fTarihten Sahifeler
1
J
' ' > •- ■ ■■ ’ ■Göksıi kasrında yabancı misafirler
Yazan:
Halûk Y. Şehsüvaroğlu
Göksu kasrı Boğazlçüıdeki eski biniş kasırla
rından biri de Göksuda inşa edil mişti. On sekizinci asırda yapılan kasır müteaddid daireleri olan ge niş ve ahşab bir bina idi. I. Mah- mud zamanında sadrâzam Divit- dar Mehmed Paşanın inşa ettirdi- ëi bu güzel saray 19. asrın orta- larına kadar müteaddid tamirler ve esaslı değişikliklerle m >ına 1.17a edilmişti.
Boğaziçi kıyılarında eski Çıra- ğan, Beykoz, Dolmabahçe. Sahpa- can, Fer’iye sarayları gibi kârgir, yan kârgir kasırlarm, sarayların inşa olunduğu devirde Göksudaki eski ahşab binanın yerine de bu günkü süslü kasır yaptırıldı.
Yahya Kemalin bir şiirinde (Şen cepheli kasır) diye vasıflandırdığı bu bina hakikaten fazla gösterişli ve aydınlık cephesile Boğaziçınin
bir semtini süslemektedir.
İki katlı kasra deniz ve kara ta raflarındaki kapılardan girilmek tedir, Deniz tarafındaki asıl ka pıdan sofaya girilince karşıya iki taraflı zarif bir merdiven gelmek te ve yanlarda içiçe geçen ikişer salon bulunmaktadır. Üst kat ay- ‘ nı plân üzerine yapılmıştır.
Bina inşa edildiği tarihte gavet zarif eşya ile döşenmiştir. Abdül- mecid tuğralı aynalar, ampir ma salar. dolaplar ve konsollar büyük bir değer taşımaktadır,
i Göksu kasrı Abdülmeciddenheri clsmanlı hükümdarlarının ve tu m - ¡Mmriyet devrinde devlet reisleom i- l!Sı bazı günler ziyaret ettikleri,
dinlendikleri bir kasırdır.
, İstanbul halkının Göksuda yap- t">ı tenezziihleri hükümdarlar, bu radan seyrederlerdi. Meşrutiyetten evvel hususî müsaadeyle bazı sul tanlar, çatanayla ve yemeklerde buraya gelirler ve burada bütün bir gün eğlenip, vakit geçirirlerdi.
Göksu kasrının tarihinde bir İn giliz hükümdarının hâtıraları da yer almaktadır, Abdülâzizin tahta çıktığı ilk sene içinde o tarihlerde veliahd bulunan Edward VII, gay ri resmi bir surette İstanbula gel m işti
Prens#, Tersane! Âmire M erdi Reisi Ferid Paşa yaver tayin olun muş ve misafiri karşılamak üzere Taif vapurda ÇüDakkaleyt gönde-
rilmljtL
Prince de Galle’i İstanbula geti ren vapur donanmış bir halde olan harb gemilerimiz arasından geçe rek saray önüne demirlemişti.
Sadrâzam, Hariciye Nazırı, K ap- tanpaşa de Serasker vapura çıka rak misafire (Hoş geldiniz) demiş ler ve bundan sonra veliahd vapu rundan Doltnabahçe sarayına ge çerek padişahla görüşmüştü. Bu görüşmede Hariciye Nazırımız, İn
giliz sefiri de hazır bulunmuşlardı. Istabl-ı âmiıeden hazırlanan a- rabalarla İngiliz sefaretine giden veliahdın ziyaretini Abdülâziz se farette iade etmişti.
Prensin emrine Sadrâzam, Kap- tanpaşa ve Serasker paşalar birer yaver göndermişler ve maiyeti ile beraber binip, şehri dolaşması İçin de kendisine miinasib miktarda a- raba ve kayık tahsis olunmuştu.
Abdülâziz, İngiliz veliahdı şere fine Küçüksu kasrında bir öğle yemeği tertib etmişti. Ziyaret res mî olmadığından üniforma giyil— m emişti.
Yemekte Abdülâziz, Prince de Gaile, Sadrâzam, İngiliz Sefiri, Ha riciye Nazın, prensin maiyetinden bir pren», Kaptanpaşa, Serasker, Reis paşalar bulunmuşlardı. Bu y e-
»a k bir Otmanlı hükümdarının ya
bancılarla ve vezirlerle beraber sof raya oturduğu ilk yemek olmak itibarile tarihî bir ehemmiyet ta şıyordu.
O gün padişah misafirine birinci rütbeden murassa bir Ustnsmı ni şanı hediye etmiş ve prens Göksu kasrında padişahla vedalaşmış*!.
1876 yılı ağustosunda Göksu kasrı, Istanbulu ziyaret edecek olan Brezilya İmparatoriçesmın ikameti için hazırlanmıştı.
İmparatoriçe o yılın eylülü or tasında İstanbula gelmiş fakat gay ri resmî bir surette seyahat etti ğinden kasrda oturmak istememiş ti. Yalnız 17 eylül cuma günü bir beylik vapurla Göksuya giderek kasrı ve bu kasırda kendisi için yapılan hazırlıkları seyretmişti.
Sultan Reşad 1909 temmuzunun birinci günü beraberinde Mebusan Meclisi Reisi Ahmed Rıza Bey, Harbiye Nazırı Mahmud Şevket Paşa, Bahriye Nazın Salih Paşa, Başkâtib Uşakî Zade Halici Ziya Bey, Başmabenyci Lûtfi Simavî Bey ve Seryaveri olduğu halde Sö ğütlü yatı ila Göksuya gitmiş ve o gün oğla yemeğini yenindekiler le birlikte orada yemişti.
Başmabenycisi bu münasebetle
(Sarayda daima yaim zca taam e
den padişah tenezzühleıde davet lilerde sofraya oturur, başkâtib, seryaver ve âcizi de yemeğe çağı rırdı.) demektedir.
Son halife Abd ülmecid F.fendi de yedi çifte kuşlu kayığı ile bir yaz mevsiminde Göksuya gitmiş, kasra inerek ve çayırda çalan D a-
rüttalimi Musiki heyetini dinlemiş
ve kendisine kahve, mısır ikram olunmuştu.
Yaz mevsimlerinde Boğaziçinde uzun deniz gezintileri yapan Ata türk Göksu kasrına bazan iner ve burada üst katta kara tarafında Hisara bakan salonda istirahat ederdi.
Türkiyenin ikine! Cumhur Baş kanı İsmet İnönü ve üçüncü Cum hur Başkanı Celâl Bayar Göksu kasrını ziyaret etmişlerdir.
Cumhur Başkammızm şahsî mi safiri olarak İstanbulda bulunacak- olan NATO Akdeniz Kuvvetleri Kumandanı Amiral Lord M ounbal- ten bir haftalık misafiretinde Gök su kasrında kalacaktır.
Göksu kasn İngiliz Ki’alı Ed- vvard VII nin bir öğle yemeği ye diği ve hoş saatler geçirdiği tarih ten doksan iki yrl sonra bir İngiliz amiralinin ikametine tahsis edilmiş bulunmaktadır,
Kişisel Arşivlerde İstanbul Belleği Taha Toros Arşivi