• Sonuç bulunamadı

İndirekt hiperbilirubinemili olguların değerlendirilmesi

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "İndirekt hiperbilirubinemili olguların değerlendirilmesi"

Copied!
6
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

‹ndirekt Hiperbilirubinemili Olgular›n

De¤erlendirilmesi

Özgül Yi¤it, Betül Sezgin, Gamze Özgürhan, Nevin Cambaz

Sa¤l›k Bakanl›¤› Bezm-i Alem Vak›f Gureba E¤itim ve Araflt›rma Hastanesi, Çocuk Sa¤l›¤› ve Hastal›klar› Klini¤i, ‹stanbul

ÖZET

indirekt hiperbilirubinemili olgular›n de¤erlendirilmesi

Amaç: Yenido¤an bebeklerde hiperbilirubinemi s›k karfl›lafl›lan bir durum olup, ço¤u olguda selim seyreder. Ancak tedavisiz, afl›r› indirekt hiperbilirubinemi potansiyel olarak nörotoksiktir. Bu çal›flmada klini¤imizde takip edilen indirekt hiperbilirubinemili olgular›n etyolojik fak-törleri ve klinik özelliklerini de¤erlendirmeyi amaçlad›k.

Gereç ve Yöntem: Bu çal›flmada, Vak›f Gureba E¤itim ve Araflt›rma Hastanesi’nde yat›r›larak izlenen 319 indirekt hiperbilirubinemili yeni-do¤an bebe¤in kan grubu, enfeksiyon kriterleri, hemotokrit de¤erleri, direkt Coombs, retikulosit de¤erleri, glukoz 6 fosfat dehidrogenaz (G6PD) enzim tayini ve hipotiroidi aç›s›ndan tarama testleri yap›ld›. Hastalara Amerikan Pediatri Akademisi taraf›ndan önerilen k›lavuza gö-re fototerapi ve kan de¤iflimi uyguland›.

Bulgular: Olgular›n 202’si erkek (%63.3), 117’si k›z (%36.7), 266’s› term (%83.4), 53’ü preterm (%16.6) idi. Do¤um tart›lar›na göre 278’i gestas-yonel yafl›na uygun (AGA), 27’si düflük (SGA), 14’ü fazla (LGA) idi.

Etyolojik faktörler araflt›r›ld›¤›nda 109’u (%34.1) idiopatik, 67 olgu (%21) ABO uygunsuzlu¤u, 15 olgu (%4.7) Rh uygunsuzlu¤u, 7 olgu (%2.3) ABO ve Rh uygunsuzlu¤u, 43 olgu (%13.5) prematüre ve hiperbilirubinemili idi. 25 olguda (%7.8) polisitemi, 30 olguda (%9.4) enfeksiyon, 9 olguda (%2.8) hematom, 4 olguda (%1.2) G6PD eksikli¤i, 5 olguda (%1.5) diabetik anne bebe¤i, 2 olguda (%0.7) Down sendromu, 3 olguda (%1) hipotiroidi saptand›.

Bilirubin de¤erlerine bak›ld›¤›nda 25 mg/dl üzerinde 7 olgu (%2.3) saptand›. En yüksek de¤er 28mg/dl olup üriner enfeksiyon tan›s› ald›. Ol-gular içinde sadece birine ilk 24 saatte bilirubin de¤eri h›zl› yükseldi¤i ve fototerapiye cevap vermedi¤i için kan de¤iflimi yap›ld›. Sonuç: Yenido¤an döneminde s›k karfl›lafl›lan sorunlardan biri olan indirekt hiperbilirubinemi, sadece kan grubu uyuflmazl›klar› ile birlikte olmay›p sepsis, üriner sistem enfeksiyonu, hipotiroidi, polistemi ve çeflitli enzim eksikliklerinin de göstergesi olabildi¤inden ayr›nt›l› ince-lenmeli ve aileler bu konuda yeterince bilgilendirilmelidir.

Anahtar kelimeler: indirekt hiperbilirubinemi, yenido¤an ABSTRACT

Clinical assessment of newborn with indirect hyperbilirubinemia

Objective: Hyperbilirubinemia is a common and, in most cases, benign problem in newborns. Nonetheless, untreated, severe indirect hyperbilirubinemia is potentially neurotoxic. The aim of this study is to evaluate the etiological factors and clinical characteristics of new-borns with indirect hyperbilirubinemia.

Material and Methods: In this study, 319 newborns with indirect hyperbilirubinemia were investigated prospectively at Vak›f Gureba Education and Research Hospital. Blood groups, infection criteria, hemotocrits, direct Coombs tests, reticulocyte values, glucose-6-phos-phatase (G6PD) levels, thyroid-stimulating hormone and thyroxin levels were determined. In newborns with indirect hyperbilirubinemia, phototherapy was initiated according to the guidelines proposed by the American Academy of Pediatrics.

Results: The gender and gestational age of the infants were 202 (%63.3) male, 117 (%36.7) female; 266 (%83.4) term, 53 (%16.6) preterm. When etiological factors were considered, 109 cases (%34.1) were idiopatic, 67 cases (%21) were ABO incompatibility, 15 cases (%4.7) were Rh incompatibility, 7 case (%2.3) were ABO and Rh incompatibility, 43 cases (%13.5) were prematurity, 25 cases (% 7.8) were polycythemia, 30 cases (%9.4) were infection, 9 cases (%2.8) were cephalohematoma, 4 cases (%1.2) were G6PD deficiency, 5 cases (%1.5) were infant of a diabetic mother, 2 cases (%0.7) were trisomy 21, 3 cases (%1) were hypothyroidism. Bilirubin levels higher than 25 mg/dl were detect-ed in 7 (% 2.3) cases. The highest bilirubin level was 28 mg/dl, and this case had the urinary infection. In only one of the cases exchance transfusion was applied there was a fast rise in the bilirubin levels in the first 24 hours and as there was no respons to phototherapy. Conclusion: Hyperbilirubinemia frequently encountered problem in the newborn is not only the result of blood group incompatibility, but may also be due to sepsis, urinary tract infection, hypothyroidism, polycythemia and spesific red cell enzyme defects. Therefore a new-born presenting with jaundice should be investigated for diseases other than the temporary hyperbilirubinemia of the newnew-born and the family should be counsulted accordi

Key words: indirect hyperbilirubinemia, newborn Bak›rköy T›p Dergisi 2006;2:41-46

G‹R‹fi

ndirekt bilirubin pigmentinin deride birikmesiyle orta-ya ç›kan sar›l›k term bebeklerin %60, preterm

bebek-lerin ise %80’inde yaflam›n ilk haftas›nda görülmekte ve genellikle selim seyretmektedir (1,2,3). Bilirubin pigmen-ti RES hücrelerinde hemoksijenaz, biliverdin enzimleri et-kisiyle hemoglobinden oluflur ve karaci¤erde uridin di-fosfoglukronik asit-glukronil transferaz ile direkt bilirubi-ne dönüfltürülür (1). Yenido¤an bebeklerde kan volümü-nün fazla, eritrosit yaflam süresinin k›sa, enterohepatik dolafl›m›n h›zl› ve karaci¤er hücresinin eriflkine göre im-matür olmas› indirekt hiperbilirubinemiye yol açmakta-d›r (1,4). Normal flartlarda, term bebeklerde 2.-3.

günler-Yaz›flma adresi / Address reprint requests to: Betül Sezgin

Bezm-i Alem Vak›f Gureba EAH, Çocuk Sa¤l›¤› ve Hastal›klar› Klini¤i, ‹stanbul Telefon / Phone: +90-212-534-6900

Elektronik posta adresi / E-mail address: betulsezgin@yahoo.com Gelifl tarihi / Date of receipt: 7 fiubat 2006/ February 7, 2006 Kabul tarihi / Date of acceptance: 14 Nisan 2006 / April 14, 2006

(2)

de görünür hale gelen bilirubin düzeyi 5.-7. günlerde azal›r ki bu fizyolojik kabul edilir (1). ‹lk 24 saatte görü-len, günde 5 mg/dl’den daha h›zl› yüksegörü-len, 12 mg/dl’i aflan ve 7 günden daha uzun süren sar›l›klar fizyolojik ta-n›m› d›fl›nda kalmaktad›r (5,6). Yenido¤an döneminde sa-r›l›k hipotiroidi, sepsis, galaktozemi, glikoz-6-fosfat de-hidrojenaz (G6PD) eksikli¤i gibi hastal›klar›n belirtilerin-den biri olarak karfl›m›za ç›kabilir (1,5,7). Di¤er taraftan indirekt bilirubineminin afl›r› düzeyde yükselmesine yol açacak risk faktörlerinin ya da patolojik durumlar›n

var-l›¤›nda ise akut bilirubin ensefalopatisi tehlikesi ortaya ç›kmaktad›r (1,3,5). ‹flte bu nedenlerle günümüzde de hi-perbilirubinemili yenido¤an bebeklere uygun izlem ve tedavi halen tart›fl›lmaktad›r (3). Biz de bu çal›flma ile kli-ni¤imizde izledi¤imiz indirekt hiperbilirubinemili yenido-¤anlar›n klinik ve etyolojik özelliklerini gözden geçirme-yi amaçlad›k.

GEREÇ ve YÖNTEM

Klini¤imize sar›l›k nedeniyle baflvurup indirekt hiper-bilirubinemi saptanarak yat›r›lan, gestasyon yafllar› 35 hafta ve üzerinde olan yenido¤an bebekler çal›flmaya al›nd›. Yenido¤an bebeklerin cinsiyeti, gestasyon yafllar›, do¤um tart›lar›, do¤um flekilleri, sar›l›¤›n bafllang›ç zama-n›, ek flikayetleri kaydedildi. Öyküde annede prenatal dönemde preeklampsi, hipertansiyon, sigara içimi, geçi-rilmifl enfeksiyon, ölçülen kan flekeri ya da oral glikoz to-lerans testi, indirekt Coombs testi, ailede anemi, sar›l›k geçiren kardefl sorguland›. Yenido¤an bebeklerin gestas-yon yafllar› ilk 48 saatte Dubowitz skoruna göre, daha sonra ise annenin son adet tarihine göre belirlendi. Tüm

bebeklerin ve annelerinin ABO ve Rh kan gruplar› kayde-dildi. Ayr›ca baflvuru ve izlemlerindeki hematokrit de¤er-leri, periferik yayma, retikülosit say›m›, direkt Coombs testi sonuçlar› not edildi. Enfeksiyonu saptamak amac›y-la C reaktif protein (CRP) kantitatif oamac›y-larak ölçüldü ve tam idrar tahlili, hemokültür, idrar kültürü al›nd›. ‹drarda re-düktan madde arand›. Ayr›ca total tiroksin (T4), tiroid si-tumulan hormon (TSH), G6PD de¤erleri ölçüldü. ‹ndirekt hiperbilirubinemi tedavisinde ise Amerikan Pediatri Aka-demisinin önerileri dikkate al›nd› Tablo 1 (8).

BULGULAR

Vak›f Gureba E¤itim ve Araflt›rma Hastanesi çocuk kli-ni¤ine patolojik düzeyde indirekt hiperbilirubinemi sap-tanarak yat›r›lan 319 bebek çal›flmaya al›nd›. Bebeklerin 202’si (%63.3) erkek, 117’si (%36.7) k›z idi. Gestasyon yafl-lar›na göre 226’s› (%83.4) term, 53’ü (%16.6) preterm idi. Do¤um tart›lar›na göre s›n›fland›r›ld›¤›nda ise 278’i (%87.1) gestasyon yafl›na uygun tart›da (AGA-appropria-te for gestational age), 27’si (% 8.5) gestasyon yafl›na gö-re küçük tart›da (SGA- small for gestational age), 14’ü (%4.4) gestasyon yafl›na göre büyük tart›da (LGA- large for gestational age) idi. Bebeklerin hastaneye yat›fllar› s›-ras›ndaki yafllar› 4.76±2.1 (1-29) gündü. Hastaneye yat›fl-lar›ndaki ortalama serum indirekt bilirubin düzeyleri 17.07±3.1 (9-28) mg/dl bulundu. Olgular›m›z›n etyolojik nedenleri araflt›r›ld›¤›nda elde edilen sonuçlar Tablo 2’de verilmifltir.

Olgular›m›zdan sadece 7 tanesinin hastaneye baflvur-du¤unda bilirubin de¤erleri 25 mg/dl ve üzerindeydi. En yüksek de¤er 28 mg/dl olup, üriner enfeksiyonu olan bir yenido¤and› (E coli enfeksiyonu). Di¤erlerinden bir olgu

Tablo 1: Term Yeni Do¤anlarda Hiperbilirubinemi Takibi

Total serum bilirubin düzeyi mg/dL

Yafl Fototerapiyi düflün* Fototerapi Yo¤un fototerapinin Kan de¤iflimi ve intensif

Saat yetersiz kald›¤› durumlarda fototerapi

kan de¤iflimi**

≤ 24*** ... ... ... ...

25 – 48 ≥ 12 ≥ 15 ≥ 20 ≥ 25

49 – 72 ≥ 15 ≥ 18 ≥ 25 ≥ 30

>72 ≥ 17 ≥ 20 ≥ 25 ≥ 30

*Fototerapi bu total serum bilirubin seviyelerinde klinisyenin görüflünde bafllat›labilir ya da bebek izleme al›n›r.

**Yo¤un fototerapi ile 4 – 6 saat içerisinde total serum bilirubin düzeyinde 1-2 mg/dL düflüfl sa¤lanmal›d›r. Bu azalma kan de¤iflim s›n›r›n›n alt›nda süreklilik göstermelidir. Bunun sa¤lanamamas› fototerapi yetersizli¤inin göstergesidir.

***Klinik olarak sar›l›¤› olan, 24 saatlik ve daha küçük olan term bebekler sa¤l›kl› olarak kabul edilmezler ve ileri araflt›rma gerekir. ‹lk 24 saatte 5 mg/dL’nin üzerinde olan serum total bilirubin düzeyleri ve saatte 0.5 mg/dL’nin üzerinde olan art›fllar patolojik olarak kabul edilir.

(3)

sepsis tan›s› ald›. Biri Rh ve ABO uyuflmazl›¤›, biri polisi-temi tan›s› ald›. Di¤er 3 olgudan biri prematüre iken 2’sinde etyolojik neden bulunamad›. Ancak bu olgularda anne ve bebek kan gruplar› A Rh (+) olup, subgrup uyufl-mazl›¤› olabilirdi. Bir olgu d›fl›nda fototerapi ile bilirubin düzeyleri düfltü. Sadece ABO uyuflmazl›¤› tan›s› alan bu olguda ilk 24 saatte bilirubin düzeyi fototerapiye ra¤men artt›¤› için kan de¤iflimi yap›ld›.

Olgular›m›z›n etyolojilerine göre baflvuru günleri Tab-lo 3’de verilmifltir.

TARTIfiMA

Yenido¤an bebeklerin büyük bir bölümünde sar›l›k ortaya ç›kmaktad›r. Ancak sararan bu bebeklerin küçük

bir bölümünde hiperbilirubinemi yüksek düzeylerde ol-makta ve bunun sonucunda da nörotoksik etkiler ortaya ç›kabilmektedir (7). Bilirubinin santral sinir sistemindeki hasar›na ba¤l› klinik tabloyu tan›mlayan bilirubin ensefa-lopatisi motor fonksiyonlarda, iflitmede hafif bozukluk-tan yaflam›n ilk günlerinde opistotonus, konvulziyon, hatta ölümle sonuçlanan a¤›r klinik durumlara kadar de-¤iflen düzeylerde nörolojik sekellere yol açabilmektedir (9,10). Bu nedenle bütün sar›l›k olgular›na ayn› önem ve ciddiyetle yaklafl›lmal›d›r (7). Gestasyon yafl› 35 hafta ve daha büyük yenido¤an bebeklerde ilk 24 saatte sar›l›k, kan grubu uyuflmazl›¤›, G6PD eksikli¤i gibi hemolitik has-tal›klar, yüksek risk alan›nda (%95 üzeri) bilirubin de¤e-riyle erken taburcu edilmek, fototerapi alm›fl kardefl öy-küsü, sefal hematom, afl›r› tart› kayb›, Asya’l› olmak, er-kek cinsiyet, diyabetik anne bebe¤i gibi özellikler hiper-bilirubinemi için risk faktörleri olarak gösterilmektedir (3). Çal›flmam›zda klini¤imizde izlenen indirekt hiperbili-rubinemili yenido¤anlarda etyolojik faktörler ile klinik gi-difl ve tedavileri de¤erlendirilmifltir.

Bilindi¤i gibi erkek cinsiyet yenido¤an indirekt hiperbi-lirubinemisi için risk faktörlerindendir (1,3,7,10). Ülkemizde yap›lan çal›flmalardan K›l›ç ve ark. olgular›nda erkek cinsi %55 (11), Bülbül ve ark. %59 (12), Narl› ve ark. %55.8 (13) bulurken, Özkaya ve ark. erkek/k›z oran›n› 61/39 (14) ola-rak bildirmifllerdir. Bizim çal›flmam›zda da benzer olaola-rak

erkekler %63.3 olup, erkek/k›z oran› 1.72 idi.

Etnik farkl›l›klar göstermekle birlikte genelde en s›k görülen yenido¤an sar›l›¤› nedeni kan uyuflmazl›klar›na ba¤l› hemolitik hastal›klar olup, en s›k görülenleri ABO ve

Tablo 3: Olgular›m›z›n Etyolojilerine Göre Baflvuru Günleri

Etyoloji Baflvuru Günleri

‹lk 24 saat 2- 5. günler 6- 10. günler 10. günden sonra

ABO uyuflmazl›¤› 6 (%9) 55 (%82) 6 (% 9) -ABO+Rh uyuflmazl›¤› 2 (%28.4) 4 (% 57.2) 1 (% 14.4) -Rh uyuflmazl›¤› 1 (%6.6) 10 (% 66.7) 4 (% 26.7) -Prematürite - 28 (% 65.2) 7 (% 16.2) 8 (% 18.6) Polisitemi 1 (%4) 24 (% 96) - -Enfeksiyon* - 23 (% 76.7) 3 (% 10) 4 (% 13.3) Hematom - 8 (% 88.8) 1 (% 11.2) -G6PD eksikli¤i - 1 (% 25) 2 (% 50) 1 (% 25)

Diabetik anne bebe¤i - 2 (% 40) 2 (% 40) 1 (% 20)

Down Sendromu - 1 (% 50) - 1 (% 50)

Hipotiroidi - - 1 (% 33.3) 2 (% 66.7)

Etyoloji saptanmayan 1 (%0.9) 71 (% 65.2) 28 (% 25.6) 9 (% 8.3)

*Sepsis ve/veya üriner enfeksiyonu kapsamaktad›r.

Tablo 2: ‹ndirekt Hiperbilirubinemili Olgular›n Etyolojilerine Göre Da¤›l›m›*

Etyoloji Olgu say›s› %

ABO Uyuflmazl›¤› 67 21 ABO + Rh Uyuflmazl›¤› 7 2.3 Rh Uyuflmazl›¤› 15 4.7 Prematürite 43 13.5 Polisitemi 25 7.8 Enfeksiyon** 30 9.4 Hematom 9 2.8 G6PD Eksikli¤i 4 1.2

Diabetik Anne Bebe¤i 5 1.5

Down Sendromu 2 0.7

Hipotiroidi 3 1

Etyoloji Saptanamayan 109 34,1

*Etyolojide as›l düflünülen nedene göre da¤›l›m yap›ld›. **Sepsis ve/ veya üriner enfeksiyonu kapsamaktad›r.

(4)

Rh uyuflmazl›klar›d›r (14).

Canl› do¤umlar›n yaklafl›k %15’inde bu risk olmakla birlikte hastal›k belirtileri sadece %0.3-2.2’sinde ortaya ç›kmaktad›r (1). Tuygun ve ark. uzam›fl sar›l›kl› yenido-¤anlarda ABO uygunsuzlu¤unu %8.2 oran›nda bulmufllar-d›r (15). Erken dönemde sarar›p düzelen hiperbilirubine-mileri içermemesinin di¤er çal›flmalara göre daha düflük oranda bulunmas›na yolaçt›¤›n› düflünmekteyiz. Özkaya ve ark. indirekt hiperbilirubinemili yenido¤anlarda ABO uyuflmazl›¤›na %20 oran›nda rastlam›fllard›r (14). Haberal ve ark. indirekt hiperbilirubinemili olgular›n›n %10.8’inde ABO grup uyuflmazl›¤› saptarken (16), Aslan ve ark. ise bu s›kl›¤› %17.4 olarak bildirmifllerdir (17). Sar›c› ve ark. O-A, O-B kan grubu uygunsuzlu¤u olan, sa¤l›kl›, term bebek-lerde prospektif olarak %21.3 oran›nda önemli düzeyde hiperbilirubinemi geliflti¤ini saptam›fllard›r (18). Çal›flma-m›zdaki olgularda ABO uyuflmazl›¤›n› %21 olarak sapta-d›k. Bu oran di¤er çal›flmalarla benzerlik göstermekte idi.

Rh negatif genotip s›kl›¤› ›rklara göre farkl›l›k gösterir. Beyaz ›rkta Rh negatif genotip s›kl›¤› fazla (%15) olup, bu kad›nlar›n bebeklerinde %6-7 oran›nda Rh uyuflmazl›¤› görülmektedir (14). Ancak Rh hemolitik hastal›¤›, RhD im-munoglobulin profilaksisinin günümüzde yayg›n olarak kullan›lmas› nedeniyle oldukça azalm›flt›r. Rh hemolitik hastal›¤› görülme s›kl›¤› 1/1000 olarak tahmin edilmekte ve etkilenmifl bebeklerin yar›s›ndan az›nda tedavi gerek-sinimi olmaktad›r (7). Hiperbilirubinemiyle takip edilen ol-gulardan K›l›ç ve ark. %7.9’unda Rh, %2.9’unda ABO ve Rh uyuflmazl›¤›; Narl› ve ark. %13.2 Rh, %10.4 ABO + Rh mazl›¤›; Özkaya ve ark. %9.6 Rh, %4.8 ABO ve Rh uyufl-mazl›¤› bildirmifllerdir (11,13,14). Tuygun ve ark. uzam›fl sar›l›klarda Rh uygunsuzlu¤unu %3.9, Haberal ve ark. tüm hiperbilirubinemi olgular› içinde %2.7 olarak daha düflük oranda bildirmifllerdir (15,16). Aslan ve ark. Rh uyuflmazl›-¤›n› %10.4, ABO ve Rh uyuflmazl›uyuflmazl›-¤›n› %3.5 saptam›fllard›r (17). Olgular›m›zda Rh uyuflmazl›¤› %4.7, ABO ve Rh uyufl-mazl›¤› ise %2.3 idi. Bunun hastalar›m›z›n ço¤unun ante-natal takipli olmas› ile aç›klanabilece¤ini düflünmekteyiz.

Glikoz 6-fosfat dehidrogenaz eksikli¤i en yayg›n kal›t-sal hastal›klardan biri olup, genellikle asemptomatiktir. Bununla birlikte yenido¤an döneminde kernikterusa yo-laçabilecek kadar ciddi hiperbilirubinemiye neden olabil-mektedir (19,20). G6PD eksikli¤i ve UDP-glukronil transfe-raz 1’in promotor bölge mutasyonunun birlikteli¤i he-moliz bulgular› olmaks›z›n indirekt hiperbilirubinemiye yolaçabilmektedir (1,3,20). Yunanistan, Türkiye, Sardun-ya, Nijerya ve özellikle ‹ran, Irak, Suriye’den gelen

Sefar-dik musevilerde daha s›k görülür. Ancak günümüz dün-yas›nda göçler ve toplumlararas› evlenmeler gözönünde bulundurulmal› ve bir çocukta anlaml› bilirubin yüksek-li¤i varsa, erkekse ve geç bafllam›flsa G6PD eksikyüksek-li¤i mut-laka düflünülmelidir (5). Tuygun ve ark. uzam›fl sar›l›kl› 64 yenido¤anda G6PD eksikli¤i saptamam›fllard›r (15). Habe-ral ve ark. indirekt hiperbilirubinemili olgular›nda %0.5 G6PD eksikli¤i bulmufllard›r (16). K›l›ç ve ark. indirekt hi-perbilirubinemili 140 olguda %4.2 oran›nda G6PD eksikli-¤i bildirirken, Narl› ve ark. ise G6PD eksiklieksikli-¤inin daha s›k görüldü¤ü Çukurova bölgesinde bu oran› %19.2 olarak saptam›fllard›r (11,13). Bizim çal›flmam›zda ise G6PD ek-sikli¤i oran› %1.2 idi.

Prematürelerde bilirubin art›fl› termlere göre daha ya-vafl h›zda, fakat daha uzun sürede, genellikle daha yük-sek düzeylerde olur (1). Prematüredeki fizyolojik sar›l›¤›n afl›r› olmas›nda major faktör karaci¤erde glukuronil trans-feraz›n ekspresyonundaki gecikmedir. ‹ç kanama, hemo-liz, ilaçlar, hipoksi ve di¤er hastal›klar da prematürelerde-ki fizyolojik sar›l›¤›n artmas›na yard›m edebilir (9). Habe-ral ve ark.’n›n indirekt hiperbilirubinemili grubunda %13.5 oran›nda prematüre yeralmakta idi (16). Olgular›m›z›n %13.5’ini sar›l›k nedeniyle yatarak izlenen ve tedavi gö-ren prematüre bebekler oluflturuyordu ve sar›l›¤›n etyo-lojisinde prematürite d›fl›nda neden bulunamam›flt›.

Prematüriteden baflka term bebeklerde indirekt hi-perbilirubinemiyi art›ran risk faktörleri maternal diabet, ›rk (Çin, Japon, Koreli, K›z›lderili), ilaçlar (Vit.K3, novobiosin, oksitosin), yükseklik, polisitemi, trizomi 21, ciltte ekimoz ve sefalhematom, anne sütü ile beslenme, afl›r› kilo kay-b›, gecikmifl barsak hareketleri, sar›l›kl› kardefl öyküsüdür (1,3). Bu risk faktörlerinin olmad›¤› bebeklerde indirekt bi-lirubin nadiren 12mg/dl’i aflar (1). Tuygun ve ark. uzam›fl sar›l›kl› yenido¤anlarda risk faktörlerinden polisitemiyi %0.4, sefal hematomu %1.7 oran›nda saptam›fllard›r (15). Bizim olgular›m›zda ise polisitemi %7.8, hematom ise %2.8 olup, Tuygun’un de¤erlerine göre daha yüksekti. Bi-zim olgular›m›z› tüm yenido¤an indirekt hiperbilirubine-mileri olufltururken, Tuygun’un olgular› uzam›fl sar›l›kl› yenido¤anlardan oluflmaktayd› ki bu da bize göre fark› aç›klayabilmekteydi. Öcal ve ark. ise nonhemolitik indi-rekt hiperbilirubinemi olgular›nda polisitemiyi %18.6, se-fal hematomu %4.65 olarak bulduklar›n› bildirmifllerdir (4). Buradaki fark bizim olgular›m›z›n tüm indirekt hiper-bilirubinemili yenido¤anlardan oluflmas›, Öcal ve ark.’n›n olgular›n›n sadece nonhemolitik yenido¤an olgular›ndan oluflmas› ile izah edilebilir. Çal›flma grubumuzda 2 olgu

(5)

(%0.7) trizomi 21 tan›s› alm›fl olup, hiperbilirubinemi etyo-lojisinde baflka bir neden bulunamad›. Tuygun ve ark.’n›n uzam›fl yenido¤an sar›l›¤› olgular›nda %0.9 Down sendro-mu yeralmakta idi (15). Annede diabet olmas› yenido¤an-da hiperbilirubinemi insiyenido¤an-dans›n› art›rmaktad›r. Ayn› ges-tasyonel yafltaki bebekle karfl›laflt›r›ld›¤›nda diabetik an-ne bebe¤inde sar›l›¤›n ciddiyeti, süre ve insidans› artm›fl bulunmufltur (10). Olgular›m›z›n %1.5’i diabetik anne be-be¤i idi. Tuygun ve ark.’n›n olgular›nda %0.4 diabetik an-ne bebe¤i (15), Öcal ve ark.’n›n olgular›nda ise %2.3 ora-n›nda diabetik anne bebe¤i (4) saptanm›flt›r.

Do¤umsal hipotiroidili bebeklerin yaklafl›k %10’unda uzayan ve yüksek düzeylere ç›kabilen indirekt hiperbili-rubinemi görülür. Tiroid hormonuyla tedaviye bafllad›k-tan hemen sonra sar›l›k geriler (21). K›l›ç ve ark. indirekt hiperbilirubinemi olgular›nda %5.7 oran›nda hipotiroidi, Narl› ve ark. %5.5 oran›nda hipotiroidi saptarken, Öcal ve ark. nonhemolitik hiperbilirubinemili yenido¤anlarda %6.8 geçici, %2.3 kal›c› hipotiroidi bildirmifllerdir (11,13,4). Tuygun ve ark. ise uzam›fl sar›l›kl› yenido¤anlarda %3.9 konjenital hipotiroidi tan›s› konmufltur (15). Bizim olgula-r›m›zda hipotiroidi tan›s› %1 olguda kondu.

Bakteriyal septisemi bilirubin ensefalopatisi için bir risk faktörü olmas›na ve kötü beslenme ile artan hemo-lizden dolay› bilirubin konsantrasyonunu art›rabilmesine ra¤men sepsis için tan›sal de¤erlendirme rutin sar›l›k testlerinin bir parças› olmamal›, klinik olarak sepsis dü-flünülen bebekler enfeksiyon yönünden araflt›r›lmal›d›r (9). Maisels ve ark. 306 sar›l›kl› yenido¤an› incelemifller ve sepsis tan›s› alan olguya rastlamam›fllard›r (22). Sar›l›k ve idrar yolu enfeksiyonu birlikteli¤i son 20 y›ld›r tan›mlan-maktad›r (15). Garcia ve Nager yafllar› 8 haftadan küçük asemptomatik, sar›l›kl› 160 yenido¤anda uretral katete-rizasyon ve idrar kültürü yapt›klar›nda bebeklerin %7.5’inde kültürü pozitif bulmufllard›r (23). Arsan ve ark. idrar yolu enfeksiyonunu %20.8 olarak bildirmifllerdir (24). Tuygun ve ark. uzam›fl sar›l›kl› olgular›nda idrar yo-lu enfeksiyonunu %7.4 oran›nda bulmufllar ve bunlar›n

%35.3’ünde sar›l›¤›n uzamas› haricinde klinik bulgu sap-tamam›fllard›r (15). K›l›ç ve ark. indirekt hiperbilirubine-mili olgular›n %40.7’sinde sepsis, pnömoni ve omfalit gi-bi enfeksiyonlar; tüm olgular›n %10’unda, uzam›fl sar›l›k-l› olgular›n %20.7’sinde idrar yolu enfeksiyonu buldukla-r›n› bildirmifllerdir (11). Narl› ve ark. %11.9 enfeksiyon, %1.4 idrar yolu enfeksiyonu bildirmifllerdir (13). Bizim ol-gular›m›zda ise ço¤u idrar yolu enfeksiyonu olmak üze-re %9.4 oran›nda enfeksiyon saptanm›flt›r.

Çal›flmam›zdaki olgular›n %34.1’inde etyolojide bir neden bulunamam›flt›r. Tüm olgular›m›z anne sütüyle beslenmekte idi ve anne sütü sar›l›¤›na yönelik de¤er-lendirme yap›lamam›flt›r. Ayr›ca tart› kayb›, ilaç kullan›-m›, d›flk›lama, sar›l›kl› kardefl öyküleri de de¤erlendirme-de yer almad›. Herhangi bir nede¤erlendirme-den gösteremedi¤imiz ol-gular bu grupta yer alabilirdi. Olol-gular›m›z›n baflvuru gün-leri ele al›nd›¤›nda ilk 24 saatte kan grubu uyuflmazl›¤› ve polisiteminin; 2-10 gün aras›nda tüm etyolojik neden-lerin; 10 günden sonra ise prematürite, enfeksiyon, hi-pertiroidi, G6PD eksikli¤i, diabetik anne bebe¤i ve Down sendromunun yer ald›¤›n› gördük.

Hiperbilirubineminin tehlikeli olabilece¤i düzeye ulaflmadan ya da bu düzeyde kal›c› hasara yol açmadan tan›nmas› önemlidir. Bunun için her do¤umda taburcu olurken ailenin sar›l›k hakk›nda bilgilendirilmesi, ilk ba-samak sa¤l›k hizmeti veren sa¤l›k personelinin bilinçlen-dirilmesi gerekmektedir. Hiperbilirubinemiyle gelen ol-gular›n sadece tedavisi için de¤il, etyolojileri için de has-sasiyet gösterilmelidir. Risk faktörlerinin sorgulanmas›, iyi bir fizik muayene, kan gruplar›, hematokrit, direkt Co-ombs testleri yan›nda enfeksiyon aç›s›ndan de¤erlendi-rilmesi, hipotiroidinin taranmas›, G6PD eksikli¤i gibi erit-rosit enzimlerinin aranmas› uygun olacakt›r. Böylece ye-nido¤an bebeklerde hiperbilirubinemiyle kendini göste-ren hipotiroidi, galaktozemi gibi baz› hastal›klar›n tan› ve tedavisi sa¤lanacak, izoimmunizasyon d›fl›nda önemli derecede hemoliz ve ensefalopatiye yol açabilecek G6PD eksikli¤i gibi durumlar›n tan› ve takipleri yap›labilecektir.

KAYNAKLAR

1. Stoll BJ, Kleigman RM. The fetus and the neonatal infant. In: Behrman RE, Kleigman RM, Jenson HB (eds). Nelson Textbook of Pediatrics, 17th ed, Saunders Company, Philedelphia 2004: s592-607. 2. Riskin A, Kugelman A, Abend-Weigner M, Green M, Hemo M, Bader D. In the eye of the beholder: how accurate is clinical estimation of jaundice in newborns? Acta Paediatr 2003; 92: 574-576.

3. American Academy of Pediatrics. Subcommittee on hyperbiliru-binemia. Management of hyperbilirubinemia in the newborn infant 35 or more weeks of gestation. Pediatrics 2004; 114, 1: 297-316.

4. Öcal G, Abal G, Arsan S, Kuyucu N, Uçkan D, Baflkan S. Yenido¤anda nonfizyolojik-nonhemolitik unkonjuge hiperbilirubinemi. Ankara T›p Mecmuas› 1988; 41: 657–666.

5. Çoban A. Yenido¤anda uzam›fl sar›l›klar. Çocuk Dergisi 2002; 2: 154–160.

6. Porter ML, Dennis BL. Hyperbilirubinemia in the term newborn. Am Fam Physician 2002; 65: 599-606.

7. Alpay F. Yenido¤an sar›l›¤›. Türkiye Klinikleri J Pediatri 2004; 2: 689-697.

(6)

8. American Academy of Pediatrics. Provisional committee for quali-ty improvoment and subcommittee on hyperbilirubinemia. Practice Parameter: Management of hyperbilirubinemia in the Healthy Term Newborn. Pediatrics 1994; 94: 558-565.

9. Gartner LM. Neonatal Jaundice. Pediatr Rev 1994; 11: 422–432. 10. Gartner LM, Lee KS. Unconjugated hyperbilirubinemia. In: Fanaroff

AA, Martin RJ (eds). Neonatal-perinatal medicine diseases of the fetus and infant, Fifth ed., Mosby Year Book, St. Louis 1992: s1075-1104.

11. K›l›ç ‹, Ergin H, Çakaloz ‹. Yenido¤an dönemi indirekt hiperbiliru-binemi olgular›m›z›n de¤erlendirilmesi. Türkiye Klinikleri J Pediatri 2005; 14: 20-25.

12. Bülbül A, Okan F, Uslu S, ‹flçi E, Nuho¤lu A. Term bebeklerde hiper-bilirubineminin klinik özellikleri ve risk etmenlerinin arafltr›lmas›. Türk Pediatri Arflivi 2005; 40: 204–210.

13. Narl› N, Satar M, Özlü F, Yap›c›o¤lu H, Özcan K. Çukurova Üniversite-si Yenido¤an Yo¤un Bak›m ÜniteÜniversite-si’ne yat›r›lan hiperbilirubinemili bebeklerin etiyolojik yönden de¤erlendirilmesi. Çukurova Üniver-sitesi T›p Fakültesi Dergisi 2004; 29: 51-55.

14. Özkaya H, Bahar A, Özkan A, Kandemir F, Göçmen ‹, Mete Z. ‹ndi-rekt hiperbilirubinemili yenido¤anlarda ABO, Rh ve subgrup (Kell, c, e) uyuflmazl›klar›. Türk Pediatri Arflivi 2000; 35: 30-35.

15. Tuygun N, T›rafl Ü, fi›klar Z, Erdeve Ö, Tanyer G, Dallar Y. Yenido¤an uzam›fl sar›l›¤›n›n etyolojik yönden de¤erlendirilmesi ve anne sütü sar›l›¤›. Türk Pediatri Arflivi 2002; 37: 138-143.

16. Haberal fi, Özkan H, O¤uz A, Gülen H, Sar›gül F. Neonatal indirekt hiperbilirubinemiki olgular›n retrospektif incelenmesi. Dokuz Eylül Üniversitesi T›p Fakültesi Dergisi 1996; 2-3: 86-90.

17. Aslan Y, Erduran E, Gedik Y, Mocan H, Y›ld›ran A, Soylu H. ‹ndirekt hiperbilirubinemili yenido¤anlarda Kell, C ve E subgrup uyuflmazl›klar›. T Klin J Pediatr 1996; 5: 93-98.

18. Sarici SU, Yurdakök M, Serdar MA, Oran O, Erdem G, Tekinalp G, Yi¤it S. An early (sixth-hour) serum bilirubin measurement is useful in predicting the development of significant hyperbilirubinemia and severe ABO hemolytic disease in a selective high-risk population of newborns with ABO incompatibility. Pediatrics 2002; 109: e53. 19. Jalloh S, Rostenberghe HV, Yusoff NM, et al. Poor correlation

between hemolysis and jaundice in glucose 6-phosphate dehydro-genase-deficient babies. Pediatr Int 2005; 47: 258-261.

20. Huang MJ, Kua KE, Teng HC, Tang KS, Weng HW, Huang CS. Risk fac-tors for severe hyperbilirubinemia in neonates. Pediatr Res 2004; 56: 682-689.

21. Can G, ‹nce Z. Yenido¤anda sar›l›k. Neyzi O, Ertu¤rul T (eds.). Pediatri, 3. bask›, Nobel T›p Kitapevi, ‹stanbul, 2002: s402-410.

22. Maisels MJ, Kring E. Risk of sepsis in newborn with severe hyper-bilirubinemia. Pediatrics 1992; 90: 741-743.

23. Garcia FJ, Nager AL. Jaundice as an early diagnostic sign of urinary tract infection in infancy. Pediatrics 2002; 109: 846-851.

24. Arsan S, Koç E, Uluflahin N, Sönmez›fl›k G. Yenido¤anda uzam›fl indi-rekt hiperbilirubineminin etyolojik yönden incelenmesi. MN Klinik Bilimler 1995; 1: 14-18.

Referanslar

Benzer Belgeler

principle to set aside a certain percentage of the revenues they earn from oil exports in order to establish a common investment fund. A) Petrol ihracatından sağladıkları

cevaplayınız. Not long ago, football was not a good example of globalization. The labour market in international club football was highly protected. National leagues like

Çal›flmam›zda SSK Göztepe Çocuk Klini¤inde Aral›k 2001- Nisan 2004 tarihleri aras›nda IgA eksikli¤i tan›s› alan 40 hasta baflvuru an›ndaki yafllar›,

Bu olgularda anne sütü ile beslenme, ilk beslenmede gecikme, günde 8'den az beslenme, tart› kayb›, geç mekonyum ç›k›fl›, erkek cinsiyet, oksitosin kullan›m›,

Yenido¤an döneminde intrakraniyal kanama, göbek kordonundan kanama, spontan G‹S kanama, kas içi hematom veya kanama gibi durumlarla karfl›lafl›ld›¤›nda kanama diatezleri

Joubert sendromu, serebellar vermis hipoplazisi, hipo- toni, anormal solunum paterni, anormal göz hareketleri, ataksi, mental retardasyon ve geliflme gerili¤i ile karak- terize

Hastam›zda hastal›k semptomatik hale geldikten sonra tan› konula- bilmifl, enzim eksikli¤i saptanm›fl, ancak enzim düzeyi tayin edilememifltir.. Biotinidaz eksikli¤i

Üst ekstremite yaralanması nedeniyle tedavi edilen hasta- ların operasyon sonrası ilk 24 saatlik takip süreleri 4 saat- lik periyotlar halinde incelendiğinde, hastaların operasyon