• Sonuç bulunamadı

"Allah beni tiyatrodan ayırmasın"

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share ""Allah beni tiyatrodan ayırmasın""

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

(2 )1 1 M a rt 1987 Ç arşam ba

Kostüm uzmanı Hiikhet Bok

düşlediği gibt tir

yıldız olamamış ama

salmeden de kenemmiş

f

i

nlar da tiyatronun sahne arkasına gönül veren

kişilerden. Uğraşları birbirinden çok farklı... Biri

nin görevi bilet satmak, tiyatro salonunu doldur­

mak. Diğerinin tüm hayatı tiyatro... Evinden çok orada

rahat ediyor, oyun kostümlerinin, oyuncuların arasında

yaşıyor. Öbür ikisi ise oyunlara ışık ve ses vererek sürdürü­

yorlar, bu mesleğe olan sonsuz sevgilerini ve saygılarını...

i i

Allah beni

SAHNENİN

mutfağinoa

Röportaj: Rengin UZ

Fotoğraflar: Sinan ÖZBALKAN

tiyatrodan ayırmasın

ff

AMATÖR TİYATROCU

" İy i bir ışıkçının aktör olma ' sı. sanata direkt katılması g ere k tir” diyen ve 6 yıl am atörlük yapan Cahit Kök. ışık kum anda masasının başına geçtiğinde, dış dünya ile tüm ilişkilerini kesiyor. A rtık onun bütün dünyası, o gün ışığını vereceği kimbilir kaçıncı kort“ izleyeceği oyun oluyor...

BİZ ÇOK İYİ DOSTTUK’

f w “ T iyatroda

gişeciniıı önemi büyüktür, gişecilik zor iştir” işte böyle diyor bu m esleğe ¿3 yılını veren, kardeşi öldüğü gün bile gişeyi açm ak zorunda olan, mesleğin inceliklerini 2 3 yılda ancak ö ğ ren ebild i İsmet Canım ana... Gönül Ülkü G azan fer Özemi Ti- yatrosu'ndn 1974 83 yılları arasında çalışan gişeci İsmet Canımana için G azen fer Özcan, “ Tiyatro her şevi ile bir bütündür. Tabii gişeci de çok önem lidir. İsmet Canım ana bizim için sadece bir gişeci değil, çok iyi bir dosttur. Ben karı koca ikisini de çok severim . Bizde çalış­ tığı yıllarda geceleri hep toplanırdık” diyor...

Cf\j KİIVİlk 7FUKİ

Nükhet G ök. yaşadığını tiyatroda D U I U A

C.kVI\l

u](juğu zam an anlıyor. Çök ağır bir zona geçirdiği halde tiyatrodan kopm uyor, kim se ona "Ş u saatte gelip, şu saatte gideceksin” dem ediği halde her gününün İler saatini bu kutsal yerde geçirm ek istiyor. Kostüm leri ile haşır neşir olm ak, 62 yaşındaki bu beyaz saçb. nur yüzlü kadının en büyük zevki, tek eğlencesi...

“ IKINÎ*I KARIM” ^

tiyatrolara da her zam an yardım elini uzatan. Şehir Tiyatro- m i l l U I I t H n i l l l su nun em ek tar efekt uzmanı Hitay Daycan, yıllardır yaptığı bu m esleği ikinci karısı olarak görüyor. Boş zam anlarında kendisi de efekt kaydı yapıyor...

Y

a ş l a r sicim g ib i iniyor yanaklarından... Keşke sorıımsavdını hu soruyu: “ Dorm cn Tiyatrosu kapandıktan sonra siz ne yaptınız?” demesey dliıı N ük­

het Gök'e...

Saçıntı yer yer aklar düşmüş, nur yiizlii bir kadın Nükhet Gök. 1933 yılında Nükhet Gök ilkokula gidiyor, okulun tüıll ıııüsaıııerelerıne çıkıyor. Bir gazetede kendi resminin al­ tında söyle bir başlık var. hiç unutmuyor “ Geleceğin Y ıldı­ zı” ...

Ovan olamamış “ geleceğin yıldızı” ... Beykoz'da halkev­ lerinde sürdürmüş oyunculu­ ğunu. dalıa fazlasına ailesi izin vermemiş. Çapa Kız Öğretmen Okulıı'ııu bitirdikten soıırıı da ellenmiş. Kşiııiıı işi nedeniyle vı r elini Anadolu. Ama oyun­ culuk. tiyatro, iki çocuk sahibi olan Gök'ün içinde giderek ar­ lan bir tutku.

Yıl 1968, Gök ailesinin İstan­ bul'a dontişü ve Nükhet Ha nım'ııı kostımı sorumlusu olarak

Görmen Tiyalrosu'lıa girişi ile yeniden doğuşu...

L A V A N T A Ç İÇ E K L E R İ

E

V İM gibiydi Dorm en Tiyatrosu, kimse bana karışm azdı. Tüm kos­ tüm ler benden sorulurdu. Lavanta çiçekleri koyardım hep aralarına, gelenler be­ nim odalarım ı gezm ek ister­ di. T iya tro n u n kapandığı gece çok ağladım Yine göz­ leri sulanıyor o y u n c u la r kendi dertlerini unutmuş, hana geçm iş olsun diyorlar­ dı. Son lo c a d a n Haldun Bey e çiçekler attım hep. Beş vıl önce Akbank Çocuk Tiyatrosu nda anne ro lle­ rine çıktım , Haldun Bey'in m üzikallerin in kostü m leri ile ilgilendim . Şimdi yine eski işimi yapıyorum . Çok mutluyum. Allah beni tiyat­ r o d a n a y ır m a s ın , p a r a önem li değil, alsam da olur, almasam da. tiyatroya g el­ m ek benim için şereftir.”

G Ü N EŞ T A N R IS I

İ

ŞIK uzmanı Cahit Kök'iiıı odası, belki de Harbiye Muhsin Ertıığrııl Tiyalro- sıı'nun en keyifli yeri. Hem seyircilere, heııı tüıiı sahneye hâkim. Cahit Kök de 44 düğ­ meli ışık kumanda masasının hâkimi.

O da mesleğinin âşığı, l ’lnıer Halk Tiyalrosu’ııda İşık mas­ turi yaptığında. Alman ho­ canın “ Siz tiyatronun güneş ta n rıla rısın ız” dediğini hiç unutmuyor.

Ordu'da Karadeniz Tiyalro- sıı'ııdn amatör oyuncu olan Kök. elektrikçilikle de uğraşır­ mış \nıatör oyunculuğu bıra­ kıp. kendini ışıkçılıkta yetiştir­ miş. Ziraat Teknik Makinistlik Okulıı'ııu bitirdikten sonra. 1962'dc Görmeli Tiyatrosu'n da başlamış mesleğe. Sonra Kent Oyuncuları. Avrupa'da mesleği ile ilgili araştırmalar yapmış. 11 yıldır da Şehir Ti- yatrosıı'nda. İyi bir ışık uzma­ nının oyunu çok iyi bilmesi ge­ rektiğini. yönelmenle ortak ça­ lışma yapmasının, provalara katılmasının şart olduğunu söylüyor. En küçük bir ışık hatasının, belki seyircinin gö­ zünden kaçabileceğini, ama oyunun tiiııı dengesini, hava­ sını bozacağını belirliyor,

’¡vatız

şey hala yapması, seyircinin de dönüp kendisine bakması. Aıııa bakmaktan bakmaya fark var tabii. “ Vişne Bahçe- si” niıı finalinde salon ışığını yaktıktan sonra. 6 seyircinin dönüp kendisini alkışlamasını unutamıyor, bu olaya hem se­ vinmiş. Iııııı şaşırmış.

Yıllar geçse de tazeliğini ko­ ruyacak bir anısı dalıa var

“ 1972 de K eııterler de 'Sev­ mek islerdim Babamı' oyna­ nıyor. Benim bir sahnede takip ışığı ile M üşfik Ken- t e ı'i ay d ın la tm a n ı la zım . Yıldız Hanım da rolü o lm a ­ dığı için kulisin kenarında b e k liy o r. B en büyük bir hata vaptım. Y ıldız Hanım ı aydınlattım , tam am en ışığa dayanan bir ovun olduğu için çok ters oldu. Yerin di­ bine girdim . M üşfik Bey, hiç bozmadı o anda söyleye­ ceği sözleri söyledi 'Allah kahretsin insan kimseye güve­ nemiyor şu son günlerde...' Tabii kim i kastettiğini yal­ nız bcıı biliyordum .”

Demek Güneş Tanrıları da hala yapalıiliyormuş...

S E Y İR C İY İ T A N IR IM

K

ÜÇÜCÜK bir bölmede giyen 23 yıl ve tiyatroya adanan bir ömür. İsmet Canımana ile aynı bölmeye sığmamız çok zor. onun için ben biraz dışarıda oturuyorum.

Sey irciye ilk merhaba diyen insan olaıı. gişeci İsm et Canı- m ana. uzaktan gelen bir çifti göstererek. “ Bak şimdi size bu gelenlerin hangi oyuna bilet isteyeceklerini ve neler s o r a c a k la r ın ı s ö y le y e b i­ lirim ” diyor ve yanılmıyor, söyledikleri çıkıyor. “ Cum ar­ tesi gecesi için 'İkinin Biri'ne 4 tan e bilet istiyorum. 3. sı­ ranın ortalarından var m ı?” İsm et Canımana, bilet sa­ tarken. onu izliyorum. Müşte­ riyi kesinlikle geri çevirmek is­ temiyor “ O güne önde y eri­ m iz yok, am a isterseniz pa­ zara vereyim efen dim ...”

Onun mesleğini çok sevmesi, emekli olduktan sonra da de­ vam etmesinden belli. 1964 6i döneminde Gülriz Sururi En­ gin Cezzar Tiyalrosu'nda baş­ layan gjşeciliği, 9 yıl çalıştığı Gönül ( ’Ikii Gazanfer Özcan' da sürmüş, şimdi de 2 yılılır

I kirmen fiyatrıısıı 'nda. Konuşmamız sık sık kesili­ yor. Özel tiyatrolar eskisi gibi dolmuyor. İsmet İlanını da, “ Nerede o eski günler?” der gibi "N erede o eski kuyruk­ la r? " diyor, sesi özlem dolu... “ Ü m it Tiyatrosu nda 'Dü­ şenin Dostu' oynarken, kala­ balıktan gişenin cam ları k ı­ rılm ıştı. 'Sokak Kızı Irma'. 'Palto', 'Zilli Zarife’ de hep ful oynam ıştı. Yine aynı tiyat­ roda, bir yılbaşı gecesi 'Evet Evet Evet' oyununun 750 lira olan biletlerini 1500 lira­ dan satmıştık. Oyun bitti­ ğinde ekstra bir program ol­ duğunu sanan m üşteri gelip beni azarladı. Oyunu bcğeıı- m evip yarısın da ç ık a ra k , bana bağıranlar da oluyor arada.”

İsmet Canımana, Annesi çok güzel olduğu için bu soyadı vermişler oldukça iyi bir goz lemci. Bilet almaya gelen her müşterinin çocuğu bir melek. “ Efendim 7 yaşından küçük çocuk alm ıyoru z” cevap lıc ıııcn

zıyor. Maalesef İstanbul gibi bir kentin tiyatro izleyicileri arasında hâlâ böyle düşünenler var. sayıları çok az da olsa.

KU Ş C IV IL T IS I

B

A N A b ir o t o m o b il kornası sesi d in letir m isiniz? "Tabii, ama nasıl bir araba olsun? Benzinli mi? Mazotlu mu? Amerikan ını. Ingiliz mi? Hangi model? Araba yakından mı geçsin, uzaklan mı?

Bantlarla dolu küçücük, bir oda. Çeyrek yüzyıldır Şehir T i ­ yalrosu'nda efekt uzmanı ola­ rak görev yapan Hitay Day­ can ııı çalışma odası... Bu bantlarda aklınıza gelen her türlü ses var. Kuş cıvıltısın­ dan. kopek havlamasına Sirk köpeği, av köpeği, büyük kö­ pek, küçük ev köpeği: cinsine göre değişiyor.

"B e n im burada h a zırla ­ dığım efekt, kumanda oda­ sından oyuna verilir. G ala­

tasaray Lisesi mezunuyum. Bu m esleğe tam am en bir m erakla başladım. Beş y ıl dışarda kaldım. İki y ıl B er­ lin'de Sinem a ve Televizyon Okulu nda okudum . Y u rt dışından birçok plak g etir­ dim. Bende eski T ü n elin

başka kimsede yok bile sesi vaittir, sonra k ör piyango­ cunun. Geçen y ıl Ç eh ovu n

Deli Bal' oyununa hazırla­ dığını 1800 lerin lokom otif sesi ile seyirci sahneye ç ı­ kan treni yürüyor sandı. Bu

da hana Avııi L’illigil Eıı İyi Ses Düzeni ve Eıı İy i Efekt Tasarımı' ödülünü kazandır­ d ı."

Hitay Daycan, kendi dalın­ da çok başarılı. “ E vcilik O yu ­ nu ııda kopek efekti yerine, miizik kaselini çalması ve du­ rulun kurtarmak için sahne yanından havlaması çok geri­ lerde. 1963'te kalmış...

Y A R İN : ÇÖP A T IL M A Z T O P L A N IR

Kişisel Arşivlerde İstanbul Belleği Taha Toros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

Mete Akyol Selçuk Erez Ayşegül Yüksel Zeki Alasya «Sersem Kocanın Kurnaz Karısı» Münir

Deprem oluşumlarını sürekli olarak iz­ leyen enstitü bugün ülkemiz genelinde 22 sabit deprem istasyonu, Kuzey-Batı Ana­ dolu'da, bütün Marmara bölgesi,

Yeni Yeni Ticaret Teorileri’ne göre en verimli firmalar ihracata yönel- mekte, bu firmaların mark-up kârları düşse de, dış ticaretle birlikte satış hacimleri arttığı

Bilet aceleyle alınır, trene telaşla koşulur, soluk soluğa arkadaki vagonlardan birine girilip vagondan vagona geçerek hep bir­ likte oturacak uygun bir yer

Çalışmamızda cinsel ilişki sırasında ağrısı olan (p=.000), eşinde erken boşalma sorunu olan (p=.026) ve eşinde sertleşme sorunu olan (p=.005) kadınların

Can Yücel’in düz yazılarını okuyunca dudağım uçukladı. Çünkü, yazılar yal­ nız düne tanıklık etmiyor, bugünü gös­ teriyordu, bu bir. Sonra-Necati Doğ-

Tip 3 no'lu karayemiş meyvelerinin ortalama toplam fenol miktarı ve antioksidan aktivitesi en yüksek olmuş, sırasıyla 148.6 mg GAE/100 g yaş ağırlık (YA) ve 101.06 µmol TE/g

İzinsiz kopyalanamaz, başka sitelerde, sosyal paylaşım alanlarında isim ve logom kaldırılarak kullanılamaz