• Sonuç bulunamadı

Yaşadı Ümit Yaşar

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Yaşadı Ümit Yaşar"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

EVET/HAYIR

OKTAY Ak BAL ____

“Yaşadı, ümit Y aşar

Doğdu, Ümit Yaşar Yaşadı, Ümit Yaşar Öldü, Ümit Yaşar İlâhi Ümit Yaşar

Yaşam bir şaka gibidir. Bir masal gibidir. Bir şiir gibidir kimi zaman... Ama her zaman bir öykü gibidir. Gibisi fazla, öykü­ dür yaşam! Sıradan bir öyküdür. Birbirine benzer binlerce, yüz- binlerce, milyonlarca, milyarlarca öyküden biri. Doğmak, ya­ şamak, ölmek^hepsi bu!

Ümit Yaşar’ı önce adıyla ilginç bulmuştum. Anlamlı bir çağ­ rışım yapıyordu: Ümit, Yaşar... Umutsuz yaşamak olası mıydı? Umutla yaşayıp giderdi insanoğlu. İyi kötü, doğru yanlış, ama hep umutla... “ Ümit Yaşar” adı bir şaire ne de uygun düşü­ yordu! Sanki uydurmaydı, yakıştırmaydı, gerçek değildi. Ümit Yaşar kendine böyle bir ad yakıştırmıştı. Değildi, ama öyle gi­ biydi işte!

Otobüsle kent dışından gelirken duydum haberi. Radyonun boğuk gürültüsü arasında: Şair Ümit Yaşar öldü... Önde otu­ ran iki genç adam ‘Aa, şair Ümit Yaşar ölmüş’ dediler. Bir ta­ nesi ‘Hürriyet’te geçen hafta şiiri çıkmamıştı. Demek hastaymış’ dedi. Bir an sustular. Ne kadardır bir an? Bir saniye mi? Ö ka­ dar işte. Sonra geçtiler gündelik konuşmalara. Bu kadarcıktı bir şairin, hem de halkça tanınan, sevilen ünlü bir şairin ölü­ münün uyandırdığı yankı, tepki...

Son görüşümde zor yürüyordu. 'Cumhuriyet’in avlusundan girmiş, merdivenleri yavaş yavaş çıkıyordu. Geçmiş olsun, de­ dim. Yaşlılık, dedi. Bacaklarındaki damarlarda bir şeyler var­ mış. Romatizmadır, havadandır, dedim. Güldü. Galeride benim için bir sergi düzenleyecekti geçen yıl; ihmal etmiştim. Bu yıl yapalım, dedi. Yapalım, dedim. Elini sıktım, o içeri girdi, ben sokağa doğru yürüdüm. Son görüşme, son konuşma imiş me­ ğer!.. Şimdi arasam yok Ümit Yaşar, 59 yıllık bir yaşam süreci­ ni ardında bırakarak göçtü gitti. Bu zaman içinde yüzlerce şiir, güzel anılar bıraktı. Yetmez mi?

“ Yaşamım boyunca acının her türlüsünü çektim, yokluğun en dayanılmazlarını gördüm, umutsuzlukların en koyusuna düş­ tüm. Kaç kez eşiğine geldim ölümün! Dostluklarda, sevgiler­ de mutlulukların en doyumsuzunu tattım. Sevdim sevildim. Al­ dandım zaman zaman da, yıkıldım parçalandım. Fakat şiire olan tutkum azalmadı... Çok yıllar önce ’Hayatımdan şairliği­ mi alıp çıkarırsanız geriye önemli bir şey kalmaz. Öylesine tut­ kunum şike’ demiştim. Bu söz geçerliğini bugün de koruyor” diye yazmıştı bir kitabının önsözünde... 25. sanat yılının kut­ lanmasında da şöyle demişti: "Geleneksel halk şairleri zinci­ rinin bir halkasıyım ben. Bir halk çocuğu olarak doğdum, bir halk ozanı olarak öleceğim.”

Yirmi altı yaşındaki oğlu Vedat, kendini Galata Kulesi’nden aşağı atmıştı. Geriye bıraktığı kâğıtta, “ İşte böyle intihar edilir” demişti. Birkaç kez canına kıymaya çalışmış, ama başarama­ mış babasına acı mı acı seslenişti bu... “Bu karanlık bitse ar­

tık, bir ay doğsa - Bir deli rüzgâr çıksa, alıp götürse - Yılların içimde bıraktıklanm” diyordu. ‘Acılar Denizi’ kitabının başına koy­

duğu şiirinde... Kendini ölümün ve aşkın şairi sayıyordu. Baş­ lıca iki tema: Ölüm ve aşk... Birbirine hem yakın, hem uzak iki gerçeği yaşamın... “Ne kötü bir dünya bu, sevgisiz, acıma­

sız - Yaşarken dolu dizgin ölüvermek apansız." Öyleydi, “Her şey geride kaldı ne sandın yalan dünya - Gördüğün gibi işte, bir ölüm var yalansız.”

Ümit Yaşar Oğuzcan, geniş okur yığınlarının şairiydi. Şarkı­ lar bestelendi dizeleriyle... Dillerde, genç kızların, delikanlıla­ rın defterlerinde yer aldı şiirleri. Ezberlendi, okundu, satıldı ki­ tapları... Aşklar yaşadı. Acılar denizinde boğula boğula yaşa­ mayı tattı. Ölümün yakınlarında dolaştı. Sonunda ölüm buldu onu; bir gün herkesi nasıl bulacaksa, öyle... ‘Son Mektub’unu okurken bütün bu duyguları yaşatıyor bize: "Ölürsem, şaşırma

- Ölebilirim - Ölürsem, ağlama - Yine gelirim - Ölürsem, seslen-, me - Uyuyacağım - ölürsem, üzülme - Yaşayacağım - ölürsem, bekleme - Geri dönemem - Ölürsem, ölme - Sensiz edemem."

Bu kadar işte! Yaşarsın, üzülürsün, sevinirsin; yaratırsın bir şeyler; benden sonraya bunjar kalsın, bir şeyler yaşasın, kal­ sın, diye diye; bu umutla... Ümit Yaşar da bu umutla yaşadı. Güzel bir yaşam. Mutlu bir yaşam. Şiir denizinde çırpınarak yaşamak başka yaşamalara benzemez.

“Hadi ben öldüm Size ne oluyor Neyin nesi bu tören? Bu çiçekler kimin için? Bu telaş niye?"

K g i

İstanbul Şehir Üniversitesi Kütüphanesi Taha Toros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

Bu ülkede, nice has evlât, bir fikre sahip olduğu ve kendi toplumunun gerçekleri üzerinde düşünmesini bildiği için, kısa ömür için de yaşanmamışlığı

Ülkemizdeki üniversite öğrencile- rinin de robot yarışmalarına olan ilgisine bakılırsa, Süper Anthony’den çok daha başarılı yerli robotlar üretebiliriz.. Süper

Giriş: Erektil disfonksiyon (ED) nedeni ile başvuran ve öyküsünde herhangi bir kardiyovasküler hastalığı olmadığı ve/veya ASKH nedeniyle medikal ya da cerrahi tedavi

Gazali bu konuyla ilgili olarak, İhyâ’u Ulûmi’d – Din’de her ne kadar ‘eş seçiminde aranacak nitelikler’ şeklinde bir başlık kullanmış olsa da, aslında

Otuz dört yaşında erkek hasta son iki gündür var olan ateş, boğaz ağrısı, halsizlik ve nefes alıp vermekle artan göğüs ağrısı şikayetiyle hastanemize başvurdu.. Ateş

Eyyamı saltanatı hümayunumda icrayı şerayii Ahmedî aksayı muradım ve inkıyadı ahkâmı Mustafavî intihayı meramım olma­ ğın bundan akdem memaliki mahmiyemde

The latter one leads to Customer Behavior Model Graphs (CBMGs) and e-Customer operating profiles. The rest of the paper deals with some of the issues related to the classical view

Çalışanların okullarına göre Farklılıkların Yönetimi ölçeğinin, Yönetsel Uygulamalar ve Politikalar (YUP), Örgütsel Değerler ve Normlar (ÖDN), Bireysel