• Sonuç bulunamadı

Emekli Profesör General Dr. Besim Ömer Akalın'ın hitabesi

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Emekli Profesör General Dr. Besim Ömer Akalın'ın hitabesi"

Copied!
4
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

T I B

F A K Ü L T E S İ

M E C M U A S I

Yıl : 1 — Sayı : 7 1 9 3 9

Ayri baskı

Emekli Prof. General Dr. Besim Ömer

Akalın’m hitabesi

1 9 3 9

— KENAN BA SIM EV İ VE K L İŞ E F A B R İK A SI İSTA N BU L

(2)

Söze başlamazdan önce ben de: sayın Profesörler ve Do­ çentler, genç Tıbbiyeliler ve bayramımızı kutlamağa gelen Bayan ve Baylar hepinizi hürmetle selâmlarım.

Seçkin Türk Tıb gençleri;

Memleketimizde Tıb tarihi, Tıbbın ilk defa Türk dilinde tedrisi, Tıbhane ve Cerrahhanenin hemen 120 yıl önce ilk açılışı münasebetile kurduğunuz «Tıbbiyeliler Bayramı» yıldönümü­ nü kutlamak ve aranızda bulunarak bir kaç söz söylemek üzere yaşı cihetile ihtiyar ve fakat hemen sizler gibi fikren daima genç kalmağa azimkâr olan bu eski hocanızı lütfen çağırmanız beni çok sevindirdi; hepinize birden teşekkür ederim.

Evet, davetinizden çok sevindim, çünkü bayramınız mü­ nasebetile aranızda, velev mahdut bir an olsun bulunmam, elli beş yıl önce okuduğum ve sonra hemen kırk sekiz sene süren okuttuğum zamanı yaşattığı, çok sevgi ile geçen hayatımı hatır­ lattığı cihetle bilseniz bugün ne kadar bahtiyarım ve bu mes’ut andan dolayı da sizlere ne derece minnettarım.

Sizler de ileride vücutçe zamanın pek tabiî olan tahribkâr tesirinde kaldığınız ve fakat tabiatin bu harabiye sürükliyen tesirine hiç de yardım etmemeğe, fikren genç kalmağa çabala­ dığınız vakit geçmiş zamana ait bu gibi hatıraların ne kadar sevindirdiğini elbette anlıyacaksmızdır.

Asıl maksada girişmezden önce, şunu arzedeyim ki, dokuz yıl evvel yine böyle bir Tıbbiyeliler Bayramında söylediğim gibi «Tıb günü» yalnız Tıbbiyelilere, gençlere ait değildir; her Tür­ kün günü, gaye itibarile hiç şüphe yoktur ki, bütün memleketin sağlık ve bahtiyarlık günüdür. Çünkü milletin selâmet ve saa­ deti her ferdin varlığı ve sağlamlığıdır ki, bu da Tıbbın bir ese­ ridir. İşte bu sonuçtan dolayı herkese ait olması lâzım gelen bay­ ramı ve kurduğunuzdan dolayı siz, Tıbbiyelileli tebrik eder ve hepinize birden «Bayramınız kutlu olsun» derim.

Ben burada dünyada en eski milletlerden biri olan Türkün Tıb tarihinin pek eski Sümerlilerin, Hititlerin, Asya

(3)

- 1056 _

nin, Uygurların tababetile hemen bir olduğuna dair uzun uza­ dıya söylemek istemiyorum. Yalnız içinde bulunduğum devre elli beş sene evvele ait hatıraları - korkmayınız sîzleri usandı­ racak kadar uzun tutmıyacağım - ve o zaman Tıbbın ne yolda tedris olunduğunu söyliyerek mukayese etmek ve şimdiki gibi bir terakki zamanında tahsilde olduğunuzdan sizleri tebrik ve çok çalışmağa teşvik eylemek fikrindeyim.

Bizim zamanımızda Tıb hemen nazarî tedris olunurdu, amelî tedrisat dahilî ve haricî otuzar, kırkar yataklı iki köhne barakada yatırılan ve kör, topal, sakat neferler tarafından bakılanlarla polikliniğe gelen hastalara münhasır kalıyordu.

Bir müddet sonra Avrupada ikmâli tahsil eden Etıbba avdetlerinde evvelemirde amelî tedrisata ehemmiyet verdikle­ rinden mektep civarında iptida haricî ve müteakiben göz has­ talıklarına mahsus barakalar inşa ettirmeğe muvaffak oldular. Cerrahî pavyonunda bugün beraberce bayramı kutlamak üzere davet ettiğiniz çok muhterem dostum General Doktor Cemil Topuzlu ve göz hastalıkları pavyonunda merhum Doktor Esat Paşa çalışıyordu.

Memleketimizde asepsi ve antisepsiyi en evvel tamim, mo­ dern cerrahlığı tesis eden Operatör Doktor Cemil Topuzlu, göz hastalıklarını fennî ve asrî bir surette tedavi eyliyen Esat Paşa olmuştur.

Vilâdî seririyata gelince: O zaman istibdat ve cehaletin meş’um bir timsali olan ve memleketi hali harabiye sürükliyen zalim padişah vilâdethanenin bir piçhane zannile tesisine mâni olmuştu. İşte o vakit biz vilâdî seririyatı şimdi Gülhanepar- kmda bahçeler müdüriyeti dairesi ittihaz olunan sura bitişik üç oda ve bir sofadan ibaret bir binada, o da gizlice kurabil­ miştik.

Meşrutiyeti müteakip Tıb Fakültesi, o zaman Reisi bulunan sayın meslekdaşım Doktor Cemil Topuzlu’nun himmetile bir varlık göstermeğe başlamıştı. Fakat bütçe darlığı, Tıbbın yine yarım yamalak kalmasına sebep oldu.

Geçmiş zamana ait bu malûmatı vermekten maksadım, Tıbbiyenin eski halile bugün Cümhuriyet hükümetimizin him­ metile pek ileri giden Üniversiteyi, hususile Tıb Fakültesini mukayese etmek ve bu bapta nazarı dikkat ve intibahınızı da­ vetle çalışmanız ve istifade etmeniz için sizleri teşvik eyle­ mektir.

(4)

1057 -Tıbbiyeliler;

Eski bir Hekim, ihtiyar bir Profesör olmak sıfatile sîzlere şunu söylemek isterim: Hekimlik zamanınızda, güçlüğe maruz kaldığınızda büsbütün şaşırmamak, hususile hastanın sıhhat ve menfaati hilâfına vicdan azabı bir hataya düşmemek üzere bugün Fakültemizdeki her türlü terakkiden, pratikte lâzım olan her şeyden istifade etmeğe çaçlışınız, çalışınız ki, ileride «Yarım Hekim» sıfatına düşmiyesiniz.

İşte, Fakültemizi bugün hemen Avrupa Fakülteleri seviye­ sinde gördükçe bende aranıza girerek tekrar talebe olmak hevesinin uyandığına inanınız, ancak tekrar sizin gibi genç ol­ mak şartile!

Sözümü bitirir ve bayramınızı tekrar kutlarken böyle çoşkun ve mes’ut saatler yaşatan ve Üniversiteye, Tıbba büyük bir kıymet vererek müesseselerimizin her türlü terakkisine muvaffak olan Cümhur hükümetimizin ve onun yapıcısı Atamız m namını burada hayır ve hürmetle yadeder ve daha geçen gün Üniversitemizi teşrifle bu irfan ocağının ileri gideceğini müjde- liyen Cümhur Reisimiz Millî Şefimiz’e derin saygılarımızın, sonsuz teşekkürlerimizin arzına hepinizi teşrik etmek isterim.

Yaşasın Türk Cümhuriyeti, varolsun onun kıymetli Başkanı Millî Şefimiz İsmet İnönü; sağ olsun tıbbiyeliler!

Taha Toros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

İzmir’den o gün gelen frigoffig kamyonlarla gelen kazandibi ve aşurelerimizi yedikten sonra Ramazan Bey’e veda ederek istiklal Caddesi’nin kalabalığına

Anma törenine Koç ailesi, holding idare meclisi üyeleri ve holding üst düzey yönetimi ile şirketlerin genel müdürleri katılacak. ____, L

Ortada bir şayia var: «Me safeler»i satın alıyormuş, tabii sonra da bize satacak.İnsan Ticarelten mezun olur­ da ticaretin yolunu bilmez mi?. Havadan para kazanmak

Mustafa Takî, Nevevî’nin (ö.676/1277) mana yönüyle do ru kabul edip sened bakımından zayıf olarak de erlendirdi i, 64 bn Hacer’in (ö.852/1448) ise bütün

Sanatta, hendesede olduğu gibi isbat değil, telkin; hüküm değil, teb­ liğ; yübuset cağii yumuşaklık; hissiz­ lik değil, duygu; durguluk değil, tit­ reyiş ve

Dergide Cumhuriyet Üniversitesi İlahiyat Fakültesi dışında kişilerin de bilimsel nitelikli yazıları yayınlanır.. Yazılar dergide üç nüsha olarak

Halid Fahri «Servet-i-Fünûn»un, Edebiyât-ı-Cedide’yi kuran : «Servet-i-Fünûn»un başmuharriri olduğu için eski İstanbul âdet lerince, bir yerde yangın

Comment énumérer toutes les figures qui font du spectacle de Karaguez un assemblage pittores­ que de types différents, ayant chacun leur caractère, leur