• Sonuç bulunamadı

Menstrüal Siklus Dönemlerinin Besin Seçimine, Fizyolojik, Psikolojik, Davranışsal ve Vücut Ağırlığındaki Değişikliklere Etkisi

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Menstrüal Siklus Dönemlerinin Besin Seçimine, Fizyolojik, Psikolojik, Davranışsal ve Vücut Ağırlığındaki Değişikliklere Etkisi"

Copied!
11
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Beslenme ve Diyet Dergisi / / . Nutr. a n d Diet., 18 : 205 ■ 215, 1989

M E N S T R Ü A L S ÎK L U S D Ö N EM LE R İN İN BESİN SEÇ İM İN E, F İZ Y O L O J İK , P S İK O L O JİK , DAVRANIŞSAL ve VÜCUT

A Ğ IR L IĞ IN D A K İ D E Ğ İŞ İK L İK L E R E E T K tS İ

A rş. G ö r. N eslişah RA K IC IO G LU * / Prof. D r. G ülden PEKCAN* 19-24 y a ş la r ı a r a s ın d a 25 genç kız ü z e rin d e m e n s trü a l sik-

lu s u n üç a ş a m a s ın d a (m e n strü a sy o n sıra s ı, s o n ra sı ve ö n c e ­ si) fizik sel, p s ik o lo jik ve d a v ra n ış s a l d e ğ işik lik le r s a p ta n ­ m ış tır . A r a ş tır m a d a m e n strü a sy o n s ıra s ı ve öncesi d ö n e m le r d e ş e k e r ve ta tlı y iy ecek lerin tü k e tim in e k a r ş ı is te k o lu ş tu ğ u , v ü c u tta k i sıvı re ta n s iy o n u n a bağ lı o la ra k y in e b u d ö n e m le r d e v ü c u t ağ ırlığ ın ın a r ttığ ı so n u c u n a v a ­ r ılm ış tır .

G İR İŞ

Prem enstrüal sendrom (PM S), geniş morbidite ile seyreden adetin ikinci yarı­ sında em osyonel, davranışsal ve fiziksel semptomlar kompleksi olarak ortaya çıkıp m enstrüasyon ile birlikte kaybolan siklik değişikliklerdi^ 1). Bu semptomla­ rın doğum sayısı ve yaşla ilişkisinin bulunup bulunmadığı halen tartışma konusu­ dur. 18-40 yaşları arasında görülmesi sıktır. Belirtileri, bireyden bireye hatta aynı bireyde birbirini izleyen iki siklus arasında değişebilmektedir. Yaklaşık 150'ye yakın semptom tanımlanmasına rağmen bunlardan ancak birkaçı ağır tabloya neden olur. M ental semptomlardan depresyan, irritabilite, sinir gerginliği, anksiye- te, zihni bulanıklık, unutkanlık, intestinal şikayetlerden: bulantı, kusma, kabızlık, ishal, karın ağrısı ayrıca yorgunluk, baş ağrısı, tatlıya karşı istek, susama önemli semptom lardandır. Yapılan çeşitli araştırmalarda premenstrüal sendromda oluşan semptomların görülm e sıklığı farklı oranlarda bulunmuştur.

Bu araştırma, m enstrüal siklusun safhaları sırasında gözlenen semptomların saptanm ası am acıyla planlanmıştır.

(2)

206 R akıcıoğlu N ., P ekcan G.,

A R A Ş T IR M A Y Ö N T E M İ ve A R A Ç L A R I

Y aşlan 19-24 arasında 25 genç kız araştırm a kapsam ına alınmıştır. Araştırma m enstrüal siklus boyunca üç aşamada yürütülmüştür. Kanamanın ilk günü birinci gün olm ak üzere: 2-4. günler I. dönem (menstrüasyon sırası); 10-12. günler II. dönem (menstrüasyon sonrası); 21-23. günler III. dönem (menstrüasyon öncesi) arasında yapılmıştır. Bu dönemler sırasında oluşan fiziksel, davranışsal ve psiko­ lojik değişiklikler anket tekniği ile günlük tutularak öğrenilm eye çalışılmıştır. Ağırlık ölçüm leri sabahlan mümkün olduğunca aynı saatte ve aç kam ına yapıl­ mıştır. Her üç ölçüm sırasında aynı baskül kullanılm ıştır. Deneğin üzerinde hafif ve az giysi olm asına dikkat edilmiştir. Ayakkabılar çıkartılmıştır.

Psikolojik-davranışsal ve fizyolojik değişikliklerde dağılım lar incelenmiş, vücut ağırlığındaki değişimin saptanmasında ise eşlerarası farkın önemlilik kont­ rolü testi kullanılmıştır.

B U LG U LA R

Boy uzunluğu ortalaması 159 ± 0.01 cm., ağırlık ortalam ası 53.1 ± 1.52 kg olan, 25 deneğin menstrüal siklusa ilişkin özellikleri Tablo l'd e görülmektedir.

T a b lo 1: D e n e k le rin M e n s tr ü a l S ik lu sa İliş k in Ö z e llik le ri

G e n e l Ö z e llik le r X S Sx

ilk M enstrüasyon Y aşı (Yıl) 13.2 1.14 0.23

Siklus U zunluğu (G ün) 28.7 1.94 0.39

K anam a S üresi (Gün) 5.0 0.71 0.14

Araştırmaya katılan kadınlarda menstrüal siklusun üç aşaması sırasında psiko- lojik-davranışsal ve fizyolojik açıdan oluşan değişiklikler Tablo 2'de görülm ekte­ dir. Oluşan değişikliklerin menstrüasyon öncesi dönem de yoğunlaştığı, menstrüas­ yon sonrasında normale döndüğü görülmektedir.

T a b lo 2: M e n s tr ü a l S ik lu su n Üç D ö n e m i S ır a s ın d a O lu ş a n P sik o lo jik D a v ra n ış s a l ve F iz y o lo jik D e ğ işik lik le r (n : 25)

M e n s tr ü a l S ik lu s u n D ö n e m le ri S ıra s ı S o n ra s ı Ö n cesi

D e ğ iş ik lik le r S a y ı % S ay ı % S ayı %

P sikolojik v e D avranışsal D eğişiklikler S inir gerginliği (anksiyete)

D epresyon

9 3 6 .0 1 4 .0 23 92.0

(3)

MENSTRÜAL SİKLÜS DÖNEMLERİNİN BESİN SEÇİMİNE ETKİSİ

F ik ir karışıklığı 5 20.0 5

2 0 7 20.0

U n utkanlık * 5 20.0 - - 3 12.0

B a şta dolg u n lu k hissi •3 12.0 - - 8 32.0

Ç ekingenlik 2 8.0 - - 2 8.0 H uzursuzluk 9 36.0 - - 16 64.0 Y orgunluk 15 60.0 - - 9 36.0 Ç arpıntı 3 12.0 1 4.0 1 4.0 B aş dönm esi 3 12.0 -- ' - 3 12.0 B ayılm a - - - - 1 4.0 U yku hali 10 40.0 1 4 .0 7 28.0 U ykusuzluk 4 16.0 1 4 .0 3 12.0 El v e ayakta üşüm e 6 24.0 - - 4 16.0 F izyolojik D eğişiklikler K ilo artışı 1 4.0 10 40.0

A bdom inal şişkinlik 6 24.0 - - 23 92.0

G öğ ü slerd e şişkinlik 4 16.0 - - 17 68.0

hassasiy et

El ve ayakta şişm e _ . . 2 8.0

B aş ağrısı 5 20.0 1 4.0 9 36.0

G öğüs ağrısı 2 8.0 - - 14 56.0

B el kasık, bacak k a n n ağrısı 17 68.0 - - 19 76.0

S ivilce-kızarıklık 1 4.0 - - 19 76.0 A ğ ızd a aft - . - - - 1 4.0 işta h artışı 6 24.0 1 4.0 16 64.0 Ç o k y em e 7 28.0 1 4.0 13 52.0 A z yem e 10 40.0 2 8.0 2 8.0 Su içm e isteği 14 56.0 3 12.0 11 44.0 B ulantı 7 28.0 - - 1 4.0 K usm a 2 8.0 - - . _ ish a l 10 40.0 - - - -K abızlık - - - - 8 32.0

Tablo 3 ve 4'de menstrüal siklusun farklı dönemlerinde ilgi duyulan tatlar ve özel besinlerin isimleri verilmiştir.

(4)

T a b lo 3: M e n s tr ü a l S ik lu s u n D ö n e m le rin d e İlgi D u y u la n T a t G r u p l a r ı (n: 25) 208 R ak ıcıo ğ lu N., P ekcan G ., M e n s tr ü a l S ik lu su n D ö n em leri S ıra sı S o n ra sı Ö n ce si T a t G r u p l a r ı S ay ı % S ayı % S a y ı % T atlı 13 52.0 - - 21 84.0 Acı - - 2 8.0 1 4.0 Ekşi 1 4.0 1 4 .0 - -Tuzlu 1 4.0 - - -

-D eğişiklik olm ayan 10 40.0 22 88.0 3 12.0

Menstrüasyon öncesinde (% 84) ve sırasında (% 52) tatlılara karşı istek artar­ ken menstrüasyon sonrasında acı ve ekşi yiyecekler (% 12) tercih edilmiştir.

Araştırma kapsamına alınan denekler Tablo 4'de görülen özel besinler için istek duyduklarını belirtmişlerdir.

T a b lo 4: M e n s tr ü a l S ik lu s u n D ö n e m le rin d e ilg i D u y u la n B e s in le r (n : 12) M e n s tr ü a l S ik lu su n S a f h a la r ı S ıra s ı S o n ra s ı Ö n ce si

B esin ler S % S %

l s %

H am ur işi, şerbetli tatlı 2 16.7 - 6 50.0

(baklava, hanım göbeği, k a d a y ıf v.b.)

Ç ikolata 3 25.0 - - 5 41.7

K akaolu y iy e ce k ler - - - - 3 2 5.0

(yaş p asta-sup-bisküvi)

K ek-pasta - - - - 1 8.3

D iğerleri 8 61.5 1 100,0 11 52.4

Tablo 5'de ise m enstrüal siklusun safhalarında vücut ağırlığı ortalam a, standart sapma ve standart hata değerleri ile eşlerarası önemlilik kontrolü görülm ektedir. Menstrüasyon sonrası ile karşılaştırıldığında m enstrüasyon sırası ve öncesinde vücut ağırlığında artışın oluştuğu saptanm ıştır (p<0.05, p<0.01). A ğırlık kazanım ı deneklerin %32'sinde 0.5 kg, % 24'ünde lk g , birinde 2 kg iken deneklerin sadece yedisinde ( % 28) ise siklusun dönem lerinde vücut ağırlığında değişikliğin oluşm a­ dığı görülmüştür.

(5)

M EN STRÜAL SIKLÜS DÖNEM LERİNİN BESİN SEÇİM İNE ETKİSİ 209

T a b lo 5: D e n e k le rin M e n s tr ü a s y o n S ıra s ı, S o n ra s ı, Ö n cesi D ö n em lerd e V ü cu t A ğ ır lık la rı O r t a la m a , S ta n d a r t S a p m a ve S ta n d a r t H a ta D e ğ e rle ri İle E ş le r a r a s ı Ö n e m lilik K o n tro lü . V ü c u t A ğ ırlığ ı (kg) X S Sx S ırası 53.1 7.60 1.52 S onrası 52.9 7.56 1.51 ö n c e s i 53.3 7.68 1.54 D SD t d e ğ e ri P S ırası-so n rası -0.20 0.091 2.191 • p<0.05 S ırası-ö n cesi 0.24 0.156 1.540 p>0.05 S on rası-ö n cesi 0.44 0.127 3.468 p< 0.01 T A R T IŞ M A

Psikolojik-Davranışsal ve Fizyolojik Değişiklikler:

Yapılan çeşitli araştırmalarda menstrüasyon öncesi dönemde oluşan sendrom- ların görülm e sıklığı farklı oranlarda bulunmuştur (2-5). Bu araştırmada semptom­ lar m enslrüasyon öncesinde yoğunlaşmaktadır. Bu dönemde sırasıyla sinir gergin­ liği, huzursuzluk, yorgunluk, başta dolgunluk hissi, uyku hali, fikir karışıklığı ve depresyon en fazla görülen semptomlardır (Tablo 2). Oluşan değişikliklerin PMS etiyolojisindeki nedenlere bağlı olduğu sanılmaktadır. Magnezyum eksikliğinin beyin aminlerinden dopaminin yetersizliğine neden olması sonucunda sinir ger­ ginliğinin (6,7), artm ış östrojenin B6 vitamini ile çalışan hepatik enzimlerde ve do­ kuların B6 vitamin depolarında göreceli bir eksiklik oluşturması sonucu, dopamin ve serotoninin azalması nedeniyle depresyon tablosunun ortaya çıktığı düşünül­ m e k te d ir^ ).

M enstrüasyon sırasında ise sırasıyla yorgunluk, uyku hali, sinir gerginliği, el ve ayakta üşüme, unutkanlık semptomları ön sırayı almakladır. Sinir gerginliği ha­ ricinde diğer tüm belirtiler menstrüasyon öncesine göre daha yüksek oranda bu­ lunmuştur. Bu dönem de oluşan semptomların adet kanaması ve hormonal değişi­ m e bağlı olarak oluştukları söylenebilir. Zira menstrüasyon sırasında P-endorfin düzeyinin değişm esi ile anksiyete (gerginlik) düzeyi arasında belirgin pozitif bir ilişkinin bulunduğu çeşitli araştırmalarda gösterilmiştir (8-10). Menstrüasyon son­ rasında bu belirtilerin büyük çoğunluğu kaybolmuş,tur.

M enstrüasyon öncesinde deneklerin %92'si abdominal şişkinlik, %68'i göğüs­ lerde şişkinlik-hassasiyet, %40 kilo artışı hissettiklerini belirtmişlerdir. Bu deği­

(6)

210 R akıcıoğlu N .t Pekcan G.,

şikliklerin menstrüasyon sırasında görülmesi nispeten azalma göstermiştir. Endor- finlerin prolaktin ve vazopresin üzerine etkisiyle vücutta sıvı birikiminin oluştuğu söylenebilir (11). Nitekim kadınların %56'sı menstrüasyon sırasında, %44'ü menstrüasyon öncesinde fazla su içme isteği duyduklarını belirtmişlerdir.

Kadınlarda menstrüasyon öncesi ve menstrüasyon sırasında ağrı ve sancı oluş­ tuğu saptanmıştır. Menstrüasyon öncesinde sırasıyla bel, bacak, kasık, karın, baş ve göğüs ağrısı daha yüksek oranda görülürken menstrüasyon sırasında bu belirti­ lerin görülmesi azalmış, menstrüasyon sonrasında ise kalmamıştır. Kadınlarda se- rebral dolaşım bozukluğuna bağlı hafif bir iskeminin oluşması nedeniyle baş ağrı­ larının ortaya çıktığı söylenebilir (12).

Menstrüasyon sırasında ishal (%40), menstrüasyon öncesinde ise kabızlığın (%32) görüldüğü saptanmıştır (Tablo2). Menstrüasyon öncesinde progesteron de­ ğerinin artış göstermesi nedeniyle bağırsak hareketleri azalmaktadır (13). Bu ne­ denle kabızlığın oluşabileceği söylenebilir.

Deneklerin, %64'ü menstrüasyon öncesi iştah artışına ve buna bağlı olarak %52'si çok yeme davranışına sahiptir. Menstrüasyon sırasında ise az yeme eğilimi saptanmıştır (Tablo 2). Yapılan birçok araştırmada menstrüal siklusun farklı dö­ nemleri sırasında değişikliğin spesifik besin isteği veya beslenme davranışında de­ ğişikliğin oluştuğu gösterilmiştir. (5, 14, 15). Morton ve arkadaşları (14), kadınla­ rın %23'ünde menstrüasyon öncesi iştah artışının oluştuğunu, %37'sinde ise tatlı için aşırı istek oluştuğunu bildirmişlerdir. Bu araştırmada ise deneklerin %84'ünün menstrüasyon öncesinde, %52'sinin menstrüasyon sırasında tatlı için aşırı istek duydukları saptanmıştır (Tablo 3). Tatlı için istek duyanların bazıları, özellikle tü­ ketmek istedikleri tatlı besinlerin isimlerini belirttiklerinde, menstrüasyon önce­ sinde bu besinlerin sırasıyla hamur işi, şerbetli tatlılar (baklava, hanım göbeği, ka­ dayıf vb.) çikolata ve kakaolu besinler (yaş pasta, sup, bisküvi vb.) olduğu görülmüştür (Tablo 4).

Tomelleri ve Grunevvald (15), 18-26 yaşları arasında 83 üniversiteli genç kızda menstrüal siklusun besine karşı isteğin oluşm asındaki etkisini incelemişlerdir. Menstrüal kanama sırasında çikolata tercihinin daha fazla olduğu saptanmıştır. Kadınların aynı besinin çikolatalı şeklini çikolatasız şekline göre daha çok tercih ettikleri görülmüştür (kek yerine çikolatalı kek, dondurm a yerine çikolatalı don­ durma vb.). Kadınlarda besinlere karşı isteğin diyetteki spesifik besin öğelerinin yetersizliğinin karşılanması nedeniyle oluştuğu düşünülmektedir. Çikolata tüketi­ minin de magnezyum yetersizliğini karşılam ak am acıyla oluşm uş olabileceği ileri sürülmektedir. Bilindiği gibi PM S'da kırmızı kan hücresi magnezyum düzeyinin azaldığı görülmüştür (16). Çikolata magnezyum açısından oldukça iyi bir kaynak

(7)

M EN STR Ü A L SIKLÜS D Ö N EM LER İN İN BESİN SEÇİM İN E ETKİSİ 211

sayılabileceğinden bu besine karşı özel istek oluştuğu şeklinde yorum getirilmek­ tedir (56.6 g. çikolata 40-60 mg m agnezyum içerir).

Besinlere karşı istek özellikle şeker ya da çikolatalı besinler için PMS'un sep- tom u olarak düşünülm ektedir (5). M enstrüasyon öncesinde kadınların glikoz tole­ rans eğrisinin düşük veya düz olduğu bazılarının ise belirgin hipoglisem ik olduğu gösterilm iştir (5, 14). Ayrıca magnezyum yetersizliğine bağlı olarak prostaglandi- nin yetersiz sentezlenm esinden dolayı karbonhidrat toleransının artması ve hipog­ lisem ik reaksiyonlar, iştah artışı ve tatlıya karşı isteğin artmasının nedeni olarak düşünülm ektedir (6,7).

Bu araştırm ada da belirli dönemlerde tatlı besinler ve bazı özel besinler için is­ teğin artm asının nedeni organizm ada meydana gelen bu değişikliklere bağlanabi­ lir.

V ü c u t A ğ ı r l ı ğ ı D e ğ iş im i

Araştırm a kapsam ına giren deneklerin ortalama vücut ağırlıkları menstrüasyon sırasında 53.3± 1.54 kg dır (Tablo 5). Vücut ağırlığında menstrüasyon sırası ve öncesinde, m enstrüasyon sonrasına göre önemli bir farklılık bulunmaktadır (p<0.05, p<0.01). M enstrüasyon öncesinde ağırlık önemli derecede artmış, sırasın­ da biraz azalmış, sonrasında ise en düşük düzeydedir.

Yapılan birçok araştırm ada, ağırlık kazanımının menstrüasyon ile ilişkili oldu­ ğu rapor edilm iştir (2, 17-19).

Aksoy ve Semerci (20), yaş ortalaması 27.7 yıl olan 198 kadında, menstrüas­ yon öncesi ve sırasında vücut ağırlığı artarken sonrasında ortalama 0.5 kg lık azal­ m anın oluştuğunu saptam ışlardır.

Thorn ve arkadaşları (21), premenstrüal periyot sırasında kadınların %48'inde ortalam a 1 kg ağırlık kazanımının oluştuğunu bildirmişlerdir. Benzer bir araştır­ m ada da m enstrüal kanamadan önceki 5 gün sırasında vücut ağırlığında 568 g artı­ şın oluştuğunu saptam ışlardır (22).

G olub ve arkadaşları (23), ise 65 kadının 30'unda menstrüal kanamanın ilk günlerinde vücut ağırlığının bu dönemi izleyen 14. güne göre en yüksek düzeyde olduğunu gözlemişlerdir. Deneklerin hiç birinde kanamadan önce ağırlık kazanımı 908 g dan yüksek değilken sadece 3 kızda kanama sırasında ağırlık kazanımı 908 g ya da en fazla 1.4 kg bulunmuştur.

Sweney (24), kadınlarda menstrüal kanamadan 10 gün önce, periyot boyunca ve kanamanın kesilmesini izleyen 10 günlük süre içinde oluşan ağırlık değişimle­ rini incelemiştir. Deneklerin %30'unda menstrüal siklus sırasında ya da yaklaştı­

(8)

212 R akıcıoğlu N ., Pckcan G .,

ğında 1.4 kg veya daha fazla ağırlık kazanımının oluştuğunu saptamıştır. Ağırlık kazananlar vücutlarında, ellerde ve ayaklarda gerginlik ve şişlik hissettiklerini, bazı denekler idrar atım larında azalmanın oluştuğunu bazıları da daha fazla su iç­ tiklerini belirtmişlerdir.

Su ve sodyum dengesi ile günlük vücut ağırlığı değişimi arasında önemli dere­ cede bir ilişkinin bulunduğu oluşan ağırlık kazanımının sıvı dengesindeki değişim sonucunda oluştuğu gösterilmiştir (2,17,18,24). M enstrüasyon öncesi belirgin so­ dyum ve klor birikim inin oluştuğu belirtilmiştir (21). Bu dönemde böbreklerden sodyum ve klor atımı azalmış, potasyum alımı artış göstermiştir. Menstrüasyonun başlaması ile birlikte sodyum, klor ve su atımı artmış, vücut ağırlığının azaldığı saptanmıştır. Folliküler safha sırasında sodyum atımı ve serum sodyum düzeyinin en düşük düzeyde olduğu belirtilmiştir (25).

Vücutta, su ve sodyum düzeylerinde oluşan değişikliklerin menstrüal siklusta oluşan hormonal değişiklikler ile ilişkisi vardır. Ösirojen tuz ve su birikimine, pro- gesteron ise sodyum kaybına neden olmaktadır. Bu iki hormonun renin- angiotensin sistemine etki ederek luteal fazda aldostcron salınım ına neden olduğu böylece sıvı elekrolit dengesi üzerinde etkili olduğu düşünülmektedir. Yüksek prolaktin vazokonstraksiyona neden olmakladır. Prolaktin aynı zamanda böbrekle­ re direkt etkisi ile su, sodyum, potasyum birikimi oluşturarak ödeme yol açmakta­ dır (1,11). Ayrıca magnezyum yetersizliği çevresel uyarılara adrenal ve pituiter yanıtı artırarak periferal aldostcron salınımına neden olur ki buda sodyum ve su retansiyonunu arttırır şeklinde yorum getirilmektedir (7).

Morton ve arkadaşları (14), 249 gönüllü deneğin bir kısm ına diüretik etkisi bu­ lunan ve karaciğer tarafından östrojenin yıkımını arttıran B grubu vitaminleri içe­ ren tablet diğerlerine placebo vererek yaptıkları araştırmada; tablet alanlarda 454 g dan daha az placebo alanlarda 1.4 kg ortalama kilo artışının oluştuğunu saptamış­ lardır.

Bütün bu araştırmalar, menstrüasyon öncesi ve sırası dönemlerde vücutta sıvı birikimine b'tğlı olarak ağırlık kazanımının oluştuğunu göstermektedir. Bu araştır­ mada da, yapılan önccki araştırmalara uygun olarak menstrüal siklus boyunca vücut ağırlığında değişimin oluştuğu menstrüasyon sonrası ile karşılaştırıldığında menstrüasyon sırasında 200 g, öncesinde ise 440 g lık bir ağırlık kazanımının oluştuğu saptanmıştır (p<0,05, p<0.01). M enstrüasyon sonrası dönemde vücut ağırlığının azalması siklusun diğer dönemlerinde oluşan ağırlık kazanımının geçi­ ci olduğunu sıvı birikiminden kaynaklandığı gösterir.

(9)

M EN STRÜAL StKLÜS DÖNEM LERİNİN BESİN SEÇİM İNE ETKİSİ 213

SO N U Ç V E Ö N E R İL E R

Bu araştırmada menstrüal siklus sürecindc organizmada PMS olarak bilinen bir takım psikolojik davranışsal ve fizyolojik değişikliklerin meydana geldiği ve bunların menstrüasyon öncesi dönemlerde yoğunlaştığı saptanmıştır. Bu dönemde en fazla görülen semptomlar sırasıyla sinir gerginliği (%92), abdominal şişkinlik (% 92), bel-kasık, bacak, karın ağrısı (%76), sivilce-kızanklık (%76), göğüslerde şişkinlik-hassasiyet (%68), huzursuzluk (%64), iştah artışı (%64), çok yeme (% 52), su içme isteği (%44), kilo artışıdır (%40).

M enstrüasyon öncesinde deneklerin %84'ü ve sırasında %52'si tatlılara karşı istek gösterirken deneklerin %12'si menstrüasyon sonrasında acı ve ekşi yiyecek­ lere istek duyduklarını belirtmişlerdir.

Deneklerin vücut ağırlığı menstrüal siklusun dönemleri arasında değişiklik göstermektedir. M enstrüasyon sonrası ile karşılaştırıldığında; menstrüasyon sıra­ sında ortalam a 200 g menstrüasyon öncesinde ise 440g’lık ağırlık kazanımının oluştuğu saptanmıştır. (p<0.05, p<0.01).

Kadınlarda menstrüasyon öncesinde gözlenen semptomlann önlenmesinde özellikle B grubu vitaminler ve magnezyum gibi minerallerden zengin besinlerin tüketilm esi önerilmelidir.

SU M M A RY I

FO OD CRAVlNGS, PH YSIOLOGICAL, BEHAVIORAL, PSYCHOLOGICAL AND BODY W EIGHT CHANGES DURING M ENSTRÜAL CYCLE

R akıcıoğlu, N., P ekcan, G. Twenty-five young girls between 19-24 ycars old, participated this researeh. Physiological, psychological and behavioral changes in three phases of menstrüal eyeles (during, before and after m enstruation), craving to sugar and sweet, inerea- se in food consumption during and before menstruation were observed. Also we- ight gain was observed in these phases, because of fluid retention.

K A Y N A K L A R

1- Erden, C.A ., D em ir, C.: P rem enstruel S endrom (PM S), K adın D oğum D ergisi,

1:167,1985, ’

2- B nıce, J, Russell, G .F.M .: P rem enstrual T ension a Sludy o f W eighl C hanges and Balan- ces o f W ater, Sodium and P otassium , Lancet, 2:267, 1962.

3 - V arm a, T .R .: H orm ones and E lecırolytes in Prem enstrual Syndrom e, Int. J.G ynaecol,

(10)

214 Rakıcıoğlu N., Pekcan G., 4- K oksal, O .X T ü rk iy e ’de B eslenm e, T ürkiye 1974 B eslenm e S ağlık v e 'G ıd a T üketim

A raştırm ası R aporu, H acettepe Ü niversitesi, A nkara, 1977.

5- S m ith, S.L., S auder, C.: F ood C ravings, D epression, and P rem enstrüal P roblem s, Psyc- h o so m a ü c M edicine, 31: 281, 1969.

6 - A braham , G .E.: P rem enstrüal T en sio n and P rostoglandin E2 (L etters to the Editör), A m . J. C lin N utr, 35:386, 1982.

7- A braham G.E.: N utritio n al F actors in the E tiology o f T h e P rem enstrüal T en sio n S ynd- rom es, T he Journal o f R e productive M edicine, 28:446, 1983.

8- NVehrenberg, W .B., W ardlaw , S .L., Frantz, A.G ., Ferin, M .: E ndorphin in H ypophyseal Portal Blood: V ariations T h ro u g h o u t the M enstrüal C ycle, E n d ocrinology, 111:879, 1982.

9- Verth, J.L., A nderson, J., Slade, S.A ., T hom pson, P., L augel G .R ., G etzlaf, S.: P lasm a (3-Endorphin, Pain T h resh o ld s and A nxiety L evels A cross the H um an M en strü al C ycle, Physial. B ehav., 32:31, 1984.

10- F acchinelti, F., M artignom i, E., P etraglia, F., Sances, M .G ., N appi, G ., G enazzani, A.R: Prem enstrüal Fail o f P lasm a P -E ndorphin in P atients w ith P rem en strü al S ydrom e, Ferti-

lity and Sterility, 47 (4) :570-573, 1987. ’

11- Reid, R.L., Y en, S.S.C . : P rem enstrüal S yndrom e, A m . J.O bstet. G ynecol, 139:85, 1981.

12- K ayan, G.: A nkara ili M erkezindeki Lise K ız M eslek L isesi v e 'H e m şire O k u lları Son S ınıf ö ğ re n c ile rin in M e nstrüasyona İlişkin B ilgi v e T utu m ları, H .Ü . S ağ lık B ilim leri F akültesi,. H em şirelik P rogram ı B ilim U zm anlığı T ezi, A nk, 1976.

13- A braham , G .E .,: B io av ailab ility o f S elected N utrients F rom a D ietary S up p lem en t, Jo ­ urnal o f A pp lied N u tritio n , 37:61, 1985.

,14- M orton, J.H .: A dditon, H., A ddison; R.G ., Hunt, M .D ., S ullıvan, J.S.: A C lin ical S tudy o f P rem enstrüal T en sio n , A m . J.O bstet. G ynecol, 65:1182,1953.

15- T om elleri, R., Gruncvvald, K .K .: M enstrüal C ycle and F ood C rav in g s in Y o u n g C o lleg e W om cn, J.A m er. D iet. A ss., 87 (3): 311, 1987.

16- A braham , G .E . L übnan, M .M .: S erum and R edcell M a g n esiu m L ev els in P atients w ith P rem enstural T en sio n , A m . J. C lin .N u tr, 34:2364, 1981.

17- A bram son, M ., T org h ele, J.R.: W eight, T em p eratu re C h an g es, and P sy ch o so m atic S ym tom atology in R elation to th e M enstrüal C ycle, A m .J. O bst. G y n ec, 8 1 :2 2 3 , 1961. 18- C hesley, L.C ., H ellm an, L .M ., B rooklyn, N .Y .: V ariations in B o d y W e ig h t and S aliva-

ry Sodium in the M enstrüal C ycle, A m .J. O bst. G yne, 74:5 8 2 , 1957.

19- W atson, P.E. R obinson, M .F.: V ariations in B o d y -W e ig h t o f Y oung W o m en D u rin g the M enstrüal C ycle, Brit. J. N utr. 19:237,1965.

(11)

kanlığ ı. F izy o lo jik v e P sikolojik D urum larına E tkisi, B eslenm e ve D iyet D ergisi, 17 (1):83, 1988.

21 - T h o m , G .W „ N elson, K .R ., T h o m , D .W .: A Study o f T he M echanism o f E dem a A sso­ ciated W ith M enstruation, E ndocrinology, 22:155,' 1938.

2 2 - R eeves, B .D ., G arvin, J.E., M c Elin, T .W .: P rem enstrual T en sio n Sym ptom s and W e- ig h t C h a n g es R elated to Potassium T herapy, A m .J.O bstet. G ynecol., 109:1036, 1971. 2 3 - G olub, L .J., M endukc, H., C only, S.S.: W eight C hanges in C ollege W om en During ıhe

M en strü al C ycle, A m .J.O bstet, G ynecol, 91:89, 1965. 2 4- Svvecney, J.S.: M enstrüal E dem a, J.A .M .A ., 103:234, 1934.

2 5 - M ich elak is, A .M ., Stant, E.G ., Brill, A .B .: S odium Space and E lectrolyte Excreatiön D uring th e M e n strü al C ycle, A m .J. O bstet, G ynecol., 109:150, 1971.

Referanslar

Benzer Belgeler

• Ovulasyondan sonra boş follikul LH tarafından yapılan stimulasyon ile korpus luteum durumuna gelir.böylece luteal faz başlar.. • Luteal fazın ilk kısmında progesteron

 Endis hesaplamasında maksimum uzunluk kullanıldığında siyahlarda 12, beyaz ve sarılarda 14,5 olarak ortalama değer verir..  1- Robusticity (Kuvvet) endisi: 100 X

Böyle bir vücut dili sergileyen köpek sadece sosyal dominantlığını değil, aynı zamanda en ufak bir tehdit karşısında saldıracağını söyler....

İnsanda menstruasyon ile belirginleşen bu periyodik değişiklikler dişi evcil memelilerde hayvan türlerine göre özellikler gösteren devreler (proöstrus, östrus,

Hızlı büyüme (puberty) kız cocuklarıda 9-10 yaş erkek coçuklarında ise 11-13 yaş aralığında görülür.. Genetik, beslenme, genel sağlık ve sosyo ekonomik duruma

• Ovulasyon olmaz ise kedi 7-10 gün bağırır, sonra sakinleşir ve 10-15 gün sonra yeniden östrüs gösterir. • Ovulasyon olur ise yaklaşık 40-50 gün

• Corpus Luteumdan salgılanan progesteronun etkisiyle uterus bezlerinde, uterus sütü salgılanır ve uterus gebeliğe hazırlanır. • Eğer

Anöstrus: 3-4 ay - mevsimsel Proöstrus (1- 2 gün) Östrus (4-10 gün) Diöstrus (yalancı gebe – 40 gün, gebe - 60 gün) Anöstrus (3- 4