• Sonuç bulunamadı

"Boğaziçi, Milli Park olamaz mı?"

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share ""Boğaziçi, Milli Park olamaz mı?""

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Boğaziçi’nde

tabiî güzelliği

tehdit eden

hızlı şehirleşme ve

sanayileşmenin,

Boğaz Köprüsü

ile daha da

hızlanacağını

ileri süren bir

Amerikan

dergisinin

ortaya attığı

çare:

“Boğaziçi,

Millî Park

olamaz mı?,,

MERİKA'DA yayınlanan ve çevre sorunları ile tabiatın korunması konularını işleyen NATIONAL PARKS adlı der­ gi, son sayısında Boğaz, çevresi ve Bo­ ğaz Köprüsü hakkında bazı değişik gö­ rüşlere yer vermiş ve «aşırı gelişme» nin tarihî Boğaziçi'ni nasıl tehdit etti­ ğini, bu değerli su geçidinin değerini koruması için «milli bir park» haline getirilmesi fikrini ortaya atmıştır.

Köprünün tamamlanmak üzere olduğu ve İstanbul'un çehresine yepyeni bir görünüş, sağlayacağı dönemde, uzun yıllar Türkiye'de yaşamış olan yazar CAHRLES E. ADELSEN’le yazar ve fo­ toğrafçı Henry Angelo-Castrillon'un bu konudaki görüşlerinden bazı ilginç bö­ lümleri aktarıyoruz.

BOĞAZ NE İDİ?

ATİO NAL PARKS dergisinde yayın- ’ lenan yazıya göre, Boğaziçi’nin ta­ rihin akışı içinde yeri şöyle belirtilmek­ tedir:

«Yazılı tarihe geçmiş binlerce yıl ve bunlardan önceki çok uzun devirlerde, Boğaziçi, Karadeniz'in tek çıkış yolunu, Asya ve Avrupa’nın yeşil tepeleri ara­ sından güney doğrultusunda çizmişti. Buraya yerleşen insanlar, Boğaz’a hâ­ kim olan tabiat güzellikleri hemen hiç bozmamışlardır. En mütevazı balıkçı kö­ yünden, cicili - bicili imparatorluk sara­ yı ve son devir paşalarının yalılarına kadar insanlar, Boğaziçi'nin tabiî görü­ nüşüne âdeta renk ve sevimlilik katmış­ lardır.

GEÇ GELEN

SANAYİ DEVRİMİ

A

VRUPA’DA tabiatı katleden sana- fi devrimi, Türkiye’ye geç gelmiş­ tir. Sanayi devrimi çok yönlü sıkıntıla­ rı ile Türk halkını 20’nci yüzyılın ilk çeyreğinden sonra etkilemiştir.

•İstanbul paşalarının yalıları, süslü kayıkhaneleri ile âdeta esrarlı birer ma­ likâneydi. Üstelik çevreleri manolya ve selvi koruları ile çevrilmişti. Tabiata katkıda bulunan unsurlardı bunlar.

HAYAL OLAN GÜNLER

T

STANBULLULAR da, paşalar gibi,

en büyük zevki ilkbaharda çiçekle­ nen tepelerde, çimlerle kaplı mesireler­

de tadıyordu. Her biri başlı başına bir efsane olan ıhlamur ağaçları, Boğaziçi'n­ deki kıyı köylerinin gururuydu âdeta. Halk öyküleri ve töreleri, halkın tabia­ ta olan saygısı, Boğaz kıyılarında yaşa­ manın ana teması olmuştu.

SONRA NE OLDU?

T

STANBUL’DA tabiatın bozulması,

Haliç'le başladı. Her geçen yıl, fab­

rikaların artıklarını akıttıkları Haliç, iğ­ renç bir biçimde kirlendi. Sonra sıra Boğaz'a geldi.

«İlkbaharda, Boğaz tepelerinde ateş- böcekleri yanıp, söner, kirpiler çam or­ manlarının ıslak otları arasında gece yürüyüşlerine çıkardı. Bülbüller yakın zamana kadar hâlâ ötüyordu. Ancak or­ manların önce balta, sonra da bıçkı ve buldozer katliamına uğramasıyle, doğal hayat ortadan kayboldu. Bir zamanlar şairin «Dün gece beni bülbül uyandırdı»

dediği yerlerde, şimdi bir kuş cıvıltısı işitmek için insanın sabırla beklemesi gerekiyor.

«Boğaziçi artık doğal güzelliğini yitir­ miş, «arsa spekülatörleri» nin düşünce­ sizce geliştirdiği bir şehir gelişmesinin hücumuna uğramıştır. Plansız sanayileş­ menin körüklediği yıpratıcılığın da et­ kisinde kalmıştır.

«Bir zamanlar korulara açılan yalıla­ rın yerinde, artık muazzam kömür de­ poları yükselmektedir. Bunların her

bi-k\

VE BOĞAZ KÖPRÜSÜ — Bu yıl açılacak olan Boğaz Köprüsü bütün zarafetine rağmen, yine de tabiat güzelliklerinin ko­ runması hakiminden ortaya bazı yeni sorunlar çıkartacak deniyor, özellikle yoğun trafik, mesken inşaatını hızlandıracak...

Kişisel Arşivlerde İstanbul Belleği Ta h a To ros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

Yazık ki, İstanbul Devlet Senfoni Orkestrası, Ankara'daki Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkes­ trası gibi bağımsız bir konser salonuna sahip değildir.. Kendisine

Düşük hızlarda tekerleklerin yere değen kısımlarının arası açık kalıp daha iyi bir denge sağlanırken, yüksek hızlarda tekerleklerin yere değen kısımlarının

Şirket, rüzgâr türbini santralinin yeni jeneratör sayesinde 1 yılda %57 daha çok enerji kazandıracağını öne sürüyor. ExRo, laboratuvar ölçeğindeki prototipi

Bu ileriye dönük tan›mlay›c› araflt›rmaya, 2 Mart-2 May›s 2005 tarihleri aras›nda, 250 yatakl› Harran Üniversitesi T›p Fa- kültesi Hastanesi’nde elektif

case, the spectral index of curvature perturbations (a measure of the deviation from the temporal de Sitter symmetry), the expansion anisotropy and the ratio of the energy density

find exact interior solutions of the charged radiation fluid stars, since the trace of the gravitational field equations gives a zero Ricci scalar for the radiative equation of state

The round towers consist of an ornamental gate added in the Early Imperial period, an oval courtyard with a cut in its northern side, and three archways built in Hadrian’s period

第六條 每年館藏淘汰註銷量,應在總館藏量之百分之三以下。 第七條