• Sonuç bulunamadı

Başlık: TARIM BİLİMLERİ DERGİSİ 2006, 12 (3) 252-258 ANKARA ÜNİVERSİTESİ ZİRAAT FAKÜLTESİ Farklı Gübreleme Yöntemlerinin Nohut (Cicer arietinum L.)’ ta Verim ve Verim Öğeleri Üzerine Etkileri* Nurdan ŞAHİN1 HYazar(lar):ŞAHİN, Nurdan;GEÇİT, H. HüseyinCilt:

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Başlık: TARIM BİLİMLERİ DERGİSİ 2006, 12 (3) 252-258 ANKARA ÜNİVERSİTESİ ZİRAAT FAKÜLTESİ Farklı Gübreleme Yöntemlerinin Nohut (Cicer arietinum L.)’ ta Verim ve Verim Öğeleri Üzerine Etkileri* Nurdan ŞAHİN1 HYazar(lar):ŞAHİN, Nurdan;GEÇİT, H. HüseyinCilt:"

Copied!
8
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Farklı Gübreleme Yöntemlerinin Nohut (Cicer arietinum L.)’ ta

Verim ve Verim Öğeleri Üzerine Etkileri

*

Nurdan ŞAHİN1 H. Hüseyin GEÇİT1 Geliş Tarihi: 23.03.2006

Öz: Araştırma 1998 yılındaAnkara Üniversitesi Ziraat Fakültesi, Tarla Bitkileri Bölümü deneme tarlasında yürütülmüştür. Araştırmada materyal olarak Eser-87, Akçin-91 ve ILC-195 nohut çeşitleri kullanılmıştır. Araştırmada, üç nohut çeşidinde dört farklı gübreleme yönteminin [I- Ekim derinliğine tohum ile gübrenin birlikte verilmesi, II- Ekim derinliğinde tohum yatağının 5 cm yan tarafına (tek taraflı) verilmesi, III- Tohum yatağının 5 cm yan tarafına (tek taraflı) ve 10 cm derinliğe verilmesi, IV- Tohum yatağının 5 cm altına verilmesi] birim alan tane verimi, çiçeklenmeye kadar geçen süre, bakla bağlamaya kadar geçen süre, bitkide fertil bakla sayısı, bitkide tane verimi ve birim alan hasat indeksi gibi verim öğeleri üzerine etkileri belirlenmeye çalışılmıştır. Deneme, ilkbaharda tesadüf bloklarında bölünmüş parseller deneme desenine göre üç tekrarlamalı olarak ekilmiştir. Çalışmada, I. gübreleme yönteminden IV. gübreleme yöntemine doğru gidildikçe her üç çeşitte de birim alan tane verimi, bitkide fertil bakla sayısı, bitkide tane verimi ve birim alan hasat indeksi değerleri artış gösterirken, çiçeklenmeye kadar geçen süre ve bakla bağlamaya kadar geçen süre değerleri azalma göstermiştir. Birim alan tohum verimi, bitki tohum verimi, birim alan hasat indeksi 239.5 – 447.6 g/m2; 8.7 – 13.7 g ve % 49.1 – 59.0 arasında değişmiştir. İncelenen özellikler bakımından tohum yatağının 5 cm altına gübrenin verilmesi yöntemi daha iyi sonuçlar vermiştir

Anahtar Kelimeler: Nohut, gübreleme yöntemleri, verim, verim öğeleri.

The Effects of Different Fertilizing Methods on Yield and

Yield Components in Chickpea (Cicer arietinum L.)

Abstract: The research was conducted at the Research Farm of the Department of Agronomy, Faculty of

Agriculture, University of Ankara in 1998. In the experiment, chickpea cultivars, Eser-87, Akçin-91 and ILC-195 were used in the study. The effects of four different fertilizing methods (I – Placing seed and fertilizer together in sowing depth, II – Placing fertilizer near 5 cm of seed bed in sowing depth, III – Placing fertilizer near 5 cm of seed bed in 10 cm depth and IV – Placing fertilizer below 5 cm of seed bed) on yield components as seed yield per unit area, flowering period, pod setting period, plant height, fertile pod number per plant, seed number per pod, seed yield per plant and harvest index per unit area were determined on the three chickpea cultivars in the randomized complete blocks with split plot and had three reputations in the spring season. Seed yield per unit area, fertile pod number per plant, seed yield per plant and harvest index per unit area increased, flowering period and pod setting period decreased from fertilizing method I through fertilizing method IV in three chickpea cultivars with statistically significant differences. Seed yield per unit area, seed yield per plant and harvest index per unit area were determined between 239.5 – 447.6 g/m2; 8.7 – 13.7 g and 49.1 – 59.0 % respectively. In order to observed characteristics, placing fertilizer below 5 cm of seed bed gave better results than the other methods.

Key Words: Chickpea, fertilizing methods, yield, yield components

Giriş

Dünya nüfusunun hızlı artışı, sınırlı üretim kaynakları, eğitim yetersizliği, sosyo kültürel ve ekonomik etmenler, besinlerin teknolojisindeki ve dağıtımındaki yetersizlikler ile çevre koşulları, açlığın en önemli nedenlerindendir. Günümüzde bunlara, yaşanan bölgesel savaşlar da eklendiğinde, insanlığın beslenme sorunları hızla artmaktadır (Şehirali ve ark. 1995).

Dünya nüfusunun, bir milyara yakın kısmı yetersiz beslenirken, yarıya yakın kısmı da dengesiz beslenmektedir. Yetersiz beslenen nüfusun azaltılabilmesi için üretimin artırılması, dengesiz beslenen nüfusun azaltılabilmesi için de protein oranı yüksek bitkisel ve hayvansal besin maddelerinin üretimlerinin artırılıp, dengeli bir şekilde kullanımlarının sağlanması gereklidir (Tanrıverdi 1996).

* Yüksek Lisans Tezinden hazırlanmıştır.

(2)

Bilindiği gibi önemli protein kaynakları olan hayvansal ürünlerin maliyetlerinin yüksekliği, çabuk bozulmaları ve saklama güçlüğünün bulunuşu günümüzde daha ucuza elde edilen ve uzun zaman bozulmadan saklanabilir nitelikteki, bitkisel protein üretimini artırma olanaklarını zorlamaktadır. Bitkisel üretimde; yemeklik tane baklagiller beslenme, ekim nöbeti ve ekonomik yönden önemli bir yere sahiptirler. Yemeklik tane baklagillerin kuru taneleri bileşimlerinde % 18-36 oranında protein içermelerinin yanında proteinlerinin hazmolabilirlik dereceleri de (% 78) oldukça yüksektir. Ayrıca yemeklik tane baklagillerin kuru taneleri vitamin (A, B, C ve D) ve minerallerce de (Fe, P, Ca) zengindir. Proteinleri mutlak gerekli aminoasitler bakımından da hayvansal proteinlere yakın değerler göstermektedir (Ünver ve ark. 1999). Yemeklik tane baklagil bitkisi olan nohut, kuru tanelerinde çeşit ve yetiştirildiği koşullara göre % 16.4-31.2 oranlarında değişen protein ve önemli düzeylerde nişasta ve karbonhidrat gibi diğer besin öğelerini içermektedir (Şehirali 1988). Nohut, yemeklik tane baklagiller içinde sıcağa, kurağa en fazla dayanabilen ve fakir topraklarda yetişebilen bir bitki olması nedeni ile kışlık tahıl-nadas ekim nöbetinin uygulandığı kurak bölgelerimizde ekim nöbetine girerek birim alan tane verimini artırmada ve nadas alanlarımızı azaltmada önemli bir değere sahiptir (Eser 1978).

Ülkemizde 1982 yılında uygulamaya koyulan nadas alanlarının daraltılması projesiyle nohudun ekim alanı ve üretim miktarı artmış, yemeklik tane baklagiller içerisinde ilk sıraya yükselmiştir. 2005 yılı verilerine göre dünya da nohut ekim alanı 11 210 818 ha, üretimi 9 172 530 ton ve verim 81.8 kg/da olup, ülkemizde ise nohut ekim alanı 630 000 ha üretimi 610 000 ton ve verim 96.8 kg/da ‘dır (Anonim 2004).

Kurağa dayanımı iyi ve geniş kullanım alanına sahip olan nohutun ülkemiz açısından önemi büyüktür. Nohutun birim alan tane veriminde önemli gelişmelerin sağlanamamasında; istenen özellikte çeşitlerin ıslah edilip, yetiştiriciye ulaştırılamaması yanında; ekim, bakım, gübreleme ve bakteri aşılaması gibi uygulamalarının yetersiz olmasının payı büyüktür.

Bitkisel üretimin artırılmasında etkili olan kültürel uygulamaların en önemlilerinden birisi de gübrelemedir. Gübrelemede; verilecek gübre formu, toprağın besin maddesi içeriği, gübreleme zamanı, yetiştirilecek bitkinin besin maddeleri isteği yanında gübreleme yöntemlerinin de önemi oldukça fazladır. Yanlış gübreleme hem ürün ve para kaybına, hem de çeşitli çevre sorunlarına neden olmaktadır (Alpkent 1991).

Bu araştırmada, nohut çeşitlerinde (Akçin-91, Eser-87, ILC-195) dört farklı fosforlu gübreleme

yönteminin verim ve verim öğeleri üzerine etkileri araştırılmıştır.

Materyal ve Yöntem

Bu araştırma, 1998 yetiştirme yılında Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarla Bitkileri Bölümü Deneme Tarlasında bir yıl süre ile sürdürülmüştür. Araştırmanın yapıldığı yılın yağış değerleri Çizelge 1’de gösterilmiştir.

Araştırma alanının toprağı tekstür bakımından killi tınlı bir yapıya sahiptir. Organik maddesi % 0.96 civarında olup, 6 kg/da P2O5 ve 78.3 kg/da elverişli K2O içermektedir. Toplam tuz değeri % 0.02 ve kireç değeri % 8.5, pH değeri 7.85’tir.

Araştırmada, materyal olarak Eser-87, Akçin-91 ve ILC-195 nohut çeşitleri kullanılmıştır. Çeşitlerin özellikleri aşağıda kısaca özetlenmiştir.

Eser-87; kısa boylu, soğuğa karşı duyarlı, erkenci, antraknoza (Ascochyta rabiei) toleranslı, küçük taneli bir çeşittir.

Akçin-91 çeşidi; dik gelişen, dallanması iyi (3-5), baklalarını yukarıda bağlayan ve hasat esnasında boyu 40-45 cm olan, antraknoz hastalığına toleranslı, soğuğa karşı hassas, kurağa karşı dayanıklı, koç başı tipinde ve krem renginde taneye sahip bir çeşittir. Orta Anadolu ve Geçit bölgelerine önerilmektedir.

ILC-195 çeşidi; bitki boyu ve ilk bakla bağlama yüksekliği fazla, yatmayan ve makinalı hasada uygun, taneleri küçük bir çeşittir.

Akçin-91 ve ILC-195 çeşitlerinin tohumları Tarla Bitkileri Merkez Araştırma Enstitüsü’nden, Eser-87 çeşidinin tohumları ise Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarla Bitkileri Bölümü’nden sağlanmıştır.

Tohumlar ekimden önce kırık ve bozuk taneler ile yabancı maddelerden temizlenmiş, her sıraya ekilecek tohum sayısı belirlenerek ekime hazır hale getirilmiştir.

Araştırma, tesadüf bloklarında bölünmüş parseller deneme desenine göre üç tekrarlamalı olarak yürütülmüştür. Ana parsellere çeşitler, alt parsellere ise gübreleme yöntemleri yerleştirilmiştir. Her parsel 1.5 m uzunluğunda 4 sıra olarak planlanmıştır. Sıra arası açıklığı 20 cm olup, ekim 5 cm derinliğe elle yapılmıştır. Sıra üzeri 2.5 cm olarak alındığı için her sıraya 60 adet tohum ekilmiş, erken ilkbaharda ekim tarlaya girilebildiği en erken tarihte (31 Mart 1998) yapılmıştır.

Ekimde her sıraya verilecek gübre miktarı 12 kg/da diamonyum fosfat olacak şekilde hesaplanıp

(3)

Çizelge 1. Deneme yerinin uzun yıllar (1965–1994) ve 1998 yılına ilişkin bazı iklim özellikleri*

Yağış (mm) Sıcaklık (oC) Nispi nem (%)

AYLAR

Uzun Yıllar 1998 Yılı Uzun Yıllar 1998 Yılı Uzun Yıllar 1998 Yılı

Mart 35.6 45.8 5.4 4.0 65 68 Nisan 40.3 71.1 11.2 13.6 59 67 Mayıs 51.6 64.3 15.9 16.0 57 70 Haziran 32.6 47.6 19.8 20.2 51 65 Temmuz 13.5 18.0 23.1 24.6 44 53 Toplam 173.6 246.8 - - - - Yıllık Top. 377.6 442.3 - - - - Ortalama - - 15.1 15.7 55 65 Yıllık Ort. - - 11.7 13.0 60 64

*) Kaynak: Devlet Meteoroloji İşleri Genel Müdürlüğü Aylık Klimatoloji Rasat Cetveli

Çizelge 2. Araştırmadaki altı karakter için elde edilen varyans analiz sonuçları

** %1 düzeyinde önemli

Kareler ortalaması (K.O)

V.K S. D. BATV ÇKGS BBKGS BFBS BTV BAHİ

Genel 35 ⎯ — ⎯ ⎯ ⎯ ⎯

Blok 2 406.27 2.53 1.75 0.02 0.08 0.022

Çeşit (Ç) 2 42783.34** 88.69** 181.75** 46.08** 53.32** 22.42**

Hata1 4 440.13 0.69 3.63 0.65 0.11 0.07

Gübreleme Yöntemi (G.Y) 3 13278.80** 34.69** 35.88** 1.50 1.76** 6.83**

Ç x G.Y 6 329.98** 1.47 1.38 0.11 0.04 1.72**

Hata2 18 117.29 0.60 1.07 0.48 0.12 0.12

BATV: Birim alan tane verimi, ÇKGS: Çiçeklenmeye kadar geçen gün sayısı, BBKGS: Bakla bağlamaya kadar geçen gün

sayısı, BFBS: Bitkide fertil bakla sayısı, BTV: Bitkide tane verimi, BAHI: Birim alan hasat indeksi

tartılmış ve alt parsellere 4 farklı yöntemle uygulanmıştır.

Bunlar:

I) Ekim derinliğine tohum ile gübrenin birlikte verilmesi,

II) Ekim derinliğinde tohum yatağının 5 cm yan tarafına (tek taraflı) verilmesi,

III) Tohum yatağının 5 cm yan tarafına (tek taraflı) ve 10 cm derinliğe verilmesi,

IV) Tohum yatağının 5 cm altına verilmesi yöntemleridir.

Araştırmada elde edilen veriler her karakter için ayrı ayrı olmak üzere tesadüf bloklarından bölünmüş parseller deneme desenine göre varyans analizine tabi tutulmuş, çeşit ve uygulamalar arasındaki farklılıklar F testi ile; ortalamaların farklılık gruplandırmaları ise LSD ve Duncan çoklu karşılaştırma metoduna göre yapılmıştır (Düzgüneş ve ark. 1983, Düzgüneş ve ark. 1987).

Bulgular ve Tartışma

Çalışmada kullanılan üç çeşitte uygulanan dört farklı gübreleme yönteminde altı bitki karakterinde elde edilen verilerin sonuçları Çizelge 2’de verilmiştir.

Varyans analizinde çeşitler ve gübreleme yöntemleri interaksiyonu arasında farklılık istatistikî olarak önemli bulunmuş karakterlerde (Birim alan tane verimi, Birim alan hasat indeksi) için çeşit ve gübreleme yöntemlerine ait 12 tane ortalamanın farklılık gruplandırması Duncan’la yapılmıştır. Çeşit x gübreleme yöntemleri interaksiyonu istatistiki olarak önemsiz çıkan karakterlerde (çiçeklenmeye kadar geçen gün sayısı, bakla bağlamaya kadar geçen gün sayısı, bitkide fertil bakla sayısı, bitkide tane verimi) ise, çeşitlere ve gübreleme yöntemlerine göre ortalamaların önem düzeyine göre LSD ile farklılık gruplandırmaları yapılmış ve sonuçlar çizelgeler halinde verilmiştir.

Birim alan tane verimi: Farklı nohut çeşitlerinin birim alan tane verimlerine ait sonuçlar Çizelge 2’de verilmiştir. Çizelgenin incelenmesinden de anlaşılacağı üzere birim alan tane verimi bakımından, çeşitler ve gübreleme yöntemleri ve interaksiyon arasında istatistikî olarak % 1 düzeyinde önemli farklılık bulunmuştur.

İntereksiyon önemli çıktığı için çeşit ve gübreleme yöntemlerine ait 12 tane ortalamanın farklılık gruplandırması Çizelge 3’te verilmiştir.

(4)

Çizelge 3. Çeşit ve gübreleme yöntemlerine ilişkin birim alan tane verimi (g/m2) ortalamaları

Çeşit x gübreleme

yöntemleri Ortalamalar ve Duncan grupları

Akçin-91 x IV 447.6 a** Akçin-91 x II 380.6 b Akçin-91 x III 377.6 b c Akçin-91 x I 360.2 b c Eser-87 x IV 349.2 c d ILC-195 x IV 326.1 d ILC-195 x III 294.4 f Eser-87 x III 286.8 f ILC-195 x II 281.9 f Eser- 87 x II 281.9 f ILC-195 x I 245.1 g Eser-87 x I 239.5 g

**) Harfler %1 düzeyinde farklı grupları göstermektedir

Çizelgede görüldüğü gibi, en yüksek birim alan tane verimine ilişkin dört değer Akçin–91 çeşidinde belirlenmiştir. Akçin–91 çeşidinde en yüksek verim 447.6 g/m2 ile IV. gübreleme yönteminden elde edilmiştir. Eser–87 çeşidinde en yüksek verim 349.2 g/m2 ile IV. gübreleme yönteminde saptanmış, bunu 286.79 g/m2 ile III. yöntem, 281.9 g/m2 ile II. yöntem izlemiş, en düşük birim alan tane verimi ise 239.5 g/m2 ile I. gübreleme yönteminde belirlenmiştir. ILC–195 çeşidinde benzer olarak en yüksek birim alan tane verimi IV. gübreleme yönteminde 326.1 g/m2 olarak belirlenmiş, bunu 294.38 g/m2 ile III. yöntem, 281.91 g/m2 ile II. yöntem izlemiş, en düşük değer ise 245.06 g/m2 ile I. gübreleme yönteminden elde edilmiştir.

Birim alan tane verimi bakımından gübrenin tohumun 5 cm yanına ve 10 cm derinliğe verildiği II. ve III. gübreleme yöntemleri, gübrenin tohumun 5 cm altına verildiği IV. gübreleme yöntemine göre birim alan tane veriminin artmasına daha az etkili olduğu gözlenmiştir. Tohumla gübrenin beraber verildiği I. gübreleme yöntemi düşük birim alan tane verimi vermektedir.

Bulgularımız; gübrenin tohumun altına verildiği yöntemde, birim alan tane veriminin artığını bildiren Afendylov ve ark. (1968), Larpes (1968), Groneman (1974), Hamissa ve ark. (1980), Yürür ve Tosun (1980), Tosun ve ark. (1981), Carvalho ve Meurer (1984), Brar ve Singh (1986), Oskarsen (1987), Keshwa ve Singh (1988), Sander ve ark. (1991), Akkaya (1993)’nın bulgularına paralellik göstermektedir.

Çiçeklenmeye kadar geçen gün sayısı: Çizelge 2 de görüldüğü gibi, çiçeklenmeye kadar geçen gün sayısı değerleri üzerinde yapılan varyans analizinde çeşit x gübreleme yöntemleri interaksiyonu istatistiki

Çizelge 4. Çeşitlere ve gübreleme yöntemlerine göre kadar geçen gün sayısı ortalamaları

Çeşitler Ortalamalar Gübreleme yöntemleri Ortalamalar ILC-195 69.8 a I. 69.8 a** Akçin-91 68.1 b II. 67.7 b Eser-87 64.6 c III. 67.7 b IV. 64.9 c Genel ort. 67.5 67.5

**) Harfler %1 düzeyinde farklı grupları göstermektedir

olarak önemsiz çıktığı için, çeşitlere ve gübreleme yöntemlerine göre ortalamaların % 1 düzeyinde farklılık gruplandırmaları yapılmış ve sonuçlar Çizelge 4’ de verilmiştir.

Çizelge 4’ de görüldüğü gibi, dört gübreleme yönteminin ortalaması olarak; en uzun çiçeklenme süresi 69.8 gün ile ILC–195 çeşidinde belirlenirken, bunu 68.1 gün ile Akçin–91 çeşidi izlemiş, en kısa çiçeklenme süresi ise 64.6 gün ile Eser-87 çeşidinde saptanmıştır. Çeşitlere ilişkin ortalamalar düzeyinde 3 farklı grupta toplanmıştır.

Üç çeşidin ortalaması olarak; en uzun çiçeklenmeye kadar geçen süre 69.8 gün ile I. gübreleme yönteminde saptanmıştır. Bunu 67.7 gün ile II. ve III. gübreleme yöntemleri izlemiş, en kısa çiçeklenmeye kadar geçen süre ise, 64.9 gün ile IV. gübreleme yönteminde belirlenmiştir. Gübreleme yöntemlerine ilişkin ortalamalar 3 farklı grupta toplanmış, II. ve III. gübreleme yöntemleri aynı grup içerisinde yer almıştır.

Bilindiği gibi, bitki yetiştiriciliğinde erken çiçeklenme yani, erkencilik tane doldurma süresini uzattığı için istenen bir özellik olup, ıslah kriteleri arasında yer almaktadır. Erkenciliği belirleyen en önemli faktör genotip olmasına rağmen, yetiştirme teknikleri de çiçeklenme süresi üzerine etkide bulunmaktadır.

Bu nedenle erkenciliği teşvik etmesi bakımından gübrenin tohumun 5 cm altına verildiği IV. gübreleme yöntemi önerilebilir. Bulgularımız; Kumar ve ark. (1981) ve Dumbre ve Deshmukh (1984)'ün sonuçları ile benzerlik göstermektedir.

Bakla bağlamaya kadar geçen gün sayısı: Bitkide bakla bağlamaya kadar geçen gün sayısı değerleri üzerinde yapılan varyans analizinde; çeşit x gübreleme yöntemleri interaksiyonu istatistiki olarak önemsiz çıktığı için, çeşit ve gübreleme yöntemlerine ilişkin ekimden bakla bağlamaya kadar geçen gün sayısı ortalamalarının farklılık gruplandırmaları Çizelge 5’de gösterilmiştir.

(5)

Çizelge 5. Çeşit ve gübreleme yöntemlerine göre bakla bağlamaya kadar geçen gün sayısı ortalamaları

Çeşitler Ortalamalar Gübreleme yöntemleri Ortalamalar ILC-195 85.8 a I. 83.8 a** Akçin-91 81.3 b III. 82.2 b Eser-87 78.1 c II. 82.0 b IV. 79.0 c Genel ort. 81.8 81.8

**) Harfler %1 düzeyinde farklı grupları göstermektedir

Çizelge 5. incelendiğinde, dört gübreleme yönteminin ortalaması olarak ekimden bakla bağlamaya kadar geçen sürenin en geç 85.8 gün olarak ILC–195 çeşidinde belirlendiği, bunu 81.3 gün ile Akçin-91çeşidinin izlediği, en erken sürenin ise 78.1 gün olarak Eser–87 çeşidinde olduğu görülmektedir. Çeşitlere ilişkin ortalamalar istatistiki olarak %1 düzeyinde 2 farklı grupta toplandığı, Akçin-91 ve Eser-87 çeşitleri %1 düzeyinde aynı grupta yer aldığı izlenmektedir.

Bakla bağlamaya kadar geçen süre, 79.0 gün ile en erken IV. gübreleme yönteminden elde edilmiştir. Bunu 82.0 gün ile II., 82.2 gün ile III. gübreleme yöntemi izlemiş, en geç bakla bağlama gün sayısı değeri ise 83.8 gün ile I. gübreleme yönteminde belirlenmiştir. Bakla bağlamaya kadar geçen gün sayısı bakımından, gübreleme yöntemlerine ilişkin ortalamalar istatistiki olarak %1 düzeyinde 3 grupta toplanmış, II. ve III. gübreleme yöntemleri aynı grupta yer almıştır.

Eser-87 çeşidi genotip olarak erken çiçeklendiği için doğal olarak, erken bakla bağlaması da beklenen bir sonuçtur. Çiçeklenme gün sayısında olduğu gibi gübrenin tohumun altına verildiği IV. gübreleme yöntemi her üç çeşitte de en erken bakla bağlamayı sağlamış, gübrenin tohumla beraber verildiği I. gübreleme yönteminde ise bakla bağlamaya kadar geçen süre gecikmiştir.

Bitkide fertil bakla sayısı: Bitkide fertil bakla sayısı değerleri üzerinde yapılan varyans analizinde; gübreleme yöntemleri ile çeşit x gübreleme yöntemleri interaksiyonu istatistiki olarak önemsiz çıktığı için, sadece çeşitlere göre % 1 düzeyinde farklılık gruplandırmaları yapılmış ve gübreleme yöntemlerine ilişkin ortalama değerlerle birlikte Çizelge 6’ de verilmiştir.

Çizelge 6 incelendiğinde; dört gübreleme yönteminin ortalaması olarak bitkide en fazla fertil bakla sayısı 39.40 adet ile ILC–195 çeşidinden elde edildiği, bunu 38.57 adet ile Akçin–91 çeşidinin izlediği ve Eser–87 çeşidinin ise 35.75 adet olarak en düşük bitkide fertil bakla sayısını verdiği görülmektedir. Çeşitlere ilişkin bitkide fertil bakla sayısı ortalamaları

Çizelge 6. Çeşitlere göre bitkide fertil bakla sayısı (adet) ortalamaları ile gübreleme yöntemleri ortalamaları*

Çeşitler Ortalamalar Gübreleme yöntemleri

Ortalamalar

ILC-195 39.4 a** IV. 38.4

Akçin-91 38.6 a III. 38.0

Eser-87 35.8 b II. 37.8

I. 37.4

Genel ort. 37.9 37.9

**) Harfler %1 düzeyinde farklı grupları göstermektedir

istatistiki olarak % 5 ve % 1 düzeyinde 2 farklı grupta toplandığı, ILC-195 ve Akçin-91 çeşitlerinin meyve bağlayan ilk nodi yüksekliği bakımından % 1 düzeyinde aynı grupta yer aldığı görülmektedir.

Üç çeşidin ortalaması olarak, en fazla bitkide fertil bakla sayısı 38.4 adet/bitki ile IV. gübreleme yönteminden elde edilmiştir. Bunu sırasıyla 38.0 adet/bitki ile III., 37.8 adet/bitki ile II. gübreleme yöntemi izlemiş, en düşük bitkide bakla sayısı 37.4 adet/bitki ile I gübreleme yönteminde belirlenmiştir. Gübreleme yöntemleri arasındaki farklılıklar istatistiki olarak önemli bulunmamıştır.

Çeşitlere göre bitkide fertil bakla sayısı değişmektedir. Genelde tanesi küçük olan çeşitlerde bitkideki fertil bakla sayısı daha fazla olmaktadır. Araştırmamızda en küçük tane büyüklüğüne sahip olan ILC–195 çeşidi bitkide en fazla fertil bakla sayısını vermiştir. Gübreleme yöntemleri bitkide fertil bakla sayısı üzerine istatistiki olarak önemli seviyede etkide bulunmamıştır. Sonuçlarımız; Kumar ve ark. (1981), Dumbre ve Deshmukh (1984) ve Tiwana ve Tiwana (1996)’nın bulguları ile paralellik göstermektedir.

Bitkide tane verimi : Bitkide tane verimi değerleri üzerinde yapılan varyans analizinde çeşit x gübreleme yöntemleri interaksiyonu istatistiki olarak önemsiz çıktığı için çeşitlere ve gübreleme yöntemlerine göre ortalamaların ayrı ayrı % 1 düzeyinde farklılık gruplandırmaları yapılmış ve sonuçlar Çizelge 7' de verilmiştir.

Çizelge 7. Çeşit ve gübreleme yöntemlerine göre bitkide tane verimi (g) ortalamaları

Çeşitler Ortalamalar Gübreleme yöntemleri

Ortalamalar

Akçin-91 13.1 a IV. 11.4 a**

Eser-87 10.1 b III. 10.6 b

ILC-195 9.0 c II. 10.5 b

I. 10.4 b

Genel ort. 10.7 10.7

(6)

Çizelge 7’de görüldüğü gibi, dört gübreleme yönteminin ortalaması olarak en yüksek bitki tane verimi 13.1 g ile Akçin–91 çeşidinden elde edilmiş, bunu 10.1 g ile Eser–87 çeşidi izlemiş, ILC–195 çeşidi ise 9.0 g ile en düşük bitki tane verimini vermiştir.

Üç çeşidin ortalaması olarak en yüksek bitki tane verimi 11.4 g olarak IV. gübreleme yönteminden elde edilmiştir. Bunu 10.6 g ile III., 10.5 g ile II. gübreleme yöntemi izlemiş, en düşük bitki tane verimini ise 10.4 g olarak I. gübreleme yönteminden elde edilmiştir. Çeşitlere ilişkin bitkide tane verimi ortalamaları istatistiki olarak 3 farklı grupta toplanmıştır. IV. gübreleme yöntemi tek başına farklı bir grupta yer alırken; diğer gübreleme yöntemleri aynı grupta toplanmışlardır.

Bitkide tane verimi üzerine çeşitler ve gübreleme yöntemleri istatistiki olarak önemli düzeyde etkide bulunmuştur. Tohumun 5 cm altına verilen gübre (IV. gübreleme yöntemi) her üç çeşitte de bitkiler tarafından topraktan kolayca alınabilecek ortamda bulunduğu için, bitki tane verimini diğer gübreleme yöntemlerine göre daha fazla artırmıştır. Bulgularımız; Kumar ve ark. (1981), Dumbre ve Deshmukh (1984)’un bildirimlerine paralellik göstermektedir.

Birim alan hasat indeksi: Birim alan hasat indeksi değerleri üzerinde yapılan varyans analizinde, çeşit x gübreleme yöntemleri interaksiyonu önemli çıktığı için tüm ortalamaların % 1 düzeyindeki gruplandırmaları yapılmış ve Çizelge 8’de verilmiştir.

Çizelge 8’ da görüldüğü gibi, en yüksek birim alan hasat indeksine ilişkin dört değer Akçin–91 çeşidinde belirlenmiştir. Akçin–91 çeşidinde en yüksek değer % 59.0 ile IV. gübreleme yönteminden elde edilmiştir. Bu değeri aynı çeşitte % 56.9 ile III. gübreleme yöntemi, % 56.4 ile II. Gübreleme yöntemi izlemiş, Akçin–91 çeşidinde en düşük değer ise % 56.12 ile I. gübreleme yönteminden elde edilmiştir. Eser–87 ve ILC–195 Çizelge 8. Çeşit x gübreleme yöntemleri interaksiyonuna ilişkin birim alan hasat indeksi ortalamaları

Çeşitxgübreleme yöntemleri

Açı değeri ort. ve Duncan grupları Gerçek değerler Akçin-91 x IV 50.2 a** 59.0 Akçin-91 x III 49.0 b 56.9 Akçin-91 x II 48.7 b 56.4 Akçin-91 x I 48.5 b 56.1 Eser-87 x IV 48.4 b 55.9 ILC-195 x IV 47.5 c 54.3 ILC-195 x III 47.2 c 53.9 ILC-195 x II 47.2 c 53.8 Eser-87 x III 47.1 c 53.7 ILC-195 x I 46.9 c 53.3 Eser-87 x II 46.8 d 51.4 Eser-87 x I 44.5 e 49.1 **) Harfler %1 düzeyinde farklı grupları göstermektedir

çeşidinde en yüksek değerler IV. gübreleme yönteminden % 55.9 ve % 54.3 olarak elde edilmiştir.

Bitki beslemede gübrelerin, bitkinin ihtiyaç duyduğu miktarda ve zamanda doğru yöntemlerle verilmesi, verim öğeleri üzerine olumlu etkide bulunmaktadır. Bitkinin ilk gelişme döneminde köklerinin, bitki besin maddelerince zengin ve bu maddeleri kökleriyle kolayca alıp yararlanabileceği bir ortamda bulunması, bitkinin gelişimi için önem taşımaktadır. Tohumla gübrenin beraber verilmesi çimlenme ve bitkinin toprak yüzeyine çıkışının azalmasına neden olduğu için, bu da diğer verim öğelerini olumsuz yönde etkilemektedir. Sonuçlarımız, Keshwa ve Singh (1988)’ in bulgularına paralellik göstermektedir.

Sonuç

Araştırmada elde edilen verilerle yapılan varyans analizi sonucunda, birim alan tane verimi ve birim alan hasat indeksi karakterlerinde çeşitler ve gübreleme yöntemleri arasındaki farklılıkların çeşit x gübrele yöntemleri interaksiyonlarında % 1 düzeyinde önemli olduğu saptanmıştır. Çiçeklenmeye kadar geçen süre, bakla bağlamaya kadar geçen süre ve bitkide tane veriminde ise çeşitler ve gübreleme yöntemleri arasındaki farklılıklar % 1 düzeyinde önemli, çeşit x gübreleme yöntemleri interaksiyonu önemsiz bulunmuştur. Bitkide fertil bakla sayısı, baklada tane sayısı özelliklerinde sadece çeşitler arasındaki farklılık % 1 düzeyinde önemli olarak belirlenmiştir.

Her üç çeşitte de en yüksek birim alan tane verimi değerleri, IV. gübreleme yönteminden, en düşük birim alan tane verimi değerleri ise, I. gübreleme yönteminden elde edilmiştir.

İncelenen karakterler bakımından I. gübreleme yönteminden IV. gübreleme yöntemine doğru gidildikçe her üç çeşitte de bitki boyu, bitkide fertil bakla sayısı, bitkide tane verimi ve hasat indeksi değerlerinde belirgin bir artış gözlenmiştir.

Erkenciliği teşvik etmesi yönünden istenen özellikler olan; erken çiçeklenme ve bakla bağlamaya kadar geçen süre IV. gübreleme yönteminde belirlenmiş olup, en erken çiçeklenme 62.00 gün ile Eser-87 çeşidinde IV. gübreleme yönteminde saptanmıştır.

Bulgularımıza göre, Ankara koşullarında nohutta daha yüksek birim alan tane verimi ve erken çiçeklenmenin elde edildiği IV. gübreleme yöntemi önerilebilir. Ancak, bu konuda farklı çeşitler ve yetiştirme teknikleri ile nohutta daha uzun süreli yapılacak çalışmalar bu konuda daha sağlıklı sonuca ulaşmayı sağlayacaktır

(7)

Kaynaklar

Afendylov, K. P., A. K. Borodin and V. E. Perepechai. 1968. Effectiveness of hill and band application of fertilizer in maize. Field Crop Abstracts. 21 (1): 23.

Akkaya, A. 1993. Fosforlu gübre miktar ve uygulama yöntemlerinin kışlık buğdayda verim ve bazı verim unsurlarına etkisi. Atatürk Üniversitesi Ziraat Fakültesi dergisi. Cilt 24 (2): 36-50 Erzurum.

Alpkent, N. 1991. Gübre kullanımı ve verimlilik sorunları. II. Ulusal Gübre Kongresi. 30 Eylül-4 Ekim 1991. 70-72 s., Ankara.

Anonymous, 2004. FAO Production Book, Roma.

Brar, S. P. S. and B. Singh. 1986. Effect of different methods of fertilizer application on its efficiency. Field Crop Abstracts. 39 (8) : 635.

Carvalho, T. A. A. and E. J. Meurer. 1984. Effects of broadcast and band application of limestone on soyabeans. Field Crop Abstracts. 37 ( 6): 459.

Dumbre, A. D. and R. B. Deshmukh. 1984. Genetic divergence in chickpea. ICRISAT International Chickpea Newsletter. 10: 6-7

Düzgüneş, O., T. Kesici, ve F. Gürbüz. 1983. İstatistik yöntemleri-I. Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Yayınları: 861. Ders Kitabı: 229, 218 s., Ankara.

Düzgüneş, O., T. Kesici, O. Kavuncu ve F. Gürbüz. 1987. Araştırma ve deneme metodları (istatistik metodları-II). Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Yayınları: 1021. Ders Kitabı: 295, 380 s., Ankara.

Eser, D. 1978. Yemeklik Tane Baklagiller. Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Ders Rotosu. 98 s., Ankara.

Eser, D., H. H. Geçit, H. Y. Emeklier ve O. Kavuncu. 1989. Nohut gen materyalinin zenginleştirilmesi ve değerlendirilmesi. TÜBİTAK Tarım ve Ormancılık Dergisi. Cilt: 13 (2): 246-254, Ankara.

Groneman, A. F. 1974. Effect of deep placement of nitrogen, phosphorus and potassium fertilizers on dry matter production, nodulation, chemical composition and yield of soybeans. Dissertation Abstracts International. 34 (10): 4787.

Hamissa, M. R., M. S. Khadr, A. H. Abd-El-Hadıy, M. Zidan and S. Shalaby. 1980. Timing and method of placement of nitrogen fertilizer for paddy. Field Crop Abstracts. 37.128.

Keshwa, G. L. and G. D. Singh. 1988. Effect of soil amendments and phosphote fertilization on yield and quality of wheat grown on salt affected soils. Indian Journal Agronomy 33 (4): 416-419.

Kumar, J., P. N. Bahı, R. B. Mehra and D. B. Raju. 1981. Variability in chickpea. ICRISAT International Chickpea Newsletter. No. 5: 3-4,

Larpes, G. 1968. The effect of fertilizer placement on spring cereals. Field Crop Abstract. 21 (3): 215.

Oskarsen, H. 1987. Band fertilizer placement for cereals. Field Crop Abstracts. 41. 192.

Sander, D. H., E. J. Penas and D. T. Walters. 1991. Winter wheat phosphorus fertilization as influenced by glacial till and loess soils. Soil Sci. Soc. Am. Journal. 55: 1474-1479.

Şehirali, S. 1988. Yemeklik Dane Baklagiller. Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Yayınları: 1089. Ders Kitabı: 314. 357 s., Ankara.

Şehirali, S., C. Y. Çiftçi, İ. Küsmenoğlu, S. Ünver ve Ö. Yorgancılar. 1995. Yemeklik baklagiller tüketim projeksiyonları ve üretim hedefleri. IV. Ziraat Mühendisleri Teknik Kongresi. 449-465 s. 9-13 Ocak 1995 Ankara.

Tanrıverdi, M. Ö. 1996. Nohutta bakteri aşılaması ve ekim zamanının verim ve verim öğeleri üzerine etkileri. Ankara Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Tarla Bitkileri Ana Bilim Dalı Yüksek Lisans Tezi (Basılmamış), 43 s., Ankara.

Tiwana, U. S. and M. S. Tiwana. 1996. Effect of source, level and method of phosphorus application on the seed yield of clusterbean. Field Crop Abstracts. 49 (6): 539. Tosun O., D. Eser ve N. Yürür. 1981. Gübreleme

yöntemlerinin buğday verimine etkileri. A. Ü. Z. F. Yayınları: 752. Bilimsel araştırma ve incelemeler: 440. 22 s., Ankara.

Ünver, S., M. Kaya ve M. Atak. 1999. Geçmişten günümüze yemeklik baklagiller tarımı. Türk koop. Ekin Dergisi, Yıl: 3, sayı 7, 40-44 s., Ankara.

Yürür, N. ve O. Tosun. 1980. Gübreleme yöntemleri ile buğday verimi arasındaki ilişkiler. Tarımsal Araştırmalar Dergisi 2 (3): 97-110.

İletişim Adresi:

Nurdan ŞAHİN

Ankara Üniv. Ziraat Fak. Tarla Bitkileri Bölümü- Ankara Tel: 0.312.596 14 65

(8)

Şekil

Çizelge 1.  Deneme yerinin uzun yıllar (1965–1994) ve 1998 yılına ilişkin bazı iklim özellikleri*
Çizelge 4. Çeşitlere ve gübreleme yöntemlerine göre kadar  geçen gün sayısı ortalamaları
Çizelge 5. Çeşit ve gübreleme yöntemlerine göre bakla                    bağlamaya kadar geçen gün sayısı ortalamaları

Referanslar

Benzer Belgeler

[r]

Son on yıllarda örgüt ve yönetimle ilgili olarak kalite çemberleri, iş ya­ şamının kalitesi, toplam kalite yönetimi, tam zamanında üretim, sıfır hata ile

We also find good agreement, in fact agreement to many signifi- cant figures, between field values we compute using our numerical integration technique and field values

the contribution of curvature terms in the extended theory becomes important. Black-hole solutions of the Einstein theory are not any more exact solutions of the extended theory

'T he lowest evaluations about Bilkent University are made by the high school teachers and the private institutional tutors. The quality of the teaching faculty,

Schmitt ise olağanüstü halde sadece devletin gerçek kimliğine kavuşmadığını aynı zamanda egemenin de olağanüstü hâl aracılığı ile belirlenimini

4 Bu durum dikkate alınarak planlanan bu çalışmada, 2002-2012 yılları arasında Türkiye’de yapılan sağlık harcamalarının miktarı, dağılımı, yani ne

Yapılan bu çalışmada da organik ve organik olmayan peynirlerden izole edilen enterokok izolatlarının farklı çeşitli antibiyotiklere farklı dirençlilik