tsm a ll Babibden örnekler»
l-(L L s e mezunlarına h it a b e s i) Adana? Temmuz 1928
"Gençler, bu günden itib a re n hayata a t ı l d ı n ı z ; fak at b i l i n i z - k i, hayat, sadece penbe r e n k li d e l i l d i r , hakikat ç a t la k t ır , dünyanın devranı çok d efa s e r t t ir * Hayatta yese k a p ıld ığ ın ız a n la r, ü m id s iz li- ğe düşer g i b i olduğunuz zamanlar g ö re c e k s in iz . î ş t e öyle an lar ve za manlarda yapacağınız b i r i ş v a r, Büyük Gazi k i bütün in k ılâ b ı ve oum- h u riy e ti s iz le r e s î z l e r i n e l l e r i n i z e v e d ia b ır a k t ı, î ş t e onu düşüne
c ek sin iz, hayatın her hangi b ir m aniasile ç a r p ış d ığ ın ız v a k it , yese ve ü m id sizliğe düştüğünüz zaman i ş t e onu gözünüzün önüne g e tire c e k
s in iz , Bu! m ille t k i bütün t a r ih in ve bütün b e ş e r iy e tin daha b ir m isli_ n i görem ediği mütjıiş fe lâ k e te a t ı l d ı ğ ı zaman, bütün dünya, bütün ha r i ç ! âta ve d a h il bizim kuH; ılmamıs imkânı olmadığına kanaat g e t i r d i ğ i v a k it , onun şahlanan imanı her maniayı kırarak, hududsuz fe lâ k e t i
parçalayarak! gece g i b i üstünüze çöken ölümü dağıtarak bu m i l l e t i kur ta r d ı» iş t e onu düşüneceksiniz, dünya ö.stünde en yapılamıyaoak i ş i b i l e yapmanın mümkün olduğunu onu düşünerek anlıyacak, hayatta tesadüf
ed eceğin iz her mania k arşısın da d e v r ilip çiğnanmiyecek mania olmadı ğ ı n ı onu tahassürle ta k d ir ed ecek sin iz. Genç arkadaşlar; bütün haya t ın ız d a o azim ve iman güneşi bütün h a rek âtın ıza rehber, bütün ömrü nüze a y d ın lık olsu n ."
2 - (Yeni H a r fle r in Kabulü) 2 7 Ağustos 1928 de
Adanada yap ılan 5000 k i ş i l i k to p la n tıd a :
Ey ümmi kalan vatan kardeşlerim , ey okuyup yazmayı öğremejten- l e r , s iz le r e h itap ediyorum, dünyanın her lisan ın d a ve her ed eb iya tın da c e h li karanlığa ilm i nura b e n z e tir le r , ey karanlığa bakanlar, ve mezara kadar a y d ın lık ümidine veda ed en ler; s iz le r e h itap ediyorum, âmânın ne olduğunu b i l i r s i n i z , g ö z le r in in için d e ebedî karanlığa gö mülüdür, mezara kadar böyle g id e c e k tir , mütevekkil, ümidsiz,koyu b i r zulmet için d e yaşar. Fakat b ir gün b ir muciae, b ir füsun, b ir am eliyat
onun g ö z le r in i a ç ıv e r m iş tir . 0 ebedî karanlıktan ziy a y a kavuştu. O âma ne kadar s e vin m iş tir d eğilm i? o sevin cin saad eti ne hudutsuz dur değilm i? ey timmi kalan vatandaş, iş t e sen şimdi skh öyle b ir mucize önündesin, senkL okuyup yazmağa ölüme kadar veda etm iştin . Se n e le rce ve senelerce uğraşarak ceh lin karanlığından kurtulmana h iç imkân yoktu, İ ş t e Gazi sana şimdi bu imkânı v e r d i, b i r i k i ay uğraşa
caksın, b i r i k i ay d e ğ il h a tta b ir i k i h a ft a lık b i r emek, i ş t e mezara kadar ta şıya ca ğın o karanlık g i t t i ve sen de okuyup yazan ların gündü zü ve nuru iç in d e s in , şimdiye kadar b iz a y d ın lık ta s iz k a ra n lık ta , b i r
b ir im iz i tanımıyorduk'' A r tık o gece Gazinin şim şekli parm aklarile s i yah b i r kefen g i b i y ı r t ı l d ı , A r tık s iz de b iz de hep gündüz iç in d e y iz , g e c e le r iş t e a s ı l şimdi gündüz oldu ( bravo s e s le r i a lk ış la r )
Saadet harbi t
Ey münevverler, ey yeni h a r f le r i okuyup yazanlar s iz le r e h ita p ediyorum, yeni h a r f l e r i bilmeyene nerede ra s tla rsa n , sokakta, kahvede, h e r yerde ona bu h a r f le r i öğretmeğe mecbursun, bunu sana y a ln ız Gazi
emretmedi, m ille t de senden bunu i s t i y o r . Bu senin hem hakkın, hem v a z ife n , hem ş e r e fin d ir . B ir i ç ık a r da bana zoritamı öğreteceksin der se benim hü rriyetim yok mu d e r s e ... h a y ır ey böyle diyen ve böyle dü şünecek olan, sorarım sana, bu arz üstünde, dağlara çıkmış tek başına yaşayanmışın? senki bu m ille t in b i r fe r d is in * m ille t in muzafferse sen de mağrur, m ille t in mağlupsa sen de münhezim, m ille t in zenginse sen de müreffeh, fa k irs e sen de bedbaht, m ille t in müstakilse sen de e fe n d i, m ille t in e s irs e sen de k ö le s in , hangi h ü rriy e t; iş t e bin b ir bağla mfclletine b a ğ lıs ın , bütUn mukadderatın m ille t in in mukadderatına per çinlenm iş, hangi hü rriyet? i ş t e yen i h a r fle r bütün m ille te teammüm edince bütün m ille t mes’ u l olacak, m ille t in saadetine gaadedene düş man d iyo ra z, buna k a rşı s ilâ h la n ıy o ru z, sen de öyle düşünmekle bu m ille t in saadetine kaadetmiş olmayormusun? ejı münevver, m ille tin e s a v le t eden e l i kırmak n a s ıl v a zife n s e m ille t in in saadetine kssdede- oek o z ih n iy e t i kırmak da öyle v a z ife n d ir . Kara h ü rriyet yok, ken-h od gâ n lığın ı m ille t in in bedbaken-ht lığ ın d a arayan ken-h ü rriyet yok, şimdiye kadar f e l a k e t le r i yenmek içir®, h a rp ler y a p tık . Şimdi de saadet har b in i yapmaktayız, haydi ey saadet harbinin müoahidleriM, ey yeni h a r f l e r i nurdan b ir e r süngü g i b i takanlar, haydi Başkumandan emir v e r d i, hep birden i l e r i ! (ş id d e t li ve sü rek li a lk ış la r )
Yeni alfabe ve yeni m ille ti
Muhterem hanımlar ve beyler* sözlerimi b itirirk e n meşhur b ir âlimin çok maruf b ir sözünü tahattur ettireceğim . 0 âlim diyorkiı
•'Bana yeni b ir alfabe v e rin iz, size yeni b ir m ille t vereyim" Gaziki elden giden vatanı g e tir d i, ölüme a tıla n m ille t i kurtardı, şim d i o$ v erd iğ i yeni alfabe i l e kurtardığı vatanı b ir kerre daha ve mü- ebbeden kurtarıyor, ölümden çık ard ığı m illete b ir kerre daha ve ebe- diyyen yeni hayat veriyor (Yaşasın Gazi Besleri, şid d etli ve sürekli a lk ış la r) Ey muhterem m ille t, Türk m ille ti ki e z e lid ir , tarihlerden daha a sil* nurlu başı mazinin karanlıklarına kadar dajıp giden en kadim en a s il b ir m ille t, bu* e z e li m ille t az kalsın ezelde kalıyordu, eze l î olmak şeref, fakat ezelde kalmak ölümdür, Gazi bu m ille ti ezelden a ld ı, ebede doğru hamle e t t ir d i. Her inkılâpta o ebedden zamanlar ve a s ırla r kopardı, m illetin in önüne koydu, fakat bu sefer, verd iği bu yeni alfabe i l e artık o â t iy i ve o ebedi öyle kısım kısım d e ğ il bü tün endamile, bütün â t iy i ve ebedi bütün h e je tile m illetin e takdim
e t t i , (çok şid d etli a lk ış la r)
îş te âtinin sinesinde ebediyetin nihayetine kadar açılmış g in iş , mesud, düzgün b ir şahrah, on beş milyon Türk tek b ir adam g ib i, hep b ir adım atan b ir askerî k ı t ’ a g ib i, on beş milyon Türk o refah ve i l i l â şahrahına girmiş, elinde yeni alfabenin İlâ h i meşgalesi , kulaklarında Gazinin samedanî sedası, on beş milyon Türk karanlık de nen â tiy i aydınlata aydınlata, mesud ve muttehid gülüyor. BU manzara
o kadar aaemetli k i, yalnız o şahraha giren bu günkü Türk m illetlini d e ğ il ebediyetin sonuna kadar gelecek Türk n e s ille r in i de tebrik edi yoruz, ve bunu yalnız biz d e ğ il, on asırdan beri toprakların altında yatan tabaka tabaka ecdadımızın ruhları da, gıpta i l e , hasretle teb
rik ediyor, haydi aziz ve mesud m ille t, yolun açık, zaferin k a t'î, saadetin muhakkak olsun (dakikalarca süren mütemadi a lk ış la r.)
(İsm ail Habib Selrük) ten
E ski H a rflere veda h it a b e s i Kasım 1928
Ç ö lle r ve n e b ile r diyarından kalkarak bundan tam on a s ır e v v e l» başınızda a k e lle r , s ır t ın ız d a m aşlahlar, bizim içim ize g ir d in iz . Hem de b ir eve b ir m is a fir g ir e r g i b i d e ğ i l , b ir mahlülde b ir mayi e r i r g i b i , b ir c iğ e re b ir hava sokulur g i b i , b ir h ü v iy e ti başka b ir hü viyet yapar g i b i bütün b en liğim ize karışarak ve bütün b e n liğ im iz i k a r ış tır a r a k bin
sene e v v e l iç im iz e g ir d in iz .
Bu bin sene için de Türk dehası sana n e le r in i vermedi ve sen onun n e le r in i almadın ? H ata tlar senin karşına g e ç t i , ç a tla k kamış kalemi sa r ı d iv id in iç in d e k i siyah mürekkebe b a tıra ra k , değirm i m inderler üstün de b e l l e r i bükük, b ir d i z i k a lk ık , tam bin sene, b o y la r ın ız ı daha ahenk l i , kam bu rlarınızı daha yumuşak, ş e k i l l e r i n i z i daha mevzun yapmak i ç i n , tam bin sene, g ö z le r in in nuru ve d eh aların ın ib d a ın ı d ök tü ler. 0 kadar k i s e v g ilin in endamını o h a tla rd a k i e l i f l e r e ve y â rın çe şmanını o h a t- la rd a k l v a v la r ın g ö z le rin e benzetmek adetim iz olmuştu!
Kadına f ı t r a t ı n en d ilb e r ş i i r i d e r le r . Ressamın f ı r ç a s ı ve hey k e lc in in kalem traşı A lla h ’ ın y a r a t t ı ğ ı o ş iird e n b ile daha mükemmelini y a ra tırm ış . Âh, ey m aşlahlı h a r f le r , bin sene e v v e l g e ld in iz » Türkün de hasına d edin iz k il o f ı r ç a y ı a t , bu kamış kalemi a l , o kalem traşı f ı r l a t , bu tunç d i v i d i önüne koy, o k ad ın ı ve o t a b ia t ı b ıra k , b i z i güze İ le n d ir . Ah, bin sene s iz b ize bunu yapmıyaydınız b iz bin sene sanata ve b e ş e r i y ete kim b i l i r ne lâyeraut b e d ia la r v e re c e k tik .
Y a ln ız b e şe riye te k a rş ı m üftehir olacak d e ğ i l , b e ş e r iy e t i kendi m izle raüftehir edecek o eserlerd en tam bin sene mahrum kaldık* İş t e a s ı l bu hüsranın azametine a ğ lıy o ru z !
He malûmmıydi diyorsunuz, öyle dâhi ressamlar ve h e jk e ltr a ş la r y e t iş t ir e c e ğ in iz neden h e llim iy d i demek istiyorsu nu z ? Yok, bundan, baş kası şüphe etse b ile s iz in buna b ir ze rre şüpheye hakkınız olamaz. Bakı n ız s iz in o e ğ r i büğrü ş e k i l l e r i n i z i "F u zu li" e lin e a l d ı , onlardan y a p tı ğ ı her mısraa t it r e y e n ve t it r e t e n b ir e r kalp koydu. 0 mısralardan mürek kep her ş iir e elemden b ir umman d e r i n l i ğ i v e r d i, o çapraşık m ıs r a lı ş i i r l e r ebediyete h ıç k ır ıy o r . "N e f’ i " senin ş e k ille rin d e n d iz ilm iş m ıs ra la rı b ir e r m iğfer g ib i yek d iğerin e ç a r p t ı. Onun elin d e havasız kalmış b ir kar t a l g i b i haykırdın. "Nedim"in e lin d e is e seni b ir b i l l û r zemzeme ve b ir gümüş fuara s a t t ık . Şevk ve şanından örülmüş, zevk ve t ar ap la n a k ış lı
ş u le le r serpen b ir "ş e h riâ y in " g i b i g ö z le re nur ve k a lp le re surur oldun»
Meş’ a le le r i yanardağın ağzından tutuşturunuz. Ateşten b irer per vaz halinde karan lıkları y ır ta y ır ta her meş’ ale b ir yere koşuyor.
"Namık Kemal" in elin d e iş t e bu hale g e ld in iz . Her m ısra ın ız onun ruhunun volkanından a le v le n d i. Ve her mısra b ir m eş'ale g i b i g i t t i ğ i k a lp le r i alevlendirdiSH âm it" in e lin e düşünce de seni bazan homurtulu b ir g ir d ib a t halinde gördük, bazan b ir ishak g i b i terennümünü d in le d ik » An oldu, k i arşa çakan şimşekler g i b i h a şm etli, an v a r d ık i bahçede a ç ı l mış ç iç e k le r g i b i muattardın. "Haşim" se seni g ö z le r in görmeğe alışm ad ı ğ ı y en i z iy a la r la ve elmas tra ş iş le m e li s a lk ım la rla b ir a vize g i b i par l a t t ı ve onun elin d e böyle b ir â v ize g i b i sa lla n d ın .
2
-Bu m ille t 'bunları hem de seninle y a p t ı. Senlin o a g e l l i ve maşlah- l ı k ıy a fe t in i e v ir e ç e v ir e , i r i k em ik li k e lim e le r im iz i senin ince z a r f la rında eze büze, b a z ı k e lim e le r i b ir zürafa boynu g i b i uzatarak, b a z ı ke lim e le r i cendereye konmuş g ib i sıkarak, bu m ille t bu i ş i bin senddir bin b ir emekle y a p t ı. Seni kendimize in tib a k e t t i r e c e ğ i z diye bin sene kendi g ü ze l d i l i m i z i i n l e t t i k . Bu bin s e n e lik in ilt id e n ve bu bin b ir emekten
sonra sana b ir m ille t in v e r e b ile c e ğ i en son kemali v e rd ik : lâ k in ne b i le lim , meğer o en son kemâl sana en k a f i z e v a l im iş!
ölüşün d i r i l i ş i m i z olu yo r. Zararım ız fa n i, kârım ız namütenahi d i r . â tin in o lâ yeten a h iyetin e h a lin bu f a n iy e t i feda olsun bunu düşünüş- dürki b ize ölümünü düşündürmüyor. Kalan d i r i is tir a p s a kalması neye ? g i
den ölü i t i l â is e gitmemesi neye ? Ferdin üzüntüsü k i m ille t e s a a d e ttir , o üzüntüden üstün zevk olamaz.
Cenazeni t e ş y i ederken gözlerd e yaş yoksa sebep buj k a lp le rim iz se vin ç le çarpıyorsa sebep bu, ruhlarım ızda matemin ınikudetine b edel haya t i y e t i n cuş ve huruşu varsa sebep bu. Y en i hayata a t ıla n la r ın h eyeca n ı, ufuktan ufka sıç ra y a n la rın ham lesi, v a r lık la r ın adem adem leri var eden
l e r i n ir a d e s i | G e c e le r i parçalayarak sabahları a ç a n la rın , zamanları b ir b irin e çarparak a s ı r l a r ı yekdiğerinde ç a lk a y a n la rın , t a r i h l e r i y e r le r e
sem igun ederek y erle rd e n t a r i h l e r i y a ra ta n la rın im anıthaydi, ey bundan on a s ır e v v e l ç ö l l e r ve n e b ile r diyarından kalkarak, başınızda a g e l l e r , s ır t ın ız d a maşlahlar iç im ize g ir e n , bütün b en liğim ize k arışa rak bütün ben l i ğ i m i z i k a r ış tır a n bin s en elik h a r f l e r , haydi ebediyyen A llah a ısm arla d ık !