›r›lmas›n-da log-rank testi kullan›ld›.

BULGULAR

Hastalarda en s›k rastlad›¤›m›z semptom 60 (%84) olgu ile nefes darl›¤› idi. Rastlanan di¤er bul-gular; a¤r› 7 (%9,8) olgu ve öksürük 4 (%5,6) olgu-da idi. Plevral efüzyon en s›k tek tarafl› idi ve 42 (%59) olgu sa¤ tarafta idi. 3 (%4) olgu ise bilateral i d i .

Olgular›n etyolojileri araflt›r›ld›¤›nda akci¤erin kanserinin en s›k MPE nedeni oldu¤u görüldü, 28 (%39,4) olgu. ‹kinci s›kl›kla 17 (%23,9) olgu ile plevran›n primer tümörü olan malign mezotelyo-ma geliyordu. Di¤er sebepler ise 13 (%18;3) olgu ile meme kanseri, 4 (%5,6) olgu over kanseri, 2 (%2,8) olgu GIS kanseri, 2 (%2,8) olgu lenfoma, 2

(3)

(%2,8) olgu prostat kanseri, 1 (%1,4) olgu tiroid kanseri, 1 (%1,4) olgu melanoblastom ve 1 olgu-nun da primeri belirlenemedi. Cinsiyete gore da-¤›l›m yap›ld›¤›nda ise erkeklerde en s›k akci¤er kanseri, ikinci s›rada mezotelyoma ve kad›nlarda ise en s›k meme kanseri ve ikinci s›rada da mezo-telyoma görüldü. Primeri akci¤er kanseri olan has-talar›n histolojik da¤›l›m›nda adenokanser 17 (%60,7) ile ilk s›rada geliyordu.

Palyatif amaçl› en s›k uygulanan yöntem tüp torakostomi+kapal› sualt› drenaj› ve plörodezis olarak bulundu. Yap›lan ifllemler Tablo 1’de gös-terilmifltir.

Tüp torakostomi ve plörodezis uygulamam 36 hastan›n 8’inde (%22,2) ilk 1 ay içinde yineleme saptand›. Buna karfl›n VATS ile plörodezis yap›lan hiç bir hastada yineleme saptanmad›

En s›k uygulanan plörodezis ajan› 43 olgu (%75,4) ile talk idi. Kalan 14 hastan›n 8’ine (%14) tetrasiklin ve 6’s›na da (%10,5) bleomycin uygu-lanm›flt›. Talk uygulanan 43 olgunun 40’›nda ba-flar› sa¤land› (%93). Buna karfl›n tetrasiklin n›lan 8 olgunun 5’inde (%62) ve bleomycin kulla-n›lan 6 hastan›n 4’sinde (%66) baflar› sa¤lanabildi. Talk, tetrasiklin ve bleomycinin yineleme oranlar› s›ras› ile %7, %38 ve %34 olup aralar›nda istatis-tiki olarak anlaml› fark bulundu (p=0,026) (Tablo 2,3). Talk veya bleomycin ile plörodezis uygulanan olgular›n hiç birisinde a¤r›, atefl veya ARDS gibi komplikasyonlara rastlanmazken tetrasiklin uygu-lanan 8 hastan›n 6’s›nda ciddi a¤r› ve dispne ya-k›nmas› olufltu. Ayr›ca 2 olguda atefl görüldü

Yap›lan ifllemlerin analizi yap›ld›¤›nda VATS ile plörodezis yap›lan olgular›n dren süreleri

orta-Tablo 1. Hastalara yap›lan palyatif ifllemler

‹fllem Olgu Say›s› Yüzde

Tüp torakostomi+plörodezis 36 50,7 VATS+plörodezis 15 21,1 VATS+plevrektomi 3 4,2 PPS 11 15,4 Mini torakotomi+plörodezis 6 8,4 Torakotomi+plevrektomi 1 1,4 Toplam 71 100.0

Tablo 2. Sklerozan ajanlar ve verilifl yöntemleri.

Talk Tetrasiklin Bleomycin Toplam

VATS 15 - - 15

Tüp torakostomi 24 6 6 36

Mini torakotomi 4 2 - 6

Toplam 43 8 6 57

Tablo 3. Kullan›lan ajanlar›n baflar› ve yineleme oranlar›

Ajan Baflar›l› olgu say›s› Baflar›s›z olgu say›s› Baflar› yüzdesi (%)

Talk 40 3 93

Tetrasiklin 5 3 62

Bleomycin 4 2 66

(4)

lama 4,5 gün ve tüp torakostomi ile ise 7,3 gün olup aradaki fark istatistik olarak anlaml› idi (p=0,036). Yineleme saptanan 8 hastan›n 6’s›na yeniden tüp torakostomi+kapal› sualt› drenaj› uy-gulanarak talk ile plörodezis yap›ld›. Bu 6 olgunun birinde tekrar yineleme saptand› ve bu olguya PPS tak›ld›. Di¤er 2 hasta ise herhangi bir tedaviyi ka-bul etmedi.

PPS uygulanan hastalar›n hiçbirinde morbidite veya mortalite görülmedi. Olgulardan birinde pos-toperati 5.ay›nda periton bofllu¤una tümor ekimi saptand›. ‹ki olguda ise 3 ve 3,5 aylarda shunt, fib-rin art›klar› ile t›kand›¤› için ifllev d›fl› kald›. Bu hastalarda beklenen sa¤kal›m çok k›sa oldu¤u için sadece torasentezler uyguland›. fiant uygulanan hastalar›n medyan yaflam süresi 6 ay idi.

‹fllem maliyeti aç›s›ndan de¤erlendirildi¤inde merkezimizde 2001 y›lsonu rakamlar›na göre, 7 günlük yat›fl baz al›narak yap›lan hesaplamalarda tüp torakostomi iflleminin 350 milyon TL, VATS’›n 450 milyon TL, PPS’nin de 350 milyon TL ve tora-kotominin de 450 milyon TL’na tekabül etti¤i bu-lundu. Sklerozan ajanlar›n maliyetleri ise; 3g talk 25 milyon TL, 1500 mg tetrasiklin 60 milyon TL, 60 U bleomycin 150 milyon TL, ve PPS de 1 mil-yar TL olarak tespit edildi (Tablo 4).

Hastalar›n ortalama takip süresi 5,9±4,2 (1-20) ay medyan sa¤kal›m 5 ay olarak tespit edildi. Tüp tora-kostomi ile tedavi edilen hastalardan 3’ü 30 gün için-de eksitus oldu (%4,2). Ölüm sebepleri 2 hastada so-lunum yetmezli¤i ve 1’inde ise koroner iskemi idi.

Primer yerler tek tek analiz edildi¤inde ise akci-¤er kanserli hastalar›n medyan sa¤kal›mlar›n sadece 3 ay oldu¤u, buna karfl›n mezotelyoma olgular›n›n 8 ay ve meme kanserinde ise 7 ay oldu¤u görüldü. Mezotelyoma ile meme kanserli olgular›n sa¤kal›m-lar› aras›nda anlaml› fark bulunamazken (p>0,05) akci¤er kanserli hastalar dahil edildi¤inde sa¤kal›m-lar aras›nda anlaml› fark oldu¤u görüldü (P=0,01).

TARTIfiMA

MPE’li hastalarda dispne ve fizik kapasitede

azalma bu hastalar›n yaflam kalitesini önemli öl-çüde azalt›r. Sa¤kal›m 2-12 ay aras›nda de¤iflmek-tedir(3,4). K›sa hayat beklentisi olan bu hastalarda

semptomlar› giderilmesi ve hastalar›n rahatlamas› öncelikle insanc›l bir gerekçedir. Uygulanan yön-temin morbiditesi ve mortalitesi düflük, maliyeti az olmal›d›r.

MPE’da en önemli yak›nma solunum s›k›nt›s›-d›r. Hastalar›m›zda %84’ünde solunum s›k›nt›s› görülmüfltür. Dispnenin sebebi multifaktöryeldir; bu sebepler plevral bofllukta s›v› toplanmas›na ba¤l› akci¤er hacminin azalmas›, mediastenin karfl› tarafa kaymas›, gö¤üs duvar›n›n komplians›n›n azalmas›d›r(4,5). Di¤er yak›nmalar gö¤üs a¤r›s› ve

öksürük olmaktad›r. Chernow ve arkadafllar›(4)’da

96 olguluk serilerinde hastalar›n %50’sinden faz-las›nda dispne, %32 olguda kilo kayb›, %21 olgu-da halsizlik saptam›fllard›r. Bizim hastalar›m›zolgu-da en s›k baflvuru flikayeti 71 olgunun 60’›nda (%84) solunum s›k›nt›s› olarak bulundu. Ayr›ca 7 (%9,8) olguda a¤r› ve 4 (%5,6) olguda da öksürük olarak tespit edildi.

MPE tedavisinde ilk ifllem plevral bofllu¤un drenaj›d›r. Bu ifllem hastan›n solunum s›k›nt›s›n› rahatlat›r, takiben plevral bofllukta tekrar s›v› top-lanmas›n› önleyen, bofllu¤un obliterasyonunu sa¤-layan palyasyon yöntemleri uygulanmal›d›r. En s›k seçilen yöntem tüp torakostomi ile yap›lan plöro-dezis olmas›na karfl›n literatürde VATS baflta ol-mak üzere birçok yöntemin baflar›s›ndan söz edil-mektedir(1,2,6,7,8). Plevral bofllu¤un sadece

drena-j› palyasyonda yeterli de¤ildir, s›v› tekrar oluflacak ve birikecektir. Anderson ve arkadafllar›n›n(9)

yap-t›¤› bir çal›flmada, hastalar›n %90’›nda 1 ay içinde tekrar s›v› birikti¤i bildirilmifltir. Ayr›ca büyük mik-tarda efüzyonun boflalt›lmas› ekspansiyon ödemi-ne ödemi-neden olabilir. Tekrarl› torasentezler plevral bofllukta lokulasyona ve iatrojenik pnömotoraksa ve ampiyeme neden olarak tedaviyi zorlaflt›r›r. S›-v› ile birlikte büyük miktarda protein ve hücre kayb› hastan›n savunma sistemini olumsuz etkiler. S›v› sadece tüp torakostomi ile boflalt›labilir, an-cak 30 gün içinde %80’inde s›v›n›n tekrar

birikti-Tablo 4. Uygulanan yöntemlerin maliyet tablosu

Yöntem Maliyet

Tüp torakostomi+plörodezis 350.000.000TL

VATS+plörodezis 450.000.000TL

(5)

¤i görülmüfltür(10). Bu nedenle plevral bofllu¤u

ob-litere edici ifllemler ilave edilmelidir. Bu amaçla çeflitli yöntemler ve birçok sklerozan ajanlar mev-cuttur.

Çal›flmam›zda 43 olguya en ucuz ve en az morbid ifllem olan tüp torakostomi+kapal› sualt› drenaj› uygulanm›fl ve akci¤eri ekspanse olan 36 hastaya plevral bofllu¤u oblitere etmek için sklero-zan ajan verilmifltir.

Sklerozan ajan›n etkili olabilmesi için ekspan-siyonun tam olmas› ve günlük drenaj miktar›n›n 150 cc/gün’ün alt›na inmesi veya azalma e¤ili-minde olmas›na dikkat edildi. Villanueva ve arka-dafllar›(11)yapt›klar› randomize çal›flmada bir grup

hastaya drenaj miktar› 150 cc/gün alt›na inince sklerozan ajan vermifllerdir. Di¤er gruba ise akci-¤er ekspanse olduktan sonra drenaj miktar› dikka-te al›nmaks›z›n sklerozan ajan vermifllerdir. Plöro-dezisin baflar›s› yönünden bir fark bulmasalar da ikinci grupta drenli süre ortalama 2 gün fazla bu-lunmufltur.

Çok etkili, yan etkisi az, kolay elde edilebilen, ucuz, kolayca verilebilen bir ajan oldu¤u için ilk tercihimiz talk olmufltur. Plörodezis yap›lan 36 hastan›n 24’üne talk verildi. Talk ilk kez 1935 y›-l›nda Bethune taraf›ndan uygulanm›flt›r(2). Daha

sonra y›llarda yap›lan çal›flmalarda talk›n etkinli-¤inin %80-100 aras› oldu¤u gösterilmifltir(12-16).

Serimizde ise talk plörodezis baflar›s› tüp torakos-tomi ile verildi¤inde %87,5 olarak bulundu.

Bleomicin ile plörodezis asbestsiz talk›n elde edilemedi¤i dönemlerde 6 olguya uyguland›. Ba-flar› oran› talk plörodezise gore daha düflüktür (%66). Bleomicin çok pahal› ve yeterince etkili ol-mad›¤› için plörodezis için Ruckdeschel ve arka-dafllar›n›n(17)yapt›¤› bir çal›flma d›fl›nda art›k

öne-rilmemektedir(18). Sherman ve arkadafllar›n›n(19)

yapt›¤› 119 olguluk çal›flmalar›nda bleomycinin baflar› oran›n› %54 olarak bulmufllard›r.

Olgular›n 8’ine de plörodezis amaçl› tetrasik-lin HCL uyguland›. Tetrasiktetrasik-lin üretimi ABD’de ya-saklanm›fl olup sadece Almanya’da üretilmekte ve ülkemize illegal yollardan girmektedir. Yap›lan çal›flmalar›n hemen hepsinde talk›n terasiklinde çok daha iyi bir plörodezis ajan› oldu¤u gösteril-mifltir (12-16). Ayr›ca tetrasiklinin yan etkileri talk

ile karfl›laflt›r›lamaz. Serimizdeki hastalar›n 8’inde talk bulunamad›¤› için tetrasiklin kullan›ld›. Bu ol-gular›n 5’inde baflar› sa¤land› (%62,5). Di¤er ajan-lar›n aksine 5 olguda fliddetli a¤r› ve atefl geliflti ve 2 olguda ifllem yar›da kesildi.

Kelsen ve arkadafllar›(20)taraf›ndan yap›lan bir

prospektif çal›flmada talk, bleomicin ve tetrasiklin karfl›laflt›r›lm›fl ve plörodezis baflar› yüzdesi s›ras› ile %97, %64, %33 olarak bulunmufltur. Ancak bu çal›flmada talk VATS ile, tetrasiklin ve bleomi-cin ise tüp torakostomi ile verilmifltir.

Tüp torakostomi ile sklerozan ajan verilerek plörodezis yap›lan 36 olgunun 8’inde (%22) yine-leme saptand›; bunlar 3’ünde talk, 2’sinde ble-omycin ve 3’ünde tetrasiklin verilen olgulard›.

Patz(6) büyük çapl› tüp torakostomi ifllemine

alternatif olarak küçük çapl› kateter yerlefltirmifl ve bu kateteri de bir drenaj torbas›na ba¤lad›¤›n› bil-dirmifltir. Bu ifllemi en büyük avantaj› hastan›n hastanede kalmas›n›n gerekmemesidir. Drenaj miktar› 100 cc/gün’ün alt›na düfltü¤ünde sklero-zan ajan verilmifltir. Hastalar›n 10’unda (%53) tam cevap, 5’inde (%26) k›smi cevap ve 4’ünde (%21) ise cevap al›namam›fl›r. Baflar› oran› tüp torakosto-mi kadar olmasa da hastanede yat›fl gerektirme-mesi ve düflük maliyetli oldu¤u için alternetif bir tedavi olarak düflünülmelidir.

Benzer bir yöntem de Putnam(7) taraf›ndan

kronik plevral kateter ad› alt›nda bildirilmifltir. Hastalar›n semptomlar›n› gidermek için küçük ka-libreli (8F) bir dren konulmufl ancak herhangi bir sklerozan ajan verilmemifltir. Olgular›n %81’inde baflar›l› oldu¤u bildirilmifltir. Yazar MPE’li hastala-r›n k›sa olan sa¤kal›mlahastala-r›na dikkat çekmifl ve has-talar›n evlerinde tedavi edilmelerinin fonksiyonel ve psikolojik aç›dan onlar› rahatlatt›¤›n›, ayr›ca hastanede yatma ihtiyac› da olmad›¤›ndan ekono-mik yükün minimuma indi¤ini vurgulam›flt›r.

ATS son y›llarda MPE’nin tedavisinde daha çok yer verilen, ayn› seansta hem bir tan› ve hem de tedavi sa¤laya bir yöntemidir, bu da VATS’› di-¤erleri yan›nda avantajl› duruma getirir. Hastane-de kal›fl süresini Hastane-de minimuma indirmifltir

Merkezimize do¤rudan baflvuran hastalar›n klinik bulgular› maliniteyi düflündüren 27 olguya VATS uyguland›. Tüm olgularda tan›ya ulafl›ld› (%100) ve tedavileri planland›. Yim ve arkadaflla-r›(21)tan› ve palyasyon amaçl› VATS uygulad›klar›

69 olgunun %87’sinde spesifik tan›ya ulaflm›fllar ve hiç morbidite veya mortalite ile karfl›laflmad›k-lar›n› bildirmifllerdir. VATS hem direk görüfl sa¤la-d›¤›ndan, hem de ayn› anda tan› amaçl› biyopsile-re olanak verdi¤inden ve tedavi yöntemi hakk›nda karar verme imkan› sa¤lad›¤›ndan bu hastalarda tercih edilecek yöntem olmal›d›r.

Ölçmen ve arkafllar›(22)olgu say›lar› s›n›rl›

ol-sa da VATS’›n hem tan› ve hem de tedavide etkili bir yöntem oldu¤unu vurgulam›fllard›r.

(6)

VATS ve tüp torakostomi ile yap›lan plörodezis karfl›laflt›r›ld›¤›nda, VATS’da drenli sürenin daha k›sa oldu¤u, baflar›s›n›n %100 ve yinelemenin ol-mad›¤› görüldü. Bu fark da istatistiksel olarak an-laml› bulundu. Anthony ve arkadafllar›(23)57

has-taya talc ile plörodezis uygulad›klar›› bildirmifller-dir. Talk olgular›n 28’inde VATS ile 29’unda ise tüp torakostomi ile verilmifl. Ancak iki teknik ara-s›nda baflar› aç›ara-s›ndan anlaml› bir fark bulamad›k-lar›n› bildirmifllerdir.

Akci¤erin ekspanse olmad›¤› 11 olguda pal-yasyon sa¤lamak amac›yla. Denver Plöroperitone-al fiant uygulanm›flt›r. Olgular›n hepsinde flant ba-flar› ile uygulanm›fl, herhangi bir komplikasyonla karfl›lafl›lmadan hastalar postoperatif 2 günde ta-burcu edilmifllerdir. Sayar ve arkadafllar›(24) da

PPS uygulad›klar› 5 olguda herhangi bir kompli-kasyonla karfl›laflmad›klar›n›, k›sa süreli hospitali-zasyon ile tatminkar sonuçlar ald›klar›n› ve 1 ol-gunun da 20. aya kadar semptomsuz yaflad›¤›n› bildirmifllerdir. Son y›llarda en büyük seri Genç ve arkadafllar›(8)taraf›ndan bildirilmifltir. PPS ile

teda-vi edilen 160 hastan›n 21’inde (%14,8) erken ve geç komplikasyonlar geliflti¤ini ve en s›k kompli-kasyon olarak da flant›n t›kanmas› oldu¤u belirtil-mifltir.

Beklenen sa¤kal›mlar› daha uzun ve genel du-rumu iyi olan hastalara daha radikal tedavi yönte-mi seçilebilir. Torakotoyönte-mi ve plevrektoyönte-mi en radi-kal ve kesin tedavi yöntemidir. Serimizdeki sade-ce 1 olguya bu yöntemi uygulad›k. 3 olguya ise ayn› yöntem VATS ile yap›ld›.

Malign plevral efüzyona neden olan malignite-ler: Akci¤er kanseri %36, meme kanseri %25, len-foma %10, over kanseri %5, gastrik kanser %5, plevra tümörleri %7, primeri belirsiz %7 olarak bildirilmifltir(1,2). Serimizde MPE’a en s›k sebep

olarak akci¤er kanseri bulundu, ancak literatürün aksine ikinci s›rada meme kanseri yerine mezotel-yoma, 3. s›rada da lenfoma yerine meme kanseri geliyordu(25,26). Cinsiyete gore bak›ld›¤›nda ise

er-keklerde ilk s›rada akci¤er kanseri, ikinci s›rada mezotelyoma, 3. s›rada GIS kanserleri; kad›nlarda ise ilk s›rada meme kanseri, ikinci mezotelyoma ve 3. over kanseri idi. Mezotelyoman›n ikinci s›ra-da yeralmas›n› klini¤imizin akci¤er hastal›klar› merkezi olmas›na ba¤l›yoruz.

Literatürde plörodezis yap›lan hastalarda a¤r›, atefl, a¤r›, dispne, akut pnömoni, ARDS gibi komplikasyonlar bildirilmifltir(25-27). Kennedy ve

a r k a d a fl l a r ›( 2 8 ) son çal›flmalar›nda 58 hastan›n

5’inde talk ile plörodezis sonras› solunum

yetmez-li¤i geliflti¤ini bildirmifllerdir. Say›lan bu kompli-kasyonlardan ço¤u doza ba¤l›d›r ve 5 g’›n üzerin-de rastlanma olas›l›¤›n›n daha s›k oldu¤u bildiril-mifltir. Serimizde ise 3-5 g talk kullan›ld› ve her-hangi bir komplikasyona rastlanmad›. Ancak tetra-siklin kullan›larak yap›lan plörodezis sonucu 8 hastan›n 6’s›nda ciddi a¤r› ve solunum s›k›nt›s› olufltu. Bu olgulardan 2’sinde iflleme son verilmek durumunda kal›nd›. Ayr›ca 2 olguda da atefl görül-dü.

Tedavinin önemli bir yönü de maliyetidir. Be-lani ve arkadafllar›(29)ABD’de yapt›klar›

çal›flma-da talk ile yap›lan teçal›flma-davinin en pahal› yöntem ol-du¤unu (20,000 US$) bildirmifllerdi. Buna karfl›n mekezimizde 2001 y›l› hesaplar›na göre en ucuz yöntemin VATS ile talk plörodezisi oldu¤u görül-müfltür (350 milyon TL). Talk tek bafl›na 3 g’› 25 milyon TL’d›r.

Tüm hastalardan ilk 30 gün içinde kaybedilen olgu say›s› 3 dür (%4,2). Bu olgulardan 3’ü de tüp torakostomi uygulanan hastalard›. Biri akci¤er kanseri ve di¤eri de meme kanseri ve beyin metas-taz› olan 2 olgu solunum yetmezli¤i sonucu, 3. ol-gu da kalp yetmezli¤i sonucu kaybedildi.

Sonuç olarak; uygulanan tüm palyatif tedavile-re ra¤men MPE’nun prognozu halen kötüdür. Ta-n›s› konan hastalara kolay, ucuz ve etkili bir yön-tem olan tüp torakostomi ile talk plörodezis ilk se-çenek olmal›d›r. Buna karfl›n tan›s› olmayan has-talarda VATS hem tan›y› elde etmede hem de uy-gun tedavi yöntemi seçmede oldukça yard›mc›d›r. Ayr›ca VATS ile yap›lan plörodezis ifllemi tüp to-rakostomiye göre daha baflar›l› bir yöntemdir. Eks-panse olmayan olgularda ise plöroperitoneal shunt iyi bir tedavi alternatifidir.

KAYNAKLAR

1. Sahn SA. Pleural malignancies. In: Pulmonary and cri-tical care medicine on CD-ROM, 1997.

2. Light RW. Malignant pleural effusion. In: Light RW. Pleural Diseases, 3rd ed. Williams&Wilkins, 1995:94-116.

3. Antunes G, Neville E. Mane,agement of malignant ple-ural effusions. Thorax 2000 ;55 :981-983

4. Chernow B, Sahn SA. Carcinomatous involvement of the pleura: an analysis of 96 patients. Am J Med 1977;63:695-702

5. Sahn SA. Malignant pleural effusions. In : Fishman AP, Elias JA, Fishman JA, et al.(eds). Fishman’s Pulmonary Diseases and Disorders, 3rd ed. Vol 1. Mc Graw-Hill. 1998; 1429-1438.

(7)

and ambulatory sclerotherapy. Chest 1998;113:78-85. 7. Putnam JB, Walsh GL, Swisher SG, et al. Outpatient management of malignant pleural effusion by a chro-nic indwelling pleural catheter. Ann Thorac Surg 2000;69:369-375.

8. Genç O, Petrou M, Ladas G, Goldstraw P. The long-term morbidity of pleuroperitoneal shunts in the mana-gement of recurrent malignant pleural effusions. Eur J Cardiothorac Surg 2000;18:143-146.

9. Anderson CB, Philpott GW, Ferguson TB. The treat-ment of malignant pleura effusion. Cancer 1974; 33:916-922.

10. Johnson WW. The malignant pleural effusion: a review of cytopathologic diagnosis of 584 specimens from 472 consecutive patients. Cancer 1985 56:905. 11. Villanueva AG, Gray AW, Shahian DM. Efficacy of

short term versus long term tube thoracostomy drena-ige before tetracycline pleurodesis in the treatment of malignant pleural effusion. Thorax 1994;49:23-25. 12. Erasmus JJ, Goodman PC, Patz EF. Management of

ma-lignant pleural effusions and pneumothorax. Radiol Clin North Am 2000;38(2):375-83.

13. Danby CA, Adebonojo SA, Moritz DM. Video-assisted talc pleurodesis for malignant pleural effusions utili-zing local anesthesia and i.v. sedation. Chest 1998; 113:739-42.

14. Aelony Y, King R, Boutin C. Thoracoscopy talc poud-rage for chronic recurrent pleural effusion. Ann Intern Med 1991;115:778-782.

15. Hartman DL, Gaither JM, Kesler KA, et al. Comparison of insuflated talc under thoracoscopic guidance with standard teracyclin and bleomycin pleurodesis for control of malignant pleural effusion. Cardiovasc Surg 1993;105:743-748.

16. Adler RH, Sayek ‹. Treatment of malignant pleural ef-fusion: a method using tube thoracoscopy and talc. Ann Thorac Surg 1976;22:8-15.

17. Ruckdeschel JC, Moores D, Lee YJ, et al. Intrapleural therapy for malignant pleural effusion. A randomized comparison of bleomycin and tetracyclin. Chest 1991; 100:1528-1535.

18. Webb WR, Ozmen V, Moulder PV, et al. Iodized talc

pleurodesis for the treatment of pleural effusion. J Tho-rac Cardiovasc Surg 1992;103:881-886.

19. Sherman S, Ravikrishan KP, Patel AS, et al. Optimum anesthesia with intrapleural lidocaine during chemical pleurodesis with teracyclin. Chest 1988;93:533-536 20. Bat›rel HF. Plevral efüzyon. Yüksel M, Kalayc› NG

(eds).Bilmedya grup. Gö¤üs Cerrahisi, 2001; 363-369. 21. Yim Ap, Chung SS, Lee TW, et al. Thoracoscopic ma-nagement of malignant pleural effusions. Chest 1996; 109:1234-1238

22. Ölçmen A, Akp›nar A, Sayar A, ve ark. Malign plevral efüzyonda tedavi yaklafl›mlar›. Acta Oncologica Turci-ca 1997;30:1-4

23. Anthony PC, Anthony TC, Chan MB, et al. Thoracos-copic talc insufflation versus talc slurry for symptoma-tic malignant pleural effusion. Ann Thorac Surg 1996; 62:1655-1658

24. Sayar A, Bekar Y, Ölçmen A, ve ark. Denver plörope-ritoneal shunt uygulamas›: 5 malign plevral efüzyonlu vaka nedeniyle. Türk Onkoloji Dergisi 1999;14:196-198.

25. Bouchman A, Chastre J, Gaudichet A. Acute pneumo-nitis with bilateral effusion after talc pleurodesis. Chest 1984;86:795-797.

26. Rinaldo JE, Owens GR, Rogers RM. Adult respiratory distress syndrome following intrapleural instillation of talc. J Thorac Cardiovasc Surg 1983;85:523-526. 27. Therman M, Loddenkemper R, Schroder D.

Thoracos-copy-a forgetten endoscopic procedure? Endoscopy 1985;17:203.

28. Kennedy L, Rusch VW, Strange C, et al. Pleurodesis using talc slurry. Chest 1994;106:342-346.

29. Belani CP, Pajeau TM, Bennet CL. Treating malignant pleural effusion conciously. Chest 1998;113:78-85. 30. Fentiman IS, Millis R, Sexton S, et al. Pleural effusion

in breast cancer. A review of 105 cases. Cancer 1981; 47:2087-2092.

31. Sanchez-Armengol A, Rodriguez-Panedero F. Survival and talc pleurodesis in metastaic pleural carcinoma, revisted. Report of 125 cases. Chest 1993;104:1482-1485.

Referanslar

Benzer Belgeler

Reekspansiyonel pulmoner ödem (RPÖ) pnömo- toraks, plevral efüzyon veya akciğerin atelekta- zisinin tedavisi sırasında içerideki hava sıvı veya obstrüksiyona neden

Median overall survival in pleu- ral effusion patients at the time of diagnosis was 514, 138 and 33 days, respectively, according to the low, moderate and high LENT scores, and

Clinical presentation of Hepatitis A infecti- on may be different from typical hepatitis A appe- arance: fulminate, cholestatic, Guillain Barre Syndrome, and pleural effusion

Burada homozigot AH nedeniyle adolesan yaflta koroner arter hastal›¤› geliflen ve bu nedenle baypas operasyonu yap›lan, sonras›nda LDL aferez tedavisi uygulanan bir olgu,

nition of acute cardiac allograft rejection from serial integrated backscatter analyses in human orthotopic heart transplant recipients: comparison with conven-

Canl› bir virüs içermesi nedeniyle afl›n›n ba¤›fl›kl›k sistemini, geleneksel yön- temlerle haz›rlanan afl›lara göre çok daha fazla uyar›yor olabilece¤ini

Sonuç olarak, PRID uygulamalarının, aşım sezo- nunun erken döneminde gebelik elde edilebilme- sinde ve siklik düzensizliklerin tedavisinde başarıy- la kullanılabileceği,

Aç›k kaynak kodcular, kendi yaz›- l›mlar›n›n özellikle sermayesi düflük olan küçük iflletmeler için ciddi bir ma- liyet avantaj› sa¤layan önemli bir çö- züm