• Sonuç bulunamadı

Başlık: Mevsimsel olarak merada yetiştirilen koyunlarda serum bakır, çinko ve seruloplazmin düzeyleri ile yün bakır ve çinko değerlerinin araştırılmasıYazar(lar):ERDOGAN, Suat ;ERDOGAN, Zeynep ;ŞAHİN, Nurhan Cilt: 50 Sayı: 1 Sayfa: 007-011 DOI: 10.1501/Ve

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Başlık: Mevsimsel olarak merada yetiştirilen koyunlarda serum bakır, çinko ve seruloplazmin düzeyleri ile yün bakır ve çinko değerlerinin araştırılmasıYazar(lar):ERDOGAN, Suat ;ERDOGAN, Zeynep ;ŞAHİN, Nurhan Cilt: 50 Sayı: 1 Sayfa: 007-011 DOI: 10.1501/Ve"

Copied!
5
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Anbıı'a Üniv Vet Fak Derg, SO, 7-11,2003

Mevsimselolarak

merada yetiştirilen koyunlarda serum bakır, çinko

ve seruloplazmin düzeyleri ile yün bakır ve çinko değerlerinin

araştırılması

*

Suat ERDOGAN

1,

Zeynep ERDOGAN

2,

Nurhan ŞAHİN

3

IMustafa Kemal Üniversitesi, Veteriner Fakültesi, Biyokimya Anabilim Dalı, Hatay; 2Mustafa Kemal Üniversitesi, Hayvan Besleme ve Beslenme Hastalıkları Anabilim Dalı, Hatay; 'Veteriner Kontrol ve Araştırma Enstillisü, Elazığ

Özet: Hatay bölgesinde Mart-Haziran dönemlerinde mera şartlarında yetiştirilen, ilave yem verilmeyen ve klinik olarak sağ-lıklı görünen koyunlarda bak'ır ve çinko değerleri serum ve yün örneklerinde; senıloplazmin düzeyleri ise serumda araştırıldı. Mineral madde analizleri atomik absorbsiyon spektrofotometrede, senıloplazmin düzeyleri spektrofotometrede ölçüldü. Ortalama serum bakır düzeyi 0.57:t0.O] ppm, çinko 0.65:t0.01 ppm ve seruloplazmin 16.74:tOA3 mg/d] olarak tespit edildi. Bölgelerarası senım bakır de-ğerleri arasında istatistiksel fark bulunmazken (p>0.10); çinko ve seru10plazmin değerleri yönünden önemli farklılık bulundu (pdJ.OO I). Senıloplazmin ile senım bakır değerleri arasında pozitif zayıf dereeede bir ilişkinin olduğü görüldü. Ortalaımı yün bakır değeri 4AO:t0.24 ppm ve çinko düzeyi 48.51 :t2.26 ppm olarak saptandı. Bölgeler arasında yün bakır ve çinko değerleri yönünden an-lamlı fark bulunmadı (p>O.1 O). Hatay bölgesi koyunlarında yün ve senım bakır düzeyinin kritik sınıra yakın; çinkonun ise normal de-ğerlerden düşük olduğu saptandı. Meraya dayalı beslemenin yapıldığı dönemde hayvanlara mineral takviyelerinin yapılımısı gerektiği sonueuna varıldı.

Anahtar kelimeler: Bakır, çinko, senıloplazmin, serum, yün

An investigatiön of copper, zinc, ceruloplasmin levels in serum, copper and zinc levels in wool samples

of seasonal grazing sheep

Summary: Copper and zine levels were determined in serum and woo1 samples, cenıloplasmin level was determined in serum. The samples were colleeted from elinieally healty, grazing sheep between Mareh-hıne in Hatay region. Additional feed was not given to sheep during this season. Mineral levels were analysed by atomie absorption speetrophotometry, eenıloplasmin levels were measured by speetrophotometry. Mean serum eopper, zine and eenıloplasmin levels were 0.57:t0.Ol ppm, 0.65:tO.OI ppm, 16.74:tOA3 ppm, respeetively. Although there was no statistieally signifieaney between serum Cu levels of the regional sheep (p>O. i O), there was signifieaney between serum zine and eeruloplasmin levels of the regional sheep (p<O.O 1). Mean wool eopper and zine levels were 4AO:t0.24 ppm, 48.51:t2.26 ppm, respeetivdy. A positive but weak eorrelation was determined between senım ceruloplasmin and copper levels. However. there was no eonelation between neither serum and wool eopper levels nor senım and wool zine levels were deteeted. In wool, eopper and zine levels of the regional sheep were not varied between the regions (p>O.1 O). It is eoneluded that senım and wool eopper levels were determined elose to the eritical level, zine levels were found to he under the normal level. Mineral supplementation to seasonal grazing animals should be considered in this region.

Key words: Cenıloplasmin, copper,serum, wool, zine

Giriş

İnsan ve hayvan vücudunda eser düzeyde bulunan bakır, hücresel solunumda görev yapan sitokrom c ok-sielaz, süperoksit dismutaz, tirozinaz ve dopamin

p-hidroksilaz gibi bazı metalloenzimlerin yapısına girer (9,19). Plazma bakınnın yaklaşık (fo90-95'i cx2-globuline bağlı olarak senıloplazmin şeklinde bulunur (9,19), Plaz-ma bakır seviyesini etkileyen faktörler seruloplazmin dü-zeyini de etkiler. Bakır, sinir hücreleri tarafından sal-gılanan ve hücre yüzeyi glikoproteini olan prion proteini (PrP') yapısmda da yer alır (7). Prion proteini superoksit

dismutaz benzeri bir antioksidan etkiye sahip olup, ok-sidatif strese karşı hücrenin kendini korumasında yar-dımcı olur (41), Bu proteinin yapısında oluşan lara bağlı olarak, sinir hücrelerinele dejeneratif bozukluk-lar ve hücre ölümleri şekillenir (7).

Koyunlarda bakır noksanlıkları sonucu büyümede yavaşlama, zayıflama, fertilite kaybı, anemi, ishal, kıl ve yapağı kalitesi ve pigmentasyonda bozukluklar, süt emen kuzularda enzootik ataksi sonucu parezis ve ölüm şe-killenir (2,28,29). Hastalık belirtileri subklinik veya kli-nik düzeyde seyredebilir (l8).

(2)

Suat Erdoğan - Zeynep Erdoğan - Nurhan Şahin

testi uygulanarak değerlendirildi (32).

8

Çinko, karbonik anhidraz, alkalen fosfataz, RNA ve

DNA polimeraz, alkol dehidrojenaz gibi önemli

metal-]oenzimlerin yapısında ve fonksiyonunda görevalır (9).

Ayrıca, yapısında Zn2+ atomu bulunduran çinko parmak

proteinleri (zinc finger proteins) DNA molekülii üzerinde

özgün bölgelere bağlanarak gen ekspresyonunun kontrolü

ve dolayısıyla protein sentezi ve metabolizmasında

esan-siyeJ bir elementtir (6). Çinko yetersizliklerinde

hay-vanlarda iştah kaybı. gelişme geriliği, fertilite düşüklüğü

ve deri lezyonları ortaya çıkar (14,19,27).

Hayvanlarda bakır ve çinko düzeyi toprağın

bi-leşimi, iklim şartları, hasat işlemleri, mera ve rasyonların

bu elementlerden fakir olması, bakır ve çinkonun

bir-birleriyle ve molibden, kurşun, kadmiyum ve kükürt gibi

bazı elementler ile antagonistik etkileşimleri, gebelik,

mevsim ve genetik faktörler etkili olmaktadır (1,17,35,

37,39).

Hayvansal dokulardaki mineral madde düzeylerinin

belirlenmesinde serumdan ve yün, kıl, karaciğer ve

böb-rek gibi dokulardan yararlanılmaktadır. Ancak,

hayvan-larda doku, kıl veya yün mineral düzeylerinin ölçümü

serum analizlerine göre daha doğru sonuçlar verdiği

bil-dirilmektedir (5). Ayrıca, seruloplazmin düzeyi

ölçüm-lerinin hayvandaki bakır düzeyi hakkında fikir vereceği

rapor edilmektedir (9).

Hatay bölgesinde koyun yetiştiriciliği, mera

ve-jetasyonunun uygun olduğu Mart-Haziran başlangıcı

dö-nemleri ile vejetasyonun yetersiz bulunduğu Ağustos ayı

başlarına kadar ilave yem verilmeksizin mera şartlarında

yapılmaktadır. Bu araştırmada, vejetasyon dönemi ve

son-rası tamamen meraya dayalı yetiştiriciliğin hayvanlarda

oluşturabileceği bakır ve çinko yetersizlikleri araştırıldı.

Bu amaçla, serum ve yün örneklerinde bakır ve çinko

dü-zeyleri ile serumda seruloplazmin düzeyleri tespit edildi.

i

i

i

i

i

i

i

Materyal ve Metot

i

Bu araştırmanın materyalini, Reyhanıj, Altınözü,

Hassa, Kırıkhan, Antakya ve Şenköy ilçeleri, ile bunlara

bağlı köylerde yetiştirilen klinik olarak sağıjklı görünen

çoğunluğu Dağlıç, az sayıda lvesi ırkı i95 aı~ıet 1-4 yaşlı

koyun oluşturdu. Hayvanlar, mera vejetasyontın uygun

ol-duğu Mart-Haziran ayı başlangıç döneminde Imerada;

Ha-ziran ayı sonuna kadar ise tahıl hasatı bitiı~ünde açılan

alanlarda ilave yem verilmeden beslenmeJ.teydi.

Tem-i

muz-Ağustos 2001 tarihlerinde, bölge koyuırlarını temsil

edecek şekilde 195 koyunun vena jugularis \lerinden kan

ve 60 koyunun boyun bölgelerinden yün ör+kıeri alındı.

Hemolizsiz serumlardan spektrofotometnk Yıöntem1e aym

gün seruloplazmin analizleri yapıldı (10). Blakır ve çinko

düzeylerinin belirlenmesi için serumlar Jnalize kadar

-nDC'de muhafaza edildi. Serum (30) ve )jün (33) bakır

ve çinko düzeyleri Shimadzu-660 atomik! absorbsiyon

spektrofotometrik yöntemle belirlendi. Veriller SPSS 9.05

paket programında tek yönlü varyans analL ve Duncan

i

i

i

Bulgular

i

Kan ve yün örnekleri alınan koyunla)ıa yapılan

kli-i

nik muayenelerde, bazı hayvanlarda yünlel'de kabalaşma

ve koyu renkli yünlerde renk açılmaları tesbit edildi.

Ye-tişliricilerden alman ifadelere göre. havvanilarda kilo

ala-~ . J

i

mama ve sürülerdegebe kalma oranında dijşüklük gibi

şi-kayetler vardı. Bölgelere göre koyunlaruh serum bakır.

çiı~O ve serulopla~min düzey~eri ile YÜl1Ibakır ve çinko

degerlerı Tablo 1 de, bu degerlerın yutıde olarak

da-ğılımları ise Tablo 2'de gösterilmiştir.

48.49:t5. i i 42J)2:t5.02 5670:t4.78 60.68:t 176 Cu Zn Seruloplazmin Cu Bölge n x:tSx x:tSx x:tSx n x:tSx

Reyhanlı 36 O.54:tO.04 O.70:t0.02c 21 .ıl8:ti.20c 10 5 .40:tO.34

Altınözü 21 O.56:tO.02 O.73:t0.07c1 21.i2:tO.93c LO 5.43:t 1.59

I-1assa 51 O.58:t0.02 0.57:tO.02b 15.16:t0.56"b LO 4.07:t0.16

Kırıkhan 17 O.65:tO.04 O.36:t0.02" 17.65:t1.39b LO 3. J4:tO.21

Antakya 20 O.52:tO.03 O.80:tO.03c1 l7.18:t1.J

ı

b LO 4.41:t 1.24

Şenköy 50 O.60:t0.02 0.74:t0.02ccl

ı

3.79:tO.70" LO 4.88:tO.52

Ortalama 195 O.57:tO.0 i 0.65:tOOi i6.74:t0.43 60 4.40:tO.24

p > 0.10 < 0.001 < 0.001 > 0.10

Tablo i.Sağlıklı koyunlarda kan senımu bakır (ppm). çinko (ppm), senıloplazmin (mg/dı); yün bakır (ppm) ve çinkJı (ppm) ortalama

değerleri. i .

Table i.Mean blood serum copper. zinc (ppm) and cenıloplasmin (mg/dı); wool copper and zinc (ppm) Icvels in heallty ,;J1eep.

i Serum Yün

i

i

Zn

i

x+Sx ,

i

4617:t3.50

i

63.03:t3.5l

i

i

i

i

I.

48.51 :t2.26 >0.10

i

i

i

i

i

i

a.b.c: Aynı sütundaki farklı harfleri taşıyan gruplar arasındaki farklar önemlidir.

(3)

Ankara Üniv Vet FakOerg, SO, 2003 9

Tablo 2. Serum bakır, çinko ve senıloplazmin değerlerinin kri-tik sınır altmda kalanları yüzdesi.

Table 2. Serum copper, zinc and cenıloplasmin percentages that are under the critical boundary.

Cu Zn Senıloplazmin

Bölge O.SO ppm'den 0.80 ppm'den II mg/dı' den dü~ük (%) dü~ük (%) dü~ük (%) Reyhanlı SO 7S 3 Altınözü LO 77 O Hassa 30 96 26 Kırıkhan 6 100 13 Antakya 48 IS 20 ŞenkÖy 30 72 38 Ortalaımı 31 78 19

Tartışma ve Sonuç

Araştırmaya alınan koyunların ortalama serum bakır düzeyleri 0.57:tO.Ol ppm olarak tespit edilmiştir. Bu de-ğerin, iki yıl önce benzer yörelerde yapılan bir araş-tırmada (13) elde edilen değerlerden (0.32:tO.01 ppm) daha yüksek olduğu görülmüştür. Aradaki bu farklılık; yılın değişik dönemlerine, yağış gibi iklim şartlarına (40), hayvanların yaş, gebelik ve laktasyon gibi fizyolojik du-rumlarına bağlı olabileceği ile açıklanabilir (25). Böl-gelere göre serum bakır düzeyleri arasında istatistik yön-den bir fark bulunmamıştır (p>O.IO). Ortalama serum bakır düzeyleri bölgelerde 0.52:tO.03 ile 0.65:tO.04 ppm arasında bir dağılım göstermiştir (Tablo 1). Hayvanların serum bakır düzeyleri Lorenz ve Gibb (24 )'in bildirdiği ve kritik değer olarak kabul edilen 0.50 ppm'den biraz yüksek olmakla birlikte; Kaneko (19), Lorenz ve Gibb (24) 0.60 ppm; Faye (16) ve Underwood (37) 0.80-1.20 ppm; Kurt ve ark. (22)'nın bildirdikleri 1.26 ppm de-ğerlerinden daha düşük düzeyde saptanmıştır. Çalışmaya alınan koyunların serum bakır düzeyleri bireysel olarak incelendiğinde, hayvanlar arasında bölgelere göre %6 ile %50 oranında bakır noksanlığı varlığı saptanmıştır (Tablo 2). Bu sonuçlara göre, hayvanların tipik klinik be-lirtiler göstermemesine rağmen, sürü içerisinde bireysel olarak subklinik bakır yetersizliğinin varlığı düşünüle-bilir.

Seruloplazmin seviyesinin belirlenmesi de hay-vanlardaki bakır düzeyinin bilinmesinde önem ta-şımaktadır (9). Bu araştırmada, ortalama seruloplazmin seviyesi 16.74:t0.43 mg/dı bulunmuştur. Bölgelere göre ise I3.79:tO.70 ile 21.12:tO.93 mg/dı arasında bir dağılım göstermiş ve aralarında önemli derecede fark bu-lunmuştur (p<O.OI; Tablo 1). Ortalama değer, Şahin (34)'in belirttiği 13.86:t1.l4 mg/dı ve Başpınar (4)'ın bil-dirdiği 16.1l:t 1.22 mg/dı ile uyum gösterirken; Evans ve Wiederanders (15)'ın bulduğu 26.5 mg/dı düzeyinden daha düşüktür. Scrpek ve ark. (31) Konya bölgesinde Dağlıç ırkında seruloplazmin seviyesini ortalama II mg/dı

olarak belirlemişlerdir. İvesi ve Dağlıç ırkıarı üzerinde yapılan bu araştırmada, seruloplazmin düzeyleri Serpek ve ark. (31)'nın bildirdiği II mg/dı seviyesinden böl-gelere göre %0 ile %38 oranında düşük bulunmuştur (Tablo 2). Literatiirde bildirilen değerler ile yapılan araş-tırma sonuçları arasındaki farklılık, bölgelerin toprak mi-neral bileşimi, iklim ve beslenme şartlarından kaynakla-nabilir (9). Araştırmaya alınan hayvanların ortalama % 19'unda seruloplazmin, %31 'inde ise serum bakır dü-zeyinin bildirilen kritik değerlerden (24,31) düşük olduğu görülmüştür (Tablo 2). Serum bakır düzeyi ile seruloplaz-min değerleri arasında yapılan korelasyon analizinde ara-larında %25.7 oranında pozitif fakat zayıf bir ilişki bu-lunmuştur.

Vücuttaki bakır ve çinko miktarlarını belirlemede kıl ve yün analizlerinin de önem taşıdığı bildirilmektedir (5, ll). Bu çalışmada, araştırmaya alınan koyunların yün ortalama bakır düzeyleri 4.40:tO.24 ppm olarak tespit edilmiştir. Sağlıklı koyunlardaki normal bakır düzeyi hak-kında geniş aralıklı değerler bildirilmektedir. Örneğin, Bayşu ve ark. (5) sağlıklı kuzularda yün bakır değerini 4.50 ppm; Altmtaş ve ark. (2) 4.87:t 1.35 ve melezierde 8.36:t2.79 ppm; Kurt ve ark. (22) 7.76:t1.11 ppm: Burns ve ark. (8) 25 ppm olarak bildirmişlerdir. Lamand (23)' a göre ise kritik değer 7 ppm' dir. Hatay bölgesi ko-yunlarının yün bakır düzeylerinin kimi yazarlara (2,5) göre normal kimine göre ise (8,22,23) düşük seviyede ol-duğu söylenebilir. Serum bakır düzeyleri ile yün bakır de-ğerleri arasında bir ilişki bulunmamıştır.

Hayvansal dokularda bulunan çinko düzeyleri: bölge suları, toprak ve bitki örtüsü mineral bileşiminden, ras-yondaki çinko seviyesinden, hayvanın yaş], ırkı, fiz-yolojik durumu ve hastalık hallerinden etki lenmektedir (9,37). Yapılan araştırmalarda serum çinko düzeyleri 0.22 ppm (13); 0.27 ppm (29); 0.38-0.40 ppm (20): 0.89-1.05 ppm (2); 0.32-1.50 ppm (3); 1.13 ppm (22); ].40 ppm (21); 1.84 ppm (36) olarak bildirilmektedir. Bu çalışma-da, koyun serumlarının ortalama çinko düzeyi 0.65:tO.0i ppm; bölge ortalamaları ise 0.36:tO.02 ile 0.80:tO.03 ppm olarak saptanmış ve bölgeler arasında istatistiksel fark bu-lunmuştur (p<O.OOI). Bu araştırmada tespit edilen or-talama değer Kaya ve ark. (20) ve Ozan (29)'m bil-dirdiklerinden yüksek, üstte belirtilen diğer çalışmalardan ise düşük düzeyde bulunmuştur. Bölgeler içerisinde serum çinko düzeyi en düşük Kırıkhan (0.36:tO.02 ppm), en yüksek ise Antakya (0.80:tO.03) koyunlarında bu-lunmuştur. Koyunlarda serum çinko düzeyi için kritik sınır kabul edilen 0.80 ppm (16) seviyesine göre % i5-100 oramnda çinko noksanlığı bulunduğu ortaya konmuştur (Tablo 2). Bu çalışmada elde edilen serum çinko değeri, benzer bölgelerde iki yıl önce yapılan (13) çalışma so-nuçlarına (O.22:tO.Ol ppm) göre daha yüksek düzeyde

(4)

bu-lunmuştur. Bu sonuç, Wildeus (40)'un aynı bölge fakat farklı mevsimlerde serum ve doku mineral düzeylerinin değişebileceği bildirişi ile uyum içindedir.

Yün çinko değerlerinin hayvan vücudundaki çinko düzeyi hakkında önemli bilgiler verdiği bildirilmektedir (9). Koyunlarda yün çinko düzeyi 53.32 ppm (2); 98.75 ppm (22); 115 ppm (8) olarak bildirilmektedir. Yapılan bu araştırmada yün çinko ortalama düzeyi 48.51:t2.26 ppm olarak tespit edilmiş, bölgelere göre 42.02:t5.02 ile 63.03:t3.5

ı

ppm düzeylerinde bir dağılım göstermiştir (Tablo 1). Saptanan ortalama değerin, Altıntaş (2) ve B urns (8)' ün bildirdiği değerlerden düşük olduğu gö-rülmektedir. Yapılan analizde yün çinko düzeyi ile serum çinko değerleri arasında bir ilişki bulunmamıştır. Bazı araştırmacılara göre serum ile yün çinko değerleri ara-sında bir ilişki varken, bazılarına göre ise bu ilişki zayıf bulunmuştur (26,38).

Toprak ve bitki mineral düzeyleri yönünden kap-samlı bir araştırmanın yapılmadığı Hatay bölgesinde, me-raya dayalı yetiştirme dönemi sonrasında serum ve yün örneklerinde bakır ve çinko düzeyleri araştırılmıştır. Araştırnıaya alınan hayvanlarda bakır düzeyinin yetersiz-lik sınırına yakın veya altında; çinko düzeyinin ise nor-ımılin altında olduğu saptanmıştır. Bu dönemde meraya ilaveten hayvanlara bakır ve çinko takviyelerinin ya-pılması gerektiği söylenebilir. Bölge su kaynakları, top-rak ve mera bitkileri mineral içeriklerinin belirlenmesinin bölge hayvancılığı İçin yararlı olacağı kanısına varılmış-tır.

Suat Erdoğan - Zeynep Erdoğan - Nuriımı Şahin

Sci, 26, 177-182.

14. Ergün A (1983): Zinc melabolism and deıicienn. i . iıı

do-mesıic animals. Ankara ÜI1İv Yet Fak Derg. 30. 308-316.

15. Evans GW, Wiederanders RE (1967): Bioiod Cliplier

1'(/-i

riaıiOll among species. Aıııer J Plıysiol, 213, IIi83-i185.

16. Faye B, Kamil M, Labonne M (1990): Terıeur eLi

oligo-el€'menls dans lesfôurrages el le plasııw dnlrumiııaııls do-mesıiques en Republique de Djibouıi. Rev IElev Meel Yet

Pay s Trop, 43, 365-373. i

17. Haenlein GFW (1980): Miııaalnuırilion J~oaıs.

{,

J Dairy

Sci,63, 1729- 1748. i

18. Howard JL (1986): Currenı Veleriııarl' T/jempy 2. Food

Animal Pmclice. WB Saundcrs Coıııpany. p~iladcIPhia.

19. Kancko

n,

Harvey JW, Bruss ML (I 9917): Cliııical

!Ji-ochemisırl' oj' Domesıic Animals. . stl1 Eel. Academic Prcss.i

London. i

20. Kaya N, Utlu N, Uyanık BS, Özcan A (1998): The serııııı zinc and copper values olıhe Morkammw/ı wul Tuj sheep grown up iıı ıhe pasıurl" comlilioııs in and ı:ırouml Kars. Tr

J Yet Anİııı Scİ, 22. 399-402.

i

21. Kirk DJ, Greene LW, Schelling GT, By!res FM (1985)

tı/ecl of moll€'llsin on Mg, Ca. P aııd Zıı Imelobolism wıd ıissul" concenlraıiol1S iıı lmnbs ..J Aniııı Scİ, 60. 1485-1490.

22. Kurt D, Denli 0, Kanay Z, Güzel C, Ctylan K (200 i):

Diyarbakır böLgesi Akkamman. . kovıll1lcınııd!1kan serıımunda. i Cu, Zıı. Se ve yiiııde Cu. Zn düzeylaiilin ariı,çlll'llllwsl. Turk

J Yet Aniııı Sci, 25,431-436.

i

23. Lamand M (1975): Les mineraux €'i les IViıamilles. Poİnt

Yet,

ı.

135-142. i

24. Lorenz PP, Gibb FM (1975): Cauloplas!nin aclivill' as iıı

indicaıiOlı ofplasma copper levels in sheıp- NZ Vc; J. 23,

1-3.

25. Marcos ER (1982): Valores poblacionalL. de pa/'(/melms

sanguin€'os. segwı esıado de laclwıcia

.\1

epol'u del. Ano

Rev Med Yet, 63,260-278. i

26. Mastens DG, Somers M (i 980): Zinc Iııaıus of gmziııg

she€'p: Seasoııal chaııges /n ?wc coııcenı,[altoııs III plusmu.

wool and paslures. Austr J Exp Agr Anipı Husb, 102.

20-~.

i

27. MeDowell LR (1992): Minemis iıı Aııii/WIS and Humwı

Nulriıion. Acadeıııic Prcss, New York.

i

28. Murray RK, ,Granncr DK, Mayes P/A, Rodwell Y'V

(1996): H(/lper's !Jiochemislrv. 24111EeL. Appleton anel

.

i

Lange, USA. i i i i i i i

i

i

i

i i

i

i i i

Burtis CA, Ashwood ER (1999): Tiel? Teai){)ok oL

Cli-nical Chemisıri'. 3rd Ed. WB Saunders Coı'ııpany.

Phi-. i

ladelphia. i

10. Colombo JP, Richterich R (1964): Zur h€'.ı'fimmung des

caeruloplasmin im plasma. Schweiz Med Wstlır. 94. 7i

S-i

720.

i

1i. Combs DK, Goodrich RO, Meiske JC (19182): Min€'rul

cOlıcenıruıions in Iwir as indicaıor ol minaalj slIIlus. A re-view. J Anim Sci, 54, 391-398.

12. Çimtay İ (1999): Sı/fır. kovun ve keçilerı/€'

hakır1'<'-lersizliği ve önemi. T Yct Hek Dem Derg. 1ı,lls-2o.

i3. Erdoğan S, Ergün Y, Erdoğan Z, Kondış T (2002):

Haıay hölgesinde merada yeı(çlirilm koyuıiı ve keçi s€'-rumlart/ıda b(l?lminerulmadde düzeylai. Tu~kJ Yet Anim

.

i

9.

Kaynaklar

Alonso ML (2000): Arsenic, cadmium. lead. copper and

zin c in cal/le Fom Galicia, NW Spail1. Sci Total Environ, 246.237-248.

Altıntaş A, Uysal H, Yıldız S, Goncagül T (1990):

Ak-karamwı ve melezierinde serum ve yapağı örneklerinde kW'"ılapırmalı mineral durumu. Lalahan Hay Araş Emt Derg, 30, 40-56.

Antaplı M (1990): Koyunlann kanlııda çinko seviyeleri ile

karhonik wıhidraz akıivileleri arasıııdaki ilişkilerin araş-Imlması. Doğa Tr J Yet Anİm Sci, 14,272-281.

Başpınar N (I 989): Gebe koyunlarda vilamin C,

se-rulopluzmin. glikoz ve hemoglohin de,iferlerinin posıparıum ilk uya kadar de,ifişimleri ve hu parameIreler arasınduki ilişkiler. Doktora Tezi. SÜ Sağ Bil Enst, Konya.

Bayşu N, Dündar Y, Bayrak S (I 984): Koyun ve

ku-zularda yün ve kan bakır değerleri urasındaki ilişki v€' bunun diagııoslik bııemi. Doğa Bil Der, ll, .117-i22.

Berg JM (I 990): Ziııc f/Ilger domains: Hypoıh€'ses and

curreııl knowledge. Ann Rev Biophys Chem, 19, 405-421.

Brcm'n DR (2001). Copper and prioıı disease. Brain Res

Bul!' 55. 165-173.

BurllS RH, Johnston A, Hamilton JW, McCollach RT,

Duncan We, Fisk HG (1964): Minerals in domeslic

wools. J Aninı Sci. 23, 5-11.

i. 2. 3 4. 5. 8. 6. 7. LO

(5)

Ankara Üniv Vet Fak Derg, 50, 2003 i i

29. Ozan S (1985): Karacabey Merinos koyunlamıda yapağı

dijkümü ile kanda çinko bakır düzeyleri arasmda ilişkiler. Selçuk Üniv Vet Fak Derg, 1, ]33-]42.

30. Salvİn W (.1968): Alomic Absorplion Speclroscopy.

Che-nıieal Analysis, 25,87-90.

3i. Scrpek B, Başpınar N, Soysal S (] 989): Konya ili ve

çev-resinde yeıişlirilen koyunlarda hipokuprozis IWllSI ve le-davisi wnacıyla serımı serüloplazmin konsaııırasyonlannııı saplwıJlwsı. İstanbul Üniv Vet Fak Derg, 15, ]-7.

32. SPSS Ine (1960): SPSS fiJr Windows 9.3. Base System

User's Guide. Releuse 9.0. Copyright] 998 by SPSS Ine. Printed in the USA.

33. Stahr HM (j99i): Analyıical Meıhods in Toxicology. A

Wiley-Iııtersieenei Publieation, John Wiley and Sons Ine,

New York.

34. Şahİn T (1999): Endoparaziıli koyunlarda bazı iz

ele-mentler ve biyokimyasal paramelrelerin seviyeleri üzerine araşlırmalar. Doktora tezi. YYÜ. Sağ Bil Ensl, Van.

35. Şendil Ç, Bayşu N, Ünsüren H, Çelikkan M (]975):

Yur-dumuzda enZl)()lik a/(lksinin varlığı ve ensidemsı üzerinde çalışmalar. Elazığ Vet Fak Derg, 2, 38-52.

36. Tiftik AM, Doğanay S (1997): ıZmir bölgesi kOYUlılamıda

kan serUllZu bakır (Cu). demir (Fe). lota i demir bağlama kapasilesi (TDBK) ve çinko (Zn) düzeylerinin ara"lınlmasl. VetBiI Derg, 13.147-156.

37. Underwood EJ, Suttle NF (2000): The Mineral Nutrilion

ojLiııeslock. 3ru Ed. CABI Publishing, Edinburgh.

38. White CL, Martİn GB, Hynd PI, Chopeman RE (1994):

The elject of zinc deficiency on wool growıh and skin aııd woolfiJllicle histology ofmale Merino Iwnhs. Br J Nutr,71,

425-435.

39. Wİener G (I 969): The coneenlratioıı oj minerals iıı ıhe

blood ojgenetically divers groups ofsheep. i. Copper con-cenlraıion al differenl seasons in iJlackjiıce. CheviOl. Welsh MOUlııain and Crossbred sheep al pasture. J Agrie Sei

Caınb, 72, 93-iOi.

40. Wildeus D, MeDoweıı LR, Fugle JR (] 992): Seasoıı aııd

location et/ecıs on serımı and liver minemi UJI1celllmıiolıs of senepol eatlle on St Croix, Virgiıı [slwıds. Trop Anİnı Hlth Prod, 24, 223-230.

41. Wong BS, Brown DR, Pan T, Whiteman M, Liu T, Bu

X, Li R, Gambetti P, Olesİk J, Rubensteİn R, Sy MS

(200 ı): Oxidaıive impairment in scrapie-injecled miee is

associaıed with brain metals perıurbalions aııd a!tered an-tioxidant activiıies. J Neuroeheın. 79. 689-698.

Geliş tarihi: 2.4.2002/ Kabulıarihi: 13.5.2002

Yazışma adresi:

Yrd. Doç. Dr. Suat Erdoğwı

Mustafa Kemal Üniversitesi Veteriner Fakültesi. Biyokimya Anabilim Dah

31040 Antakya/Halav

Şekil

Tablo i. Sağlıklı koyunlarda kan senımu bakır (ppm). çinko (ppm), senıloplazmin (mg/dı); yün bakır (ppm) ve çinkJı (ppm) ortalama
Tablo 2. Serum bakır, çinko ve senıloplazmin değerlerinin kri- kri-tik sınır altmda kalanları yüzdesi.

Referanslar

Benzer Belgeler

Aşağıdaki isimlerin hangisinde iki ta- ne ünlü harf yan yana kullanılmıştır?..

Weber’in İslam’a dair ortaya koyduğu tezlerin büyük bir kısmını eleştiren Ülgener, (1981: 83-84) Weber’in heterodoks, “esoteric” tasavvuf anlayışının şehirli

Reklamcıların reklamlarda ünlü kişileri kullanmalarının başka bir nedeni de, bu kişilerin ürün ya da hizmet için etkili bir imaj yaratabilecek ve hedef kitlenin

“Jigsaw tekniğinin uygulandığı deney gruplarındaki öğ- renciler ile mevcut öğretim yöntemine ait tekniklerin uygulan- dığı kontrol grubunda yer alan öğrencilerin

Mevcut çalışmada üretimin gerçekleştiği pH değerleri olan pH 7 ve 9’da üretilen NP’lerin morfolojilerinin belirlenmesi amacıyla FESEM analizleri yapılmış;

Song ve Richards, son 35 y›l içerisinde meydana gelen büyük depremlerde oluflan ve gezegenimizin iç ve d›fl çekirde¤inden de geçen, dalga formu çiftleri denen benzer 17

Missed abortus tanılı hastalarda ise sağlıklı kontrol gebelere göre serum çinko düzeylerinde anlamlı fark bulunamazken, serum bakır düzeyi ve seruloplazmin oksidaz

Klasik edebiyata meraklı olan Hristo Dulidis - in anlattığına göre, dedesi Kaptan Asteri, 1890 yılında açmış Agora yı, ardından babası Stel- yo devam etmiş, sonra da