• Sonuç bulunamadı

Başka Balat yok

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Başka Balat yok"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

T T - S Q O U U

//.

5

.-z ^ 7

Balat’ta büyüyen yedi arkadaş, önce demek sonra ilkokul

çağındaki çocuklar için bir eğitim ve kültür merkezi

kurdu. Onlara göre Balatlı çocukların üç alternatifi vardı:

“Okumak, sporcu olmak, hırsızlık yapmak”. Bugüne

kadar binden fazla çocuk merkezden yararlandı.

Bulat, bugün koruma altında ve en çok turist çeken semtlerden biri..

alakası yok. Yine de her gelen, hangi kurum­ dan geliyorsa, ‘ B izimle ilgili şu evraklarınız eksik’ diyor. Hem işin bürokratik tarafını bil- m iyordukhem de, ‘Nasılsa güzel bir iş yapı­ yoruz, bürokrasi bizi görm ez’ diyorduk. D em eksiz olmuyormuş. D em ek kurduk. Şimdi de demeğimizin tüzüğü müsait değil- m işvs. Yalanda, Fener Gönüllüleri Demeği ile birleşip Fener-Balat Kültür Demeği adın­ da yeni bir dem ek kuracağız.’ ’

D em eğin bundan sonraki hedefi ise, M i­ mar Sinan ve Yıldız Teknik üniversitelerinin birlikte hazırladığı Balat- Fener Restorasyon Projesi’nin bir an önce hayata geçirilmesi

için yetkililerin “başını ağrıtmak”. Hüseyin Movit, Balat ’ m kaderinin buproj eyle deği­ şeceğini söylüyor:

“ 1267 tarihi yapının restorasyonu öngörü­ lüyor. Balat, en çok turist çeken semtlerden biri olmaya aday bir semt. Çünkü burada, üç din için de mukaddes sayılan tarihi mekânlar var. Proje gerçekleşirse yetiştirdiğim iz ço­ cuklar turizme yönelik işlerde çalışabilecek­ ler. Bu uğurda elimizden gelen her şeyi yapa­ cağız. Çünkü Balat için başka kurtuluş yolu göremiyoruz.”

yildizates_miha@mynet.com

Balatlı çocuklar, Balatlılar Derneği’nin kurduğu merkezin önünde...

YAZI: YILDIZ ATEŞ

FOTOĞRAFLAR: KAAN SOYTÜRK

İstanbul’un tarihi sem tlerinden Balat... M utluluğu ve refahı fabrikalarda, beton ev­ lerde ararken, çırpm dıkçayoksullaşm ış, bu arada geçmişin renkleri ve seslerini de yitire­ rek umutsuz kalmış. Sonunda, yine kendi in­ sanları sahip çıkmaya başlamış ona; dünün bitirimlikleriyle nam salmış Balat delikanlı­ ları; esnaf... Turşucu Hüseyin Movit, inşaat­ çı K adri Gözaydın, m arketçi Aytekin K ara­ dağ, manav Hızır Bursalı, beyazeşyacı Meh- m etG ürdam arveSüm erPalazoğlu. Şim di­ lerde, kendilerinden bahsetm ektenpekhoş- lanmayan genç adamlar her biri. Gençlikna- ralan , bıçkınlıklar, boğazlarında dizili kal­ mış, şimdiki dertleri çocuklarına eğitim im ­ kanı sağlayarak cehaletin ve yoksulluğun kökünü kazımak... B ir de, Balat-Fener Res­

torasyon Projesi’n in b ir an önce hayata geçi­ rilm esi için kam uoyu oluştur­

mak...

B alat’tabüyüyen yedi arkadaş, kurdukları Balatlılar D em e­ ğ i’nin çatısı altmda, ilkokul ça­ ğındaki çocuklar için b ir eğitim ve kültür merkezi oluşturmuş. Okuldan çıktıktan sonra öğrenci­ ler, hem bilgisayarlara yüklenen program larla sosyal, fen, Türkçe ve İngilizce gibi derslerini çalışa­ biliyor, hem de gönüllü öğret­ m enler eşliğinde tiyatro ve folk­ lor faaliyetlerine katılıyorlar. Bu­ güne kadar binin üzerinde çocu­ ğa hizm et verilmiş, birçoğunun da eğitim masrafları üstlenilm iş. İnşaatçı Kadri Gözaydın altı yıl B alat’ta eğitim seferberliği ilan ettiklerini söylüyor:

“Balatlı çocukların üç alterna­

tifleri var; ya okuyacak, ya sporcu, ya da k e­ sinlikle, hırsız veya esrarkeş olacaklar. Beş ilkokuldaki eğitim kalitesi çok düşük oldu­ ğundan genelde üçüncüsü gerçekleşiyor. Çocuklarımıza sahip çıkalım dedik. Öncele­ ri çok fazla endişe vardı. Herkes, ‘ K endim i­ zi geçindirmekten acizken bizim sırtımızdan bu iş yürür m ü’ diye soruyordu. E ğitim in e ’sinden, demeğin d ’sinden anlamazdık. Biz anlam ıyoruz ya, çocukların da başarılı ola­ cağından şüpheliydik açıkçası. Am a b ir de baktık ki, yeni nesil hiç de bizim kadar ‘m an­ kafalı ’ değil. Çok çabuk adapte oldular bilgi­ sayara. Çocuklarımızın zekâlarındaki gelişi­ mi gördükçe umutlarımız arttı. B izlerde on­ larla birlikte çok şey öğrendik.”

Asıl mesleği turşuculuk olan Hüseyin M o­ vit, öğrencilere Türkçe dersleri veriyor. Ba- latlılar, televizyonda y a da gazetede yanlış bir kelim e fark ettikleri zaman hem en ona söylüyorlar, o da bıkm adan usanm adan ge­

rekli yerlere telefon açıyor. Balat’ta büyüme­ miş, am a evlendiği günden beri, yani yakla­ şık 25 yıldır burada:

“D am at olarak geldim, hanım köylü ol­ dum yani. Benim gençliğim Emirgân’da geçti am a eşim doğduğu sokakta oturan na­ dir insanlardan. Adımı çok kişi bilmez, eniş­ te diyorlar bana. Sıcaktır buranın insanı. B u yüzden Balatlı olmaktan memnunum. Hem burada yapılacak çok iş var.”

Hüseyin Movit böyle bir merkez kurm a fikrinin semtteki cam ilerden birinin eski imamından çıktığını ammsatıyor. Uzun yıl­ lar A lm anya’da görev yapan imam, Avru­ p a’da kiliselerin eğitime, sosyal ve sportif fa­ aliyetlere çok önem verdiğini, aynı şeyin ca­ milerde de yapılabileceğini önermiş hemşe- rilerine. O sıralar, bakım sızlıktan yıkılm ak üzere olan Yusuf Şücaaddin Cam ii’nin alt katını şeker deposu olarak kullanan Yahudi dostlan yerini, gönüllü olarak demeğe bırak­

mış.

“B alat’m bütün ekonomisi sa- nayikuruluşlannabağlıydı. 50’li yıllarda sanayileşme uğruna gü­ zelim Haliç sahillerine kimya te­ sislerini, boya tesislerini, ağır sa­ nayiyi getirdiler. Hesapta İstan­ bul’u kurtaracağız derken H a­ liç ’ i mahvettiler. Onlar da gidin­ ce burası emekliler semtine dön­ dü. Tarihi doku bozuldu” diyor Movit: “C ehalet ve ekonomik çöküntü nedeniyle insanlar her atılan can simidine sanlm akzo- runda. Bunu da kim sunarsa ona gidiyorlar. ‘A ç ’ın dini, im anı, ideolojisi olmaz. Bir arkadaş, alacağı yardım için üç dörtparti- ye birden üyedir. Haliç kıyılan tarikatların ve siyasi partilerin yuvası haline geldi. Yani burada herkes sürü gibi”...

Tiyatro ve folklor çalışmaları

Zam anın Fatih Belediye Başkam Sadettin Tantan’m desteğiyle hem en işe koyulmuş Balatlılar. On tane bilgisayar, dersler için m a­ sa, sıralar alınmış .Çocuk geliyor, hangi der­ si istiyorsa bilgisayardaki paket programı açıp ders çalışabiliyor. Eyüp ilke K ültür Folklor D em eği ’nden gelen hocalar çocuk­ larla tiyatro ve folklor çalışm alanna başla­ mış. Bunlar yapılırken bir yandan maddi im­ kânsızlıklarla boğuşmuş, bir yandan da baş­ ka sorunlarla yüz yüze kalmışlar. Cam inin yeni imamı savcılığa, kaymakamlığa, müftü­ lüğe ‘ ‘Görev yaptığım caminin altmda kimli­ ğini bilmediğim kişiler, içeriğini bilmediğim eğitimi ilkokul çağındaki çocuklara veriyor­ lar” içerikli şikâyet dilekçeleri yazmış.

“Yetkililer tarikat tipi bir hücre basacakla­ rını düşünerek geliyorlardı. Bakıyorlar ki

Kadri Gözaydın ve Hüseyin Movit (altta).

Kişisel Arşivlerde İstanbul Belleği Taha Toros Arşivi

II

Referanslar

Benzer Belgeler

Ancak, talebelerin,elbiselerinin uzun bir süre daha giyilmesine elverişli olduğu için elbise masrafı olarak sadece sekiz yüz mark gönderilmiştir.(DMA, BN 85/1717-118) Bir

Belediyenin bölgede restorasyon de ğil yenileme yapacağını anlatan Pulcu, proje kapsamına giren alanın yüzde.. 53’ünün konut olarak kalaca ğını yüzde 48’inin ise

otom obil kazasın ın yoldaşile bile gü nah işlem ediğini kabuJ et- li rm ek

Daha başka yazarlarımızın yaşamı ile ilgili bilgiler yanında yapıtla­ rı ile ilgili bilgiler de noksan olabilir.. Sözgelimi, benimle ilgili bölümde Ankara Hukuk

Bu amaçla, klinikler arası konsültasyon istenmektedir (1) Göğüs hastalıkları konsültasyonu (GHK), ise genel olarak preoperatif değerlendirme ve başka bir birimde tetkik

Bu derlemede güncel kılavuzlardaki öneriler özetlenerek kronik hepatit B'de NA’ların güvenli olarak kesilmesinde yararlanılabilecek farklı virolojik ve immünolojik

Beş yıllık dönemde Seroloji/ELISA Laboratuvarına gönde- rilen kan donörü ve ameliyat öncesi rutin serolojik inceleme istenen olgulara ait 84 164 kanın 5 (%0.006)’inde ELISA ile

Yolsuzluğun belirleyicileri olarak analize dahil edilen bağımsız değişkenler; vergi yükü (TB), enflasyon oranı (INF), büyüme oranı (GR), insani gelişmişlik