Modern

s o f a *

Sultanahmet

Caferağa

Medresesi’nde

Türk el

sanatları ve

müziği yeniden

canlandırılıyor.

Eski Türk el sanatı olan Hat sanatına başörtülü öğrenciler kadar üniversiteli genç kızlar da büyük ilgi gösteriyorlar. Mimar Sinan taralından

yaptırılan ve birçok kez onarım gören tarihi medrese artık günümüzün gençlerine el sanatlarını

öğreten mekan oldu

_{Nilüfer Has}

I

s e s i ’nde bugün, geleneksel Türk el sanatlarından musiki

çalışmalarına, hat ve tezhip sanatından takı yapımına, Os- manlıca dil eğitiminden Rusça eğitime kadar geniş bir yelpa­ zede kurs veriliyor. Yaşanan tarihin aksine medresede bu­ gün, sarıklı öğrenci ve öğret­ menler yerine, başı açık kız öğ­ renciler erkeklerle birarada eğitiliyor.

1989 yılından beri faaliyet gösteren Cafer Ağa Medrese­ si’nde, 3 aylık dönemli kurslar büyük ilgi görüyor. Ekim ayın­ da başlayan sonbahar dönem kursuna katılan yaklaşık 200 öğrenci, Hat, Tezhip, Minya­ tür, Ebru, Ağaç c „ oyma ve Sedef- «3H 31l3r karlık, P orse­

len süslem e,

Kumaş desenleme, Seramik, Maket yapımı, Cam süsleme, Dekorotif seramik, Deri el işle­ meciliği, Takı, Osmanlıca, Rus­ ça, İngilizce dil eğitimi, Ney, Ud, Tambur, Klasik kemençe. Kanun, Kudüm, Nota - Solfej - Nazariyat derslerini alıyor. Türk Kültürüne Hizmet Vakfı tarafından organize edilen kurslara daha çok ev hanımla­ rı ve öğrenciler büyük ilgi gös­ teriyor. Medrese Müdürü Mu­ in Eriş, unutulmak üzere olan Türk el sanatlarını yeniden canlandırm ak am acıyla bu kursları tertip ettiklerini, öğ­ rencilerin tarihi hava içinde Günümüzün medreselilerinin yaptığı takılar özellikle

turistler tarafından beğeniliyor.

F »

" m

Í .- S K

FİESTA 14

Hoca llyas Çelikoglu'dan ders alan ney öğrencileri medresenin tarihi havası ve müziğin sesiyle büyülendik­

lerini belirtiyorlar.

’V.

_

»ili1

eselil er

daha üretici olduklarını söylü­ yor.

Medresede ney dersi alan 24 yaşındaki Serpil Çakmak, Tıp Fakültesi’nden bu yıl me­ zun olmuş çiçeği burnunda bir doktor. Günlük yaşam ında klasik müzik yerine genellikle metal dinlediğin i söyleyen Serpik Çakmak, “Medresede, İstanbul’un karmaşasından bir süre uzaklaşıp, sadece o anı yaşıyorum” diyor. Ablasının kumaş desenleme bölümünden icazet alacağını anlatan 21 ya­ şındaki Derya Demirli ise, porselen - resim bölümü öğren­ cilerinden. Medresenin atmos­ ferinden adeta büyülendiğini dile getiren Derya Demirci “Medrese ismi ilk anda eski eğitimi hatırlatsa bile buraya adımını atan bir daha geri dö­ nemiyor” diye konuşuyor. Med­ resenin ney hocalarından ll- yas Çelikoğlu, Kara

Kuvvet-leri’nden emekli bir öğretmen. Hafız Hüseyin T olol’dan ders alan Çelikoğlu, bir hobi ola­ rak gördüğü musiki sevgisini medresede öğrencile­

riyle paylaşıyor. Medresenin 14 ayrı odasında her gün

farklı bir ders yapılıyor. Hat ve tezhip dersi öğrencilerinin ço­ ğunluğunu başörtülü kızlar

oluşturuyor. Ağaç oymacılığı ve sedefkarlık bölümüne ise ha­ nımlar kadar erkekler de ilgi gösteriyor. 3 aylık kurs dönemi 1,5 milyon lira ile 2 milyon lira arasında değişen medresede, öğrencilere yüzde 10 indirim yapılıyor. Turistlerin özellikle ebru el işi ve minya­ türlere ilgi gösterdiği medrese­

de, eserlerin fiyatlarının dış pi­ yasaya göre oldukça ucuz tu­ tulduğu vurgulanıyor.

MEDRESENİN TARİHİ

Medrese, Kanuni Sultan Sü­ leyman (1520 - 1566) dönemin­ de , harem ağalarından Cafer Ağa tarafından, Ayasofya’nın kuzeyindeki Soğukkuyu Sokağı ile Alemdar Caddesi arasındaki dik yamaç üzerine yaptırıldı. 1554 - 1557 yılları arasında ya­ pımına başlandığı sanılan med­ rese, 1559 tarihinde tamamla­ narak eğitime başladı. Belli bir külliyeye bağlı olmayan bağım­ sız medreseler grubuna giren Cafer Ağa Medresesi, Mimar Si­ nan’ın eseridir. Medrese, resta- rosyon sonrası geleneksel Türk el sanatlarının öğretildiği, üretil­ diği ve satıldığı bir turistik mer­ keze dönüştürüldü. Telefon nu­ marası 5131843 - 5273144

FİESTA 15

Öğrencilere

indirim

Kişisel Arşivlerde İstanbul Belleği Taha Toros Arşivi