• Sonuç bulunamadı

Buyurun 'Gecece'den içeri

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Buyurun 'Gecece'den içeri"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Füsun Er bulak’ın yeni kitabı anı öykülerden oluşuyor

Buyurun 'Gecece'den içeri

H /Sl» ÍHBDUK

ZEYNEP ANKARA

alnızca aşka dair kitaplardan ■ " ■ y yargılanmış” Füsun Erbu- W lak, Gecece’nin önsözün- ® de “edebi midir yazdıkla­ rım, tartışmak istemem. Edepli olma­ dıklarını biliyorum yalnızca” diyor. Çeviriyoruz sayfayı, “Bir Başka Sevgi- li’yle başlayan geçmişe yolculuk, “Çelişkiye Tutsak”, “Foça’da Kırık Balayı”, “Bodrum Bedroom...” sürüp gidiyor. Kitabın sonlarına doğru, ya­ yımlanmamış bir söyleşide Erbu- lak’ın dünyaya bakışının bir özetçe- sini buluyoruz. Ama bütün kitap bo­ yunca hep aşk var. Hep aşk ve cinsel­ lik. Hep acı çektirene takılı kalan ka­ dınlar, bir de bırakıp giden zalim er­ kekler... Bir taraftan da adrenalinin cinsellikteki rolü zaman zaman satır aralarına giriyor.

Erbulak’ın öznel dünyası oldukça kalabalık. Kimi kez, bizden ya da ol­ mayan bir sanatçının (elbette sanatçı dünya pasaportludur) bir tablosu, ka­ rikatürü, heykeli, ya da bir müzik türü, sanat tarihinin görkemli sayfalarından diriliveriyor. Şimdi sahneye çıkıvere­ cekmiş gibi dipdiri tiyatro oyuncuları, yazarlar ve hemen bütün sanat dalları­ nın öncü militanları. Hayranlık duyu­ lan, bazen de itme-çekme ikilemiyle yaklaşılan kim ileri... Erbulak, yaşadık­ larında, başkalarıyla birlikte kendini de koyuyor masanın üzerine. Başkala­ rını keşfedip; anlamaya çalışma süreci, kendini de içine alıyor. Eleştirel bakı­ şında yansız olmaya çalışıyor, ne kadar olabilirse.

“Şevkiye May’dan Cahide Son- ku’ya” başlıklı anısının bir yerinde

şiddeti sorguluyor tiyatrocu yazar. Ka­ dını, erkeği ve aşkı şiddetin potasına atıp, “kaba şiddet” ve “duygusal şid­ det” in boyudarını bazı tanınmış ya­ zar, müzik ve tiyatro adamlarının gö­ rüşlerine de dayanarak açıklamaya ça­ lışıyor. Gene aynı bölümde çıplaklığı sürüyor masaya. Düşüncede, bedende ve yaşantıda çıplaklıka ilgili çelişki ve çatışkıları sergiliyor.

“Sevişmek, bir sonuç değil, bir sü­ reçtir. Şefkat, dokunma, hazırlama, emek, sabır gerektiren bir eylemdir. ” “Galiba umut aşka olduğu kadar, edebiyat ve felsefede. Tarihi bilevaka- nüvis tarihçilerden değil, yazar ve sa­ natçılardan öğreniyoruz.”

Füsun Erbulak, sanatın gücüne son­ suzca inananbir sanatçı. Tabularakar- şı duran; toplum içinde kadmm ve hem bir kadın hem sanatçı olarak ken­ di konumunu tartışan; çekip giden , kalıp çektiren ve borçlu kalan erkek­ lerle hesabını yazarak gören bir anar­ şist. İnsanî olan her şeyi araştırıyor. Bu her sanatçıya özgü olması gereken bir özellikse de, o bunu insan olma so­ rumluluğunun altında yapıyor. Ama hiçbir zaman kadm olduğunu unut­ muyor. Unutamadığı ikinci şey de geçmişin acıları.

Sanatçılar, çifte kavrulmuş acılar ya­ şıyorlar. Kavruldukça da yaratı yönleri bileniyor. Ancak ne kadar tekrar tek­ rar yaşasalar, yaşadıklarını yazsalar da acıdan kurtulamıyorlar. Tüm bunlar sizi ilgilendiriyorsa, çıkarın ayakkabı­ larınızı ve girin Gecece’den içeri. ■

Gecece / Füsun Erbulak / Anı-öykü (ya daanlatı) / Cep Kitapları A . Ş . / 1 1 7 s.

S A Y F A 1 5

İstanbul Şehir Üniversitesi Kütüphanesi Taha Toros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

Sonuç olarak, spor markası olarak en fazla Nike markasının tercih edildiği, marka ve reklam, marka tercihi, markayı önemseme ve marka ile özdeşleşmeye kadınlar

Öncelikle anne-babalar; çocuklarına nasıl yardım etmeleri gerektiği, verilmesi gereken ödev miktarı ve ödevlerin değerlendiriliş biçimine ilişkin farklı

Tanpınar’ın metinlerinde hâkim olan “hüzün, hasret, huzursuzluk” temalarını tek başlık altında toplayarak Huzur’un yaratıcısı Tanpınar’ın

Gruplar arasında, kontrol grubuna göre HG grubunda anlamlı şekilde daha yüksek olan ortalama serum Aspartat Aminotransferaz (AST) düzeyi (p=0,015) ve Tiroid Uyarıcı

資訊處舉辦「數位工具應用與活化,EverCam_Point 影片後製軟體教學課程」 臺北醫學大學資訊處於 102

(Golden Period),以及引進精密病情評估指標(Disease Activity Index)代替臨床觀 察。至於細胞激素治療(Cytokine Therapy)、淋巴細胞改造治療(T cell

[r]

Eğer uluslararası şirketlerin sözcülerini ve onların medyasını dinlerseniz, olası dünyaların en iyisinde yaşıyoruz: Piyasa egemenliğinde bir ekonomi artı